04 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 21 MART 2014 CUMA 4 HABERLER ‘4 bakanın fezlekeleri Meclis’e geldi ama Başçalan’ın gelmedi’ diyen CHP lideri Kılıçdaroğlu: Sarıgül’ün Projeleri 3 Nasıl Olacak? Üç gündür Sarıgül’ün 25 uzman tarafından altı aylık bir çalışma ile hazırladıkları programın ana çizgilerini ve önceliklerini anlatmaya çalışıyorum. Kent yaşamının her yönünü kapsayan geniş kapsamlı bir çalışma, turizmden spora, kültüre, konser ve opera binalarına kadar ayrıntıya giren bu çalışmada önerilen projelerin nasıl yaşama geçirileceğine geçmeden önce, tarihi yarımadanın açık müze kent olması, marka caddeler kurulması İstanbul hanlarının restorasyonu, Haliç’in Eyüp Sultan odaklı “doğa ve kültür vadisi” haline gelmesi gibi özgün yanları da olduğunu belirttikten sonra, trafik, turizm, çevre gibi konuların hepsine burada yer veremediğimi eklemeliyim. Şimdi gelelim bu projelerin nasıl yaşama geçeceklerine: Bu projeler planlı bir şekilde hazırlanmaktan başka uygulanmalarında şeffaf ve katılımcı demokratik yöntemler uygulanacak, yani İstanbul halkı yerine birilerinin onun adına düşünüp, kendiliklerinden hazırlayacakları girişimlerin ürünü olmayacak. Zaten çağdaş kent yönetiminin de, demokrasinin de gereği bu. İnsanlar yaşayacakları çevrenin ve kentin düzenlenmesinde, oluşmasında söz sahibi olacaklar, katkıda bulunacaklar. Bunun için de her şeyden önce İstanbulluların kentlerinin kaderini buyurganın iki dudağının arasından çekip çıkarıp, kendi ellerine almaları gerek. Kent rantının kentliye döndürülmesiyle bütün projelerin finansmanı da mümkündür. HHH İstanbul 12 yıldır, yağma ve talana dayalı bir ekonomik modelin yürütücüsü, kendisine “ılımlı” İslam diyen, ama belirleyici niteliği çıkar çevreleriyle “uyumlu” İslam olan ve şimdi onu da artık beceremeyen “Tayyibizm”in sultası altında. İstanbul Tayyibizmin en önemli odağıdır. Çünkü değirmenin suyu İstanbul talanından ve avantasından gelmektedir. Su havzaları, kentin ciğerleri olan kuzeydeki yeşil ekolojik kuşak vahşice talan edilmekte, bütün bunların kararını ise büyük menfaat şebekesi piramidinin tepesinde bulunan tek adam vermektedir. İstanbul’da meydana gelen yıkım, artık telafisi çok güç, hatta imkânsız boyutlara varmış bulunmaktadır. Hele hele Kanal İstanbul gibi bir çılgınlığın hayata geçirilmesi halinde yalnız kent halkı ve Türkiye için değil, bütün insanlık için İstanbul ebediyen yok olacaktır. O bakımdan bu seçimler İstanbul açısından gerçekten yaşamsal öneme sahiptir. Burada, kenti keyfilikten kurtarıp planlı yönetime kavuşturacak, yağma ve talancının pençesinden çekip alacak, halkı avantacının rantçının gelir alanı olmaktan çıkarıp doğan rantı tekrar hemşerisine hizmet olarak döndürecek, İstanbullu ile doğa ile bilim ile özgürlükle barışık bir yönetime ulaştıracak bir değişiklik gerçekleştirilemezse, durum tahminlerin de ötesinde kötüdür. HHH Bu ortamda 30 Mart’ta, Tayyibizm ile demokrasi ve katılımcılık arasında bir seçim yapılacaktır. Bu seçimde bir yanda Sarıgül bir yanda Tayyip Erdoğan olacaktır. Erdoğan’ın diğer adayları birer göstermelikten ileri geçemezler. Karar her zaman Tayyip Bey’in uhdesinde olacak. Bu yazılarda, övgü dozu epeyce yüksek oldu. Burada bir noktaya dikkati çekmek isterim. Ben adaylardan herhangi birini değil, birinin programını, projelerini övdüm. Sarıgül iktidara gelebilir mi? Gelirse, son yıllarda oluşmuş olan, seçimin ertesi günü çevresini kuşatacak rant ve yağma çevrelerinin cazibe alanı dışında kalabilir, baskılara dayanabilir mi? Bu konularda bugünden herhangi bir öngörüde bulunamayacak kadar tecrübeli olacak yaştayım artık. Ayrıca, bir kentin esenliğinin yalnızca bir kişinin vaadiyle sağlanamayacağını, o kentin esenliğinin en büyük güvencesinin hemşerilerinin kentlilik bilinci olduğunu da unutmamalıyız. Eğer ana çizgilerini anlatmaya çabaladığım projeler hoşumuza gidiyorsa, onları yaşama geçirebilmemiz için, sahiplerine iktidar şansı verecek, sonra da sonuna kadar denetleyecek iradeye sahip olmamız gerekir. Yürekli savcı arıyorum SAVAŞ KALKAN TOKAT CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu , TBMM’de 4 bakanla ilgili fezlekelerin görüşülmesini hatırlatarak “4 bakanın fezlekesi geldi ama ‘Başçalan’ın fezlekesi gelmedi. Onun için helal süt emmiş, ülkesini seven, yürekli bir savcı arıyorum. Dürüst, onurlu, namuslu bir savcı arıyorum. İnatla bekliyoruz” diye konuştu. Seçim çalışmalarını sürdüren Kılıçdaroğlu, Tokat ve Sivas mitinglerinde halka seslenirken hükümeti hedef aldı. AKP’nin reklam filmine değinen Kılıçdaroğlu, “Kırkpınar güreşlerine katıldım. Bayrak önümüzden geçerken ben de dahil herkes ayağa kalktı, 4 AKP’li ayağa kalmadı. Tokat’ın vicdanına sesleniyorum, ayağa kalkmayan 4 bakan için Başbakanlık koltuğunda oturan zat bir şey yaptı mı, bir laf söyledi mi? Şimdi reklamlarında Türk bayrağı kullanıyor. O bayrak, 76 milyonun bayrağıdır. Senin babanın bayrağı değildir. İşine gelince kullanacaksın, işine gelmeyince ayağa kalkmayacaksın. Biz, her zaman bayrağımızın ‘Aklanmak istiyorsan mahkemeye başvur’ CHP lideri , Tokat mitinginin ardından Sivas’ta da halka hitap etti. Eski Almanya Cumhurbaşkanı Christian Wulff’un istifa ettikten sonra hakkındaki yolsuzluk suçlamalarını açıklığa kavuşturmak için mahkemeye başvurduğunu ve aklandığını aktaran Kılıçdaroğlu, “Bu Başçalan mahkemeye başvurur mu? Bir adamın alnında kara leke varsa o aklanamaz zaten. Onun için cesaret edemiyor. Düzgün adamsan, adam gibi adamsan ‘bunlar iftira’ diyorsan, mahkemeye başvurursun. ‘Ben aklanmak istiyorum, iftira atanlardan hesabını sormak istiyorum’ dersin. Yapabilir mi? Yapamaz” ifadelerini kullandı. Alandaki “Sizin çocuklar çaldı, bizim çocuklar öldü” yazılı pankartı okuyan Kılıçdaroğlu, hiçbir çocuğun ölmesini istemediklerini dile getirdi. Ankara’da seçim turu atarken ‘bozkurt işareti‘ yapan Kılıçdaroğlu’nun “Oyumu sana vereceğim” diyen bir ülkücü gence karşılık verdiği öğrenildi. ‘Bozkurt işareti’ni nasıl yaptı? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun önceki gün Ankara’da seçim turu atarken MHP’nin işareti “bozkurt”u eliyle yapmasının perde arkası aydınlandı. Kılıçdaroğlu’nun “Oyumu sana vereceğim” diyen bir ülkücü gence karşılık verdiği öğrenildi. Cumhuriyet’in edindiği bilgilere göre, önceki gün Kılıçdaroğlu, Ankara’daki belediye başkan adaylarıyla seçim turu atarken bir genç otobüse yaklaştı. Genç’in bozkurt işareti yaparak “Oyumu sana vereceğim sana” demesi üzerine Kılıçdaroğlu da, bozkurt işareti yaparak “Helal sana, helal sana...” diye karşılık verdi. Kılıçdaroğlu’nun bozkurt işareti yapması, özellikle sosyal paylaşım sitelerinde tartışma konusu oldu. önünde ayağa kalkarız” dedi. “Namuslu siyaset yapıyorum” diyenlerin her kuruşun hesabını halka vermek zorunda olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, 4 bakan hakkında hazırlanan fezlekelerin TBMM’ye gelmesini de değerlendirdi. Kılıçdaroğlu, “4 bakanın fezlekesi geldi. Şimdi önümüzde seçimler var. Soruşturma komisyonu kurulacak. ‘Bunları açıklayın. İçinde ne var’ dedik. Soruşturma açılsın mı açılmasın mı, milletvekili neye göre el kaldıracak? Açıklamadılar. Gizlediler.” AKP seçmenine seslenen Kılıçdaroğlu, “Haram para ile umreye gidilir mi? Kuranıke rim ile dalga geçilir mi? Diğer bakan Muammer Güler. Türkiye Cumhuriyeti tarihinde hangi bakanın oğlunun evinde 1 trilyon lira nakit para olmuştur? Hâlâ bu kul hakkı yiyenlere oy verecek miyiz? Oy veren kişi harama ortak olmuş demektir. Kul hakkı yiyene ortak olmuş demektir. AKP’ye oy verenlere sesleniyorum; lütfen harama ortak olmayın, helal oy kullanın” dedi. Kılıçdaroğlu’nun konuşması öncesi barkovizyonda Başbakan ile oğlu Bilal Erdoğan ve eski İçişleri Bakanı Muammer Güler ile oğlu arasında geçtiği iddia edilen ses kayıtları dinletildi. Twitter’ı kapattılar!.. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Erdoğan’ın Bursa’da ‘hepsinin kökünü kazıyacağız’ sözlerinin ardından Başbakanlık Basın Müşavirliği de ‘Erişim engellemesinden başka çare kalmadı’ dedi. Bu açıklamaların ardından Twitter’a gece geç saatlerde mahkeme kararıyla erişim engellemesi başlatıldı. Erdoğan’ın Bursa mitinginin ardından Basın Müşavirliği nden yapılan açıklamada, Başbakan’ın dün Bursa mitingindeki konuşmasında, Twitter hususunda kullandığı ifadelerde hukuki bir duruma işaret edildiği savunuldu. huriyeti vatandaşlarının bazı linklerin kaldırılmasına ilişkin mahkemelerden çıkarmış oldukları kararların uygulanması konusunda Twitter yetkililerinin duyarsız kaldıkları bir süreç söz konusudur. Nitekim bu süreç zarfında mahkeme kararları doğrultusunda Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı gerekli girişimlerde bulunmuş ancak Twitter yetkilileri bu taleplere duyarsız kalmıştır” denildi. Açıklamada mahkeme kararlarının tanınmaması ve gereğinin yerine getirilmemesi halinde, “Vatandaşlarımızın mağduriyetini gidermek için teknik olarak, Twitter’e erişimin engellenmesinden başka çare kalmayabileceği belirtilmektedir” ifadelerine yer verilerek Erdoğan’ın bu duruma dikkat çektiği vurgulandı. ‘O dersini almıyorsa biz vereceğiz’ Eski Avrupa Birliği Bakanı Egemen Bağış’a ait olduğu iddia edilen ses kaydına da değinen Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu: “Daha dün ses kayıtları düştü Egemen Bağış’ın. Kuranıkerim bütün İslam dünyasının ortak kitabıdır. Hepimizin saygı duyduğu kitaptır o. Asla ve asla oradaki hiçbir ayet ile ilgili farklı bir şey söylemeyiz. Huşu içinde okuruz. Saygı duyarız. Bu adam kalktı internette bir gazeteci ile konuşuyor. Çok özür diliyorum ama ağza alınmaması gereken lafları söylüyor. Eğer bunu diyelim ki CHP’den bir kişi söyledi. Emin olun kıyamet kopardı. Hükümet kıyameti koparırdı. Biz ne yapardık. Derdik ki ‘Kusura bakma kardeşim, inançlarla dalga geçiyorsan senin bu partide yerin yoktur’ derdik. Çünkü CHP her inanca saygı gösterir. Peki bu ‘Başçalan’, Kuranıkerim ile dalga geçen bu bakan hakkında bir şey söyledi mi? Partisinden attı mı? O zaman ayın 30’u geliyor. Sandığa gideceğiz. O dersini vermiyorsa, dersini biz vereceğiz” diye konuştu. AKP seçmenlerine seslenen CHP lideri Bu kişileri tanıdınız mı? Tanımanız gerekir. Peygamberimizin söylediği çok önemli; ‘Yalanla iman bir arada olmaz’ diyor.” CHP lideri Kılıçdaroğlu, yolsuzlukla suçlanan 4 bakanı işaret etti. ağduriyet gideriyorlarmış! Açıklamada, “Halihazırdaki durumda, Türkiye Cum M Erdoğan sosyal medyayı hedef aldı: Hepsinin kökü kazınacak SAKARYA/BURSA (Cumhuriyet) Başbakan Tayyip Erdoğan, telefon dinlemelerinde uluslararası komploların işin içinde olduğunu öne sürdü ve “Twitter falan hepsinin kökünü kazıyacağız” dedi. Partisinin Sakarya ve Bursa mitinglerinde CHP, MHP ile isim vermeden Fethullah Gülen’e yüklenen Erdoğan, tapelerin kamuoyuna yansımasında uluslararası komplolar olduğunu öne sürdü. Erdoğan, “Düşünebiliyor musunuz? Şimdi bakın, uluslararası komplolar bu işin içinde. Twitter’lar var ya, şimdi mahkeme kararı çıktı. Twitter mwitter hepsinin kökünü kazıyacağız… Evet evet... Uluslararası camia öyle der böyle der, hiç beni ilgilendirmiyor. Türkiye Cumhuriyeti’nin gücünü görecekler. Bunun özgürlükle mözgürlükle alakası yok. Özgürlük birinin mahremine girmek değildir. Özgürlük devletin sırlarını bu tür kanallarla uluslararası yerlere fitnelemek, süfle etmek değildir. Ve süratle bu adımı atıyoruz. Niye, ülkemin güvenliği söz konusu” diye konuştu. CHP’ye yüklenen Erdoğan, “Pensilvanya’ya özellikle de bir şeyi hatırlatmak istiyorum. Bu CHP, tarihi boyunca dindarlara hep zulüm etmiştir. Bu CHP, Türkiye’nin her yerinde en çok da Bursa’da camileri kapatmış, yıkmış, türbeleri tahrip etmiştir. Ben birilerine haşhaşi dedim. Bu CHP de haşhaşidir. Aynen. Aynı yerde buluşuyorlar” dedi. Erdoğan, parti teşkilatlarına 30 Mart’ta sandığa sahip çıkma çağrısı yaparak “Sandık Kurulu üyeleri muhakkak sandıklarına ilk önce onlar gitsinler. Daha şafak sökerken orada olsunlar. Orada kuş uçurtmayacaksınız. Tamam mı ağabeyler” diye seslendi. Erdoğan’ın Bursa mitingi öncesi ve sonrasında on binlerce Bursalı yollarda kaldı. Güvenlik ge AKP O REKLAMI DEĞİŞTİRDİ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) YSK’nin Türk bayrağının propaganda için kullanıldığı gerekçesiyle yasak getirdiği AKP’nin reklam filminin yasağa rağmen bir süre daha televizyonlarda gösterilmesinin ardından RTÜK de söz konusu reklam filminin yayından kaldırılmasına karar verdi. RTÜK kararı üzerine AKP tarafından yapılan değişiklikle reklamdan ezan sesi kaldırıldı. Türk bayrağının üzerindeki hilal ve yıldız silindi, yerine “Millet Eğilmez, Türkiye Yenilmez” yazısı konuldu. Önceki akşam TRT’de katıldığı programda yasak kararı için “Biz de onu yasaklarız. Yasağa yasak getiririz” diyen Erdoğan, dünkü mitingde de tepkisini sürdürerek “Reklamımızı beğendiniz mi? Güzeldi değil mi? Kalkmışlar bunu yasaklıyorlar” dedi. rekçesiyle kentin ulaşım omurgasını oluşturan Bursaray’ın, doğubatı aksındaki seferleri Gökdere yakınındaki 5 istasyon kapatılarak kesildi. Ana yollar kapatılınca saat mitinge gitmeyen on binlerce Bursalı saatlerce evlerine ulaşamadı. AKP’li belediyenin tahsis ettiği otobüsler yetersiz kalınca AKP’lilerle yurttaşlar arasında kavga çıktı. Erdoğan, Bursa’dan önce gittiği Adapazarı’nda da cemaat ve muhalefet partilerini sert bir dille eleştirdi. Erdoğan, cemaatin CHP ve MHP ile yol arkadaşlığı yaptığını savundu. İsim vermeden Fethullah Gülen’i eleştiren Erdoğan, “Bunlar insanlıktan nasibini almamış. Bunlar bir şantaj şebekesi... 10 yıl, 15 yıl önce benim de bir saygım yok değil, vardı. Ama artık bu saygılarımı kaybettim” dedi. 50 TL’lik alışveriş çeki dağıtımı AKP’yi Seçim Kurulu durdurdu DOĞAN ÇİZMECİ TURGUTLU llçe Seçim Kurulu, CHP’nin başvurusu üzerine, AKP’li Belediye Başkanı Serhat Orhan’ın yurttaşlara 50’şer liralık alışveriş çeki dağıtımını seçim yasaklarına aykırı bularak durdurdu. Geçen cumartesi günü Turgutlu Belediyesi’nin dağıttığı 50 liralık gıda yardımı fişi izdihama neden olmuş ve muhalefet olaya tepki göstermişti. CHP Milletvekili Hasan Ören de suç duyurusunda bulunmuştu. CHP ilçe başkanı Vahit Doğrucu, “Seçim arifesinde oy avcılığı amacıyla ve zengin fakir ayırmadan böyle bir şey yapılması etik olmadığı gibi hem yanlış hem de suçtur” dedi. ‘Şantaj şebekesi’ Bursalı yollarda kaldı
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle