Katalog

3 TEMMUZ 2013 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER 9 ANKARA Başta İstanbul ve Ankara olmak üzere birçok kentte halk bir kez daha katliamı lanetledi 2 Temmuz’u Haber Merkezi Sivas katliamının 20. yılı yurt genelinde düzenlenen yürüyüşlerle protesto edildi. İSTANBUL: Kadıköy Altıyol’da dün akşam saatlerinde bir araya gelen binlerce kişi ellerinde katliamda hayatlarını kaybedenlerin resimlerini taşıyıp, Rıhtım Meydanı’na yürüdü. Taksim Meydanı’nda da dün akşam saatlerinde toplanan Cihangir Parkı Beyoğlu Forumu üyeleri mumlarla yere “Sivas” yazarak, karanfiller bıraktı. Bakırköy Özgürlük Meydanı’nda toplanan yurttaşlar ise deyişler ve türküler eşliğinde hayatlarını kaybedenleri andılar. Beşiktaş halkı Abbasağa Parkı’nda buluşup “Ateşe karışıp semaha duranları saygıyla selamlıyoruz” pankartı açıp “Sivas’ta yakanlar AKP’yi kuranlar”, “Sivas’ta yakanlar Ethem’i vuranlar” sloganları atarak Kartal heykeline yürüdü. Yapılan açıklamada, “İnsanlık suçlarında zamanaşımı olmaz. Er ya da geç, Sivas’ın katilleri hesap verecek” denildi. Sarıgazi, Yenidoğan, Çekmeköy, Samandıra halkı ise “Tayyip istifa” sloganları atarak Sarıgazi festival alanına yürüdü. Alanda miting düzenlendi. ANKARA: Pir Sultan Abdal Kültür Derneği’nin (PSAKD) organize ettiği anma kapsamında Toros Sokak’ta akşam saatlerinde toplanan binlerce kişi, buradan yürüyüşe geçerek mitingin yapılacağı Kolej Meydanı’na ulaştı. Yürüyüş boyunca en önde yer alanlar katliamda hayatını kaybedenlerin fotoğraflarını taşıdı. Anmada, CHP milletvekilleri Levent Gök, Aykan Erdemir, Oğuz Oyan, Çankaya Belediye Başkanı Bülent Tanık, Ayaş Belediye Başkanı Ali Başkaraağaç da yer aldı. Ethem’in annesi Sayfı Sarısülük ile ağabeyi Mustafa Sarısülük de katliamı anmaya geldi. Meydanda Ethem Sarısülük’ün fotoğrafının olduğu büyük bir pankart açıldı. Alanı dolduran binlerce kişi, “Sivas’ı unutma, unutturma. Gün gelecek, devran dönecek, katiller halka hesap verecek” şeklinde slogan attı. TUNCELİ: Tunceli Belediye Başkanı Edibe Şahin, ilçe belediye başkanları, bazı sivil toplum örgütleri Seyit Rıza Parkı’ndan Alevilerin kutsal mekânı olan Gole Çetu Parkı’na yürüdü. Yürüyüşte, “Sivas şehitleri ölümsüzdür”, “Yaşasın halkların kardeşliği”, “Lice halkı yalnız değildir” sloganları atıldı. Prote ve HDK yaptıkları açıklamalarla, CHP İl Gençlik Kolları da “Madımak Şehitlerini Anma” etkinliğiyle Sivas katliamını kınadı. İSKENDERUN: Emek ve Demokrasi Platformu, 2 Temmuz Parkı’nda anma töreni düzenledi. Platform üyelerinden Hasan Koyuncu, “Hükümet bir şey yapmak istiyorsa 3. köprüye verdiği adı değiştirsin, Alevileri daha çok rencide etmesin” dedi. unutturmayız İSTANBUL Fotoğraf: NECATİ SAVAŞ Sivas katliamında yaşamını yitiren aydın ve sanatçılar dün İstanbul ve Ankara başta olmak üzere pek çok kentte düzenlenen yürüyüşler ve etkinliklerle anıldı. On binler, katliamın 20. yılında 33 aydın ve sanatçı ile 2 otel görevlisini andı Madımak hâlâ yanıyor KATLİAMIN TANIKLARI VE YURTTAŞLARDAN TEPKİ: MEHMET MENEKŞE Katilleri yakalamak istemiyorlar MEHMET MENEKŞE SİVAS Sivas katliamında yaşamını yitirenlerin yakınları, katliama tanıklık edenler ve yurdun dört bir yanından gelen yurttaşlar duygularını gazetemize anlattı. Fidan Şahin (katliamda yaşamını yitiren Nurcan Şahin’in annesi): Sivas’ın ateşi sönmedi, sönmeyecek de. Ne zaman ki müze olur, suçlular cezasını bulur o zaman belki acımız biraz hafifler. 20 yıl değil 100 yıl geçse geleceğiz. Katiller elini kolunu sallayarak gezdikçe bu acı dinmez. İrade katilleri yakalamak için çaba harcamıyor. Cafer Erçakmak karakola 300 metre uzaklıkta evinde öldükten sonra bulundu. Devlet katilleri koruyor. Şimdi ayFidan Şahin nı devlet Ethem Sarısülük’ün katilini koruyor. Başbakan katilleri kahraman ilan etti. Emri “Ben verdim” diyor başbakan. Bir evlat kaybettim binlerce evladım oldu. Hüseyin Karababa (Madımak katliamında yaşamını yitiren Gülsüm Karababa’nın ağabeyi): Madımak Müze Otobüsümüz harekete geçiyor. Çankaya Belediyesi, Pir Sultan Abdal Kültür Derneği destek veriyor. Ankara Mimarlar Odası içini yaptırıyor. Yok saymaya, unutturmaya çalışmaya inat Madımak Müze Otobüsü her ile, ilçeye hatta köye bile gidecek. Madımak katliamı unutulmayacak. Serdar Akın (Avrupa Alevi Gençleri Birliği Başkanı): Avrupa’dan 30 gençle birlikte sekiz günlük bir Türkiye gezisi yaptık. Bugün buradayız, yarın Çorum katliamının anmasında olacağız. Hacı Bektaş Veli Dergâhı’nı gezdik. Banaz’a Hasret Gültekin’in köyü Han köyüne gideceğiz. Demokrasi mücadelesi için örgütlü olmak lazım. Avrupa’da gençler çok örgütlü, bu örgütlülük Türkiye’de yok. Örgütlü olursak katliam olmaz. Martina Loht: Almanya’dan geldim. İlk kez geliyorum. Alevilik üzerine araştırma tezi hazırlıyorum. Madımak katliamını biliyorum. Madmak katliamları artık olmasın o yüzden buradayım. Çok insan bir araya gelmeli, katliamlar protesto edilmeli. Barış Tatar: Ben Madımak katliamında on üç yaşındaydım. Mahalleden arkadaşlarla bisikletimize Martina Loht binmiş Kültür Merkezi’ne gitmiştik, kalabalığı görüp korktuk ve geri evlerimize geldik. Bu münferit bir olay değil, devlet gözetiminde yapılmış bir katliam. Daha dün gibi hatırlıyorum. Madımak’tan duman tütmeye devam ediyor. Bir münibüsün üzerinde polis ile sarıklı, cüppeli bir adam kol kola oturuyor, arkasından beş yüz sarıklı, cüppeli kişi tekbir getirerek stadyumun önünden Altıntabak Mahallesi’ne doğru gidiyor. Esnaf, tanıdıkları aileleri günler öncesinden “2 Temmuz günü dışarı çıkmayın” diye uyarmıştı. Katliam olacağını herkes biliyordu. Deniz Duran: İnsanın insanı yakmasından dolayı buradayım, ırksal ya da mezhepsel bir nedenden değil. İnsanı yakan katiller hâlâ aramızda dolaşıyor. Bir an önce adaletin tecelli etmesini istiyorum. Bu yaşananlar haksızlık. Hilmi Toy: Ben Sünni kökenli birisiyim. 2 Temmuz katliamı Türkiye’nin aydınlık yüzüne, aydınlık bilincine, sanata, kültüre, barışa bir saldırıdır. Madımak’ı unutmamak gerekir. Unutmak yeni katliamlar demektir. Karanlık bu saldırıyı kınamak için buradayım. Sivas’tan Lice’ye saldırılar devam ediyor. Er geç halkın istediği adalet yerini bulacak. SİVAS Sivas’ta 2 Temmuz 1993’te şeriat yanlıları tarafından Madımak Oteli’nde yakılarak katledilen 33 aydın ve sanatçı ile 2 otel görevlisi, katliamın 20. yılında kentte düzenlenen törenlerle anıldı. Törenlere bu yıl Antikapitalist Müslümanlar da destek verdi. Yoğun güvenlik önlemleri alınan törenlerde helikopterler havadan uçuş yaparken her köşebaşına zırhlı araçlar ve çevik kuvvet polisleri yerleştirildi. Sivas katliamını anma törenleri için Alevi dernekleri saat 10.00’da Seyrantepe Cemevi önünde toplanırken KESK ve bileşenleri de Afyon Sokak’ta toplanarak yürüyüşe geçti. Ethem Bey Parkı önünde birleşen her iki yürüyüş kolu Mevlana Caddesi üzerinden Madımak Oteli’ne yürüdü. Yürüyüşte, katliamda yaşamını yitirenlerin aileleri, 33 aydın ve sanatçının fotoğrafını taşırken hemen ardından “Madımak hâlâ yanıyor” yazılı afiş taşındı. Katılımcılar, “Sivas’ı yakanlar, AKP’yi kuranlar”, “Sivas’ın ışığı sönmeyecek”, “Her yer Taksim her yer direniş”, “Sivas faşizme mezar olacak”, “Sivas’ı unutma unutturma”, “Hükümet istifa” sloganları attı. Anma törenlerine, yakınlarını kaybeden aileler, davanın avukatı Şenal Sarıhan, Alevi Bektaşi Federasyonu Genel Başkanı Selahattin Özel, Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Genel Başkanı Kemal Bülbül, Avrupa Alevi Bektaşi Federasyonu Genel Başkanı Turgut Öter, Alevi Kültür Derneği Genel Başkan Doğan Demir, Hacı Bektaş Anadolu Kültür Vakfı Genel Başkanı Ercan Geçmez, Türkiye Barolar Birliği Genel Başkanı Metin Feyzioğlu, CHP milletvekilleri Malik Ecder Özdemir, Kamer Genç, Erdal Aksungur, Veli Ağbaba, Şafak Pavey, Nihat Matkap , televizyoncu Tayfun Talipoğlu, yurtiçi ve yurtdışından on binlerce kişi katıldı. Katliamın yaşandığı Madımak Oteli önünde 1 dakikalık saygı duruşunun ardından, katliamda yaşamını yitirenlerin Antikapitalist Müslümanlar’dan destek örenlere bu yıl Antikapitalist Müslümanlar da destek verdi. Cumhuriyet T Meydanı’nda basın açıklaması yapan Antikapitalist Müslümanlar, “İnsanın insanı katletmesi Müslümanlığa sığmaz” diyerek “Alevilerin hakları verilene kadar biz Antikapitalist Müslümanlar Alevilerin yanındayız” denildi. Bir damla su dökmediler ANKARA / İSTANBUL (Cumhuriyet) Siyasiler ve sivil toplum örgüt temsilcilerinin, Sivas katliamının 20. yıldönümü nedeniyle yayımladıkları mesajlarda, katliamı yapanlar lanetlenerek “ülkenin asla gericilere teslim edilmeyeceği” vurgulandı. Siyasilerden ve sivil toplum kuruluşlarından yapılan açıklamalar şöyle: BDP: Katliam sırasında bugün Gezi Parkı eylemleri çerçevesinde gösteri hakkını kullananlara tazyikli ve kimyasallı su sıkan devlet, o gün insanlar diri diri yanarken yangına bir damla su dökmemiştir. Eğer Sivas katliamının üzerine gidilmiş, olay aydınlatılmış ve sorumlular tam olarak yargılanmış olsaydı, belki de Gazi katliamı, Roboski katliamı yaşanmayacaktı. CHP Uşak Milletvekili Dilek Akagün Yılmaz: İçimiz 20 yıldır Sivas’a yanarken Gezi Parkı protestoları sırasında Rize’de bize 2. Sivas’ı yaşatacaklardı. Yapamadılar. Yaptırmadık. Yaptırmayacağız. KESK: Katliamı gerçekleştirenleri ve destekçilerini bir kez daha lanetliyoruz. Üzerimizdeki bütün baskılara rağmen, ülkemizi gericiliğe ve ırkçışoven odaklara asla teslim etmeyeceğiz. Türkiye Komünist Partisi: 20 yıl önce Sivas’ta insanı katleden gericilik, bugün bütün yaşam alanına müdahale edecek cüreti gösterdi. Ancak Gezi’de de gördük ki ‘dur’ deme zamanı geldi. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik ise katliamın tarihini karıştırarak “2 Mayıs’ta yaşananlar unutulmasın” dedi. Eski Kültür Bakanı Ertuğrul Günay, Madımak Oteli’nde yaşamını yitiren aydınlardan şair Behçet Aysan’ın dizeleriyle ikinci kez özür diledi. Günay, Twitter hesabından yaptığı açıklamada, “Dr. Behçet Aysan ve Madımak’ta yanan canlara saygı, rahmet, acı ve sonsuz özürle... ‘... Sen bu şiiri okurken ben belki başka bir şehirde ölürüm...’” dedi. adları tek tek okundu. Anmaya katılanlar ise “Burada” diye bağırdı. En sonunda da “Pir Sultan Abdal” denildi ve katılımcılar gür bir sesle yine “Burada” diye bağırdı. İlk konuşmayı yapan Tayfun Talipoğlu, 20 yıl önce katliamı duyar duymaz kente geldiğini anlatarak “Madımak’ın üzerinde hâlâ dumanlar tütüyordu. Yerde yarısı yanmış bir kâğıt buldum. Bu kâğıdı burası müze olunca getirip vermeyi planladım. Üzerinde ‘Canım, şu anda dışarı polis, jandarma ve it kaynıyor. Biz otelde mahsuruz. Binlerce it yürüyor. Etrafa saldırdı’ yazıyor” dedi. Talipoğlu kimin yazdığı belli olmayan bu yazıyı Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Genel Başkanı Kemal Bülbül’e ver di ve Madımak’ın utanç müzesi yapıldıktan sonra buraya konulmasını istedi. Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Başkanı Kemal Bülbül, “20 yıldır, devlet sağır, kör, dilsiz. İnsanlığa karşı işlenen suçlarda zamanaşımını kabul etmiyoruz. Açılımın önkoşulu Madımak’ın utanç müzesi yapılmasıdır. Pir Sultan Abdal’ın heykelini Sivas meydanına dikene kadar mücadelemize devam edeceğiz” dedi. Avrupa Alevi Birlikleri Konfederasyonu Genel Başkanı Turgut Öker de siyasal iradenin Madımak’ı unutturmak istediğini, Madımak unutulunca tüm Türkiye’nin Madımak olacağını belirtti. Ön koşul ‘müze olacak’ Çelik tarihi bile karıştırdı! Yurtdışından ve Türkiye’nin dört bir yanından gelerek Sivas’ta buluştular Sokaklar doldu taştı MEHMET MENEKŞE Günay bir kez daha özür diledi Pavey’in gözyaşları CHP milletvekili Şafak Pavey “Kalbim Sivas’ta yandı” tişörtüyle katıldığı anmada Hasret Gültekin’in fotoğrafını taşıdı. Pavey’in gözyaşlarını tutamadığı görüldü. SİVAS Sivas’ta güneş karşılıyor bizi. Saat sabahın beşinde güneş dağların arasından kentin sokaklarına uzanıyor. Bilim sanat merkezi yapılan Madımak’ın önünde iki polis ekibi duruyor. Sokaklar sessiz, insansız ve yalnız. Temmuz sıcağına, otel yangınına inat serin bir rüzgâr yalayıp geçiyor yüzümüzü. Polis ekipleri bir telaş içinde. Seyrahtepe Cemevi’ne doğru yürüyüşe geçiyorum. Güvenlik hat safhada ve her köşe başında çevik kuvvet konuşlanmış, TOMA’lar hazır bekliyor. Akın akın Türkiye’nin dört bir yanından insanlar geliyor, sokaklar dolup taşıyor. 50 bin kişi katliama, katliam yapanlara, suçluları bulup yargılamayanlara isyan ediyor. İnsanın insanı yaktığı bir kentte Sivas’ın üzerindeki yanık kokusu hâlâ duruyor. 2 Temmuz 1993 Madımak katliamında 35 aydın sanatçı ile birlikte umutlar yandı, gelecek yandı. Onur, insanlık, barış ve yaşama hakkının kutsallığı yandı. Bu yangın Avrupa’nın çeşitli ülkelerinden, Adıyaman’dan, Mersin’den, Amasya’dan, Çorum’dan, Erzincan’dan, Kayseri’den, Ankara’dan, İstanbul’dan ve daha nice ilden, insanları 2 Temmuz’da Sivas’a getiriyor. Esentepe Cemevi’nde oluşturulan anı köşesinde Hollanda’dan geldiğini söyleyen anne ve kızı, anı defterine özlemlerini, öfkelerini yazarlarken gözlerinden yaşlar süzülüyor. Sessizliğin çığlığında bir isyan; yakana, yakana göz yumana, yakanları yargılamayanlara ve yerini bulmayan adalete sürüyor. Bu isyan atılan sloganlardan, taşınan afişten, pankartlardan ve insanların gözlerinin içinden okunuyor. Şafak Güney anı defterine, “Katledilişinizin 20. yılına gelmekten utanıyorum. Katillerinizi bulup adalete teslim edemediğimiz için utanıyorum. Madımak’ı utanç müzesi yapamadığımız için utanıyorum. Sizi yakanları zamanaşımından serbest bırakmaya çalıştıkları için utanıyorum. İnsanın insanı yakmış olmasından, insanlığımdan utanıyorum” diye yazıyor. Adana’nın Altınyayla ilçesi Yassıpınar köyünden kalkıp gelen 79 yaşındaki Hatun Gürbüz, “Güneş bir gün bize de doğar elbet” diyor. Her yıl Madımak’tan 35 güneş doğuyor. Ve Sivas’ın üzerindeki yanık kokusu genizleri yakıyor. Dün Sivas bugün Çorum SEYFETTİN METE ÇORUM Türkiye tarihine kara bir leke olarak geçen Çorum katliamının 33. yılı dolayısıyla bugün kentte etkinlikler düzenlenecek. Çorum’da ülkücülerin, Temmuz 1980’de Alevilerin Milönü Mahallesi’ne saldırması üzerine, resmi kayıtlara göre Alevi ve sol görüşlü 57 kişi korkunç şekilde öldürüldü. 12 Eylül darbesine zemin hazırlayan olaylardan biri olan katliam hâlâ aydınlatılamadı. Çorum katliamının 33. yılı nedeniyle 12.00’de Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı ile Eski Cumartesi Pazarı’nda toplanan katılımcılar, saat 13.30’da Saat Kulesi önünde bir araya gelecek. Burada yapılacak basın açıklamasının ardından saat 16.00’da Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı’nda panel düzenlenecek. Çorum Alevi Kültür Merkezi ve Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı Başkanı Nurettin Aksoy, olayların gerçek faillerinin bir türlü bulunarak yargı önüne çıkarılamadığını, anma etkinliklerinde bu yıl da bunu vurgulayacaklarını belirtti. Aksoy “Yeni katliamlar olmasın diye Çorum’u unutturmayacağız” diye konuştu.