14 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 27 TEMMUZ 2013 CUMARTESİ 4 HABERLER Kılıçdaroğlu, Koç Grubu şirketlerine baskının demokrasiyle bağdaşmadığını söyledi Sansür Üzerine Gecikmiş Yazı İnsanların dönüp dolaşıp hep aynı yere ve aynı güne döndükleri bir film vardı. Sansürün kaldırılışının 105. yıldönümüyle ilgili açıklamalarda onu anımsadım. Bir “devletli” TV ekranlarından buyuruyordu: İçeride olanlar arasında gazetecilik faaliyetinden yatan kimse yoktur. İşte tam bu noktada, film devreye giriyor, makara otuz yıl geriye sarıyor ve 12 Eylül dönemine dönüyoruz. Askeri vesayetin devam ettiği dönemde, İstanbul Barosu ve Türk Tabipleri Birliği eski başkanları, bir emekli büyükelçi, bir dekan, beş milletvekili, profesörler, sanatçılar, gazeteciler toplu halde içeri atılmışlardı. Kendilerine yöneltilen suçlamalar arasında, Türkiye’nin büyük müttefiki ABD ile ilişkilerini bozmaya teşebbüs de vardı. Gelin görün ki, ABD’den 50 Kongre üyesi bu insanların içeri alınmasını eleştiren bir bildiri yayımlamışlardı. Bildiriye devlet yanıt vermişti: O adamlar, aydın, profesör, sanatçı, Baro Başkanı, Tabipler Birliği Başkanı oldukları için değil, anarşist olduklarından içeri alınmışlardır. Görüyorsunuz, ha devri Kenan, ha devri Tayyip, yöntem hep aynı. İnsanları görüş açıkladıklarından dolayı alıyorlar içeri, sonra da açıklama yapıyorlar: Mesleki faaliyetlerinden dolayı alınmadılar. Yersen! HHH Türkiye’de ileri demokrasi dolayısıyla özgür basın vardır. Yersen! Eğer içerideki gazetecileri, işlerinden edilmişleri, atılmışları görmezden gelirsen Türkiye’de özgür basın vardır. Ve eğer atılanları, tıkılanları soracak olursan yanıt hazırdır: Onlar gazetecilik faaliyeti dolayısıyla atılıp tıkılmadılar. Onlar terörist! Şu anda, Türkiye’de gazeteciliğin durumu budur. Ve inanın bana, şu andaki durum Abdülhamit sansüründen daha beterdir. Yine şu anda durum, gazetelerin kimi haberleri sansürlediği için bazı sütunlarının beyaz yayımlandığı Demokrat Parti’nin son döneminden veya kimi haberlerin yasaklandığı 12 Eylül cuntası zamanından da daha beterdir. O zamanlar hiç değilse bazı konuların yasak olduğu bilinirdi ve o konuda herhangi bir haber yayımlanmazdı. Geçmişte hiç değilse beyaz sütunlara bakarak, bazı konuların yasaklandığı anlaşılabilirdi. Geçmişin en koyu baskı dönemlerinde halk hiç değilse haber alma özgürlüğünün kısıtlandığını görebilir, öğrenebilirdi. Geçmişte insanlar engellenirlerdi ama hiç değilse bunun farkına varırlardı. HHH Bugün içinde bulunulan durum askeri dikta dönemlerinden de Abdülhamit devrinden de daha fecidir. O dönemlerde insanlar engelleniyorlardı, şimdiki dönemde ise kandırılıyorlar. İnsanlar haber aldıklarını, her şeyi bildiklerini, gördüklerini sanıyorlar, ama bal gibi kandırılıyorlar. Bugün basın içinde çoğunluğu oluşturan yandaş medya kimi haberleri vermemekle kalsa iyi, kimilerini de değiştirerek, çarpıtarak, eğip büküp iktidarın istediği şekle sokarak veriyorlar. Ustaca manevralarla toplum iyice bölünüp ayrıştırıldığı için, insanlar, belirli kanallara, belirli yayınlara bakmakta, diğerlerine asla göz atmamakta olduklarından, tek taraflı propaganda malzemesi gayet iyi çalışmaktadır. Belirli gazeteleri okuyan, kanalları izleyip, yalnız onunla sınırlı kalan, başka kanallara zaping yaparak bir de onların neler dediğine bakmak zahmetine katlanmayan insanlar, yalnız olanları öğrenmemekle kalmıyor, ama aynı zamanda olmayanları da olmuş sanıyorlar. Böylelikle kamuoyu, yalnızca haber alma hakkından mahrum bırakılmıyor, aynı zamanda bunun farkına varmaktan bile uzak kalıyor. Yani basında sansürün egemen olduğu dönemden de, askeri vesayet devirlerindekinden de daha beter durumdayız. ‘Amaç gözdağı’ UTKU ÇAKIRÖZER ANKARA CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, hükümetin Koç Grubu şirketleri TÜPRAŞ, Aygaz ve Opet’te başlattığı vergi incelemesi ve “aramalı inceleme faaliyetleri” için “Sağlıklı işleyen demokrasilerde bu tür baskınlar olmaz. Hükümet işadamlarına gözdağı vermek istiyor” dedi. Cumhuriyet’in gündeme ilişkin sorularını yanıtlayan Kılıçdaroğlu, Maliye Bakanlığı bürokratlarının Koç enerji şirketlerine yönelik operasyonları ve Suriye sınırında yaşanan konuları değerlendirdi. CHP lideri TÜPRAŞ ve diğer Koç Grubu şirketlerine yapılan baskınla ilgili, “Bu yapılanın anlamı basit. İktidar, bir gruba karşı devlet gücünü kullanarak gözdağı veriyor. Başbakan düşüncesine uymadığını düşündüğü işadamlarını yola getirmek gibi bir görev üstlenmiş durumda. Bu gruba bunları yaparak, başka gruplara gözdağı veriyor” değerlendirmesinde bulundu. Vergi denetimlerinin Gezi operasyonlarıyla ilgili olup olmadığı konusunda ise Kılıçdaroğlu, “Kesin bilgim yok, ama tek söyleyeceğim bu tür baskınların sağlıklı işleyen demokrasilerde yerinin olmadığıdır” diye konuştu. Suriye’nin kuzeyinde denetimin PKK’nin Suriye kolu olan PYD’ye geçişini de değerlendiren CHP lideri, “Hükümet kendi kazdığı kuyuya düştü” dedi ve şöyle devam etti: “Endişe verici noktaya gelindi. Başından beri izlenen Suriye politikası yanlış. Eskiden Türkiye konuştuğunda bir yankı yapardı. Şimdi yapılan uyarıları PYD bile dikkate almıyor. ‘Kuzey Suriye’ sözünü ilk telaffuz eden Başbakan’dır. Bu politikanın bizi nereye getirdiğine bir baksın. Suriye’nin içine müdahale ederek silahlı terör gruplarının gidişine göz yumduk. Defalarca ‘Bu politika yanlış, yapmayın’ dedik. Dinlemediler. Ama Suriye’de kendi attıkları adımlarla, kendi kazdıkları kuyuya düştüler. PYD KARŞITI MESAJLAR İğneli Fırça ZAFER TEMOÇİN ÖSO’nun 70 komutanı Gaziantep’te GAZİANTEP Suriye’de PKK’ye yakınlığıyla bili nen PYD’nin eşbaşkanı Salih Müslim İstanbul’da temaslarda bulunurken Özgür Suriye Ordusu’ndan (ÖSO) El Kaide ve El Nusra gibi radikal İslamcı grupların da yer aldığı 70 komutan Gaziantep’te toplantı yaptı. Gaziantep’in Şehitkamil ilçesinde Bülbülzade Eğitim Kültür ve Dayanışma Vakfı’nın ev sahipliğinde ÖSO’daki çeşitli gruplardan 70 komutan bir araya geldi. El Kaide’ye yakınlığıyla bilinen Nurettin Zengi Tugayı Komutanı Tevfik Şehabettin, Suriye’yi birlik ve beraberlikle inşa edeceklerini, Kürtler, Araplar ve Türkmenlerin hep birlikte mücadele verdiklerini ileri sürdü. Bazı yanlışlıklar olduğunu ancak şu anda birliğin sağlandığını vurgulayan Şehabettin, “Hiç kimsenin Suriye’yi bölmesine izin vermeyeceğiz” dedi. Halep Askeri Konsey Başkanı Albay Abdulcab Führer uygulaması gibi ARİF KIZILYALIN CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu Ekonomi Gazetecileri Derneği (EGD) iftarında önemli açıklamalarda bulundu. Maliye müfettişlerinin Koç bünyesindeki TÜPRAŞ’a yaptığı baskının normal bir uygulama olmadığını vurgulayan Kılıçdaroğlu, “Hitler Almanya’sında Führer uygulaması diye bir uygulama vardı. Hitler konuşur, ilgili birimler harekete geçer, gözaltı yaparlardı. Koç incelemesi de böyle bir gözdağıdır. Bu gidişe kamuoyu dur demeli. Oteline saldırıdan kaçanlara açan biri, siyasi iktidarın hışmına uğruyorsa ülkece düşünmeliyiz” dedi. Kılıçdaroğlu, Erdoğan’ın Türkiye’yi eleştiren sanatçılara ‘sözde sanatçı demesine de “Bir başbakan Oscar ödüllülere bunu diyorsa denecek bir şey kalmamıştır” diye konuştu. Başbakananın inanç konusunda da bölücülük yaptığına değinen Kılıçdaroğlu, “Reyhanlı’da otomobil patlıyor, Recep Bey 53 Sünni öldü diyor, nereden saydın. O kendi dört dörtlük Aleviyim diye tanımlıyor. Benim öyle bir iddiam yok. İnsan olmaya çalışıyorum” dedi. n ŞIRNAK (Cumhuriyet) Silopi ilçesinde önceki gece BDP tarafından “Hükümet adım at” yürüyüşü düzenlendi. Meşalelerle BDP ilçe binasına yürüyen grubun önünü kesen polisle yaşanan kısa süren tartışmanın ardından yürüyüşe katılanlar BDP ilçe binası önünde toplanıp basın açıklaması yaptı. Kalabalık dağılırken bir grup gösterici İlçe Emniyet Müdürlüğü binasına el yapımı patlayıcı ve molotoflarla saldırdı. Olay sırasında İlçe Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürü Aşir Yıldız, göğsünden yaralandı. Emniyet’e saldırı! [email protected] BEKİR ŞAHİN bar el Akidi ise “Son günlerde PYDPKK piyasaya çıktı, onlar da rejimin şebbihalarıdır. İnşallah onları geçeceğiz” dedi. Yeni bir cephe açma gibi bir fikirlerinin olmadığını anlatan Akidi, “Bizim kuvvetimiz PYD’den daha fazla. Şimdi ilk amacımız karşımızdaki zalim Esed rejimini düşürmek” ifadelerini kullandı. Türkmenlerin kurduğu Fatih Sultan Mehmet Tugay Komutanı Mahmut Süleyman da “Araplar, Türkmenler ve Kürtler arasında birlik beraberlik var. Rejime karşı savaşıyorlar. Suriye’nin kuzeyinde bir devlet kuramazlar. İnşallah gelecek haftalarda güzel şeyler duyacaksınız. Amerika’nın desteği boş laflar, bir şey yapmadılar, yapamazlar da. Onlar Müslümanların iyiliğini istemezler” diye konuştu. Bülbülzade Eğitim Sağlık ve Dayanışma Vakfı Başkanı Turgay Aldemir ise ramazan nedeniyle Suriye’deki Türk, Kürt, Arap, Alevi ve Sünnileri iftar vesilesiyle bir araya getirdiklerini belirtti. MHP’Lİ VURAL’DAn MüSLİM zİYARETİnE TEPKİ ‘PKK meşrulaştırıldı’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, PYD Başkanı Salih Müslim’in gizlice İstanbul’a gelerek MİT Müsteşarı Hakan Fidan ile görüşmesine“Böylesine bir ortam içinde PKK’yi temsil eden kişilerin Türkiye’ye gelmesi, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne zuldür. Böyle bir rezalet olamaz” diye tepki gösterdi. TBMM’de gazetecilere değerlendirmelerde bulunan Vural, “Artık PKK ve hükümet el ele hem dış politikayı, hem içeriyi oluşturmaktadır. Bunun anlamı budur, meşrulaştırılmıştır. Türkiye Cumhuriyeti tarihinde görülmemiş rezaletler yaşanmaktadır. Teslimiyetin, acziyetin sonu budur” dedi. n HAKKÂRİ (Cumhuriyet) Yüksekova’da, BDP Hakkâri Milletvekili Esat Canan, Yüksekova Belediye Başkanı Ercan Bora ve BDP’li yöneticilerin katılımıyla “Hükümet adım at” yürüyüşü düzenlendi. Canan, konuşmasının ardından kalabalığın dağılmasını isterken miting alanından ayrılan yaklaşık 80 kişilik bir grup terör örgütü PKK lideri Abdullah Öcalan ve PKK lehine slogan atarak yürüyüşe geçti. Bu sırada polise taş ve molotof atan eylemcilere, polis gaz bombası ve tazyikli su ile müdahale etti. n SİİRT (Cumhuriyet) Pervari’de yaşayan R.B. (17), A.B. (16), B.D. (17), F.A. (17) ve B.A.(14) bir hafta önce ortadan kayboldu. Güvenlik güçlerinini araştırması sonucunda 5 çocuğun Ceme Kari Yaylası’nın Herekol Dağı’nda PKK’ye katıldıklarını belirledi. Yüksekova karıştı PKK’ye katılmışlar ‘Öcalan yeniden yargılansın’ başvurusu Haber Merkezi Abdullah Öcalan’ın avukatları Rezan Sarıca, Cengiz Yürekli ve Mazlum Dinç, müvekkillerinin yeniden yargılanması ve infazının durdurulması talebiyle Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi’ne başvurdu. Mahkeme Öcalan hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis kararı vermişti. Dicle Haber Ajansı’nın haberine göre, başvuru dilekçelerinde 4’üncü yargı paketine atıfta bulunan avukatlar, Öcalan hakkındaki mahkumiyet kararının, AİHS’nin ihlali suretiyle verildiği ve hükmün bu aykırılığa dayandığı AİHM’nin kesinleşmiş kararı ile tespit edildiği savunuldu. Avukatlar bu gerekçeyle “yeniden yargılama ve infazın durdurulması” talebiyle başvurdu. ‘Türban hesaplaşması’ GEREKÇE EKSİK SORUŞTURMA KESKDHKPC iddianamesine iade ANKARA (AA) Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesi, KESK Eğitim ve Örgütlenme Sekreteri Akman Şimşek’in de arasında bulunduğu 34 kişi hakkında, “terör örgütü DHKPC’ye üye oldukları” iddiasıyla hazırlanan iddianameyi, soruşturmanın eksik yapıldığı gerekçesiyle savcılığa iade etti. TMK’nin 10. maddesiyle görevli cumhuriyet savcısı Durak Çetin’in hazırladığı iddianamede, terör örgütü DHKPC’nin kamu çalışanları arasındaki yapılanmasını oluşturmakla suçlanan şüphelilerin “terör örgütü yöneticisi ve üyesi olmak” suçlarından cezalandırılmaları talep ediliyor. Savcı Çetin, iade kararı çerçevesinde iddianameyi yeniden ele alabilecek. Bunun yanı sıra savcının, karara itiraz etme hakkı da bulunuyor. Kışanak semah döndü Tunceli 13. Kültür ve Doğa Festivali’ne katılan BDP Eş Genel Başkanı Gültan Kışanak, Tunceli Cemevi’nde yapılan birlik töreninde belediye başkanı BDP’li Edibe Şahin ve sanatçı Ferhat Tunç ile birlikte semah döndü. Alevi olduğunu, kendi gelenek ve göreneklerini yerine getirdiğini belirten Kışanak, Başbakan Erdoğan’ın “Alevilik Ali’yi sevmekse ben dört dörtlük Aleviyim” sözlerine tepki gösterdi. Kışanak, “Alevilik, Ali’yi sevmek, bir söylemden ibaret değildir. Ali sevgisi bir yoldur, bir edeptir, bir felsefedir, insan sevgisidir, barış sevgisidir. Alevi inancına saygıdır, bunlar olmadığı sürece Tayyip Erdoğan’ın söylediği sözler dört dörtlük Alevilik değil, dört dörtlük yalancılıktır. Alevilerin eşit yurttaşlık konusundaki tüm talepleri kayıtsız şartsız kabul edilmelidir. İnancımıza saygı gösterilmesini istiyoruz. Biz Aleviliği kimseden öğrenmeyiz” diye konuştu. Konuşmaların ardından sanatçılar Erdal Erzincan, İlkay Akkaya, Grup Abdal ve Grup Vardiya birer konser verdi. (Fotoğraf: DHA) n ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan, Ege Üniversitesi emekli öğretim üyesi Prof. Esat Renan Pekünlü’ye türbanlı öğrenci hakkında tutanak tuttuğu için verilen hapis cezasının Yargıtay tarafından onanmasını “Yargı üzerinden türban hesaplaşması yürütülüyor” biçiminde değerlendirdi. Tezcan, yargıdaki kadrolaşmanın türban üzerinden intikam alma peşine düştüğünü ifade etti. Gazetemizin 26 Temmuz 2013 tarihli sayısında “CHP’de adaylık için son günler” başlıklı haberde Mehmet Ali Bayar, 3. Cumhurbaşkanı Celal Bayar’ın torunu olarak yer almıştır. Mehmet Ali Bayar, Adalet Partisi milletvekillerinden Nuri Bayar’ın oğludur. Düzeltir, özür dileriz. Düzeltme ve Özür:
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle