23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 22 OCAK 2015 PERŞEMBE 16 Yurtiçindeki üreticileri korumak amacıyla ithalatı düzenleyen uygulamalar yapıldığını biliyoruz. Bu çerçevede yapılan düzenlemelerden biri de ithalatta gözetim uygulaması. Ekonomi Bakanlığı tarafından çıkarılan “İthalatta Gözetim ve Koruma Önlemlerine İlişkin Tebliğ”ler ile yerli üreticileri koruyucu bazı önlemler öngörülmüş. Bu tebliğlerde, Ekonomi Bakanlığı, bazı ürünlerin ithal fiyatlarını belirlemiş. Gerçek ithal fiyatı, Ekonomi Bakanlığı tarafından belirlenen fiyatın altındaysa, gümrük vergisi işlemlerine bakanlık tarafından belirlenen fiyat esas alınıyor. Anılan tebliğlerde, koruma altına alınacak ürünler GTİP numaraları itibarıyla sınıflandırılmış ve her bir ürün için asgari fiyatlar belirlenmiş. İthalat bu fiyatların altında gerçekleşse bile gümrük vergisi tarhına tebliğlerde belirlenen fiyatlar esas alınıyor. Buraya kadar bir sorun yok. Ekonomi Bakanlığı bu uygulama ile yurtiçi Devlet Eliyle Yanıltıcı Beyanname üreticileri koruyor. Ancak, devreye KDV girince sorun ortaya çıkıyor. Bildiğiniz gibi, mal ithalatı KDV’nin de konusuna giriyor ve gümrükte KDV ödeniyor. Katma Değer Vergisi Kanunu, ithalat işlemlerinde KDV’nin matrahını, ithal edilen malın gümrük vergisi tarhına esas değeri olarak belirlemiş. Bu durumda şöyle bir fotoğraf karşımıza çıkıyor. Gerçek ithal fiyatı 1000 lira olan bir ürün için normal şartlarda gümrükte 180 lira KDV ödeniyor. Ancak, yukarıda bahsettiğimiz gözetim uygulaması sebebiyle fiktif İade yok! bir KDV doğuyor. İlgili tebliğlerde ithal edilen bu ürün için belirlenen fiyatın 1.500 lira olduğunu kabul edelim. Bu durumda ödenecek KDV 270 liraya çıkıyor. Yani fazladan 90 lira KDV ödeniyor. İşin daha da kötüsü, ithalatı yapıp yurtiçine satış yapanlara fazladan ödenen bu KDV hiçbir şekilde iade edilmiyor. KDV yasamızda, bu iadenin yapılabilmesini sağlayan herhangi bir düzenleme mevcut değil. Öte yandan, vergilemenin temelini belirleyen Vergi Usul Kanunu, 3. maddesinde, “Vergilendirmede vergiyi doğuran olay ve bu olaya, ilişkin muamelelerin gerçek mahiyeti esastır” diyor. Ama gelin görün ki, gümrükteki KDV gerçek ithal fiyatından değil, devletin belirlediği fiyattan alınıyor. Bu fazla alınan vergi de hiçbir şekilde mükellefe iade edilmiyor. Yani Vergi Usul Kanunu’nun 3. maddesi lafta kalıyor. İşin daha da ilginci, aslında gözetim KDV’sinin uygulandığı gümrük beyannamesi, vergi mevzuatı açısından, muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belge mahiyetine bürünüyor. Bunu da devlet Belirlenen fiyat üzerinden kendi eliyle yapıyor. Vergi Usul Kanunu’nun 359. maddesinde, gerçek bir muamele veya duruma dayanmakla birlikte bu muamele veya durumu mahiyet veya miktar itibarıyla gerçeğe aykırı şekilde yansıtan belge, muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belge olarak tanımlanıyor. İşte gözetim KDV’sinin uygulandığı gümrük beyannamesi tam olarak bu belge tanımına uyuyor. Devlet gerçek ithal fiyatını kabul etmiyor ve kendi belirlediği fiyat üzerinden KDV alıyor. İthalatın gözetim ve koruma altında tutulmasını anlıyoruz. Ancak, bu gözetim ve koruma sadece gümrük vergisi açısından yapılabilir. KDV kesinlikle gerçek ithal bedeli üzerinden alınmalıdır. Yukarıda özetlediğimiz bu mevzuat uyumsuzluğu ortadan kaldırmak için KDV yasamızda derhal değişiklik yapılarak gözetim uygulamaları sonucunda fiktif KDV alınmasının önüne geçilmesi gerekmektedir. SOSYAL GÜVENLİK Bakıma muhtaç engellilere tanınan haklardan birisi de evde bakım verilmesidir. Ağır engelli kişiler başkasının yardımı olmadan hayatını sürdürememekte olup, aylık gelirleri de asgari ücretin net tutarının 2/3’ünden az olduğu için devlet tarafından desteklenmektedir. Halen yaklaşık 450 bin engelli ve yaşlı vatandaşımız için evde bakım ücreti ödenmektedir. Bakıma muhtaç engelli yardımlarından faydalanma koşulunun iki temel şartı var. Bunlardan birincisi engelliye ait “Ağır Engelli” sağlık kurulu raporu, ikincisi ise Engelliye Evde Bakım Parası “Gelir Durumu”dur. Bu koşulların her ikisi de gerçekleşmediğinde engelliler evde bakım parasından yararlanamamaktadır. SGK’den emekli olan, gelir veya aylık hakkından yararlananlar ile 4/a kapsamında zorunlu sigortalı olunması gereken bir işte çalışanlar evde bakım parasından yararlanamaz. Gelir durumunun, kişi başına asgari SORU CEVAP Bakım parası koşulları ücretin net tutarının üçte ikisinden fazla olması halinde evde bakım parasından yararlanılamayacaktır. Evde bakım parası almak için, kendisi veya bakmakla yükümlü olduğu kişi sayısının geliri kişi sayısına bölünür. Kişi başına düşen gelir net asgari ücretin 2/3’ünden fazla olmamalıdır. Evde bakım hizmeti kapsamında ödeme yapılacak kişinin 18 yaşını doldurması gerekmektedir. Bakım ücretinden yararlanmak için Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı il müdürlüklerine başvurulması gerekmektedir. Gelir durumu uygun değilse verilmeyecektir. Ücretli izin hakkı ne zaman alacağa dönüşür? ücret çalışana ödenir. Böylece, iş sözleşmesinin feshinde kullanılmayan yıllık ücretli izin hakkı izin alacağına dönüşmektedir. Bu nedenle zamanaşımı da iş sözleşmesinin feshinden itibaren işlemeye başlar. Bir başka ifade ile bu sürelere ait izin günlerini fiili olarak kullanmasanız bile fesih sonrası ücrete dönüşecek ve fesihten itibaren 5 yıl içerisinde bunu talep edebileceksiniz. İşyerimde 10.07.2004 tarihinde çalışmaya başladım. Ancak yıllık izinlerimi bazı yıllar tam olarak kullanamadım. 2005 yılından 12 gün, 2006 yılından 9 gün, 2009 yılından 5 gün yıllık iznim bulunmaktadır. Anladığım kadarıyla şirket bu yıl ciddi bir zararda ve iş akdim feshedilebilir. Kullanamadığım yıllık izin sürelerime ne olacak? Gizem Yeşilpınar İş sözleşmesinin feshi halinde kullanılmayan yıllık izin sürelerine ait Sorularınız için malicozum@ismmmo.org.tr adresine mail atabilirsiniz. Tüm sorular eposta ile tek tek cevaplanacaktır. Mahkeme, çocuğunun eğitim gördüğü güzel sanatlar lisesi bulunmayan ilçeye gönderilen memurun atamasını durdurdu ‘Aile bütünlüğü bozulamaz’ MUSTAFA ÇAKIR ANKARA Yargıdan bütün memur atamalarını yakından ilgilendiren önemli bir karar daha çıktı. Mahkeme, çocuğunun eğitim gördüğü güzel sanatlar lisesi bulunmayan ilçeye gönderilen memurun atamasını durdurdu. Çocuğun eğitim hakkının elinden alınamayacağına vurgu yapan mahkeme, memurun da kızı olmadan ilçeye gönderilmesinin aile bütünlüğünü zedeleyeceğini belirtti. Anayasa ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne (AİHS) dikkat çeken mahkemenin kararı memur atamalarında emsal oluşturabilecek. Ankara Keçiören İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’nde şube müdürü olarak görev yapan Şenol Ağbaba bölge hizmeti süresini tamamladı. Atanmak için 20 yer tercihi yaptı. Ancak 96.92 puanı olan Ağbaba’nın tercih ettiği 20 yere de ataması yapılmadı. Bunun üzerine elektronik ortamda gerçekleştirilen kura ile Ağbaba Konya Halkapınar Milli Eğitim Şube Müdürlüğü’ne atandı. Ağbaba, kızının Ankara Güzel Sanatlar Lisesi Müzik Bölümü 10. sınıf öğrencisi olduğunu ancak Halkapınar’da aynı eğitimi veren okul bulunmadığına dikkat çekti. Ağbaba adına EğitimSen atamanın ip tal edilmesi için dava açtı. Davayı Ankara 3. İdare Mahkemesi görüştü. Yargılama sırasında, kızın öğrenim görebileceği en yakın okulun Halkapınar ilçesine yaklaşık 166 km uzaklıkta bulunan Selçuklu Konya Çimento Güzel Sanatlar Lisesi olduğu belirlendi. Mahkeme kararında, gerek anayasa, gerekse AİHS’de eğitim hakkının korunmasının esas alındığına dikkat çekti. 10. sınıf öğrencisi olan kızın Ağbaba’nın atandığı Halkapınar ilçesinde eğitimine devam etmesinin olanaksız olduğuna işaret eden mahkeme, “Mevcut durumda davacının kızının eğitim hakkının elinden alınması, dava cının tek başına atandığı yere gitmesinin ise yine gerek anayasanın amir hükmü, gerekse yasal ve diğer idari düzenlemeler ile koruma altına alınan aile bütünlüğünü zedelemesi sonucunu doğuracağından, tesis olunan dava konusu işlemde hukuka uyarlık görülmemiştir” dedi. Mahkeme, Milli Eğitim Bakanlığı’nın Ağbaba’yı tercih ettiği okullardan birine ya da kızının eğitimine devam edebileceği bir yere atayabileceğine işaret etti. Halkapınar’a atamanın yapılması halinde telafisi güç zararlar doğacağına dikkat çeken mahkeme, atama işleminin yürütmesini durdurdu. Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin’in ortaya attığı “Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun odasının bir bakan tarafından basıldığı” iddialarını yalanladı. Akdoğan, sosyal paylaşım sitesi Twitter’daki hesabından, “Bu kadar mesnetsiz, gerçek dışı, süfli bir yalan ancak habis bir anlayışın ürünü olabilir” mesajını paylaştı. n ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, CHP Akdoğan, ‘makam basma’ iddialarına yanıt verdi ‘Daha çok bornoz gönderin’ n DENİZLİ (Cumhuriyet) Kaçak saraydaki 16 Türk devletini simgelediği savlanan askerlerle ilgili attığı “Şu bornozla fotoğrafı olan kişi hangi beyliği temsil ediyor?” tweet’inin ardından baskılar nedeniyle Pamukkale Üniversitesi (PAÜ) Tıp Fakültesi Dekanlığı’ndan istifa etmek zorunda kalan Prof. Dr. Hasan Herken, kendisini protesto edenlere, “Daha çok bornoz gönderin. Çünkü onları açık artırma ile satıp hastaneye bağışlayacağım” diye seslendi. LAİK EĞİTİM İÇİN DİRENECEKLER Kuşadası’nda yıkım tebligatı! Birleşik Haziran Hareketi boykota hazırlanıyor İstanbul Haber Servisi Birleşik Haziran Hareketi, bilimsel ve laik eğitim için ikinci öğretim yılının açılışında 1 haftalık boykot çağrısı yaptı. Eğitim Şurası’nda alınan kararla din derslerinin anaokullarına kadar indirilmek istenmesi ve tüm okulların imam hatibe dönüştürülmesine karşı direnme kararı alan Birleşik Haziran Hareketi, “Zorunlu din derslerine ve okulların imam hatipleştirilmesine hayır demek için çocuklarımızı 913 Şubat tarihleri arasında okullara göndermiyoruz” çağrısı yaptı. 20152016 eğitim ve öğretim yılının ilk dönemi, AKP iktidarının eğitimdeki gerici uygulamaları ve dayatmaları arasında yarın sona eriyor. İkinci öğretim yılı 9 Şubat’ta başlayacak. Birleşik Haziran Hareketi de eğitim yılının ilk haftasında dersleri boykot etme kararı aldı. Birleşik Haziran Hareketi tarafından yapılan açıklamada çocukların geleceğinin görülmemiş bir saldırı altında olduğuna dikkat çekilerek, “Çocuklarımızı okula hurafeler öğrensinler, körpe beyinleri kin ve nefret ile doldurulsun, ortaçağ tezgâhlarından geçsinler diye değil bilimsel düşünmeyi, sorgulamayı, araştırmayı, aydınlanma insanlığa neler getiriyor deneyerek öğrensinler diye gönderiyoruz. AKP hükümeti, yolsuzlukların, yenilen rüşvetlerin üzerini örtmek için, ülkenin akarsularının, ormanlarının, dağının taşının sermayeye peşkeş çekilmesine duyulan öfkeyi hafifletmek için halkın dini duygularını istismar ediyor” denildi. KİM KİME DUM DUMA BEHİÇ AK behicak@yahoo.com.tr n İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) Danıştay, çıkarılan iki torba yasayla yargı sürecinden kurtarılmak istenen Kuşadası Limanı’nın özelleştirme ihalesini bir kez daha iptal etti. Kuşadası Belediyesi de bu karar doğrultusunda işletmedeki 56 dükkân sahibine, tahliye işlemlerini başlatmak için tebligat gönderdi. Kuşadası Limanı, 2003 yılında yapılan özelleştirmeyle İsrailli Ofer grubuna satılmıştı. Ancak idare mahkemeleri ve Danıştay’ın ihaleyi iptal eden kararlarına karşın AKP iktidarı, çıkardığı iki torba yasayla yargı kararlarını görmezden gelmeye çalışmıştı. BULMACA SEDAT YAŞAYAN ‘Bilimsel eğitim için ayaktayız’ AKP’nin kendi güdümünde gerçekleşen Eğitim Şurası’nda alınan kararlara dayanarak zorunlu din derslerini anaokullarına indirmeye ve tüm okulların imam hatipleştirilmesine kadar gidecek yolda yeni bir adım atmaya hazırlandığına dikkat çekilerek şu görüşlere yer verildi: “İlk, orta ve lise eğitimini kapsayan boykotu halkın bugüne kadar görülmedik biçimde dayanışmasını örgütleyerek başaracağız. Zorunlu din derslerinin kaldırılması, imam hatipleşmenin durdurulması talebini gür bir sesle yükselteceğiz. Öğretim yılının başladığı haftayı gericiliğe karşı bir aydınlanma mücadelesi haftasına çevireceğiz. Bizler, bilimsel ve laik eğitim için ayaktayız.” ÇİZGİLİK KAMİL MASARACI kamilmasaracı@gmail.com HARBİ SEMİH POROY SOLDAN SAĞA: 1 2 3 4 5 6 7 8 9 1/ Kahveren 1 gi ile kurşun 2 rengi arasındaki renk. 2/ 3 Bir topluluğu 4 oluşturan bi 5 reylerden her 6 biri... Kadifeye benzer bir 7 kumaş türü. 8 3/ Genellikle 9 15 Ekim’de meydana 1 2 3 4 5 6 7 8 9 gelen bir fırtı 1 T A R S U S İ U na. 4/ Çoğunluk 2 E B E Z A R A R la akaryakıt taşı 3 makta kullanılan, 4 M A N T O L A M A E N E A T A silindir biçimli ve L A metal büyük kap. 5 R İ K K A T 6 R A K D A M A R 5/ Afrika’nın güL E K E ney ucundaki bur 7 Ü N Y E K I R A N nun adı... Parça. 6/ 8 T O R Dil... İslam kültür 9 T A L İ K A A lerinde, belirli kurallara uyarak güzel yazı yazma sanatı. 7/ İşaret... Hareketleri yavaş olan, uyuşuk kimse. 8/ “Tahtalı” da denilen bir cins güvercin. 9/ Paskalya Adası’nda bulunan, volkanik taşlardan yontulmuş devasa baş heykellerine verilen ad... Kabadayı. YUKARIDAN AŞAĞIYA 1/ Yağmursuz fakat kapalı hava. 2/ Sahip... “Bu dünyayı kuran / Ne hoş sağlam temel atmış” (Âşık Veysel). 3/ “Fulya” da denilen, soğanlı bir süs bitkisi... Lityum elementinin simgesi. 4/ İnme ya da sakatlık gibi bir nedenle yataktan kalkamayan kimse. 5/ Briçte, atılan bir kâğıtla eşine oynamasını istediği kâğıdı belirtme... “Hayriyye” ve “Hayrâbâd” adlı mesnevileriyle ünlü 17. yüzyıl divan şairi. 6/ Bir sesin yarım ton kalınlaştırılacağını gösteren müzik işareti... Satranca benzer bir oyun. 7/ Sonsuza dek. 8/ Ses... Herkesçe tanınan. 9/ El ya da yüz hareketleriyle gösterme... Bir soru sözü. C M Y B C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle