Katalog

1 NİSAN 2014 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER 5 üzerine taşıdı, Antalya’yı kazandı, İç Anadolu’da, Karadeniz’de MHP’yi ezip geçti. CHP Türkiye genelinde yüzde 28; MHP yüzde 16... MHP, Adana ve Mersin’i kazandı... CHP, Antalya ve Mersin’i yitirdi, Halkın yüzde 80’inin borcu olduğunu ve ekonominin bozulmasından korkup AKP’ye oy verdiğini belirten Adil Gür, CHP’nin stratejisini yanlış belirlediğini söyledi FIRAT KOZOK Mecburen AKP Gül’e seçim brifingi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Tayyip Erdoğan, dün akşam saatlerinde Köşk’e çıkarak Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’le bir araya geldi. Çankaya’da haftalık olarak gerçekleşen görüşme yaklaşık 1 saat sürdü. 30 Mart yerel seçimlerinin ardından yapılan ilk görüşmede Erdoğan’ın, Gül’e seçimlere ilişkin bilgi verdiği öğrenildi. Cadı Avı Zamanı... 30 Mart yerel seçimlerinin galibi elbet AKP’dir... Acaba neden AKP, yolsuzluk, rüşvet iddialarına, tapelere karşın Türkiye genelinde birinci parti olmayı başarmıştır? Bugüne değin sekiz seçim kazanan, 12 yıldır iktidarda olan AKP tüm yorgunluğunu bir yana bırakıp bir zafer daha kazanmıştır? Önce şunu belirtmek gerekiyor... CHP ve MHP sistem içi muhalefet yapıyor, başarılı bir hayat öyküsü anlatmıyor. Yıllardır bu böyle! Erdoğan, toplumu çok iyi tanıyor, muhalefeti tuzağa düşürüp sistem içi muhalefete zorluyor. Olayın özü bu bence! Yerel seçim öncesi hem CHP lideri Kılıçdaroğlu hem MHP lideri Bahçeli, rüşvet ve yolsuzlukların üzerine gidip, cemaatle birlikte hareket ettiklerini belli eden bir siyaset izlediler. Türkiye gibi demokrasi bilincinin gelişmediği ülkelerde halk, yolsuzluk ve rüşvet savlarını pek umursamaz. HHH Türkiye bir AB ülkesi değildir... Ayrıca toplumumuz sözlü kültürden yazılı kültüre geçmemiştir... Hayata bakışı, sosyal, kültürel, ekonomik algılaması “bugün karnım doysun” sınırındadır. Erdoğan bunları bildiği için yerel seçimlere böyle girdi, CHP ve MHP’yi bu çizgiye çekti. Fethullah Gülen Hareketi’ni, eski yol arkadaşlarını hedef tahtasına oturttu. Kendince bir düşman yarattı... Gülen Hareketi’nin medyası, bankaları, okulları, dershaneleri vardı... İşadamları, sanayiciler! O kadar... Olmayan şey ise oy tabanıydı... CHP ve MHP, yüzde üç bile olmayan bu oy tabanını abartılı gördüler. Daha açıkçası işbirliğine girdiler! Tutmadı! AKP seçmeni Erdoğan’a sımsıkı sarıldı ve 30 Mart seçimlerinde CHP ve MHP’yi kündeye getirdi... HHH Erdoğan, 30 Mart seçimlerinde istediği sonucu aldı... AKP oy oranını yüzde 45’in MHP ve BDP de kazandı ANKARA Seçimlerden iki gün önce yayımladığı son kamuoyu araştırmasıyla seçim sonuçlarını neredeyse doğru bilen A&G Araştırma Şirketi’nin sahibi Adil Gür, seçmenin yolsuzluk tartışmalarıyla gerilmek yerine ekonomik durumunu koruma düşüncesiyle hareket ettiğini söyledi. A&G Araştırma Şirketi’nin sahibi Adil Gür, 30 Mart seçimleri öncesinde Cumhuriyet’e yaptığı değerlendirmede, seçimlerde en önemli yarışın Ankara’da olacağını söylemiş ve “Hatta seçimler karakolda bitebilir” demişti. Şirket, seçimlerden 2 gün önce yayımladığı son ankette sonuçları çok yaklaşık bir tahminle bildi. “Yıllardır söylediğim bir şey var; CHP laik, demokrat ve Atatürkçü olduğu için iktidar olamıyor değil. AKP de dindar olduğu için oy kazanmıyor” diyen Gür, yerel seçimlerin ideolojik saflaşmalardan çok iktidarın ve yerel yönetimlerin çalışmalarına göre şekillendiğini anlattı. Gür, şöyle konuştu: “AKP’ye oy verenlerin yüzde 80’i hayatından ve icraatlarından memnun olduğu için oy veriyor. ‘Cemaate karşı Başbakan’a sahip çıkmak için oy verdim’ diyenlerin oranı yüzde 14. Bugün Türkiye’de halkın yüzde 80’inin borcu var. Ne borcu var? Ev borcu, araba borcu, kredi borcu, kredi kartı borcu vs. Şimdi böylesi bir ortamda seçmen huzursuz olmak istemez. Eğer muhalefet partileri burada ekonomideki temel dengelerin bozulmayacağı mesajını verseydi seçmeni rahatlatabilirdi. Seçmene iktidarla sürekli kavga etmek yerine, iktidarın ve onun belediyelerinin yaptığı işleri kendisinin nasıl daha iyi yapabileceğini anlatsaydı durum farklı olurdu.” MHP ve BDP’nin de seçimlerin başarılı partileri arasında sayılması gerektiğini ifade eden Gür, şunları kaydetti: “İl genel meclisi oylarıyla il belediye başkanlığı oylarını esas alarak yaptığımız hesaplamada, MHP’nin oyunun yüzde 17’leri bulduğunu görüyoruz. CHP’nin oyları da aynı şekilde yüzde 25’lere gerileyecektir. Seçimin kazananlarından biri de MHP aslında. Bu belediye başkanı rakamlarına yansımasa da.” CHP’nin aday belirlemede hata yaptığını belirten Gür, Türkiye’nin sosyolojik haritasına göre adaylar belirlenseydi CHP’nin oylarının yüzde 30’ları bulabileceğini söyledi. ERDOĞAN’IN fiyakası bozuldu TÜREY KÖSE İki seçim birden Seçimden önce yaptığı değerlendirmelerde AKP’nin yüzde 4546 seviyelerine ulaşması durumunda Köşk seçimlerinin stratejisinin de değişebileceğini söylediğini anımsatan Gür, “Şimdi bu tablo gerçekleşti. Yani AKP kendisinden bir ismi cumhurbaşkanı adayı yapma konusunda avantaj elde etti. Başbakan Erdoğan eğer cumhurbaşkanı adayı olursa, gelecek yıl yapılacak genel seçimlerle Köşk seçimlerini birleştirip birlikte bir kampanya yürütebilir. Çünkü görüldü ki Tayyip Erdoğan’sız bir AKP düşünmek mümkün değil. Sadece partinin genel başkanı değil. Her şeyi. Bu yüzden Erdoğan Çankaya’ya çıkarsa iki kampanyayı birlikte yürütmek isteyecektir” diye konuştu. Seçim öncesinde yaşanan kutuplaşma ortamının sürmesi durumunda, bunun orta vadede halkın cebine yansımaya başlayacağına dikkat çeken Gür, gerilimin artması durumunda merkezde bir partinin doğabileceğini söyledi. ANKARAToplumsal Ekonomik Siyasal Araştırmalar Vakfı (TESAV) Başkanı Erol Tuncer, seçim sonuçlarını değerlendirirken “Başbakan önde ama ‘yüzde 50 alırım birinci turda Cumhurbaşkanı olurum’ fiyakası bozuldu. Türkiye’nin ciddi sorununun muhalefet olduğu da görüldü” dedi. Tuncer, “kendi partisinden aday yetiştiremeyen” CHP’yi eleştirirken CHP’nin Antalya ve Mersin’i “bütünşehir” yasası nedeniyle kaybettiğini söyledi. ODTÜ öğretim üyelerinden Prof. Dr. Ayşe Ayata, “ilk kez toplam muhalif oyların AKP’ye yakın, hatta geçme eğiliminde olduğunu” vurgularken “Ankara yeni bir 1946. Muazzam bir şaibe var” dedi. lBaşbakan Tayyip Erdoğan’ın içinde bulunduğu zor duruma rağmen inişinin yüzde 45’te kalması onun adına başarı sayılır. Buna karşılık yüzde 50’den yüzde 45’e inmiş olması başarısızlıktır. 2009’da yerel seçimlerde yüzde 38.4 almıştık, yükselmişiz, anlayışını kabul etmiyoruz, 2011’le kıyaslayacağız. KONDA’ya bakın, en iyi tahmin eden KONDA oldu. Herkes Tarhan Erdem’e kızıyor ama işini iyi yapıyor, ankette bir grafik var. AKP yüzde 54’ten inmiş buraya. Başbakan, yüzde 50’nin üstünün güveniyle, “ 1. turda Cumhurbaşkanı olacağım” diye başladı. O fiyakası bozuldu. Cumhurbaşkanlığı seçimleri açısından sonuçlar iki türlü okunabilir. “1. turda seçilemiyorum” diye girmeyebilir, kendini ikinci tura bırakmaz. Ya da “yüzde 45 aldım” diye 2. tura da götürebilir. Çankaya hesapları pazarlıklara açık. l Bu kadar gürültü, patırtı, yolsuzluk, kaset varken neden AKP daha aşağı düşmedi? Bunları halka anlatmaya vakit kalmadı. Medya üzerinde çok büyük bir baskı kurdular. Müthiş bir psikolojik baskı ve “vatan elden gidiyor” algısı yarattılar. l Cemaat oylarının çok da yüksek olmadığı görülüyor. Cemaatin gücü negatiften ortaya çıktı. Bunlara devletin polisi, yargısı, valiliği nasıl teslim edildi? Büyük bir gaflet. O hesabı biz Başbakan’a s o r m a k TESAV Başkanı Erol Tuncer ANKARA, 1946 SEÇİMLERİ GİBİ ODTÜ öğretim üyelerinden Prof. Dr. Ayşe Ayata ise Ankara seçimlerinin “yeni bir 1946 olduğunu” söyledi. Ayata, “Seçimin gizli oy açık sayım kuralları çerçevesinde bütününde gelişen şaibenin yeni bir 1946 olduğunu düşünüyorum. 1946 seçimlerinde ‘aslında CHP kaybetmişti, kazanmış gibi gösterildi’ denir. Belki CHP gerçekten kazandı, fakat seçimin yapılışıyla ilgili soru işaretleri olduğu için herkes 1946 seçimlerinin şaibeli olduğunu kabul ediyor. Aynen Ankara seçimleri böyle. Açık sayıma ilişkin muazzam bir şaibe var, muazzam bir manipülasyon var” dedi. Ayata, şu değerlendirmeleri yaptı: “AKP’nin bu kadar çok oy almış olmasının önemli nedenleri olması lazım, bunlar iyi değerlendirilmeli. Elbette bunu oya itimat ettiğimizi varsayarak söylüyorum. Başbakan’ın sunduğu sert söyleminin seçmen tabanında karşılık bulduğuna, ayrıştırma ve bölme politikasının sonuç verdiğine şüphe yok. Ama başından beri şu soru işaretiyle hareket ediyorum. Biz interneti, sosyal medyayı kullanıyoruz. Bunları iyi kullananlarla kullanamayan vatandaşın görüşünün oluşması arasında geçen bir zaman farkı var. Ben kasetleri, iddiaları öğrendim, ODTÜ’de muazzam bir internet kapasitesine sahibim, acaba Yozgat’taki bir ev kadını aynı şekilde öğrenebildi mi? Aradaki zaman farkı önemli. Toplam muhalif oyları ilk defa AKP’ye yakın oldu, hatta ilk defa geçme eğiliminde oldu. Bu da bir iktidar alternatifi var demektir.” Hatay’ı aldı. AKP, Balıkesir ve Uşak’ı MHP’nin elinden alırken, Denizli’yi kaptırmadı... Aşağı yukarı seçmen tercihlerinde 2009’a ve 2011’e göre bir değişkenlik görülmüyor. Ankara’da Mansur Yavaş’ın CHP’ye katkısı yadsınamaz... İstanbul’da Mustafa Sarıgül’ün ise üç puan kadar katkısı var. Seçim öncesi Gezi eylemleri, yolsuzluk ve rüşvet... Demokrasi, özgürlükler... Yaşama hakkı... Bunları konuştu ve tartıştı toplumun bir kesimi... Çoğunluğu ise bu konuları hiç önemsemedi... AKP oylarının yüzde 45’i aşması, bunun bir göstergesi. HHH 4 ay sonra Cumhurbaşkanlığı seçimleri yapılacak... Belki bir erken seçim de aynı tarihte olabilir. Hem Cumhurbaşkanlığı seçimleri hem genel seçimler. Şimdiden bir öngörüde bulunmak zor! Siyasi gerginlik daha da artacak mı? Asıl yanıtlanması gereken soru da bu! Pazar gece yarısı Erdoğan bunun işaretini verdi konuşmasında. Cemaate bir operasyon yapılacak sinyali aldım. Toplumu bu denli germenin doğru olmadığına inanıyorum. Oy alabilirsiniz, iktidar olabilirsiniz... Orası ayrı bir konu... Demokrasiyi ve özgürlükleri bir yaşam biçimi yapabilir misiniz? HHH Seçim kazanmanın yolu başarılı bir hayat öyküsünden geçer, sistem içi bir muhalefetten değil... Seçmene o projeleri anlatacaksınız... AKP’nin yüzde 45’leri aşan oy alması, CHP’nin yüzde 30’lara ulaşamaması, MHP’nin yüzde 20’leri bulamaması, sosyalist, komünist partilerin yerinde sayması... Bu sistemde yüzde 70 oy alsanız bile elinizde bir proje yoksa, başarı öykünüz bulunmuyorsa sistem sizi ezip geçer... Demokrasi ve özgürlükler hayal olur! Seçmenin ruh hali, gün gelir çığlığa dönüşür! YÜZDE 6’LIK OYU ANAHTAR OLACAK Köşk seçiminde BDP kilit rolde MAHMUT LICALI durumundayız. Paralel devleti teşvik ettin, göz yumdun, biz şikâyet ediyoruz. l 4 yıl önce, “Türkiye’nin ciddi muhalefet sorunu var” demiştik. Bu sorun devam ediyor. CHPMHP kaybetti. BDP açısından fazla değişmedi. HDP modeli başarılı olamadı. Bir ana muhalefet partisi düşünün ki 5 yıllık arada Ankara, İstanbul gibi önemli iki kentte kendi partisinden başkan adayı çıkaramamış. İstanbul ve Ankara’da kendi adayını çıkarsa bu kadar da oy alamayabilirdi. Onda tereddüdüm yok. Ancak parti aday yetiştiremiyor, bu önemli bir sorun. lBütünşehir yasası olmasaydı, CHP Antalya ve Mersin’i kaybetmeyebilirdi. CHP’yi bir yerde kutlamak lazım, Hatay’ı kazandı. lBaşbakan’ın “sandık bizi aklayacak” anlamına gelen çok sözü var. Sandık yargı değildir. Balkon konuşması da feciydi. ‘MHP başarıya imza attı’ diyen Bahçeli, seçim sonucunun Başbakan’ı aklamadığını belirtti ‘Seçim sonucu Başbakan’ı aklamadı’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, yerel seçimlerde MHP’nin başarıya imza attığını belirterek “Başbakan ve partisi hangi sonucu alırsa alsın haksızlıklar, hukuksuzluklar ve ahlaksızlar sandıkta aklanmamış, temize çıkmamıştır” dedi. Bahçeli, yerel seçimlerin ardından dün sabaha karşı 04.00’te açıklama yaptı. Seçimlerin propaganda döneminde ahlaki, hukuki ve vicdani tüm değerlerin çiğnendiğini ifade eden MHP lideri Bahçeli, “Yandaş ve yalaka medya gerçekleri örtmek, yanlışları gizlemek, ihanet ve melanetleri saklayabilmek amacıyla adeta geceyi gündüze katmıştır” dedi. Seçim sonuçlarının yargının yerine geçemeyeceğini söyleyen Bahçeli, Erdoğan’ın yaptığı balkon konuşmasıyla Türkiye’de cepheleşmeleri teşvik etmeyi sürdüreceğinin anlaşıldığını belirtti. Bahçeli, şunları söyledi: “Erdoğan’ın yeni Türkiye ucubesi yetmezmiş gibi, yeni muhalefet nakaratlarını da seslendirmesi şüphesiz ki aymazlık, kendini bilmezlik ve akıl noksanlığıdır. Türkiye’yi hâlâ şaibelerden arınmamış bir başbakan yönetmektedir. 30 Mart’ın istikameti nereye çıkarsa çıksın, siyasi neticeler neyi gösterirse göstersin iktidarda henüz rüşvet ve yolsuzluğun batağına saplanmış kapkara vicdanlı bir zümre bulunmaktadır.” ANKARA BDP, 2011’e oranla Güneydoğu’da az da olsa oy kaybetmesine karşın sahip olduğu il sayısını 11’e çıkardı. AKP’nin MAHMUT ORAL yüzde 45’lik oy oranı dikDİYARBAKIR Yerel seçim sonuçlakate alındığında ilk kez rını değerlendiren BDP Eş Genel Başhalk oy kullanacağı için kanı Selahattin Demirtaş, oylarını koyüzde 50+1 oy gerekecek ruduklarını, hedeflerini yüzde 85 düzecumhurbaşkanı seçiminde yinde gerçekleştirdiklerini ve AKP’yi BDP’nin yüzde 6’lık oyu her yerde gerilettiklerini söyledi. Diyarbakır’da parti binasında basın anahtar işlevinde olacak ve toplantısı düzenleyen Demirtaş, yekilit rol oynayacak. rel seçimlerin, genel seçim ve CumBDP, bağımsız adaylar hurbaşkanlığı seçimlerinin bir provala girdiği 2011 seçimlerine sı olduğunu vurguladı. Demirtaş, “Devletin kurumları sınıfta göre oy oranı HDP oylarıyla birlikte yaklaşık bir puan kalmıştır. TRT’sinden, AA’sından TEdüşmesine karşın, Güney DAŞ’ına kadar hepsi sınıfta kalmıştır. Seçim kampanyası boyunca AKP’nin doğu Anadolu Bölgesi’nin kazanması için ellerinden geleni yaptıneredeyse bütün illerini lar. Bütün bu seçim sonuçları AKP’nin kazandı. BDP, Güneydo bulaşmış olduğu suçları, günahları da ğu Anadolu Bölgesi’nde temizlemez. AKP’nin oyunu önemli ölAKP’den Mardin, Bitlis çüde koruması ya da artırmasının en nedeni AKP karşıtı cenah dive Ağrı belediyelerini ka büyük ye adlandırılan, AKP karşıtlığı dışınzandı. Güneydoğu Anado da hiçbir şeyi olmayan, topluma hiçlu Bölgesi’nde 2011 seçim bir umut vermeyen, projesi olmayan lerine oranla AKP’nin oy cenahtır” dedi. Demirtaş, Gülen cemaatine yönelarını artırması dikkat çekti. AKP iktidarının bölge lik operasyon yapılması halinde ilkeli duruşlarını sürdüreceklerini belirterek de oy oranlarını artırması “Bir linç kampanyasını desteklemeyiz. bölgede çözüm sürecine Bu bize yapıldığı için biliyoruz. KCK verilen destek ve sürecin operasyonları adı altında on binlerce devam etmesi mesajı ola insan içeri atıldı. Suçu olanlar elbette cezalandırılmalı” dedi. rak değerlendirildi. BDP ve HDP’nin Türkiye genelinde yaklaşık yüzde desteklemesi durumunda AKP’nin 6’ya ulaşan oy oranı ağustos ayında Köşk adayının şansının artacağı deyapılacak cumhurbaşkanı seçimle ğerlendirilirken, BDP’nin Köşk için rinde de önemli bir rol oynayacak. bir aday açıklayıp açıklamayacağı Çözüm sürecine bölgede verilen cumhurbaşkanı seçiminde en önemdestekle BDP seçmeninin AKP’yi li gelişmelerden biri olacak. DEMİRTAŞ: AKP’yi gerilettik