29 Nisan 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
22 ARALIK 2014 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Kısıklı’da doğalgaz paniği İstanbul Haber Servisi Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın konutunun bulunduğu Üsküdar’ın Kısıklı semtinde 118 numaralı apartmanın önünde İSKİ ekipleri kanalizasyon çalışması yaptı. Çalışma sırasında doğalgaz borusu delindi. Gaz kokusu çevreye yayılırken, ihbar üzerine bölgeye polis ve İGDAŞ ekipleri geldi. İGDAŞ ekipleri doğalgaz vanasını kapadı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konutunun da bulunduğu bölgeye bir süre doğalgaz verilemedi. Kısıklı Caddesi’ndeki esnaftan pastane işletmecisi Birol Devrim, gürültü üzerine dışarı çıktıklarını ve bölgeye doğalgaz kokusu yayıldığını fark ettiklerini aktardı. 3 Yine iskele Haber Merkezi Esenyurt’ta önceki gün sabah saatlerinde bir inşaatın dış cephe onarımı sırasında, işçi Cuma Kayataş’ın üzerinde bulunduğu iskele 28’inci kattan 24’üncü kata kadar çöktü. Kayataş, düşmenin etkisiyle ağır yaralandı. 24 yaşındaki Kayataş çarpmanın etkisiyle hayatını kaybetti. Kocaeli’nin Gölcük ilçesinde beton pompasının yüksek gerilim hattına temas etmesiyle akıma kapılan Murat Demirci ve mikser operatörü Hasan Kırıl yaralandı. Demirci’nin sağlık durumu ağır. Bir işçi yaşamını yitirdi ARTVİN (Cumhuriyet) Mert Yener (19) yönetimindeki otomobil, Köprübaşı mevkiinde kontrolden çıkarak önce park halindeki kamyonete ardından da trafik tabelasına çarptı. Otomobilde bulunan üniversite öğrencileri sürücü Yener, Duygu Dağ (19), İbrahim Dabak (22), Lale İnan (18), Barış Can Orhan (19) ve Büşra Usta yaralandı. Artvin Devlet Hastanesi’ne kaldırılan yaralılardan Duygu Dağ ile İbrahim Dabak hayatını kaybetti. Lale İnan’ın ise sağlık durumunun ciddiyetini koruduğu bildirildi. Kazada hayatını kaybeden Dabak’ın Erzurum Atatürk Üniversitesi, diğer 5 kişinin ise Artvin Çoruh Üniversitesi öğrencisi oldukları öğrenildi. Üniversiteliler kazada öldü ‘Mehdi’ dehşet saçtı BURSA (Cumhuriyet) Bursa’da adının İrfan Gökdemir olduğu öğrenilen kişi, evinin penceresinden çevreye rastgele ateş etmeye başladı. Polisin ikna çabalarına olumsuz yanıt veren Gökdemir isteği üzerine binanın önüne gelen gazetecilere, “İki çocuğum var, benden sonra da onlar görev yapacak. Beni İran’dan bekliyorlar. İran’a ‘f’ ekliyorsun, İrfan oluyor. Gerçek Mehdi benim” diye konuştu. Gazetecilerin evin önünden uzaklaşmasının ardından pompalı tüfekle ateş açan Gökdemir 3 polisi yaraladı. Polisler hastaneye kaldırılırken zanlı gözaltına alındı. Yaralıların durumu iyi. Ateş açarak üç polisi yaraladı Akla Gelmeyen Başa Gelir Davutoğlu’nun dezavantajı çok. “Uzun adam” diye markalaşmış cüsseli birinden koltuğu devraldı. Erdoğan seçim kazanmaya alışık, Davutoğlu ise henüz atanmış bir başbakan. Hâlâ bir mutemet. Cumhurbaşkanı sokaklardan geliyor. Davutoğlu üniversite koridorlarından. Erdoğan işleri ona tamamen bırakacağa benzemiyor. Sabah akşam konuşarak partinin başında hâlâ kimin olduğunu hissettiriyor. Başbakan da ne yapsın, kendisini bir lider olarak ispat etme derdinde. Erdoğan’a özenerek sert çıkışlar yapmaya çalışıyor. Sonuncusunu partisinin Ankara kongresinde dillendirdi. Ağzına pek yakışmıyor, ama belki bir umut parti tabanını “delikanlı” olduğuma ikna ederim diye çabalıyor. Sözleri şöyle: “Kim şu veya bu gerekçeyle milli hazinemize, kaynaklarımıza, yolsuzluk niyetiyle yaklaşırsa, harama bulaşırsa, kardeşimiz de olsa onun kolunu koparmaya kararlıyız.” Bunları duyanlar nasıl da tir tir titreyerek henüz omuzlarından aşağı uzanan kollarını kaygıyla sıvazlamıştır kim bilir. Valla insanın gözünün önünden gitmesi zor bir görüntü. Yolsuzluğa bulaşmış, milli hazineye yaklaşmış bir kardeş diz çökmüş, kolunu bir kütüğün üzerine koymuşlar. Davutoğlu elinde bir satır, besmele çekerek hırsızın kolunu keserek nizamı âlemi sağlıyor, adalet dağıtıyor. İnsanın tüyleri ürperiyor. Bu iktidara olan itimadı da pekişiyor. Farkındaysanız yolsuzluk iddialarına ilişkin yargıdan bahsetmiyor Davutoğlu. Herhalde parti içinde kuracakları adalet divanlarında önce cezayı, sonra kolları kesecekler. Malum, yargı meşgul. Böylelikle hâkimlerin de iş yükü hafifleyecek. Aslında daha evvel de yapıldı bu. 17 Aralık’tan evvel, henüz yolsuzluk iddiaları her yeri bu denli sarmamışken hem de. 2011 genel seçimlerinden önce yolsuzluğu yargıya aktarmadan kendi içlerinde nasıl çözdüklerini anlatmıştı Sayın Erdoğan: “Temiz siyaset sözü vererek geldik ve benim bir bakanım bunu yapamaz. Ve bugüne kadar da bazı bakanlarımla alakalı atılmış adımlarım varsa, bunun birçok gerekçeleri vardır. Ve birçoğu da bugün milletvekili adayı olamadıysa birçok nedenleri vardır. Milletvekillerim için de aynı şey ortadadır.” Yargıya, yargılanmaya, mahkumiyete gerek yok. Erdoğan milletvekili yapmıyordu, Davutoğlu kol kesiyor. Kol kırılıyor yen içinde kalıyor. Bu işler böyle, çünkü “milli hazine”, “AKP hazinesi” demek. Cezayı da haliyle AKP kesiyor. Hadi 17 Aralık’ı geçtik. Erdoğan’ın 2011’de söylediklerine bakalım. Milletvekili adayı yapılmayan bakanlardan biri Hilmi Güler’di. İlhan Cihaner, İsmailağa cemaati hakkında bir soruşturma yürütüyordu. Yasal dinlemelerde İsmailağa cemaatinin önemli isimlerinden biri, Bakan Hilmi Güler’e “Bunu onaylamayacaksın, bizim yerimize girdi” diyerek ihaleye giren bir şirketi şikâyet etmişti. Sonrasını hatırlarsınız. Cemaate atfedilen bir tezgâh sonucu Cihaner’in elinden dosya alındı, kendisi de hapse atıldı. İşte eski ortaklar beraber çalışırken işler iyiydi. Erdoğan cezayı kesiyordu. Cemaatle iktidarın dayanışması Cihaner’e yükleniyordu. O vakit cemaatin yolsuzluklar konusunda bir hassasiyetini hatırlayan yok. İktidar bakımından bir şey değişmedi. O vakit cemaat yardımıyla mahkemelerde hesap verilmiyordu. Şimdi cemaate rağmen seçim kazanınca kendilerini aklanmış sayacaklar, gerekirse kurban seçtiklerini milletvekili yapmayıp kol kesecekler. Baksanıza hesap verme konusunda ne diyor Davutoğlu: “Herkes hesap verme makamındadır. Nasıl biz siyasiler olarak milletin önünde hesap veriyorsak, herkes hesap verecek.” Bir yargılanma ihtimali akıllarından dahi geçmiyor. Ama akla gelmeyen başa gelir. Bunu da mesela en iyi cemaat bilir. n YALOVA (AA) Yalova’da İbni Sina Özel Eğitim Uygulama Merkezi’nde eğitim gören 8 yaşındaki görme engelli otistik İrem Fitoz, öğretmenlerinin desteğiyle piyano çalmaya başladı. Fitoz, evinde piyanosu olmadığı için sadece okulda günde bir saat müzik eğitimi alabiliyor. Okulun müzik öğretmeni Çetin Mutluer, küçük kızın müzik tutkusuyla hayata bağlandığını belirterek, “İrem ile1,5 yıla yakın bir süredir çalışıyoruz, çok iyi müzik kulağı var” diye konuştu. İrem’in tek isteği bir piyano Yaralı arkadaşını bırakmadı n VAN (Cumhuriyet) Özalp ilçesi girişinde yolun ortasındaki yavru köpeğe otomobil çarptı. Çarpmanın etkisiyle yaralanan ve ağzından kan akan köpek, hareketsiz kaldı. Bu sırada yaralı köpeğin yanına başka bir yavru köpek gelerek ayaklarını yaralı köpeğin başına koyup beklemeye başladı. Kazayı gören Van İnsan Hakları üyesi Zümeyran Şimşek’in yaralı köpeği alıp götürmesi sonrası kaza yerinden ayrıldı. Tedavisi yapılan köpeğin sağlık durumu iyi. C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle