Katalog

8 EYLÜL 2013 PAZAR CUMHURİYET SAYFA [email protected] KÜLTÜR 28 YIL ÖNCE YİTİRMİŞTİK 17 Erkan Yücel anılıyor Kültür Servisi Tiyatro ve sinema oyuncusu Erkan Yücel ölümünün 28. yılında 910 Eylül tarihlerinde Ankara Halk Tiyatrosu’nda anılacak. Anma, yarın saat 18.30’da Erkan Yücel Fotoğraf Sergisi ile başlayıp, 20.00’de Bulgar yazar Stefan Tsanev’in yazdığı, Ankara Halk Tiyatrosu’nun sahnelediği ve Ezgi Yantürk’ün yönettiği “Jeanne d’Arc’ın Öteki Ölümü” oyunu ve saat 21.30’daki koktely ile devam edecek. Anma etkinliği 10 Eylül’de ise saat 19.00’da “Erkan Yücel Belgeseli” gösterimi ve 19.30’daki panel ile son bulacak. Panele konuşmacı olarak fotoğraf sanatçısı Aykut Töleğen, İşçi Partisi MKK üyesi Hüseyin Karanlık, sanat eleştirmeni Hayati Asılyazıcı, tiyatro yönetmeni Murat Demirtaş, besteci Sarper Özsan katılacak. l UPSD’DEN TELİF HAKLARI GESAM MÜDÜRLÜĞÜ’NE UYARI ‘Elinizi beynimizden çekin’ Kültür Servisi UNESCO’ya bağlı Uluslararası Plastik Sanatlar Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Bedri Baykam, sanatçılardan ürettikleri eserlerin isim, tür ve ölçülerinin talep edilmesini kınadı ve bu talebin ivedilikle geri çekilmesini istedi. 2 Eylül 2013 tarihinde, Cumhuriyet gazetesinde yayınlanan “Sanatı da Fişlediler” başlıklı haberi şaşkınlık içinde okuduklarını belirten Baykam, “Selda Güneysu’nun haberine göre, GESAM’ın üyelerine ‘acil’ koduyla ilettiği yazı, bu sanatçılardan 2013 Nisan, Mayıs ve Haziran aylarını kapsayan 3 aylık süreçte ürettikleri eserlerin isim, tür ve ölçülerini talep ediyordu. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın bir dairesinden gelen bu ‘kabul edilemez istek’, Türkiye’de zaten sorunlarla yüklü bir mayınlı bölge olan ‘devletsanat’ ilişkilerinde yeni bir üzücü travma yaratmıştır” dedi. Baykam, yaptığı açıklamada şunları söyledi: “İktidarın sanatçılara yönelik soğuk, mesafeli ve şüpheci bakışının bir tezahürü olarak karşımıza çıkan bu ‘talep’, sanatçıların beynine el atmaktan başka bir anlam taşımamaktadır. Bu durum pratik olarak da mümkün değildir. Kimi eserin yapımı 3 ay, kimi 6 ay, kimi de 2 sene sürebilir. Veya bitirildiği anda sanatçısı onu yırtıp atabilir veya onu bir süre sonra değiştirebilir veya ondan tamamen vazgeçebilir. Bu, eser sahibi dışında hiç kimseyi ilgilendirmez. Böyle bir girişim olsa olsa nevi şahsına münhasır bir ‘Zihni Sinir Procesi’ olarak görülebilir! Bunun, Sağlık Bakanlığı’nın insanların yatak odasına girip 2013 yılının nisan, mayıs ve haziran aylarında kaç kere birlikte olduklarını raporlamalarını istemekten farkı nedir?” Altın Aslan, Rosi’nin VENEDİK (AA) Sinema dünyasının en önemli festivallerinden bu yıl 70’incisi düzenlenen Venedik Film Festivali’nde “en iyi” filme verilen “Altın Aslan” ödülü İtalyan yönetmen Gianfranco Rosi’nin “Sacro Gra” adlı belgesel filmine verildi. İtalya’da 28 Ağustos’ta başlayan dünyanın en köklü sinema organizasyonlarından Venedik Film Festivali’nin açılışı, Meksikalı yönetmen Alfonso Cuaron’un uzun bir aradan sonra çektiği 3 boyutlu bilim kurgu filmi “Gravity” ile yapılırken dün ödüller sahiplerini buldu. Festivalin en iyi filmine verilen Altın Aslan ödülü, İtalyan yönetmen Gianfranco Rosi’nin “Sacro GRA” adlı belgesel filminin olurken, en iyi yönetmen ödülü Gümüş Aslan, “Miss Violence” filmindeki başarısı için Yunanlı yönetmen Alexandros Avranas’a verildi. Festival kapsamındaki Avrupa Kısa Film Ödülü’nü ise Türk yönetmen Bülent Öztürk’ün “Houses with Small Windows” filmi aldı. Jüri Büyük Ödülü’nün Tsai MingLiang’ın “JiaoYou” filmine, Jüri Özel Ödülü’nün ise Philip Gröning’in “Die Frau Des Polizisten” filmine verildiği festivaldeki Venedik’e bağlı Lido yarımadasında 28 Ağustos’ta Alfonso Cuaron’un “Gravity” filmiyle başlayan festival, dün “Amazonia”nın gösterimiyle sona erdi. Alexandros Avranas Philip Gröning Venedik Film Festivali’nde Türk yönetmen Öztürk de Avrupa Kısa Film Ödülü’nü aldı Haluk Tolga İlhan ‘Çerâğı Aşk’ (Beyoğlu Metropol) İki yıl önceydi, Abdal topluluğu albümün adını taşıyan “Ervahı Ezelde” türküsünü yorumladığında, topluluğun solisti bu şarkıyla özdeşleşmişti. Artık dile ne vakit bu melodi düşse, akla Haluk Tolga İlhan geliyordu. Topluluk uzun ömürlü olmadı, Haluk’un ayrılışıyla dağıldı. Kalanlar Grup Abdal adıyla yola devam ederken, Haluk da adının önüne Abdal sıfatını ekleyerek “Çerâğı Aşk” adını verdiği ilk solo albüm yaptı. Erzurumlu bir ailenin, 1974 Ankara doğumlu çocuğu Haluk, sendikacı kimliğiyle tanınan, siyasi duruşuyla bilinen, devlet opera sanatçısı ve türkücü bir müzisyen. Ayak bastığı her alanda dönüştürücü özelliğiyle yer alan figür. Sevdası türkü olan mükemmel bir tenor; aynı şan ekolünden geldiği için Ruhi Su’ya benzetilen yorumcu. Haluk’un ilk solo albümü, Abdal topluluğunda sahip çıkılan geleneğin devamı. Operacı oluşunun dezavantajını avantaja çevirmeyi beceren Haluk, halk türkülerinin özünü bozmadan yorumlamayı sürdürürken, türkünün kahramanını oynarken kendine has dokunuşlarla onlara farklı hassasiyetler katmayı da ihmal etmiyor. Albümde zengin ve güzel de bir repertuvar var; özellikle “Yalancısın İnanamam” ve “Yoğurt Koydum Dolaba”nın varlığı ayrı bir mutluluk kaynağı. Gianfranco Rosi Diğer büyük ödüller En iyi aktör: “Miss Violence”taki performansıyla Themis Panou. En iyi aktris: “Via Castellana Bandiera”daki performansıyla Elena Cotta. En iyi senaryo: “Philomena” (Steve Coogan ve Jeff Pope). En iyi genç yönetmen: “Joe” filmi ile Marcello Mastroianni. En iyi genç oyuncu: “Joe” filmindeki performansıyla Tye Sheridan. Festivalde ayrıca geleceğin film yapımcıları için verilen “Geleceğin Aslanı” ödülü, “White Shadow” ile Noaz Deshe. ‘VEGANİzM: AHLAKI, SİYASETİ VE MÜCADELESİ’ KİTABI ÇIKTI ‘Bir felsefe ve yaşam pratiği’ Kültür Servisi Zülâl Kalkandelen ve Can Başkent’in söyleşi türündeki “Veganizm: Ahlakı, Siyaseti ve Mücadelesi” adlı ekitabı Propaganda Yayınları’ndan çıktı. Veganizm üzerine Türkçe yazılan kitap hacmindeki bu ilk çalışma, vejetaryenliğin daha ilerisi olan ve çeşitli ahlaki, diyetetik, iktisadi, politik ve felsefi motivasyonlarla gerekçelendirilen veganizmin; toplumumuzda pek sık dile getirilmeyen, siyasi gruplarda dahi yok sayılan yüzüyle tanışmak, veganizmi anlamak, onun mücadelesini öğrenmek isteyenler için, konuya kapsamlı bir yaklaşım sunuyor. Veganizmin beslenme boyutuna, ekonomik/politik açılımına ve etik boyutuna değinen üç bölüm, kitabın temel bölümlerini oluşturuyor. Kapak tasarımı İç Mihrak Propaganda Tasarım tarafından yapılan ekitabın yazarları şöyle diyor: “Veganlar bilir, hayvan haklarından söz etmeye başladığınız anda olumsuz tepkiler almaya başlarsınız, hatta işi hakarete vardıranlar olur. Ancak bunun yanında, dünyada yavaş da olsa giderek daha fazla ilgi görmeye başlayan veganizmi anlamaya çalışanlar, merak edenler de var. Bu kitabın amacı, hem akıllarda yanlış bilgilenme sonucu yer eden görüşlere bir karşılık vermek, hem de veganizmi bir felsefe ve yaşam pratiği olarak merak edenlerin sorularına yanıt oluşturmak.” Kültür Servisi Türkiye’nin en büyük açık hava müzik etkinliği Rock’n Coke Festivali önceki gün Hezarfen Havaalanı’nda hazırlanan Rock’n Coke Kasabası’nda başladı. Önceki gün kamp alanına yerleşenler arasında ‘Gezi ruhu’nu yaşatanlar da vardı. Aralarında “Diren Gezi Parkı” ve “Ali İsmail Korkmaz, Abdullah Cömert, Ethem Sarısülük, Mehmet Ayvalıtaş Burada” yazılı pankartların da olduğu çadırlar kuran kampçılar, çadırlarını kurmalarının ardından saat 18.00’den itibaren performanslar ve konserlerle festivale başladılar. Dün Büyük Ev Ablukada, maNga ve Duman gibi yerli gruplarla açılan festival, akşam saatlerinde Arctic Monkeys, Hurts, Editors ile devam etti. maNga konserinde ise “Her yer Taksim, her yer direniş” sloganı atıldı. Festivalin bu son gününde The Prodigy, Jamiroquai ve Teoman sahnede olacak. Gezi ruhu Rock’n Coke’ta Eren Coşkuner ‘The Long Way’ (Gri Plak) Flüt caz dünyası içinde sık rastlanmayan bir çalgı. Bunu yan enstrüman olarak kullanan hayli önemli müzisyenlerin varlığına rağmen, ana çalgısı flüt olan müzisyen sayısı da buna bağlı olarak oldukça az. Bizde de durum farklı değil. Hatta şundan birkaç hafta öncesine kadar hatırı sayılır bir caz geleneğimizin varlığına karşın, bir caz flüt albümümüz bile yoktu. Ta ki “The Long Way” çıkana değin… Albümün sahibi 32 yaşındaki genç müzisyen Eren Coşkuner, aslında yıllardır yaptığı eşliklerle, içinde yer aldığı projelerle cazseverlere çok da yabancı bir isim değil. Albümde yer alan dokuz parçanın yedisi kendisine ait. Repertuvarda bir ortak çalışma, bir de piyanist (ve düzenlemeci) Ercüment Orkut bestesi var. Diğer müzisyenler basçı Eylem Pelit, davulcu Ediz Hafızoğlu ve flugelhornuyla Şenova Ülker. Bu albümde standart modern caz albümlerinden alışık olduğumuz tüm özellikler çarpıyor kulağa; güzel temiz bir sound, düzgün cümleler, parlak sololar, mutluluk veren melodiler… Keşke bir iki tane de gitar solosu olsaymış. “The Long Way”, flütü bizim cazımıza kazandırmak gibi bir görevle çıkması nedeniyle ilgiyi ve ilk caz flüt albümümüz olması sıfatıyla mutlak surette arşive konmayı hak ediyor. [email protected] Fotoğraf: BARIŞ BAŞLANGIÇ KAYIP FİLMLER ‘FANTASTURKA’DA Nâzım Hikmet Akademisi Kültür Servisi İstanbul Kadıköy’deki Nâzım Hikmet Akademisi beşinci yılında öğretim sezonuna bir dizi yenilikle başlıyor. “Eğitim kurumu olarak değil, piyasanın bozucu etkisine direnen alternatif bir eğitim, düşün ve üretim alanı olmak” amacındaki akademi, sinema, edebiyat, tiyatro ve müzik alanında eğitim verecek. Edebiyat bölümünün başında bu yıl Ahmet Cemal yer alırken, sinema bölümünden Semir Aslanyürek, müzik bölümünden Nimet Çakıcı, tiyatrodan ise Türk işi fantastik filmler Kültür Servisi Ankara Kısa Filmciler Derneği tarafından, 2011 yılında ilk kez Ankara’da düzenlenen FANTASTURKA Türk İşi Fantastik Filmler Festivali bir yıllık aradan sonra, ikinci kez 1922 Eylül tarihleri arasında İstanbul Beyoğlu’nda Majestic Sineması’nda düzenleniyor. Türk sinemasının kayıp filmlerinin ücretsiz olarak ilk kez izleyiciyle buluşacağı festivalde, panel, atölye ve gala gibi tamamlayıcı etkinlikler de yer alacak. Bu yılki festival, 2000’li yılların başlarından bu yana, Türk sinemasının 1950 1980 arası dönemine ait bir düzineden fazla kayıp filmi kendi imkânlarıyla yok olmaktan kurtaran ve arşivlere kazandıran Vassilis Barounis anısına düzenlenecek. Alternatif bir eğitim Süleyman Atanısev ve Fırat Tanış sorumlu olacak. “Birlikte düşünmek, birlikte öğrenmek, birlikte üretmek için” dustüruyla hareket eden akademide edebiyat bölümüne başvurular 5 Ekim’de, tiyatro bölümüne 17 Ekim, sinema ve müzik bölümü başvuruları 18 Ekim’de sona erecek. Başvuruların sonlanmasının ardından her bölüm kendi mülakatlarını yapacak ve seçilen öğrencilerle 28 Ekim’de eğitime başlanacak. (Ön kayıtlar için www.nazimhikmetakademisi.org)