Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
3 TEMMUZ 2014 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA Talan var! MUSTAFA ÇAKIR EKONOMİ ekonomi@cumhuriyet.com.tr 11 Bizde işlerlik kazanmış denetim, bağımsız yargılama hak getire, Başbakan Erdoğan’ın görevinden ayrılmadan kamu kaynaklarını aylar öncesinden açılışlar, yurtdışı geziler içinde olmak üzere haksız rekabet olarak Cumhurbaşkanlığı adaylığında kullanması tartışmaları kimselerin kılını kıpırdatmamıştır. Yetmemiş adaylığının açıklanmasından sonrası için görevinden ayrılmaması tartışması gündemimize girmiştir. Hemen benden de bir katkı olsun... HHH Başbakan’ın parası nereden sağlanmış olursa olsun AKP’nin eskiyeni doğrudan kendi iradesi ile, demokrasi çinde bal gibi de yasal boşluklar nedeniyle sivil diktatoryal biçimde kullanılan tek lider, tek karar verici başkan kimliği ile göreve getirdiği, görevden aldığı her kademede AKP yöneticisi, milletvekilinin katıldığ bir toplantıda halkın bütününü, seçmeni kucaklayan cumhurbaşkanı olacağının sözünü vermiş olmasının en küçük bir inandırıcılığı yoktur..12 yıllık İktidarları sürecinde kendisini karizmatik, kararları tartışılamayacak lider olarak yüzler, binlerle kez ilan etmiş, topluma, elbet öncelikle AKP yönetim, üye, seçmen kadrolarına, baskı gücü olarak dayatmakla yetinmemiştir... Yürürlükteki yasal, anayasal düzene aykırı olarak İktidar icraat gücünü tekil lider gücüne çevirmenin ötesinde, kamu erkinin kullanılması, özerk kurumların işleyişi, yasamayürütmeyargı bağımsızlığının ayaklar altına alınması sözü ile demokrasi çarklarının işleyişinin katledilmesini İktidarları icraatları yönetim biçimine dönüştürmeyi, AKP’yi kişi partisine dönüştürmenin ötesinde, rejimimizin Ortadoğu otoriter modellerine dönüşmesi yolunda önemli yol almıştır. Şimdi sıkıştığı noktada, en çok da hesap verme olasılığı, korkusu içinde cumhurbaşkanlığı’na kaçışı tek çıkış yolu olarak görme aşamasında, adaylık sunum metninde Cumhurun başkanı olacağı sözü allanıp pullandırılmaktadır. Sandıktan çıkacak oylar demokratik hukuk devleti düzenimiz için kuşkusuz çok anlamlı olacaktır. Oyumuzu kullanma hakkına ilişkin edindiğimiz bilinç, gerçekten hukuk devleti düzeni, demokrasi bilincine ulaşabilse. Elbette olmazsa olmaz koşullarından bağımsız medya düzeni geçerli olsa. Korkunç bir algılamanın güdülenmesi, gerçeklerin çarpıtılması, tersyüz edilmesi, bilgi kirliliği yaşanıyor olmasa... İşin başlangıcında tek tek küçük gibi görünen gerçeklerin çarpıtılması, yalanlar, dolanlarla yola çıkılmasa... Neymiş efendim ilk seçimle gelecek cumhurbaşkanımız olacakmış. Hadi canım! Bugün darbe suçundan mahkum Kenan Evren ilk hem de yüzde doksan üstü oy rekoru ile cumhurbaşkanı seçilmemiş miydi? Elektrik Mühendisleri Odası, AKP’nin elektrik piyasasıyla ilgili tasarısını inceledi. Tasarıdan şirketlere kıyak, yurttaşa yük çıktı. ‘Talan’a kapı açıldı. Zeytinliklerde hiçbir izin gerekmeden nükleer santrallar inşa edilebilecek. ANKARA Hükümetin TBMM’ye sunduğu “Elektrik Piyasası Yasası ile Zeytinciliğin Islahı ve Yabanilerinin Aşılattırılması Hakkında Yasada Değişiklik Yapılmasına Dair Yasa Tasarısı” ile elektrik üretiminde yükümlülüklerini yerine getirmeyen lisans sahiplerine af getirildiği ortaya çıktı. Tasarı ile “talana” açılan zeytinliklerde ayrıca hiçbir izne gerek kalmaksızın nükleer santrallar da inşa edilebilecek. Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) tasarıyı inceleyerek rapor hazırladı. Buna göre; * 30 Mart 2013’e kadar yükümlülüklerini yerine getiremeyen elektrik üretim şirketlerine 1 yıl süre tanınıyor. “Mücbir” sebeple şirketler uzatılmış süreyi de geçirirlerse yine ek süre tanınacağı da hükme bağlanıyor. Ucu belirsiz af getiriliyor. * Tasarıyla bir kez daha kayıp ve kaçak oranlarının revize edilmesi öngörülüyor. Yüksek kayıp ve kaçak hedefleri belirlenerek yurttaşlardan yüksek elektrik faturası tahsilatı yapılmasına olanak sağlanıyor. Düzenleme ile Dicle, Van Gölü ve Aras dağıtım bölgeleri için yeniden kayıp ve kaçak hedeflerinin belirleneceği anlaşılıyor. Rapora göre, “imtiyaz” tanınacak dağıtım bölgelerini satın alan şirketler şunlar: Vangölü EDAŞ Türkerler İnşaat; Aras EDAŞ Kiler ve Çalık Holding; Dicle EDAŞ Dicle Enerji. Raporda, Abdullah Tivnikli’nin Dicle Enerji Yatırım’ın yüzde 27’sine sahip olduğu belirtildi. * Kayıp ve kaçak kullanımının önüne geçmek için “asgari tüketim uygulaması” getiriliyor. Uygulama, kaçak kullanımı olmayan ancak ödeme güçlüğü nedeniyle belirlenecek asgari tüketimin altında tüketim gerçekleştiren yurttaşların cezalandırılması anlamına geliyor. * Asgari tüketimi ödeme güçlüğü çeken yurttaşlar için devlet bütçesinden asgari tüketim ödemesinin yapılması da gündemde. Böylece AKP ile “yandaşlık” içerisinde olan elektrik dağıtım şirketlerine bütçeden kaynak aktarımı yapılacak. * 20062010 arasında özelleştirme öncesinde gerçekleştirilen yatırımların bedelinin tarife yoluyla tüketicilerden tahsil edilerek şirketlere bırakılması sağlanıyor. * Tasarıya göre, zeytinlikler şu yatırımlara açılabilecek: “Jeotermal kaynaklı teknolojik sera yatırımları, madencilik faaliyetleri, elektrik üretimine yönelik yatırımlar, petrol ve doğalgaz arama ve işletme faaliyetleri, savunmaya yönelik stratejik yatırımlar, doğal afet sonrası ortaya çıkan geçici yerleşim yeri ihtiyacı, yol, altyapı ve üstyapı yatırımları.” * Uluslararası anlaşma ile elektrik üretimine yönelik yatırımlar söz konusu ise bu yatırımlarla ilgili her türlü yapılar için zeytinlik alanları yok edilebilecek. Bu maddenin doğrudan nükleer santrallar için getirilmek istendiği anlaşılıyor. Akıl Tutulması... Erdoğan’ın AKP’li 4 bin davetlinin katıldığı toplantı ile Cumhurbaşkanlığı adaylığını ilan etmesi, piyasada öne çıkmış, kuşkusuz seçim anketlerindeki başarılı sonuçları ile de ünlü şirketlerin yöneticilerini besbelli çok etkilemiş... Kurgulamayı, verilen mesajları, konuşma metnini, logosunu öve öve koyacak yer bulamadılar. Doğal mesleklerini önemsemenin, Amerika’da dudak uçuran rakamlara ulaşan seçim kampanyalarının büyüsünde akılcı övgüye katlanabilir... Kamuoyunu akıl tutulmasıyla, haksızlık, yasal suç olan eylemlere alkış tutacak boyutta yanıltma hakları olabilir mi? Birisi hızını alamadı muhalefeti becerisizlikle Türkiye’nin asıl sorunu olmakla suçlayarak, “AKP’den önce davranıp aynı salonu tutabilirlerdi. CHPMHP’nin parası mı yetmedi? Kapı aralıklarında başkan adayı mı çıkarılır?..” demez mi? Siyaset üzerine araştırmalar yapan, siyasilerin halkla ilişkiler pazarlamalarında görev alan uzman şirketlerin başına gelmiş, toplumun eğilimleri üzerinde yorum yapma yetkinliğinde kişiler, gündemdeki seçimlere ilişkin anayasal yasal hukuk düzenini, suçları bilmeme, haklasuçu tersyüz etme lüksüne sahip olabilirler mi?.. Başbakan’ın Cumhurbaşkanlığı adaylığının büyük şovunun ekonomik maliyeti, nereden, nerelerden ödendiği hakkında hiçbir fikrimiz yok. Bildiğimiz seçim sistemi adayların kampanyalarının parlarının karşılanmasına ilişkin hukuk düzeni, CHP ve MHP’nin ortak çatı adayları için doğrudan kasalarından harcama yapmalarına izin vermiyor. Haberlerde günlerdir İhsanoğlu’nun seçim harcamaları için yapılacak bağışların da çok sınırlı olabileceği anımsatılıyor. Demokrasilerde seçimlerde adaletin sağlanması, sermayesiyaset güdümünde haksız rekabetlerin oluşamaması için o çok özenilen zengin ABD sisteminde dahi, seçim kampanyaları yardım sınırlarının aşılmasına ilişkin en küçük bir saptama çok sayıda siyasi liderin geleceğini karartan sonuçlar getirmiştir. Siyaset tarihleri, ağır yargılamalar, cezalar, siyaset yapabilme haklarının, seçildikleri görevlerden düşürülmeleriyle örnekleri doludur... CITIBANK A.Ş.’NİN TÜRKİYE’DE TEMSİLCİLİĞİNİ ÜSTLENDİĞİ LÜKSEMBURG KANUNLARINA GÖRE KURULMUŞ OLAN “FRANKLIN TEMPLETON INVESTMENT FUNDS” ŞEMSİYESİ ALTINDA BULUNAN ONALTI ADET ALT FONUN PAY SAHİPLERİNE DUYURUDUR Citibank A.Ş’nin Türkiye temsilciliğini üstlendiği Lüksemburg’da kurulu “FRANKLIN TEMPLETON INVESTMENT FUNDS” fonu şemsiyesi altında bulunan onaltı adet alt fona ilişkin izahnamenin Giriş, I, II, VII, VIII, XI, XII ve XIII bölümleri Sermaye Piyasası Kurulu’ndan alınan 2/6/2014 tarih ve 454 sayılı izin doğrultusunda değiştirilmiş olup, yeni değişiklik metinleri 18/06/2014 tarihinde Ticaret Sicil’ine tescil ettirilmiştir. Değişiklikler 18/06/2014 tarihinden itibaren uygulanmaya başlanacaktır. Yeni izahname, Temsilci Citibank A.Ş.’nin merkez ve şubelerinden temin edilebilecektir. I. GİRİŞ İzahname’nin Giriş Kısmının birinci paragrafında yer alan “Franklin Templeton Investment Funds” ifadesi, metnin geri kalanında kısaltılarak kullanılması amacı ile “Fon” veya “Şirket” olarak tanımlanmıştır. Buna göre, İzahname’nin tamamında yer alan “Fon” veya “Şirket” atıfları “Franklin Templeton Investment Funds”’ı kastedecektir. II. FON HAKKINDA GENEL BİLGİLER İzahname’nin “I. FON HAKKINDA GENEL BİLGİLER” başlıklı bölümünün birinci paragrafında yer alan “Fon’un Esas Sözleşmesi” ifadesi, metnin geri kalanında kısaltılarak kullanılması amacı ile “Esas Sözleşme” olarak tanımlanmıştır ve buna göre İzahname’nin tamamında yer alan “Esas Sözleşme” atıfları “Fon’un Esas Sözleşmesini” kastedecektir. III. ALT FONLAR HAKKINDA BİLGİLER 1. İzahnamenin “II. ALT FONLAR HAKKINDA BİLGİLER” başlıklı bölümünde yer alan her bir Alt Fona ilişkin olarak “Risk Değerlendirmeleri” bölümlerine, ilgili Alt Fona yatırım yapmadan önce yatırımcılar tarafından göz önünde bulundurulması açısından bazı riskler eklenmiştir. Buna göre, “Franklin Mutual European Fund”, “Templeton European Total Return Fund”, “Templeton Global Balanced Fund”, “Templeton Euroland Fund”, “Templeton Global Fund”, “Templeton Global Smaller Companies Fund” ve “Franklin Mutual Beacon Fund” alt fonlarına ilişkin “Risk Değerlendirmeleri” bölümüne “Dönüştürülebilir Menkul Kıymetler riski” ve “Eurobölge riski”, “Templeton Emerging Markets Fund” ve “Templeton Latin America Fund” alt fonlarına ilişkin “Risk Değerlendirmeleri” bölümüne “Dönüştürülebilir Menkul Kıymetler riski” ve “Sınır Piyasa riski”, “Templeton Growth (Euro) Fund” alt fonuna ilişkin “Risk Değerlendirmeleri” bölümüne “Çin Nitelikli Yabancı Kurumsal Yatırımcı (QFII) riski” ve “Eurobölge riski”, “Templeton China Fund” alt fonuna ilişkin “Risk Değerlendirmeleri” bölümüne “Çin Nitelikli Yabancı Kurumsal Yatırımcı (QFII) riski” ve “Dönüştürülebilir Menkul Kıymetler riski”, “Templeton Global Bond Fund” ve “Templeton Euro Government Bond Fund” alt fonlarına ilişkin “Risk Değerlendirmeleri” bölümüne “Eurobölge riski”, “Templeton Asian Growth Fund” alt fonuna ilişkin “Risk Değerlendirmeleri” bölümüne “Sınır Piyasa riski” ve son olarak “Templeton Emerging Markets Bond Fund” alt fonuna ilişkin “Risk Değerlendirmeleri” bölümüne “Dönüştürülebilir Menkul Kıymetler riski” eklenmiştir. 2. İzahname’nin “II. ALT FONLAR HAKKINDA BİLGİLER” başlıklı bölümünde yer alan “Templeton Global Bond Fund” ve “Templeton Emerging Markets Bond Fund” Alt Fonlarına ilişkin “Küresel Risk” bölümlerinin üçüncü paragrafında içeriği ile ilgili olmaksızın büyük harf düzeltmeleri yapılmıştır. Ayrıca her iki Alt Fon’un “Küresel Risk” bölümünde yer alan kaldıraç hesaplama metodu, “Taahhüt Yaklaşımı” metodundan vazgeçilerek “Nosyonallerin Toplamı” metodu olarak değiştirilmiş ve bu kaldıraç hesaplama metoduna göre “Templeton Global Bond Fund” Alt Fonunun Beklenen Kaldıraç Seviyesi %180 yerine %90 olarak, “Templeton Emerging Markets Bond Fund” Alt Fonunun Kaldıraç Seviyesi ise %130 yerine %40 olarak düzeltilmiştir. Ayrıca her iki Alt Fon’un son paragrafını oluşturacak şekilde nosyonal riskin içeriği ile ilgili açıklama eklenmiştir. 3. İzahnamenin “II. ALT FONLAR HAKKINDA BİLGİLER” başlıklı bölümünde yer alan “Templeton European Total Return Fund”, “Templeton Euroland Fund” ve “Templeton Global Fund” Alt Fonlarına ilişkin “Yatırım Yönetici(leri)si” bölümlerinde yer alan Yatırım Yöneticileri’nde değişiklik yapılmıştır. Buna göre, “Templeton European Total Return Fund” Alt Fonuna ilişkin Yatırım Yöneticisi “Franklin Templeton Investment Management Limited”, “Templeton Euroland Fund” Alt Fonuna ilişkin Yatırım Yöneticisi “Templeton Global Advisors Limited” ve “Templeton Global Fund” Alt Fonuna ilişkin Yatırım Yöneticisi ise “Templeton Global Advisors Limited” olacaktır. IV. FON PORTFÖY SINIRLAMALARI HAKKINDA BİLGİLER 1. İzahnamenin “VII. FON PORTFÖY SINIRLAMALARI HAKKINDA BİLGİLER” başlıklı bölümünün “1. DEVREDİLEBİLİR MENKUL KIYMETLERE VE LİKİT VARLIKLARA YATIRIM” başlıklı birinci alt başlığının ‘d’ bendinin (vii) alt bendi ile ‘g’, ‘h’, ‘i’ ve ‘j’ bentleri değiştirilmiştir. Bu çerçevede, ‘d’ bendinin (vii) alt bendine yapılan ekleme ile “Singapur veya herhangi bir G20 üyesi devletin” de ihraç ettiği menkul kıymet ve para piyasası aracına yatırım yapılması durumunda bu bentte yer alan aynı esaslar uygulanacak olup aynı paragrafın son cümlesi anlam karışıklığının önlenmesi için yeniden kaleme alınmıştır. Söz konusu metinde ‘g’ bendinin içerik olarak tamamen değiştirilmesinden ötürü artık; Esas Sözleşme ve uygulanabilir kanunlar ve düzenlemeler izin verdiği müddetçe ve ölçüde, bir Fon, sermaye şirketleri hakkında 10 Ağustos 1915 tarihli (değişik haliyle), sermayeye iştirak, devralma ve/veya bir şirket tarafından kendi paylarının elde tutulmasına ilişkin kanunun gerekliliklerine tabi olmaksızın sermayeye iştirak edebilecek, bir veya daha fazla Fon tarafından ihraç edilmiş veya edilecek payları devralabilecek ve/veya elinde tutabilecektir. Ancak aşağıda sayılan koşullar saklı olacaktır. Buna göre: (i) Hedef Fon, sırasıyla, işbu hedef Fon’da yatırım yapmış Fon’a yatırım yapmaz; ve (ii) Devralınması planlanan hedef Fon’un varlıklarının en fazla % 10’una karşılık gelen kısmı UCITS ve/veya diğer UCI’lerin birimlerine yatırılabilir; ve (iii) Hedef Fon’un paylarına ekli bulunan, varsa, oy hakları, ilgili Fon tarafından elde tutuldukları süre boyunca ve hesaplardaki ve dönemsel raporlardaki uygun işleyişe halel getirmeksizin askıya alınır; ve (iv) Her koşulda, bu paylar Fon tarafından elde tutulduğu süre boyunca, bunların değeri, 17 Aralık 2010 tarihli Kanun ile getirilen net varlıkların en alt sınırının doğrulanması amacıyla, Fon’un net varlıklarının hesaplanmasında dikkate alınmayacaktır; ve (v) Bunlar arasında yönetim/kayıt veya satış masraflarına ilişkin, hedef Fon’da yatırım yapmış bulunan Fon ile işbu hedef Fon seviyesinde bir çift tekrar yoktur. Ayrıca, aynı alt başlıkta yer alan ‘g’ bendinin içerik olarak tamamen değiştirilmesinden ötürü devam eden bentler sadece harf sırasının düzenliliğini sağlamak amacıyla ‘h’, ‘i’ ve ‘j’ bentleri olarak değiştirilmiştir. 2. İzahnamenin “VII. FON PORTFÖY SINIRLAMALARI HAKKINDA BİLGİLER” başlıklı bölümünün “2. DİĞER VARLIKLARA YATIRIM” başlıklı ikinci alt başlığının ‘c’ bendinde bazı kelime düzeltmeleri yapılmıştır. 3. İzahnamenin “VII. FON PORTFÖY SINIRLAMALARI HAKKINDA BİLGİLER” başlıklı bölümünün “3. FİNANSAL TÜREV ARAÇLAR” başlıklı üçüncü alt başlığının ikinci paragrafından sonra gelecek şekilde iki paragraf eklenmiştir. Buna göre; Şirket, fon adına sadece, basiretli denetime tabi, tezgahüstü türev işlemler yapabilme konusunda CSSF’nin onay verdiği, bu tip işlemlerde uzmanlaşmış, Yönetim Kurulu tarafından birinci sınıf finans kuruluşu olarak seçilmiş olan kuruluşları swap işlemlerinde karşı taraf olarak seçebilecektir. Ayrıca, tezgahüstü türev işlemleri ile ilgi olarak her Alt Fon’un aldığı teminata ilişkin bilgiler, koşullar, teminatın hesaplanması ve karşı tarafın net riski ile ilgili bilgiler sözü edilen bölüme eklenmiş ve bazı kelime düzeltmeleri yine aynı bölüme yansıtılmıştır. 4. İzahnamenin “VII. FON PORTFÖY SINIRLAMALARI HAKKINDA BİLGİLER” başlıklı bölümünün “4. DEVREDİLEBİLİR MENKUL KIYMETLER VE PARA PİYASASI ARAÇLARI İLE İLGİLİ TEKNİK VE ARAÇLARIN KULLANIMI” başlıklı dördüncü alt başlığının (a) alt bendinin ikinci paragrafı ve (b) alt bendinde içeriksel değişiklikler yapılmıştır. Ayrıca, sözü edilen her iki alt bentte daha anlaşılır olması açısından çeşitli kelime düzeltmeleri metne yansıtılmıştır. Söz konusu bölümün (a) alt bendinin ikinci paragrafında yapılan değişiklik doğrultusunda her bir Alt Fon tarafından geri alım ve ödünç verme işlemlerinin herhangi biri için alınan nakit teminat, ilgili Alt Fonun yatırım hedefleri çerçevesinde ve “Fon Portföy Sınırlamaları Hakkında Bilgiler” dokümanında sayılan risk çeşitlendirme koşullarına uygun olarak, (a) Avrupa Para Piyasası Fonlarının Ortak Tanımına ilişkin Kılavuzlarda tanımlanan kısa dönem para piyasası girişimleri tarafından kollektif yatırım için ihraç edilen hisse senetleri veya katılma paylarına, (b) kayıtlı merkezi Üye Devletlerden birinde bulunan bir kredi kuruluşunda ya da CSSF’nin Topluluk hukukunda sayılan kurallara eşdeğer olduğunu kabul ettiği basiretli yönetim kurallarına tâbi olması şartıyla, merkezi Üye Devletler dışında bir devlette bulunan bir kredi kuruluşunda tutulan mevduatlara, (c) yüksek kaliteli devlet tahvillerine ve (d) işlemlerin basiretli denetime tâbi olan kredi kuruluşlarıyla yapılması ve Şirket’in tahakkuk bazında nakit meblağın tamamını herhangi bir zamanda geri çağırma yetkisine sahip olması şartlarıyla ters repo işlemlerine yeniden yatırılabilecektir. Şirket’in, teminatın yeniden yatırıma yönlendirilmesi konusunda, Küresel Risk hesaplamasını etkilemeyecek nitelikte politikalarının var olduğu da ayrıca belirtilmiştir. Ayrıca, aynı bölümün menkul kıymet ödünç işlemleri ve repo işlemleri ile ilgili (b) alt bendinde yapılan ekleme ile (i) menkul kıymet ödünç işlemleri temsilcisinin, hizmetleri karşılığında, ödünç verilen menkul kıymetlerden elde edilen brüt gelirin %10’una kadar bir ücret alacağı; gelirin geri kalan kısmının ise ilgili ödünç veren Alt Fon tarafından alınıp o Alt Fonda tutulacağı ve (ii) repo işlemlerinde elde edilen gelir fazlasının da ilgili Alt Fona tahakkuk ettirileceği düzenlenmiştir. V. KORUNMA (HEDGING) İŞLEMLERİ VE RİSKLERLE İLGİLİ DİĞER KONULAR 1. İzahname’nin “VIII. KORUNMA (HEDGING) İŞLEMLERİ VE RİSKLERLE İLGİLİ DİĞER KONULAR” başlıklı bölümüne, risklere ilişkin “Genel” açıklamalar bölümünden sonra gelmek üzere “Sermaye Büyümesi riski”, “Çin Nitelikli Yabancı Kurumsal Yatırımcı (QFII) Riski”, “Dönüştürülebilir Menkul Kıymetler Riski” ve “Eurobölgesi riski” başlığını taşıyan risk grupları eklenmiştir. Buna göre, a) “Sermaye Büyümesi riski” başlıklı risk grubunun eklenmesi ile birtakım AltFonların gelir ve tahakkuk etmiş ve etmemiş net sermaye kazançları üzerinden dağıtım yapabilecekleri gibi sermayeden de dağıtım yapabilecekleri düzenlenmiştir. Buna ek olarak, birtakım AltFonlar gelir üretmek amacıyla yatırım stratejileri izleyebileceklerdir. Bu, daha fazla gelirin dağıtılmasına imkan verebilecekken, aynı zamanda her tür sermaye kayıplarını artırdığı gibi, sermayeyi ve uzun dönem sermaye büyümesi potansiyelini azaltıcı etkiye sahip olabilecektir. Bunun aşağıdaki şekilde meydana gelebileceği düzenlenmiştir: AltFonların yatırım yaptığı menkul kıymetler piyasaları yeterli düzeyde azaldığında, AltFon net sermaye kayıplarına maruz kalır; Temettülerin ödenmiş brüt ücretler ve masraflardan oluşması halinde bu, ücretler ve masrafların tahakkuk etmiş ve etmemiş net sermaye kazançlarından veya başlangıçta taahhüt edilmiş sermayeden ödendiği anlamına gelecektir. Sonuç olarak, temettülerin bu şekilde ödenmesi, sermaye büyümesini veya AltFon’un sermayesini azaltabilecektir. Bu konu ile ilişkili olarak ayrıca İzahname’nin “XII. Yatırım Fonunun ve Pay Sahiplerinin Vergilendirilmesi” başlıklı bölümüne de bakılabileceği belirtilmiştir. b) “Çin Nitelikli Yabancı Kurumsal Yatırımcı (QFII) Riski” başlıklı risk grubunun eklenmesi çerçevesinde Şirket, Çin Halk Cumhuriyeti Çin Menkul Kıymetler Düzenleme Komisyonu tarafından Çin Halk Cumhuriyeti’nin menkul kıymetler piyasalarında (Çin APayları) yatırım yapmak üzere yetkilendirilmiş nitelikli yabancı kurumsal yatırımcı (QFII) portföylerine yatırım yapabilecektir. QFII’lara Çin APayları üzerinde yatırım yapabilme izni veren kanunların, düzenlemelerin ve tedbirlerin dahil, hükümet politikalarının ve Çin’deki politik ve ekonomik atmosferin az ya da hiç ön bildirim olmaksızın değişebileceği; bu tip bir değişikliğin, piyasa koşullarını ve Çin ekonomisinin performansını ve, böylece, QFII portföylerindeki menkul kıymetlerin değerini olumsuz bir biçimde etkileyebileceği belirtilmiştir. Buna ek olarak, Bir QFII portföyünün, belirli bir kilitlenme dönemi boyunca paraya çevrilebilir olmama veya Çin APayları’nın, anılan portföyün yatırımları likidite etme ve bunlarla ilgili Çin Halk Cumhuriyeti dışındaki getirilerden vazgeçme becerisini etkileyen, diğerlerine ek olarak, Çin Halk Cumhuriyeti kanunlarına ve uygulamasına bağlı olan paraya çevrilebilirliğinin yanında daha az paraya çevrilebilir olma riski taşıdığı vurgulanmıştır. Ülkeye iade kısıtlamaları, ve Çin makamlarından ilgili izinleri almadaki herhangi bir başarısızlığın veya gecikmenin ilgili portföyün, belirli herhangi bir paraya çevirme tarihinde paraya çevirme taleplerinin tamamını veya herhangi birini yerini getirme becerisini sınırlandırabileceği ve QFII portföyüne ve Çin APayları’na yatırım yapan bir Fon’daki yatırımcıların, özellikle bu QFII tarafından ihraç edilen menkul kıymetlerin likiditesi ve QFII’ın Fon’un pozisyonlarını paraya çevirebilme becerisinin veya bu QFII portföyüyle karşı karşıya olmanın önemli ölçüde sınırlandırılabileceği hususlarında bilgilendirilmelerinin gerektiği de düzenlenmiştir. c) “Dönüştürülebilir Menkul Kıymetler Riski” başlıklı risk grubunun eklenmesi doğrultusunda Fon, düşük oranlı olabilecek ve temel öz sermaye değeri düşürüldüğünde bono (ve faiz oranı değişimlerine duyarlı olacak) işlevi görebilecek veya temel öz sermaye değeri dönüştürülebilir menkul kıymetin başlangıçtaki nominal değerine eriştiğinde veya onu aştığında hisse senedi (ve menkul kıymetin dönüştürüldüğü hisse senedine benzer bir yapıda hareket edecek) işlevi görebilecek dönüştürülebilir menkul kıymetlere yatırım yapabilecektir. Dönüştürülebilir menkul kıymetlerin değerlerinin asıl menkul kıymetlerin fiyat dalgalanmalarından etkilenebileceği ve dönüştürülebilir menkul kıymetlere yapılan yatırımın, hata riskine, faiz oranı değişimlerine ilişkin riske ve likidite riskine maruz kalabileceği ve Fon’un değeri ve performansının da etkilenebileceği belirtilmiştir. d) “Eurobölgesi riski” başlıklı risk grubunun eklenmesi ile bazı Fonların Eurobölgesi’nde yatırım yapabileceği ve ülkelerin artan borç yükleri (örneğin; Eurobölgesi’nde bulunan, borç ödemede temerrüde düşen ülkelerden her biri borçlarını yeniden yapılandırmaya zorlanabilmekte ve kredi almada veya yeniden finansman sağlamada zorluklarla karşı karşıya bırakılmaktadır) ve Avrupa ülkeleri arasındaki yavaşlayan ekonomik büyüme Avrupa finansal piyasalarındaki belirsizliklerle bir araya geldiğinde, bankacılık sisteminde korkulan veya gerçekleşen başarısızlıkların ve Eurobölgesi’nin ve Euro kurunun olası parçalanması dahil, faiz oranlarını ve hem belirli gelir hem de hisse senedi fiyatlarını Avrupa çapında olduğu gibi diğer olası piyasalarda da olumsuz bir biçimde etkileyebileceği ve bu olumsuzluklara bağlı olarak, Avrupa’daki yatırımlarla ilişkilendirilen değişkenlik, likidite ve kur risklerini artırabileceği; anılan ekonomik ve finansal zorlukların Avrupa’da yayılabileceği ve bunun sonucunda, bir veya birkaç Avrupa devletinin Eurobölgesi’nden çıkması veya Eurobölgesi’ndeki bir ülkenin borçlarını ödemede temerrüde düşmesinin gündeme gelebileceği belirtilmiştir. Eurobölgesi’nin veya Euro kurunun parçalanmasına ilişkin her durumda, ilgili Fonların performansa ilişkin veya operasyonel ilave risklere maruz bırakılmaları söz konusu olabilecektir. Avrupa hükümetleri, Avrupa Merkez Bankası ve diğer makamlar mevut mali durumu işaret etmek üzere tedbirler alsa da (örneğin; ekonomik reformlar üstlenmek ve vatandaşlara tasarruf tedbirleri dayatmak suretiyle), bu tedbirlerin beklenen etkiye sahip olamayacağı ve bu nedenle Avrupa’nın gelecekteki istikrar ve büyümesinin belirsiz olduğu ve dolayısıyla ilgili Fonlar’ın performansının ve değerinin, herhangi olumsuz bir kredi olayının (örneğin; Eurobölgesi’nde bulunan ülkelerden herhangi birinin ülke kredi notunun düşürülmesi veya temerrüdü veya iflası) gerçekleşmesi halinde olumsuz bir biçimde etkilenebileceğine yeni metinde yer verilmiştir. 2. İzahname’nin “VIII. KORUNMA (HEDGING) İŞLEMLERİ VE RİSKLERLE İLGİLİ DİĞER KONULAR” başlıklı bölümünün, “Geri Alım İşlemleri ve Menkul Kıymet Ödünç İşlem Riski” ve “Döviz Riski” başlığını taşıyan risk grubuna yeni bir paragraf eklenmiştir. Buna göre; a) “Geri Alım İşlemleri ve Menkul Kıymet Ödünç İşlem Riski”ne yapılan ekleme çerçevesinde, bir Alt Fonun, borçlulardan aldığı nakit teminatları da tekrar yatırıma sevk edebileceği, tekrar yatırılan teminatın değeri veya getirisinin bu borçlulara borçlanılan meblağın altına düşme riskinin olduğu ve bu kayıpların Alt Fonun menkul kıymetleri ödünç vererek kazandığı tutarı aşabileceği düzenlenmiştir. b) ”Döviz Riski”ne yapılan eklemeye göre, yatırımcılar, Çin Renminbisi (“RMB”)’nin kurların tamamına yapılan atıf yoluyla piyasa arz ve talebine dayalı yönetilen bir dalgalanma kuruna tabi olduğu gerçeğinin bilincinde olmalıdırlar. Mevcut durumda, RMB’nin Çin Anakarası ve Çin Anakarası’nın dışında (özellikle Hong Kong) olmak üzere RMB iki piyasada işlem gördüğü belirtilmiştir. Çin Anakarası’nda işlem gören RMB’nin serbestçe dönüştürülebilir olmayıp kambiyo kontrollerine ve Çin Anakarası hükümeti tarafından getirilen belirli gerekliliklere tabi olduğu ancak, Çin Anakarası dışında işlem gören RMB’nin ise serbestçe işlem görebilir nitelikte olduğu vurgulanmıştır. RMB, Çin Anakarası dışında serbestçe işlem görebilir iken RMB konusu, ileriye yönelik yabancı para sözleşmelerinin ve ilgili kıymetlerin gelişen bu piyasanın yapısal güçlüklerini yansıttığı ve buna bağlı olarak, RMB cinsinden ifade edilmiş Alternatif Kur Sınıflarının daha büyük yabancı para risklerine maruz bırakılabileceği de ilgili bölüme eklenmiştir. 3. İzahname’nin “VIII. KORUNMA (HEDGING) İŞLEMLERİ VE RİSKLERLE İLGİLİ DİĞER KONULAR” başlıklı bölümünün “Sınır Piyasa Riski” başlığını taşıyan risk grubunda bazı harf düzeltmelerinin yapılmasının yanı sıra ilgili Alt Fon veya Yatırımcıyı etkileyebilecek hususlara ilişkin ekleme yapılmıştır. Buna göre, Sınır Piyasaların diğer Gelişmekte Olan Piyasalara kıyasla daha az gelişmiş saklama ve takas sistemlerinin bulunması, yatırım ve yurduna iade kısıtlamalarının ve döviz kontrollerinin bulunması ihtimalinin daha fazla olduğu belirtilmiştir. VI. ALT FON(LAR)DAN TAHSİL EDİLECEK GİDER, KOMİSYON VE KARŞILIKLAR İzahname’nin “XI. ALT FON(LAR)DAN TAHSİL EDİLECEK GİDER, KOMİSYON VE KARŞILIKLAR” başlıklı bölümünün dördüncü paragrafında içeriğe yönelik olmayan bazı harf ve kelime düzeltmeleri ile çıkarmaları yapılmıştır. VII. YATIRIM FONUNUN VE PAY SAHİPLERİNİN VERGİLENDİRİLMESİ İzahname’nin “XII. YATIRIM FONUNUN VE PAY SAHİPLERİNİN VERGİLENDİRİLMESİ” başlıklı bölümünün “2. Fon Payı Satın Alanların Vergilendirilmesi” başlıklı ikinci alt başlığının “a) Tam Mükellef Gerçek Kişilerin Vergilendirilmesi” bendinden önce gelmek üzere bir paragraf eklenmiştir. Bu paragrafa göre yatırımcılar, belirli Pay Sınıfları’nın temettülerini brüt masraflar ile ödeyebileceklerini akıllarında tutmalıdırlar. Bu, yatırımcıların diğer türlü elde edecekleri temettü tutarından daha fazla bir temettü elde etmeleriyle sonuçlanabilir ve bunun sonucunda yatırımcıların daha yüksek bir gelir vergisi sorumluluğuyla karşı karşıya kalabilmeleri söz konusu olabilecektir. Buna ek olarak, bazı durumlarda temettülerin brüt masraflar ile ödenmesinin Fon’un temettülerini gelir servetinin karşıtı olan sermaye servetinden ödenmesi anlamına gelebileceği belirtilmiştir. Bu temettülerin halen, yatırımcıların ellerinde, mevcut yerel vergi mevzuatına bağlı olarak, gelir dağıtımı olarak kabul edilebileceği, ve bu yüzden yatırımcıların temettü bakımından, marjinal gelir vergisi oranı üzerinden vergiye tabi olabileceği, ve bu çerçevede, yatırımcıların kendilerine ait profesyonel bir vergi tavsiyesi araştırmaları gerektiği vurgulanmıştır. VIII. PAY SAHİPLERİNİN HAKLARI İzahname’nin “XIII. PAY SAHİPLERİNİN HAKLARI” başlıklı bölümünün birinci fıkrasında yer alan “Banka İş Günü” atfı “ Lüksemburg İş Günü” olarak değiştirilmiştir. Citibank A.Ş. Sait Eruçar Müdür Burçak Çuhadar Müdür