05 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
25 NİSAN 2014 CUMA CUMHURİYET SAYFA EKONOMİ [email protected] Taşerona çalışan işçilerin aylardır beklediği düzenlemelerle ilgili tasarı hayal kırıklığı yarattı 11 ‘ALTIN KALEM’ SAHİPLERİNİ BULDU ‘Torba’ yine fos çıktı MUSTAFA ÇAKIR ANKARA Hükümetin, taşeronlarda çalışan işçilerin durumu ile ilgili değişiklikleri de içeren “torba tasarı” netleşti. Ancak, bir milyonu aşkın işçinin beklediği “torbadan” hayal kırıklığı çıktı. Açılan yüklü tazminat davalarından kurtulmak isteyen hükümet, değişiklikleri sadece kamudaki taşeron işçilerle sınırlandırdı. Özel sektördeki yaklaşık 500 bin taşeron işçisinin “umudu” başka yasaya kaldı. Yakında TBMM’ye sunulması beklenen “torbada” taşeron işçilerden devlet personel sistemine, memurlardan SGK prim borçlularına kadar geniş bir alanda değişiklikler yer alıyor. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı verilerine göre, genel sağlık sigortası kapsamında gelir testi yaptırmayan 3 milyon 300 bin kişinin SGK’ye 7, BağKur’luların 22 milyar lira bi rikmiş borcu bulunuyor. Tasarıyla bu borçların “silinmesi” ya da yeniden yapılandırılması gündemde. Ayrıca “memurlara bir derece verilmesi” ile ilgili değişikliğin de yer alması bekleniyor. Ancak bu konuda son karar verilmiş değil. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çe Tasarıda taşeron işçilerle ilgili değişiklikler “kamudaki” 700 bin civarında işçiyle sınırlı kalacak. Özel sektördeki yaklaşık 500 bin taşeron işçi düzenlemenin dışında tutulacak. İş Yasası’nın taşeronu tanımlayan 2. maddesinde bir değişiklik olmayacak. Buna karşın ka Aleyhine açılan tazminat davalarından kurtulmak isteyen hükümet, sadece kamu sektöründeki sorunu bir parça gideren hükümleri yeni “torba tasarı”ya soktu. Özel sektördeki 500 bini aşkın taşeron işçisinin sorunu ortada kaldı. lik, devletin alacakları nedeniyle düzenlemelerin bir an önce gerçekleştirilmesi gerektiğini söyledi. Çelik, “netameli konular” olduğu için değişiklikleri bizzat Başbakan’a “kalem kalem” sunacaklarını, ardından da tasarının Meclis’e gönderileceğini belirtti. mudaki taşeron işçilerle ilgili İş Yasası’na “fıkra” eklenerek yeni tanımlama yapılacak. Kimlerin “asıl”, kimlerin “alt işveren” (taşeron) işçisi oldukları netleştirilecek. Kamudaki taşeron işçiler için devlet güvencesini de içeren “kıdem tazminatı” düzenlemesi gelecek. Bu düzenlemelerin kamu sektörüyle sınırlandırılmasına tepki gösteren Türkİş, “Uluslararası sözleşmeler ve ILO bu ayırımı yapmıyor. Bu hükümet öncesinde çıkarılmış iki Bakanlar Kurulu kararı da var. Ancak kamu bunlara uymuyor” vurgusunu yaptı. Bu işçilerin alt işverenin değil, “asıl işverenin” işçileri olduklarının yargı tarafından da kabul gördüğünü belirten Türkİş, “Sadece Karayolları’nda 7 binin üzerinde taşeron işçisi, bunların geçmişe yönelik alacakları var. Çok yüksek rakamlar. Şimdi Çalışma Bakanlığı kamuyu bundan kurtarmak, bundan sonra gelecek 650 bine yakın davayı ortadan kaldırmak için tedbir üretiyor. Bunu yaparken de kamu kesimindeki alt işveren işçilerine hak veriyormuş izlenimi vermeye çalışıyor” değerlendirmesinde bulundu. Kartla taksitte 8 milyarlık düşüş Ekonomi Muhabirleri Derneği (EMD) tarafından düzenlenen ‘6. Altın Kalem Ekonomi Basını Başarı Ödülleri’ töreninde konuşan Başbakan Yardımcısı Babacan, taksitli kredi kartı bakiyesinde son aylarda 78 milyar liralık düşüş olduğunu söyledi. Ekonomi Servisi Başbakan Yardımcısı Ali Babacan “İç tüketimin kontrollü şekilde büyümesini şu an itibarıyla önemli ölçüde sağlamış durumdayız. Bankaların kredi hacmi artış oranları, istediğimiz bir noktaya doğru gitmeye başladı. Hele hele taksitli kredi kartı bakiyesinde son aylarda 78 milyar TL düşüş söz konusu” diye konuştu. Ekonomi Muhabirleri Derneği (EMD) tarafından düzenlenen ‘6. Altın Kalem Ekonomi Basını Başarı Ödülleri’ Başbakan Yardımcısı Ali Babacan’ın katılımıyla Ankara’da düzenlenen törenle sahiplerini buldu. Törenin açılışında bir konuşma yapan EMD Başkanı Turgay Türker, kamu kurumlarının genelinde ekonomi muhabirleri ve diğer gazetecilere bir ambargo içerisinde kapıların kapandığına dikkat çekerek, “Kamu ve diğer kurumların basına böyle sürekli kapılarını kapatması bilgi verme noktasında doğal olarak şeffaflık noktasında da düşünülmesi gereken bir nokta olarak görüyoruz” dedi. Açılış konuşmaları sonrasında Sabah’tan Mehmet Nayır, Gözlem’den Ahmet Buğra Tokmakoğlu, Aksiyon’dan Mesut Çevikalp, Ekonomist’ten Levent Gökmen Demirciler, Anadolu Ajansı’ndan Emin Tamer Toğanaş, NTV’den Hasan Uylaş, Dünya’dan Alaattin Aktaş ödüle layık görülen isimler arasında yer aldı. Merkez Bankası faizleri değiştirmedi Başbakan Erdoğan’ın seçimlerden sonra faizleri düşürmesi yönünde telkinlerde bulunduğu Merkez Bankası piyasanın beklentileri doğrultusunda hareket etmeyi yeğleyince dolarda bir miktar gerileme kaydedildi. Ekonomi Servisi Bir süredir Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın faizlerin düşürülmesi yolundaki telkinlerine karşı bağımsız görünümünü koruma çabasında olduğu hissedilen Merkez Bankası Para Piyasası Kurulu (PPK) dün yaptığı toplantıda kararlı bir duruş sergileyerek faiz oranlarında değişikliğe gitmedi. Merkez Bankası PPK bir önceki kararından farklı olarak sadece geç likidite penceresi borç verme faiz oranını yüzde 15’ten yüzde 13.5’e indirdi. Merkez, borçlanma faizini yüzde 8’de sabit tuttu. Ocak ayında yüzde 4.5’ten yüzde 10’a çıkarılan haftalık repo faiz oranı değiştirilmeyerek yüzde 10 seviyesinde bırakıldı. Piyasa beklentisi politika faizinde herhangi bir değişikliğe gidilmeyeceği yönündeydi. Aynı şekilde ocak ayında yüzde 7.75’ten yüzde 12’ye çıkarılan marjinal fonlama maliyeti de sabit tutuldu. Merkez Bankası “Geç Likidite Penceresi Borç Verme Faizi”nde ise teknik bir indirime giderek yüzde 15’ten yüzde 13.5’e revize etti. Dün açıklanan kararın öncesinde 2.1420 seviyesinde bulunan Dolar/TL, kararla birlikte 2.1360’a geriledi. Karar, son günlerde 2.15’in üzerine tırmanma eğilimi gösteren ve karar açıklandığı sırada 2.1422 seviyesinde işlem gören doların ilk anda 2.1302’ye kadar gerilemesine yol açtı. Seçimlerden sonra Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, “Herhalde Merkez Bankası olağanüstü toplanır ve faiz indirimine gider” demiş, ardından Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı bunun yavaş yavaş gerçekleşmesi gerektiğini belirten bir konuşma yapmıştı. Erdem Başçı Muhteşem gösteri OLCAY BÜYÜKTAŞ ANKARA Doğuş Grubu’nun yıllardır sürdürdüğü sosyal sorumluluk projeleri önemli sonuçlar vermeye devam ediyor. Ankara Devlet Opera ve Balesi Çocuk Balesi Bölümü, Doğuş Çocuk Senfoni Orkestrası (DŞSO) ve TRT Ankara Çocuk Korosu, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı etkinlikleri kapsamında bir araya gelip, yılın en büyük çocuk konserini verdi. Şefliğini ve genel müzik direktörlüğünü Prof. Rengim Gökmen’in üstlendiği ve yaklaşık 90 öğrenci den oluşan DŞSO, 120 kişilik TRT Ankara Çocuk Korosu ile 40 kişiden oluşan ve ünlü balet Tan Sağtürk’le birlikte sahne alan Devlet Opera ve Balesi, Çocuk Balesi Bölümü’ne eşlik etti. Barış Manço’nun ‘Bugün Bayram’ından, Ayten Alpman’ın sesinden ‘Memleketim’ şarkısına uzanan geniş bir repertuvar ile popüler çocuk eserlerinin koro ve orkestra uyarlamalarına yer verilen konserde çocuklar, ‘Köçekçe’, ‘İzindeyiz’, ‘23 Nisan Kutlu Olsun’, ‘Bir Dünya Bırakın’ gibi birbirinden özel bale gösterileri ile izleyicileri büyüledi. Kazak gazı yıl sonunda geliyor Enerji Bakanı Yıldız, Türkiye’nin enerji arz güvenliği ve çeşitliliği çalışmaları kapsamında Kazakistan’dan doğalgaz alınması konusunda, “Kazak gazına dair işlemler sürüyor; bu yıl sonunda gaz Türkiye’ye gelebilir” dedi. Ekonomi Servisi Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, hafta başında Rus enerji şirketi Gazprom’un Başkan Yardımcısı Alexander Medvedev ile Ankara’da yapılan görüşmelerin olumlu geçtiğini belirterek “Rusya ile fiyat konusunda mutabakat sağlanırsa gelecek yıl sonunda 3 milyar metreküp gaz özel sektör eliyle gelebilir” dedi. Türkiye’nin enerji arz güvenliği ve çeşitliliği çalışmaları kapsamında Kazakistan’dan doğalgaz alınması konusunda Yıldız, “Kazak gazına dair işlemler sürüyor; bu yıl sonunda gaz Türkiye’ye gelebilir” dedi. Reuters’ın Orhan Coşkun Evrim Ergin imzalı haberine göre, bir yetkili de Kazakistan’dan gaz temin edilmesiyle Türkiye’nin arz çeşitliliğinde önemli bir adım atmış olacağını belirterek “İşlemlerin kısa sürede bitirilmesi bekleniyor. Kazak gazı yılın sonuna doğru Türkiye’ye ulaşacaktır” diye konuştu. Bosphorus Gaz daha önce de aynı şartlarla Kazakistan’dan gaz getirmek için lisans başvurusu yapmış, BOTAŞ’ın olumsuz görüş bildirmesinin ardından bu talep uygun bulunmamıştı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle