14 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
8 EYLÜL 2013 PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER 9 ‘Çevreye uygun’ seçmeli dersler geliyor Milli Eğitim Bakanlığı, lise yönetmeliğini değiştirdi SİNAN TARTANOĞLU Yok Etmeye Görevliler! Hayatımda bildiğim tek bir gerçek var. Bu ülke çok baştan çıkarıcı, bu ülke dünyanın en zengin ülkelerinden biri ve bu nedenle başımız beladan uzak olmuyor. Cumhuriyet kurulduğundan beri, emperyalist ülkelerin bu güzel ülke üstünde yaptıkları oyunların, kötülüklerin haddi hesabı yok! Ve şimdi, gerçekten içlerinde hiçbir vatan sevgisi, insan sevgisi olmayan bir iktidarı resmen başımıza bela ettiler. Bu iktidar “demokrasi filan palavra” resmen bu ülkeyi yok etmeye görevli! Yerleşmiş bütün kurumları yok etmek için geldiler. Yerleşmiş tüm değerleri altüst etmek için geldiler. Onlara bu görev verildi. Kadim uygarlıkların toprağında, bir vampir gibi dolaşın. Gençleri ya tüketim toplumunun ya da tarikatların karanlık dünyalarına sürükleyin! Madenleri, kıyıları, ormanları bize açın! Ordunuzu bir oyuncak ordu yapın! Her gördüğünüz muhalif unsuru anında yok edin! ANKARA Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), yaklaşık bir yıldır üzerinde çalıştığı yeni ortaöğretim kurumları yönetmeliğini yayımladı. Yeni yönetmeliğe göre, seçmeli din derslerinin açılması için gerekli öğrenci sayısı koşulu 10’dan 12’ye çıkarıldı. Ancak yıl içinde öğrenci sayısının azalması durumunda dersin işlenmesine devam edilmesi kararı alındı. Değişiklikle bakanlık, “çevrenin ihtiyacı ve özelliklerine uygun olması durumunda” müfredata yeni seçmeli derslerin eklenmesinin önünü açtı. Yeni seçmeli dersin programını bakanlık merkezi değil, öğretmenler belirleyecek. Tüm mevzuat çalışmalarında olduğu gibi bu yönetmelik değişikliğinde de öğrencilerin Atatürk ilkelerini benimsemiş bireyler olarak yetiştirilmesi amacından vazgeçildi. MEB, 1 yıldan uzun süredir üzerinde çalıştığı Ortaöğretim Kurumları Yönetmeliği’ni tamamlayarak dün Resmi Gazete’de yayımladı. Liselere getirilen bazı düzenlemeler şöyle: Atatürk yine yok: MEB, tüm mevzuat kısaltma çalışmalarında yaptığı gibi bu yönetmelik değişikliğinde de ortaöğre 1 ÖĞRENCİ OLSA BİLE KURAN Yürürlükten kaldırılan yönetmelikte, bir seçmeli derse sınıf açılabilmesi için 10 öğrencinin o dersi seçmesi gerekiyordu. Ancak taslak yönetmelikte bu koşul 8 öğrenciye düşürülmüştü. Bu Kuran gibi seçmeli din derslerinin daha çok okulda açılabilmesi gerekçesine dayandırılmıştı. Yayımlanan yönetmelikte ise seçmeli dersin açılması için 12 öğrencinin seçmesi gerektiği belirtildi. Ancak maddeye “Ders yılı içerisinde öğrenci sayısı azalsa bile o dersin okutulmasına devam edilir” hükmü getirildi. Yani örneğin eğitim öğretim yılına 12 öğrenci ile başlayan Kuranıkerim dersinin öğrenci sayısı 1’e düşse bile ders kapanmayacak. EVLENENLER AÇIK LİSEYE Liselere kayıt için 18 yaşını bitirmemiş olmak koşulu aranacak. Evli olan öğrencilerin liseye kaydı yapılmayacak. Okurken evlenen öğrencilerin ise okul ile ilişiği kesilecek. Yürürlükten kaldırılan yönetmelikte de bu hüküm aynen korunuyordu. Geçen yıl tartışmaya açılan taslak metindeki “öğrenciyken evlenenlerin kayıtları silinmeyecek” ifadeleri ise çok tartışılmıştı. Bakanlık, yayımlanan yönetmelikte bu maddede geri adım attı. Yeni yönetmeliğe “Evlendiği için ilişiği kesilenlerin okul kayıtlarının açık öğretim liselerine kaydırılacağı” hükmü eklendi. timin ilkeleri bölümünden “Öğrenciler, Atatürk ilke ve inkılaplarını benimsemiş olarak yetiştirilir” bölümünü çıkardı. Bunun yerine, “Türk milli eğitiminin genel ve özel amaç ile temel ilkeleri doğrultusunda, evrensel hukuka, demokrasi ve insan haklarına uygun; öğrenci merkezli, aktif öğrenme ve demokratik kurum kültürü anlayışıyla yerine getirir” ifadeleri konuldu. Ders saati 40 dakikaya düştü: Liselerde bir dersin işlenme süresi 45 dakikadan 40 dakikaya düştü. Ders arası dinlenme süreleri ise 5 dakika olarak kaldı. Devamsızlık hakkı 10 gün: Daha önce liselerde 20 gün olan özürsüz devamsızlık hakkı 10’a düşürüldü. Özürlü devamsızlık sınırı ise 45 gün olarak belirlendi. Yeni seçmeli dersler belirsizliği: Yönetmelik değişikliği ile bakanlık, müfredata yeni seçmeli derslerin eklenmesinin önünü açtı. Yeni bir seçmeli dersin açılabilmesi için uygun ortam ve öğretmenin bulunması gerekecek. Yeni seçmeli dersin “çevrenin ihtiyacı ve özelliklerine uygun olması” gerekecek. Bu derslerin müfredatı ise Talim ve Terbiye Kurulu tarafından yani bakanlık merkezinden değil, zümre öğretmenleri tarafından hazırlanıp, il milli eğitim müdürünün onayına sunulacak. 50 puan geçer not: Başarı taban puanı 45’ten 50 puana yükseltildi. Ayrıca iki dönem puanının ortalaması en az 50 olan öğrenci başarılı sayılacak. Birinci dönem başarı puanı ne olursa olsun ikinci dönem puanı en az 70 olan öğrenci başarılı olacak. Erken mezuniyette geri adım: Taslakta yer alan ve 10. sınıfın sonunda bütün derslerinden başarılı olup aynı zamanda yıl sonu başarı puanı en az 90 olan 11. sınıf öğrencilerine tanınması planlanan “erken mezuniyet” hakkından vazgeçildi. YÖK’ün yabancı lise mezununa sınavsız üniversite kıyağının ardından, Bakanlar Kurulu’ndan bedava üniversite kararı çıktı. Düzenlemeden ilk yararlanan öğrencilerden biri Bekir Bozdağ’ın akrabası oldu 90 bin liralık kıyak SİNAN TARTANOĞLU ANKARA Binlerce öğrenci üniversite kapısına yaklaşmak için sınavdan sınava koşarken YÖK, geçen yıl skandal bir karara imza atarak lise öğrenimini yurtdışında tamamlayan T.C. vatandaşlarına Türkiye’deki üniversitelere sınavsız girme olanağı tanımıştı. Düzenlemenin eşitsizlik yaratacağı yönünde tartışmalar sürerken bu kez Bakanlar Kurulu’ndan daha radikal bir adım geldi. Bakanlar Kurulu, bu öğrencilerden katkı payı ve öğrenim ücreti alınmamasını kararlaştırdı. Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, “Yurtdışından gelen Türk öğrencilerimizden artık ücret talep etmeyeceğiz” tweet’i ile düzenlemeyi müjdeledi. Ancak Bozdağ’ın verdiği müjdeden akrabası Necla Bozdağ’ın da yararlandığı ortaya çıktı. 31 Ağustos tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanan Bakanlar Kurulu kararı ile 20132014 eğitim öğretim döneminde üniversite öğrencilerinden alınacak harç ücretleri ve öğrenci katkı payları belirlendi. Buna göre “Yurtdışında ortaöğretimini bitiren ve mavi kart sahibi olan ve üniversite öğrenimine Türkiye’de devam etmek isteyen adaylardan üniversite öğrenim harcı alınmaması” kararlaştırıldı. Kararın Resmi Gazete’de yayımlanmasının ardından Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ twitter hesabı üzerinden, “Yurtdışından gelen Türk öğrencilerimizden artık ücret talep etmeyeceğiz. Bu kararın mavi kartlılar ile ortaöğretimi yurtdışında bitirip Türkiye’de üniversite okuyacaklara hayırlı olmasını diliyorum” mesajını paylaştı. Ancak daha sonra Bozdağ’ın müjdeyi, kendi akrabasına da verdiği ortaya çıktı. Bozdağ’ın akrabası Necla Bozdağ, lise öğrenimini Avusturya’da tamamladı. YÖK’ün daha önce aldığı sınavsız üniversite kararından yararlanarak Türkiye’de okumak istedi. Ardından Bakanlar Kurulu’nun yurtdışından gelen lise mezunlarına katkı paylarını kaldıran düzenlemesi geldi. Necla Bozdağ, Yıldırım Beyazıt Üniversitesi’ne kayıt yaptırdı. Yıldırım Beyazıt Üniversitesi’nin yayımladığı “20132014 Eğitim Öğretim Yılı Lisans Öğrenci Katkı Payı ve Öğrenim Ücreti Miktarları” tablosuna göre, Necla Bozdağ’ın okuyacağı Tıp Fakültesi’nin ücreti yıllık 15 bin TL. 6 yıllık tıp öğreniminin toplam ücreti 90 bin TL. YÖK kararı ile üniversite sınavına girmeden Tıp Fakültesi’ne giren Necla Bozdağ, Bakanlar Kurulu kararı ile de 90 bin TL ödemekten kurtulmuş oldu. BOŞ KALAN KONTENJANLAR İÇİN EK YERLEŞTİRME YAPILIYOR Yeni SBS yönetmelikte Milli Eğitim Bakanlığı, İlköğretim Kurumları Yönetmeliği’nde yaptığı değişiklikle, temel öğretimden ortaöğretime geçiş sisteminde yaptığı değişikliği mevzuata yansıttı. Buna göre, bakanlık merkezi tarafından yapılacak sınavlar, öğrencilere 1 hafta önceden duyurulacak. Bir günde yapılacak merkezi sınav süresi 3’ü, 1 sınavın süresi ise bir ders saatini geçmeyecek. Bu arada bakanlık Ortaöğretime Yerleştirme Sistemi ile öğrenci alan ortaöğretim kurumlarında boş kalan kontenjanlar için öğrencilere ek tercih ve yerleştirme hakkı verilmesine ilişkin açıklama yaptı. Açıklamada, asıl ve yedek yerleştirme işlemleri sonrasında sınavla öğrenci alan bazı okullarda kontenjanların dolmadığının görüldüğüne işaret edildi. Bakanlığın, kamu kaynaklarının etkin ve verimli kullanılması, daha çok öğrenciye, isteklerine uygun okulda eğitim imkânı sunulması ve okulların kapasitelerinin en üst seviyede kullanılması amacıyla kontenjanların doldurulması için bazı tedbirler almayı kararlaştırdığı belirtildi. Boş kalan kontenjanlar yarın açıklanacak. Bu haberi okuyamayacaklar! Dünya Okuma Yazma Günü’nde Türkiye’nin durumu içler acısı. 2 milyon 300 bin kadın okuma yazma bilmiyor Eğitim Servisi Bugün Dünya Okuma Yazma Günü ve ülkemizde hâlâ 2 milyon 300 bin kadın hiç okuma yazma bilmiyor. 2.5 milyon kadın da herhangi bir okuldan mezun olarak diploma almamış bulunuyor. Yani toplam 5 milyon kadın, işlevsel düzeyde okuryazar değil. UNESCO tarafından her yıl 8 Eylül’de, dünyada yetişkin okuryazarlığıyla ilgili sorunlara dikkat çekmek amacıyla düzenlenen “Dünya Okuma Yazma Günü”nde, dünyanın çeşitli ülkelerinde, farklı duyuru ve faaliyetlerle okuma yazmanın bireyler ve toplum için olan önemi vurgulanıyor. Anne Çocuk Eğitim Vakfı (AÇEV) , daha geniş kitlelere ulaşmak amacıyla televizyon yoluyla ve bilgisayar destekli okuryazarlık eğitimleri de gerçekleştiriyor. Okuryazarlık eğitimleri, İstanbul, Adana, Ankara, Bursa, Diyarbakır, Gaziantep, İzmir ve Van’da gönüllü eğiticiler aracılığıyla yürütülüyor. 30 Eylül itibarıyla İstanbul ilinde başlayacak ve diğer 7 ilde de tekrarlanacak olan bu eğitimlere katılmak isteyen gönüllüler için başvurular devam ediyor. www.acev. org sitesinden ya da 0212 213 42 20 No’lu telefondan bilgi almak veya başvuru yapmak mümkün. 8 kentte okuryazarlık eğitimi Vampirler öylesine açgözlü ve kana susamışlardı ki, “Emriniz başımız üstüne” deyip yola çıktılar. Ormanları, kıyıları talan ettiler. Ve “Yurtta sulh cihanda sulh” diyen bir büyük öndere sahip bu güzel ülkeyi, işgalci bir ülke yapmak için kollarını sıvadılar. Rusya ve Amerika’nın yeni silahlarını denemesi için, kendi ülkesinin yurttaşlarını feda etme durumuna geldiler. Sanki bir bilimkurgu filmi izler gibiyiz. Ve yok etmeye görevliler, vicdanları olmayan, merhametleri olmayan birer robot gibi göreve kilitlenmişler! Bu yok edicileri durdurmak için hepimiz sokaklara çıkmalıyız! Ölebiliriz, tutuklanabiliriz evet, ama bu bir yeni Kurtuluş Savaşı, bunu ne Mısır yapabilir, ne Suriye, bu görev bizim. Çünkü biz Anadolu’yuz Şimdi bir duyuru; Berkin E.’den çağrı var: Tarih; 16 Haziran 2013, Gezi Direnişi sürecinde Okmeydanı’nda sabaha kadar süren eylemler sırasında evinden ekmek almak için çıkan 13 yaşındaki Berkin E., polis tarafından çok yakın mesafeden, hedef gözetilerek atılan gaz bombasının kafasına isabet etmesi sonucu yaralanmıştır. Kafatasında kırıklar oluşmuş ve Berkin beyin kanaması geçirmiştir. Görgü tanıkları, polisin gaz bombasını hedef gözeterek ve 90 derecelik açıyla ateşlediklerini görmüşlerdir. Berkin geçirdiği beyin kanaması sebebiyle halen Okmeydanı Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde yoğun bakım servisinde ve bilinci kapalı olarak yatıyor. Türkiye Cumhuriyeti İçişleri Bakanlığı henüz saldırının faili polis memurunu tespit etmek için ciddi herhangi bir girişimde bulunmamıştır. Muhteviyatında barut bulunan ve adına ‘torpil’ denen çocuk oyuncağı raporlara patlayıcı madde olarak geçiriliyor. “Uyansa da tutuklanacak” şeklinde tehdit edilen ailesinden baskı altında onay isteniyor: “Küçücük bir çocuğun yaşam devrelerini kapatmak için.” Berkin soruyor: “Benimle misin?” Seninleyiz Berkin... İnsanların seninle! 9 Eylül 2013 sabahı saat 10.00’da toplanacağımız Okmeydanı Eğitim ve Araştırma Hastanesi önünden başlayacak yürüyüşümüz, saat 12.00’de Çağlayan Adliyesi önünde “Kuşatma Eylemi” ile devam edecektir. Kalabalıklar halinde biz el ele tutuşacak, adliye binasını kuşatacak ve adalet çağrısında bulunacağız. Berkin E. İçin Adalet Zinciri Oluşturuyoruz! Bir Halka da Sen Ol! Bu arada bir bilgi vermek istiyorum. 1965 yılında başlayan ve 1973 yılında Amerika’nın büyük yenilgisiyle biten Vietnam Savaşı, Amerikalılar tarafından “sınırlı bir operasyon” olarak başlatılmıştı. Yani sözün kısası Suriye’ye “sınırlı bir operasyon” yapmaya kararlı Amerika’nın, ülkelerini savunan halkların kararlılığını hiç hesaba almadığı görülüyor. Irak’ta her şeyi yakıp yıktılar, 1 milyon insanın ölümüne neden oldular ve petrollerini alıp gittiler. Suriye için de farklı olmayacak, tamam Suriye’nin petrolü az ama yeni “Soğuk Savaş”, “sınırlı operasyonları” gerektiriyor. Hem silah şirketleri silah satacak hem de süper iki güç, Rusya ve Amerika bir güç gösterisi yapacaklar; arada insanlar ve en çok da çocuklar ölecek. Bu arada bazı görevlerimiz var unutmayalım; AVM’lerden ve hepimizin bildiği bazı şirketlerden alışveriş yapmıyoruz, kredi kartlarını kullanmıyoruz. Unutmayalım AVM’ler ve bankalar silah tüccarlarının parayı en kolay biçimde akladığı yerlerdir. Savaşa hayır demenin türlü yolları vardır! Unutmayın! Topyekun savaştayız!
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle