25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
4 HAZİRAN 2014 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA EKONOMİ ekonomi@cumhuriyet.com.tr 11 Dediğim dedik! Başçı’nın sunumundan sonra yapılan açıklamalara karşın Erdoğan’ın ‘Faizler yüksek’ söylemi dün de devam etti. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Recep Tayyip Erdoğan , Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı’nın faiz noktasındaki yaklaşımlarını “asla olumlu bulmadığını” söyledi. Enflasyondaki tırmanışın nedenini yine faizlerin yüksekliğine bağlayan Erdoğan, “O yaklaşımı kabul etmiyorum. Bu konudaki şeyleri zaten kendilerine tarafımızdan da iletilmiştir” dedi. Bakanlar Kurulu sonrasında hükümet sözcüsü Bülent Arınç, “Faiz konusu Merkez Bankası’nın görevlerinden birisidir. Merkez Bankamızın bağımsızlığı esastır. Bu ilkeden bugüne kadar şaşmadık, bundan sonra ada şaşmaya niyetimiz yok” demişti. Başbakan Erdoğan, AKP grup toplantısının ardından gazetecilerin sorularını yanıtlarken, iktidara geldikten sonra faizleri düşürmeyi başardıklarını, ancak Gezi olayları ve ardından Merkez Bankası’nın faiz artırımına gitmesinin bugünkü yüksek enflasyonun sebebi olduğunu iddia ederek, faiz düşerse enflasyonun düşeceğini, düşmediğinde de enflasyonun yüksek rakamlarda seyredeceğini, şu anda piyasa faizleriyle Merkez Bankası faizlerinin farklılık gösterdiğini söyledi. Erdoğan özetle “Faiz doğru orantılıdır enflasyonla. Diğerlerinin hepsi tali sebeplerdir. Bunun bir numaralı sebebi faizdir. Geçen mayıstaki Gezi olaylarıyla birlikte bir de ocaktaki 5 puan artış faizi tahrik etmiştir, körüklemiştir. Temenni ederim ki yeni adım atılır” dedi. Merkez Bankası’nın sunumunda, yüksek faiz diye eleştirilen “kısa vadeli parasal sıkılaştırmanın”, TL’nin değerini korumakta ve enflasyonu frenlemekte başarılı olduğu görüşüne yer verilmişti. Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ve Hazine Müsteşarı İbrahim Çanakçı’nın da bu görüşü savunduğu biliniyor. AKP Ekonomisi: Kısa Bir Özet Ekonomi gündemimizin giderek siyasallaştırıldığı ve bir sis perdesine büründürüldüğü günlerdeyiz. Başbakan Erdoğan’ın “faizlerin yüksekliğini” öne sürerek TC Merkez Bankası’nın faiz politikasını eleştirmesi; TCMB Başkanı Erdem Başçı’nın da Türkiye’nin makroekonomik dengelerini gözeten bir sunum vesilesiyle karşıduruşunu şekillendirmesi sonrasında ekonominin üst yönetiminde çatlakların oluştuğu kaygıları yaygınlaşmakta. Bu söz düellosu arasında Başbakan Erdoğan’ın öne sürmüş olduğu “yüksek faizler enflasyonun sebebidir” türü iktisat kuramına ters önermeleri bir tarafa bırakıp Türkiye’nin makroekonomik dengelerini şekillendiren belli başlı verilerin son on yıllık tarihçesini bir anımsatmakta yarar görmekteyim. Aşağıdaki tablo, AKP’nin on yıllık ekonomik bilançosunu üç alt dönemde özetliyor: Kriz öncesi, kriz yılı ve kriz sonrası. Ana gözlemlerimiz: Kriz öncesi 20032008 döneminde AKP yönetimi gerek Hazine borçlanma senetleri (DİBS), gerekse Merkez Bankası politika faizleri aracılığıyla yüksek reel faiz sunmuştur. Yüksek faiz politikası 2009’da da AKP yönetiminin ana tercihi idi. Böylelikle yurtdışından çekilen sıcak nitelikli, spekülatif yabancı sermaye sayesinde döviz kuru ucuzluyor (dönem boyunca toplamda reel olarak yaklaşık yüzde 13) ve cari işlemler açığı yaratılabiliyordu. Bu arada söz konusu dönemde Türkiye birikimli olarak 137 milyar dolar net yeni dış borç biriktirmiş idi. Yüksek faiz uygulamasının söz konusu dönem boyunca AKP ekonomi programının asıl özü olduğunu bundan önceki yazılarımızda vurgulamış idik. (Bkz. 5 Şubat “‘Faiz Lobisi’ 2003’ten bu yana uygulanan programın ta kendisidir” başlıklı yazımız). Faizde artışın etkisi duruma göre değişir u Babacan, Euromoney Eurasia Forum’da yöneltilen bir soruyu cevaplarken, “Önemli olan güven. Merkez’in politikası güven yaratıyorsa, büyümeye de katkı sağlayacaktır” dedi. Ekonomi Servisi Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, İstanbul’da toplanan “The Euromoney Eurasia Forum”da yaptığı konuşmanın ardından yöneltilen soruları yanıtlarken, “Faiz artışının gerektiğinde güveni artırmaya katkı sağlıyorsa, büyümeye de katkı sağlayacağını” söyledi. Babacan, Merkez Bankası’nın faiz oranlarını artırmasının enflasyon üzerinde etkisine yönelik bir soruyu cevaplandırırken, şunları söyledi: “Türkiye’de TCMB olsun, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu olsun, Sermaye Piyasası Kurulu olsun, bütün kurumlar kendi politikalarına güvenle yaklaşmalı ve uygulayacakları politikalar Türkiye’deki güvenin artmasına yönelik olmalı. Eğer uygulanan politikalar güveni artmasına katkı sağlıyorsa, bu iyi bir sonuç verir. Bazen bu bir faiz artışı dahi olsa, eğer güveni artırmaya katkı sağlıyorsa, sonuçta büyümeye de katkı sağlayacaktır.” AA’nın haberine göre Babacan, Forum’daki konuşmasını önemli bir bölümünde dünya ekonomisinin son gelişmelerini değerlendirirken, “Son 34 aydır değerlendirmeler değişti, gelişmekte olan ülkelere tekrar fon akışı başladı. Büyüme isteyen yatırımcıların adresi gelişmekte olan ülkeler olmaya devam edecek” dedi. TAV makas değiştiriyor Geçişler hızlanacak Yedi yıl sonra Atatürk Havalimanı’nda imtiyazlarının biteceğini söyleyen Şener, 100 milyon Avro yatırımla yeni dış hatlar terminal binası yapmak için DHMİ ile görüştüklerini ama asıl olarak yönlerini dışarıya çevirdiklerini söyledi. Afrika kıtasında ve Çin’de olacak. 4 Türkiye’de havacılık daha da büyüyerek üç katına çıkacak. Nüfus 80 milyon olduğunda 240 milyon yolcu bulunacağı öngörülüyor. 4 Önümüzde en çok büyüyecek dördüncü kent Bodrum olacak. 4 Dış hatlar terminaline ek yeni bir terminal yapımı kararı verilirse bir yılda tamamlanacak ve 10 milyon ek yolcu kapasitesi sağlanacak. 4 Atatürk Havalimanı TAV’ın toplam cirosunun yüzde 44’ünü oluşturuyor. İmtiyaz 7 yıl sonra biteceği için yönü başka yere çevirmek gerekiyor. 4 TAV Havalimanları Holding’in 2013 sonu itibarıyla cirosu 1.6 milyar dolar, FAVÖK’ün de 527 milyon dolar. 4 TAV’ın yüzde 38 hissesine sahip Aeroport de Paris (ADP) ile birlikte küresel pazarın yüzde 14’ünde varlık gösteriyoruz. 4 ABD’deki havalimanlarının işletmesinde ciddi bir özelleştirme süreci başlayacak. Bu pazar ile yakından ilgileniliyor. New York La Guardia Havalimanı’nın bir terminali için teklif verildi. 4 TAV önümüzdeki dönemde perakende, yiyecek içecek, bilişim ve eğitim alanında büyümek istiyor. 4 Şirket Suudi Arabistan, Doha ve Abu Dabi’de toplam 1 milyar dolarlık ihaleye teklif verildi. 4 ATÜ, New York ve Washington’da iki, Tunus’ta beş havalimanına teklif verdi. BTA’yla birlikte Umman’da teklif veriyor. 4 Havaş Almanya’da altı şehirde hizmete başladı. AKP Dönemi Ekonomi Göstergeleri (Dönem Ortalamaları) 20032008 2009 20102013 Sani Şener OLCAY BÜYÜKTAŞ TAV Havalimanları Holding Üst Yöneticisi (CEO) Sani Şener, önümüzdeki dönemde sadece bölgesel değil küresel düzeyde rekabet eden bir şirket olmak istediklerini ve bu kapsamda dünyanın her yerindeki fırsatlara baktıklarını belirterek; şirketin amiral gemisi Atatürk Havalimanı’nda 100 milyon Avro yatırımla yeni bir dış hatlar terminali inşası için DHMİ ile görüştüklerini söyledi. Şener önceki akşam düzenlenen basın toplantısında şirketin yeni stratejileri hakkında şunları söyledi: 4 Mevcut durumda dünyada 320 milyar dolarlık havalimanı yatırımı var. Bu rakam 2030’a kadar kadar 2 trilyon dolara ulaşacak. Büyüme, ağırlıklı olarak Enflasyon (TÜFE) DİBS Faizi TCMB Politika Faizi Reel Kur (2003=100) Reel Büyüme Hızı Cari İşlemler Açığı (milyar $) Dış Borç Stoku Net Artış (milyar %) 12.2 23.8 24.6 87.0 5.8 25.5 137 6.3 12.6 11.1 86.2 4.8 12.1 12 8.1 8.5 10.1 93.5 6.1 58.5 113 Kaynak: TCMB elektronik veri dağıtım sistemi; TÜİK Ulusal Hesaplar Türkler 4G’nin ayağına gidecek PELİN ÜNKER LİZBON Vodafone Türkiye, RED abonelerine Portekiz, İtalya, Romanya, Yunanistan ve İspanya’da 4G ile dolaşım hizmeti sunmaya başladı. Şu an için 5 ülkeyi kapsayan 4G uluslararası dolaşım hizmetiyle müşteriler yurtdışına çıktıklarında Türkiye tarifeleri üzerinden ücretledirilecek. Yaz aylarında 4G dolaşımın kullanılabileceği ülke sayısı 18’e çıkacak. Vodafone Türkiye Üst Yöneticisi (CEO) Gökhan Öğüt ile Teknolojiden Sorumlu İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Jorge Fernandes, 4G uluslararası dolaşım hizmetini Portekiz’in başkenti Lizbon’da tanıttı. Bu hizmetle Türkiye, Vodafone ülkeleri içinde 4G lansmanı yapılmadan 4G uluslararası u Türkiye’de 4G teknolojisi henüz hayata geçmezken Vodafone, abonelerini yurtdışında en az iki yıl önceden 4G ile tanıştırıyor. Şirket aboneleri kendi tarifeleri üzerinden Portekiz, İspanya, Yunanistan, İtalya ve Romanya’da 4G’den yararlanabilecek. dolaşım hizmetini başlatan ilk ülke oldu. Gökhan Öğüt, Türkiye’de 4G’ye liderlik etmeye hazır olduklarını belirterek “Akıllı ücretlendirme altyapımızla 4G özellikli cihaz sahibi müşterilerimiz İtalya, İspanya, Yunanistan, Romanya ve Portekiz’de alacakları 4G hizmetini Türkiye’deymiş gibi kullanabiliyor” dedi. Vodafone Türkiye’nin 4G hazırlıkları hakkında da bilgi veren Öğüt, “4G için yeni bant tesisi gerekiyor. Frekans kullanım ücretlerinin düzenlenmesi, yerel üretimle 4G cihaz sayısının artması ve yeni cihazlar için vergi muafiyeti olma lı” diye konuştu. Gökhan Öğüt, Türkiye’de 4G hizmeti vermeye en erken 2015 sonu, en geç 2016 başında geçmeyi öngördüklerini anlattı. Fernandes’in verdiği bilgiye göre; 104 ülkede 288 Network’te bulunan 4G, 3G’den 7 kat daha hızlı. 1 dakikada müzik albümü, 3.5 dakikada 90 dakikalık bir full HD film, 11 dakikada Bluray film indirilebiliyor. Uygulamadan faydalanacak müşterilerin bu 5 ülkeden birini ziyaret etmeden önce “4G YURTDISI” yazıp 7000’e ücretsiz SMS atması gerekiyor. Her Şey Dahil Pasaport’un akıllı ücretlendirme altyapısıyla sadece kullanım yapılan gün başına 9.90 TL ücret alınıyor. 7 kat hızlı T.C. ADANA 10. İCRA DAİRESİ TAŞINMAZIN AÇIK ARTIRMA İLANI 2013/11133 ESAS Satılmasına karar verilen taşınmazın cinsi, niteliği, kıymeti, adedi, önemli özellikleri: 1 NO’LU TAŞINMAZIN Özellikleri: Adana ili, Çukurova ilçesi toros mahallesi 5687 ada, 3 parselde kayıtlı 1.258,00 m2 büyüklüğündeki arsa vasıflı taşınmazdaki 8/1258 arsa payı B Blok zemin kat 25 nolu dükkan. Halihazır Durumu: 25 nolu bağımsız işyeri B Blok binanın girişinin solunda bulunmaktadır. Taşınmaz işyerinin yerleri karo, duvar plastik boyadır. Taşınmaz işyerinin ön cephesi darabahdır. 24.97 m2 net oturum alanlıdır. Dükkanın elektrik ve su tesisatı faaliyettedir. Adresi: Toros Mahallesi, 780003 Uğur Apt B Blok Zemin Kat Çukurova/Adana Arsa Payı: 8/1258 İmar Durumu: Adana ili, Çukurova ilçesi, Toros mahallesi, 5687 ada, 3 nolu parselde kayıtlı taşınmaz için Çukurova ilçe Belediyesi tarafından verilmiş olan 10/12/2013 tarih ve 2571 sayılı imar çapına göre kitle 8 katlı mesken olduğu görülmektedir. Kıymeti: 50.000,00 TL KDV Oranı: %18 Kaydındaki Şerhler: İPOTEK MEVCUTTUR 1. Satış Günü: 21/07/2014 günü 14.00 14.10 arası 2. Satış Günü: 15/08/2014 günü 14.00 14.10 arası Satış Yeri: ADANA ADLİYESİ EK2 BİNA ASMA KAT 107/B NOLU ODA ADANASatış şartları: 1 İhale açık artırma suretiyle yapılacaktır. Birinci artırmanın yirmi gün öncesinden, artırma tarihinden önceki gün sonuna kadar esatis.uyap.gov.tr adresinden elektronik ortamda teklif verilebilecektir. Bu artırmada tahmin edilen değerin %50’sini ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları toplamını ve satış giderlerini geçmek şartı ile ihale olunur. Birinci artırmada istekli bulunmadığı takdirde elektronik ortamda birinci artırmadan sonraki beşinci günden, ikinci artırma gününden önceki gün sonuna kadar elektronik ortamda teklif verilebilecektir. Bu artırmada da malın tahmin edilen değerin %50’sini, ruçhanlı alacaklılar varsa alacakları toplamını ve satış giderlerini geçmesi şartıyla en çok artırana ihale olunur. Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi düşecektir. 2 Artırmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen değerin %20’si oranında pey akçesi veya bu miktar kadar banka teminat mektubu vermeleri lazımdır. Satış peşin para iledir, alıcı isteğinde (10) günü geçmemek üzere süre verilebilir. 3 Damga vergisi, KDV, 1/2 tapu alım harcı ile teslim masrafları alıcıya aittir. Tellaliye resmi, taşınmazın aynından doğan vergiler, 1/2 tapu satım harcı, satış bedelinden ödenir.4 İpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgilerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarını özellikle faiz ve giderlere dair olan iddialarını dayanağı belgeler ile (15) gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır; aksi takdirde hakları tapu sicil ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaktır. 5 Satış bedeli hemen veya verilen mühlet içinde ödenmezse İcra ve İflas Kanunu’nun 133’üncü maddesi gereğince ihale feshedilir. İhaleye katılıp daha sonra ihale bedelini yatırmamak sureti ile ihalenin feshine sebep olan tüm alıcılar ve kefilleri teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasındaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrıca temerrüt faizinden müteselsilen mesul olacaklardır. İhale farkı ve temerrüt faizi ayrıca hükme hacet kalmaksızın dairemizce tahsil olunacak, bu fark, varsa öncelikle teminat bedelinden alınacaktır. 6 Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup gideri verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 7 İş bu ilan İİK’nin 127. maddesi gereğince ilanın birer sureti borçluya ve alacaklıya ve taşınmazın tapu siciline kayıtlı bulunan ilgililerinin tapuda kayıtlı adresleri varsa bu adreslerine tebliğ olunur. Adresin tapuda kayıtlı olmaması halinde, varsa adres kayıt sistemindeki adreslerine tebligat adresleri olarak kabul edilir. Bunların dışında ayrıca adres tahkiki yapılmaz, gazetede ve elektronik ortamda yapılan satış ilanı tebligat yerine geçer, işbu gazete ilanı tebligat yapılamayan ilgililere ve borçlulara tebliğ yerine kaim olunur. 8 İİK’nin 151, 142. maddelerine göre, sıraya itirazla ilgili ihale alacağa mahsuben ihalenin yapılması halinde veya satış bedelinin İİK’nin 138. maddesi cümlesinde ipotek alacaklısına ödenmesi durumunda alakadarların satışı takip ederek İİK’nin 142. maddesine göre itirazları olanın bu hakkını 7 gün içinde kullandıklarına dair dosyamıza derkenar ibraz etmeleri İİK’nin 83, 100, 142, 151 ve MK’nin 789, 777. maddelerine göre ayrıca ilan olunur. 9 Satışa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacakları, başkaca bilgi almak isteyenlerin 2013/11133 Esas sayılı dosya numarasıyla müdürlüğümüze başvurmaları ilan olunur. 27/05/2014 2009 krizi sonrasında AKP ekonomi yönetimi yepyeni bir olanağa kavuştu: özellikle ABD kaynaklı “canlandırma operasyonları” uyarınca izlenen parasal genişleme politikaları sayesinde dünya para piyasalarına üç yılda yaklaşık 2 trilyon dolarlık net likidite sunuldu. ABD Doları’nın arzı 500 miyar dolar düzeyinden 2.5 trilyona çıktı. Faiz oranları tüm küresel piyasalarda geriledi, neredeyse sıfır düzeyine yaklaştı. Uluslararası piyasalardan “sıfır” faiz ile borçlanabilme olanağı, AKP’nin imar ve inşaat rantlarına dayalı, taşeronsanayileşme politikasının parasal kaynaklarını oluşturdu. Ancak, bu tercihin yarattığı dış açık ve dış borçlanma, yerli yabancı, tüm “piyasa aktörlerini” tedirgin eder durumdaydı. Finansal kırılganlık ve dengesiz büyüme üzerine Merkez Bankası “finansal istikrarı gözeten” ve dış açığın derinleşmesini engellemeye yönelik politika arayışlarına yöneldi. Merkez Bankası faiz silahını elinden çıkarmaya niyetli değildi. 2014’ün ilkyarısında görünen durum şudur: Dün açıklanan rakamların gösterdiği üzere enflasyon yeniden yükselme eğilimini sürdürmektedir. Ucuz döviz dönemine öykünülmekte, ancak dövizin ucuzluğunun ulusal sanayi üzerine yarattığı tahribat (Soma cinayetlerinde yaşandığı gibi) ve ulusal tasarrufların çöküşü, artık bu iktisadi tercihin sürdürülemez olduğunu belgelemektedir. AKP’nin çok övündüğü “yüksek büyüme” masalının aslında dövizin ucuzluğundan kaynaklanan, hormonlanmış bir talep patlamasına ve kayıt dışı imar rantlarına dayanmakta olduğu ise defalarca dile getirilmiş idi. Resmi veriler son on yılın ortalama büyüme hızını yüzde 4.9 olarak gösteriyor. Bu rakam tüm Cumhuriyet döneminin ortalamasına ancak ulaşmakta olup Türkiye benzeri gelişmekte olan yükselen piyasa ekonomilerinin söz konusu dönem boyunca sergilediği büyüme performansının altındadır. HHH Geçen haftaki yazımıza ilişkin olarak sayın 1975 Türkiye İşçi Partisi kurucularından Sayın Erşen Sansal’dan bir düzeltme notu aldım. Sayın Sansal Anayasa Mahkemesi’nin 25 Nisan 1962 tarihinde; TİP’in ise 13 Şubat 1961 tarihinde kurulduğunu anımsattı. Yani, Anayasa Mahkemesi, TİP’ten yaklaşık 14 ay sonra kurulmuştu. Yazımızda vurgulanmak istenen, TİP ve diğer sosyalist örgütlenmelerin ancak 1961 sonrasında Türkiye’deki göreceli özgürlük ve aydınlanma döneminin ürünü olduğu idi. Tarihsel dönemlemede bu vurguda hatalı bir değerlendirme ortaya çıkmış. Düzeltir, siz okurlarımdan özür dilerken, Erşen Ağabey’e de titiz gözleminden dolayı teşekkür ederim. KISA KISA... Turkcell’e son tarih: SPK Başkanı Vahdettin Ertaş, “31 Mart 2015’e kadar Turkcell’in ortakları genel kurulu toplayıp kendi iradeleriyle yönetim kurulu üyelerini seçmezlerse, genel kurulun da Ticaret Kanunu’ndan kaynaklanan yetkileri, SPK’ye intikal edecek” dedi. Avro Bölgesi’nde enflasyon: 2014 yılı nisan ayında yüzde 0.7’den mayıs ayında yüzde 0.5’e geriledi. Ekonomistler düşük enflasyonla mücadele eden Avrupa Merkez Bankası’nın bu hafta yapacağı toplantıda faizleri düşürme kararı alacağını düşünüyor. “Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de” (Basın: 35952)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle