03 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
4 ARALIK 2014 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER 9 4C garabetine sığındılar MUSTAFA ÇAKIR Eldeki kamu kurumlarını satan hükümet, özelleştirilen kurumlardaki personelin tepkisini yatıştırmak için 4C’ye başvuru süresini uzatıyor ANKARA Yatağan, Yeniköy ve Kemerköy termik santralları başta olmak üzere özelleştirilen ve özelleştirilecek olan kurumlardaki çalışanların tepkisinden çekinen hükümet, çareyi ne işçi ne de memur kadrosu olan 4C’ye başvuru süresini 2 yıla çıkarmakta buldu. Bakanlar Kurulu tarafından yayınlanacak karara göre, özelleştirilen kurumlardaki personel 2 yıl sonra 4C’ye geçebilecek. Ancak bu kadroda bulunan personel ne sendikalara üye olabiliyor, ne de toplusözleşme hakkı bulunuyor. Sosyal hakları da sınırlı. Hükümet 2003 yılından bu yana 61.2 milyar dolarlık özelleştirme yapmakla övünü yor. 2015’te ise özelleştirmelerden 8.7 milyar lira gelir bekleniyor. Hükümet Yatağan, Yeniköy ve Kemerköy termik santrallarının ardından kalan son santrallar olan Orhaneli ve Tunçbilek ile Soma B termik santralını da satışa çıkardı. Bu santrallarda teklif verme süresi aralık ayında sona erecek. Hükümet 2015 yılında santralların yanı sıra çok sayıda özelleştirme daha yapacak. Bunların başında otoyol ve köprüler geliyor. Bunun dışında Milli Piyango, Spor Toto, bazı limanlar, 25 şeker fabrikası, Erzurum Kış Olimpiyatları Tesisleri, Halk Sigorta, Halk Emeklilik, Türksat’a ait KabloTV operasyonları, BOTAŞ’ın iletim hatları, TEİAŞ’a ait kamu hisselerinin yüzde 49 hissesi ve TPAO’nun halka arzı da gerçekleştirile cek. Gayrimenkuller, arsalar, Güllük Marina, Haydarpaşa, Eti Maden’e ait sülfirik ve borik asit fabrikaları da özelleştirilecek. Özelleştirilen kurumlardaki personel 4C kadrosuna aktarılıyor. TEKEL işçilerinin Ankara’da iki ayı aşkın süre gerçekleştirdikleri eylemle gündeme gelen 4C, ne işçi ne de memur kadrosu. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın rakamlarına göre halen 4C kadrosunda 23 bin 666 personel bulunuyor. Yılda 11 ay çalıştırılan 4C’li personelin sosyal hakları sınırlı. Maaşları düşük. Sendikalara üye olma yani örgütlenme hakları da yok. Dolayısıyla toplusözleşmeden yararlanamıyorlar. Sendikaların taleplerine karşın bu kadroda çalıştırılan personel yıllardır kadroya da alınmıyor. Hü kümet yeni özelleştirilecek kurumlar olduğu için bu kadroyu kaldırmıyor. Yatağan, Yeniköy ve Kemerköy termik santralları ile maden sahalarında çalışan işçiler de özelleştirmenin ardından 4C kadrosuna alınacak. İşçilerin Yatağan’daki direnişi devam ediyor. Özelleştirilecek kurumlar da dahil personelin tepkisinden çekinen hükümet, çareyi 4C kadrosuna başvuru süresini uzatmakta buldu. Halen özelleştirilen kurumlardaki personelin 6 ay içerisinde 4C kadrosuna başvuru hakkı bulunuyor. Önümüzdeki günlerde Bakanlar Kurulu’ndan çıkacak karara göre ise başvuru süresi 6 aydan 2 yıla çıkarılacak. Yani işçi 2 yıl sonra da 4C için başvuruda bulunabilecek. 2 BİN 831 KİŞİNİN İŞTEN ÇIKARILMASI Soma’da kriz büyüyebilir! YUSUF ÖZKAN SOMA Soma Holding’e bağlı Soma Kömürleri AŞ’nin Eynez ve Atabacası ocaklarında çalışan 2 bin 831 kişinin cep telefonlarına gelen kısa mesajlarla işten çıkarılması, ailelerinde olduğu kadar ilçede de endişe yarattı. Soma’da geçen mayısta 301 madencinin yaşamını yitirdiği Eynez’le Atabacası ocaklarında çalışan yaklaşık 3 bin kişinin işine, geçen pazar akşamı “bir anda” son verilmişti. Kış aylarının yaşandığı bugünlerde çaresizliğe sürüklenen işçilerin bir bölümü, her gün kaymakamlık önünde toplanıyor. İşçiler özellikle bankalara olan kredi borçlarının ertelenmesini ve yeni iş sahaları yaratılmasını istiyor. İşçilerle görüşen Kaymakam Bahattin Atçı, 2 bin 831 kişinin işten çıkarılmasının kendilerini de üzdüğünü, tazminat sorununun hemen çözülmesi gerektiğini söyledi. Soma’nın tamamının bu durumdan olumsuz etkileneceğini belirten Atçı, “Kömür madeninde meydana gelen bir aksama, bir daralma bütün Soma’yı etkiliyor. Zaten Soma’yı büyüten 100 binin üzerinde bir nüfusa çıkaran esas itibarıyla madencilik. Burada bir daralma, bir küçülme olursa Soma küçülecek. Soma’nın küçülmesi demek başta esnaf olmak üzere bütün sektörlerin, bütün kesimlerin olumsuz etkilenmesi anlamına geliyor. İşçilerimizi bir yere yerleştiremezsek, birçoğu göç edecektir. Bu da tabii ki Soma için iyi bir sonuç doğurmayacaktır” dedi. Soma Esnaf Odası Başkanı Ali Ayan da gazetemize yaptığı açıklamada, ilçe esnafının maden kazasının olduğu günden bu yana sıkıntı çektiğini, ancak son yaşananların olumsuz etkilerinin daha fazla olacağını vurguladı. İşten çıkarılan işçilerin bir an önce istihdam edilmesi gerektiğini vurgulayan Ayan, “İşçiler 6 aydır devletin verdiği maaşlarla idare ediyor, artık bu maaşı almayacaklar. Bugün bizim gördüğümüz, göreceğimiz zarardan çok, istihdam sıkıntısının bir an önce çözülmesi daha önemli. Aksi durumda ilçede yeni bir göç dalgası yaşanabilir” diye konuştu. Saldırı üstüne saldırı TÜREY KÖSE MERSİN/AKKUYU Akkuyu Nükleer Santralı için Rus şirketinin “nükleer” reklamı yaptığı “bilgilendirme” bürolarına karşı, Nükleer Karşıtı Platform da kentte birçok yerde “bilgilendirme” stantları açıp, mitingler yaparak mücadele etmeye hazırlanıyor. ÇED raporunun onaylanmasından sonra Akkuyu’da nükleer kavgası yeniden alevlendi. Özel güvenlik bölgesi ilan edilen Akkuyu Nükleer Santralı alanına giriş yasak olduğundan, ancak bir patika yoldan tepeye çıktığımızda santral alanını görebildik. Alanda iş makineleri harıl harıl çalışıyordu, hafriyat çalışmaları yürütülüyordu. Rus şirket hem Mersin’de hem de Akkuyu’da açtığı “bilgilendirme” bürolarıyla halka “nükleer” reklamları izletiyor. Hatta, kapıdaki güvenlik görevlileri ayak üstü bize de “propaganda” yaptılar. Bizi içeri almadıkları santral bölgesinde doğal ortamın nasıl da korunduğunu, “yaban keçileri, hatta geyikler” bile olduğunu söylediler. Sorularla üsteleyince “geyiklerden” pek emin olamadılar, “duymuşlar, ama görmemişler”. ları etkilediğini” anlatan Atar, mücadeleyi büyütmenin önemini vurguladı. CHP Mersin Milletvekili Aytuğ Atıcı, iktidarın ve santralı yapan şirketin çeşitli vaatlerle bazı yurttaşları etkilediğini, “geçmişte 1 numaralı nükleer karşıtı olanların bugün nükleerci olduğunu” anlatıyor. “AKP gelince önce belde belediye başkanından başladılar, sonra halk önderlerine, köylülere el attılar” diyen Atıcı, yaşananları şöyle özetliyor: “Orada geçmişte dillere destan eylemler oldu. Ama sonra çocuklarını işe aldılar, baskı yaptılar. İnsanlar sustu, ama özellikle kadınlar direniyor. Onlar ÇED’den sonra hızlanır, biz de hızlanacağız, etten duvar öreceğiz. ÇED süreci Putin’e rüşvet oldu. Mersin halkı rüşvete kurban gitti, ama mücadeleden vazgeçmeyeceğiz. Mersin halkı 38 yıldır direniyor, direnmeye devam edecek.” Akkuyu’ya NÜKLEER YETMEDİ, TERMİK SANTRALLAR DA ÇİMENTO FABRİKASI DA YOLDA ükleer yetmez, termik santrallar da gelsin!’ ‘N CHP PM üyesi, Mersinli politikacı Fikri Sağlar, Avrupa Parlamentosu raporunda fay hattı üzerindeki santralın Akdeniz’e büyük zararları olacağının altının çizildiğini anımsatıyor. Geçmişte ireniş zayıfladı TBMM’de yaptığı bir konuşmayı aktaSantralın yapılacağı yörede yarırken de “Bunları anlattığımşayan köylülerin hem Rus da ‘Yunanlılar bizi kıskanışirketin yoğun halkla ilişyor’ demişti bir bakan. kiler, propaganda faaNükleer santralda ısliyeti, hem de iş bekrar edilmesi, karşılentisiyle ilk yıllardalıklı jestlerle hareki direnişi zayıflaket edilmesi dehmış. “Devlet yapar, şet verici. Şimdi de direnmek çaresiz” Çevre Bakanı ‘Venoktasına gelmişler lev ki jest’ diyebilibüyük ölçüde. Ama yor” diyor. Santralın Fotoğraf: NECATİ Mersin Nükleer Karşıyapılacağı alanın caretta SAVAŞ tı Platform, mücadeleden carettaların, Akdeniz denivazgeçmiyor. Platform sözcüzaslanının yaşam alanı olduğusü Seyfettin Atar, “ÇED sürecinde de nu da vurgulayan Sağlar, bölgeyi bekyapım sürecinde de ve eğer tamamleyen “seri” tehlikelerle ilgili olarak da lanıp çalıştırılabilirse ondan sonra şu bilgileri veriyor: “İnşaat 5 yıl süreda mücadelenin süreceğini” söylücek, bu inşaat için çimento fabrikayor. Şirketin “bilgilendirme” bürolarına sı kurulacak. Enerji ihtiyacı için bir karşı kentte “bilgilendirme” stantları rivayete göre 10 termik santral kuaçıp, halka nükleer santralları anlatma rulacak. O bölgeyi bitirecekler. Bakararı almışlar. Şirketin “okul kıyafetlıkçı barınağını da liman yapıyorlar. leri, çantalar gibi hediyeler dağıtarak, Bölge halkını da kandırıyorlar ama güç ve propaganda ile bazı yurttaşmücadele sürecek.” Yatağan’a zincirli protesto: 5 gözaltı Madenciler Günü’nde Yatağan Termik Santralı ve kömür işletmelerinin özelleştirilmesini protesto için kendilerini Özelleştirme İdaresi Başkanlığı’nın bahçe demirlerine zincirleyen 5 kişi gözaltına alındı. Sabah saatlerinde kendilerini Ziya Gökalp Caddesi’nde bulunan başkanlığın bahçesinin demir parmaklıklarına zincireyen 5 kişi, “Özelleştirmeye son. Diren Yatağan. GençSen” yazılı pankart açtı. İşçi ölümleriyle ve özelleştirmelerle ilgili slogan atan gruba, polis zincirli oldukları için bir süre müdahale edemedi. Daha sonra grup, demir kesme makasıyla zincirleri kesilerek gözaltına alındı. Grup, “Diren Yatağan seninleyiz. Taşeron demek ölüm demektir” sloganlarını attı. (AA) D buruk kutlama EMRE DÖKER İZMİR Soma’da madenciler, Dünya Madenciler Günü kapsamında seslerini duyurmak amacıyla bugün Türkiye Kömür İşletmeleri’nin önünde toplanarak AKP’ye karşı seslerini yükseltecek. Saat 15.00’te başlayacak eylemde “Ölümün kader olmadığını” vurgulayacaklarını belirten DİSK Dev MadenSen Ege Bölge Temsilcisi Hacay Yılmaz, “Bize bu acıları yaşatan, işsiz kalmamıza neden olan hükümettir. Bunu haykırmak için yarın (bugün) Türkiye Maden Mühendisleri Odası’yla birlikte sesimizi yükselteceğiz” dedi. Yılmaz, “301 arkadaşımızın acısı yüreğimizde tazeyken Ermenek’te 18 arkadaşımızı kaybettik. Şimdi de 2 bin 831 arkadışımız işten atıldı. Yüzlerce arkadaşımızı yerin altında kaybederken binlerce arkadaşımızın da gelecekleri ellerinden alındı, geleceksizleştirildi. Bu acılarla Dünya Madenciler Günü’ne giriyoruz” dedi. YATAĞAN’DA İLK KURBAN TAŞERON OĞUZ YILDIZ 650 kişi işsiz kaldı leri, geçen pazar gecesinden bu yana işyerlerinde kurdukları barikatlardan ayrılmıyor. Hiçbir yöneticiyi tesislere almayan çalışanlar, üretimi aralıksız sürdürüyor. İşçiler vardiyadan çıkıp barikatlara koşuyor. Direniş çadırı önünde 445 gündür mücadele veren işçileri, önceki gece CHP’li belediye başkanları ve milletvekilleri ziyaret etti. Dünya Madenciler Günü olması nedeniyle bugün de yoğun destek eylemleri yapılması bekleniyor. Bu arada özelleştirmenin ilk kurbanının yine taşeron çalışanlar olduğu ortaya çıktı. Yatağan Termik Santralı ve buraya kömür sağlayan ocaklar, yaklaşık 1800 kişinin ekmek kapısı. Madenİş Sendikası bilgilerine göre, bunların 450’si kamu işçisi statüsünde görev yapıyor. 700 kişi de örgütlü, sendikalı ve asli işlerde çalışıyor. YATAĞAN Yatağan Termik Santralı ve kömür ocaklarının özelleştirilmesine karşı direniş başlatan işçilerden 650’si, taşeron kapsamında oldukları için şimdiden işsiz kaldı. AKP’nin özelleştirme ihalesini kazanan Elsan Elektrik şirketinin işletmeyi devralmaya geleceğini duyan enerji ve maden işçi T.C. CEYHAN 3. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NDEN KAMULAŞTIRMA İLANI Sayı: 2013/223 Esas Davacı, Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile davalı, Yılmaz Durmazoğlu arasında mahkememizde görülmekte olan Kamulaştırma (Taşınmazın Tescili İstemli) davası nedeniyle; Malikleri Sarımazı Belediyesi ve Yılmaz Durmazoğlu (İlyas oğlu) adına kayıtlı olan Adana ili Ceyhan ilçesi Kurtpınar köyü 1379, 1388, 1389, 1406, 1410, 1411, 1412, 1425 ve parsel sayılı taşınmazların yukarıda bahsedildiği şekilde kamulaştırılması nedeni ile ilan tarihinden itibaren 30 gün içinde kamulaştırma işlemine idari yargıda iptal veya adli yargıda maddi hatalara karşı düzeltim davası açabilecekleri açılacak davalarda husumetin Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı adına yöneltilmesi gerektiği, ilan tarihinden itibaren 30 gün içinde kamulaştırma işlemine karşı idari Yargıda iptal davası açanların dava açtıklarını ve yürütmenin durdurulması kararı aldıklarını belgelendirmedikleri takdirde kamulaştırma işleminin kesinleşeceği ve mahkemece tespit edilen kamulaştırma bedeli üzerinden taşınmazın kamulaştırılan kısmının kamulaştırma sahibi adına T.Vakıflar Bankası Ceyhan Şubesi Müdürlüğü’ne yatırılacağı konuya ve taşınmazın malın değerine ilişkin tüm savunma ve delillerinizi ilan tarihinden itibaren 10 gün içinde mahkemeye yazılı olarak bildirmeniz gerekmektedir. Duruşmanın bırakıldığı 16/12/2014 günü saat 10.10’da mahkememizde bizzat hazır bulunmanız veya vekil ile kendinizi temsil ettirmeniz, aksi takdirde yokluğunuzda duruşma yapılıp karar verileceği hususu duruşma günü yerine kaim olmak üzere ihtar olunur. (HMK. m. 137, 144, 147) İlgililerine 2942 sayılı yasanın 4650 sayılı yasa ile değişik 10/5 maddesi gereğince ilan olunur. “Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de” (Basın: 77113) Ars Longa Vita Brevis Müzisyen ve Eczacı ÜNALİ YERLİ (25.02.1968 04.12.1994) ARDA ÇOBAN 24.10.1982–05.12.2006 O bir candı… Dirençli kişiliği bir tek kanserle baş edemedi. Onu sekiz yıl önce kaybettik. Henüz 24 yaşındaydı ve hepimizin canı, Arda’sıydı… Sağlıklı, dik ve genç duruşunu ne devirdi Arda’nın? Neler sebep oldu Arda’sız kalmamıza? Dört yanımızı saran baz istasyonları mı? Gün içinde altından belki de birkaç kez geçtiğimiz yüksek gerilim hatları mı? Egzost gazları, delik deşik ozon tabakası ve güneş ışınları mı? Çernobil mi? Yoksa genetiği değiştirilmiş organizmalar mı? Ya da 9 Kasım 2007’de kabul edilerek yasalaşan Nükleer Güç Santralleri’nin kurulması ve işletilmesinin altına imza atanlar mı? Her yıl yeni bir olumsuzluk eklenilen bu ilanla HAK arıyoruz. Bugün ve bundan önce, rant ve politik çıkarlar uğruna bütün bunlara izin vererek, hayatımızın tehdit altında kalmasını umursamayanlara çok ciddi sözümüz var! Arda ve biz, hakkımızı helal etmiyoruz. Bize bir can borçları var! ‘Gidişini sessiz bırakmayacağız’ yeminimizi yarın mezarı başında tekrarlayacağız… Tarih: 05.12.2014Cuma (Yarın) Saat: 12:30 Yer: Zekeriyaköy Mezarlığı/Sarıyer SAİNT BENOİT LİSESİ VE KOÇ ÜNİVERSİTESİ’NDEN ARKADAŞLARI Aramızdan ayrılalı 20 yıl oldu. Seni özledik! ANNEN, ABLAN, ABİN VE TÜM ARKADAŞLARIN T.C. ARTOVA ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NDEN ESAS NO: 2014/44 Esas Davacılar Ali Gülal, Osman Gülal ve Yusuf Gülal tarafından davalı Sulusaray Maliye Hazinesi arasında mahkememizde görülen Tapusuz Taşınmaz Tescili davası nedeniyle aşağıda mevkii ve çevre parsel bilgileri yazılı taşınmazlar hakkında T.M.K. 713. maddesi gereği başka hak iddia eden olup olmadığı hususunda askıya çıkarılan ilandır. Dava konusu Tokat ili, Sulusaray ilçesi, Merkez Dereköy mevkiinde kain; 1 Kuzeyi yol, güneyi, dere, doğu ve batısı tescil harici yerler ile çevrili 23.350,45 m2 taşınmaz ile 2 Kuzeyi dere, güneyi, doğusu ve batısı tescil harici yerler ile çevrili 4.627,32 m2 taşınmazları, kendi adlarına tescil ettirmek için Davacılar: “Seyit Ali ve Gülsüm oğlu, 06/05/1958 Sulusaray doğumlu Osman Gülal”, “Osman ve Sudiye oğlu, 24/07/1942 Sulusaray doğumlu Ali Gülal” ve “Seyit Ali ve Gülsüm oğlu, 02/02/1976 Artova doğumlu Yusuf Gülal” tarafından, davalı Sulusaray Maliye Hazinesi aleyhine mahkememizde tapusuz taşınmaz tescili davası açılmıştır. Bu taşınmazlarda herhangi bir hak iddia edenlerin 3 ay içerisinde Mahkememizin 2014/44 esas sayılı dosyasına müracaat ederek itiraz ve taleplerini bildirmeleri gereği ilan olunur. 09/10/2014 “Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de” (Basın: 76314)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle