14 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 31 TEMMUZ 2013 ÇARŞAMBA [email protected] 12 EKONOMİ 10 işçiden biri bile sendikalı değil Ekonomi Servisi 2013 yılı ocak ayın Ocak ayında sendikalılık oranı yüzde 9.21 da 43 olan barajı geçen sendika sayısı tem düzeyinde bulunuyordu. Resmi verilerde sendikalılık oranı yüzmuz itibarıyla 44 olarak belirlendi. Resmi Gazete’de dün yayımlanarak açıklanan is de 8.9’a gerilerken bakanlığın, mahkeme tatistiklere göre bu dönem barajı geçen tek kararlarını dikkate almadığı da görüldü. sendika, hükümete yakınlığı ile bilenen ba Ocaktaki istatisiklere itiraz ederek dava sın işkolundaki Medya İşçileri Sendikası... açan Dev Sağlıkİş sendikası davayı kaİşkollarındaki işçi sayıları ve sendikala zanmasına; işçi sayısının 7 binler, barajın rın üye sayılarına ilişkin 2013 Temmuz is da yüzde 2’nin üstünde olduğunun kabul edilmesine karşın yeni istatistiklerde tatistiklerine göre 6 aylık dönemde 20 Dev Sağlıkİş’in üye sayısı 1213, işkolunda toplam işçi sayısı yüzsendikalılık oranı da binde 43 de 6.9 artışla 11 milyon 628 Çalışma ve olarak gösterildi. bin 806’ya, sendikalı işçi saSosyal Güvenlik Ekimde yoğun tartışmayısı yüzde 3 artışla 1 millar sonucunda kabul edilen yon 32 bin 166’ya yükBakanlığı istatistiklerine ve toplusözleşseldi. Temmuz ayı itibagöre, Türkiye’de 20 işkolunda sendikalar me yasasına göre, bir senrıyla 2013 yılı Ocak ayımevcut bulunan 11 milyon 628 dikanın toplusözleşme yana göre sendikalılık oranı 0.33 puan azalışla yüzde bin 806 işçiden sadece 1 milyon pabilmesi için 2 barajı aşması gerekiyor. Barajlar8.88’e geriledi. Kayıt dı32 bin 166’u sendikalı. dan ilki 1 Temmuz 2018’e şı çalışanların da göz önüSendikalılık oranı yüzde kadar önce yüzde 1, sonra ne alınması durumunda bu 8.9. yüzde 2 olmak üzere bu tarihoranın yüzde 6’ya kadar düte yüzde 3’e çıkan işkolu baraşeceği belirtildi. jı. İkincisi de işyeri barajı. Eğer bir ararı saymadı sendika toplusözleşme yapmak istiyorsa işToplam işçi sayısı 2013 yılı Ocak döne yerindeki çalışanların yüzde 50 artı birini mine göre yüzde 6.9, toplam sendikalı işçi kendi çatısı altında örgütlemiş olması gesayısı da yüzde 3 artış gösterdi. 2013 Ocak rekiyor. Söz konusu yer, işyeri değil işletayında işçi sayısı 10 milyon 881 bin 618, me olarak geçiyorsa da, sendikanın bu iştoplam sendikalı işçi sendikası 1 milyon letme çatısı altındaki yerlerde çalışanların bin 671 kişi düzeyinde saptanmıştı. 2013 yüzde 40’ını üye yapmış olması gerekecek. ‘PPK’den başka kimseden talimat almam’ Merkez Bankası’nın bağımsızlığının son derece önemli olduğunu söyleyen Başkan Başçı, “Bir sinyal vermeden önce iznini ve onayını almam gereken tek merci var, o da Para Politikası Kurulu” dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Merkez Bankası (MB) Başkanı Erdem Başçı, ülkenin sağlam bir şekilde ileriye doğru ilerlemesi için MB bağımsızlığının çok önemli olduğunu belirterek “Toplum olarak hep birlikte bunu korumalıyız. Ben bu konuda hiçbir sorun görmüyorum” dedi. MB, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın “faiz lobisi” konusunda banka çevreleri ve “dış güçler”e sert suçlamalar yönelttiği sırada gereken kararları almakta tereddüt ettiği yönünde eleştirilerle karşılaşmıştı. Başçı, dün düzenlediği basın toplantısında yılın 3. enflasyon raporunu tanıtırken “bağımsızlık” konusunda yöneltilen bir soruyu şöyle yanıtladı: “Merkez Bankası başkanı olarak bir basın açıklaması yapmadan önce, bir sinyal vermeden önce iznini ve onayını almam gereken tek merci Para Politikası Kurulu üyeleridir. Yine Eximbank kredileriyle ilgili limit arttırımı konusunda herhangi bir açıklama yapmadan önce izin almam gereken, onayını almam gereken tek bir merci vardır, o da Merkez Bankası banka meclisi üyeleridir.” Faiz veya döviz konusunda toplumun değişik kesimlerinin farklı çıkarları olduğunu da hatırlatan Başçı, “Bir siyasetçi bunlarla ilgili karar alırsa veya görüş bildirirse o zaman toplumun geniş kesimlerini karşısına almış olur” dedi. Başçı’nın para politikasına ilişkin değerlendirmeleri de şöyle: * Enflasyon temmuzda tepe noktası yüzde 9’a ulaştıktan sonra aşağı yönlü seyir izleyecek, yıl sonunda yüzde 5’in sınırlı üzerinde olacak. * Küresel piyasalarda faiz oranları düşük seviyelerde kalacak. Politika faizini uzunca bir süre mevcut yüzde 4.5 seviyesinde korumamız gerekebilir. Yeter ki yukarı yönlü esnekliğimiz olsun. * TL aşırı değerli olma noktasından oldukça uzak. Bugünlerde TL’nin stabilizasyonu daha öncelikli. Ancak MB döviz kurunda herhangi bir seviyeyi savunmayacak, para politikasını sıkılaştırarak TL üzerinde etkili olacak. Burada trend değiştirerek TL’yi değerlendirmeye bile geçebiliriz. * Döviz satımına çok fazla ihtiyaç kalmadı. Ancak çok stresli günlerde satış yapılabilir. Bunun yerine faiz koridorunu aktif olarak kullanacağız. K Barışın süresi uzuyor Ekonomi Servisi Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Varlık Barışı’nda üç ay süre uzatımına gitmeyi düşündüklerini açıkladı. Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Varlık Barışı’nda üç ay süre uzatımına gitmek üzere, konuyla ilgili yazıyı Bakanlar Kurulu’na gönderdiklerini söyledi. Şimşek, 31 Temmuz’da sona erecek Varlık Barışı ile ilgili yapılan başvurular ve elde edilen gelire ilişkin de “Genelde vatandaşımız son güne bırakıyor. O nedenle son günde de verileri topladıktan sonra sonuçları muhtemelen Perşembe günü kamuoyu ile paylaşacağız” diye konuştu. Futbolda Brezilya düzeyine yaklaştık 50 farklı markanın ürünlerini bir arada sunabilen multibrand yeni nesil bir mağazacılık modeli olan ID, Türkiye’de olmayan yeni denim markalarını da getirecek. Karamancı ile Amerikalı ID zincir kurup denim satacak Ekonomi Servisi Karamancı Holding, kumaştan perakende sektörüne giriş yaptı. 2012’de 4 milyon dolar sermaye ile Karamancı Holding bünyesinde kurulan Denka Mağazacılık, Industrie Denim LLC ve American Rag Cie. ile lisans anlaşması imzaladı. İlk ID mağazası Zorlu Center’de eylül ayında faaliyete geçecek. İki yıl içinde 10 ID mağazası açmayı hedefleyen Denka Mağazacılık’ın, 2014 yı lı ciro hedefi ise 20 milyon dolar. Karamancı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Fatih Karamancı ve American Rag Cie ve Industrie Denim LLC’nin kurucusu Mark Werts’ın verdiği bilgilere göre Türkiye’deki 10 mağazadan sonra Rusya, Türki cumhuriyetler, Ortadoğu ve Doğu Avrupa’da mağazalaşmaya gidilecek. 10 mağaza için 10 milyon dolar yatırım yapacak olan şirket, önümüzdeki dönemde kendi denim markasını da yaratmak ya da şirket satın almak için fırsatları değerlendirecek. Perform’un yaptığı ‘Küresel Spor Medyası Tüketim Raporu 2013’e göre, Türkiye futbol “hastalığında” Brezilya’nın ardından İspanya ile birlikte dünya ikinciliğini paylaşıyor. Ekonomi Servisi Dijital spor medyası şirketi Perform, aralarında Türkiye’nin de yer aldığı 14 ülkede spor medyasının ne şekilde kullanıldığını kapsamlı araştırmalarla ortaya koyan “Küresel Spor Medyası Tüketim Raporu 2013”ü açıkladı. Rapora göre, araştırmaya dahil olan 14 ülkede 990 milyon sporseverin bulunuyor. Bu ülkelerde futbolu aktif olarak takip edenlerin sayısı 460 milyonu buluyor. Türkiye’deki 22 milyon aktif sporseverin yüzde 64’ü futbolu takip ediyor. Türkiye bu oranla, yüzde 68’le ilk sırada bulunan Brezilya’nın ardından İspanya ile birlikte ikinci sırada yer alıyor. Bu oran Türkiye’yi Avrupa ülkeleri arasında da ilk sıraya taşıyor. Rapora göre Türkiye yüzde 85 internet kullanım oranı, yüzde 66’lık sosyal medya platformu ve spor içeriğine bilgisayar aracılığı ile erişim açısından da Avrupa ülkeleri arasında ilk sırada yer alıyor. Sporu mobil cihazlarıyla takip edenlerin ülkemizdeki oranı da yüzde 64’ü buluyor. İstanbul’da üçüncü bir havalimanı ve Karadeniz’le Marmara’yı birleştirecek Kanal İstanbul’un kenarına kurulacak 1 milyon kişilik yeni şehir projesi gerçekten gerekli mi? Peki ya 3. köprü? Taksim’e tünelli Yayalaştırma Projesi? Tarihi Haydarpaşa Garı’nı işlevsizleştirecek Haydarpaşaport Projesi? Ve diğerleri...Tüm bunlar devasa maliyetli mega projeler. Üstelik halkın onayı alınmadan, sivil toplum örgütlerinin tüm karşı çıkmalarına rağmen düğmeye basılan, hatta kiminde ihaleye bile çıkılan projeler. Yerli ve yabancı şirketlerin bir araya gelerek oluşturduğu konsorsiyumlar arasında şimdiden paylaştırıldılar. Üstelik sosyolojik ve çevresel etkileri üzerinde ciddi bir araştırma yapılmadan... Şimdi “Bunları zaten bilmiyormuyuz?” diye soracaksınız. Peki Avrupa genelinde insanların “Dayatılan ve gereksiz büyük projeler”e karşı ayaklandıklarını, örgütlendiklerini ve bunu küresel bir güce çevirmeye çalıştıklarından haberiniz var mı? 2729 Temmuz tarihleri arasında Almanya’nın Stuttgart kentinde üçüncü forumlarını yaptılar. Kapanış ‘Wutbürger’ Yani ‘Öfkeli Vatandaş’... Ya da ‘Çapulcu’ mu? gösterilerini ise geçen yıllarda Alman hükümetinin yıktırarak bir kültür merkezine dönüştürmek istemesi ve bunu engellemek isteyen yüz binlerce insanın protestosu yüzünden bir anlamda direniş simgesi haline gelen Stuttgard Garı önünde yaptılar. Söz konusu direniş o dönem Almancaya bir de yeni bir sözcük kazandırmıştı: ‘Wutbürger’ yani ‘Öfkeli Vatandaş’. 2012’de Alman Dil Kurumu tarafından ‘yılın sözcüğü’ seçilen ‘Öfkeli Vatandaş’ın tanımlaması ise şöyle: Önemli siyasi kararların halka danışılmadan alınmasından dolayı öfkelenen ve tepkisini protesto ve sivil itaatsizlik eylemleri ile ifade eden vatandaş. Yani bir anlamda bizim “Çapulcular”. Haberi 29 Temmuz tarihli Le Monde gazetesinden okuyoruz: Romanya’da Rosia Montana altın madeni; İspanya’nın Bask Bölgesi’ne hızlı tren inşası; Fransa’da NotreDameDesLandes’da kurulması planlanan yeni havalimanı; İtalya’da Floransa’da yerin altından geçecek demiryolu... Ve daha onlarcası. Hepsinin ortak noktası “dayatılan ve gereksiz büyük projeler” olmaları. Bu yüzden çevreciler, antibetoncular, antikapitalistler, toplumsal mücedele veren STK’ler Avrupa’nın dört bir yanından kalkıp Stuttgart’taki foruma katıldı. Çünkü onlar; tüm bu ve benzeri projelerin halkların ihtiyaçlarına göre belirlenmediğine, büyük finans gruplarının ve iktidarların çıkarlarına hizmet ettiğine inanıyorlar. “Avrupa genelinde ülkeleri bütçelerinde kemer sıkmaya iten krize karşı, iktidarlar da ekonomileri her yeri şantiyeye çevirerek canlandırmaya çalışıyor” diye yazıyor gazete. Tanıdık gelmiyor mu size de? Forumların amacı ise bu tür yerel mücadeleleri küresel bir ağın içinde bir araya getirmek. Böylece dayanışma ve bilgi paylaşımıyla, başarı ve başarısızlık örneklerinin deneyimlerinden yararlanmak. Bir diğer amaç da bu projelerde yer alan firmaların sportif ve kültürel alanlarda verdikleri sponsorluk desteğine protestolarla karşı çıkarak kamuoyunda sempati zemini yaratmalarının önüne geçmek. Aslında mücadele bir anlamda “halkların gerçek ihtiyaçlarını göz ardı eden” piyasacı ekonomi modeline ve kentsel ranta karşı veriliyor. Mücadele ise ne kadar büyür ne kadar örgütlü hale gelirse başarı şansı da o kadar artıyor. Tıpkı Küba devriminin tarihi önderi Fidel Castro’nun şu sözleri gibi: “Devrim büyük bir açık yüreklilikle, zekâyla ve gerçekçilikle kavgayı devam ettirmektir; hiçbir zaman yalan söylememektir, ahlak kurallarını çiğnememektir, dünyada gerçekleri ve fikirleri yenebilecek hiçbir gücün olmadığına inanmaktır. Devrim birliktir, bağımsızlıktır, adalet için savaşmaktır.” Malezyalı bankacı otoparkta vuruldu Ekonomi Servisi Malezya’nın beşinci büyük bankasının kurucusu ve sahibi Bahreynli Hüseyin Ahmad Najadi otoparkta silahla öldürüldü. Saldırıda eşi ağır yaralandı. Polis yetkilileri, silahlı kişi veya kişilerin otoparkta Najadi ve eşine yönelik gerçekleştirdiği saldırıda Najadi’nin olay yerinde hayatını kaybettiğini belirtti. Yetkililer, Najadi’nin yaralanan eşinin durumunun ağır olduğunu kaydetti. Malezyalı Bernama haber ajansına göre, Malezya’nın 5’inci büyük bankasının kurucusu olan Najadi’nin öldürülmesinin nedeni işle ilgili. Najadi’nin ağır yaralanan 49 yaşındaki eşinin ismi açıklanmadı. 75 yaşındaki Najadi Malezya’nın en büyük bankalarından ArapMalezya ortak sermayeli AmBank’ın sahibiydi. 200’den fazla şubesi olan banka Malezya’nın aktif bakımından 5. büyük bankasıydı. Ülkenin Ortadoğu’da iş yapan şirketlerine önemli iş kontakları sağlayan banka 1975’te kurulmuştu. IMF’den komşuya fon onayı Ekonomi Servisi Uluslararası Para Fonu (IMF) Yunanistan’a 2,29 milyar dolarlık fon ayrılmasına onay verdi. IMF’den yapılan açıklamada, IMF İcra Kurulunda yapılan, Yunanistan’ın kredilere hak kazanması için izlemek zorunda olduğu programa uyum performansına ilişkin 4. gözden geçirme toplantısının sona erdiği belirtildi. Yunanistan’a verdiği son krediyle IMF tarafından ekonomisini kurtarmak amacıyla Yunanistan’a yapılan toplam ödeme tutarı 10,94 milyar dolar oldu.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle