19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
23 OCAK 2015 CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER 7 Somali’de kanlı gün ERDOĞAN’DAN PARALEL VURGUSU: Somali’de Türk heyetinin kaldığı otele bombalı saldırıda bombacılarla ile birlikte 5 kişi öldü Hayat Memat Meselesi AKP kendini yeniliyor. Bu yenilenmenin Türkiye’nin yenilenmesiyle ilişkisi ters orantılıdır. Türkiye’nin 12 yıllık bir süreçte adım adım yıkılan Cumhuriyetini yeniden, bu kez aşkın bir aydınlanma ışığında, geçmişin birikiminden tek bir damlayı bile ziyan etmeden yenileyerek kurma hevesimizin, kararlılığımızın olması bekleniyor bizlerden. Bu görev başarılabilir mi zaman gösterecek. “Önemli olan kimle, neyle, nasıl mücadele edileceğini bilmektir” diyenler haklı. Bu saptamanın ilk adımı da herhalde AKP’nin kendini nasıl yenilediğini bilmek olmalı. HHH AKP geçmişiyle bağlarını kopartıyor; yeni dönemin otokrat partisi olmaya hazırlanıyor. Yasaları işine geldiği gibi düzenleyebilecek, bu konuda pragmatik olmayı kurallaştıracak önlemler alıyor. Yasaların ömrünü ihtiyaçlar belirleyecek. Aynı şekilde kadroların ömründe de önlerine konulan görevler, ama en önemlisi sadakat belirleyici olacaktır. Bunun için otoritenin tartışılmaz sahibi ilk adımı atıyor, eski arkadaşlarıyla yollarını ayırıyor. HHH Parlamentodaki son Yüce Divan oylaması da bunun işaretlerini verdi. Tartışılan bakanlara “bu kadar iyilik size yeter” denilmiştir. Bundan böyle başlarının çaresine bakacaklardır. Aynı şekilde hangi nedenle olursa olsun Yüce Divan yönünde oy kullananlar da AKP’nin bundan sonraki siyasi yaşamında yer bulamayacaklardır. Bunların arasında yer aldıkları kuşkusuz “eski tüfekler” ise zaten “ilk ve son söz sahibi”nin kararıyla üç dönem kuralı operasyonuyla çoktan tasfiye edilmişlerdi. Kıymeti harbiyeleri artık hiç yoktur. HHH Ama değişiklikler bu kadarla sınırlı değildir. Yeni dönem eski dönemden kalan, ayak bağı olan, otokratik yönetim kurallarına uymayan kimi alışkanlıklara, yasama, yürütme, yargı üçlemesinden kaynaklanan kimi “kötü huylara” da son verecektir. Her şeyin tek elden yönetilmesi esasına aykırı düşen “Merkez Bankası’nın bağımsızlığı” gibi huysuzluklar da bundan böyle olmayacaktır. Her ne kadar ekonomi ve dış politika özellikle uluslararası bağımlılıklar nedeniyle başına buyrukluğa fazla izin vermiyor olsa da özgüveni zirveye çıkmış her otokrat bunu en azından bir kere dener. HHH Bütün bunların hiç kuşkusuz ideolojik bir temeli olmalıdır. Vardır zaten. 12 yıllık süreçte ilmik ilmik örülen laikliğin darbelenmesi ve nihayet sona erdirilmesi için bir iki adım ya kalmış ya kalmamıştır. Milli eğitim tümüyle bu ideolojik temelin sağlamlaştırılması için yeniden düzenlendi; bu iş hemen hemen tamamlanmıştır. Son noktanın konulması zamanıdır. Bu da seçimlerin her ne pahasına olursa olsun kazanılmasını zorunlu kılıyor. Çünkü henüz şöyle ya da böyle özellikle laiklik konusunda ikna edilememiş yüzde 50’lik bir kitle var. HHH Bu yüzde 50’lik kitlenin genel gidişe “ne yapalım başka çare mi kaldı” çaresizliği ile boyun eğmesi de; tarihte örnekleri var “hayır ben bu yeni düzene boyun eğemem” demesi de mümkündür. Karar hiç kuşkusuz sandığa gidecek olanların olacaktır; ama onlara ne olup bittiğini anlatmak; bunu evde, okulda, sokakta, nerede şu adına “yeni” denilen gerilemeyle karşılaşıyorsak orada yapmak durumundayız. Siyasetin gerçek yenilikçileri somut durumu anlatamazsa “yeni düzenin sahipleri” kitleyi ikna edebilir, ülkemizi otokrasinin sessiz ülkesine çevirebilirler. HHH İkna etmenin yöntemlerini bir bir deniyorlar şimdi. En önemlisi; sokağın sesini susturmayı öne aldılar. Toplantı ve gösteri hakkını kullanılamaz hale getiren yeni düzenlemeler, yeni güvenlik önlemlerini içeren yasalar, sosyal medyaya baskı bunun içindir. Sokağın kapısını yasayla kapatırsanız sokağa çıkmak isteyenleri de yasadışına zorlamış olursunuz. Nefes almak, yaşayabilmek insanın fıtratında var. Ayrıca yasalarla, yönetmeliklerle, emirlerle ortadan kaldırılamayan evrensel insan haklarının otokratlara sonsuz bir özgürlük alanı sunmadığını da biliyoruz. HHH Yaşamak için nefes almak zorundayız. Hayat memat meselesi dediğimiz budur zaten. 0 okulları kapatın biz açarız ADDİS ABABA (AA) Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Afrika Boynuzu ülkelerini kapsayan resmi ziyaretinin ilk durağı olan Etiyopya’da cemaat okullarının kapatılmasını isteyerek yerlerine MEB okullarının açılabileceğini söyledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Etiyopya Başbakanı Hailemariam Desalegn ile gerçekleştirdiği baş başa ve heyetler arası görüşmenin ardından ortak basın toplantısı düzenledi. Etiyopya’nın yaklaşık 1 milyon 120 bin kilometrekarelik yüzölçümü, 97 milyonluk nüfusuyla Afrika’nın önde gelen ülkeleri arasında yer aldığını belirten Erdoğan, Türkiye ve Etiyopya arasındaki üst düzey ziyaretlerin ilişkilerin ilerlemesine vesile olduğunu söyledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir gazetecinin, “paralel yapının Afrika ülkelerindeki eğitim kurumlarının durumunun görüşmelerde gündeme gelip gelmediği” sorusu üzerine, “MGK olarak bizim ulusal güvenliğimizi tehdit eden, legal görünüm altındaki illegal örgütlere yönelik tavsiye kararımızı hükümetimize bildirdik. Hükümetimiz de bu tavsiye kararımızı Bakanlar Kurulu kararı olarak çıkarttı. Bakanlar Kurulu kararı olarak çıktıktan sonra yeni bir süreç başladı. Bu süreç artık paralel devlet yapılanmasının Milli Güvenlik Siyaset Belgesi’ne girmesi anlamındadır. Artık bu örgüte karşı, ki ülkemizde bu inceliği fark etmeden hâlâ bunlara ‘cemaat’ diyenler var, mücadelemiz kararlı şekilde sürmektedir, sürecektir” diye konuştu. Paralel yapı ile her türlü mücadeleye devam edeceklerini söyleyen Erdoğan, “Gittiğimiz ülkelerde devlet, hükümet başkanlarıyla gerek şahsım gerekse başbakanımız, bakanlarımız, bunların konumunu anlatmak suretiyle, buraların kapatılmasını ve buralarda bunların vermekte olduğu hizmeti Milli Eğitim Bakanlığımız vasıtasıyla verebileceğimizi kendilerine söylüyoruz. Milli Eğitim Bakanlığı da buna yönelik çalışmalarını şu anda tamamlamak üzere. Ekonomik olarak da Ekonomi Bakanlığımıza bağlı olan DEİK, sivil toplum kuruluşlarımızın bir çatı kuruluşudur, bu çatı kuruluşumuz uluslararası anlamda çok daha aktif görev üstlenmek suretiyle bu görevi ifa edecektir. Gerek fuar gerekse bu ilişkilerin düzenlemesinde DEİK bu boşluğa fırsat vermeden çalışmalarını sürdürmektedir. Nitekim bugün de burada DEİK’in organizasyonunda iş forumunu yapacağız” diye konuştu. Haber Merkezi Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın bugün düzenleyeceği Somali ziyareti öncesi, Mogadişu’daki Türk heyetinin kaldığı otelin önünde bombalı saldırı düzenlendi. El Kaide bağlantılı Eşşebab örgütünün üstlendiği saldırıda 3 Somalili güvenlik görevlisi ve 2 intihar eylemcisi olmak üzere 5 kişi hayatını kaybetti, 3 polis yaralandı. Dışişleri Bakanlığı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu, Erdoğan’ın ziyaretinin şu aşamada iptalinin söz konusu olmadığını açıkladı. Somali’nin başkenti Mogadişu’da genellikle yabancıların kaldığı Atfeya Otel olarak da bilinen SYL Otel’e bomba yüklü araç saldırısı düzenlendi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Somali’yi ziyaret etme ihtimaline karşılık, diplomatlar ve güvenlik görevlilerinden oluşan heyetin bulunduğu otele düzenlenen saldırıda otelde görevli bir kadın ve intihar eylemcisi olmak üzere 5 kişi hayatını kaybetti, 3 polis yaralandı. Dışişleri Bakanlığı yetkilileri, “Öncü giden polislerin kaldığı otele bombalı araçla saldırı düzenlendi. Araç otelin kontrol mekanizmasında patlatıldı. Vatandaşlarımız etkilenmedi” ifadesini kullanırken Türkiye’nin Mogadişu Büyükelçisi Olgan Bekar yaşananları şöyle aktardı: “Bomba yüklü araç güvenlik noktasında patlatıldı. Elimizdeki ilk bilgilere göre güvenlik noktasındaki üç Somalili güvenlik gücü hayatını kaybetti. Saldırganların da iki kişi olduğunu ve aracın içinde öldüklerini öğrendik. Resmi olarak saldırıyı üstlenen bir örgüt yok henüz. Ancak bu saldırıyı yapabilecek kapasitedeki örgütler de belli. Güvenlik önlemleri Sayın Cumhurbaşkanımızın ziyareti öncesinde en üst seviyedeydi, akşam yollar kapatılacaktı. Ancak güvenlik önlemlerinin daha da artırılmasını istedik ve artırılacak” dedi. Dışişleri yetkilileri, ayrıca Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ziyaretinin de şu aşamada iptalinin söz konusu olmadığını belirtti. Reuters, saldırıyı El Kaide bağlantılı Somalili örgüt Eşşebab’ın üstlendiğini bildirdi. Reuters’a konuşan Eşşebab sözcüsü Şeyh Abdiaziz Ebu Musab, “Otele saldırdık ve orda toplanan Somalili polis memurlarını öldürdük” dedi. Bir görgü tanığı Reuters’a yaptığı açıklamada, patlamanın etkisiyle tahrip olan kapının önünde, saldırıda ölen iki polise ve intihar saldırganı olduğu tahmin edilen bir kişiye ait cesetler gördüğünü söyledi. Eşşebab örgütü Türkiye’yi hedef alan açıklamaları, THY güvenlik şefine düzenlediği suikast ve Türk Büyükelçiliği’ne yapılan saldırılarla biliniyor. Örgüt 2013’de başkent Mogadişu’da Türk Büyükelçiliği’nin ek binası önünde düzenlediği intihar saldırısıyla gündeme gelmişti. Türk Büyükelçiliği çalışanlarının kaldığı ek bina önüne araçla gelen üç saldırgandan ikisi çıkan çatışmada öldürülmüş, diğeri üzerindeki bombayı patlatmıştı. Yine Mogadişu’da geçen sene mayıs ayında THY’nin güvenlik hizmeti veren bir firmanın Güvenlik SALDIRININ İŞARETİ ÖNCEDEN GELDİ DUYGU GÜVENÇ ANKARA Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın bugün Somali’ye yapacağı ziyaret öncesinde Türk heyetine Eşşebab’ın saldırı yapabileceği istihbaratının ziyaretten günlerce önce geldiği öğrenildi. Somali’de saraya yakın olduğu için, güvenlik endişesiyle El Foya Oteli’ni seçen Türk heyeti buna karşın otele Türk bayrağı asmaktan çekinmedi. Erdoğan’ın Somali ziyaretinin detayları güvenlik nedeniyle heyettekilerden de saklanmıştı. Saldırı sonucunda Dışişleri Bakanlığı bir kişinin yaralandığını belirtti. Bakanlık, ilk bilgiler ışığında Erdoğan için ön heyette bulunan kişilerden birinin “otelin kırılan camları nedeniyle hafifçe yaralandığını, Türk tarafından can kaybı olmadığını” açıklarken saldırının da otelin kontrol noktasında gerçekleştiğini belirtti. Cumhuriyet’in ulaştığı Somali’deki yetkililer ise aralarında TİKA, Kızılay yetkilileri ile Erdoğan’ın öncü koruma ekibinin yer aldığı 50’den fazla yetkilinin bu otelde konakladığını belirtti. Heyetin, olası saldırılara karşı otelden çıkmamaları konusunda önceden uyarıldığı, Erdoğan’ın gezisi sırasında da bir saldırı olabileceği istihbaratının öncü heyetçe bilindiği öğrenildi. Bu istihbarata karşın, Erdoğan gelmeden otele Türk bayrağı asılması ise soru işaretlerine neden oldu. Erdoğan’ın Somali ziyareti sırasında Sarayın yanı sıra hastane ve havaalanı açılışı yapma kararını da sürdürdüğü belirtildi. ürkiye, Eşşebab’ın hedefinde El Şebab örgütü son dönemlerde hem Türkiye’yi hedef alan açıklamalarıyla hem de Türk Büyükelçiliği’ne düzenlediği bombalı saldırılarla biliniyor. Bu çerçevede daha önce 2013 yılında Mogadişu’daki Türk Büyükelçiliği binasına saldırı düzenledi. İç savaşın sürdüğü Somali’de Türkiye, hükümeti desteklerken, El Kaide ile bağlantılı olan El Şebab da ülkenin bir bölümünü elinde tutuyor. Haziran 2013’te Türk Büyükelçiliği’nin ek binası önünde intihar saldırısı sonucu polis memuru Sinan Yılmaz şehit olmuştu. Mayıs 2014’te ise yine Mogadişu’da, Türk Hava Yolları’na (THY) güvenlik hizmeti veren bir firmanın Güvenlik Şefi Sadettin Doğan, uğradığı silahlı saldırı sonucunda hayatını kaybetmişti. İki saldırıyı Türkiye’nin Somali’ye desteğinden rahatsız olan El Kaide bağlantılı Eşşebab örgütü üstlenmişti. T Güvenlik noktasında patlatıldı ‘Mücadelemiz sürecek’ Eşşebab üstlendi Şefi Sadettin Doğan’a silahlı saldırıda bulunmuştu. Davos’ta bulunan Başbakan Ahmet Davutoğlu saldırıyla ilgili olarak Somali’nin güvenlik riskleri olan bir ülke olduğunu belirterek yine de Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın programına devam edeceğini bildirdi. Davutoğlu, saldırının doğrudan Türk heyeti hedef alıp almadığının araştırıldığını belirterek “Sayın Cumhurbaşkanımız da gitme iradesini sürdürüyor. Riskler olur ama Türkiye’nin böyle riskli durumlarda her zaman kararlı tutumu değişmez” Program değişmedi ürkiyeEtiyopya İş Forumu’na katıldı Erdoğan toplantının ardından, TürkiyeEtiyopya İş Forumu’na katıldı. Burada yaptığı konuşmada Erdoğan, Etiyopya ile Türkiye ilişkilerini her alanda daha ileriye taşımak istediklerini belirterek Afrika kıtasına, Afrika ülkeleri ve halklarıyla olan ilişkilere özel önem verdiklerini söyledi. İlişkilerdeki bir asırlık boşluğu süratle telafi edebilmek için bundan 10 yıl önce Afrika’ya açılım politikası başlattıklarını hatırlatan Erdoğan, bu açılımın başarılı şekilde tamamlandığını kaydetti. Erdoğan, “Hedefimiz inşallah en kısa zamanda 500 milyon dolara bir defa ulaştırmalıyız. Zira Etiyopya ve Türkiye olarak 96 milyon civarındaki nüfusuyla Etiyopya, 77 milyon civarındaki nüfusuyla Türkiye, 173 milyon gibi bir nüfusa sahibiz. Öyleyse aramızdaki ticaret hacminin çok daha ileri noktalara varması gerekir diye düşünüyorum” diye konuştu. T diye konuştu. Etiyopya ziyareti çerçevesinde temaslarını sürdüren Cumhurbaşkanı Erdoğan’a Addis Ababa Üniversitesi’nde törenle fahri doktora unvanı verildi. Törende konuşan Erdoğan, Somali’de gerçekleştirilen eyleme yönelik olarak “Şu anda burada Somali’den 500 bin sığınmacı var... Bugün yine bir terör eylemi oldu Somali’de. Ne adına yapıyorlar bunu? İslam adına yapıyorlarsa, ben bir Müslümanım, İslamda böyle bir şey yok. Bir Müslüman intihar edemez. Bizim dinimizde ‘insanları git öldür’ böyle bir şey yok” dedi. le mücadele savcılarına ifade verdiği kaydedildi. Eşinin de Fransız gizli servisleri tarafından sorgulandığı kaydedilirken, Diakhaby’nin 2004 yılında Irak’a dinci grupların içinde savaşmaya gittiği ve Felluce’de yakalandığı açıklandı. Diakhaby’nin Paris saldırılarını düzenleyen Kouachi kardeşlerle beraber, Irak’ta savaşmak üzere Fransa’da eleman toplayan şebekenin üyesi olduğu belirtildi. Türkiye, Fransız makamları tarafından isimleri kendisine belirtilmiş çok sayıda cihatçı teröristi son aylarda sistematik olarak bu ülkeye iade ediyor. Kouachi kardeşlerin arkadaşı iade edildi Haber Merkezi Türkiye Paris’te Cahrlie Hebdo dergisine saldırı düzenleyen Kouachi kardeşlerin yakın arkadaşı olduğu belirtilen bir Fransız vatandaşını önceki gece Fransa’ya iade etti. ntvmsbc.com’da yer alan habere göre, Fransız vatandaşı Cheikhou Diakhaby (29) hakkındaki kırmızı bülten nedeniyle eşi ve 20 aylık çocuğuyla birlikte 2 Ocak’ta Türkiye’de polis tarafından gözaltına alındı. Ankara ile Paris arasında iade işlemlerinin tamamlanmasının ardından önceki gece Fransa’ya iade edilen Diakhaby’nin, dün Fransız terör Suçsuzluğunu ispatla diyorlar ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Gölbaşı Cumhuriyet Başsavcılığı’nın, Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı’na yönelik “casusluk”, “devletin birliğini bozmak” ve “kriptolu ve normal telefonların usulsüz dinlendiği” iddialarına ilişkin yürüttüğü soruşturma kapsamında eski TİB Başkanvekili Osman Nihat Şen’in aralarında bulunduğu 4 kişi tutuklandı. Gölbaşı Cumhuriyet Savcısı Harun Ceylan, soruşturma kapsamında ifadesini aldığı 26 kişiden 11’ini tutuklama talebiyle Sulh Ceza Hâkimliği’ne sevk etmişti. Şüpheliler, önceki gece Nöbetçi Sulh Ceza Hâkimi ‘Kripto’ operasyonunda serbest bırakılan BİLGEM Başkanı Hasan Palaz: Fotoğraf: REUTERS 50 kilogram patlayıcı imha edildi DİYARBAKIR (Cumhuriyet)Diyarbakır’ın Silvan ilçesinde önceki gün Silvan Barajı’na giden karayolunda jandarma ekiplerinin bulduğu tuzaklanmış patlayıcı imha edildi. Diyarbakır Valiliği dün yaptığı açıklamada, asfaltın tuzaklanan mutfak tüpü ile güçlendirilen patlayıcının miktarının yaklaşık 50 kg olduğunu açıkladı. Patlayıcının imha edilmesinin ardından karayolunda 2 metre 20 santim eninde 1 metre 10 santim derinliğinde bir çukur oluştu. Bismil’de AKP İlçe Başkanlığı binasına 2 adet ses bombası atılırken, binada hasar oluştu. TİB ve TÜBİTAK’a yönelik dinleme ve casusluk soruşturmasında aralarında eski TİB Başkanvekili Osman Nihat Şen’in de olduğu 4 kişi tutuklandı. Palaz, “Kanıt yok. Suçsuzluğu ıspat et diyorlar’’ diye isyan etti. Fahrettin Yıldız tarafından sorgulandı. Yıldız, eski TİB Başkanvekili Osman Nihat Şen ile TİB’de Veri İşleme Kordinatörlüğü’nde çalışan Bülent Kocagürbüz, İsmail Bakar ve Ferhat Saraç’ın tutuklanmasına karar verirken, 2 şüpheliyi sorgunun ardından, 5 kişiyi ise adli kontrol kararıyla serbest bıraktı. Mahkeme tarafından serbest bırakılan eski TÜBİTAK BİLGEM Başkanı Hasan Palaz, adliye çıkışında yaptığı açıklamada, “Kanıt yok. Suçsuz olduğunu ispat et, anlat diyorlar. Önce savcı bey aynı şekilde yaptı, sonra hâkim bey. Hâkim beye sordum, suçumuz ne, kanıt ne elinizde? İşte casusluk, devleti bölmek. Yarın bir gün sokaktan birini tutarsınız aynı şekilde ‘Sen birini öldürmüşsün, öldürmediğini ispat et’. Böyle bir şey olabilir mi? Net suç, kanıt önümüze konmuyor” ifadelerini kullandı. Adli kontrol kararına itiraz edeceklerini belirten Palaz, “Bu davalar için yurtdışından döndük. Ekşi yemiş olsak zaten gelmezdik” şeklinde konuştu. Öte yandan hakkında yakalama kararı bulunan eski TİB Bilgi Sistemleri Daire Başkanı İlhan Elieyioğlu dün Gölbaşı Adliyesi’ne gelerek teslim oldu. çığlığı Meclis’te Türkmenlerin ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, IŞİD’den kaçarak Irak’tan Türkiye’ye yürüyerek gelen ve birçok zorlukla karşı karşıya kalan Türkmenleri Meclis’e getirdi. Ağbaba, eski Devlet Bakanı Hasan Gemici ile Irak’tan kaçıp Ankara’da yaşayan Türkmen bir aile ile basın toplantısı düzenledi. Tel Afer’e yönelik IŞİD saldırısı sonrasında Ankara’ya gelen Türkmenleri geçen hafta Gemici ile birlikte ziyaret ettiklerini aktaran Ağbaba, ağır hastaların gidecek hastane bulamadıklarını, 1520 kişi kaldıkları evlerde sağlık, barınma, çalışma ve eğitim konularında mağdur olduklarını yerinde tespit ettiklerini ifade etti. Ağbaba, Iraklı Türkmenlerin, Suriyeli sığınmacılara sağlanan hakların kendilerine de sağlanmasını talep ettiklerini kaydetti. C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle