Katalog

SAYFA CUMHURİYET 6 HAZİRAN 2014 CUMA 10 GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK n Baştarafı 1. Sayfada olağanüstü olaylar olağan, olağan olaylar da olağanüstü değerlendirilip yorumlanıyor mu? TÜSİAD Başkanı Muharrem Yılmaz, ansızın, belki de başkanlık kurumunun önde gidenleri ile ancak son bir görüşmeden sonra istifasını açıkladı. TÜSİAD gibi kendi içinde tutarlı, iş dünyasını temsil eden bir kurumun başında olan kişinin, 43 yıldır istifa olayının yaşanmadığı patronlar kulübünde, başkanlıktan istifa ettiği haberi beklenmeyen bir olay olarak birden manşetlere taşındı. Başbakan’la ülkenin demokratik koşul ve uygulamalarına ters düşen Yılmaz’ın istifasına, önce işçi sorunları ve şimdi de 13 ton gübrenin neden olduğu yazılıp söyleniyor. Oysa Muharrem Yılmaz, istifasının gerçek gerekçesinin, çeşitli söylem ve söylentilerden çok, “Türkiye’nin en saygın sivil topum kuruluşlarından biri olan TÜSİAD’ın ‘itibarına zarar vermemek” olduğunu açıkladı. Muharrem Yılmaz’ın asıl alkışlanacak davranışı, türlü çeşit olasılıklar nedeniyle değil, patronu olduğu iş dünyasında çıkan söylentilerin TÜSİAD’ın itibarına zarar vereceğini gerekçe yaparak istifa etmesidir. HHH Muharrem Yılmaz’ın bu istifa gerekçesi bir iki aydır yaşadığımız, 301 cana mal olan Soma faciası öncesinde ve sonrasındaki olayları çağrıştırıyor. Soma faciasının hemen ertesi günü, enerji ve çalışma bakanlıklarının yasa gereği Soma madeninde yaptıkları resmi denetimlerin raporları açıklandı. Soma’da faciadan kısa bir süre önce teftiş yapan iki bakanlığın müfettişleri madende iş ve can güvenliği açısından hiçbir sakınca saptamamışlardı. Maden sorumlularını savcılık sorguladı. Sorumluları gözaltına aldı, sonra kimileri tutuklandı da... Soruşturma bu yönüyle kamuoyunu tatmin edecek miydi? Oysa, maden ocağının sorumluları kadar Soma’da, iş ve işçi güvenliğinin yeterli olup olmadığını yasaların verdiği olanakla doğru saptamalarla bakanlıklarına rapor etmek zorunda olan müfettişlerin de sorumluğu göz ardı edilemezdi. İki bakanlık Soma’yı teftiş eden, sakıncalı hiçbir yan göremeyen müfettişler hakkında idari soruşturma başlattığını açıkladı ve fakat... Muharem Yılmaz’ın istifa gerekçesine benzer bir davranışı, bu hükümetin faciadan hemen sonra anımsaması gerekmiyor muydu? Hükümet, bakanlarının siyasal ve idari sorumluluğunu dün de, bugün de örtmeye çalışıyor. İki bakanlık müfettişlerinin, yasalar gereği Soma’yı teftişinden sonraki olumlu raporlarından sonra facia gerçekleşiyor. Ama bu hükümetin Başbakan’ı, Enerji ve Çalışma bakanlarının bu sonuçtan siyasal, hatta idari sorumluluklarını hasıraltı ediyor. Çalişma Bakanı, madende yaşam odaları olmamasını, işletmenin patronlarının neredeyse gafleti diye yorumlayabiliyor. Ya madenleri denetlemek ve eksikleri varsa derhal kapatmaları görevini yerine getirmeyen Eneri Bakanı Taner Yıldız? Gazetecinin siyasal sorumluluk gereği istifa edecek misiniz sorusuna tam bir pişkinlikle, “İstifa işin en kolay yanı” diye yanıt vererek siyasal sorumluluktan yoksun devlet adamlığına inanılmaz bir örnek veriyor. Ya Başbakan; Soma faciasının öncesinde ve sonrasında hiçbir sorumluluğu olmadığını anımsatan RTE? Cumhuriyet tarihinin en büyük maden faciasında, bakanlarından, sorumlu bir devlet adamı olarak istifa etmelerini istemeyi aklının ucundan bile geçirmiyor.. …hiç değilse sağlıklı raporlar veren müfettişlerinin sorumluluğunu da üstlenmeyen iki bakanın istifasını isteyebilir ama.. nerede? İki bakanı himaye ediyor: Artık belgelenen hükümetin siyasal ve idari sorumluluklarını örtüyor ve.. HHH ...bu Başbakan ile emrindeki kadro; eleştirilerine tahammül edemedikleri, sık sık ülkeye ve demokrasiye ihanetle suçladıkları TÜSİAD’ın son başkanının, kurumun itibarına zarar vermemeyi içeren istifa gerekçesinden ders çıkarabilecekler mi acaba? Aylarca Soma’da doğru dürüst denetimi yerine getirmemekten kaynaklanan sorumluluk gereği, hiç değilse hükümetin de, demokrasinin de bir nebze itibarını korumak için bakanların, hatta hükümetin istifa etmesini, Muharrem Yılmaz’ı örnek alarak...acaba ne zaman düşünecekler? Umutsuz bir vaka! Herhalde balık kavağa çıktığı zaman! HABERLER RTÜK, cemaate yakın kanallara Soma yayınları nedeniyle ceza kesti Başbakan’ı okla göstermek 11 bin TL FIRAT KOZOK ANKARA RTÜK, Soma’daki maden faciasının ardından madenci yakınlarının görüşlerini duygusal fon müziğiyle yayınladığı gerekçesiyle cemaatin STV ve STV Haber kanallarına para cezası kesti. Cemaate yakınlığıyla bilinen Bugün TV, 15 Mayıs’ta haber bülteninde Soma’daki facianın ardından ilçeyi ziyaret eden Başbakan Tayyip Erdoğan’ın protestolar arasında girdiği markette bir kişiyi tokatladığı görüntelere yer verdi. Net olmayan görüntülerde, kalabalık içindeki Başbakan’ı anlaşılır hale getirmek için ok işaretleri kullanan kanal, haberde ziyaret sırasında Başbakanlık Müşaviri Yusuf Yerkel’in yerde yatan bir madenciyi tekmelediği an ve İstanbul Okmeydanı’nda bir yurttaşın vurulma görüntülerini de dairesel şekillerle ekrana yansıttı. Yayın üzerine RTÜK uzmanları tarafından hazırlanan raporda, yayıncı kuruluşun bu uygulamasıyla “doğal görüntülerin dışına çıktığını” savunarak, kanalın RTÜK Yasası’nın yayın ilkeleri arasında yer alan “...Haberin verilişinde abartılı ses ve görüntüye, doğal sesin dışında efekt ve müziğe yer verilemez...” hükmünü ihlal ettiği gerekçesiyle cezalandırılması istendi. Üst Kurul’da yapılan oylamada AKP’li üyelerin olumlu yöndeki oylarına karşın oyçokluğuyla Bugün TV’ye ceza verilmemesi kararlaştırıldı. Ayrıca STV ve STV Haber programlarını da inceleyen Üst Kurul, kanalları “... Haberin verilişinde abartılı görüntüye, doğal sesin dışında efekt ve müziğe yer verilemez” hükmünü ihlal ettikleri gerekçesiyle 11 bin TL ceza kesildi. Gülsüm Koç’un ailesi karara isyan etti. l Yargıtay, Gülsüm Koç’un ömür boyu hapis cezasını onadı Çelik: Ölmeyi göze alın AKP Genel Başkan Yardımcısı PKK’ye seslendi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) AKP Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik, çözüm sürecinin zarar görmemesi için gösterdikleri hassasiyetin bir zaaf olarak algılanmaması gerektiğini belirtirken PKK’ye “Eğer öldürmeye yeltenirseniz, öldürmeye talip olursanız, ölmeyi göze almanız lazım” dedi. Çelik, dün düzenlediği basın toplantısında, son zamanlarda Lice, BingölDiyarbakır arasında olup bitenleri kabul etmenin mümkün olmadığını söyledi. Çelik, “Bingöl’de PKK terör örgütü ve onun siyasi uzantıları, 30 Mart’ta çok büyük sille yemişlerdir ve bunun hazımsızlığı nedeniyle faaliyetlerini yoğunlaştırmışlardır. Yol kesmeleri, yol aramaları yapmış olmaları, şantiye basmaları, iş makineleri yakmaları, insanları dağa kaçırmaları, haraç toplamaları kabul edilemez ve göz yumulamaz” dedi. Gizli tanık DİYARBAKIR (Cumhuriyet) Bingöl’de 15 Mayıs 2011’de polis aracına düzenlenen ve 1 polisin yaralandığı silahlı saldırıyla ilgili lise öğrencisi Gülsüm Koç, hiçbir kanıt olmamasına karşın polis tutanakları ve gizli tanık ifadesiyle Diyarbakır 4. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından ömür boyu hapis ve 26 yıl 8 ay hapis cezasına çarptırılmıştı. Koç’un avukatı Rehşan Bataray, gerekçeli kararın açıklanmasının ardından Yargıtay’a başvurdu. Dosya ile ilgili görüş açıklayan Başsavcı Yardımcısı Osman Turan Şahin, temyiz itirazlarının reddini talep ederek herhangi bir gerekçe açıklamadan Gülsüm Koç hakkında verilen cezanın onanmasını istedi. Yargıtay 9. Ceza Dairesi de önceki gün Gülsüm Koç hakkında yerel mahkemenin verdiği cezayı onadı. Avukat Rehşan Bataray, “Dosyada birçok eksiklik vardı. En azından bu eksikliklerin giderilmesi yönünden bile kararın bozulacağı düşüncesindeydik. Dosyadaki bariz hukuka aykırılıklar açısından Anayasa Mahkemesi’ne başvuruda bulunacağız. Anayasa Mahkemesi’nden de sonuç alamazsam, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne gideceğiz” dedi. Anayasa mahkemesi de Yargıtay’ın kararını onaylarsa şu an 22 yaşında olan Gülsüm Koç, ceza infaz yasasına göre 34 yıl hapis yatacak. ifadesi yetti l Terhisine iki ay kala intihar eden er, ‘Hazine malı’nı harcamış Kurşun parası istediler ‘Bir insanı ailesiyle KIRKLARELİ (Cumhuriyet) Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu, Lüleburgaz’da “Demokrasi” konulu konferansa katıldı. 27 Mayıs 1960 darbesinin ardından dönemin Başbakanı Adnan Menderes ve iki bakanın asılarak idam edildiğini anımsatan Feyzioğlu, “1960’ta yapılan olaya bazıları darbe demiyor ama bu basbayağı darbeydi. Askeri sokakta yürütüyorsan darbedir. İşimize geldiğinde darbe, işimize gelmediğinde halk hareketi deme şansımız ‘BDP ve HDP’ye çok büyük işler düşüyor’ Bölgede tekrar kan ve barut kokusu duymak istemediklerini kaydeden Çelik, BDP ve HDP’ye çok büyük işler düştüğünü, Diyarbakır’da çocukları kaçırılan annelere “Para karşılığı eylem yapıyorlar” denmesinin canavarca olduğunu söyledi. Çelik, “Cumartesi Annesi olunca sahip çıkacaksın, Pazartesi annesine neden sahip çıkmıyorsun” diye konuştu. CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun Nâzım Hikmet’le ilgili açıklamalarını da eleştiren Çelik, Hikmet’e vatandaşlığının hükümetleri döneminde iade edildiğini belirtti. Çelik, “Nâzım Hikmet’in mezarını isterseniz CHP Genel Merkezi bahçesine gömün” dedi. yargılamak faşistliktir’ yoktur” dedi. Bir izleyicinin dedesi Turhan Feyzioğlu’nun Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan’ın idamı için Meclis’te imza verdiğini anımsatarak, “Bunun için özür dileyecek misiniz?” diye sorması üzerine sinirlenen Feyzioğlu, “Saçmalamak için mi çıktın buraya? Haydi oradan sen de. Hiç kimseyle özür dileyecek bir şeyim yok benim. Hiç kimsenin adıyla gelmedim buraya. Ayıptır şu yaptığınız. Bir insanı ailesiyle yargılamak faşistliktir. Sen faşistsin” dedi. Cumartesi Anneleri... YARGI PAKETİ GÖRÜŞMELERİNDE YİNE GERİLİM BATMAN (DHA) Muş’un Hasköy İlçe Jandarma Karakol Komutanlığı’nda vatani görevini yaparken tezkeresine 2 ay kala intihar eden Batmanlı er Abdurahman Çiftçi’nin ailesinden “Hazine malı” olduğu gerekçesiyle kurşunun parası istendi. Ağabey Eşref Çiftçi, kardeşinin ölümünün emir komuta zinciri altında örtbas edilmek istendiğini öne sürerek, “Ben, kardeşimi 11 liralık mermi için mi askere yolladım. Anayasa Mahkemesi’ne başvurduk, sonuç alamaz isek Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne gideceğiz” dedi. Er Abdurahman Çiftçi, Hasköy İlçe Jandarma Karakol Komutanlığı’nda vatani görevini yaparken 6 Mart 2013’te arkadaşının silahı ile havaya ateş açtıktan sonra intihar etti. Elazığ’daki 8’inci Kolordu Komutanlığı Askeri Savcılığı, Çiftçi’nin birlik içerisinde, özellikle kendisine fazla nöbet yazıldığını ve üzerine gelindiğini düşünerek bunalıma girdiğini, annesi ve babasının ayrı olması nedeniyle psikolojisinin bozuk olduğu, bu nedenle intiharında başka bir kişi ve sebebin etkisinin olmadığına kanaat getirerek takipsizlik kararı verdi. Savcının kararında Çiftçi’nin ölümüne sebep olan ve boşa sıktığı kurşunların da Hazine malı olması nedeniyle zararın aileden tahsil edilmesi istendi. saklanıyorlar’ ‘Kadınların arkasına AKP’de istifalar sürüyor n ZONGULDAK (DHA) AKP Zonguldak İl Gençlik Kolları Başkanı avukat Abdullah Akbaş ile Ormanlı Belde Başkanı Mehmet Erdoğdu istifa etti. Akbaş, 3.5 yıl süreyle AKP İl Gençlik Kolları Başkanı olarak hizmet ettiğini belirterek, işi ve ailevi nedenlerle istifa ettiğini bildirdi. AKP Ormanlı Belde Başkanı Erdoğdu ve yönetim kurulu üyeleri de görevlerinden istifa ettiklerini açıkladı. Çelik, yol kesme eylemlerinin süreci sekteye uğratıp uğratmayacağı sorusu üzerine, “Biz ve bizim memleketten kadınların arkasına saklanmak çok büyük bir ayıptır. Lice’de bunlar yapılıyor. Özellikle uyuşturucu baronları bu süreci besliyor. Orada yapılan operasyonlarda neler ele geçirildiğini biliyorsunuz” diye konuştu. 1 Haziran seçim sonuçlarını değerlendiren Çelik, partisinin oylarını artırdığını belirterek seçim sonuçlarının “Cumhurbaşkanlığı seçimleri için çatı oluşturur” düşüncesini “züğürt tesellisi” olarak tanımladı. Atatürk’e ‘Hitler’ benzetmesi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) TBMM Genel Kurulu’nda, dün yargı paketi üzerindeki görüşmelere devam edildi. Tasarının 8. maddesinde yapılan değişiklikle Danıştay üyelerinin bölge idare mahkemelerine başkan ve daire başkanı olabilmesine yönelik hükümde “4 yıllığına atama” hükmü getirildi. Görüşmeler sırasında HDP’li Adil Zozani’nin “Kemalizm dediğiniz şey, bir parça Hitler, bir parça Mussolini’dir” sözleri tartışmalara neden oldu. Zozani’ye yanıt veren CHP’li Engin Altay“Atatürk’ü Mussolini ile Hitler ile mukayese etmek aymazlıktır. Atatürk olmasaydı, Ağrı’nın yeni belediye başkanının ‘tabelasını kaldıracağım’ dediği Kâzım Karabekir olmazdı, Kürt halkı belki Ermenistan içinde Ermenilere karşı mücadele verecekti” ifadelerini kullandı. CHP’li Dilek Akagün Yılmaz, kaçırılan çocuklar konusunda Başbakan Tayyip Erdoğan’ın HDP’lilere çağrı yapmasını eleştirdi. HDP’li Pervin Buldan, Yılmaz’a faşist derken BDP’li Sırrı Sakık, “Son günlerde HDP’ye BDP’ye ciddi bir saldırı var. Bunlar bir yerde örgütleniyor” diye konuştu. l Gaziantep’te 1 asker şehit Kaza kurşunuyla öldü iddası GAZİANTEP (AA) Oğuzeli’ndeki Ermiş Hudut Karakolu’nda görevli Piyade Er Gökhan Dağbay, iddiaya göre arkadaşının silahını kazara ateşlemesi sonucu vurularak şehit oldu. Suriye sınırındaki hudut karakolunda devriye görevi yapan askerler, yasadışı geçiş ve kaçakçılığı önlemeye yönelik faaliyetlerini tamamladıktan sonra birliğine döndü. İddiaya göre Piyade Er Dağbay, görev bitimi doldurboşalt işlemi sırasında arkadaşının silahını ateşlemesi sonucu kolundan ve göğsünden yaralandı. Hastaneye kaldırılan Dağbay, kurtarılamadı. Dağbay’ın cenazesi, askeri törenin ardından memleketi Kocaeli’nin Gebze ilçesine gönderilecek. Olayla ilgili geniş çaplı soruşturma başlatıldı. HDP’li Zozani n İstanbul Haber Servisi Afganistan’da Türk mühendisleri taşıyan servis aracına düzenlenen bombalı saldırı sonucu yaşamını yitiren Fuat Taş, Ümit Ünal ve Halil Gül’ün cenazeleri Kabil’den İstanbul’a getirildi. Yakınları tarafından alınan Ünal’ın cenazesinin bugün TOKİ Camii’nde cuma namazının ardından kılınacak cenaze namazından sonra KurtköyŞeyhli İstanbul Mezarlığı’nda toprağa verileceği öğrenildi. Halil Gül’ün cenazesi Kayseri’ye, Fuat Taş’ın cenazesi de Ankara’ya gönderildi. n ANKARA (AA) Süper Loto’da kazandıran numaralar “3, 10, 23, 33, 34, 40” olarak belirlenirken, 6 bilen çıkmayınca 1 milyon 64 bin 87 TL 8 kuruş haftaya devretti. Çekilişte 5 bilenler 5 bin 16 TL 95’er kuruş, 4 bilenler 92 TL 50’şer kuruş ve 3 bilenler 7 TL 30’ar kuruş kazandı. Afganistan’dan cenazeler geldi AKP, Ermeni diyasporasına karşı 8 maddelik eylem planı hazırladı Toruna vatandaşlık yok AYŞE SAYIN ANKARA Ermeni soykırımı iddialarıyla ilgili Başbakan Tayyip Erdoğan’ın yayımladığı taziye mesajının ardından, TBMM Dışişleri Komisyonu’na bilgi veren Başbakanlık Müsteşar Yardımcısı İbrahim Kalın, hükümet olarak Ermeni diyasporasının 100. yıl hazırlıklarına karşı, 8 maddelik eylem planı hazırladıklarını bildirirken yaşamını yitiren Ermenilerin torunlarına vatandaşlık verilmesinin de söz konusu olmadığını bildirdi. Başbakanlık Müsteşar Yardımcısı Kalın ve Dışişleri Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Büyükelçi Erdoğan İşçan ile AKPM’de görevli Büyükelçi Tunç Üğdül, dün TBMM Dışişleri Komisyonu üyelerine 1915 Ermeni olaylarının tehcirinin 100. yılı olması nedeniyle önümüzdeki yıl Ermenilerin yapacağı çalışmalara karşı Türkiye’nin yaptığı hazırlıklar hakkında bilgi verdi. Basına kapalı toplantıda konuşan Kalın’ın verdiği bilgiye göre Ermeni iddialarıyla ilgili akademik çalışmalar ve sivil toplum kuruluşlarıyla işbirliği yapılacak, film ve belgesel gibi görsel çalışmalara ağırlık verilecek, Ermenilerin gündeme getirdiği tezlerin gerçeği yansıtmadığı ve Türk tarafının görüşlerini anlatmak için sosyal medya kullanılacak, siyasi ve diplomatik temaslar kurulacak, medya ve tanıtım çalışmaları yapılacak. Toplantıda Başbakanlık ve Dışişleri Bakanlığı yetkilileri, bugüne kadar 21 ülke parlamentosunda Türkiye aleyhine karar alındığını ya da bildiri yayımlandığını belirtti. Başbakanlık ve Dışişleri Bakanlığı yetkilileri bu nedenle TBMM’nin devreye girerek muhatap parlamentolarla bire bir diyalog kurulmasının yararlı alacağını ifade etti. Komisyonda aralarında CHP İzmir Milletvekili Birgül Ayman Güler’in de bulunduğu bazı muhalefet partili üyeler ise TBMM’de Ermeni iddialarıyla ilgili ciddi çalışma yürütecek özel bir komisyon kurulmasını önerdi ancak bu konuda bir karar alınmadı. Kaçakçılarla çatışma: 1 çocuk öldü l KİLİS (DHA) Suriye’nin Afrin bölgesinden bir grup kaçakçı dün sabaha karşı Kilis’in Süngütepe köyü yakınlarından Türkiye’ye geçmek istedi. Askerlerle kaçakçılar arasında çatışma çıktı. Grupta bulunanların bir kısmı atları ile Suriye tarafına geri döndü. Askerlerin açtığı ateşte 13 yaşındaki M. H. öldü, 17 yaşındaki Ö.R. de yaralandı. l MARDİN (Cumhuriyet) Suriye’deki seçimde Beşşar Esad’ın yeniden devlet başkanı seçilmesi önceki gece Esad yanlıları tarafından Türkiye sınırındaki Kamışlı kentinde havaya ateş açılarak kutlandı. Mermi çekirdekleri Nusaybin ilçesindeki birçok noktaya düştü. Mermilerden biri de Nusaybin Devlet Hastanesi Çocuk Servisi’ne geldi. Serviste kimsenin olmaması can kaybını önledi. Nusaybin’e mermi yağdı 1 milyon 64 bin TL devretti