Katalog

29 HAZİRAN 2013 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER 7 Sürgün gibi Osmanlı tokadı çakarız Haber Merkezi Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, sosyal medyaya kısıtlama getirileceği yolundaki söylentilerle ilgili yaptığı açıklamada, “Özgürlüklere, internetin sonuna kadar kullanılmasına evet ama suç işlenmesine, kaos, kargaşa, şiddetin aracı olarak kullanılmasına asla geçiş yok. Milyonlarca kullanıcıyı yanlarında hisseder gibi davranarak, bize afra tafra yapmasınlar. Türkiye Cumhuriyeti’ni tanımayanı, Türkiye Cumhuriyeti de tanımaz. 76 milyon onlara Osmanlı tokadını çakar” dedi. Yıldırım, Basın Enformasyon Genel Müdürlüğü’nce Sarıkamış Toprak Otel’de düzenlenen Medya Buluşması’na katıldı. Sosyal medyanın yasaklanamayacağını vurgulayan Yıldırım, “Eğer suç varsa, bu gerçek hayatta da suçtur. Sanal hayatta da suçtur. Eğer bu ülkede faaliyet yapıyorsanız, bu ülkede var olmanız lazım” dedi. İstanbul Haber Servisi Taksim Dayanışması’nın bileşenlerinden Şehir Plancıları Odası İstanbul Şubesi Başkanı Tayfun Kahraman “göreviyle bağdaşmayan etkinliklerde bulunduğu” gerekçesiyle geçici görevlendirme ile Gaziantep’e yollandı. Gaziantep’te görev yapacağı bir ayın hukuken altı aya kadar uzatılması mümkün. Kahraman, Gezi Parkı eylemleri sırasında Taksim Dayanışması adına Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile görüşen heyette yer almıştı. Sürgün gibi görevlendirmeyi Twitter’daki hesabından doğrulayan Kahraman, “Bir ay süreyle Antep’te geçici görevlendirildim. Twitter’a yansıyan haberler doğrudur. Bir ay süreyle Antep’te görev yapacağım” diye açıklama yaptı. 5 Temmuz’a kadar raporlu olan Kahraman’ın, görevin resmen tebliğ edilmesinden sonra 8 Temmuz’da Gaziantep’e gideceği öğrenildi. Müezzin ile İmam... Bezmiâlem Valide Sultan Camisi’nin müezzini Fuat Yıldırım “Ben din adamıyım, yalan söyleyemem; camide içki içilmedi” diyor. Türkiye’nin imamı ise her nerede fırsat bulursa camide içki içildiği iddiasını yinelemekten vazgeçmiyor. Dinin politikaya alet edilişinin en seçkin örneklerini izleme olanağını bulduğumuz süreç, özellikle de Gezi protestoları nedeniyle 61’inci Cumhuriyet hükümeti sırasında tavan yaptı. Sayın Başbakan “Besmele”nin bile kendi tekellerinde olduğunu söylemekten çekinmedi. AKP’nin iktidara gelmesiyle Türkiye’de İslamiyetin yeni keşfedildiği gibi bir hava yaratıldı. Çekinmeseler, Osmanlı’dan bu yana uygulanan inanç ve ibadet kurallarının yanlış olduğunu söyleyecekler. Belki de hilafeti getiren ama hiç kullanmayan Yavuz Sultan Selim’e ayıp olmasın diye düşünüyorlardır. HHH TRT’nin iki özel kanalı var. Biri Diyanet Televizyonu, öteki TBMM Televizyonu. Diyanet TV her gün 24 saat yayın yapıyor. TRT’nin diğer kanallarındaki yayınlar da sürüyor. Başkanlık kürsüsünün arkasındaki duvarda “Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir” yazan Türkiye Cumhuriyeti’nin en önemli kurumunun adını taşıyan televizyon kanalı ise haftada 3 gün ve 5’er saat yayın yapıyor. 5 saatin büyük bölümü de gündem dışı konuşmalar, gündeme alma önerileri ve başkanlığın sunuşları ile geçiyor. Tam önemli yasaların ya da gensoruların görüşmeleri başlamışken yayın sona eriyor. Ne olup bittiğini ve neler söylendiğini internetiniz yoksa öğrenemiyorsunuz. Baştaki gerekçe TRT 3’ün aynı zamanda spor kanalı oluşuydu. Spor kanalları ikiye çıkarıldı ama bir değişiklik olmadı. Dileriz yeni yasama yılında olup biteni halktan gizleme yaklaşımından vazgeçilir. HHH Başbakan’ın akilleri raporlarını sunmuşlar. Açıklamalara göre halkın büyük çoğunluğu açılımın sürmesini ve özgürlükçü yeni anayasa istiyormuş! Nasıl biteceği bilinmeyen açılımın ve kime özgürlük getireceği belli olmayan yeni anayasayı isteyenlerin büyük çoğunluk olduğu belirtildiğine göre, sayın Başbakan yüzde 50’den söz ederken büyük bir alçakgönüllülük gösteriyor! Ancak raporların biraz talihsiz bir sürece rastladığı kesin. Şehit gelmiyor diye süreci kutsayanlar, teröristlerin çekilirken(!) bile eylemlerini sürdürdüklerini ve yeni konum kazanma girişimlerini nedense görmemeyi yeğliyorlar. Komutanların helikopterine ateş açılması, Pülümür’de yapımı süren karakol inşaatının şantiye şefinin kaçırılması, Öcalan’a özgürlük istekleri, Cizre’de eğitimden geçirilip diploma verilen özel kolluk gücünün denetimleri, ardından da bir komiser yardımcısının yaralanması yok sayılıyor. HHH Yurtdışına çıkanların(!) yarattığı terörist açığını, Gezi olayları fırsat sayılarak yeni teröristlerle kapama girişimi de Türkiye’nin umursanmayan bir başka önemli derdi... Dayanışma; şiddet, işkence gözaltıları protesto etmek için yurttaşları bugün saat 19.00’da meydanda buluşmaya çağırdı İstanbul Haber Servisi Taksim Dayanışması’nın çağrısı ile Gezi Parkı eylemleri sırasında uygulanan şiddet, işkence, gözaltı, tutuklama ve can kayıplarına karşı binlerce kişi bugün saat 19.0020.00 arasında Taksim’de buluşacak. Kitlesel basın açıklamasıyla “adalet” talebi yinelenecek. Taksim Dayanışması her cumartesi günü yapma kararı aldığı eylemlerini sürdürüyor. Taksim Dayanışması tarafından yapılan açıklamada, Ethem Sarısülük’ün ölümüne neden olan polisin serbest bırakılmasını protesto etmek ve gösteriler sırasında gözaltına alındıktan sonra tutuklananların serbest bırakılması talebiyle, Taksim’de buluşma çağrısı yapıldı. Geçen hafta Taksim Dayanışması’nın çağrısıyla yapılan karanfilli anma etkinliğine polis çok sert müdahale etmiş, binlerce kişinin üzerine tazyikli su ve biber gazı yağdırılmıştı. Sosyal medya üzerinde bir araya gelen gençler de bugün saat 18.00’de ilginç bir eyleme imza atacak. TOMA’ların tazyikli su ile müdahalesini ti’ye alan gençler su tabancaları ile “1. Geleneksel Su Savaşı” eylemi gerçekleştirecek. Taksim’de adalet talebi Her yol Gezi’ye... İstanbul Haber Servisi Gezi Parkı’nın polisin sert müdahalesi ile boşaltılmasının ardından tekrar başlayan çalışmalar sırasında dün iş makinelerinin patlattığı su borusu yüzünden Taksim Metrosu’nu su bastı. Su baskını esnasında metro içindeki yurttaşlar, hâlâ halka kapalı olan Gezi Parkı’ndaki metro çıkışına yönlendirilmek zorunda kaldı. Metroda mahsur kalan yurttaşlar “Suların şiddetli bir şekilde akmaya başlaması üzerine güvenlik personeli bizi Gezi Parkı çıkışına yönlendirdi. Park kapalı olduğu için orada da dışarı çıkmak için 15 dakika bekledik” dediler. Kafatasının bir bölümü alınan genç taburcu oldu 4 eylemciyi ezen şoför şikâyetçi! ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Gezi Parkı gösterilerine destek vermek amacıyla Kızılay Meydanı’nda toplanan göstericilerin arasına dalan otomobilin altında kalarak yaralanan İsmail Aydoğdu (23), üç haftalık yaşam mücadelesinin ardından taburcu oldu. Otomobilin sahibi ise aracına hasar verdiğini söyleyerek Aydoğdu’dan şikâyetçi oldu. Ankara’da 2 Haziran’da Kızılay Meydanı’nda toplanan göstericilerin arasına U.A. yönetimindeki otomobil dalmıştı. Aracın çarpmasıyla 3 kişi yaralanmıştı. Kalabalığın arasında kalan U.A.’nın geri manevra yapıp uzaklaşmaya çalıştığı sırada ise aracın altında kalan İsmail Aydoğdu ağır yaralanmıştı. Hastanede kaldığı süre içinde kafatasının bir bölümü alınan ve 12 gün boyunca uyutulan Aydoğdu, 3 ameliyat geçirdi. O güne ilişkin çok az şey hatırladığını söyleyen Aydoğdu, olayı gerçekleştirenin rahat rahat dolaşmasından rahatsız olduğunu belirtti. Sevcan Orhan’a Gezi iptali SELAHATTİN GÖKATALAY Sanatçının menajerine direnişe destek verip vermediğini sordular Hutbede ilginç konu MALATYA Türk halk müziği sanatçısı Sevcan Orhan’ın 21. Malatya Uluslararası Kültür Sanat ve Kayısı Festivali kapsamında 5 Temmuz’da vereceği konser iptal edildi. Fuar yetkililerinin Orhan’ın menajerine Gezi Direnişi’ne destek verip vermediklerini sorduğu, bir süre sonra yetkililerce konserin iptal edildiği belirtildi. Türk halk müziği sanatçısı Sevcan Orhan’ın 21. Malatya Uluslararası Kültür Sanat ve Kayısı Festivali kapsamında 5 Temmuz’da vereceği konser iptal edildi. CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, “Eskiden fişlemeler gizli yapılırdı şimdi utanmadan açık açık yapılıyor” dedi. “Başbakan emir verdi. Buradaki insanlar o emri yerine getirmeye çalışıyor” diyen Ağbaba, sözlerini şöyle sürdürdü: “Hem Malatya Belediye Başkanı’nı hem bu organizasyonu iptal eden fuarcılık müdürünü şiddetle kınıyorum. Bu kafa geri, çağdışı bir kafadır. Bu kafa Malatya’yı yönetemez. Huzurunuzda Sevcan Orhan’dan özür diliyorum. Bu durum Malatya’nın genel tablosunu yansıtmamaktadır” diye konuştu. Gaz yedik hastaneye gitmedik TTB’nin biber gazı raporu SİNAN TARTANOĞLU edep vurgusu İstanbul Haber Servisi Avrupa Birliği (AB) Bakanı Egemen Bağış, Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan ve eski Sağlık Bakanı Recep Akdağ cuma namazını Gezi Parkı protestoları sırasında göstericilerin sığındığı ve içki içildiği iddialarıyla gündeme gelen Dolmabahçe Bezmi Âlem Valide Sultan Camisi’nde kıldı. Cami imamı Halil Necipoğlu’nun cuma namazı hutbesinde yaptığı konuşmada “edep” vurgusu yapması dikkat çekti. Cuma namazı için camiye gelenler arasında İstanbul İl Müftüsü Rahmi Yaran da hazır bulundu. İmam Necipoğlu cuma namazı hutbesinde yaptığı konuşmada edebin insanı utanılacak durumlardan koruyan sağlam bir irade ve vicdan duygusu olduğuna dikkat çekti. Necipoğlu, “İrfana ermenin ilk şartı kendini bilmektir. Edep, insani ilişkilerle nefsani duyguları birbirine karıştırmamaktır. Kabiliyet ve yetenekleriyle önce kendini gerçekleştirmek sonra da aşmaktır. İnsanlarla iyi geçinmek yük almak, yük olmamaktır. Yaratılmışlara karşı edep ise her varlığı yaradanı sebebiyle saygın görmek, canlı cansız her şeyi önemsemektir. 21. yüzyılda gerçek mutluluğu soluklamak için edebe ne kadar muhtaç olduğumuz açıktır” diye konuştu. İmamdan ANKARA Türk Tabipleri Birliği (TTB), 31 Mayıs24 Haziran tarihleri arasında yaşanan Gezi olayları sırasında emniyet güçlerinin yoğun olarak kullandığı biber gazına ve gazın insan üstündeki etkilerine ilişkin raporunu tamamladı. Olaylarda 60’ı ağır 8 bin kişinin yaralandığının belirtildiği raporda, yurttaşların biber gazına bağlı olarak “yüzeysel yangılar, solunum sıkıntıları, astım krizi, epilepsi ve hipertansiyon atakları, ciddi nefes darlığı, kas ve iskelet sistemi yaralanmaları, görme kayıpları ve göz problemleri ile karın içi organ yaralanmaları” yaşadığı belirtildi. Yaralanan veya etkilenen insanların yüzde 92’sinin sağlık yardımı almadığı, sadece yüzde 5’inin hastaneye başvurduğu bilgisinin verildiği raporda, gazdan korunmak için kullanılan malzemelerin koruma sağlamadığı uyarısı da yapıldı. TTB, Gezi Olayları’yla ilgili olarak internet sitesi üzerinden gerçekleştirdiği “Kimyasal Silah/Gösteri Kontrol Ajanlarına Maruz Kalma Değerlendirme Formu”nun sonuçlarını raporlaştırdı. Rapordan bazı ayrıntılar şöyle: 10 kişiden 7’si çok yoğun etkilendi: Gazdan etkilenenlerin yüzde 65’i 20 ve 29 yaşları arasında. Yüzde 53’ü kadın. Etkilenenlerin 41’i farklı illerden, yüzde 64,5’i ise İstanbul’dan, yüzde 24,1’i ise Ankara’dan. Her 10 kişiden neredeyse 7’si kullanılan kimyasal maddelerden çok yoğun olarak etkilendikleri ifade etti. Hastaneye gitmedik: Etkilenenlerin yüzde 92’si sağlık yardımı almadı ya da çevresindeki gönüllülerden aldı. Yüzde 5’i ise hastaneye başvurdu. Günay: Bu kadar karalanmaz Öte yandan eski Kültür ve Turizm Bakanı, İzmir Milletvekili Ertuğrul Günay, Dolmabahçe Bezmi Âlem Valide Sultan Camii’ne sığınan eylemcilerin içki içtiği iddialarıyla ilgili Twitter hesabından yaptığı açıklamada, “Can havliyle camiye sığınmış insanların tavrı bu kadar karalama konusu yapılmaz! Bu tezvirat camiye saygı değil, nifaktır; ayıp ve günahtır! Kiliseye sığınmış Filistinlileri İsrail askerine teslim etmeyenler kadar insanlığımız, Allah korkumuz kalmamışsa vah!” dedi.