Katalog

SAYFA CUMHURİYET 19 EYLÜL 2013 PERŞEMBE 2 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER Yüzlerce İnsanımız Hapislerde... Şu anda hapislerde yatmakta olan yurttaşlarımızın sayısını bilen var mı? İlgililer, bunu bildirmezler. Sır gibi saklanacak bir şey de değil. Yüzlerce, binlerce, belki daha da çok, yurttaşımızın aileleri, çoluk çocukları, yakınları, dostları merak ve endişe içinde... Hem de kaç aydır, kaç yıldır... Sorumlu kim? Devlet diyeceksiniz. Ama hangi devlet? Kemalist Cumhuriyet devleti mi? İktidarlar değiştikçe Cumhuriyet devrimleri bambaşka yüz takınıyor. Her şey elimde, bir kez gelip oturdum bu koltuğa, adamlarıma da çeşitli sandalyeler dağıttım. Şimdi kale gibiyim. Bir türlü yüzde otuzları aşamayan ana muhalefet uğraşıp dursun. Doğruları, gerçekleri, iyilikleri, kötülükleri bir bir meydanlarda söylesin... On bir yıldır AKP hükümeti ve başbakanı Tayyip Bey var. Bir on bir yıl daha işbaşında kalır mı? Bunu sandıklar söyleyecek. İlk genel seçimde. Yok yine şimdikiler üstte kalırsa mı? O zaman bu ülke, bu halk iç çekişmelerin, işe yaramayan kavgaların eline düşer. Gazeteciler, yazarlar, sanat ve bilim adamları ister istemez koşullara uymaya zorlanır. Ve Hasdal’ların Silivri’lerin zindanlarında bir araya getirilir... Masal gibi anlatıyorum, ama dram... İçine sürüklendiğimiz çıkmaz budur. İktidarda kalmak hırsı yandaşlarını mutlu kılar. Daha da çok parasal açıdan... Beklersiniz iktidardakilerin değişmesini, değiştirilmesini. Yıllar geçer, bir bakarsın sen yalnızca boş gevezeliklerle kendini ve sana inananları aldatmışsın. Bu iktidar değişmeli diyorsun, ama bunu başarmak için ne yapıyorsun? Bak on bir yıl oldu, daha da yıllar geçecek. Bir seçimde ön alarak iktidar olanlar yeni bir seçimle götürülmezlerse çare nedir? Bir devrim eylemi mi? Onu da çok gördük. İstediğimiz gibi olmayınca, bu yolda da iş yokmuş diye eski umutsuzluklarımıza döndük. Yaşayan görür derler. Yaşadık gördük, Menderes’ler, Demirel’ler, Ecevit’ler, Evren Paşa’lar, derken Tayyip Bey... Hep aynı yere varıyor çabalarımız. Gereksizliğe, boşluğa, pişmanlığa... Bu kez olmaz diye kendini aldatıp yeniden bozguna uğramaya. Bu da yaşlı yazarın son bakışı toplumuna... Suriye İçin Uzlaşmaya Hazırlar. Çünkü... Prof. Dr. SEMA KALAYCIOĞLU e halklar savaş istedi, ne liderler. Bu bir gerçek. Bir de tabii Esad’a alternatif olan sadece kaos. Onun için silahsız, müdahalesiz bir çözüm için bir haftada Cenevre’de bir anlaşmaya varıldı. Sadece ayrıntı için mesai gerekiyor. Türkiye, Suudi Arabistan ve Katar beğense de beğenmese de hal böyle. Empati Empatiyi genellikle sadece farklı kimlikler, farklı düşünceler, farklı siyasal tavırlar bağlamında düşünüyoruz… Eksik! Mutlaka ama mutlaka hastalarla ve engellilerle de empati kurmalıyız! HHH Kas Hastalıkları Derneği için yazdığım yazıya aldığım tebrikler beni şaşırttı! Hangi mektuplar hastalardandır, hangileri hasta sahiplerindendir bilemiyorum... Ama pek çok insan bu konuda çok duyarlı ve bu duyarlılıklarını ifade etmekten onur duyuyorlar. HHH Benim iflah olmaz bir romantik ve fıtraten (yaradılıştan) iyimser olduğumu bu sütunun okurları bilir! Bildiklerini çok iyi biliyorum, çünkü Silivri davalarının Yargıtay’da düzeleceği beklentime pek çok okurum “fazla iyimser” olduğum biçiminde tepki gösterdi... Ama olsun ben iyimserliğimi (Yargıtay’daki yargıçların namusları ve vicdanları adına) koruyorum! Salı günü bu sütunda, Kas Hastalıkları Derneği’nin İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından sokağa atılmaları sorununu Başkan Kadir Topbaş’ın çözeceğine inandığımı belirtmiştim… Haklı çıktım! Tahliye tebligatı bu eğitim yılı sonuna kadar ertelenmiş! Dernek şöyle diyor: “Gelinen bu noktada, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin geç de olsa tahliye sürecini durdurması sevindirici bir adım olmakla birlikte yeterli değildir. Bu vesileyle, Türkiye’deki yüz bine yakın hastamız ve kamuoyu adına İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ni: Derneğimizi bulunduğu binadan tahliye etmek düşüncesinden vazgeçmeye... Yargıya intikal etmiş tüm davaları geri çekerek bir türlü yenilenmeyen kira sözleşmemizi yenilemeye... Hasta ve üyelerimize daha kaliteli hizmet vermek için destek olmaya ve işbirliği yapmaya davet ediyoruz” deniliyor. HHH Kas hastalıklarının iki yüze yakın çeşidi var. Bu hastalıkların çoğunda hastalar tekerlekli sandalye ile yaşamlarını sürdürmekte, bir kısmı evde bakıma ihtiyaç duymaktadır. Kas hastalıklarına duçar olanlar başta olmak üzere, bütün hasta ve engelli insanlarla empati kuralım: Kendimizi onların yerine koyalım… Onları anlamaya çalışalım… Bizi birbirimize düşüren, kardeşi kardeşe düşman eden siyasetin yıkıcı etkilerinden sıyrılıp insanlığımızı anımsayalım! N Yumurta kapıya gelince, çözüm için el ele Bir hafta içinde Esad yönetimi, elinde bulunan tüm kimyasal silahları, miktar ve yerleri ile bildirecek. Birleşmiş Milletler gözetiminde, kasım sonuna kadar bunlar uygun bir yere nakledilecek. 2014 ortasına kadar da hepsi imha edilecek. Önümüzdeki takribi 10 aylık süre ise Esad için artık aday olmayacağı genel seçimler için bir hazırlık dönemi olacak. Zaten BM araştırma komitesi gelecek hafta başı itibarıyla bilimsel bir rapor olarak yaptığı durum tespitini açıklayacak. ya gibi Mağrib’de de değil. Etrafı sorun sarmalı, yeni patlamalara ve ihtimallere açık bir coğrafya olan Maşrık’ta. Suriye bu nedenle Körfez’den Akdeniz’e, Sibirya’dan Atlantik’e pek çok ülkeyi ilgilendiriyor. Bir kere, Irak’ın yıkılışından sonra Baas rejimi için son kale Suriye. O rejim aynı zamanda Rusya için sözünden dönmeyen bir müttefik. Aynı zamanda Ortadoğu menfaatlarının kalesi. Bu menfaatlar Tartus’da bir üsten, Suriye limanlarındaki ayrıcalıklardan ibaret de değil. Siyasi çözümü zaten en çok Rusya istedi. Ama ABD ile Rusya sadece Suriye’ye silahlı değil de uzun vadeye yayılmış koşullu siyasi müdahale yapılsın diye mi anlaştılar? Elbette değil. Doğalgaz boru hatları ile Katar’a ne oldu? Rusya uzun bir zamandan beri Katar doğalgazının Suriye üzerinden Akdeniz’e akıtılmasına karşı çıkıyor ve kendisi aleyhine ciddi bir fiyat rekabeti yaratabilecek bu proje için ABDKatarTürkiye ve Suudi Arabistan ile ters düşüyordu. Suriye, bir taraftan Suudi Arabistan, Katar ve Türkiye’nin desteğini alarak rejime isyan eden muhalifler ile mücadele ediyor, diğer taraftan boru hatlarının ülkesinden geçişine direniyordu. Suriye rejimi, Rusya’nın âli menfaatlarının bekçisi, muhalifler ise başından beri bilerek veya bilmeyerek diğerlerinin tezgâhladığı oyunun bir parçasıydı. Diğer taraftan ABD, özellikle bu projeyi, yanıbaşındaki komşularından enerji kaynağı temin etmekte zorlanan İsra il ve tabii Ukrayna ve Rusya’nın pençesinde kıvrım kıvrım kıvranan Avrupalı müttefikleri için istiyordu. Şimdi Suudi Arabistan ve Türkiye hâlâ silahlı müdahaleden yana. Bu bir de ideolojik boyutu olan bir ittifak. Ama lütfen dikat edelim, Katar’ın o gür sesi pek duyulmuyor şu sıralar. l ABD savaş yorgunu. l ABD krizden yeni çıkmaya çabalıyor. l Başkan Obama, Nobel barış ödüllü ve barışa yeminli. l İran’da değişim rüzgârları esiyor. Katar ve Suudi Arabistan’ın Suriye üzerinden, İran’a gözdağı vermesinin anlamı pek yakında kalmayabilir. l Bu arada İsrail, kendi karasularındaki Tamar, Leviathan, Kariş, Mira ve Sarah kuyularında mebzul doğalgaz buldu. l Aynı İsrail, Güney Kıbrıs ile anlaşıp Afrodit kuyusunda, Amerikan şirketi ile petrol arıyor. Yani artık enerji İsrail (ve Avrupa) için bulunması sudan kolay bir meta. Pekiyi şimdi ABD için, Katar gazını Akdeniz’e aktarıp, Rusya ile kapışmaya ne gerek var? Yok Türkiye de bundan nemalanacakmış. Bunun için Ortadoğu’yu bir kere daha ateşe atmaya değer mi? Tabii ki hayır. Suriye rejimi, önerilen yöntem konusunda şimdi uzlaşmaya hazır. Dün de hazırdı. Bence yarın da hazır olacak. Ama önemli olan Rusya ile ABD aralarında anlaşmıştır. Çıkarlarını ahenkleştirmiştir. Koşullar, ısrarlı SuriyeRusya ikilisinin elini kolaylaştırmıştır. Yaşanan çok kanlı insanlık dramı ise dünyanın yüz yüze geldiği bir başka felaket olarak hafızalara kaydedilecek. sekizinci sınıflara bu sınavların uygulanacağı belirtildi. Dikkat edin, bu değişiklikler bir haftada yapılan değişiklikler. Daha sınava çok var. Sayısız değişiklikler gelebilir. Eğer bakanlık Meclis’ten geçireceği bir yasayla dershanelerin kapatılmasını gerçekleştirirse, bu sektör yer altına iner. Büro tipi dershaneler çoğalır. Bu da hem devletin bu alanda yasal olarak aldığı vergilerin alınmaması anlamına gelir hem de velilerin daha çok ödeme yapmasının yolunu açar. Burada bakanlığın ne yapmaya çalıştığını anlamak gerçekten zor. Uzlaşmanın özü Suriye Irak değil, Libya hiç değil Irak değil, doğru. Çünkü topraklarında Irak kadar mebzul petrol ve doğalgaz yok. Irak olamaz. Çünkü zaten Batı, Irak’ta sıfırı tüketti ve nakısa geçti. Libya hiç değil. Bir kere başında, Batı’yı delirtme üslubu Kaddafi kadar çılgınca olmayan bir adam var. Esad da bir diktatör. Ancak bir megaloman gibi gözükmüyor. Hele son TV röportajları ve yanı başında duran Velid Muallim ile makul bir görünüm arz ediyor. Üstelik Lib S BS, yani Seviye Belirleme Sınavı kalktı mı? Milli Eğitim Bakanı’nın açıklamalarına bakılırsa kalktı. Yapılan açıklamalara bakılırsa liselere giriş, ortaokul başarı puanına göre yapılacak. Bunun için öğretmenlerin verdiği nota güvenmeyen bakanlık yıl içinde on iki tane ortak sınav yaparak öğrencinin yıl sonu başarı puanını belirleyecek. Bu puanlara göre de öğrencilerin tercihlerini alıp yerleştirme yapacak. Yine fen lisesi ve Anadolu lisesi gibi çok rağbet gören okullar için de nasıl bir uygulama olacağı belli değil. SBS Kalktı mı? Hamza SAYKAN / Emekli Öğretmen Bu açıklamalar ne anlama lışların doğruyu götürmeyegeliyor? ceği, yüz tam puan üzerinSona erdiği iddia edilen SBS den değerlendirme yapılayerine bakanlık il düzeyinde cağı, sadece bu yıl sekizinci on iki ortak sınavla öğrencinin sınıfların sınava tabi tutulabaşarı puanını belirleyecek. cağı açıklanmıştı. Bu durum SBS’nin kalktığı Daha bir hafta geçmeden anlamına mı geliyor? Yoksa yeni sistemde düzeltmelere SBS otomatik olarak on iki gidildi. Yüz tam puan, yedi ye mi çıkmış oluyor? yüze çıkarıldı. Dört yanlışın Burada öğrencilerin ders bir doğruyu götüreceği ilan hanelere bağımlılığı sona er edildi. Gelecek yıldan itibadirilmiyor, özellikle daha da ren diğer sınıfların da on iki zorunlu hale getiriliyor. sınavlık maratona alınacağı Yine ilk açıklamalarda yan söylenmişken, iki yıl sadece