03 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
29 OCAK 2014 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Askeri arazinin Bilal Erdoğan’ın yönettiği TÜRGEV’e tahsisinde karakol protokolü 5 Eski milletvekilleri yeşil pasaport kullanıyor benim bildiğim ama olsun! Haber doğruysa çok önemli. İran’dan Türkiye’ye 20 milyar dolar sokuldu mu sokulmadı mı? Sanırım Erdoğan’ın İran gezisini izleyen gazeteciler bu haberi önemser ve Başbakan’a sorarlar. Hükümet sıkıntıda... Cemaatle aralarının bozulması kimi milletvekillerini çok rahatsız ediyor. Çoğu ağızlarına kilit vurmuş, tıpkı Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek gibi. İslamcı partilerde bir gelenek vardır: “Lider eleştirilemez!” Merkez sol ve merkez sağ partilerde bu yoktur! Liderler hep eleştirilmiştir... Demirel, Ecevit, İnönü, Çiller, Baykal, Yılmaz, Kılıçdaroğlu... Bugün Erdoğan toplumun her kesimiyle kavga ediyor, muhalif gazeteleri, kalemleri susturmak istiyor. Merkez medyaya ayar verdi, istemediği yazarları “kaş göz” işaretiyle işlerinden attırdı. Bir spor muhabirinin sosyal medyada yazdığı iki satır bile kovulmasına neden oldu. Medya patronları sinmiş durumda bugün! HHH Biat kültürüyle yetişenler iktidara geldiklerinde tüm toplumun kendisine “itaat” ve “biat” etmesini ister... Bu bir İslamcı yaklaşımdır! Hocaefendi de tıpkı Başbakan gibidir: “İtaat ve biat edeceksin!” İster doğru yapsın ister yanlış... Başını sallayıp “olur” diyeceksin! Polis de olsan savcı da, yargıç, milletvekili, bakan, işadamı da... Çağdaş, baskıcı baba, Hocaefendi modelidir bu! Evrensel hukuk, yargıda eşitlik, demokrasi, temel hak ve özgürlükler... İtaat ve biat edenler için bunların tümü bir oyundur... Bakmayın siz anlatılanlara. Baştan beri böyleydi... Yetmez ama evetçilerimiz iş işten geçtiğinde uyandı! Türkiye’nin sıkıntısı budur aslında! Demokrasi ve özgürlükleri bir yaşam biçimi olarak görmedi... Zaten görmek istemiyordu... Bedavaya alacaklardı YEŞİL VADİ KONAKLARI’NDA FIRAT KOZOK İtaat, Biat, İhanet!.. İşin içinden çıkılmaz duruma gelindi... Sağdan, soldan, ters köşeden vuracaksın... Olmadı çelme takacaksın... Her yerde sürünecek, yalvaracak, yakaracak “ben yaptım sen yapma” diyecek. Öyle sandılar ve yanıldılar! Yahu adamlar yıllar önce devletin en duyarlı kurumlarına yerleşmeye başlamışlar, zamanında darbecilere göz kırpmışlar, Turgut Özal’ın nimetlerinden yararlanmışlar, Bülent Ecevit’in dahi vazgeçilmezi olmuşlar, Süleyman Demirel’den icazet bile almışlar. Sen ne anlatıyorsun ne? Sıkıştığın belli! Onların da teslim olmayacağı! Başbakan Erdoğan şöyle bir baksa çevresine, başta kendisi, yol arkadaşları... HHH Hısım, akraba, yandaş, candaş. Kaçı “Muhterem Hocaefendi”nin huzuruna çıkmış, yanı başına oturmuş, onun duasını almıştır... Vallahi bu denli nankörlük olmaz! Şimdi havada uçuşuyor “paralel devlet”, “devlet içinde devlet”, “vatan haini” gibi kelimeler. İnanın çok ayıp oluyor! TÜSİAD ağzının payını aldı saygıdeğer büyüğümüzden... Ananas, oğulcuk, gemicik, vakıfçık... Bak unuttum, aklıma geldi! Kimdi sahte peygamber? Efendim, kim olduğu belliydi... Hocaefendi, BBC’de kendisini hedef alan eski kankası Başbakan Erdoğan’a yanıt verdi: “Padişah!” Bu Erdoğan’ın “sahte peygamber” sözüne yanıt değil miydi? HHH Türkiye’de yaşananlara baktığımızda kendi kendime şöyle diyorum: “Daha ne günler göreceğiz ne günler!” Şu İranlı Sarraf var ya Sarraf! BM’nin ambargo uyguladığı İran’dan Türkiye’ye sokulan 20 milyar dolar için, dokunulmazlığı olan kırmızı pasaportlu eski milletvekilleri ve bürokratların kullanıldığı öne sürülmüş. Haberi Taraf’ta okudum... Belediyenin sosyal tesisleri de TÜRGEV’e İstanbul Haber Servisi Başbakan Erdoğan’ın çocuklarının yönetiminde olduğu Türkiye Gençlik ve Eğitime Hizmet Vakfı’nın (TÜRGEV) adının karıştığı yolsuzluk iddiaları tartışılmaya devam ediyor. Ümraniye Belediyesi’ne ait Yeşil Vadi Konakları’nda yer alan sosyal tesislerin 2013 yılında Erdoğan’ın çocuklarının vakfı TÜRGEV’e verildiği belirlendi. Bakan çocuklarının da adının karıştığı rüşvet ve yolsuzluk soruşturmasında her gün yeni bir iddia ortaya çıkıyor. Taraf gazetesinde yer alan habere göre TÜRGEV’e sağlanan ayrıcalığın arsa tahsisi ve inşaat desteği ile sınırlı kalmadığı, kamuya ait arsaların yanı sıra halkın yararlanması için açılan belediye sosyal tesislerinin de TÜRGEV’e devredildiği belirtildi. Haberde TÜRGEV’in en büyük destekçilerinden biri olan Ümraniye Belediyesi’ne ait Yeşil Vadi Konakları’nda halkın yararlanması için açılan ve bir süre sosyal tesis olarak faaliyet gösteren binanın kimseye haber verilmeden vakfa devredildiği, vakfın da burayı 2013 yılında Palet Montessori Kreş ve Gündüz Bakım Evi olarak faaliyete geçirdiği vurgulandı. Başbakan’ın TÜRGEV’in faaliyetlerinin herkese açık ve ücretsiz olduğu yönündeki açıklamalarının gerçeği yansıtmadığına dikkat çekilirken, Yeşilvadi Konakları içindeki Palet okullarına haftada beş gün devam eden 13 yaş grubu öğrencilerden yıllık 14.580 TL istendiği kaydedildi. ANKARA İstanbul’daki bir askeri arazinin 130 hektarlık bölümünün Milli Savunma Bakanlığı’na olan tahsisinin, Bilal Erdoğan’ın yönetim kurulunda yer aldığı TÜRGEV için kaldırılmasının altında “karakol protokolünün” yattığı ortaya çıktı. Hazırlanan taslak çalışmaya göre, arazinin kıymet takdir bedelinin karakol inşaatları için TOKİ’ye ödenmesi karar altına alındı. Söz konusu arsa için irtifak hakkı yerine, satış yoluna gidilseydi milyarlarca TL’lik bir kaynak oluşacak ve bu kaynak da yasa uyarınca askere özel ödenek olacaktı. Başbakan Erdoğan’ın çocuklarının yönetiminde olduğu Türkiye Gençlik ve Eğitime Hizmet Vakfı’nın (TÜRGEV) adının karıştığı yolsuzluk iddiaları tartışılmaya devam ediyor. Cumhuriyet, dün vakfın İstanbul’daki 66. Mekanize Piyade Tugay Komutanlığı’nın bulunduğu askeri arazi üzerinde eğitim amaçlı tesisler yapılması için Maliye Bakanlığı’na irtifak talebinde bulunduğunu duyurmuştu. Bakanlık, Milli Savunma Bakanlığı’nın olum ARSANIN DEĞERİ 2 MİLYAR TL’Yİ AŞIYOR TÜRGEV için MSB’ye tahsisi kaldırılan arazinin metrekare rayiç bedelinin bugün için en az 1600 TL olacağı öngörülüyor. Bu hesaba göre 130 hektarlık bir alan eğer özel teşebbüse satılırsa maddi değeri 2 milyar TL’yi aşıyor. Yani arazinin, tahsis kaldırıldıktan sonra imarı yapılarak ihale yoluyla satışının yapılması durumunda devletin kasasına girecek para katlanıyor. suz görüşüne karşın arazinin MSB’ye olan tahsisini kaldırmış, vakfa yönelik irtifak hakkı talebini onaylayarak İstanbul Defterdarlığı’na göndermişti. Defterdarlık da arazi için değer takdirini 24 milyon TL olarak belirlemişti. Ancak araziyle ilgili son imzalar, yolsuzluk operasyonu nedeniyle beklemeye alınmıştı. Kamuoyunda tartışma yaratan bu planla ilgili olarak Maliye ve Milli Savunma Bakanlığı’nın yanı sıra TÜRGEV’den herhangi bir açıklama gelmedi. Ancak planın ayrıntıları daha da netleşti. Milli Savunma Bakanlığı’nın irtifak hakkı verilmesi planına itirazında, “Milli Savunma Bakanlığı İskân İhtiyaç ları İçin Sarfiyat İcrası ve Bu Bakanlıkça Kullanılan Gayrimenkullerden Lüzumu Kalmayanların Satılmasına Selahiyet Verilmesi” yasasının etkili olduğu öğrenildi. Bu yasaya göre 1961 yılından önce askeriyeye ait olan araziler Maliye Bakanlığı’nca satılırsa, geliri askeriyeye özel ödenek kaydediliyor. Ancak arazinin satılması yerine irtifak hakkının devredilmesi planı söz konusu olunca, bunun için başka bir formül bulundu. Maliye Bakanlığı’nın yazısı uyarınca irtifak hakkından elde edilecek gelirin, her iki bakanlık ve TOKİ arasında imzalanan “karakol protokolü”ne kaynak olarak aktarılması koşulu getirildi. Ulaştırma Bakanlığı, Erdoğan’a armağan edildiği iddia edilen villalara rahat ulaşım için 238 bin lira harcadı yoluna ‘özel’ ödenek EMRE DÖKER O villaların İZMİR Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın zaman zaman tatilini geçirdiği Urla Zeytineli köyündeki villalara giden 7 kilometrelik yolun, Ulaştırma Bakanlığı’ndan Urla Köylere Hizmet Götürme Birliği’ne 2012’de gönderilen 238 bin liralık özel ödenekle yapıldığı ortaya çıktı.15 köyü bulunan Urla’da, birliğin yıllık toplam bütçesinin 550 bin lira olması ise dikkat çekti. Erdoğan’a, SİT ve imarla ilgili sıkıntıların giderilmesi karşılığında yakın arkadaşı Hamdi Boyacı tarafından armağan edildiği savlanan villalar, gündemdeki yerini koruyor. Hacılar Koyu’ndaki villalara Zeytineli köyünden geçilerek gidilen 7 kilometrelik yolun, Ulaştırma Denizlik ve Haberleştirme Bakanlığı’ndan 2012 yılında gönderilen 238 bin liralık ödenekle yapıldığı öğrenildi. Bu parayla yolun üzeri sıcak asfaltla kaplanırken, ilçedeki diğer köy yollarına ise sadece mıcır döküldü. 2012 yılında Urla Köylere Hizmet Götürme Birliği’nin 550 bin liralık bütçeyle 15 köye hizmet vermeye çalışırken, bakanlığın bundan ayrı olarak 238 bin liralık ödeneği sadece bir köy yo luna harcadığını belirten İzmir İl Genel Meclisi’nin CHP’li üyesi Seyfetten Şen, “Bizim bütçemiz 550 bin lira. Bu ödenekle 1 yıl boyunca 15 köye hizmet götürüyoruz. Bakanlık, sadece bu köye giden yolun yapılması için 238 bin lira ödenek gönderdi” dedi. Şen, o dönem paranın Erdoğan’ın talimatıyla geldiği yönünde duyumlar aldıklarını da vurguladı. Öte yandan Köye hayırseverler tarafından yeni bir cami yapılırken, Urla Köylere Hizmet Götürme Birliği de, parke taş döşemesi gerçekleştirdi. Köye ulaşan yol üzerindeki tabelalar da yenilendi. İzmir Mali Suçlarla Mücadele Şubesi Müdürü Köprülü gitti İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) İzmir’deki liman yolsuzluğu operasyonunun durdurulması için İzmir Valisi Mustafa Toprak ile eski İl Emniyet Müdürü Ali Bilkay’ın telefonla arayarak “polislerin operasyon bölgesine gönderilmemesi” yönünde baskı uyguladıkları Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürü Bora Köprülü açığa alındı. Göreve İstanbul’daki 17 Aralık operasyonundan sonra getirilen Köprülü, vali ve emniyet müdürüne operasyonun savcı kararıyla alındığını belirterek direnmişti. CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan, İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından Adalet Bakanı Bekir Bozdağ hakkında hazırlanan fezlekeleri geçen hafta kamuoyuyla paylaşırken, liman yolsuzluğu soruşturmasının durdurulması için vali ve emniyet müdürünün müdahalelerini de gündeme getirmişti. Fezlekede yer alan savlara göre Vali Toprak ve eski İl Emniyet Müdürü Bilkay’ın, operasyonun durdurulması için aradığı Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürü Köprülü, görüşmeyi kayıt altına almış ve bunu savcıyla paylaşmıştı. Bu arada İzmir’de 17 Aralık ve liman operasyonları sonrası görevlerine son verilen polis sayısı 250’yi buldu. Şişli Belediye Başkanlığı binasına önceki gece uzun namlulu silahla ateş açıldı Gaziantep’te 6 müdüre daha görev değişikliği GAZİANTEP (AA) Gaziantep Emniyet Müdürlüğü’nde, 1 Emniyet müdür yardımcısı ile 5 şube müdürünün görev yeri değiştirildi. Bu arada yaklaşık bir ay önce Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü görevinden alınarak Çocuk Şube Müdürlüğü’ne atanan Gezer’in, tayininin iptali için Gaziantep Bölge İdare Mahkemesi’ne dava açtığı öğrenildi. ‘Bu demokrasiye saldırı’ İstanbul Haber Servisi Şişli Belediye Başkanlığı’na önceki gün akşam saatlerinde kimliği belirsiz kişiler tarafından Kalaşnikof marka silahla ateş açıldı. Ölen ya da yaralananın olmadığı olayla ilgili polis geniş çaplı soruşturma başlattı. CHP’nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı ve Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül, saldırganın 2 kişi olduğunu belirterek “Seçim öncesi bu demokrasiye yapılan bir saldırıdır. Bizi kimse yıldıramaz. Kimse döndüremez. Bu saldırının en kısa zamanda açığa çıkartılmasını bekliyorum. Bunların takipçisi olacağım” dedi. Şişli Büyükdere Caddesi’ndeki binaya önceki gün akşam saat 23.30 sıralarında yaklaşık 70 metre uzaklıktaki binanın yan tarafından kimliği belirsiz kişilerce uzun namlulu silahla ateş açıldı. Saldırının ardından belediyeye gelerek polislerden bilgi alan Sarıgül, ülkenin hassas bir dönemden geçtiğini belirterek,“MHP seçim bürosunda yaşanan olayın bir yurttaşımızın hayatına mal olması, Şişli Belediyemize böylesine silahlı bir ateş etme olayı düşündürücüdür” dedi. Sarıgül ile birlikte belediyeye gelen CHP İstanbul Milletvekili Aykut Erdoğdu da saldırılara karşı bütün güçleriyle demokratik seçim için çalışmaya devam edeceklerini söyledi. aşımıza gelmeyen kalmadı’ Öte yandan Sarıgül, Tuzla’da partililerle bir araya geldi. İstanbul’da seçimi kazanacaklarını belirten Sarıgül, Şişli Belediyesi binasına yapılan saldırıyı anımsattı. Sarıgül, “2 puan öne geçtik, başımıza gelmedik kalmadı. Neden biliyor musunuz? Zannediyorlar ki korkutabilirim, durdurabilirim, döndürebilirim; ama korkutamazlar, durduramazlar ve döndüremezler” ifadelerini kullandı. ‘B ‘Can güvenliği yok’ Şişli Belediyesi ve Esenyurt MHP seçim bürosuna yönelik saldırının ardından CHP İstanbul İl Başkanı Oğuz Kaan Salıcı ve bir grup partili Cağaloğlu’ndaki İstanbul Valiliği önünde basın açıklaması yaptı. Son olaylarla birlikte seçime girenlerin can güvenliğinin olmadığını öne süren Salıcı,“Biz demokratik seçimlerin demokrasi içinde, huzur içinde yapılabilmesi için can güvenliği istiyoruz. Can güvenliğini sadece Sarıgül için istemiyoruz. Can güvenliğini yarışan bütün siyasi partiler ve bütün siyasi partilerin adayları için istiyoruz” dedi. Salıcı, “Eğer siz yüzlerce polisin bir gecede yerini değiştirirseniz ortaya çıkacak şey güvenlik zafiyetidir” diye konuştu. (Fotoğraf: HAZAL OCAK) AKP’de Ala istifaları ERZURUM (Cumhuriyet) İçişleri Bakanı Efkan Ala’nın hafta sonu Erzurum’da partisinin belediye başkan aday tanıtım toplantısında Fethullah Gülen için söylediği, “Senin ağababalarını yenmişiz. Sana pabuç bırakır mıyız? Sen kimsin?” sözlerine tepki gösteren AKP Erzurum İl Başkan Yardımcısı Mehmet Akif Kara ile yönetim kurulu üyeleri Nihat Arslan ve Fevzi Şanal, dün istifa dilekçelerini partiye sundu. Kara, “Böyle bir söylemin oluştuğu ortamda bulunmak istemiyorum” dedi. Arslan da “Ala’yı ağza alınmayacak söylemlerden dolayı başta kınıyorum, ona da yakıştıramıyorum” diye konuştu.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle