14 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 12 EYLÜL 2013 PERŞEMBE 8 GÜNCEL n Baştarafı 1. Sayfada HABERLER CÜNEYT ARCAYÜREK Putin’le köşe başında el sıkışmaktan ibaret dostluk gösterisiyle yetinirken… … açıklandığına göre meğer araları limoni olduğu, bir araya gelmekten kaçındıkları yazılıp söylenen ABD ile Rusya başkanları; kimyasal silah kullanan Şam’a müdahaleyi rafa kaldırmanın diplomatik yollarını arıyorlarmış. RTE ise… o sırada zirve koridorlarında dünya lideri olmanın verdiği gurur ve cesaretle ABD’yi kısıtlı müdahaleden vazgeçirme çabasında ve Esad’ı devirmek için daha kapsamlı bir müdahalenin peşinde... Müdahaleye gün saydığı, aylardır izlediği Suriye ve Esad’ı devirme politikasının verimli sonuçlarını alacağını sandığı sırada, ABD Dışişleri Bakanı John Kerry, RTE’nin kendi başına pişirdiği aşa, soğuk su katan tek cümlelik bir açıklama yaptı: “Şayet Esad, kimyasal silahları devrederse müdahaleden vazgeçeceklerini” söyledi. Arkası iki devletin aralarında kararlaştırdığı gibi geldi. Müdahale, diplomasi masasına yatırıldı. Rusya, Şam’a uluslararası bir organizasyona elindeki kimyasal silahları teslim etmesini önerdi. Zirveden bir gün sonra Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov’un görüştüğü Suriye Dışişleri Bakanı ve Şam, öneriyi kabul ettiklerini açıkladı. Başkan Obama, diplomasiye öncelik tanıdığını ve Esad’ın da kabul ettiği önerinin bir şans olduğunu ve öneri gerçekleşirse müdahaleden vazgeçeceklerini açıkladı. Moskova ile Washington arasında öneriyi planlayan görüşmeler, Batı ülkeleri ile temaslar, görüş alışverişleri sürerken… Ankara’nın kapısını çalan, telefonla ne düşündüğünü soran olmadı ve... Bölgenin sözü dinlenir, güçlü hükümeti olmanın gururuyla Doğu’dan, Batı’ya hemen her gün devletlere ders veren RTE’nin… … kendinden menkul dünya liderliği hoop çöp sepetine! HHH Ankara’yı ne arayan ne de Rusya’nın önerisi üzerinde ne düşündüğünü, ne önereceğini soran var! Sabahtan akşama telefon başında, Washington’dan Moskova’ya kadar dünyayı dolaşan, kısıtlı müdahale yetmez; Esad’ı devirinceye dek Suriye’yi vurmanın peşinde olan fanatik müdahale yanlısı Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu da çaresiz ve müflis bir işadamı gibi yalnız! Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulduğu günden beri izlediği dış politika hiçbir zaman bu denli yalnız kalmadı, bu denli küçümsenmedi... Bu hükümetin üç yıldır izlediği Suriye politikası iflas etmişti zaten. Bu politika son gelişmeler ışığında bu kez iflastan hezimete dönüştü. HHH Rusya’nın önerisi daha çok olumlu açıklamalarla desteklenirken… hemen her konuda bilgiç, sözü ve önerileriyle bülbül gibi şakıyan Başbakan RTE sustu. Üç saatlik bir toplantıda “konunun” ele alınmasından sonra; RTE, ne yazık ki öneriyle ilgili düşüncelerini açıklamayarak uluslararası diplomasiyi engin görüşlerinden mahrum bıraktı!.. Lakin Başbakanlık çevrelerinden mi, yoksa Dışişleri’nden mi, kaynağı belli değil; bir kısım medyaya sızdırıldığına göre RTE, Şam’ın kimyasal silahları teslim etmesi sürecine karşı çıkamıyor. Diplomasi başarılı olur, müdahale rafa kaldırılırsa RTE bugün dünya gündeminde olmayan görüşlerini yineleyeceğe, “Bütün kimyasal silahlar çıkarılsa Suriye’deki sorun çözülecek mi sorusuna uluslararası camianın yanıt vermesini isteyeceğe” benziyor. Ne ki bugünden bilinen gerçek şu: RTE’nin aylardır Esad’ı devirmek için ısrarla dayattığı kapsamlı müdahale formülüne ABD Başkanı, Kongre, Amerikan halkının yüzde 70’i olumlu bakmıyor. Amerikan askerini Suriye’de savaşmaya göndermeye ve genelde müdahale dahil savaşa karşılar. Şayet kimyasal silahlar planı başarılı sonuç verirse… … ABD, Suriye muhaliflerine yeterince silah yardımıyla yetinecek! HHH Evet, müdahaleyi ortadan kaldıracak kimyasal silahları teslim planı, pürüz çıkmadan gerçekleşirse… … Ortada savaş çığırtkanlığı yapacak tek Başbakan, pardon dünya lideri RTE kalacak! 12 Eylül sürüyor Bugün darbenin 33. yıldönümü. Aradan geçen yıllar o dönemin uygulamalarını değiştirmedi. Eylemlerde yine binlerce gözaltı yaşanırken insanlar polis tarafından acımasızca öldürülüyor ALİCAN ULUDAĞ ANKARA 12 Eylül 1980 askeri darbesinin üzerinden bugün tam 33 yıl geçti. Aradan geçen 33 yılda yaşananlar “12 Eylül rejimi sürüyor” yorumlarına neden oldu. Darbecileri yargıladığını söyleyen AKP iktidarının bugünkü uygulamaları 12 Eylül döneminden izler taşıyor. 12 Eylül’de “asker” baş aktördü, bugünse yerini “polis” aldı. Son Gezi eylemlerinde binlerce kişi gözaltına alındı. Polisin eylemlere müdahalesinde 5 kişi öldü. Atılan gaz bombaları nedeniyle 10 kişi gözünü kaybetti, onlarca insan yaralandı. Diğer yandan 12 Eylül döneminde Alevi köylerine cami yapılması uygulaması, bu dönemde taktik değiştirerek “camicemevi” adı altında sürüyor. Cumhuriyet’in yaptığı derlemeye göre AKP’nin 12 Eylül tablosu şöyle: Gezi’de halka zulüm: Gezi Parkı’da başlayıp tüm Türkiye’ye yapılan eylemlere polisin müdahalesi sert oldu. Ankara’da eylemlerin ilk başlangıcında bir gecede 500’ün üzerinde kişi gözaltına alındı. Emniyet’te yer kalmayınca gözaltındakiler spor salonuna alındı. Bu görüntü 12 Eylül dönemini anımsattı. Askerin yerini polis aldı: 12 Eylül’de başaktör askerken AKP hükümeti döneminde bunun yerini polis aldı. Polislerin özellikle silah kullanma yetkileri arttırıldı. Sokak ortasında dur ihtarına uymayan çok sayıda kişi vurularak öldürüldü. İşkence sürüyor: Hükümetin “sıfır tolerans” dediği işkence olayları bitmedi. Engin Çeber cezaevinde gardiyan ‘D ar be h i zm et çi l er i k i m l er ?’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Eski Kültür ve Turizm Bakanı, AKP İzmir Milletvekili Ertuğrul Günay, 12 Eylül darbesi sonrasında bilinen üyeleri dışında askeri cunta tarafından belirlenen Danışma Meclisi’ne kimlerin başvurduğunu sordu. Günay, TBMM Başkanlığı’ndan bu kişilerin isimlerinin açıklanmasını istedi. Günay, TBMM Başkanı Cemil Çiçek’in yanıtlaması istemiyle verdiği soru önergesinde, Anayasa metninin hazırlanmasına, adına “Danışma Meclisi” denilen ve tamamı askeri cunta tarafından belirlenmiş bazı kişilerin yardımcı olduğunu kaydetti. Günay, “Darbenin üzerinden çeyrek yüzyıldan fazla zaman geçmiş ve Türkiye’nin milli irade karşıtı her türlü eylemi yargı önüne çıkarma kararlılığının oluşmuş olduğu bir dönemde bu başvuruların hâlâ gizli kalması düşünülemez” dedi. ‘heberler’ yayından kaldırıldı lar tarafından dövülerek öldürüldü. Festus Okey gözaltındayken polis tarafından vurularak hayatını kaybetti. İzmir’deki Karabağlar Polis Merkezi’nde, 2011 yılı Temmuz ayında gözaltına alınan Fevziye Cengiz, polisler tarafından dövüldü. Fişleme bitmedi: 12 Eylül döneminde 1 milyon 683 bin kişi fişlendi. Bu iktidar fişlemeyi “suç” haline getirdi, ancak bizzat hükümetin emrindeki polis, jandarma ve MİT fişlemeyi sürdürdü. Tunceli Hozat’ta jandarma ve polis tarafından ilçede çok sayıda kamu görevlisi ve vatandaşın fişlendiği ortaya çıktı. Diğer yandan 15 CHP’li vekil hakkında hazırlanan fişleme notları da basında yer aldı. Yasadışı dinleme: AKP döneminde çok sayıda yargı mensubu, asker, siyasetçi yasadışı şekilde dinlendi ve kayıtları internette yayımlandı. Cezaevleri doldu: 12 Eylül döne minde cezaevlerinde toplam tutuklu ve hükümlü sayısı 70 bin 172 iken, bu rakam günümüzde ikiye katlandı. 16 Temmuz 2013 tarihi itibariyle cezaevlerinde 132 bin 228 kişi bulunuyor. Her yıl yeni ve “modern” F Tipi hapishaleler yapılıyor. Siyasi davalar arttı: 12 Eylül döneminde DevYol, DevSol, Barış Derneği gibi siyasi davalar vardı. Bu davalar günümüze kadar sürmüş ve zamanaşımından düşmüştü. AKP dönemi ile de “siyasi” olarak Ergenekon, Balyoz, KCK gibi davalar açıldı. 8 milletvekili hapiste. Tutuklulukta sınır yok: 1980 darbesiyle gözaltına alınan insanlar yıllarca cezaevlerinde tutuklu kalırken bu sorun AKP döneminde de zirveye çıktı. Ergenekon davasında gazetemiz yazarı ve CHP milletvekili Mustafa Balbay’ın da bulunduğu çok sayıda kişi yıllardır dört duvar arasında. n İstanbul Haber Servisi Gezi Parkı Direnişi’ne verdiği destek nedeniyle hükümete yakın çevreler tarafından hedef tahtasına konan tiyatrocu Memet Ali Alabora’nın rol aldığı program yayından kaldırıldı. Oyuncu Levent Kazak, Gezi Direnişi süresince Türkmax ekranlarında yayımlanan mizah programı “Heberler”in yayından kaldırıldığını duyurdu. Kazak; Twitter hesabından, “Her yıl şu sıralar hazırlıklar başlardı. Ama ki tahmin edileceği üzere, ‘Heberler’ yayından kalktı. Olur ya, tekrar buluşmak dileği ile...” yazdı. ‘boyadım, pişman değilim’ n Haber Merkezi Yurt geneline yayılan merdivenleri gökkuşağı renklerine boyama eylemlerine, oyuncu Nejat İşler de katıldı. Bodrum Gümüşlük’teki çarşının merdivenlerini boyadığı belirtilen İşler’in ifade için karakola çağrıldığı öne sürüldü. Ancak İşler, Facebook’tan iddiaları yalanladı. İşler, “Karakolluk oldu haberi asılsızdır ama merdiven boyadım, pişman değilim” yazdı. n İstanbul Haber Servisi İstanbul’un kuzey ormanlarının talanına neden olan 3. köprünün Garipçe ve Poyrazköy’deki ayaklarının şimdiye dek kaçak inşa edildiği, dünkü İBB Meclisi, “3. Köprü İstanbul Boğazı Geçişi Nazım ve Uygulama İmar Planı Teklifi” ile yasallaştı. CHP’nin İBB Meclisi Sözcüsü Mehmet Yıldız, “TOKİ, imara açılabilecek alanlara açgözlülükle bakarak, oralarda arsa topluyor” dedi. Fotoğraf: HAZAL OCAK ‘kaçak ayaklar’ yasallaştı Tutuksuz sanık gazeteci Yalçın’a uygulanan adli kontrol kaldırıldı yine tahliye yok HİLAL KÖSE Müzede, devrim mücadelesinde yer alan Deniz Geçmiş, Hüseyin İnan, Yusuf Aslan, Mahir Çayan, İbrahim Kaypakkaya gibi çok sayıda devrimcinin fotoğrafları, cezaevi mektupları, kişisel eşyaları yer alacak. Odatv davasında Gazetecilerin yargılandığı Odatv davasında tanık olarak dinlenmesine karar verilen eski CHP Genel Başkanı Deniz Baykal ifadesini Ankara’da verecek. Sanıkların bu karara itirazları Baykal’ın ikametinin Ankara’da olması nedeniyle reddedildi. Odatv bilgisayarlarında bulunduğu öne sürülen notlarda, Soner Yalçın’ın Halk TV’yi satın almak istediği, Baykal’ın da buna karşı çıktığı öne sürülmüştü. Bu ifadeler de iddianameye delil olarak konulmuştu. Gazeteciler Ahmet Şık, Nedim Şener ve Soner Yalçın’ın da aralarında bulunduğu 13 sanıklı Odatv davasına, devam edildi. Tanık olarak dinlenmesine karar verilen Baykal’ın Ankara’da ifade verme talebinin kabul edilmesine itiraz eden tutuklu sanık Prof. Yalçın Küçük, “Bu mahkeme Silivri yargılamalarının altına düşmemeli. Hilmi Paşa, gizli tanıklar, milletvekilleri geldi huzurda dinlendi. Eğer siz böyle yaparsanız ben de kitaplarımda ‘Mahkeme Deniz Baykal’ı benden kaçırdı’ yazarım” dedi. Mahkemenin hep aynı gerekçeyle tutukluluk hallerinin devamına karar verdiğini belirten Küçük, “Bu kararları siz mi, kâtip bey mi yazıyor?” diye sorunca mahkeme başkanı, “Böyle bir soru soramazsınız. Savunmanızı toparlayın, tahliye taleplerini alacağız” dedi. Küçük de “Beni 2.5 yıldır tahliye etmemişsiniz, ben sizden niçin tahliye talep edeyim ki?” karşılığını verdi. Tutuklu sanık Hanefi Avcı ise Susurluk döneminde de yargılandığını, değişen bir şeyin olmadığını ifade eden Avcı, “Bugün de cemaat uzantılı yargı ve polis eliyle sahte belgeler üzerinden dinlemeler yapılıyor. Sahte evraklar düzenleniyor” dedi. Tahliye taleplerini reddeden heyet, 2 yıla yakın bir süre tutuklu yargılandıktan sonra 27 Aralık 2012’de tahliye edilen gazeteci Soner Yalçın hakkındaki, “haftada bir kez karakola imza atma” adli kontrol kararını kaldırdı. Yalçın’ın yurt dışına çıkış yasağı devam ediyor. Dosya, esas hakkındaki görüşünü açıklaması için duruşma savcısına verildi. Dava 12 Aralık’a ertelendi. ‘anadilinde eğitim istiyoruz’ n İstanbul Haber Servisi BDP İstanbul İl Örgütü üyeleri anadilinde eğitim talebiyle Beyoğlu, Bağcılar, Kartal ilçe milli eğitim müdürlükleri önünde eşzamanlı basın açıklaması ve oturma eylemi yaptı. Beyoğlu İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü önündeki eylemde “Anamızın ak sütü gibi helal olan anadilinde eğitim hakkımızı istiyoruz. Dilimiz kimliğimizdir, kimliksiz bir yaşam istemiyoruz” denildi. n BURSA (Cumhuriyet) Bursa’nın İznik ilçesinde geçen cumartesi günü yol verme nedeniyle çıkan ve 2 gencin ölümü, 150 Roman ailenin de ilçeyi terk etmesiyle sonuçlanan kavga, ilçe emniyet müdürünü yerinden etti. İznik Emniyet Müdürü Şükrü Solak, il emriyle merkeze çekildi. Solak’ın yerine merkezdeki emniyet müdürlerinden Oktay Altıp atandı. roman gerilimi yerinden etti ‘Utanç Müzesi’ açılıyor SİBEL BAHÇETEPE Devrimci 78’liler Federasyonu tarafından Ankara, İzmir ve Antalya gibi illerde açılan “12 Eylül Utanç Müzesi” bugün, ilk kez İstanbul’da Akatlar Kültür Merkezi’nde açılacak. 22 Eylül’e dek açık kalacak ve ücretsiz gezilebilecek müzede, 12 Eylül’de idam edilen, işkenceye maruz kalan devrimcilere ait özel eşyalar, işkenceyi tasvir eden aletlergibi çok sayıda araç gereç sergilenecek. Kadıköy Belediyesi’nin, Askeri Darbelerin Asker Muhalifleri Derneği’nin katkılarıyla yaptırdığı “İşkence Mağdurlarına Saygı Anıtı” da bugün törenle açılacak. YASADIŞI DİNLEME Böceği Danıştay hâkimi koymuş! ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Danıştay üyesi Zeki Yiğit’in makam odasında 2012 yılında bulunan dinleme cihazını o tarihte Danıştay Tetkik Hâkimi olan eski istihbarat komiseri Ömer Kaya’nın yerleştirdiği ortaya çıktı. Bilişim Suçları Soruşturma Bürosu’ndan sorumlu Ankara Başsavcı Vekili Harun Kodalak, bütün kamera görüntülerine el koydu, olayla ilgili herkesi dinledi. Kodalak, 19 Haziran 2012’de HSYK’ye şüpheli ismini bildirdi. HSYK 3. Dairesi ise 16 Ekim 2012’de iddiaların şahsi suç niteliğinde olduğunu belirterek dosyayı Sincan Başsavcılığı’na gönderdi. Bu süreçte, dinleme cihazını koymakla suçlanan Ömer Kaya, HSYK tarafından Danıştay tetkik hâkimliğinden alınarak, Kırıkkale İdare Mahkemesi’nde görevlendirildi. Bu dava ile yasadışı dinleme olaylarında ilk kez bir şüpheli yakalanmış oldu. Daha önce birçok yargı mensubu, asker, siyasetçi, bürokrat yasadışı şekilde dinlenmiş ve konuşmaları internette yayımlanmıştı. POLİS TEKMESİYLE ÖLEN FEYZULLAH ETE DAVASI 6 yıllık adalet arayışı HİLAL KÖSE n Haber Merkezi Karşıyaka’da tiyatro eğitimi alan Münir Eren Gülseren (18), bir hafta önce balkonda dengesini kaybederek beton zemine düştü. Ağır yaralanan Gülseren, bir hafta süren yaşam savaşını dün akşam saatlerinde kaybetti. Acı haberiyle yıkılan yakınları, Gülseren’in iyi bir oyunculuğun yanı sıra tıp eğitimi hayali kurduğunu dile getirdi. Genç oyuncunun acı sonu Avcılar’da parkta otururken, kimlik soran polis memurunun sol göğsüne gelen tekmesiyle yaşamını yitiren Feyzullah Ete’nin davası yaklaşık 6 yıldır sürüyor. 1 yıl tutuklu yargılandıktan sonra serbest bırakılan polis memuru Ali Mutlu’ya verilen 5 yıl hapis cezası Yargıtay 1. Ceza Dairesi’nce “suç niteliğinde yanılgıya düşüldüğü” gerekçesiyle bozuldu. Kararda, sanığın, dikkat ve özen yü kümlülüğüne aykırı olarak, davranışın sonucunu öngöremeyerek yani “taksirle öldürme” suçundan cezalandırılması gerektiği belirtildi. Dairenin kararında, sanığın 2 yıl 5 aydan, 4 yıl 10 aya kadar hapis cezası verilmesi öngörüldü. Mahkeme ise ilk kararda direndi. Heyet, ölümle sonuçlanan eylemin kasten yapıldığına dikkat çekti. Dosya Ceza Genel Kurulu’na gönderildi. Feyzullah Ete’nin ağabeyi Adil Ete de sanığın tahliyesine verdiği tepki nedeniyle yargılanıyor. kapatılmasına 24 saat kala... n İstanbul Haber Servisi “Taksim İlkyardım” olarak da bilinen Taksim Gaziosmanpaşa Eğitim ve Araştırma Hastanesi Yöneticisi Dr. Cihangir Tayfur, hastanenin yıkılarak yerine yenisinin yapılacağını açıkladı. Tayfur, 30 Eylül’de Gaziosmanpaşa’da poliklinik hizmetinin verilmesini planladıklarını kaydetti. Hastanenin kapatılmasına 24 saat kala Cihangir Semt İnisiyatifi ve Beyoğlu halkı, bugün saat 12.00’de hastane önünde kitlesel bir eylem yapacak. Yalçın imza atmayacak
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle