Katalog

SAYFA CUMHURİYET 24 NİSAN 2014 PERŞEMBE 6 HABERLER DHA Çocuklar Ata’sına akın etti l ANKARA / İSTANBUL (Cumhuriyet Bürosu) 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı ile TBMM’nin açılışının 94. yılı, tüm yurtta ve dış temsilciliklerde törenlerle kutlandı. AKP hükümetinin, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nın stadyumlarda törenlerle kutlanmasına ilişkin uygulamaları yürürlükten kaldırması nedeniyle, bayram kutlamaları okul bahçelerindeki gösteriler ve resmi törenlerle sınırlı kaldı. Kentlerde yapılan tören geçişleri de yeni bayram yönetmeliği nedeniyle gerçekleşmedi. ANKARA: 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı nedeniyle yurttaşlar Anıtkabir’e akın etti. Ellerinde Türk bayrakları ile Anıtkabir’e gelen çocuklar ve yurttaşlar mozaleye karanfil ve Türk bayrakları bırakıp dua ettiler. Anıtkabir’e gelen çocuklara balon, pamuk şeker ile Atatürk ve Kurtuluş Savaşı’nın anlatıldığı çizgi romanlar dağıtıldı. Bu İşi Bitirelim Halkın Hukuk Bürosu’ndan yapılan açıklamaoda “16 yaşındaki müvekkilimizin yüzünde ve kollarında işkence izleri var” denildi. Neden Gül Erdoğan ayrılığı üzerinde duruyorsunuz bu kadar, önemli mi? Ha o ha öbürü, ne fark eder.. Bunlara mecbur muyuz?.. 6 ok için yazacaktınız, ne oldu?.. Evet, yeni 6 ok önerisi üzerine yazacağım.. CHP üzerine de.. Önce şu işi bitireyim: Politika ayrıntılarda gizlidir... AKP’nin ileride nasıl ve hangi rüzgârları yelkenine doldurarak seyredeceğini bugünden okumak mümkün olabilir. Siyasette hiçbir şey “bütünlüklü” değildir, yaşadığımız zamanın bir aralığında bize öyle gözükür; tıpkı şimdi RTEDuvarında olduğu gibi.. ama her şey parçalanmaya, ayrışmaya mahkumdur, hele hele bir kitle partisinde farklı görüşlerle birlikte değil de, salt kendi tekçi görüşüyle ilerlemeye çalışıyorsa birileri... Dün RTE, Gül ile oturup anlaşırız, ilk görüşmemizi bu hafta yaparız, dedi. Bu Gül’ü tamamen saf dışı bırakması halinde, partide kendi dışında ciddi bir potansiyel güç birikimine yol açacağını gördüğüne işaret eder. Gül’ü dışlamaktansa bir şekilde entegresyonu deneyecek anlaşılan.. Gül’e yönelik yazıyla, bu kez görüş faklılığını vurgulayacağım. Bildiğimiz şeyler gibi, ama toparlamakta ve kayda geçmekte yarar var... HHH Gül, hangi konularda RTE’den ayrılıyor? Bunlar “ufak tefek” şeyler mi, yoksa hepsini bir araya getirdiğimizde, çok farklı bir politik fotoğraf mı ortaya çıkıyor?.. Yoksa bu farklılıkların, “dava arkadaşlığı”, “yol kardeşliği”, “din kardeşliği” gibi, ikisinin de üzerinde varsayılan ve ileri sürülen bir “politika üstü şey” karşısında önemi mi kalmaz? Çünkü, ikisi arasında farklılığı vurguladığınızda, bazı AKP yandaşı çok bilmişler ne olduğu pek anlaşılmayan o gizemli “dava”nın birleştirici gücünü ileriye sürüyor hemen... O “dava” nedir bilemem. “Gizli bir şey”se, yazarak anlamaya çalışırız! Ama şimdi işimize bakalım! HHH Yolsuzluk ve Rüşvet, önceki yazının konusuydu. Gül’ün bu konulara bulaştığına dair bir şey duymadık.. Başbakanlığı, Dışişleri Bakanlığı döneminde de. Çizdiği profil, içinde bulunduğu iktidar çevrelerinde rüşvet ve yolsuzluktan önemli bir rahatsızlık duyduğu biçimindedir. (Sadece o değil, örneğin Arınç ve bazılarının da, bu utanç verici durumdan büyük rahatsızlık duyduğunu, ama kısa dönem kişisel siyasi çıkarlar ve iktidarın partinin sürmesi uğruna, sıkı durmaya çalıştıklarını varsayabiliriz... Gül, önümüzdeki dönem önemli bir siyasi rol üstlenirse, rüşvetçilerle ilişkisi ne olur, görürürüz... Gezi Parkı ve Taksim: Gül, Taksim Gezi Parkı’ndan kaynaklanarak ülke çapında RTE iktidarına yönelen büyük direniş konusunda, RTE ile 180 derece ters düştü. RTE Kuzey Afrika’dayken, Taksim olayını bitirmek için hükümetle birlikte harekete geçtiler. Ama tapelerde de eski İstanbul Valisi’nin söylediği gibi, RTE Nuh dedi peygamber demedi.. Ülkeyi büyük çatışmanın içine sürüklemekten ve “Yüzde 50’yi zor tutuyorum” demeciyle milleti birbirine kırdırabileceğini açıklamaktan kaçınmadı. Hâlâ Taksim intikamcılığını sürdürüyor, yenilgiyi hazmedemiyor. Gül ile RTE arasında çok temel bir politik anlayış farklılığı: Toplumun genel sesine kulak verme, esnek olma, yanlışlığı pratikte görülen politikalarda ısrar etmeme... RTE bir askeri diktatör gibi toplumu ezip geçecek bir siyasi karakter ve kararlılık içinde.. Böyle başka bir tip daha AKP içinden çıkar mı bilemem... Dış düşman: RTE’nin hemen hemen kendisine karşı bütün olaylarda kullandığı kalıp dış düşman oldu. Böylece seçmenlerine “düşman” göstererek kendi etrafında birlik sağlıyor! Taksim direnişi de dış düşmanların eseriydi! Oysa Gül olaya daha gerçekçi yaklaştı... Avrupa Birliği: RTE, aslında AB ile ilişkilerin alt düzeyde gitmesinden memmun gibi, umurunda değil. Zaten baktığınızda, kurmak istediği büyük otoriterlik/ diktatörlük yönetimi ile AB birlikte yürümez. AB’den kaynaklanan direnişler olmasa, RTE sorun yaratmak için bahaneler bulacaktı bile diyeceğim! RTE’nin, AB’nin evrensel hukuk, demokrasi vb. anlayışı ile en küçük bir görüşilişkisinin olmadığı açık seçik. O aslında bir Ortadoğu’ya uygun bir kişi... Zaten, Doğu’nun despotik yönetimini kurmaya çalıştığı görülüyor. Avrasya diye kimse bunu bize kakalamaya çalışmasın! Ortadoğu liderliğine oynamanın gereği de budur! Gül ise daha evrensel hukuk ve demokrasi değerlerine yakın duruyor. Tabii, Gül’ün ABD ve AB ile daha uyumlu politikalar izlediği de açık. Sosyal medya ve demokrasi: Gül, Twitter gibi sosyal medya araçlarının özgürce kullanılmasından yana olduğunu söylüyor. Bu araçların günümüzde engellenemeyeceğinin farkındadır. Dünyanın ne tarafa evrildiğini daha iyi görüyor. Bu açıdan, demokrasi vurgusu, RTE ile önemli içerik farklılığına sahip. Ama diyebilirsiniz ki, internet yasasını onaylamadı mı?.. Bu, aralarında sadece bir üslup farkını göstermiyor mu?.. Gül, HSYK’yi de eleştirerek onayladı: Şüphesiz, partisi liderliğinden apayrı düşmek niyetinde değil. Eninde sonunda orada politika yapacak. RTE’nin güçlü iri sesi karşısında eninde sonunda uyumlu gözüküyor. Özellikle RTE büyük cepheler açınca, değil Gül, partisinden kimse karşı çıkamıyor. Gül, tıpkı şike yasasında olduğu gibi, onaylamadığı yasanın kendisine geri döneceğini ve sonunda onaylayacağını biliyor. Bunu da unutmayalım... Daha pek çok konu var, ama yer yok... Özetle: RTE’nin ülkede kurmak istediği ve ülkeyi götürmek istediği yer ile Gül’ün politik anlayışı projesi arasında derin farklılıklar var. Gül bu değerlerinde gerçekten pratikte ısrarcı olursa, yönetimde görev alırsa RTE’yi frenleyici bir politika üstlenebilir. Tabii, kendine bağımsız bir yönetim alanı elde edebilirse... Edemezse, zaten şimdilik kenarda duracak, derim... Hani neşe ‘Atatürk l Rengârenk kıyafetleriyle Anıtkabir’e aileleriyle gelen miniklerden biri de 2.5 yaşındaki Düş Atan’dı. Küçük Düş’ün “Atatürk uyansın artık” diye gözyaşı dökerek Anıtkabir’den ayrılmak istememesi diğer ziyaretçilerin dikkatini çekti. (Fotoğraf: ÜMİT KOZANDHA) Berkin için eylem yapan çocuklara ‘Bayram’ gözaltısı uyansın artık’ dolacaklardı l İstanbul Haber Servisi İstanbul Valiliği’nin 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı nedeniyle düzenlediği resmi kutlama töreninde “Berkin’in katilleri cezalandırılsın” pankartı açan 2’si çocuk 4 kişi, yerlerde sürüklenerek gözaltına alındı. Çocukların gözaltına alınışını, kutlamaya gelen diğer çocuklar korku dolu gözlerle izledi. Eyüp’te Feshane’de yapılan Çocuk Bayramı Şöleni’nde İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu, öğrencilere ödül vermek için sahneye çıktığı sırada slogan atıp pankart açan biri erkek biri kız iki çocuk, polis tarafından gözaltına alındı. Gezi eylemleri sırasında polisin attığı gaz fişeği ile kafasından yaralanarak 269 gün sonra yaşamını yitiren Berkin Elvan (15) için eylem yapan 2 çocuk, yaka paça Feshane’deki kapalı alana alındı. Slogan atan çocukların ağzı da polis tarafından zorla kapatıldı. Sloganlar duyulmasın diye müziğin sesi açıldı, sahnedeki tören de kesintiye uğramadan sürdü. Çocuklar bina içine sokulurken polis kapıları kapatarak gazetecilerin görüntü almasını engelledi. 2 çocuğun gözaltına alınmasının ardından tören devam ederken 1 kişi daha slogan ! atmaya başladı. Üçüncü çocuk da gözaltına alınırken olayı görüntülemeye çalışan kameramanlar bir sivil polisin saldırısına uğradı. Bu arada, lise öğrencisi bir çocuğun daha eylem sırasında darp edilerek gözaltına alındığı öğrenildi. Gözaltına alınan liseli 2 DevGenç’li Eyüp Karakolu’na götürüldü. 2 çocuk, daha sonra sağlık kontrolü için Eyüp Devlet Hastanesi’ne götürüldü. Çocuklardan biri sağlık kontrolüne girmemek için direndi. Polis ekipleri erkek çocuğu sürükleyerek ekip otosuna bindirdi. Sağlık kontrolünden geçirilen çocuklar çıkışta zafer işareti yaptı. Halkın Hukuk Bürosu’nca yapılan açıklamada “Çocuk katilleri şimdi de çocuklara işkence yapıyor. 16 yaşındaki müvekkilimizin yüzünde ve kollarında işkence izleri var...” denildi. 4 kişi savcılık sorgusundan sonra serbest bırakıldı. Şişli Endüstri Meslek Lisesi öğrencileri de 23 Nisan Çocuk Bayramı’nda Sıracevizler Parkı’nın adını tekrar Berkin Elvan olarak değiştirdi. Parka daha önce mahalle sakinleri tarafından Berkin Elvan’ın adı verilmiş ancak asılan tabela zabıta tarafından indirilmişti. Parkın adı yeniden Berkin Elvan Fotoğraf: SERKAN YILDIZ İSTANBUL: Taksim’deki törende resmi bayram kutlamaları ile ilgili yapılan yönetmelik değişikliğine tepki gösterildi. Cumhuriyet Anıtı’na çelenk bırakan Atatürk Vakfı Başkan, Osman Şentürk, “Ulusal bayramlar, ulus olmak bilincinin idrak edilmesi ile yapılmalıdır, yürekten hissedilmelidir. Atatürk sevgisi ve saygısı olmayan bir l İstanbul’da DenizTemiz iktidarın temsilciliğini yapmış olDerneği/TURMEPA denizi görmemiş 700 çocuğa duğu töreni, tören olarak kabul keyifli bir Boğaz turu yaptırdı. etmiyoruz. O nedenle biz kendimiz kutlama yapıyoruz” diyerek tepkisini gösterdi. CHP İstanbul il sekreteri Zeynel Emre de “Çıkarılan yönetmeliklerle bayram kutlamaları kısaca geçiştirilen şovlara dönüşmüştür. Her türlü baskıya rağmen bayramlarımızı halkımızla, milletimizle kutlamaya devam edeceğiz” dedi. İstanbul Büyükşehir Belediyesi Çocuk Meclisi özel oturum düzenledi. Beyoğlu Belediyesi tarafından düzenlenen “Beyoğlu Çocuk Şenliği” kapsamında anaokul ve ilkokul öğrencileri Tünel Meydanı’ndan Galatasaray Lisesi’ne yürüdü. Şişli Belediyesi çocuklar için Kilyos Solar Beach’te uçurtma şenliği düzenledi. Kadıköy Belediyesi ise Selamiçeşme Özgürlük Parkı’nda düzenlediği şenlik ile çocuklara eğlenceli bir gün yaşattı. Beşiktaş Belediyesi, Çilekli Spor Tesisleri’nde “23 Nisan Çocuk Karnavalı” düzenledi. Taksim Cumhuriyet Anıtı’ndaki resmi tören öncesinde anıt önünde asker selamı yaparak bekleyen Yılmaz Maden (52) gözaltına alındı. 180 TL ceza kesilen Maden daha sonra serbest bırakıldı. l YALOVA (Cumhuriyet) Yalova’da yerel seçimlerin iptal edilmesinin ardından, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı nedeniyle koltuğa Bahçelievler İlkokulu 4. sınıf öğrencisi Ateşalp Yurdagül (10) oturdu. Makam odasına kırmızı bir dosya ile giren küçük başkan, gazetecilerin Yalova seçimlerinin iptaliyle ilgili sorusuna “Yalova’da seçimler iptal oldu ama biz Yalova’nın gençleri koltuğu boş bırakmayacağız” diye konuştu. Ne zamana kadar bu koltukta kalmayı hedefliyorsunuz sorusuna ise Yurdagül “Seçimlerinin yeniden yapılacağı 1 Haziran” yanıtını verdi. 1 Haziran’a kadar koltuğu bırakmam Twitter Başbakanlık koltuğuna Göker İnan oturdu. Yalova’da belediye başkanlığı koltuğuna Ateşalp Yurdagül oturdu. (DHA) l Hatay’ın Yayladağı ilçesindeki çadır kentte kalan Suriyeli Türkmen çocuklar, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı coşkusunu buruk yaşadı. Türkçe şarkılar söyleyen çocuklar, Yermuk kampında açlıktan ölen ve Halep’te bombardıman altında kalan yaşıtlarının durumunu anlatan tiyatro oyunu sahneledi. Konya’da önceki gün evlerinin terasında oyun oynarken çamaşır ipinin boğazına dolanması sonucu boğularak ölen Yunus Sapmaz’ın (9), Onlar da küçük sınıf arkadaşları mezarının başına mektup bıraktı. Küçük Yusuf’un “Hayat yaşamaya değer” konulu tiyatro oyununda oynayacağı ve şiir okuyacağı planlanırken ölümü üzerine program iptal edildi. Van’da 13. Van Akdamar Çocuk ve Gençlik Tiyatroları Şenliği renkli görüntülere sahne oldu. Mersin’de Cumhuriyet Meydanı’ndaki tören sadece 2 dakika sürerken Marina Amfitiyatro’daki eğlence programında ise çocuklar ve aileler doyasıya eğlendi. l Yaşıtları 23 Nisan’ı kutlarken Bursa’ya aileriyle sığınan Suriyeli çocuklar ise geçim derdinde... (DHA) l ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) 23 Nisan Ulusal Egemenlik Çocuk Bayramı dolayısıyla her yıl olduğu gibi bu yıl da çocuklar devlet bürokrasinin en tepe noktalarındaki koltuklara temsilen oturdu. Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, çocuklarla birlikte Başbakan Tayyip Erdoğan, Meclis Başkanı Cemil Çiçek ve Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ü ziyaret etti. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül koltuğunu Etimesgut Nimet Bahri Kutluözen Ortaokulu öğrencisi Beyza Nalçakar’a devretti. TBMM Başkanı Cemil Çiçek de koltuğunu, Mehmet Emin Yurdakul İlköğretim Okulu 6. sınıf öğrencisi Ayşe Kurt’a devretti. Çiçek, TBMM’nin hiç kadın başkanı olmadığına da dikkati çekerek, “Temenni ederiz en kısa zamanda bir kadın Meclis başkanı olur” dedi. Başbakan Erdoğan’ın koltuğuna Çankaya Muazzez Karaçay İlkokulu 3. sınıf öğrencisi Göker İnan oturdu. “Twitter’ı biliyor musunuz? Kullanıyor musunuz” sorusu üzerine İnan, “Biliyorum ama kullanmıyorum. Ailem de izin vermiyor zaten, ‘daha küçüksün’ diyorlar” diye konuştu. Erdoğan, “Benden bir alkış bekliyor musunuz” diyerek, İnan’ın yanıtını alkışladı. Bakan Avcı ise, üst düzey bürokratların teslim ettiği koltuğunu çocuklara vermedi. Makam koltuğunu vermek yerine basın toplantısı salonunda çocukları topladı. 17 Aralık operasyonunun ardından kamu kurumlarında başlayan görev değişimleri kapsamında Ankara İl Milli Eğitim Müdürlüğü koltuğunu Kamil Aydoğan’dan alan Erol Bozkurt da koltuğunu çocuklara devretti. Ancak Bozkurt’un makam odasındaki Atatürk fotoğrafının sansürlendiği, elinde sigara olan Atatürk fotoğrafında sigaranın kapatıldığı görüldü. Detayın sorulması üzerine Müdür Bozkurt, “Aaa öyle mi. Orijinalinin nasıl olduğunu bilmiyordum” açıklamasını yaptı. alkışı Sansürlü Atatürk fotoğrafı l 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı, İzmir’de coşkuyla kutlandı. Sabah Mustafa Kemal Atatürk anıtına çelenk sunumuyla başlayan törenlerde, öğrenciler sergiledikleri gösterilerle izleyenleri büyüledi. Öğrencileri aileler de yalnız bırakmadı. Ellerinde Türk bayraklarıyla yürüyen çocuklar, İzmir Emniyet Müdürlüğü’nü de tedirgin etti. Polis telsizinden “40 öğrenci yürüyüş yapıyor” anonsu duyuldu. (Fotoğraf: EMRE DÖKER) İzmir’de coşku alanlara sığmadı