24 Kasım 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 10 MAYIS 2014 CUMARTESİ 4 HABERLER Farklı inanç gruplarının temsilcileri 14 Mayıs’ta Vatikan’da Franciscus’la görüşecek Diyarbakır duasını isteyecek Saat Devran dönüyor, zaman değişiyor. Eskiden her şey daha güzeldi batağına saplanmadan söyleyeyim ki çocukluğumda her şey değişikti. Çocukluğumda efsanevi saat, Mustafa Kemal’in saatiydi. Bütün Türk halkı gibi tarihi okuyarak değil, duyarak öğrenen(!) bizler öğretmenlerimizden duymuştuk ki Albay Mustafa Kemal’in, 10 Ağustos 1915’te Anafartalar Grup Komutanı iken Conkbayırı’nda çatışma sırasında göğsüne gelen şarapnel, cebindeki Mektebi Harbiye’den verilmiş Omega saati parçalamış ve Mustafa Kemal olası bir ölümden kurtularak, Mustafa’dan Atatürk’e giden yolu yürümeyi sürdürmüştü. O sırada kim farkındaydı, Omega saatin kırılan çarklarının ve çerçevesinin tarihin zamanını etkileyeceğini? Mustafa Kemal’in kendisi bile öyle bir şeyi o sırada dile getirseydi, herhalde tuhaf bakardı yüzüne çoğu kişi. Şimdinin ünlü saati ise Zafer Çağlayan’ın, kaynağı bile tevatür saati. Çağlayan’ın saatinin markası, Mustafa Kemal’inki gibi Omega değil, Patek Phillippe. Zafer Çağlayan Mustafa Kemal gibi hasmı topun namlusunda değil, rüyada görenlerden olduğundan, saatin öyküsünde Mektebi Harbiye’nin falan bulunması beklenemez. Zafer Çağlayan’ın 700 bin liralık saatinin markası, soyu sopu belli ama nereden geldiği belirsiz. Zafer Çağlayan ispat edemese de yarım ağızla, “Ben aldım” diyor. Hakkındaki yolsuzluk fezlekesinde ise Rıza Sarraf’tan gelmiş olduğu söyleniyor. HHH “Rıza Sarraf kim?” sorusunu nasıl yanıtlamalı? Nasıl anlatmalı kim olduğunu? Özel müsaadeye ve himayeye mazhar bir işadamı desek tam olur mu? Ne ticareti yaptığı, hangi ilişkiler içinde olduğu neden böylesine titizlikle gizlenmek isteniyor? Neden Rıza Sarraf’a dokunan kim olursa olsun yanıyor? Rıza Sarraf neden bakanlara oğulları, yakınları, adamları aracılığıyla para gönderiyor? Neden bu soruların yanıtı resmi yoldan adabınca araştırılamıyor? Çağlayan “Saati ben aldım” diyor. Fatura gösteremiyor, fatura Sarraf üstüne çıkıyor. Bir işadamı bir bakana neden 700 bin liralık bir kol saati alır? İhalelerde ve menfaat ilişkilerinde, kendisine kol saati gösterilmesin diye mi? Bakan her saatine baktığında, işadamının zamanını görsün diye mi? Saatler hangi zamanı gösterir? Bütün saatlerin aynı zamanı gösterdiği doğru mudur? Yoksa bu bir yanılgı mıdır? HHH Mustafa Kemal saatine baktığında ne görmüştü? 10 Ağustos 1915’te Mustafa Kemal saatine baktı. Saati teslim olmama, direnme zamanını gösteriyordu. Mustafa Kemal, 19 Mayıs 1919’da saatine baktı. Zaman başkaldırma, birlikte istilaya karşı koymak zamanıydı. Mustafa Kemal 23 Nisan 1920’de saatine baktı. Ulusal egemenlik zamanıydı. Mustafa Kemal, 26 Ağustos 1922’de saatine baktı, bağımsızlık zamanıydı. Mustafa Kemal 29 Ekim 1923’te saatine baktı. Akreple yelkovan birleşmişler, Cumhuriyet’i gösteriyorlardı. HHH Hep merak ederim, çok pahalı saatler hangi zamanı gösterir diye. Öyle bir saatim olmadığı için bilemeyeceğim. Ama bildiğim bir şey var ki, Mustafa Kemal ile Zafer Çağlayan’ın saatleri aynı zamanı göstermiyor. Sahi neyi gösterir, Zafer Çağlayan’ın saati? Çocukluğumuzdaki saat Mustafa Kemal’in saatiydi, zaman içinde Zafer Çağlayan’ın saatine geldik. Turgut Uyar soruyordu: Şimdi tarihte saat kaç? Şimdi tarihte saat, Mustafa Kemal’in saatinden Zafer Çağlayan’ın saatine geldiğimiz andır. Sahi tarihin saatinin çarkları var mı? Acaba tarihin saati de zaman zaman hızlanıp zaman zaman da geri kalır mı? MAHMUT ORAL DİYARBAKIR Papa I. Franciscus, Diyarbakır’da farklı inanç gruplarından oluşan Kırklar Meclisi adlı giri resmi girişimi Vatikan’a davet etti. Eski Diyarbakır Sur Belediye Başkanı Abdullah Demirbaş, Keldani, Ermeni, Süryani, Ezidi, Alevi temsilcileri, Şeyh Said’in torununun da yer aldığı bir heyetle Papa Franciscus’u ziyaret edecek. Demirbaş, “Papa’dan Ortadoğu halklarının ve inançlarının bir arada yaşaması için duasını isteyeceğiz” dedi. Eski Sur Belediye Başkanı Abdullah Demirbaş, Duhok Belediye Başkanı Şevket Muhammed Osman, Surp Giragos Ermeni Kilisesi Vakfı Başkanı Ergün Ayık, Süryani Meryem Ana Kilisesi Başkanı Can Şakarer, Keldani Kilisesi Vakfı Başkanı Yusuf Karadayı, Türkmen Alevi Dedesi Hasan Baykut, Din Adamları ve Yardımlaşma Derneği (DİAYDER) Başkanı Zahit Çiftkuran, Bokark Şeyhi Nakşi Sayar, Şeyh Said’in torunu Muahmmed Akar gibi farklı inanç ve kimlikten oluşan Kırklar Meclisi üyeleri, Diyarbakır’daki “Kültürler Sokağı” projesine ilişkin olarak, Papa I. Franciscus ile görüşme talebinde bulundu. Vatikan talebe olum yanıt vererek Kırklar Meclisi’ni 14 Mayıs’ta Vatikan’a davet etti. Güneydoğu Gazeteciler Cemiyeti’nde (GGC) basın toplantısı düzenleyen eski Sur Belediye Başkanı Abdullah Demirbaş, Kırklar Meclisi olarak, bölgede var olan farklı inanç ve kültürlerin bir araya getirileceği bir sokak oluşturacaklarını, sokağa cami, kilise, havra ve bir cemevi yapacaklarını ve buna “kültürler sokağı” adı vereceklerini anlattı. Demirbaş, “amacımız Diyarbakır’da ve bölgede oluşturduğumuz barış ve hoşgörü modelini Diyarbakır’dan Ortadoğu ve dünyaya anlatmak. Papa’dan Diyarbakır’da hayata geçirdiğimiz Kültürler Sokağı p rojesini anlatıp manevi desteğini isteyeceğiz. Papa’dan ayrıca Ortadoğu halklarının ve inançlarının bir arada yaşaması için duasını isteyeceğiz” dedi. Demirbaş, ziyarette ayrıca Diyarbakır’ın surlarının dünya mirasına girmesi için destek isteyeceklerini anlattı. Sırada örgütler var Bahçeli: Alan ve Tuncel aynı kategoriye sokulamaz AYŞE SAYIN ANKARA Yerel seçimler sonrasında ilk revizyonu partisinin Merkez Yönetim Kurulu’nda (MYK) yapan CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun bundan sonraki hedefinde ise il ve ilçe örgütlerinin bulunduğu belirtiliyor. Örgütlerin başına eski Genel Sekreter Önder Sav’a yakınlığıyla bilinen Tekin Bingöl’ü getiren Kılıçdaroğlu’nun, Genel Sekreter Gürsel Tekin ile eşgüdümü sağlayarak örgütler için düğmeye basacağı belirtiliyor. Bu kapsamdaki ilk görevden alma Kütahya’da yaşanırken aralarında Ankara İstanbul ve İzmir’in de bulunduğu birçok örgütte görevden almalar olabileceği belirtiliyor. Kemal Kılıçdaroğlu’nun önceki gün MYK’de yaptığı değişiklik, parti kulislerinde olası parti içi muhalif hareketlenmelerine karşı “yeni denge arayışı” ve parti örgütlerine dönük “operasyon hazırlığı” olarak değerlendiriliyor. CHP kulislerinde bundan sonra izlenecek strateji ve yapılan MYK değişikliğine ilişkin şu yorum ve değerlendirmeler yapılıyor: En çok örgütte zorlandı: Kılıçdaroğlu’nun yeni MYK listesini hazırlarken en çok “örgütlerin başına kimi getireceği” konusunda zorlandığı belirtiliyor. Örgütleri istemesine karşın Kılıçdaroğlu’nun, daha önce de örgütlerin başına getirdiği Tekin’in görev alanını değiştirmek zorunda kaldığı için bu konuda mesafeli olduğu ve bu nedenle de örgütleri vermek istemediği belirtiliyor. Ankara Milletvekili Bülent Kuşoğlu’nu MYK’ye almak isteyen Kılıçdaroğlu’nun, Kuşoğlu’nun da “örgütleri” istemesi üzerine bu ismi MYK dışında bıraktığı belirtiliyor. Kılıçdaroğlu’nun PM’ye kendi listesini delerek giren Önder Sav’a yakın olan Tekin Bingöl’ü getirmesi ise parti içinde bir kesim tarafından “Mustafa Sarıgül’e karşı yeni bir denge kurma çabası” olarak değerlendiriliyor ancak ağırlıklı görüş, Bingöl’ün şu andaki parti yapılanması içinde herhangi bir kesime “angaje olmaması” nedeniyle tercih edildiği yönünde. Örgütleri iyi bilen Bingöl’ün Tekin ile birlikte örgütlerde yeniden yapılanma için eşgüdümle çalışacağı belirtiliyor. Kocaoğlu’na mesaj: CHP lideri Kılıçdaroğlu’nun, MYK’ye, İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adayı olmak isteyen Aytun Çıray’ı alması ise İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’na yönelik “tepki” mesajı olarak yorumlanıyor. Kılıçdaroğlu’nun, İzmir’de ilçe adayları konusunda kendi listesini çıkarıp genel merkeze rest çeken Kocaoğlu’nun, seçimden de istenilen düzeyde başarılı çıkılmaması nedeniyle Kocaoğlu’na tepkili olduğu dile getiriliyor. Kılıçdaroğlu’nun bu nedenle Kocaoğlu’nun MYK’ye girmesini istediği kendisine yakın isimlerden Alaattin Yüksel’e yeni listesinde yer vermediği belirtiliyor. ‘Denge’ MYK’si oluşturan Kılıçdaroğlu’nun bir sonraki hedefi il ve ilçelerin yönetimlerinde değişim Çiçek’in önerisine destek yok ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, TBMM Başkanı Cemil Çiçek’in hazırladığı hükümlü milletvekillerinin hükümlerinin ertelenmesine ilişkin yasa teklifini “Engin Alan ile HDP eşbaşkanı olan milletvekilinin durumları mutlaka ayrı ayrı ele alınmalıdır. Terörle mücadelede eşsiz kahramanlıklar sergileyen saygın bir ismin, PKK üyesi olmaktan dolayı cezalandırılmış birisiyle aynı kategoriye sokulamayacağı asla unutulmamalıdır” sözleri ile değerlendirdi ve “Partimiz ek olarak doğrudan doğruya Sayın Alan’ın mağduriyetini gidermek amacıyla gerekli kanun teklifini kısa süre içinde TBMM’ne verecektir” dedi. Bahçeli, yazılı bir açıklama yaparak Çiçek’in Alan ve Sebahat Tuncel için hazırladığı, yasa önerisini değerlendirdi. Bahçeli, mahkumiyeti kesinleşen iki milletvekili olduğunu belirtirken Engin Alan için “partimizin İstanbul milletvekili”, Sebahat Tuncel için ise “Hâlâ HDP eşbaşkanı olan bir kadın milletvekili” ifadelerini kullandı. Önerinin çelişkili olduğu kadar tehlikeli gelişmelere hız ve prim vereceğini ifade eden Bahçeli, “Engin Alan ile PKK terör örgütüne üyelikten mahkumiyet almış HDP eşbaşkanını terazinin iki kefesine koyup beraberce ele alma gafleti siyasi ve ahlaki meşruiyet açısından oldukça mahsurludur. Zira Sayın Alan’a atfedilen suçlamalarla bölücülükten sabıka yemiş malum milletvekilinin fiil ve eylemleri taban tabana zıttır. Çiçek’in Meclis’te grubu bulunan partilere gönderdiği kanun teklifi; İmralı canisinin milletvekili olmasına adeta vize, PKK’nin dağ kadrosunun siyasete kaydırılmasına adeta yeni bir imkân getirme risklerini ihtiva etmektedir” dedi. Öte yandan AKP Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik’in Cumhurbaşkanlığı seçimlerine yönelik “çatı aday” önerisine yönelik “CHP’nin ve MHP’nin birleşmesinden çatı olmaz, tencerekapak olur” sözlerine MHP’den sert yanıt geldi. “Tek çatı” stratejisinin AKP’nin korkulu rüyası haline geldiğini belirten MHP Genel Sekreteri İsmet Büyükataman, Çelik’i “AKP’nin kapı gıcırtısı ve akordu bozuk sözcüsü” olarak nitelendirdi. Son anda randevu Resmi temaslar için Ankara’da bulunan Almanya Federal Cumhuriyeti Aşağı Saksonya Eyaleti Başbakanı Stephan Weil ve beraberindeki heyet, dün Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile ayrı ayrı görüştü. Basına kapalı yapılan görüşmeler sonrası herhangi bir açıklama yapılmadı. Almanya Cumhurbaşkanı Joachim Gauck’un Türkiye’yi eleştiren sözlerinin ardından Erdoğan’ın Stephan Weil’e son ana kadar randevu vermediği belirtildi. Bir hafta boyunca Türkiye’de temaslarda bulunan Weil’in Erdoğan tarafından kabul edileceği, ziyaretten bir gün önce akşam saatlerinde Alman heyete iletildi. Diplomatik kaynaklar Başbakan Erdoğan’ın Weil’i kabul etmesinde Türkiye’ye yönelik eleştirilerden uzak kalması ve yatırımlar üzerine odaklanmasının etkili olduğunu belirtti. (Fotoğraf: AA) Tülin Alan’dan tepki: Çelik’e ‘kapı gıcırtısı’ tepkisi O zaman siz de Meclis’e girmeyin ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Balyoz davası hükümlüsü MHP Milletvekili Engin Alan’ın kızı Tülin Alan, MHP Genel Başkanı Bahçeli’nin, “Engin Alan ile PKK terör örgütüne üyelikten mahkumiyet almış HDP eşbaşkanını terazinin iki kefesine koyup beraberce ele alma gafleti siyasi ve ahlaki açıdan mahsurludur” açıklamasına tepki gösterdi. Tülin Alan, babasının hapisten kurtulması için yeni bir umut olacak kanun düzenlemesiyle ilgili Bahçeli’nin açıklamasına, “İçeride olan Tuncel dışarı çıkmasın diye Engin Alan da onunla hapiste çürüsün... Pardon, Tuncel dışarıda, Engin Alan hapisteydi değil mi. Engin Alan kalsın hapiste, onunla gurur duyun! Valla kusura bakmayın, benim bir tane babam var! BDP’linin olduğu Meclis’e de girmeyin o zaman” diyerek sert tepki gösterdi. Mini tüzük kurultayı planlanıyor Güçlü genel sekreterlik zor Örgütleri isteyen Gürsel Tekin’in genel sekreterliğe getirilmesi, kendisine yakın çevrelerde “güçlü genel sekreterlik” formülüne dönüş adımı olarak nitelendiriliyor. Ancak kısa vadede böyle bir değişime şans tanınmıyor. Çünkü bunun önünde tüzük engeli bulunuyor ve “tüzük kurultayı”nın toplanması gerekiyor. Parti kulislerinde, “güçlü genel sekreterlik” formülüne dönülmesi halinde, genel sekreteri ve MYK’yi de Parti Meclisi’nin seçeceğine dikkat çekilerek bu durumda parti içinden “PM seçimli kurultay” talebinin yükseleceği, Kılıçdaroğlu’nun da cumhurbaşkanlığı seçimi öncesinde parti içinde yeni bir tartışma başlatmamak için bu formülü yakın zamanda gündeme getirmeyeceğine dikkat çekiliyor. Ancak Kılıçdaroğlu’nun, yerel seçim sonrasında örgütlerden gelen eleştiler doğrultusunda parti politikalarının ele alınması ve örgütlere dönük operasyonun bir parçası olarak, bir tüzük kurultayı toplayabileceği görüşü de dile getirildi. Bu kapsamda, “il ve ilçe başkanlarının görevden alınması halinde 45 günde kongreye gidileceği” hükmünü “1 yıl” olarak değiştirmek için tüzük değişikliği yapılmasına dönük bir “mini tüzük kurultayı” planlandığı öğrenildi. Bu değişikliğin ise görevden alınan örgüt yöneticilerinin yeniden seçilmesini engellemeye dönük olarak düşünüldüğü belirtildi. Gaziantep’te İHA düştü GAZİANTEP (AA) Türk Silahlı Kuvvetleri’ne ait insansız hava aracı (İHA), deneme uçuşu sırasında bilinmeyen nedenle Nizip ilçesine bağlı Sarıkoç köyündeki fıstık bahçesine düştü. Parçalara ayrılan İHA’nın düştüğü bahçede şans eseri kimse bulunmazken köyde panik yaşandı. Sarıkoç köyü muhtarı Hasan Naim yaptığı açıklamada, öğle saatlerinde köy üzerinde uçan bir cisim gördüklerini söyledi. Alçaktan uçan aracın bir süre sonra düştüğünü anlatan Naim, “Jandarmaya haber verdik. Askeri yetkililer incelemenin ardından aracı götürdüler” dedi. l Köşk seçiminde oy kullanacak seçmenlerin yüzde 5’i 54 ülkeden Sandıklar diplomatlara emanet DUYGU GÜVENÇ rı ise en yakın alana ulaşmak için YSK’nin internet sitesinden randevu alacak. Yurtdışında sandıkların 4 gün boyunca açık olacağı şehirlerde zarf sayımı her gün 17.00’den sonra yapılacak. Ancak bu sırada oy sayılmayacak; sayım Türkiye’de ve eşzamanlı yapılacak. Oylar, mühürlü torbalarda saklanacak. Daha sonra da Türkiye’ye getirilecek. YSK henüz bu mühürlü torbaların kaç gün saklanacağını ve Türkiye’ye nasıl getirileceği konusunda bir bildirimde bulunmadı. Sandıkların dört günün sonunda mı, yoksa sayımın hemen ardından mı Türkiye’ye yollanacağı belirsizliğini koruyor. 29 kişi için sandık: Afganistan, Irak, Libya gibi çok sayıda Türk işçinin çalıştığı ülkelerde sandık kurulmayacak. Bir ülkede sandık kurulması için en az kayıtlı 500 kişinin bulunması şartını getiren YSK’nin bu şartı birçok ülkede sandık açılmamasına neden olurken İran’ın Urumiye şehrinde ise 29 kişi için sandık kurulmasını zorunlu kıldı. İran’da Tahran’da ve Tebriz’in yanı sıra Urumiye’de 1 sandık kurulacak. Diplomatlar kurul başkanı: Yurtdışındaki Sandık Kurulu, başkan ve kamu görevlisinin yanı sıra 1 AKP, 1 CHP, 1 MHP’li üyeden oluşacak. HDP, son genel seçimlere bağımsız adaylarla katıldığı için sandık kurulunda yer almayacak. Yurtdışında ayrıca Saklama ve Ulaştırma Kurulu da oluşturulacak. Bu kurulun başkanlığını, o ülkedeki misyon şefleri (büyükelçi, başkonsolos) veya en kıdemli görevli yapacak. Kayıtlar devam ediyor: Yurtdışında oy kullanmak için şu ana kadar kayıtlı seçmen sayısı 2 milyon 836 bin 753. Halen nüfus kayıt sistemine dahil olmak mümkün. Sürecin sonunda seçmen sayısının 3 milyona ulaşması bekleniyor. Balbay, maratonda koşacak SAMSUN (Cumhuriyet) Gazetemiz yazarı ve CHP İzmir Milletvekili Mustafa Balbay, Uluslararası 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı çerçevesinde her yıl geleneksel olarak koşulan 19 Mayıs Yarı Maratonu’nda 9. kez koşacak. Maraton 19 Mayıs günü saat 09.50’de Yaşar Doğu Spor Salonu önünde Samsun Valisi Hüseyin Aksoy’un vereceği startla başlayacak, kutlamaların yapılacağı Cumhuriyet Meydanı’nda sona erecek. Balbay, 18 Mayıs akşamı ADD Genel Başkanı Tansel Çölaşan ile birlikte Atakum İncesu’da düzenlenen Gençlik Kampı’na da katılacak. ANKARA Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde ilk defa oy kullanacak olan yurtdışında yaşayan yurttaşlar için 54 ülkede, 103 temsilcilikte 2 bin 392 sandık konulacak. Sandıklar 1 ile 4 gün arasında açık kalacak. Türkiye’de sayılacak oylar, Saklama ve Ulaştırma Kurulu’na emanet edilecek. Kurulun başkanlığını ise büyükelçiler veya konsoloslar yapacak. 103 ayrı şehirde açılacak olan sandıklar için 45 şehirde elçilik veya konsolosluk binası dışında alan kiralanıyor. Kiralanan alanlar arasında fuar merkezleri de var, spor salonları da... Yaşadığı şehirde sandık kurulmayacak Türk vatandaşla
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle