Katalog
                    Yayınlar
                
                - Anneler Günü
 - Atatürk Kitapları
 - Babalar Günü
 - Bilgisayar
 - Bilim Teknik
 - Cumhuriyet
 - Cumhuriyet 19 Mayıs
 - Cumhuriyet 23 Nisan
 - Cumhuriyet Akademi
 - Cumhuriyet Akdeniz
 - Cumhuriyet Alışveriş
 - Cumhuriyet Almanya
 - Cumhuriyet Anadolu
 - Cumhuriyet Ankara
 - Cumhuriyet Büyük Taaruz
 - Cumhuriyet Cumartesi
 - Cumhuriyet Çevre
 - Cumhuriyet Ege
 - Cumhuriyet Eğitim
 - Cumhuriyet Emlak
 - Cumhuriyet Enerji
 - Cumhuriyet Festival
 - Cumhuriyet Gezi
 - Cumhuriyet Gurme
 - Cumhuriyet Haftasonu
 - Cumhuriyet İzmir
 - Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
 - Cumhuriyet Marmara
 - Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
 - Cumhuriyet Oto
 - Cumhuriyet Özel Ekler
 - Cumhuriyet Pazar
 - Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
 - Cumhuriyet Sokak
 - Cumhuriyet Spor
 - Cumhuriyet Strateji
 - Cumhuriyet Tarım
 - Cumhuriyet Yılbaşı
 - Çerçeve Eki
 - Çocuk Kitap
 - Dergi Eki
 - Ekonomi Eki
 - Eskişehir
 - Evleniyoruz
 - Güney Dogu
 - Kitap Eki
 - Özel Ekler
 - Özel Okullar
 - Sevgililer Günü
 - Siyaset Eki
 - Sürdürülebilir yaşam
 - Turizm Eki
 - Yerel Yönetimler
 
                        Yıllar
                    
                    - 2025
 - 2024
 - 2023
 - 2022
 - 2021
 - 2020
 - 2019
 - 2018
 - 2017
 - 2016
 - 2015
 - 2014
 - 2013
 - 2012
 - 2011
 - 2010
 - 2009
 - 2008
 - 2007
 - 2006
 - 2005
 - 2004
 - 2003
 - 2002
 - 2001
 - 2000
 - 1999
 - 1998
 - 1997
 - 1996
 - 1995
 - 1994
 - 1993
 - 1992
 - 1991
 - 1990
 - 1989
 - 1988
 - 1987
 - 1986
 - 1985
 - 1984
 - 1983
 - 1982
 - 1981
 - 1980
 - 1979
 - 1978
 - 1977
 - 1976
 - 1975
 - 1974
 - 1973
 - 1972
 - 1971
 - 1970
 - 1969
 - 1968
 - 1967
 - 1966
 - 1965
 - 1964
 - 1963
 - 1962
 - 1961
 - 1960
 - 1959
 - 1958
 - 1957
 - 1956
 - 1955
 - 1954
 - 1953
 - 1952
 - 1951
 - 1950
 - 1949
 - 1948
 - 1947
 - 1946
 - 1945
 - 1944
 - 1943
 - 1942
 - 1941
 - 1940
 - 1939
 - 1938
 - 1937
 - 1936
 - 1935
 - 1934
 - 1933
 - 1932
 - 1931
 - 1930
 
                    Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
                    Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
                    Sayfayı Satın Almak İstiyorum
                
            
                SAYFA	  CUMHURİYET	  22	ARALIK	2014	PAZARTESİ  8  HABERLER n Baştarafı 1. Sayfada MUSTAFA BALBAY  Gökçek Ankara’yı satıyor SERTAÇ EŞ  Büyükşehir Belediyesi’nde bu yıl 822 parça taşınmazın daha satışı için satış kararı alındı GÜNDEM  ANKARA  Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, başkentte, iki yıl arayla iki ayrı dev satış kararını belediye meclisinden geçirdi. 2012’de alınan kararla Ankara ve ilçelerinde toplam 18 milyon 632 bin 957 metrekarelik taşınmazın satışına izin verilmişti. Seçimden sonra ağustos ayında belediye meclisinde kabul edilen kararla başkentte toplam 822 taşınmazın daha satışı için izin verildi. Satışa çıkarılan taşınmazların üzerinde çok sayıda lojman ve konut bulunuyor. Büyük miktarda satışlardan ne kadar gelir elde edildiği ise bilinmiyor. Ankara’da yıllardır çözümlenemeyen sorun olarak bilinen Dikmen Vadisi kentsel dönüşüm alanını satarak kurtulmaya çalışan ancak başarılı olamayan Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek’in daha bü  SATIŞINA İZİN VERİLEN TAŞINMAZLAR 2014’te satışına izin verilen diğer taşınmazların ilçelere göre dağılımı da şöyle: “Güdül	ilçesinde	8,	Keçiören	ilçesinde	10,	Polatlı	ilçesinde	11,	Beypazarı	ilçesinde	16,	Kalecik	ilçesinde	3,	Nallıhan	ilçesinde	10,	Haymana	ilçesinde	 9,	Kazan	ilçesinde	6,	Kızılcahamam	ilçesinde	14,	Ayaş	ilçesinde	3,	Yenimahalle,	Etimesgut	ve	Akyurt	ilçelerinde	 1’er,	Çubuk	ilçesinde	6	ve	Pursaklar	ilçesinde	4.”  gelir elde edildiği ise bilinmiyor. Belediye yönetimi, belediye meclisinde alınan kararın ardından taşınmazları Belediye Encümeni aracılığıyla istediği zaman satma yetkisine sahip bulunuyor. Büyükşehir belediye meclisi, geçen ağustos ayında büyük ölçekli satış kararlarına bir yenisini daha ekledi. Alınan karar uyarınca mülkiyeti belediyede olan veya daha sonraki işlemlerle mülkiyeti kurama geçen 47 daire ve 822 parça arsanın satışını da onayladı. Satışa çıkarılan konutlar yoğun olarak Mamak’taki lojmanlardan ve Altındağ’daki konutlardan oluşuyor. Belediyenin satışa çıkardığı taşınmazların çok büyük bölümü Altındağ ilçesinde ve Anafartalar bölgesinde bulunuyor. Satışa çıkarılan taşınmazların tablosuna göre 719 gayrimenkul Anafartalar bölgesinde yer alıyor.  822	parça	daha	satışta  yük taşınmazları satışa çıkardığı belirlendi. Cumhuriyet’in ulaştığı belgelere göre Gökçek, tüm Ankara’da 18 milyon metrekarelik arsayı 2012’de satışa çıkardı. Belediye meclisinde 2012 yılı başında çıkan kararla satışa çıkan taşınmazların ilçelere dağılımı şöyle: “Altındağ ilçesinde 799 bin 889 metrekare, Çankaya ilçesinde 2 milyon 658 bin 78 metrekare, Gölbaşı ilçesinde 2 milyon  372 bin 596 metrekare, Etimesgut ilçesinde 816 bin 331 metrekare, Mamak ilçeside 5 milyon 728 bin 307 metrekare, Pursaklar ilçesinde 872 bin 47 metrekare, Sincan ilçesinde 454 bin 500 metrkare, Yenimahalle ilçesinde de 4 milyon 930 bin 957 metrekare olmak üzere toplam 18 milyon 632 bin 957 metrekare.” Satışa çıkarılan bu taşınmazların iki yıl içerisinde ne kadarının satıldığı ne kadar  ÖLÜMÜNÜN	5.	YILINDA	ANKARA’DA	ANILDI  Tatar için ‘can aşı’ ANKARA	(Cumhuriyet	Bürosu)		Amirallere suikast iddiası soruşturmasında hakkında ikinci kez yakalama kararı çıkarılınca intihar eden Deniz Yarbay Ali	Tatar’ın yaşamını yitirmesinin 5. yılı nedeniyle “can	aşı”	verildi. Ankara Tuzluçayır’daki Yuva Külahlı Derneği’nde verilen “can	aşına”	Tatar’ın annesi, kardeşleri, eşi ve kızının yanısıra, Alevi Bektaşi Federasyonu Başkanı Ali	Balkız, Balyoz davasında tutuklanan subaylar, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Kurmay Başkanlığı’ndan istifa eden emekli Koramiral Atilla	Kezek, Ankara Vardiya Bizde Platformu mensupları ve Teğmen Mehmet	Ali	Çelebi’nin babası Muammer	Çelebi	katıldı. CHP’li Melda	Onur	ve MHP’li Engin	Alan	 da can aşına katıldı. Ali Tatar’ın ağabeyi Ahmet	 Tatar, “Ali’yi	anmak,	Silivri	zindanlarının	kapısına	dayanmayı,	barikatları	yıkmayı	anmaktır.	 Ali’yi	anmak,	Gezi’nin	 isyanını,	Gezi’nin	gözü	 pek	yiğit	gençlerini,	Gezi’deki	silkinişi	anmaktır.	Ali’yi	anmak,	aynı	zamanda	Maraş’ı	anmak,	 Maraş’ı	anlamaktır.	Bütün	insanlık	için	yüz	karasıdır	Maraş.	Ama	bizim	 için	bunların	ötesindedir.	Biz	Maraş’ta	kardeşlerimizi,	akrabalarımızı,	 kapı	komşularımızı	kaybettik”	dedi. Tatar’ın ablası Hürriyet	Ünver	ise “Kumpasçıların	foyaları	ortaya	çıkıyor.	Rezillikler,	pespayelikler	o	kadar	arttı	ki,	yandaşların	birbirlerine	söyledikleri	sözler,	insanım	diyen	herkesin	yüzünü	kızartıyor.	Köşe	kapma	savaşları	yapıyorlar.	Sen	mi	fazla	götürdün,	ben	mi	 daha	fazla	yedim	kavgası	yapıyorlar.	Birbirlerine	lakaplar	takıyorlar.	Mal	üstüne	mal	yapıyorlar.	Evler,	arabalar	gırla	gidiyor” dedi. Ünver, “Şapkandaki	kokunu	koklamaktan	yoruldum.	Kokun	uçacak	diye	aklım	çıkıyor.	Sıkı	 sıkı	sarıyorum,	incitmeden.	Seni	incitmekten	 korkuyorum”	ifadelerini kullandı.  Mitinge çağrı İstanbul	Haber	Servisi		Şişli	Merkez	Mahallesi	Forumu,	doğanın	tahrip	edilmesine	karşı	“Bir	arada	 Şişli’den	İstanbul’u,	İstanbul’dan	Marmara’yı	savunacağız”	diyerek	Şişli’nin	yaşamı	savunan	duyarlı	halkını	 28	Aralık’ta	Kadıköy’de	gerçekleşecek	olan	“Marmara	 Mitingi”ne	çağırdı.	Şişli’deki	Torun	Center	önünde	dün	 toplanan	Şişli	Merkez	Mahallesi	Forumu	“Ormanına,	 bostanına,	tarım	alanlarına	sahip	çıkanlar	28	Aralık’ta	 12.00’de	Kadıköy’de	buluşuyoruz.	Bir	aradayız,	 İstanbul’u	ve	Marmara’yı,	emeği	ve	yaşamı	savunuyoruz	”	yazılı	dövizleri	açtı.	Forum	üyeleri	“Sermaye	 elini	mahallemden	çek”,	“okuluna,	parkına,	mahallene	 sahip	çık”,	“Biz	bir	aradayız,	bir	arada	yaşamı	savunacağız”	sloganları	atarak	Şişli’deki	Cevahir	AVM	önüne	 yürüdüler.	Burada	basın	açıklamasını	okuyan	Şişli	 Merkez	Mahallesi	Forumu’ndan	Erhan	Komaç,	“Her	 daim	sermayenin	ve	rant	odaklarının	doymak	bilmeyen	 iştahlarını	kabartan	Şişli,	geçtiğimiz	yıllar	içinde	artarak	‘rantsal	dönüşüm	projeleri’nin	ve	talanın	merkezi	 haline	gelmiştir.	Şişli’nin	tarihinden,	yeşilinden,	parklarından,	okulundan	ve	hastanesinden	çalarak,	AVMotel,	rezidans	işkonut	bölgesi	icat	eden,	belli	çıkar	 grupları	dışında	hiç	kimsenin	çıkarının	gözetmeyen	 soygunculara	karşı	bir	arada	olmak	zamanıdır”	dedi.  ÇEVRE BAKANLIĞI, İŞ ARAyAN MühENdİSİN SIRTINdAN 1.5 MİLyoN TL KAZANdI  Bastır parayı al sertifikayı İKLİM ÖNGEL  BILD’DEN TARTIŞMA YARATACAK İDDİA:  Türk sınır görevlileri ya rüşvetçi ya da IŞİD’çi Haber	Merkezi		Almanya’nın en çok satan gazetesi Bild, Avrupa’dan IŞİD’e katılan genç kızlar konusunda yaptığı haberde, başta İngiltere olmak üzere kandırılan genç kızların Almanya ve Türkiye üzerinden Suriye ve Irak’a ulaştıkları belirtilerek, “Türk	sınırları	nispeten	geçirgen	 olarak	kabul	ediliyor.	Sınır	muhafızları	rüşvete	eğilimli,	hatta	bazıları	da	terör	örgütü	militanlarına	sempati	ile	yaklaşıyor” ifadelerine yer verdi. “IŞİD	genç	kızları	böyle	kandırıyor” başlığıyla verilen haberde, IŞİD’in petrol satışı ve fidye paraları ile genç kızların gözünü boyadığını aktaran gazete, IŞİD petrolünün Türkiye’ye satıldığı iddialarını yeniden gündeme taşıdı. Gazete, bölgeye giden çocuk yaştaki kızların IŞİD militanlarıyla evlendirildiğini aktardı. Öte yandan İngiliz Financel Times’e IŞİD ile ilgili bilgi veren adı açıklanmayan bir aktivistin aktardıklarına göre, IŞİD Rakka’da yabancı militanları takip etmek amacıyla polis birliği oluşturdu, yabancı ülkelerden gelen onlarca IŞİD militanını savaşmaktan vazgeçtikleri için tutukladı. İddiaya göre, savaşmaktan vazgeçen ve Rakka’dan ayrılmak isteyen 100’ü aşkın militan öldürüldü.  ANKARA  Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, özel sektörde “danışmanlık” yapmak isteyen mühendislik mezunlarına yönelik başlattığı “çevre görevlisi sertifikası” programıyla, işsiz gençlerin üzerinden milyonlar kazanıyor. Çevre mühendislerinin dahi özel sektörde danışmanlık yapabilmeleri için “çevre görevlisi” belgesi alması zorunluluğu getiren bakanlık, sertifika verme yetkisini de kendi bünyesindeki vakfın “tekeline” verdi. Bu yıl toplam 2 bin 122 kişi, en az 700 TL’den çevre  u Çevre mühendisi almayan Çevre Bakanlığı ve Şehircilik Bakanlığı, özel sektörde ‘danışmanlık’ yapmak isteyen çevre mühendislerini de adeta ‘haraca’ bağladı. Çevre mühendislerinin özel sektörde ‘çevre görevlisi’ belgesi alması zorunluluğu getiren bakanlık, sertifika verme yetkisini de kendi bünyesindeki vakfın ‘tekeline’ verdi. görevlisi eğitimi alırken Bakanlık en basit hesapla mühendislerin üzerinden 1.5 milyon kazandı. Çevre mühendisi atamasını Türkiye genelinde yalnızca 12 ile sınırlayan Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, iş bulma olanakları zor olan mühendiselere bir engel daha koydu. Çevre mühendislerinin özel sektörde en çok istihdam edildiği “danışmanlık”ta iş bulabilmeleri için “çevre görevlisi” belgesi alma zorunluluğu var. Belgesi olmayan mühendisler özel sektörde iş bulabilmek için bakanlık müsteşarı Mustafa Öztürk’ün başkan olduğu Türkiye Çevre Koruma Vakfı’ndan “çevre görevlisi sertifikası”almak zorunda. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı rakamlarına göre 2014 Nisan, Ekim ve Kasım aylarında gerçekleşen 3 eğitim programında toplam 2 bin 122 kişi çevre görevlisi eğitimi al  ... kaldığını, en büyük yıkımın bu olduğunu öncelikle vurgulayalım. Altta kalan hukukun canı çıkarken tepedeki çekişmenin kökenlerini sağlıklı tartışmak, Türkiye’nin yakın gelecekteki yönünün netleşmesi açısından son derece önemli. AKP, yıllardır devleti birlikte yönettiği cemaate, “paralel yapı” adını verdi. Hayır, bu ilişki paralel olarak tanımlanamaz. Birbirini tamamlayan ikili yapı demek daha uygun düşer. Eğer paralel tanımıyla tarif edeceksek, AKP’nin devlet içinde bir dizi paralel yapı kurduğunu söyleyebiliriz. Bugün Türkiye’de bir mevcut yasalar çerçevesinde yürüyen idari yapı var, bir de başta Cumhurbaşkanı olmak üzere iktidar içindeki güçlerin kendi dengeleri içinde oluşturdukları yapı... Bu yanıyla yorumlamak gerekirse, Ankara’da “Cumhuriyet kurumu” diye değerlendirilecek bir yer artık yok. İkili yapı bir oldu, bu kurumların ya içini boşalttı ya da işlevsizleştirip yenisini kurdu. HHH 2007’den bu yana kamuoyunun gündeminden düşmeyen davaların başlangıcına ve sürdürümüne baktığımızda şunu görürüz: İktidar koalisyonunun parti kanadı Meclis’ten yasaları geçirdi, cemaat kanadı bunların en acımasız biçimde uygulanmasını sağladı. Yeniden altını çizelim, burada paralellik yok, birliktelik var. Geçmişin başbakanından ona bakan yardımcılarına kadar koro halinde yükselen cemaat övgüleri toplumun hafızasında olmasa bile, arşivlerde duruyor. 2010 yılına kadar birbirlerini yere göğe sığdıramayan tarafların şimdi birbirlerini vurmaya kurşunları yok. Geçen hafta karşılıklı suçlamaları anımsatıp yorumumuzu yapmıştık... Cemaat AKP’ye, “Sen devletin hazinesini soyan hırsızsın” diyor. AKP cemaate, “Sen devletin üzerine çullanan yasadışı bir yapısın” diyor. Biz de “İkiniz de haklısınız” diyoruz. Evet, durumu böyle özetlemiştik. Ancak bu ikili gücün Türkiye’ye karşı haklı olduğu bir durum yoktur. Bu suçlamalardan mağduriyet doğmaz. Doğsa doğsa bozulan ortaklığın ayrıntıları doğar. HHH Şimdi ikili gücün arasında ikilik çıktı... Bu ikilik kaderimiz olamaz. O nedenle tartışmanın zeminini iyi belirlemek gerekiyor. Başta vurguladığımız gibi hukukun silah olarak kullanılması, taraflardan birinin ötekini hukuk terörüyle alt etmeye girişmesi, zeminin netleşmesini zorlaştırıyor. AKP, 2023’te Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu cumhuriyeti tümüyle tasfiye etmek ve kendi “cumhuriyetini” kurmak için her yöntemi kullanarak ilerlemektedir. Gülen, vitrini dışında hiçbir yanı şeffaf olmayan bir imparatorluk kurmuş, içerideki ve dışarıdaki müttefikleriyle birlikte devletin her şeyini belirleyecek bir güç merkezi olmayı hedef bellemiştir. Bu iki hedefi onaylamayan kesimlerin, “acaba hangisi haklı” diye bakacağı bir durum olabilir mi? Olamaz. Artık “yeni” sözcüğü de çok eskidi. Bütün sahte görünümlü kavgalara, sahte rakamlarla dolu kalkınmışlık yalanlarına karşı “gerçek” sözcüğünü bayrak yapmalıyız. Gerçek Türkiye’yi yeniden yaratmalıyız. İkili güç kendi arasında çatışırken ülkenin yıkıma sürüklendiğini görmemek için ancak bu ikiliye paralel olmak gerekir.  GÜLEN’İN AVUKATI: İADESİ HAYAL  ‘Yakalama kararı iptal edilen maddeden’ Haber	Merkezi		Fethullah	Gülen’in avukatı Nurullah	Albayrak, savcının 17.3.2012 tarihinde Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilen TCK’nin 267/7. maddesi ile yakalama ve tutuklama kararı talep ettiğini öne sürdü. Albayrak tweet’ler hesabından şunları söyledi: “Tahşiye	 dosyasını	kumpas	kabul	edip	selam	verene	 bile	işlem	yapılması.	Bugünün	kumpascilari	 için	örnek.	Hem	interpolun	hem	de	ABD’nin	 nasıl	karar	aldığını	araştıran	bir	hukukçu	 olarak	söylüyorum.	İade	bu	iddia	ve	suçlamalarla	ebediyyen	hayal.”  Yırca’ya 301 fidan!  SOMA	(Cumhuriyet)		Soma’nın	zeytin	katliamıyla	 gündeme	gelen	Yırca	köyüne,	maden	faciasında	 yaşamını	yitiren	işçiler	anısına	ÇEKÜL	Vakfı,	 Halkevleri	ve	CHP	İzmir	Karşıyaka	Örgütü	işbirliğiyle	 301	fidan	dikildi.	Yapılan	ortak	açıklamada,	“Bu	 ağaçların	her	birine,	maden	katliamında	yaşamını	 yitirenlerin	adını	veriyoruz.	‘Onlar	katletti	biz	 yaşatacağız’	diyoruz”	vurgusu	yapıldı.  dı. Son olarak Antalya’da beş yıldızlı bir otelde gerçekleşen eğitimde bin kişi, kişi başı 700 TL’den eğitim aldı. Bakanlık, bu sertifika programıyla bir yılda 1.5 milyona yakın para kazandı. Direkt bakanlık personli tarafından verilen eğitimlerde, eğitimcilere ayrıca para ödenmezken ulaşım ve konuklamaları bakanlık tarafından karşılanıyor. ÇMO Başkanı Baran Bozoğlu, çevre görevlisi eğitimlerine tüm mühendislik dallarının başvurabildiğini kaydetti. Diğerlerinin eğitime sınavla alındığını, çevre mühendisliği bölümü mezunlarına ise yönetmelik öğretildiğini dile getiren Bozoğlu şunları kaydetti: “Bizim 4 yılda aldığımız eğitimi 1 haftada verdiklerini iddia ediyorlar. Müsteşar, başvuranların yüzde 83’ünün çevre mühendisi olduğunu açıkladı. Ancak işsizlik sıkıntısı nedeniyle bir süre sonra bu oran değişecek. 1 haftalık çevre eğitimi alanlar da işe girdiğinde yalnızca kayıt işlerine bakacaklar.” Firmalarda “danışman” olabilmek için getirilen “çevre görevlisi” şartının kaldırılması için kanun teklifi hazırladıklarını ve yakında Meclis’teki tüm partilerle görüşeceklerini söyleyen Bozoğlu, “İmza atmayan partiler çevre mühendislerinden oy alamayacaklar” diye konuştu.  Smyrna Meclisi gün ışığına kavuştu İZMİR	(Cumhuriyet	Ege	Bürosu)	 İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin desteklediği İzmir Agorası kazılarında, Romalıların birçok yerel kararı aldığı meclis yapısına ulaşıldı. Dokuz Eylül Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Smyrna Antik Kenti kazı ekibi tarafından yürütülen kazılarda, antik dokunun yarısı toprak altından kurtarıldı. Gelecek 5 yıl içinde de Agora’nın tamamının önemli ölçüde gün ışığına çıkarılacağı bildirildi. Bugüne kadar, Agora Meydanı’nı çevreleyen Batı Portiko (Romalıların soğuk ve sıcak iklim koşullarına karşı sığındıkları yarı açık yapılar) ile kuzeyini çevreleyen Bazilika (Kentin adli işlerinin yürütüldüğü, depo, borsa ve diğer ticari mekanların bulunduğu bina) yapısının yanı sıra “Mozaikli	Yapı” diye tanımlanan büyük bir salonu kent tarihine kazandıran kazı ekibi, şimdi de “Bouleuterion” adı verilen “Kent	 Meclisi” yapısını gün ışığına çıkarıyor. Şu ana kadar meclis yapısının podyumu, kürsü bölümü ile iki basamaklı oturma yerlerinin koruma ve onarım çalışmaları yapıldı. Romalıların kentin idari kararlarını aldığı ve resmi işlemlerin yürütüldüğü MS 2. yüzyıla ait meclis yapısı, yaklaşık 400 meclis üyesinin oturabildiği büyüklüğe sahip.  C M Y B   
            
    
