29 Nisan 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
19 NİSAN 2014 CUMARTESİ KÜLTÜR 17 @cumhuriyet.com.tr kultur CUMHURİYET SAYFA ‘Büyük bir vicdansızlık dönüyor’ AYŞEGÜL ÖZBEK +18 yaş sınırlaması GETİRİLEN filmin yönetmeni Onur Ünlü İtirazım Var’ın itirazı var ğil. Başka bir mesleği de olabilirdi adamın. İmam olması bize zaman zaman tatlı bir gerilim ve komiklik sağlıyor açıkçası. Çünkü imam denilen adam ne olursa olsun bir prototiptir. İmamdan beklenenler çok bellidir. Aradaki fark da bizim kullandığımız gerilimi yaratıyor.” Son dönemde Türkiye’de polisiye türü, edebiyat ve sinemada yükselmeye başladı. Nedenini de tarihten örnekler vererek açıklıyor Ünlü: “Polisiyenin ilk ortaya çıkışı 19. yüzyıl ortaları Fransa olarak varsayılır. Günümüzdeki 3. sayfa haberlerinin gazetelerde çok dikkat çektiği fark ediliyor ve bunun üzerine o hikâyeler kurmaca hale getirilip iyi kalemlerce yazılmaya başlanıyor. Daha sonra tür oluşmaya başlıyor. Halk bir şekilde bu vahşet hikâyeleriyle ilgileniyor. Türkiye’de 90’larda yeniden yükselmeye başladı polisiye. Cinayetlerin en rezil olduğu dönemdi. 1900’lerin başında Cumhuriyet Dönemi’nde de çok fazla polisiye yazıldı. O zamanlardaki sosyolojik karışıklığı düşünün ülkedeki. Film Noir’ın (Kara Film) çıkışı da 2. Dünya Savaşı zamanına denk gelir. İnsanların kafasının karıştığı, gerilimin arttığı zaman tuhaf bir şekilde polisiyeye ilgi artıyor. Üç dört dönem üzerinden bakarak böyle bir saptama yapabiliriz.” Filmin yönetmeni, yapımcısı aynı zamanda senaryo yazarı Onur Ünlü, 18 yaş sınırı için Kültür Bakanlığı’na itiraz dilekçesi verdiklerini ve yaş sınırının indirileceğini umduklarını söyledi. Kararın siyasi olmadığını ümit ettiğini belirten yönetmen, ahlaki karar olmasının siyasi bir karar olmasından daha tehlikeli olduğunu söyledi. Ünlü, filmi izleyen üçbeş kişinin tüm Türkiye için karar verdiğini de sözlerine ekledi. İtiraz dilekçesinde şöyle denildi: “Filmin içeriğine bakıldığında şiddet içeren sahnelerin son derece sınırlı olduğu, küfür ve kötü söz kullanımının yaş sınırlaması getirilmeyen diğer filmlere oranla kısıtlı olduğu, filmin hiçbir planında cinsel istismar işaret edecek bir kullanım bulunmadığı, korku öğelerinin hiç yer almadığı, bütün bunlara bağlı olarak ahlaka mugayyir, dini değerleri suiistimal eden ve insan onurunu rencide edecek bir unsurun olmamasına özellikle itina gösterildiği için yukarıdaki karara itiraz ediyor, ‘değerlendirme ve sınıflandırma alt kurulu başkanlığı’ tarafınca yeniden incelenmesini saygılarımızla arz ederiz.” Vicdan sahibi bir öğretmen, pilot ya da hamamcı bir cinayete şahit olsa ne yapardı? Ya da bir imam? Vicdan sahibiyse eğer, mesleğinin ne olduğu fark eder mi? Onur Ünlü’nün bu hafta gösterime giren ve bu akşam 33. İstanbul Film Festivali’nde yarışacak filmi “İtirazım Var” bir cinayeti dedektif gibi çözmeye çalışan bir imamın hikâyesini anlatıyor. Önceki gün Sinema Denetleme Kurulu’ndan +18 yaş sınırlaması alan film için raporda “insan onuruna aykırılık ve şiddet” içerdiği belirtiliyor. Filmin başrolündeki Serkan Keskin’i bağlama çalan, eski boksör aynı zaman da antro poloji okumuş sıradışı bir imam (Selman u Bugün, İstanbul Film Festivali’nde yarışacak “İtirazım Var”da bir cinayeti dedektif gibi çözmeye çalışan vicdan sahibi bir imamın hikâyesini izliyoruz. Ünlü “Biz bir imamı anlatmıyoruz, biz vicdan sahibi bir adamın hikâyesini anlatıyoruz” diyor. Bulut) rolünde izliyoruz. İmamı olduğu camide şahit olduğu cinayeti, polis çözmek için çaba harcamayınca kendisi çözmeye çalışıyor. Bu sırada başından türlü olaylar geçiyor, inandıklarını bir kenara bırakıp zorunlu olarak meyhaneye girip rakı içmesi gibi... Hal böyle olunca insan düşünmeden edemiyor; İnsanlık onuru başka nasıl yüceltilebilir? Filmin kahramanı imam olunca üstüne bir de +18 gelince akıllara, “zamanlama manidar” sözü geliyor, ancak Ünlü, senaryoyu 2010 yılında Sırrı Süreyya Önder’le birlikte yazdığını belirtiyor. “Biz bir imamı anlatmıyoruz, biz vicdan sahibi bir adamın hikâyesini anlatıyoruz. Filmi bu sene çekmeye karar verdiğimizde gördük ki hiçbir şey değişmemiş. O zaman yaptığımız göndermeler şimdi de çalışıyor. Bir eserin günlük hayatta, günlük politikaya yaptığı göndermelerinin bir sınırı olmalı. Ama bizim adamımızın söylediği şeyler, yaşadığı durumlar zaten bu ülkede bizim için sıradan şeyler haline geldi. İşin pis tarafı günlük hayatımızın bir parçası oldu artık. Onun için de bir noktadan sonra karakter ne söylerse, ne yapsa üzerimize alınmaya başlıyoruz. Çünkü ortada büyük bir vicdansızlık dönüyor.” Polisiyenin gücünü karakterden aldığını ifade ediyor Ünlü: “Karakterin güçlüyse senin hikâyen de öne çıkar. Şu an Selman Bulut gibi daha sonra da üzerinde çalışabileceğimiz tatlı ve güçlü bir karakter var elimizde.” Onur Ünlü, Selman Bulut’u gençliğinde bir roman karakteri olarak yarattığını söylüyor ve filmlerindeki diğer karakterlerle karşılaştırıyor. “İtirazım Var”ın bir kahraman filmi olduğunu söylüyor: “Yaptığım diğer filmlerdeki tiplere bakınca Selman Bulut, dramaturjik olarak olması gerektiği gibi bir adam. Bir kahraman vardır, başına bir iş gelir, mücadele eder ve en sonunda kazanır. Benim kahramanlarım genelde kazanamazlar. Bu, bu sefer kazandı. Aynı zamanda en çok bana benzeyen karakter de bu. ‘Bir din adamı böyle olmalıdır’ üzerinden düşünerek bir şey yapmadım. Bu benim konum değil. Haddime de de Hayati tehlikesi sürüyor Kenan Işık’ın SAĞLIK DURUMU Kültür Servisi Geçirdiği beyin kanaması sonucu yoğun bakım ünitesine alınan, 26 gündür uyutulan Kenan Işık’ın bilincinin kapalı olduğu, hayati tehlikesinin de sürdüğü bildirildi. Vehbi Koç Vakfı Amerikan Hastanesi’nden yapılan yazılı açıklamada “Hastamız Kenan Işık’ın bilinci kapalı olup, stabil seyretmektedir. Hayati tehlikesi sürmektedir. Solunumunun başlaması nedeni ile suni solunum cihaz desteğinin azaltılması, ağrılı uyaranlara cevap alınması, spontan göz açması gibi olumlu gelişmelere karşın, Kenan Işık’ın kontrol tomografi, manyetik rezonans görüntüleme ve klinik bulgulara göre, beyin korunmasına yönelik tıbbi tedavi ve girişimlere rağmen beyin hasarının devam ettiği gözlenmiştir” denildi. ‘Yas Bitti Yüzleşme Zamanı’ GALERİ KENT Kültür Servisi Vicdan Nalbur’un “Yas Bitti/Yüzleşme Zamanı” adlı sergisi yarın son buluyor. Teşvikiye Galeri Kent’teki sergi ile ilgili ressam Doç. Seyyit Bozdoğan, “Nalbur, geçmişe yönelik ve asla unutamadığı aile yaşantısını bir kompozisyon bütünlüğü içinde fotokolaj tekniği ile biçimlendiriyor. Resmi oluşturan figür ve nesneler, tüm gerçekliğine karşın, alışık olmadığımız resim strüktürü içinde bir yönüyle yabancılaşmayı bir yönüyle de yalnızlık duygusunu çağrıştırmakta” diyerek tanımlıyor. 1980’den bu yana pek çok sergi ve bienalde yer alan Nalbur, fotoğraf, resim, kolaj ve videoart türlerinde ürettiği eserlerle tanınıyor. İzmir Kitap Fuarı bugün başlıyor OĞUZ YILDIZ ‘Garip’lerin anısına... Köprüde Buluşmalar Kültür Servisi İstanbul Film Festivali kapsamında bu yıl dokuzuncusu düzenlenen Köprüde Buluşmalar ödülleri törenle sahiplerine verildi. Film Geliştirme Atölyesi ve Yapım Aşaması Atölyesi’nde yapılan sunumların ardından uluslararası jüri ödül alacak projeleri belirledi. TürkiyeAlmanya Ortak Yapım Fonu tarafından desteklenecek projelere üç kurumun temsilcileri tarafından karar verildi. Köprüde Buluşmalar Film Geliştirme Atölyesi’ne seçilen projeler ise şöyle: “16” (Melisa Önel), “Aşk ve Matematik” (Can Evrenol), “Balık” (Eset Akçilad), “(Gayrı) Ahlaki” (Hakkı Kurtuluş, Melik Saraçoğlu), “Görülmüştür” (Serhat Karaaslan), “Hamarat Apartmanı” (Hüseyin Karabey), “Jarabulus” (Erdem Tepegöz), “Körfez” (Emre Yeksan), “Kronoloji” (Ali Aydın), “Parçalar” (Rojda Akbayır), “Reprodüksiyon” (Atasay Koç), “Senaryosuz” (Alpgiray M. Uğurlu), “Sorgu” (Hacı Orman, Sedat Yılmaz). ödülleri sahiplerini buldu İZMİR TÜYAP tarafından bu yıl 19.’su düzenlenen İzmir Kitap Fuarı bugün kapılarını açıyor. Feyza Hepçilingirler’in onur konuğu olduğu fuarın bu yılki ana teması da “Garip Şairleri 100 Yaşında”. 27 Nisan’a kadar açık kalacak fuara 405 yayınevi ve sivil toplum kuruluşu katılıyor. Okurları yazarlarıyla buluşturacak ve 9 gün sürecek fuarda söyleşi, panel, şiir dinletileri ve çocuklara yönelik etkinlikler düzenlenecek. Etkinlik süresince okurlar, aralarında gazetemiz yazarlarının da olduğu çok sayıda isimle buluşma şansı yakalayacak. Türk şiirinin usta isimleri Orhan Veli ve Oktay Rifat’ın doğumlarının 100, Melih Cevdet Anday’ın da 99 olması nedeniyle, fuarın bu yılki ana teması “Garip Şairleri 100 Yaşın da” olarak belirlendi. Sunuş yazısının Enver Ercan’ın hazırladığı “Garip Şairleri 100 Yaşında Sergisi” de kitapseverlerle buluşacak. Fuarın bir başka sergisi de Yapı Kredi Yayınları tarafından “Sakın Şaşırma: Orhan Veli 100 Yaşında” adıyla izlenime sunulacak. Orhan Veli arşivindeki ve koleksiyonerlerdeki fotoğraflar, mektuplar, şiirler, kitaplar, gazete ve dergiler, resimler, heykeller ve çizimler katılımcılarla paylaşılacak. Ayrıca, “TÜYAP Çocuk Tiyatrosu Afişleri” yarışması için hazırlanan tiyatro afişleri sergisi de izlenime sunulacak. TÜYAP Genel Koordinatörü Deniz Kavukçuoğlu, “Düzenlenen her fuar yenilikler getirir. Yeni yazarlar, yeni kitaplar okurlarıyla buluşur. Genç yazarlar tanıtılır. Her fuar özünde yeni bir başlangıçtır” dedi. Fuar, 11.0020.00 saatleri arasında ziyaretçilerine açık olacak.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle