14 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
3 TEMMUZ 2013 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER 7 Terör operasyonunda serbest bırakılan üç kişi savcının ilginç itiraz gerekçesiyle tutuklandı Alo, komşumu tutuklayın u Hatay’da gözaltına alınıp serbest bırakılan 5 kişi hakkında mahkemenin verdiği karara itiraz eden savcılık gerekçede, “Üst düzey bir güvenlik bürokratının savcılığı arayıp endişelerini bildirdiğini’’ belirtti. Bu bürokratın ‘endişesi’ üç kişinin yeniden tutuklanmasına neden oldu. ALİCAN ULUDAĞ MERSİN’İN ‘OLAĞAN ŞÜPHELİLERİ’ ŞİKÂYETÇİ OLDU ABİDİN YAĞMUR Lucretius’un Çocukları Neden hep beklenmedik hareketlerden korkuyoruz? Beklenmedik eylemler bizi neden şaşırtıyor? Pek çok düşünür, filozof bu konu üzerinde o kadar çok kafa yordular, o kadar olmadık yanıtlar icat ettiler ki, gerçeğin işaretlerini, gerçekliğin (hakikatin) her an değişen ışığını göremez olduk. Oysa daha sonra diyalektik sarmalın seyrini büyük bir bilgelikle yeniden yazacak olan Marx ve Engels’ten yüzyıllar, peygamber İsa’dan 94 yıl önce doğan şair Titus Lucretius o ışığı görmüş, görmekle yetinmemiş “Evrenin Yapısı” adlı uzun eserinde bütün görkemiyle geleceğe, bugünlere uzanan bir bilgeşair olarak anlatmıştı. Bugün derinliklerine doğru yolculuğumuzu büyük bir heyecanla sürdürdüğümüz atomun iç dünyasını Demokritos’un izinden giderek anlatan Lucretius diyordu ki; “İnsan olsun hayvan olsun tüm fani canlıların özgür iradesi vardır ve bunun nedeni temel parçacıklardaki tesadüfi sapmalardır.” Bu saptama daha sonra başka düşünürlerin “Gerçek kendini rastlantılarla ortaya koyar” sözünde kendini bulacaktı. Diyordu ki, Lucretius; “Tüm hareketler önü sonu belli upuzun bir silsile olsa, özgürlüğün imkânı kalmazdı; kaderin buyruğuna uygun nedenler ezelden itibaren birbirini takip ederdi. Fakat biz o kaderin elinden özgür iradeyi çekip alıyoruz.” HHH Çünkü dogmaların bağnazlığı ile hüküm kuran, kısır akılların determinist rüyalarıyla karşımıza çıkan, yarın ne olacağını bize büyük bir kesinlik ve böbürlenmeyle vaaz edenlere Lucretius’u, o büyük şairi anlatan Stephen Greenblat’ın “Sapma” adlı eserini tavsiye ediyorum. (Can Yayınları) Büyük bir şairdi Lucretius. Onun “Evrenin Yapısı” adlı uzun şiirini ünlü ve unutulmaz şairimiz Turgut Uyar ile yine unutulmaz yazarımız, hikâyecimiz Tomris Uyar birlikte çevirdiler. Greenblat’ın eserinin çevirisinde de bu Türkçe çeviriyi kullandı değerli Suat Ertüzün. Durup dururken nereden çıktı Lucretius, nereden çıktı “Sapma”? HHH Zorbalığın bize sunduğu gelecek haritası can sıkıyor da oradan çıktı. Gençlerin “Eee! yeter artık” diye sokaklara doluşmasından çıktı. Genç kadın ve erkeklerin “gelecek öyle sizin çizdiğiniz abuk subuk haritalarla şekillenmeyecek, geleceği sizin saçma sapan ‘doğrularınız’ değil, bizim sapmalarımız belirleyecek” diye biber gazına, TOMA’ların suyuna gülerek karşı koymalarından çıktı. Nereden çıkacak; işte Lucretius’un şu sözlerinden çıktı: “Şurada kazanırken / yaşama gücü, bakıyorsun, yenik düşüyor şurada / Ağlanırken, yas tutulurken bir yanda / gözlerini güneşli dünyaya açan bebelerin / çığlıkları karışıyor ağıtlara / gün geçmiyor, gece geçmiyor ki karışmasın / bir bebe çığlığı ağıt seslerine / acıyla sevinç çatışmasın birbiriyle.” HHH Budur, “öyle değil böyle olacak, bebeler şöyle okuyacak, delikanlılar şöyle bilecek, kadınlar eve kapanacak, Türkler böyle susacak, Kürtler sesini kesecek, Aleviler camiye gidecek, şuraya kanal açılacak, buraya kışla yapılacak” diyene derin bir mizahla itiraz eden gençlerin dayandığı temel. Doğumla ölümün sonsuz dansı sizin zorbalığınıza garantili bir gelecek vaat etmiyor. Beklenmedik durumlardan, atom altı parçacıkların düz bir çizgi izlemeyen bilinmezlerinin sonsuz çarpışmasından güç alan hayatımıza yön veren ışıktan öylesine habersizsiniz, sığındığınız hurafeyi “çağdaşlık” sandığınız teknoloji ile yaşatmanız öylesine imkânsız ki, işte o nedenle gençleri anlayamıyor, onları tehditlerle yıldırmaya çalışıyorsunuz. Siz onlarla baş edemezsiniz. Çünkü onlar doğumdur, sizse o sonsuz dansta yitip gidecek olansınız. ANKARA Yasadışı DHKP/C terör örgütüne yönelik Hatay’da yapılan operasyonda gözaltına alınıp serbest bırakılan memurlardan üçünün mahkemeye yapılan ilginç bir başvuru üzerine tutuklandığı ortaya çıktı. Geçen şubat ayında Ankara, İstanbul, İzmir’in arasında bulunduğu çok sayıda ilde DHKPC terör örgütünün memur alan yapılanması olduğu ileri sürülen Devrimci Memur Hareketi’ne yönelik operasyonlar yapılmıştı. Bu kapsamda Adana TMK Savcılığı’nın talimatıyla da Hatay’da bazı memurlar gözaltına alınmıştı. Bu süreçte tutuklamaya sevk edilen 5 kişi, mahkeme tarafından serbest bırakıldı. Ancak Adana Savcılığı’nın bu karara yaptığı itiraz tartışma yarattı. İki sayfalık itiraz dilekçesi hazırlayıp mahkemeye veren savcılık, kuvvetli suç şüphesi olduğunu, adli kontrol tedbirlerinin yeterli olmayacağını savundu. Savcılık, itiraz dilekçesinin bir bölümünde ilginç bir gerekçe daha öne sürdü. Bir bürokratın savcılığı arayarak şüphelilerin serbest bırakılmasına tepki gösterdiği be lirtilen dilekçede şöyle denildi: “Şüphelilerin salıverilmesinden sonra Hatay’da güvenlik birimlerinde üst düzey bir bürokratik görevlinin cumhuriyet savcılığımızı aradığında şüphelilerden birisiyle komşu olduğunu, kendisinin ve aile bireylerinin can güvenliğinden endişe ettiğini açıkça bildirdiği, güvenlik yetkilisinin dahi endişe duyduğu bir ortamda şüphelilerin salıverilme gerekçelerinin anlaşılamadığı...” Savcılık, dilekçesinde mahkemeden itirazı daha titiz incelemesini de istedi. Bunun üzerine itirazı yeniden değerlendiren Ankara 3. No’lu TMK Hâkimliği, 3 memurun tutuklanmasına karar verirken diğer ikisine ilişkin talebi reddetti. Memurların avukatı Engin Gökoğlu, karara tepki göstererek “Muhalifleri, devrimci sendikacıları tutuklatmak için her yol mubah sayıldı” dedi. Soruşturmayı yürüten Adana Savcılığı, 9 şüpheli hakkında iddianameyi tamamlayarak mahkemeye sundu. Örgüt üyesi olmakla suçlanan 3’ü tutuklu 9 memur, bugün ilk kez hâkim karşısına çıkacak. MERSİN Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın da katıldığı Akdeniz Oyunları açılış töreni öncesinde gözaltına alınan ve Erdoğan kentten ayrıldıktan sonra serbest bırakılan nükleer karşıtları, Mersin Valiliği İl İnsan Hakları Kurulu’na başvurdu. Mersin Valiliği önünde basın açıklaması düzenleyen Nükleer Karşıtı Platform Sözcüsü Sabahat Aslan, çevrecilerin potansiyel suçlu muamelesi gördüklerini belirterek geçen yıl Erdoğan’ın mitingi öncesinde Suna Kılıçcı ve Necati Üstünova adlı çevrecilerin fotoğraflarının stadyum girişine asıldığını, hedef gösterildiklerini Erdoğan’ın Mersin’e her gelişinde bir ba anımsattı. Benzer olayın Akdeniz Oyunları’nın açılışınhane ile gözaltına alınıp serbest bırakılan da da yaşandığına dikkat çeken Aslan, nükleer karşıçevreciler, Mersin Valiliği İl İnsan Hakları tı 8 kişinin ise stadyum yolunda, kapıda ve tribünlerKurulu’na şikâyet dilekçesi verdi. de kötü muamele görerek gözaltına alındığını anlattı. Şirket yönetimi, AKP cemaat kavgasında safını hızlı belirledi İstanbul Haber Servisi AKP iktidarı ile Fethullah Gülen cemaati arasında son dönemde sıkça yaşanan krizlere bir yenisi daha eklendi. Son günlerde yönetimin belirlediği gazetelere tam sayfa ilanlar veren Maliye Bakanlığı kontrolündeki Türk Hava Yolları (THY), Gülen cemaatinin en güçlü yayın organı olan Zaman gazetesine reklam ambargosu koydu. Skytrax adlı özel bir şirket tarafından “Avrupa’nın En İyi Havayolu Şirketi” olarak belirlenen THY, verilen bu ödülü yurtiçinde duyurmak için ilginç bir yönteme imza atarken kendisine bugüne dek tam destek veren bazı gazeteleri görmezden geldi. Tanıtım bütçesinden büyük paralar ayıran THY, ödül aldığı ilanın tanıtımı için “Kendi belir THY’den Zaman’a ambargo lediği yöntemlerle” seçtiği gazetelere tam sayfa reklam verdi. THY’nin, reklam vereceği gazeteler konusunda bugüne dek hiç atlamadığı gazete Zaman’ı son kampanyasında devre dışı bırakması, akıllara yeni bir “İktidarGülen cemaati krizi mi” sorusunu gündeme getirdi. Konuyla ilgili görüşlerine başvurmak istediğimiz THY yetkilileri ise sorularımıza yanıt vermedi. Kayseri Şeker’de son tutuklu sanık Özışık’a da tahliye ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Kayseri Şeker Fabrikası’ndaki yolsuzluk iddialarıyla ilgili 156 kişi hakkında açılan davaya Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam edildi. Mahkemede tutuklu son sanık olan fabrikanın eski Yönetim Kurulu Başkanı Vedat Ali Özışık tahliye edildi. Haber Merkezi AKP’nin 3 farklı bölgedeki teşkilatlarının Twitter hesabından önceki akşam ‘istifa’ Tweet’leri atıldı. Tuzla Gençlik, Çanakkale Gençlik ve Fatih gençlik kollarının twitter hesaplarından yapılan istifa açıklamalarında, “Başbakan’ın Gezi Parkı konusundaki tutumu nedeniyle” istifa edildiği şeklinde ifadeler yer aldı. RedHack yaptığı açıklamada hack eylemini gerçekleştirdiğini belirtti. RedHack AKP’lileri istifa ettirdi! ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Ankara’daki Gezi Parkı gösterileri kapsamında gözaltına alındıktan sonra tutuklama istemiyle sevk edildiği mahkemece serbest bırakılan Ufuk B, Cumhuriyet Savcısı Erdoğan Gökçek’in tutuklama talebiyle yeniden gözaltına alınarak, adliyeye getirildi. Nöbetçi Ankara 7. Sulh Ceza Mahkemesinde hâkim karşısına çıkan Ufuk B, tutuklandı. ‘Gezi’de bir tutuklama daha
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle