06 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
23 MAYIS 2014 CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Erdoğan: Bana diktatör diyen karşımda oturuyor. Kılıçdaroğlu: Anayasayı çiğneyene ne denir? 9 Diktatör atışması FIRAT KOZOK Mahcup Diktatör Tarih boyunca hiçbir diktatör “Ben diktatörüm” demedi. Ama “Ben diktatör olsam, ortalık böyle mi olurdu” diyen mahcuplar oldu. Seçimle gelmesi, diktatörün diktatörlüğüne mani değildir. Çoğu öyle gelmiştir zaten... Diktatörü diktatör yapan, nasıl geldiği değil, nasıl yönettiğidir. Kuvvetler ayrılığına sırt çevirmesidir mesela... Bütün gücü, iktidarı, karar yetkisini kendi elinde toplamasıdır. Muhaliflerini hukuk dışı yollarla ortadan kaldırmasıdır. Adı üstünde; kimin ne yapması, ne yapmaması gerektiğini bizzat “dikte” etmesidir. HHH Bu tanıma bakınca Erdoğan kendisine “diktatör” diyenleri eleştirmekte haklı. Diktatör olsa, “3 çocuk yapılacak”, “Kürtaj suç sayılacak”, “İçki, sigara içilmeyecek”, “Kızlı erkekli evlerde kalınmayacak”, “Bu heykel olmamış, yıkılacak”, “Siz ne derseniz deyin, bu parkın yerine kışla yapılacak” der, kestirir atardı. O da diyor ama şimdilik buna gücü yetmiyor. Memlekette hâlâ onu dinlemeyip 12 çocukta kalanlar var. İçki satan dükkânlara, içkili restoranlara ceza kestiriyor; kızlı erkekli kalınan evleri bastırıyor. Ama içkiyi komple yasaklayamıyor, kızlarla erkekleri tamamen ayıramıyor. Yine buluşuyorlar, yine el ele tutuşuyorlar, inadına içiyorlar. Beğenmediği heykeli yıktırıyor ama misal, Gezi Parkı’nı tıraşlayıp oraya kafasına göre bir AVM’li kışla bile yaptıramıyor. Halk idam cezası istiyor, ama o, istediğini astıramıyor. HHH Diktatör olsa beğenmediği köşe yazarını işten attırırdı. Erdoğan ancak, “At bunları işten!” diye patronlarına seslenebiliyor. Diktatör olsa, bir emirle medyayı sustururdu. Erdoğan anca sevmediği medya patronlarını vergi kıskacına alıp tehdit edebiliyor. Sevdiği medya patronları için bizzat işadamlarını seferber edip havuzda para topluyor. Ama ne yaparsa yapsın kendi medyasını sattıramıyor. Halk inadına gidip gerçekleri yazan gazeteleri satın alıyor. Böyle diktatör mü olur? HHH Diktatör olsa ne mahkeme tanırdı ne kadı... Erdoğan tam diktatör olamadığı için kuvvetler ayrılığı ilkesinden yakınıyor; yargıyı “ayak bağı” sayıyor. Savcıları Adalet Bakanı’na bağlayacak yasalar çıkarıyor. Yüksek mahkeme başkanlarının seçimine doğrudan müdahale ediyor. Kendi dava dosyasının savcılarını, hâkimlerini değiştirtebiliyor. “Sıfırlayın” talimatı verdiği ses bantlarını yayımlayan YouTube’u, Twitter’ı bir emirle kapattırıyor. Ama hâlâ o konuşmalar internette dolanıyor. Hâlâ büyük hırsızlığı yazan, hesap soran kalemler çıkabiliyor. Yüksek yargıçlar, baro başkanları onu karşısına oturtup nasihat edebiliyor. Diktatör keser atar, Erdoğan kesemiyor, atamıyor. HHH Diktatör olsa, kendisine meydan okuyan, beddua eden, yolsuzluklarını ele veren eski işbirlikçilerini tasfiye eder. O, cadı avı başlatıyor, inlerine girme, köklerini kazıma sözü veriyor ama emredip elebaşlarını getirtemiyor. Diktatör olsa Soma katliamında kendisinin suçlanmasına izin vermez, suçlayanları da içeri attırır, adamlarına dövdürürdü. Erdoğan fedakâr; kendi işini kendisi görüyor. Yuhalayanları bizzat dövüyor. Üstüne de “Yuh çekersen tokadı yersin” diye uluorta parmak sallıyor. Hem bir halk, “İstifa... İstifa” diye üzerine yürüdüğünde diktatör korkar mı? Erdoğan diktatör değil ya; korkuyor. ANKARA Başbakan Tayyip Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile birlikte katıldığı TOBB 70. Mali Genel Kurulu’nda protokolü hiçe saydı. Kılıçdaroğlu’ndan önce kürsüye çıkan Erdoğan, kendisine “diktatör” diyen ana muhalefet liderini eliyle işaret ederek “Tayyip Erdoğan’a diktatör diyen ve şu an karşımda oturanlar var. Ben diktatör olsaydım, meydanlarda rahatça dolaşamazdınız” dedi. Erdoğan, konuşmasını bitirdikten sonra Kılıçdaroğlu kürsüye gelirken salondan ayrıldı. Protokol düzeni nedeniyle TOBB yönetimine tepki gösteren Kılıçdaroğlu, “Eğer TOBB’nin yöneticileri korkuyorlarsa korkmasınlar” derken “Yasama ve yargı benim için ayak bağıdır diyen, anayasayı çiğneyen, güçler ayrılığı ilkesini reddeden bir kişiye ne denir?” sorusunu yöneltti. Kılıçdaroğlu, 17 Aralık sürecinin kilit ismi olan ve Türkiye’nin cari açığını kapattığı ifade edilen Rıza Sarraf’ın 3 yılda ödediği vergi tutarının 185 bin 200 TL olduğunu açıkladı. TOBB Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmaya Soma’daki maden faciasına değinerek başlayan Erdoğan, şöyle konuştu: “Tevekkül asla ve asla tedbirsizlik anlamına gelmez. Kaza ve kadere iman asla ve asla her şeyi akışına bırakmak, tabii mecrasına bırakmak, tedbiri elden bırakmak anlamına gelmez. Tayyip Erdoğan, kaza ve kadere iman eder, kaza ve kadere iman edenlerin şu topluluk içerisinde kahir ekseriyette olduğunu da biliyorum ama buna inanmayanların olduğunu da biliyorum. Toplumda birçok köşe yazarının bununla alay ettiklerini de gördük ve görüyoruz.” Olayın ardından iktidara yönelik eleştirilere de değinen Erdoğan, Gezi Direnişi ve 1725 Aralık’ta yaşananların tekrarlanmak istendiğini savundu. Erdoğan, “Bizim eleştiriden korkumuz yok, hukuk içinde yapılan gösteriden, ifade özgürlüğünden asla endişemiz yok ama eleştiri, protesto, gösteri hakkı adı altında eğer demokrasimiz, milli irade, ekonomi, hele hele istiklalimiz hedef alınıyorsa kusura bakmayın buna biz de müsaade etmeyiz” dedi. YarGı Paketinde değişiklik Fotoğraf: NECATİ SAvAŞ Paralelle mücadeleye ‘tazminat zırhı’ EMİNE KAPLAN ANKARA Hükümet, 17 Aralık ve 25 Aralık operasyonları sonrasında getirdiği hâkim ve savcılara doğrudan tazminat davası açılabilmesine ilişkin hükümden vazgeçerek, “paralelle mücadele” eden hâkim, savcı ve adli kolluk görevlilerine tazminat zırhı getirdi. Buna göre, tazminat davası, ancak devlet aleyhine açılabilecek. Devlet, ödediği tazminatı ise “görevini kötüye kullandığı” gerekçesiyle istediği kamu görevlisine rücu edebilecek. Hükümetin bu düzenlemeyle eylül ayında yapılacak HSYK’ye üye seçimleri öncesinde de haklarında tazminat davası açılan hâkim ve savcıları yanına çekmeyi hedeflediği belirtiliyor. TBMM Adalet Alt Komisyonu’nda, çocuklara karşı cinsel suçların cezasını artıran, Yargıtay’da cemaatin etkisini kırılmasını amaçlayan düzenlemelerin yer aldığı yargı paketi, yeni maddeler eklenerek kabul edildi. Tasarıda şu değişiklikler yapıldı: l Uyuşturucu suçlarında yürütülen kovuşturmalarda, hakkında halen denetimli serbestlik veya tedavi kararı uygulananlar hakkında bu tedbirlerin uygulanmasına devam edilecek. Aynı suç kovuşturmalarında hakkında daha önce denetimli serbestlik veya tedavi tedbiri uygulanmayan kişilerle ilgili olarak hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilecek. Daha önce denetimli serbestlik veya tedavi kararı verilmiş olup da bu yükümlülükleri ihlal eden kişilerle ilgili yargılamaya ise devam edilecek. l Anayasa Mahkemesi’nin iptal gerekçeleri doğrultusunda HSYK Yasası’nda yapılan değişikliklerden vazgeçildi. l HSYK personelinin “verimliliğini artırma” gerekçesiyle rotasyona tabi tutulacak. l HSYK üyelerinin seçim yönteminde de eski usule dönüldü. CHP lideri, erdoğan’ın konuşması biter bitmez salonu terketmesini eleştirdi: Beni dinlemeye cesareti yok Başbakan Erdoğan, konuşmasını tamiz biliyoruz aslında” dedi. Erdoğan’ın, mamladıktan sonra, tam CHP lideri Kı“Ana muhalefet partisinin genel başkalıçdaroğlu kürsüye davet edilirken sanı bana diktatör diyor” dediğini anımsalondan ayrıldı. Erdoğan ile birlikte kalatan Kılıçdaroğlu, “Allahaşkına, bir billbobalık bir grup da salonu terk etti. Kürsüarda, ‘vatandaş vergisini ödüyorsa hüye çıkar çıkmaz TOBB’ye yönelik eleştikümet de hesabını verecek’ ilanını yarilerini sıralamaya başlayan Kılıçdaroğlu, saklayan bir Başbakan’a, dünyanın han“Şimdi ben TOBB’nin degi modern ülkesinde sırağerli yöneticilerine sesdan bir devlet adamı kimu Kılıçdaroğlu, 17 Aralık’ın liğiyle seslenilir? Yasama lenmek istiyorum: Siz neden bu protokol kurallarıve yargı benim için ayak kritik isimlerinden Rıza na uymuyorsunuz, hangi bağıdır diyen, anayasayı Sarraf’ın son 3 yılda toplam çiğneyen, güçler ayrılığı ilgerekçeyle uymuyorsunuz? Eğer TOBB’nin yökesini reddeden bir kişi185 bin 200 TL vergi neticileri korkuyorlarsa ne denir?” diye sordu. ödediğini açıkladı. Erdoğan’ın ye korkmasınlar, bu ülkede Erdoğan’ın “Ben diktatör cumhuriyet ve demokrasi olsam, sen gezemezdin” 17 Aralık operasyonunu var. Neden korkuyorlar. sözlerine de tepki göste“darbe girişimi” olarak Derler ki; ‘kusura bakren Kılıçdaroğlu, “Zaten ma Sayın Başbakan, sibizi rahat bırakmıyorsun nitelemesine de tepki zin koyduğunuz, devletin telefonlarımızı dinliyorgösteren CHP lideri, “Senin ki, koyduğu protokol kuralsun. Çoluk çocuğumuzun ları var, bu kurallara göbakanının koluna 700 milyar telefonlarını dinliyorsun. re herkes konuşur, sıraçıkartıyorsun. Ama liralık kol saatini darbeciler İşten nıza göre siz de konuşabiz korkmayız, yılmayız” mi taktı?” dedi. caksınız.’ Konuştu ve aydedi. TOBB delegelerine, rıldı. Neden beni dinlemi“Bu kadar büyük olaylar yor? Cesaret edemiyor” oluyor, işveren olarak sidiye konuştu. Erdoğan’ın Soma’daki fazin de sorgulamanız gerekir” diye sesciayla ilgili olarak kendilerinden başka lenen Kılıçdaroğlu, sözlerini, Atatürk’ün herkesi sorumlu tuttuğunu vurgulayan “Çalışmadan, yorulmadan, üretmeden Kılıçdaroğlu, “301 kişi hayatını kaybedirahat yaşamak isteyen toplumlar, önce yorsa, onun mutlaka bir siyasal sorumhaysiyetlerini, sonra hürriyetlerini ve dalusu vardır. Siz o siyasal sorumlunun ha sonra da istiklal ve istikballerini kaykim olduğunu biliyor musunuz? Hepibederler” sözleriyle bitirdi. iktatör diyenler tam karşımda’ dedi, güldürdü Konuşmasının son bölümünde kendisini dinleyen Kılıçdaroğlu’na sataşan Erdoğan, “Bana diktatör ifadesini kullanan kişiler var, karşımda şu anda bulunuyorlar” derken eliyle de protokol sırasında tam karşısında oturan CHP liderini işaret etti. Ses tonundan sinirli olduğu anlaşılan Erdoğan’ın bu sözleri Kılıçdaroğlu ile Hisarcıklıoğlu’nu gülümsetti. Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Tayyip Erdoğan diktatör olacak, sen meydanlarda dolaşacaksın öyle mi! O diktatörün olduğu bir ülkede bunu yapamazsınız ama bu tür yakıştırmalarla ülkenin huzurunu bozarsınız, milletini huzurunu bozarsınız. Önce ağzınızdan çıkanı kulaklarınızın duyması lazım.” Ardından Cumhurbaşkanlığı seçimlerine değinen ve Kılıçdaroğlu’nun “sivil cumhurbaşkanı” ifadesini anımsatan Erdoğan, şunları kaydetti: “Sen nesin? Sivil değil misin? Hadi aday ol. Ben de sivilim. Sayın Demirel sivil değil miydi, Turgut Özal sivil değil miydi? Sayın Sezer sivil değil miydi? Siz siville neyi ifade ediyorsunuz? Hâlâ apoletli arıyorsanız o ayrı mesele ama sivil arıyorsanız kusura bakmayın, biz demokratik parlamenter sistem içerisinde sivil milli iradeyi temsil edenleriz. Bunu göreceğiz ve bundan da hiçbir zaman gocunmayacağız.” ‘D Devlet Bahçeli ‘çatı’ arayışında ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Cumhurbaşkanlığı seçimi için önerdiği “çatı aday” formülü kapsamında eski cumhurbaşkanları ve Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’e yaptığı ziyaretlerin ardından çalışmalarına sivil toplum örgütleri ve siyasi parti temsilcileriyle devam edecek. MHP bünyesinde oluşturulacak heyetler de çatı aday turlarına çıkacak. MHP’nin bu kapsamda parlamento dışındaki Büyük Birlik Partisi, Saadet Partisi ve Demokrat Parti temsilcileriyle görüşmesi beklenirken CHP ile de görüşmebekleniyor. Bahçeli’nin meslek örgütleri ve sendika konfederasyonlarıyla da görüşme yapacağı ifade ediliyor. MHP Genel Başkan Yardımcısı Tuğrul Türkeş de düzenlediği basın toplantısında, “Türkiye Cumhuriyeti’ne cumhurbaşkanı seçiyoruz. Kampanya faaliyetinden itibaren kanunu hiçe sayan bir şahıstan cumhurbaşkanı olmaz. Sayın Başbakan Erdoğan cumhurbaşkanlığına adaylığını koyacak ise başbakanlığı bırakmak zorundadır, açık ve net” dedi. Merkel: Erdoğan itidalli davranmalı Dış Haberler Servisi Almanya Başbakanı Angela Merkel, 24 Mayıs’ta Köln’e gidecek olan Başbakanı Tayyip Erdoğan’ı itidalli davranmaya çağırdı. Passauer Neue Presse gazetesine konuşan Merkel, Erdoğan’ın daha önceki yıllarda yaptığı Köln ve Berlin ziyaretleri dahil olmak üzere birçok kez bunun aksi biçimde davrandığını söyledi. Merkel, “Başbakan Erdoğan’ın cumartesi günü sorumluluk bilinci ve hassasiyetiyle davranacağına eminim” diye konuştu. Bu arada Başbakanlık Basın Merkezi’nden yapılan açıklamaya göre Erdoğan, Köln ziyareti öncesinde Merkel ile telefonda görüştü. İktidardaki Hıristiyan Demokrat Birlik Partili Avrupa Parlamentosu Milletvekili Elmar Brok da “Erdoğan, Almanya’da kutuplaşmanın artmasına neden olacaksa, cumartesi günkü konuşmasından vazgeçmesi iyi olur” dedi. Hıristiyan Sosyal Birlik Partisi Genel Sekreteri Andreas Scheuer ise cumhurbaşkanlığı seçimleri için Almanya’daki Türklerin de oy kullanacağını hatırlatarak uluslararası bağımsız gözlemcilerin süreci izlemesini istedi. ‘Sen sivil değil misin, aday ol’ T.C. SİLİFKE İCRA DAİRESİ’NDEN TAŞINMAZIN AÇIK ARTIRMA İLANI 2012/352 TLMT. Satılmasına karar verilen taşınmazın cinsi, niteliği, kıymeti, adedi, önemli özellikleri: 1 NO’LU TAŞINMAZIN Özellikleri: Mersin ili Silifke ilçesi Kavak köyü Darlık mevkii 1864 parsel. Zemin kat iki No’lu bağımsız bölümün satışına karar verilmiştir, satışına karar verilen taşınmaz depo niteliğinde olup 840 m2 alana sahiptir, iki katlı depo betonarme olup zemin üst katı depo olarak kullanılmakta, çatı terası toprakla doldurularak üst döşemesi kapatılmış durumda, yine çatı kısmında havalandırma bacaları bulunmakta söz konusu depo nispeten eski kısmen yıpranmış durumdadır. Adresi: Mersin ili Silifke ilçesi Kavak köyü Darlık mevkii Yüzölçümü: 5.017,42 m2 Arsa Payı: Tam İmar Durumu: Kaydı gidibir Kıymeti: 174.271.77 TL KDV Oranı: %18 Kadındaki Şerhler: Kaydı gibidir. 1. Satış Günü: 27/06/2014 günü 11.00 11.10 arası 2. Satış Günü: 25/07/2014 günü 11.00 11.10 arası Satış Yeri: Silifke Adalet Sarayı Silifke İcra Müdürlüğü Önü SilifkeMersin 2 NO’LU TAŞINMAZIN Özellikleri: Mersin ili Silifke ilçesi Kavak köyü Darlık mevkii 1864 parsel. Zemin kat dört No’lu bağımsız bölümün satışına karar verilmiştir, satışına karar verilen taşınmaz depo niteliğinde olup 840 m2 alana sahiptir, iki “Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de” katlı depo betonarme olup zemin üst katı depo olarak kullanılmakta çatı terası toprakla doldurularak üst döşemesi kapatılmış durumda yine çatı kısmında havalandırma bacaları bulunmakta söz konusu depo nispeten eski kısmen yıpranmış durumdadır. Adresi: Mersin ili Silifke ilçesi Kavak köyü Darlık mevkii Yüzölçümü: 5.017.42 m2 Arsa Payı: Tam İmar Durumu: Kaydı gibidir Kıymeti: 174.27 1.78 TL KDV Oranı: %18 Kaydındaki Şerhler: Kaydı gibidir. 1. Satış Günü: 27/06/2014 günü 11.15 11.25 arası 2. Satış Günü: 25/07/2014 günü 11.15 11.25 arası Satış Yeri: Silifke Adalet Sarayı Silitkc İcra Müdürlüğü Önü SilifkeMersin Satış şartları: 1 İhale açık artırma sureliyle yapılacaktr. Birinci artırmanın yirmi gün öncesinden, artırma tarihinden önceki gün sonuna kadar esatis.uyap.gov.tr adresinden elektronik ortamda teklif verilebilecektir. Bu artırmada tahmin edilen değerin %50’sini ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları toplamını ve satış giderlerini geçmek şartı ile ihale olunur. Birinci artırmada istekli bulunmadığı takdirde elektronik ortamda birinci artırmadan sonraki beşinci günden, ikinci artırma gününden önceki gün sonuna kadar elektronik ortamda teklif verilebilecektir. Bu artırmada da malın tahmin edilen değerin %50’sini, rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları toplamını ve satış giderlerini geçmesi şartıyla en çok artırana ihale olunur. Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi düşecektir. 2 Artırmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen değerin %20’si oranında pey akçesi veya bu miktar kadar banka teminat mektubu vermeleri lazımdır. Satış peşin para iledir, alıcı isteğinde (10) günü geçmemek üzere süre verilebilir. Damga vergisi. KDV, 1/2 tapu harcı ile teslim masrafları alıcıya aittir. Tellaliye resmi, taşınmazın aynından doğan vergiler satış bedelinden ödenir. 3 İpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgilerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarını özellikle faiz ve giderlere dair olan iddialarını dayanağı belgeler ile (15) gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır; aksi takdirde hakları tapu sicil ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaktır. 4 Satış bedeli hemen veya verilen mühlet içinde ödenmezse İcra ve İflas Kanunu’nun 133’üncü maddesi gereğince ihale feshedilir. İhaleye katılıp daha sonra ihale bedelini yatırmamak sureti ile ihalenin feshine sebep olan tüm alıcılar ve kefilleri teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasındaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrıca temerrüt faizinden müteselsilen mesul olacaklardır. İhale farkı ve temerrüt faizi ayrıca hükme hacet kalmaksızın dairemizce tahsil olunacak, bu fark, varsa öncelikle teminat bedelinden alınacaktır. 5 Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup gideri verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 6 Satışa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacakları, başkaca bilgi almak isteyenlerin 2012/352 Tlmt. sayılı dosya numarasıyla müdürlüğümüze başvurmaları ilan olunur. 19/05/2014 (İİK. m. 126) (*) İlgililer tabirine irtifak hakkı sahipleri de dahildir. *: Bu örnek, bu Yönetmelikten önceki uygulamada kullanılan Örnek 64’e karşılık gelmektedir. (Basın: 33169)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle