Katalog

SAYFA CUMHURİYET 22 OCAK 2015 PERŞEMBE 4 HABERLER 4 eski bakanla ilgili oylama sonuçları, AKP’deki güç gösterisini gözler önüne serdi Yüz Surat Hacı Murat Cumhurbaşbakan Tayyip Erdoğan, İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu’nun Charlie Hebdo’nun uğradığı saldırı dolayısıyla terörü kınamak ve basın ile ifade özgürlüğünü savunmak için yapılan yürüyüşe katılmasına çok kızmış, veryansın ediyor ve diyor ki: Ey Netanyahu sen orada ne arıyorsun? Sen ki, Filistinlilere karşı terör uyguluyorsun, hangi yüzle terörü kınama toplantısına katılıyorsun! Haklı! Gerçekten de Netanyahu’nun terörü kınama yürüyüşlerinde işi yok. Çünkü onun emri ile sivil masum ve mazlum Filistin halkına İsrail devlet terörü uyguluyor. Ve de devlet terörü, terörlerin en büyüğü, en güçlüsü, üstesinden gelinmesi en zorudur. Aynı gün orada Hollande’ın yanında yer alan İtalyan Başbakanı Matteo Renzi de, İtalyan basınının sorularını yanıtlarken Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov, Macaristan Başbakanı Victor Orban, Gabon Cumhurbaşkanı Ali Bongo’nun yanı sıra Türkiye Başbakanı Ahmet Davutoğlu’nun da orada bulunmasını yadırgadığını söylüyor. Tabii Tayyip Bey’den daha kibar bir adam olduğu için lafını biraz yuvarlayarak söylüyor. Ama dediklerinin özüne bakarsan söylemek istediği şu: Basın özgürlüğünü çiğnemenin simgesi olan bu adamlar orada ne arıyorlardı hangi yüzle gelmişlerdi? Haklı! HHH Gerçekten adı, yeni tür bir diktatör (Viktatör) deyimine dönüşmüş olan Victor Orban’ın Avrupa’da basın ve ifade özgürlüğünü savunacak son kişi olması gerekirdi. Putin Rusyası’nın temsilcisi Lavrov ile Ali Bongo için bir şey söylemeye gerek var mı? Ahmet Davutoğlu’nu zikrederken Renzi, onun icraatından çok Tayyip Erdoğan’ın basın özgürlüğü karnesine atıfta bulunuyordu. Tabii daha o zaman, Davutoğlu, Charlie Hebdo’dan seçki yayımlayan Cumhuriyet’i teröristlere hedef göstererek, eylemi söylemi çelişkisini had safhaya çıkarmamıştı. Gerçekten de, Charlie Hebdo’dan seçki yayımlayan Cumhuriyet’i hedef göstereceğine göre, hangi yüzle katılmıştı Paris yürüyüşüne. İki uç arasında kolan vuran insanlara hep sorulan soru şudur: Hangi yüzle? Doğrusu bu konuda. Örnekleri çoğaltmak mümkün. Örneğin Anayasa Mahkemesi’nin artık temizlendiğini, tam bir hukuk kurumu haline geldiğini, bu şekilde demokrasinin önündeki engellerin kalktığını söyleyen bir politikacı, aradan biraz zaman geçince bu kez işine böyle geldiği için, Anayasa Mahkemesi’nin hukuki bir merci değil, siyasi bir yer olduğunu söylemesi üzerine insana haklı olarak sorarlar: Dün söylediklerini henüz kimse unutmadı, şimdi bunları hangi yüzle söylüyorsun! Soru haklıdır. HHH Yolsuzluk, rüşvet ve hırsızlığa gırtlağına kadar batmış ve hırsızlığı rüşvetçiliği, avantacılığı, lüpçülüğü ayyuka varmış olanları, aklayıp da sonra herkesle alay eder gibi Siyasi Etik Yasası diye bir öneriyle ortaya çıkanlara aynı soru sorulur: Hangi yüzle! Soru haklıdır. Dün yazdığının bugün tersini yazan, dün saldırdığını bugün öven, dün söylediğini bugün unutan gazeteciye de aynı soru sorulabilir: Hangi yüzle! Soru halkıdır. Bir siyasetçi, bir gazeteci, bir aydın hangi yüzle sorusuyla karşılaştı mı, çoğu zaman artık hapı yutmuş demektir. “Bütün sorun o soruya muhatap olmamaktır” diyecektim ki, vazgeçtim. Çünkü artık devir değişmiş bulunuyor. Evet gözünüz aydın dızdızcılar, zarfçılar, cepçiler, yankesiciler, hırsızlar, uğursuzlar, tekinsizler, yüzsüzler. Artık devir değişmiştir. Eskiden insanlar utanırlar, utandılar mı da kızarırlardı. Şimdi ise kızarınca utanıyorlar. Eeee devir artık “Yüz Surat / Hacı Murat” devri. Erdoğan’a fireyle mesaj makara” ifadesinin etkisi büyük. Bağış’ın Zafer Çağlayan’ın önergesinde oy kullanırken zarfı kutuya atış tarzı milletvekilleri arasında rahatsızlık yarattı. Birçok milletvekili, il ve ilçe teşkilatlarında sıkıntı yaşıyor. Talepleri ve önerileri görmezden geliniyor. Bundan rahatsız olanvekiller, firelerle parti yönetimine tepkisini ortaya koydu. Aynı zamanda firelerle Davutoğlu’na “Henüz gruba hakim değilsin” mesajı verildi. Milletvekilleri, eski bakanların yanı sıra mevcut bakanlara da “Bakan oldunuz diye milletvekillerine tepeden bakar tarzda olmayın. Taleplerimizi görmezden gelmeyin, ilgilenin. Bir gün bize de işiniz düşebilir” dedi. EMİNE KAPLAN ANKARA TBMM Genel Kurulu’nda 4 eski bakanla ilgili Yüce Divan oylamasında parti yönetiminin beklentisinin aksine fire sayısının 50’lere ulaşmasının Başbakan Ahmet Davutoğlu, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, bakanlar ve parti yönetimine pek çok mesajı içerdiği belirtiliyor. Özellikle Abdullah Gül’ün ekibindeki milletvekillerinin Erdoğan’a “Gül ve bizi siyaset dışına itme” mesajı verdiği dile getiriliyor. Erdoğan’ın Soruşturma Komisyonu’na müdahalesinden rahatsız olan Davutoğlu’nun, oylama öncesinde milletvekillerinin ikna edilmesi yönünde herhangi bir girişimde bulunmayarak bu rahatsızlığını gösterdiği kaydediliyor. AKP yöneticileri tarafından oylama sonuçlarının aktarıldığı Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, fire sayısına sinirlendiği ileri sürülüyor. 4 eski bakanla ilgili oylama sonuçları, AKP kulislerinde şöyle değerlendiriliyor: 4 eski bakanla ilgili oylama sonuçlarına göre fireler, bakanlar arasında değişkenlik gösteriyor. En fazla fire, Egemen Bağış’ın oylamasında çıktı. Bu da Bağış’a yönelik tepkinin diğer bakanlara göre daha fazla olduğunu ortaya koyuyor. Bu tepkide “hakara Parti yönetimine mesaj öncesinde Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan gibi “Kesinlikle aklanacaklar” gibi bir tavır içine girmedi. Milletvekillerinin ikna edilmesi için parti ve grup yönetimine hiçbir telkinde bulunmadı. Bu durum, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın komisyona müdahale etmesinden duyduğu rahatsızlığın bir göstergesi. Elitaş: İradelerine ipotek koymadık AKP Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş, 4 eski bakanla ilgili Yüce Divan oylamalarında partiden çıkan firelerle ilgili olarak “302 AK Partili milletvekili oylamaya katıldı. Biz hiçbir arkadaşımızın iradesine ipotek koymadık, baskı uygulamadık. Milletvekillerinin özgür iradesine ipotek koymak TBMM iradesine saygısızlık olurdu. AK Parti bunu yapmadı, ama CHP ile MHP yapmıştır” dedi. AKP içindeki firelere tepki gösteren Gaziantep milletvekili Şamil Tayyar’ın “ihanet” şebekesi ifadesini değerlendiren Elitaş, “Bu açıklamaların haddini aşan bir açıklama olduğunu ifade ediyorum. Biz hangi milletvekilinin hangi oyu kullandığını araştırmayız. Arkadaşlarımızın yaptığı açıklama AK Parti Grubu’nu bağlayan bir açıklama değildir” dedi. Elitaş, CHP’nin Bağış ile ilgili oylamanın yeniden yapılması yönündeki görüşünü “safsata” olarak nitelendirirken CHP Grup Başkanvekili Akif Hamzaçebi’nin anayasa ve içtüzük maddelerini karıştırdığını savundu. Oylama sonuçlarıyla ilgili bir değerlendirme toplantısı yapan AKP yöneticileri, fire konusunun tartışılmasının partiye zarar vereceğini belirterek “Bu konuyu kapatmak gerekiyor. Eğer dallanıp budaklanırsa kangren haline dönüşür. Zaten seçim yaklaşıyor” değerlendirmesinde bulundu. üşvet iddialarına tepkili milletvekilleri Bazı milletvekilleri tüm bunlardan bağımsız olarak bakanlarla ilgili rüşvet iddialarından rahatsızdı. Özellikle seçim bölgelerine gittiklerinde seçmene anlatmakta güçlük çekiyordu. Yüce Divan’a sevk yönünde oy veren ya da çekimser kalan bazı milletvekillerinde bu durum etkili oldu. Oylamada çıkan firelerden sonra bundan sonra partide ne olur? Herhangi bir sıkıntı yaratmaz. Zaten genel seçim var. Bu sonuç Erdoğan için bir erken uyarı sistemi olmuştur. Erdoğan, bundan sonra partinin iplerini daha da sıkı tutacaktır. R Kabineye mesaj Erken uyarı sistemi Erdoğan’a mesaj Özellikle Abdullah Gül’ün ekibindeki milletvekilleri ile 3 döneme takılan milletvekilleri Erdoğan’a “Bizi siyaset dışına itme, bizim de bir gücümüz var” mesajı verdi. Bu mesajda, “Biz de bir parti kurarız, partiyi böleriz” gibi bir tehdit yok, ancak bir güç gösterisi de var. Eski bakanlara mesaj avutoğlu da Erdoğan’a mesaj verdi Başbakan Davutoğlu, oylama D Erdoğan’a tepkili olan bazı bakanlar da kendi adlarına ve vekâleten oy kullandıkları bakanlar adına kabul ya da çekimser oy kullanmış olabilir. Vekâleten oy kullanımı Bağış, fire rekortmeni 4 eski bakanla ilgili oylamada AKP’den en yüksek fire Egemen Bağış’ın oylaması sırasında geldi. 517 milletvekilinin katıldığı oylamada, 245 kabul, 255 ret, 7 çekimser, 6 boş ve 4 geçersiz oy çıktı. AKP’den 303 milletvekilinin katıldığı oylamada, 48 milletvekili “ret” oyu kullanmadı. Muhalefet cephesinin tamamının kabul oyu verdiği varsayıldığında AKP’den en az 31 milletvekilinin Yüce Divan’a sevk yönünde oy kullandığı sonucu ortaya çıkıyor. Yolsuzlukla suçlanan eski bakanlar Egemen Bağış ve Erdoğan Bayraktar tokalaştı. (DHA) Güler 2, Çağlayan 3’üncü Zafer Çağlayan’ın oylamasına 517 milletvekili katıldı. Oylamada 242 kabul, 264 ret, 7 çekimser, 1 boş ve 3 geçersiz oy çıktı. AKP’den 38 milletvekili “ret” oyu kullanmazken muhalefet cephesinin sayısına göre en az 27 milletvekilinin Yüce Divan’a sevk yönünde oy kullandığı sonucu çıkıyor. Muammer Güler’in oylamasına 513 milletvekili katıldı. 241 kabul, 258 ret, 6 çekimser, 4 boş, 4 de geçersiz oy çıktı. AKP’de, 43 milletvekili “ret” oyu kullanmadı. Muhalefet cephesinin sayısına göre en az 29 AKP’li milletvekilinin Güler’in Yüce Divan’a sevki yönünde oy kullandığı değerlendiriliyor. En az fire Bayraktar’ın AKP’de en az firenin yaşandığı oylama ise Erdoğan Bayraktar ile ilgili oylamada yaşandı. 515 milletvekilinin katıldığı oylamada 219 kabul, 288 ret, 3 çekimser, 3 boş, 2 de geçersiz oy çıktı. 302 AKP’li milletvekilinin katıldığı oylamada, partiden yalnızca 14 milletvekili “ret” yönünde oy kullanmadı. Muhalefet cephesinin oylamaya katılan milletvekili sayısına göre AKP’den en az 6 milletvekilinin kabul oyu verdiği düşünülüyor. MHP ‘Bakanlar llideri kurtuldu Bahçeli iktidar düştü’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, 4 eski bakan için TBMM Genel Kurulu’ndaki oylamada AKP’deki “fire”leri, “Hükümet çatırdamış, fiilen düşmüştür, gayri resmidir. Bakanlar kurtuldu, hükümet düştü. Hükümet güvenoyunu kaybetti” sözleriyle değerlendirdi. Bahçeli, 4 eski bakanla ilgili Genel Kurul’daki oylamalar sonrasında Meclis’ten ayrılırken gazetecilere yaptığı açıklamada, AKP’nin verdiği fireleri, “Hükümet güvenoyunu kaybetmiştir, 276’nın altına düşmüştür. Güvenoyunun üzerinde kalan sadece toplu konuttan sorumlu bakandır” sözleriyle yorumladı. Bahçeli, “Hükümet çatırdamıştır, fiilen düşmüştür, gayri resmidir. 4 bakan Yüce Divan’dan kurtarıldı ama 62. hükümet ademi itimat (güven yokluğu) aldı. Saray, Meclis’i yaralamıştır. Milli irade, ‘sağlam irade’yi yendi” dedi. MHP Genel Başkan Yardımcısı Şefkat Çetin, Genel Kurul’da ortaya çıkan sonucun “Yüce Meclis’in itibarına ve güvenilirliğine kara çaldığını” belirterek “AKP’li 4 eski bakanın Yüce Divan’a gönderilmesinin reddedilmesi, Türk siyasi tarihinde her türlü ahlaki eşiğin aşıldığı bir dönüm noktası olmuştur” görüşünü dile getirdi. MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, Meclis’te düzenlediği basın toplantısında, AKP hükümetinin fiilen düştüğünü belirterek “Artık hükümette topal ördek Ahmet vardır” dedi. Vural, CHP Grup Başkanvekili Akif Hamzaçebi’nin, Egemen Bağış hakkındaki oylamadaki 255 “ret” oyunun, oylamaya katılanların salt çoğunluğu olmadığı, bu nedenle oylamanın geçersiz olduğu iddiasının da dikkate alınması gerektiğini ifade etti. Vural, bu tartışmanın 1 Mart tezkeresinin oylanmasında da yaşandığını anımsatarak Bağış’a verilen oyların katılanların salt çoğunluğunun altında kaldığı için askıda olduğunu düşündüğünü belirtti. CHP, Bağış’la ilgili ‘yeniden oylama’ isteyecek. Kabul edilmezse AYM’ye gidecek ‘Yok hükmünde’ FIRAT KOZOK ANKARA CHP, hakkında Meclis Soruşturması açılan eski Bakan Egemen Bağış ile ilgili TBMM Genel Kurulu’nda yapılan oylamada, 255 milletvekilinin “ret” oyu kullandığı, bu sayının 517 milletvekilinin salt çoğunluğu olan 259’a ulaşamadığı gerekçesiyle Yüce Divan’a sevk etme ya da etmeme yönünde bir karar oluşmadığı gerekçesiyle “yeniden oylama” için başvuru yapma kararı aldı. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında toplanan Merkez Yönetim Kurulu toplantısında alınan karara göre başvurunun kabul edilmemesi durumunda Anayasa Mahkemesi’ne şekil ve usul yönünden itiraz edilecek. Parti kulislerinde bu görüşe destek olarak 1996 yılında ANAPDYP hükümeti için yapılan güvenoylaması gerekçe gösteriliyor. Bu oylamaya 544 milletvekili katılmış, hükümet 257 güvenoyu almıştı. Anayasa Mahkemesi, oy sayısı oylamaya katılan vekil sayısının salt çoğunluğu olan 273’e ulaşmadığı için TBMM kararını iptal etmişti. TBMM Genel Kurulu’nda önceki gece 4 eski bakanla ilgili yapılan oylamaların yankısı sürüyor. Oylamalarda bakanlarla ilgili muhalefetin verdiği önergeler 550 milletvekilinin salt çoğunluğuna karşılık gelen 276’ya ulaşamadığı için kabul edilmedi. Ancak özellikle Bağış ile ilgili oylama yeni bir tartışmayı da beraberinde getirdi. Bağış’ın Yüce Divan’a sevkini öngören önergelerin oylanmasında 517 milletvekili oy kullandı. Önergeye 255 ret oyu verilirken, kabul oylarının sayısı 245 oldu. CHP ise ortaya ‘AKP’de 50 makul şüpheli var’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Sözcüsü Haluk Koç, AKP’nin 4 eski bakanla ilgili TBMM’de yapılan oylamada yaklaşık 50 fire verdiğini belirterek, “Şu anda AKP içerisinde 50 kadar makul şüpheli milletvekili ortaya çıkmış durumda. 50 milletvekili kendini Türkiye’ye paralı reklamlarla ‘sağlam irade’ diye satmaya çalışan iradeyi delik deşik etmiştir. Aynı Suriye sınırı gibi sağlam irade de kevgire dönmüştür” dedi. CHP MYK, Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında toplandı. Toplantıda Kılıçdaroğlu’nun çıkan bu tablonun tartışmalı olduğu görüşünde. Anayasanın 96. maddesine dikkat çeken Grup Başkanvekili Akif Hamzaçebi, maddenin ilk fıkrasında yer alan “(…) Türkiye Büyük Millet Meclisi, anayasada başkaca bir hüküm yoksa toplantıya katılanların salt çoğunluğu ile karar verir (…)” hükmünü anımsattı. Bu hüküm çerçevesinde Bağış’ın Yüce Divan’a sevki oylamasında karar yeter sayısının oy kullanan 517 milletvekilinin yarısından fazla olan 259 sayısı olduğuna işaret eden Hamzaçebi, “Dolayısıyla anılan oylamada karar yeter sayısına ulaşılamadığından Yüce Divan’a sevk etme ya da sevk et MYK üyelerine “Son dönemde yaptığınız açıklamalarda ‘hırsızlık’, ‘yoksulluk’ ve ‘Kaçak Saray’ kavramlarını sürekli kullanıyorsunuz, bundan kaçınmak, dozu iyi ayarlamak gerekiyor” dediği ifade edildi. Toplantı sürerken açıklamalarda bulunan Koç, Meclis’teki oylamaya işaret ederek 4 eski bakanın “ömür boyu yolsuzluk ve rüşvet iddialarına mahkum edildiklerini” vurguladı. Koç, “Artık kendi milletvekillerinin vicdanında bile yolsuzluk ve rüşvet iddialarıyla mahkum olan bir AKP çatısı vardır” dedi. meme yönünde bir karar oluşmamıştır. Bu nedenle Egemen Bağış hakkındaki Soruşturma Raporu’nun Genel Kurul’da tekrar oylanması gerekmektedir” dedi. CHP’nin savcı kökenli milletvekili Ömer Süha Aldan da Bağış ile ilgili oylamada “Şahsi görüşüm, bu konu Anayasa Mahkemesi’ne götürülebilir” dedi. Bu tür oylamalar konusunda içtüzükte boşluklar olduğunu belirten Aldan, “Biz eğer önerge vermemiş olmasaydık hiç oylama yapamayacaktı. Çünkü komisyon kararı oylanmaksızın kapatılmış olacaktı” dedi. Aldan, “O zaman bakanlar niye savunma haklarını kullandılar” diye sordu. Kızılay, Sarraf’ı eleştiren müdürü işten attı Haber Merkezi Kızılay, sanal âlemde aralarında işadamı Rıza Sarraf’ı eleştiren karikatürün de olduğu bazı paylaşımlarda bulunan Isparta Kan Bağış Merkezi Müdürü Dr. Şerafettin Kılınçel’i işten attı. Hürriyet’te yer alan habere göre, yaklaşık 6.5 yıldır Kızılay’da görev yapan emekli Yarbay Şerafettin Kılınçel’in, sosyal medya hesabının son bir yıldır kurum tarafından takip edildiği ortaya çıktı. Paylaşılan bildirimleri liste haline getiren Kızılay yönetimi, Kılınçel’den savunma istedi. Kızılay yönetimi, Kılınçel’in toplam yedi paylaşımında hakaret olduğu sonucuna vardı. Suç unsuru kabul edilen paylaşımlardan üçü, ulusal gazetelerde yayımlanan Kızılay haberi; biri karikatür, biri Zaytung haberi, ikisi ise Rıza Sarraf ve Tayyip Erdoğan ile ilgili paylaşım. 22 Aralık 2014 tarihli toplantıda Kılınçel’in işten çıkarılmasına karar veren yönetim, gerekçesini de tutanağa şöyle yazdı: “Paylaşımları incelenmiş olup, adı geçen personelin işlemiş olduğu fiiller, işçinin davranışlarından kaynaklanan iş akdinin geçerli nedenle feshedilmesi hükümlerine denk gelmesi nedeniyle iş akdinin fesih edilmesine karar verilmiştir.” Vural’dan CHP’ye destek HDP’li Baluken MAHMUT LICALI ANKARA HDP Grup Başkanvekili İdris Baluken, TBMM İçtüzüğü’ndeki belirsiz ifadelerden dolayı eski dört bakanın Yüce Divan’a sevk edilmediğini ancak ortaya çıkan tablonun Genel Kurul’da Soruşturma Komisyonu raporuna onay vermediği yönünde olduğunu belirterek “AKP içinde muazzam bir yönlendirme, hatta Cumhurbaşkanı’nın da bu konuda kamuoyuna yansıyan görüşleri olmasına karşın AKP’de yolsuzluklarla ilgili çok ciddi sıkıntılarının olduğu ortaya çıktı. AKP’de bazı tartışma zeminlerinin doğması beklenebilir” diye konuştu. Baluken, eski bakanlar hakkında Genel Kurul’da yapılan oylama sonuçlarını değerlendirdi. İçtüzük’teki muğlak ifadelerden dolayı bakanların Yüce Divan’a sevk edilmediğini söyleyen Baluken, dün ‘AKP’deki ciddi sıkıntı ortaya çıktı’ kü oylamayla AKP içinde de büyük bir kesmin yolsuzluklarla ilgili tatmin olmadığının ortaya çıktığını ifade etti. Baluken, “Toplumsal temsiliyet noktasında bizce TBMM’de kamuoyu vicdanında olduğu gibi yolsuzluklara onay vermeyen bir süreç şekillendi” dedi. AKP’de bazı tartışma zeminlerinin doğabileceğini söyleyen Baluken, özellikle AKP’nin bugüne kadar Meclis’te milletvekillerinin el kaldırmasıyla şekillenen karar alma süreçlerinde yeni bir döneme girildiğini ifade etti. Görevli bakanları ve Başbakan’ın yerine vekâleten oy kullanılmasının da gizli oylama mantığına aykırı olduğuna dikkat çeken Baluken, “Gizli oylamada vekâleten oy olmaması lazım. Çünkü irade beyan ediyorsunuz. Gizli oylama, adı üstünde önceden irade beyanının olmaması lazım. Ama başbakan dahil birkaç bakan için vekâleten oy kullanıldı. Bu gizliliği ihlal etti” dedi. C M Y B