28 Aralık 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 30 OCAK 2015 CUMA 8 GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK n Baştarafı 1. Sayfada ...Yakınırız, eleştiririz ama bir noktaya gelince devleti devlet yapan kurumların kendini bu ülkenin efendisi sanan cumhurun başkanı mı başbakan mı nedir bir türlü karara bağlanamayan tepedeki adamın davranışlarını “eh ne yapalım devlet yönetiminde gerginlik olmaz” demelerini sineye çeker, sindiririz. Tabii tepedeki adam da bu olası sonucu bildiği için örneğin son aylarda şamar oğlanına benzettiği yargı organları Anayasa Mahkemesi, Yargıtay, Danıştay başkanlarıyla aralarında hiçbir şey geçmemiş gibi yemeğe oturur. HHH Oysa tepedeki adam örneğin Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç’a, kendini ulusal iradenin üzerinde görüyor gibi haksız, oturduğu koltuğa aykırı ve... ... Kimi söylemleriyle bal gibi müdahale eden veya etmeyi kendisinde hak gören saldırılar yapar. Yemekte karşısında oturan Anayasa Mahkemesi başkanı, Yargıtay başkanı ile temsil ettikleri kurumlarla ilgili müdahalelerini, hatta hakaretlerini adeta başka biri yapmış, söylemişçesine inanılmaz vurdumduymazlık ve pişkinlikle söyleşir. HHH Tepedeki adamın anayasanın çizdiği sınırları tanımazlığından kaynaklanan, üstlendiği görevin haddini aşan bu davranışlarına herhalde medyamız, kimi ilim bilim adamı aydınlarımız alışmış olacak ki, önceki gün yargı kurumlarının başkanlarını öğle yemeğine çağırmasını doğal karşıladılar. Bu acayip devlet yönetimine sesleri çıkmadı. Başkanlar onca müdahale ve hakaretten sonra yemek çağrısına nasıl tepki gösterebilirlerdi diyeceksiniz. Çok doğru. Tepedeki adam yargı kurumlarına bakış açısını ve daha önceki söylediklerini hiç değilse işine geldiği her zaman yaptığı gibi yanlış yorumlandığını bir konuşmasında söyleyebilir ve ... ... İşte o zaman yargı başkanları tepedeki adamla aralarında hiçbir şey geçmemiş gibi öğle yemeği çağrısına gönül rahatlığı ile gidebilirlerdi. HHH Bu gerçeğe değinen bir gazetecinin herhalde “gerginlikler hiç yansımadı yemeğe” sözleri üzerine Anayasa Başkanı Haşim Kılıç, çaresiz “Devletin yönetiminde gerginlik olmaz. Tabii herkes düşüncelerini söyler” diye bir yanıt vermek zorunda kaldı. Bu, yemekte başkanların rahatsızlık duydukları söylemlere tepedeki adamın nasıl yanıt verdiği bilinmiyor. Tabii tepedeki adamın yakınmaları karşılarken aradaki gerginliği yatıştırmak istediğini sanmak kuşkusuz saftirik bir yorum olur. HHH Devletin gözde yargı kurumlarında gerginliği daha da derinleştirmemek amacıyla Kılıç’ın açıklaması kabul gördü. Kılıç’ın açıklamasından anlaşılıyor ki, örneğin yemekte son yargı paketi gereği 144 yeni üyenin seçilmesiyle Yargıtay’da, tepedeki adamın da desteklediği yeniden yapılandırma süreci gündeme geldi. Tepedeki adamın çağrısına yargı başkanlarının gitmelerine Kılıç’ın “Bu çerçevede bunlar gayet normal, sosyal ilişkiler olarak değerlendirilebilinir” diyen sözleri bir gerekçe. HHH Tepedeki adam ben hakaret de ederim yargıya müdahalelerimi de olağan sayarım mantığından vazgeçmedikçe... ... Devlet kurumları arasındaki üstlendiği ahengi sağlamak görevini bu sanal girişimlerle gerçekleştirdiğini ancak kendisi, çevresi savunabilir. Ama aksini gösteren gerçekler bugün de yarın da değişmeyecek gerçeklerdir... Zalimin korkusu ülkenin üzerinden kalkıncaya dek tepedeki adamın bu tür pişkinliğini, vurdumduymazlığını kanıtlayan daha çoook örnek olaylar izleyeceğiz. Türkiye açık bir hapishane ise cezaevine yeni girene içeride olanların seslendiği gibi tepedeki adamdan ülkeyi... ... “Allah kurtarsın” demekten başka şu sıra söyleyecek başka çaremiz yok galiba! HHH Okura küçük bir not: Cuma günü Ankara dışında olacağım. Bu nedenle cumartesi günü ve pazar izin günüm olduğundan pazartesi Güncel’i okuyamayacaksınız. Ama bu iki günlük aradan sonra devam!.. HABERLER İşte madalyanın ardındaki 5 gerekçe Orgeneral Akar bir ilke imza atarak ABD’den ikinci kez liyakat madalyası aldı IŞİD’e karşı yapacağı akınlar için Türkiye’nin izni ile Suriye ve Irak’ta istihbarat topladı. İncirlik Üssü’nden gelen istihbarat raporları, hava operasyonlarının kaderinde belirleyici oldu. l Türkiye, Kuzey Iraklı peşmerge grupların Kobani’ye geçişi için topraklarından koridor açtı. ABD’nin hava operasyonlarının yanı sıra, peşmergenin ağır silahlarıyla YPG güçlerine destek vermesi IŞİD’in Kobani’den süpürülmesine yardımcı oldu. l TSK, ABD Özel Kuvvetleri ile birlikte peşmergeye askeri eğitim vermeye başladı. l Sınır güvenliği Türk Kara Kuvvetleri’nin sorumluluğunda bulunuyor. Kara Kuvvetleri, IŞİD’in önemli bir gelir kapısı olan kaçakçılığa karşı etkin mücadele sürdürüyor. l Bunun yanı sıra Suriyeli ılımlı muhaliflere uygulanacak eğit donat programı için Türkiye, Kırşehir’deki meskun mahal muharebe eğitim tesislerini tahsis etmeyi taahhüt etti. BARKIN ŞIK ANKARA ABD’nin, ağustos ayında Genelkurmay başkanı olması beklenen Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hulusi Akar’a, “NATO’ya sıra dışı katkıları” nedeniyle verdiği Liyakat Lejyonu madalyası tartışma konusu oldu ve “Akar’ın IŞİD krizine ne gibi bir katkıda bulunduğu” sorgulandı. ABD’den ikinci kez liyakat madalyası alarak bir ilke imza atan Akar’ın, Ortadoğu’daki IŞİD krizinde üstlendiği en büyük birincil rol sınır güvenliği ile ilgili. IŞİD’in gelir kapısı kaçakçılık ile mücadeleyi Akar’a bağlı sınır birlikleri sürdürüyor. Bunun dışında IŞİD ile mücadelede TSK’nin kurumsal olarak 4 etkin rolü daha bulunuyor. Akar’ın, ABD’den madalya alması üzerine pek çok soru ortaya atıldı. Söz konusu madalyayı son olarak 25. Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt’ın aldığı iddia edildi. Ancak Büyükanıt’tan görevi devralan 26. Genelkurmay Başka nı Orgeneral İlker Başbuğ da bu madalyaya sahip. Akar’ın ABD’den aldığı Liyakat Madalyası ise ilk değil. Akar’a, BosnaHersek’te SFOR harekâtındaki görevinden dolayı da ABD tarafından Liyakat Madalyası verildi. Akar’a verilen son madalyada ise hem kendisinin hem de kurumsal olarak TSK’nin IŞİD’e karşı üstlendiği rollerin etkili olduğu belirtildi. Kaynaklar, ABD’nin başını çektiği koalisyonun son olarak Kobani’de IŞİD güçlerini geriletmesinde Türkiye’nin 5 önemli konuda “kritik rol oynadığına” dikkat çekerek, bunları şöyle ifade ediyorlar: l İncirlik Üssü’ndeki insansız hava aracı Predatorler, ABD Hava Kuvvetleri’nin Madalyaya Süleymaniye gölgesi düştü Akar’a madalyayı veren ABD Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Ray Odierno ise Türk kamuoyu açısından tartışmalı bir isim. 2003’te yaşanan 1 Mart tezkeresi krizinin ardından 4 Temmuz 2003’te Süleymaniye’deki Özel Kuvvetler ofisine ABD tarafından baskın yapıldı. 11 Türk askerinin başına çuval geçirilerek gerçekleştirilen gözaltı işlemi 60 saatlik bir krize döndü. Bu olayı gerçekleştiren 4. piyade tümenine bağlı birliklere o dönem tümgeneral olan Ray Odierno komuta ediyordu. ÜRDÜN IŞİD’DEN MAAZ EL KASSASBEH’İN HAYATTA OLDUĞUNA DAİR KANIT İSTEDİ Takas gerçekleşmedi MAHMUT ORAL l Cumhurbaşkanı Erdoğan: ABD Gülen’i göndermeli ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Fethullah Gülen’in iadesiyle ilgili olarak, “Benim için iadesinden öte, deport edilmesi çok daha isabetli olur. Deport edilsin ve Amerika, en azından ‘Stratejik ortağım’ veya ‘Model ortağız’ dediği Türkiye’ye karşı görevini yerine getirsin. Şu anda Milli Siyaset Belgesi’ne girmiş olan böyle bir örgütün başı, artık bu noktada Amerika’da tutulmamalıdır. Çünkü AmerikaTürkiye ilişkileri açısından bu önemlidir” dedi. TRT Haber’de gündeme ilişkin soruları yanıtlayan Erdoğan, G20 ülkelerinden 10 tanesinin başkanlık sistemiyle yönetildiğini söyledi. Erdoğan, “Çok başlılık süreci yavaşlatıyor. Kara’ya tepki Parlamento esasSavcı Celal Kara’nın lı sistem, başkanlık sisteminde yok gazetemize verdiği röportajı da eleştiren Erdoğan, farzedilmiyor ki. Bazıları Amerikan “Sen bir yargı mensubusun. Sen ‘bence’ diyesistemi uygulamezsin. Tahminler üzenacak diyor. Türrine bir şey beyan edekiye illa bunu yamezsin. Oğlumla ilgipacak değil. Yili açıklamada da diyor ne parlamento deki, ‘Bilal Erdoğan’la ilginetleyecek” diye li somut bir şey yoktur’ dikonuştu. Başkanlık sistemi uygulan yor. Sonra da ‘bence hedef Erdoğan’dı’ diyor. Bir saydı Türkiye’nin savcı böyle ifadeler kuldaha ileri bir noklanıyorsa, orada hukuk tada olacağını dile getiren Erdoğan, diye bir şey yoktur. Böyle bir yargı mensubuna “Ben damdan dügüven olmaz” dedi. şen biriyim. Üçlü kararname ile istediğiniz bir insanı atamakta bile zorlanıyorsunuz. Yargıyla sürtüşme içine giriyorsunuz böyle memleket yönetilmezki. Bunlar parlamenter sistemin eksiklikleridir” dedi. Kobani’de meydana gelen son gelişmelerin ardından “çiftetelli oynuyorlar” sözlerinin rahatsızlık yarattığını belirten Erdoğan, “Çiftetelli değilse de halay çekiyorlardı. IŞİD çekildi. Kobani’nin halini görüyoruz. Diyorlar ki TOKİ gitsin inşaa etsin. Biraz argo olacak ama, sevsinler sizi. İnsani açıdan Türkiye Kobani halkına yardım yapacak. Ama Kobani’de bütünüyle bir inşa sürecine girmeyiz” dedi. Çözüm sürecinde atılan adımların samimi olmadığını dile getiren Erdoğan, “Samimi olsalar 67 Eylül olayları olmazdı” dedi. AKÇAKALE IŞİD, ellerindeki Ürdünlü rehine pilot Maaz el Kassasbeh ve Japon gazeteci Kenji Goto’ya karşılık, Irak El Kaidesi’nin lideri Zerkavi’nin yardımcılarından birinin kız kardeşi olduğu belirtilen ve Ürdün’de hapiste bulunan Iraklı kadın militan Sajida el Rişavi’nin dün günbatımına kadar Türkiye sınırına bırakılmasını istedi. Bunun üzerine dikkatler Türkiye sınırına çevrilirken, Ürdün ise Maaz el Kassasbeh’in hayatta olduğuna dair kanıt istedi. Dünya basını Şanlıurfa’nın Akçakale ilçesindeki gümrük kapısına akın etti. Aralarında 9 Japon yayın kuruluşunun da bulunduğu onlarca gazeteci, kapının önünde Goto’nun serbest bırakılmasını bekledi. Bekleyiş sırasında Japon televizyonları sürekli canlı yayınlar yaparak, rehine vatandaşlarına ilişkin son bilgileri aktardı. Ancak bekleyişe karşın bir gelişme yaşanmadı. Bu arada Akçakale’ye giden bir başka Japon gazeteci Kazumi Takaya, geçirdiği trafik kazasında hayatını kaybetti. ŞanlıurfaAkçakale karayolunun yedinci kilometresinde, Japon gazeteci Kazumi Takaya’nın içinde bulunduğu araç eski havaalanı yakınlarında önünde ilerleyen İbrahim Halil Şikak’ın kullandığı kamyona çarptı. Kazada kimliği belirlenemeyen sürücü hayatını kay bederken, Takaya da kaldırıldığı hastanede yapılan müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Akçakale, IŞİD’in Suriye’de en iddialara göre güçlü olduğu binlerce militanının barındığı Tel Abyat kasabasının hemen karşısında kalıyor. Akçakale Sınır Kapısı’ndan Suriye’ye giriş ve çıkışlar sadece bu ülke vatandaşları için serbest. Pazartesi, çarşamba ve cuma günleri geçişlere açık olan kapının diğer tarafında IŞİD bayrağı asılı durumda. Son olarak 7 Ocak tarihinde Paris’te Charlie Hebdo adlı karikatür dergisine yapılan saldırı sonrasında, bir Yahudi marketinde 4 kişiyi öldüren Amedy Coulibaly’nin imam nikâhlı eşi Hayat Boumeddiene’in 2 Ocak’ta Türkiye’ye geldiği ve 8 Ocak’ta da Akçakale’den Tel Abyat’a yasadışı yolla geçtiği ortaya çıkmıştı. . Neden Akçakale? Suruç’ta 1 kişi yaralandı Şanlıurfa’nın Su ruç ilçesinde, sınır hattında bulunan Karaca Mahallesi’nde yaşayan 37 yaşındaki Mehmet Doğan, dün öğleden sonra Kobani’deki çatışmalarda ateşlendiği tahmin edilen bir mermiyle karnından yaralandı. Doğan, 112 Acil Servis ekiplerince Suruç Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı. Japon gazeteci kazada öldü l Sabri Uzun telekulaktan ifade verdi İki asker intihar etti KÜTAHYA / KOCAELİ (Cumhuriyet) Kocaeli ve Kütahya’da önceki gece 2 asker nöbette intihar ederek yaşamına son verdi. Kütahya’da Askeri Gazino Müdürlüğü’nde 01.00 ile 03.00 nöbetini değiştirmek için gelen askerler er Müslüm Erdem’i (21), nöbet tuttuğu kulübede göğsünden vurulmuş olarak kanlar içinde buldu. İntihar ettiği belirtilen askerin cenazesi, otopsi yapılmak üzere Dumlupınar Üniversitesi Evliya Çelebi Eğitim ve Araştırma Hastanesi morguna götürüldü.Kocaeli’nin Derince ilçesinde de Kara Kuvvetleri Komutanlığı 1. Ulaştırma Terminal Birlik Komutanlığı’nda vatani görevini yapmakta olan Mehmet Akif Adıyaman (21), önceki gece saat 21.00 sıralarında iddiaya göre silahını çenesinin altına dayayarak kendini vurdu. Ağır yaralı olarak hastaneye kaldırılan Adıyaman kurtarılamadı. Şehit Emrah Ünalan’ın eşi Gül Ünalan’ın ‘Beni bırakıp nereye gidiyorsun’ ağıtları yürekleri dağladı. Fotoğraf: AA Dinleme kararı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) – Eski İstihbarat Daire Başkanı Sabri Uzun, telefonlarının yasadışı dinlendiği iddiasıyla Ankara Başsavcılığı’na müşteki sıfatıyla ifade verdi. Telefonlarının usulsüz şekilde 8 kez dinlendiğini söyleyen Uzun, cemaati kastederek “Kıyamet gibi dinlemişler beni. Bu hâkim ve polisler aynı örgüte bağlılar” dedi. Uzun için dinleme kararı veren hâkimler arasında 11 Ağır Ceza Mahkemesi üyesiyken Arınç’a suikast iddiası üzerine Seferberlik Tetkik Kurulu’nun kozmik odasında arama yapan Kadir Kayan’da yer aldı. Devlet içindeki cemaat yapılanmasını anlattığı “İN” kitabıyla gündeme oturan Uzun, dün öğlen saatlerinde Ankara Adliyesi’ne geldi. Emniyet görevlileri hakkında yasadışı dinleme soruşturmasını yürüten savcı Alper Türközmen ile görüşen Uzun, kendisini yasadışı dinleyen polisler hakkında şikâyetçi oldu. Uzun daha sonra yasadışı dinlemeye ilişkin ayrıca soruşturma yürüten HSYK Başmüfettişi Ali Rıza Karakan’ın odasına gitti. Uzun’un son adresi Gülen ve cemaat hakkında ana soruşturmayı yürüten Anayasal Düzene Karşı İşlenen Suçlar Soruşturma Bürosu savcısı Tekin Küçük oldu. Uzun’un telefonlarının “Örgütlü şekilde” dinlenmesi nedeniyle buraya ifade verdiği öğrenildi. Uzun, adliye çıkışında dinleme kararının ekindeki polisin talep yazısını gazetecilere göstererek, “Şu evrakla işlem yapar mısınız? İmza, mühür, tarih yok. Şuraya bakın. Kararı kim vermiş, hâkimler Süleyman İnce, Kadir Kayan vermiş” dedi. Dündar için zorla getirme kararı ‘Kozmik hâkim’den İstanbul Haber Servisi Gazetemiz yazarı Can Dündar’ın 18 Temmuz 2014 tarihli “Fezlekeleri Okumak Hakkımız” başlıklı köşe yazısında Cumhurbaşkanı Erdoğan ile oğlu Bilal Erdoğan’a hakaret ettiği gerekçesiyle 4,5 yıl hapis cezası istemiyle yargılandığı davanın ilk duruşmasında mahkeme Dündar’ın zorla getirilmesine karar verdi. İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya yurtdışında olan Can Dündar katılmadı. Mahkeme, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Bilal Erdoğan’ın davaya katılma taleplerini kabul etti. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, dün akşam programında olmamasına rağmen sürpriz bir kabul gerçekleştirdi. Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda bir grup sanatçıyı ağırladı. Sanatçılar arasında Muazzez Ersoy, Hülya Koçyiğit, Zerrin Özer, Burak Kut, Demet Akalın, Metin Özülkü ve eşi Eda Özülkü, Hakan Peker ve Esra Erol yer aldı. Kabulün sanatçıların isteği üzerine gerçekleştirildiği öğrenildi. İstanbul Haber Servisi Çocuklu kadınların iş yaşamındaki koşullara dikkat çekmek için 7 aylık oğlu Ali Yiğit’i kucağına sararak duruşmaya giren avukat Feyza Altun Meriç adliyede bir ilki gerçekleştirdi. Anadolu Adliyesi Cumhuriyet Başsavcılığı, Adliye’de emzirme odası açılması ve mama sandalyesi konulması için harekete geçti. Başsavcısı Fehmi Tosun, kreş açılacağını söyledi. ANKARA (AA) Süper Loto’nun bu haftaki çekilişinde 6 bilen çıkmadı, 1 milyon 372 bin 492 lira haftaya devretti. Kazandıran numaralar 1, 11, 19, 32, 33 ve 43 olarak belirlendi. Asker yaralı bulundu İstanbul Haber Servisi Atatürk Havalimanı’nda Ataköy yönündeki nöbet kulübesinde önceki gece saat 03.45’te er Levent Besin’in nöbet tuttuğu kulübeden silah sesi yükseldi. Diğer nöbet kulübesindeki asker, durumu Atatürk Havalimanı Jandarma Koruma Bölük Komutanlığı’na bildirdi. Olay yerine gelen sağlık ekipleri ile bölük komutanlığındaki yetkililer, yerde kanlar içerisinde yatan askerle karşılaştı. Karnından yaralanan asker ilk müdahalenin ardından Bakırköy Dr. Sadi Konuk Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne götürüldü. Ameliyata alınan Besin’in sağlık durumunun iyi olduğu öğrenildi. Olayın kaza mı yoksa intihar girişimi mi olduğu araştırılıyor. Şehit acısı ÇORUM/AYDIN (Cumhuriyet) Aydın’ın Efeler ilçesi Eğrikavak köyünde 2 yıl önce kayınpederini öldürmek, kayınbiraderini ve eşini yaralamak suçlarından hakkında yakalama kararı bulunan H.T’nin köye geldiği bilgisini alan jandarma ekipleri operasyon düzenledi. Zanlının jandarmaya ateş açması sonucu Uzman Çavuş İrfan Yüksel yaralanırken kendisine ulaşılamayan Jandarma Astsubay Emrah Ünalan (35) için arama çalışması başlatılmıştı. Ünalan’ın cenazesine Aydın il sınırında İzmir’in Ödemiş ilçesine bağlı Hamamköy Mahallesi’nin Çakmaklıardı mevkiinde ulaşıldı. Ünalan’ın Çorum’un Osmancık ilçesine bağlı Kargı köyünde yaşayan ailesi acı haberle yıkıldı. Tek çocuklarının şehit olduğu haberini alan baba Naci Ünalan fenalık geçirdi. Şehit Ünalan için Aydın İl Jandarma Komutanlığı’nda tören düzenlendi. Törene şehidin eşi Gül Ünalan, kızı 10 yaşındaki Eda Ünalan, anne Safiye Ünalan, yetkililer, kurum amirleri ve vatandaşlar katıldı. Şehidin eşi Gül Ünalan, “Beni de öldürdü. Artık iki şehidiniz var” diye ağıtlar yaktı. Anne Safiye Ünalan ise baygınlık geçirdi. Şehidin cenazesi toprağa verilmek üzere Kargı köyüne götürüldü. Katil zanlısı H.T.’nin yakalanması için bölgede operasyonlar sürüyor. Saray’da sanatçı sürprizi Avukat annenin zaferi Süper Loto devretti C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle