19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
24 OCAK 2015 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA 13 Mumcu cinayeti davasında sadece tetikçiler yargılandı. Tuğla çekilmedi, duvar yıkılmadı Azmettirenler hâlâ ‘sır’ ALİCAN ULUDAĞ ANKARA 22 yıl önce bir pazar günü bombalı saldırı sonucu öldürülen gazetemiz yazarı Uğur Mumcu cinayeti davasında sadece “tetikçiler” yargılandı. Cinayetin perde gerisindeki “asıl sorumlular” ise aradan geçen zamana karşın ortaya çıkarılmadı. Bombayı otomobile yerleştiren Oğuz Demir ise halen firarda... Olayı aydınlatma konusunda ne verilen “namus sözleri” tutuldu ne de “tuğla” çekildi. Mumcu’nun, 24 Ocak 1993 yılında aracına konulan bombanın patlaması sonucu katledilmesi, 90’lı yıllarda işlenen cinayetler zincirinin ilk halkasıydı. Dönemin Başbakanı Süleyman Demirel, Mumcu ailesine yaptığı taziye ziyareti sırasında “Cinayeti çözmek namus borcumuzdur” sözünü verdi. Buna karşın dönemin Emniyet Genel Müdürü Mehmet Ağar, kendisine “Bu olayların ortaya çıkmasını engelleyen bir duvar oluşuyor...” diyen Güldal Mumcu’ya “Bir tuğla çekersem duvar yıkılır...” karşılığını vererek “devletin resmi bakışı”nı ortaya koydu. Cinayetin başından beri Ağar’ın dedikleri çıktı. Bombanın patladığı Karlı Sokak’a gelen belediye görevlileri, “cımbızla” toplanması gereken delilleri, çalı süpürgesi ile “temizledi”. Dönemin Ankara DGM Savcılığı, cinayete ilişkin soruşturma başlattı fakat uzun yıllar bir sonuç çıkmadı. Cinayeti soruşturan DGM Savcısı Ülkü Coşkun, dosyanın ilerlememesini eleştiren Güldal Mumcu’ya “Güldal Hanım üstüme gelmeyin. Namus borcumuz dediler, bugüne kadar hükümetin hiçbir üyesi dosyanın ne olduğunu bana sormadı. Bu işi devlet yapmıştır. Siyasi iktidar isterse çözer” dedi. 17 Ocak 2000 tarihinde Beykoz’da terör örgütü Hizbullah’ın hücre evine yapılan Onlar ve Katırlar Onların şu ya da bu şekilde TBMM’deki oylama badiresini atlatacakları önceden belliydi. Nitekim de öyle oldu, o dört bakan milletvekili arkadaşlarının oylarıyla Yüce Divan önünde hesap vermekten kurtuldular. Sözün gelişi “kurtuldular” diyorum, tam tersine kurtulmadılar, yaşamlarının sonlarına kadar taşıyacakları ağır prangalar takıldı ayaklarına. Oysa kendileri Yüce Divan’a yargılanmak için başvurabilirler, eğer suçlu değillerse başları açık, alınları ak olarak siyasal yaşamlarını sürdürürlerdi. Korktular, kaderlerini AKP’li arkadaşlarının himmetine teslim ettiler. 40’ın üzerinde AKP milletvekilinin yargılanmaları yönünde oy kullanmalarına karşın çoğunluğun oyları yargı yolunu kapattı. Dediğimiz gibi beklenen bir sonuç olduğundan televizyon karşısına oturup TBMM’deki oylamayı izlemenin bir anlamı yoktu. Ayrıca aklım çok daha uzakta, Hakkâri’nin Yüksekova ilçesinin Onbaşılar köyüne bağlı Çobanpınar mezrasında tutuklu bulunan idamlık katırlardaydı. HHH 9 Kasım 2014 günü Çobanpınar mezrasında bir grup kaçakçının sınırı geçtiği saptanmış, bunun üzerine bölgeye asker sevk edilmişti. 97 katır ve 160 bidon mazot ele geçirilmiş, katırlar ve bidonlara el konulmuştu. El konulan katırlar yediemin olarak atanan Çobanpınar Köyü Muhtarı Perviz Beşer tarafından bir çadıra kapatılmıştı. Yüksekova 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde açılan davanın sonuçlanması bekleniyordu. Dava nihayet sonuçlanmış, 97 katır ölüm cezasına çarptırılmıştı. Kararı okuyalım: “Orijini belli olmayan, morfolojik özelliklerini taşımayan, insan ve hayvan sağlığı açısından risk oluşturduğu, bu yolla egzotik karakterdeki hayvan hastalıklarının ülkemize girebildiği ve hayvanlar arasında yayılarak büyük kayıplara neden olabileceği, bu nedenle yakalanan tek tırnaklı hayvanların derhal imha ve itlaf edilmesi uygun görülmüştür.” Katırlar açısından trajik, hayvanseverler açısından ise dramatik bir durumdu. Olay sosyal medyada da yankılanmış, imza kampanyaları için hazırlıklar başlamıştı. Vicdan sahibi insanlar insanoğlunun onca kahrını çekmiş katırların salt “orijinleri belli olmadığı”, “morfolojik özellikler taşımadıkları” için öldürülmelerini içlerine sindirememişlerdi. HHH Verilen ceza insanın tüylerini diken diken edecek ölçüde orantısızdı. Eğer sorun kaçakçılıksa, 50’şer litrelik 160 bidon mazotun perakende değeri 29.200 TL idi. Doğru dürüst bir kol saatinin değerinin 700.000,00 TL olduğu düşünülecek olursa bu rakama ulaşmak için idam mahkumu 97 katırın İran’a 24 sefer yapması gerekiyordu. Fakat yukarıda Allah var, kar ve tipi 7 Ocak 2015 günü katırların tutuklu bulundukları çadırı yerle bir etmiş, serbest kalan katırlar İran yönüne doğru firar ederek özgürlüklerine kavuşmuşlardı. Katırların bir üst mahkemeye itiraz hakları olmadığı için tek özgürlük seçeneklerinin firar olması bu fiillerinin kamu vicdanında bir rahatsızlığa yol açmasına neden olmamıştı. İnsanlar, “hak yerini buldu” diye düşünüyorlardı. HHH Başa, “onlara” dönecek olursak… Katırlardan farklı olarak “onların” birden fazla seçenekleri vardı. Ya yargıya giderek aklanıp özgürleşecekler ya da yargıdan kaçarak prangaya vurulup tutsaklaşacaklardı. İkinci seçeneği yeğlediler… Garip, değil mi? ‘Bu işi devlet yapmıştır’ baskın Uğur Mumcu cinayetinin tetikçilerini ortaya çıkardı. Hizbullah lideri Hüseyin Velioğlu’nun ölü olarak ele geçirildiği operasyonun yapıldığı villada, bazı bilgisayar kayıtları ele geçirildi. Bilgisayar kayıtları incelendiğinde, örgüte özgeçmiş veren bir kişinin, referans olarak Uğur Mumcu cinayetinden söz etmesi üzerine Tevhit Selam/Kudüs Ordusu adlı örgüte ulaşıldı. Savcılığın yaptığı UMUT operasyonu kapsamında önce Hasan Kılıç, Yusuf Karakuş, Şeref Dursun, Abdulhamit Çelik, Mehmet Dağdeviren, Talip Özçelik, Fatih Aydın ve Mehmet Şahin yakalandı. Alınan ifadelerden örgütün çekirdek kadrosuna ulaşıldı. Bu kapsamda “Tekin” kod adlı Ferhan Özmen yakalandı. Özmen’in ifadelerinden Necdet Yüksel ve Rüştü Aytufan ismi ortaya çıktı. Soruşturma sonucunda Mumcu’nun aracına bombayı koyanın Oğuz Demir olduğu anlaşıldı. Ancak Demir bir türlü yakalanamadı. 11 Temmuz 2000 tarihine gelindiğin de 15’i tutuklu 17 sanık hakkında Ankara 2 No’lu Devlet Güvenlik Mahkemesi’nde (DGM) Uğur Mumcu, Muammer Aksoy ve Bahriye Üçok cinayetlerini de içeren UMUT Davası açıldı. Tevhit Selam/Kudüs Ordusu örgütü üyesi olan sanıkların İran’da askeri ve siyasi eğitim aldıkları anlatılan iddianamede, Mumcu’nun aracındaki bombayı Ferhan Özmen’in yaptığı ve araca Necdet Yüksel’in gözcülüğünde Oğuz Demir tarafından yerleştirildiği ifade edildi. 2005 yılında sonuçlanan davada Ferhan Özmen, Nejdet Yüksel ve Rüştü Aytufan idam cezasına çarptırıldı. İdam cezaları kaldırılınca hüküm ağırlaştırılmış müebbete çevrildi. Firari sanık Oğuz Demir’in dosyası ise ayrıldı. Diğer bazı sanıklar da Tevhit Selam/Kudüs Ordusu terör örgütü üyeliği suçundan çeşitli hapis cezalarına çarptırıldı. Ancak yapılan soruşturma ve yargılamalar, cinayetin perde arkasındaki gücü bir türlü ortaya çıkarmadı. Hafta boyu etkinlikler Yazarımız Uğur Mumcu başta olmak üzere yaşamını suikastlar sonucu yitiren aydınlar, 22. Adalet ve Demokrasi Haftası kapsamında anılacak. Etkinliklerin başlığı “Suçlular ve Güçlüler” olarak belirlendi. Hafta kapsamında faili meçhul suikasta kurban giden hukuk profesörü Muammer Aksoy da 31 Ocak günü saat 13.00’de Cebeci Asri Mezarlığı’nda kabri başında anılacak. l Uğur Mumcu için mesajlar ‘Basın sindiriliyor katiller korunuyor’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Yazarımız Uğur Mumcu’nun katledilişinin 22. yılı dolayısıyla siyasiler ve milletvekilleri mesajlar yayımladı. Eğitimİş Genel Başkanı Veli Demir, Mumcu için “İlkeli ve cesur gazeteciliğin, tam bağımsız Türkiye’nin, gericiliğe karşı mücadelenin simge ismi” ifadelerini kullandı. Cinayetin üzerinden 22 yıl geçmesine karşın aydınlatılamadığını anımsatan Demir, “Geçmişte Uğur Mumcu, Ahmet Taner Kışlalı, Bahriye Üçok, Turan Dursun, Muammer Aksoy gibi aydınlarımız derin devlet tarafından gerçekleştirilen cinayetlerle susturulurken günümüzde aydınlarımız, gazetecilerimiz hapsedilerek sindirilmeye çalışılmakta, Berkin’ler ve Ali İsmail’lerin katilleri devlet tarafından korunmaktadır” dedi. Mumcu ve aydınların öldürülmesinin ardından toplumda yükselen tepkilere yeterince kulak verilmediğini dile İlk tören evinin önünde ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Türkiye’nin laik aydınlarının suikastlarla öldürülmesi ve yazarımız Uğur Mumcu’nun öldürülmesinin ardından hayata geçirilen Adalet ve Demokrasi Haftası bugün başlıyor. Uğur Mumcu Araştırmacı Gazetecilik Vakfı (um:ag) tarafından düzenlenen haftanın bu yılki başlığı “Suçlular ve Güçlüler” olarak belirlendi. Ankara’da, hafta kapsamında 2431 Ocak tarihleri arsında çok sayıda etkinlik gerçekleştirilecek. Anma törenleri ilk olarak bugün saat 10.30’da, Batıkent’teki Uğur Mumcu Anıtı’nda başlayacak. CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, saat 12.30’da Uğur Mumcu’nun sokağındaki anma törenine katılacak. Kılıçdaroğlu ayrıca, Mumcu’nun eşi, TBMM Başkanvekili ve CHP İzmir Milletvekili Güldal Mumcu’yu da ziyaret edecek. Anma törenine katılanlar, buradan Cebeci Asri Mezarlığı’na yürüyecek; aynı gün 18.00’de Kuğulupark’ta toplanacak kortej Uğur Mumcu’nun Sokağı’na meşaleli yürüyüş düzenleyecek. Yazarımız Güray Öz, Fikir Kulüpleri Federasyonu’nca, Uğur Mumcu’nun katledilişinin 22. yıldönümünde Ankara’da düzenlenen “Cumhuriyete Saldırmanın Dayanılmaz Hafifliği” başlıklı söyleşiye katılacak. Yazarımız Öz’ün “Cumhuriyet, laiklik ve basın özgürlüğü” konularındaki dü Toplantılar, paneller... şüncelerini gençlerle paylaşacağı söyleşi bugün saat 17.00’de, Karanfil Sokak No: 58 adresinde bulunan Nâzım Hikmet Kültür Merkezi’ndeki Piraye Kafe’de gerçekleştirilecek. Etkinlikler kapsamında Çankaya Belediyesi Çağdaş Sanatlar Merkezi’nde saat 15.30’da gazetemiz Ankara Temsilcisi Erdem Gül, Sedat Bozkurt ve Kadri Gürsel’in konuşmacı olarak katılacağı “Gücün Medya Söylemine Etkisi” konulu panel gerçekleştirilecek. Adalet ve Demokrasi Haftası, 31 Ocak akşamı saat 19:30’da Çankaya Belediyesi Çağdaş Sanatlar Merkezi’nde düzenlenecek ve “Arpanatolia”nın sahne alacağı kapanış gecesiyle sona erecek. getiren CHP Zonguldak Milletvekili Ali İhsan Köktürk, Mumcu’nun ısrarla söylediği gibi “Ticaret, siyaset, tarikat üçgeninde dönen dolaplarırn bozulmadığını, AKP döneminde daha da büyüdüğünü” dile getirdi. CHP Ordu Milletvekili İdris Yıldız ise Mumcu’nun yazdığı kitapların, köşe yazılarının tarihine bakılmadan okunduğunda bugün yazılmış gibi düşünülebileceğini ifade etti. Yıldız, “O ‘herkes isteğini özgürce savunsun’, ‘şikâyetini özgürce söylesin’ diye çabalarken onun bu özgürlüğü hain bir bombayla elinden alınmıştır” dedi. Mumcu’yu anmak için 22 yıldır düzenlenen Adalet ve Demokrasi Haftası’nın bu yılki ana başlığının “Suçlular ve Güçlüler” olarak belirlendiğini anımsatan CHP Bartın Milletvekili Rıza Yalçınkaya, yaşanan olayların, “Ülkemizde hâlâ suçluların güçlü, güçsüzlerin ise peşinen suçlu sayıldığını” gösterdiğini ifade etti. Her yerde anılacak Haber Merkezi 22 yıl önce bombalı suukastle katledilen yazarımız Uğur Mumcu, katledişinin 22. yılında İstanbul’da düzenlenen bir dizi etkinlikle anılacak. İSTANBUL’da Maltepe Belediyesi, Uğur Mumcu ve basın şehitleri anısına fidanlık açacak. Maltepe Özgürlük Parkı’nda bugün saat 11.00’de açılışı gerçekleştirilecek fidanlıkta Hasan Fehmi Bey’den Hrant Dink’e, Abdi İpekçi’den Metin Göktepe’ye öldürülen tüm gazeteciler hayat bulacak. Cumhuriyet Kadınları Derneği Maltepe Şubesi de bugün 10.0014.00 arasında Küçükyalı Kültür Merkezi Kubbealtı’da Mumcu anısına Dr. Canan Arıtman ve gazeteci yazar Mustafa Mutlu’nun katılacağı bir söyleşi düzenleyecek. Şişli Belediyesi ise bugün saat 18.00’de Halaskârgazi Caddesi’nde bulunan Uğur Mumcu anıtında tören düzenleyecek. Ekrem Ataer yönetimindeki Şişli Belediye Korosu’nun Mumcu için şarkılar seslendireceği törene, CHP İstanbul İl Başkanı Murat Karayalçın da katılacak. Anma töreninde Şişli Belediye Başkanı Hayri İnönü bir konuşma yapacak. Kadıköy Belediyesi de Uğur Mumcu ve Demokrasi Şehitlerini Anma Haftası kapsamında bugün saat 20.00’de Kadıköy Belediyesi Caddebostan Kültür Merkezi’nde bir etkinlik düzenleyecek. Uğur Mumcu’nun çalışma arkadaşı ve Cumhuriyet gazetesi yazarı Ahmet Tan “Uğur Mumcu ve Demokrasi Şehitleri Anma Gecesi”nde konuşmacı olarak yer alacak. Kartal Belediyesi’nin, Uğur Mumcu’yu ölüm yıldönümünde anmak ve anısını yaşatmak için 5 yıldır düzenlediği “Uğur Mumcu’yu Anma Koşusu” yarın saat 10.00’da gerçekleştirilecek. İZMİR’de Büyükşehir Belediyesi’nin Devlet Tiyatroları Opera ve Balesi Çalışanları Yardımlaşma Vakfı (TOBAV) İzmir Şubesi’nin katkılarıyla düzenlediği “Demokrasi, Hukuk ve Sanat” adlı etkinlik, Ahmet Adnan Saygun Sanat Merkezi’nde (AASSM) saat 20.00’de başlayacak. Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun açılış konuşmasının ardından etkinlikte gazetemiz Ege Bölge Temsilcisi Serdar Kızık, Türkiye Barolar Birliği Başkanı Prof. Dr. Metin Feyzioğlu, AKUT Kurucu Genel Başkanı Nasuh Mahruki, Uluslararası Tiyatro Eleştirmenleri Birliği Türkiye Merkezi Başkanı Üstün Akmen, Türkiye Gazeteciler Federasyonu ve İzmir Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Atilla Sertel, TOBAV İzmir Şube Başkanı Hale Gökalpsezer ve CHP İzmir Milletvekili, gazetemiz yazarı Mustafa Balbay konuşacak. UM:AG tarafından düzenlenen Gürsel Gökçe’nin “Sönmeyen Işık Uğur Mumcu” adlı sergisi de AASSM fuayesinde üç gün boyunca İzmirlilerle buluşacak. ADANA’da Atatürk Parkı önünde saat 11.00’de toplanacak olan katılımcılar Atatürk Anıtı’na “Uğurlar Ölmez” yazılı çelenk bırakacak. Ardından “Vurulduk Ey Halkım Unutma Bizi” yazılı dövizle Uğur Mumcu Meydanı’na yürüyecek. MERSİN’de ADD, ÇYDD ve CHP Mersin İl Başkanlığı, Atatürk Parkı içindeki Mumcu anıtı önünde anma etkinliği gerçekleştirecek. BURSA’da Çağdaş Gazeteciler Derneği, saat 12.00’de Setbaşı’ndaki Mahfel önünden Atatürk Anıtı önüne bir yürüyüş düzenleyecek. Yalova ve Çorum’da da Mumcu için etkinlikler düzenlenecek. KİM KİME DUM DUMA BEHİÇ AK [email protected] BULMACA SEDAT YAŞAYAN ÇİZGİLİK KÂMİL MASARACI kamilmasaracı@gmail.com HARBİ SEMİH POROY SOLDAN SAĞA: 1 2 3 4 5 6 7 8 9 1/ Güler yüz 1 lü, yumuşak 2 huylu ve so 3 kulgan kim4 se... Boru sesi. 2/ Yü 5 ce, yüksek... 6 Şiddeti, gücü 7 olağanın üstünde olan. 3/ 8 İletişim diz 9 gesi birliği... Ağrı ilinde, ka 1 2 3 4 5 6 7 8 9 yak merkezi olan 1 P E N T A G O N bir dağ. 4/ Hoş gö 2 A S A L Ö K Ü N rülmeyen bir şeyi 3 T R İ L E Ç E A ara sıra yapma. 5/ 4 R A M İ E Y E R Bir zaman birimi... D A R M İ Denizli’nin bir il 5 İ R 6 O H A R İ C A N çesi.. Eski Mısır E R inanışında insan 7 T R İ K O E L İ MA EM ruhu. 6/ I. Dünya 8 Savaşı’nda Os 9 Ü Y E A L A T A manlı ordusunda kullanılmış olan, şapkaya benzer bir tür başlık. 7/ Bir aydınlatma aracı... Yabancı paraların ulusal para cinsinden değeri. 8/ Deriyi kullanılabilecek duruma getiren kimse... Rüyaların görüldüğü uyku evresine verilen ad. 9/ Yansıma, yankı... Kuzu sesi. YUKARIDAN AŞAĞIYA 1/ Şaşkın, beceriksiz kimse... Titan elementinin simgesi. 2/ Orhan Hançerlioğlu’nun bir romanı... İşini çok iyi bilen, tuttuğunu koparan. 3/ Atın eşkin yürüyüşü... Küçük bir dokunmayla patlayan bir tür bombaya verilen ad. 4/ Mısır unuyla yapılan yağlı bir yemek. 5/ Kamer... Taşlık yer, çıplak tepe... Akım şiddeti birimi kiloamperin kısa yazılışı. 6/ Geniş ve etli yaprakları sebze olarak kullanılan otsu bir bitki. 7/ Aydınlatma kaynaklarının ışık yeğinliği birimi... Karşı cinsten birine ilgi göstererek onu elde etmeye çalışma. 8/ Şap hastalığına verilen bir başka ad... İnsandaki etkişi açısından tanımlanan ışınım dozu birimi. 9/ Piyasada tepki ya da etki... Eylemleri olumsuz yapmakta kullanılan ek. C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle