Katalog
                    Yayınlar
                
                - Anneler Günü
 - Atatürk Kitapları
 - Babalar Günü
 - Bilgisayar
 - Bilim Teknik
 - Cumhuriyet
 - Cumhuriyet 19 Mayıs
 - Cumhuriyet 23 Nisan
 - Cumhuriyet Akademi
 - Cumhuriyet Akdeniz
 - Cumhuriyet Alışveriş
 - Cumhuriyet Almanya
 - Cumhuriyet Anadolu
 - Cumhuriyet Ankara
 - Cumhuriyet Büyük Taaruz
 - Cumhuriyet Cumartesi
 - Cumhuriyet Çevre
 - Cumhuriyet Ege
 - Cumhuriyet Eğitim
 - Cumhuriyet Emlak
 - Cumhuriyet Enerji
 - Cumhuriyet Festival
 - Cumhuriyet Gezi
 - Cumhuriyet Gurme
 - Cumhuriyet Haftasonu
 - Cumhuriyet İzmir
 - Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
 - Cumhuriyet Marmara
 - Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
 - Cumhuriyet Oto
 - Cumhuriyet Özel Ekler
 - Cumhuriyet Pazar
 - Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
 - Cumhuriyet Sokak
 - Cumhuriyet Spor
 - Cumhuriyet Strateji
 - Cumhuriyet Tarım
 - Cumhuriyet Yılbaşı
 - Çerçeve Eki
 - Çocuk Kitap
 - Dergi Eki
 - Ekonomi Eki
 - Eskişehir
 - Evleniyoruz
 - Güney Dogu
 - Kitap Eki
 - Özel Ekler
 - Özel Okullar
 - Sevgililer Günü
 - Siyaset Eki
 - Sürdürülebilir yaşam
 - Turizm Eki
 - Yerel Yönetimler
 
                        Yıllar
                    
                    - 2025
 - 2024
 - 2023
 - 2022
 - 2021
 - 2020
 - 2019
 - 2018
 - 2017
 - 2016
 - 2015
 - 2014
 - 2013
 - 2012
 - 2011
 - 2010
 - 2009
 - 2008
 - 2007
 - 2006
 - 2005
 - 2004
 - 2003
 - 2002
 - 2001
 - 2000
 - 1999
 - 1998
 - 1997
 - 1996
 - 1995
 - 1994
 - 1993
 - 1992
 - 1991
 - 1990
 - 1989
 - 1988
 - 1987
 - 1986
 - 1985
 - 1984
 - 1983
 - 1982
 - 1981
 - 1980
 - 1979
 - 1978
 - 1977
 - 1976
 - 1975
 - 1974
 - 1973
 - 1972
 - 1971
 - 1970
 - 1969
 - 1968
 - 1967
 - 1966
 - 1965
 - 1964
 - 1963
 - 1962
 - 1961
 - 1960
 - 1959
 - 1958
 - 1957
 - 1956
 - 1955
 - 1954
 - 1953
 - 1952
 - 1951
 - 1950
 - 1949
 - 1948
 - 1947
 - 1946
 - 1945
 - 1944
 - 1943
 - 1942
 - 1941
 - 1940
 - 1939
 - 1938
 - 1937
 - 1936
 - 1935
 - 1934
 - 1933
 - 1932
 - 1931
 - 1930
 
                    Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
                    Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
                    Sayfayı Satın Almak İstiyorum
                
            
                SAYFA	  CUMHURİYET	  23	MAYIS	2013	PERŞEMBE  8 GÜNCEL n Baştarafı 1. Sayfada  HABERLER CÜNEYT ARCAYÜREK  Kanal	7,	Yenişafak	ve	SabahATV	grubunu	birbirine	düşüren	frekans	ihalesi	yargıdan	döndü  söylerse onaylayan AKP Grubu’ndaki milletvekilleri sanıyor zahir. Amerika dönüşü uzun uzadıya uygulanan programı anlattı ve tabii gelecek yıl üç seçimle ilgili soruları yanıtlarken halkımıza ve demokrasimize gerekli, zorunlu ve yararlı sistem diye yutturmaya çalıştığı, oysa artık cümle âlemin bildiği kişisel sorunu başkanlık rejimini nasıl yaşama geçirebileceğini açıkladı. Yeni anayasayı hazırlamakla görevli partiler arası uzlaşma komisyonunu derdest etmiş, tozlansın diye bir dolaba kaldırmış. Komisyonun artık sözünü bile etmiyor. Yatıyor kalkıyor; ola ki geceleri düşlerini Çankaya’da oturmuş, ülkeye, insanlara, yargıya, hükümete ve parlamentoya tepeden bakan kudretli bir RTE süslüyor. Varsa yoksa başkanlık rejimi getiren AKP’nin anayasa taslağı ve bu taslağın parlamentodaki kuşkulu akıbeti. HHH TBMM’ye sunacağı anayasa taslağı kabul görecek mi görmeyecek mi? 323 AKP milletvekili cepte ama... cepte olmayanlar sıralanıyor karşısında. CHP’den zaten hayır yok. MHP’ye de güvenmiyor. Medyadan İmralı’ya duyurduğu vaatlerle BDP’yi başkanlık tavına getireceği ve böylece 330 olumlu oyu sağlayacağı sanıyla gündeme getirdiği girişimler de olumsuz. Tam BDP’den umut kesilmez diye düşündüğü sırada, Amerika’dan döndüğü gün BDP, TV’lerden RTE’ye başkanlık sevdasından vazgeçmesini duyurdu ve biçarenin düşlerine bir darbe daha vurdu. Ne ki can çıkmayınca umut tükenmiyor. Muhalefet partileri genel başkanlarından, genel merkezlerinden umutsuz RTE, şimdi yeni bir yönteme başvuruyor. Muhalefet milletvekillerinin gizli oylamada vicdanlarının sesine uyarak AKP yasasına olumlu oy kullanmalarını istiyor. Şayet, diyor “Muhalefet partileri kendi milletvekillerini parti merkezlerine kilitlemez de serbest bırakırsa” başkanlık sistemi getirecek olan AKP önerisi anayasanın emrettiği yeterli oyla TBMM’de kabul edilir ve “böyle bir adımla referandum yolu açılabilir”. Başkan olmadan, on yıldır bu ülkeyi zorba uygulamalarla nasıl yönettiğini bilen ve yaşayan muhalif milletvekilleri, RTE’ye, başkan ol da parlamenter rejime bile sığmayan baskıların, çağdaş demokratik yaşama yaraşmayan dayatmaların daniskasını yürürlüğe koy diye AKP anayasa tasarısına oy verecekler ha? Olacak şey mi? HHH Gizli oylamalarda hükümet ve partisi lehine sonuç çıkmasını sağlamak amacıyla olumsuz oy kullanacağını saptadığı AKP’li vekilleri izlettiği, Meclis’te oyların kullanılacağı sırada, oy hücresinden oy sandığına dek, her birini bir diğer vekil ile denetim altına aldığı bilinmiyormuş gibi…. çıkmış TV’lere muhalefet parti merkezlerini gruplarını kilitlememeye çağırıyor. Siyasal yaşamımızda kendini bilmezliğin bu denlisi görülmedi bugüne dek! İktidar partisi Meclis grubunda da parlamenter rejim yerine RTE’yi tek adam konumuna getirecek AKP anayasasına karşı olanlar bulunuyor. Başka partilere örnek olmak istiyorsa, önce AKP’li vekilleri başkanlık önerisine oy vermekte serbest bıraktığını açıklasın da boyunu bosunu görelim. Muhalefet, vekillerini kilitlemez de AKP Anayasası Meclis’ten geçerse referandumda sandığa giden halkın, başkanlığına evet oyu kullanarak onaylayacağını söylüyor. Oysa kendine yakın, hatta partisi adına her hafta anketler yapan araştırma kurumlarının da açıkladığına göre halk, RTE’nin başkanlığına karşı. HHH Olabilir. Siyasal ve kişisel ikbali söz konusu olunca halk başkanlığına karşıymış, ne umuruna!.. Halkın onaylamayacağı hiçbir uygulamaya imza atmadığını, atmayacağını yıllardır yineleyen RTE... ….her genel seçimde uyguladığı yöntemleri referandumda da uygulayarak fakir fukara gariban halkı; maddi devlet olanaklarını kullanarak tavlayacağını ve başkanlığını onaylatacağını söyleyebiliyor Bu, demokrasi gibi amaçlarını gerçekleştirmek için halkı da bir vasıta görmek değil mi?  Yandaşlar paylaşamadı ANKARA	(Cumhuriyet	Bürosu)		Radyo	ve	Televizyon	Üst	Kurulu’nun	(RTÜK)	 Ulusal	Karasal	Sayısal	Yayın	Frekansı	ihalesinde	yandaş	medyanın	kavgası	yargıya	uzandı.	Ankara	1.	Bölge	İdare	 Mahkemesi,	tematik	yayın	ihaleleri	hakkında	yürütmeyi	durdurma	kararı	verdi. RTÜK’ün,	Ulusal	Karasal	Sayısal	Yayın	Frekansı	ihalesi	yandaş	medyayı	birbirine	düşürmüştü.	İhalede	HD	genel	yayın	türünde	fiyat	beklentileri	ikiye	katlayarak	50	milyon	TL’ye	çıkarken	tematik	yayın	kanallarında,	başvuru	sayısı	ile	 frekans	sayısı	aynı	olması	nedeniyle	rekabet	oluşmamış	ve	fiyatlar	1	milyon	TL	 bandında	kalmıştı.	İhalede	11	standart	 çözünürlüklü,	3	de	yüksek	çözünürlüklü	 yayın	lisansı	verilmişti. Bu	durum,	ihaleden	eli	boş	dönen	Kanal	7	ve	Yenişafak	grupları	ile	Sabahatv	 grubunu	karşı	karşıya	getirmişti.	Yenişafak	gazetesi	sürmanşetinden	yayımladığı	“Frekansa	fesat	karıştı”	başlıklı	haberle	kurul	eleştirilirken	Turkuvaz	Grubu’na	 (Sabahatv)	ayrıcalık	tanındığı	savunulmuştu.	Kanal	7’nin	kuruluşu	olan	Ülke	 TV,	ödenmiş	sermayesinin	yeterli	olmadığı	gerekçesiyle	ihaleye	başvurmamış,	 ancak	tematikte	fiyatlar	düşük	kalınca	 ihaleye	girmediğine	pişman	olmuştu.	 Ülke	TV	ancak	“bölgesel”	yayın	ihalesine	katılabilmişti.	Benzer	bir	tablo	Yenişafak’ın	kanalı	TV	Net’te	yaşanmıştı.		Katıldığı	SD	çözünürlüklü	yayın	 ihalesinde	25	milyon	200	bin	TL’ye	çıkmak	zorunda	kalan	TV	Net’in	başvurusunu	“genel”den	“tematik”e	çevirme	talebi	RTÜK’ten	dönmüştü.	Tartışmaların	ardından	konu	hem	ihaleye	katılan	ve	eli	 boş	dönen	kuruluşlar	tarafından	hem	de	 RTÜK’ün	uzman	denetçisi	Cengiz	Özdiker	tarafından	yargıya	taşınmıştı. Ankara	1.	Bölge	İdare	Mahkemesi	tematik	yayın	ihaleleri	hakkında	yürütmeyi	durdurma	kararı	verdi.	Mahkemenin	kararı	Yenişafak	gazetesi	tarafından	 “RTÜK’ün	şaibeli	frekans	ihalesi	yargıdan	döndü”	anonsuyla	duyuruldu.  Hükümetin Sayıştay’ın denetim yetkisini daraltma ısrarına Sayıştay içinden de tepki geldi:  Söylenenler iftira, karalama MUSTAFA ÇAKIR  ANKARA  Hükümetin Sayıştay’ın denetim yetkisini sınırlandıran yasa önerisinde ısrar etmesi ve AKP Grup Başkanvekili Nurettin Canikli’nin “Bir vesayetten kaçarken diğeri geldi. Denetçiler çığırından çıktı”, “Denetçiler öyle bir kral ki, bir kuruma gidiyorlar, denetim için müsteşarın odasını istiyorlar. Araba istiyorlar” şeklindeki açıklamalarına Sayıştay denetçilerinden sert tepki geldi. Sayıştay Denetçileri Derneği (SAYDER) Başkanı Şeref Efe, daha önceden randevu talepleri olduğunu ancak Canikli’nin kendileri ile görüşmediğini söyledi. Denetçilerin müsteşardan, genel müdürden odasını istemesi gibi bir şeyin söz konusu olmadığını belirten Efe, böylesi bir durumu Sayıştay’da şimdiye kadar hiç duymadıklarını bildirdi. Efe, “Denetçiler, denetledikleri kişilerin amiri pozisyonunda değiller. Görevden alma, yaptırımda bulunma, soruşturma açma, ceza verme gibi yetkilere sahip değiller. O yüzden kimsenin odasını da isteyemez. Şimdiye kadar da böyle bir şeye şahit olmadık. Dedikodu olarak bile böyle bir şey duymadık. Ancak maalesef başka yerlerde müfettişlerin yaptıkları söylenen hususlar denetçiler tarafından yapılmış gibi gösterilerek bu yasa önerisine zemin oluşturuluyor. Bundan da son derece rahatsızız” dedi.  Batum ve Kart tartıştı  CHP’de Anayasa kavgası AYŞE SAYIN ANKARA		CHP lider Kemal	 Kılıçdaroğlu’nun başkanlığında toplanan MYK’ye “yeni	anayasa” konusunda parti içinde ve partinin Anayasa Uzlaşma Komisyonu üyeleri Atilla	Kart ile Süheyl	Batum arasındaki “devamsızlık” ve “laiklik” kavgası damgasını vurdu. CHP’nin Anayasa Uzlaşma Komisyon üyeleri komisyon çalışmalarına ilişkin bilgi vermek amacıyla MYK toplantısına katıldı. Toplantıda Batum, “Din,	 Vicdan	ve	İnanç	Özgürlüğü”	maddesinde, komisyonda varılan ve kamuda “türban	serbestisi”nin önünü açan uzlaşmayı eleştirdi. Kart ise Batum’un komisyon toplantılarına katılmadığını ve komisyon üyeliği statüsünü kullanarak	“parti	tabanı	üzerinde	politika	yapmaya	tenezzül	ettiğini”	söyledi. Batum ise “Din	vicdan	özgürlüğünde	varılan	uzlaşma	doğru	değil.	 AKP’nin	tavrına	bağlı	olarak	kimse	 benim	üzerinden	işini	yüzdürmeye	 çalışmasın.	Fiilen	masadan	kalkmam	 ama	kimse	beni	durup	dururken	 TBMM’nin	T’sini	büyük	yazalım,	virgül	yerine	ve	yazalım	diye,	başta	kabul	etmediğimiz	maddelerde	mecburen	anlaşalım,	uzlaşalım	diye	masada	oturtamaz”	görüşünü dile getirdi. CHP lideri Kılıçdaroğlu da “devamsızlık” eleştirlerini haklı bulduğunu belirterek Batum’a, “Komisyondan	devam	çizelgelerini	getirttim,	toplantılara	katılmadığınız	görülüyor.	Toplantılara	katılın,	toplantılara	katılırsanız,	eleştirilerinizi	de	kayıtlara	geçirmiş	olursunuz” dedi. Toplantıda, “vatandaşlık” maddesi konusunda CHP’nin önerisini aynen koruması benimsenirken, “din,	vicdan	 ve	inanç	özgürlüğü”,	“vergi”	maddelerinin de aralarında bulunduğu bazı maddelerle ilgili yeni bir “yazım	formülü” geliştirilmesi ve yeniden MYK’ye sunulması için komisyon üyelerine 1 hafta süre verildi.  Pendik’te 4+4+4 protestosu İstanbul	Haber	Servisi		Pendik	Güzelyalı	İlköğretim	Okulu	velileri,	dün	 sabah	okul	bahçesinde	bir	araya	gelerek	4+4+4	eğitim	sistemi	kapsamında	yapılan	okul	değişimlerini	protesto	etti.		Veliler	adına	yapılan	açıklamada,	“Çocuklarımızın	eğitim	yaşantısı	 için	kaygılıyız.	Eğitimde	tam	bir	kaos	 ve	karmaşa	dönemi	hâkimdir.	İlköğretim	okulları,	yeni	binalar	yapılmadan	ilkokul	ve	ortaokul	olarak	ayrıştırılmaya	 çalışılıyor,	mevcut	okullar	talebe	ve	ihtiyaca	bakılmaksızın	imam	hatibe	dönüştürülüyor.	Okullarda	dönüşüm	çalışmaları	sürüyor.	Değişimin	bir	parçası	olarak	şimdi	de	çocuklarımızın	okullarında	değişimlere	gidiliyor.	İhtiyacın	 olduğu	yerlere	imam	hatip	okulları	açılmasını,	şu	an	çocuklarımızın	ihtiyacı	 olan	binaların	bizlere	bırakılmasını	talep	ediyoruz”	denildi.	Milli	Eğitim	yöneticilerini	seslerine	kulak	vermeye	çağıran	veliler,	topladıkları	imzaları	kaymakamlığa	teslim	edeceklerini	açıkladı.  ‘Kesinlikle	izin	verilmez’ Eğer bir denetçi müsteşardan odasını istemişse bunun mutlaka cezalandırılması gereken bir davranış olduğuna dikkat çeken Efe, böyle bir durumun mutlaka Sayıştay Başkanlığı’na bildirilmesi gerektiğini söyledi. Sayıştay Başkanlığı’nın da böyle bir şeye kesinlikle izin vermeyeceğini, gerekeni yapacağını dile getiren Efe, çok sıkı etik kuralları olduğunu vurguladı. Efe, şunları söyledi: “Ancak bu tür yollara başvurmadan kim, ne zaman, kime, ne tür yanlış bir davranışta bulunmuş bunlar belirtilmeden denetçiler şunu istiyor, şunu yapıyor gibi ifadeler iftiradan başka bir şey değil. Bunlar sadece bir karalama olarak görülüyor açıkçası. Çok yanlış bir yasaya da gerekçe oluşturmak için saptırma gibi görünüyor. Eğer gerçekten böyle bir sorun varsa buna ilişkin yasaya madde koysunlar. Yasa önerisinde bakıyorum ‘denetçiler müsteşardan oda isteyemez’ gibi bir madde de göremiyorum. Bunun yerine bambaşka şeyler var. Dolayısıyla sağlıklı bir yaklaşım değil.” Efe, önümüzdeki günlerde Nurettin Canikli ile de görüşmek istediklerini, hükümet yetkilileri, partilerin grup başkanvekillerinden yeniden randevu talep edeceklerini söyledi. Canikli, amaçlarının Sayıştay’ın daha iyi hizmet vermesini sağlamak olduğunu dile getirdi.  Müze müdürüne sürgün Diyarbakır’ı ayağa kaldırdı MAHMUT ORAL DİYARBAKIR	 Diyarbakır Surları’nın UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne alınması için Cumhurbaşkanı	Abdullah	Gül’ün de desteğiyle sürdürülen kampanyanın öncülerinden Suriçi Alan Yönetimi Başkanı Diyarbakır Müze Müdürü Nevin	Soyukaya’nıın, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nca Kars’a sürülmesi tepkiyle karşılandı. Kentteki sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, yaptıkları ortak basın açıklamasıyla, 20 yıldır Diyarbakır’da görev yapan Soyukaya’nın kendi isteği dışında Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından Kars’a Koruma Kurulu Başkanı olarak sürgün edilmesini protesto ettiler. Ticaret ve Sanayi Odası, Ticaret Borsası, GÜNSİAD, DİSİAD, Baro, Tabip Odası, Eczacılar Odası, Türkİş, DİSK, KESK Diyarbakır Şubeler Platformu’nun da yer aldığı sivil toplum kuruluşları tarihi İçkale semtinde yaptıkları açıklamada, yürütmenin durdurulmasını istediler. Öte yandan Nevin Soyukaya’nın da tayine karşı Bölge İdare Mahkemesi’nde yürütmeyi durdurma ve iptal davası açacağı bildirildi.  ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)  TBMM Anayasa Uzlaşma Komisyonu’nda 4 parti, AKP’nin “muhalefetini” kaldırması üzerine milletvekillerinin “ikinci işte çalışamayacaklarını” düzenleyen hükümde anlaştı. Bir televizyon kanalında ücret karşılığı “spor yorumculuğu” yapması nedeniyle, kamuoyunda “Hakan Şükür düzenlemesi” olarak da bilinen öneriye AKP, “bu konular yasayla düzenlensin” gerekçesiyle direniyordu. TBMM Anayasa Uzlaşma Alt Komisyonu, “Milletvekilliği ile bağdaşmayan işler” başlıklı madde üzerinde tam uzlaşma sağladı. Komisyonda CHP’li üyeler, Hakan Şükür’ün televizyon yorumculuğu nedeniyle yaşanan “etik tartışması”nı anımsatarak “Milletvekillerinin konum ve yetkilerini kendilerine çıkar sağla  Partiler ‘Şükür’ düzenlemesinde uzlaştı  Milletvekilleri ikinci işte çalışamayacak  mak için kullanamayacağı ve ücretli iş yapamayacağı” önerisinin konulmasını istemişti. CHP ve MHP bu öneriye destek vermesine karşın AKP konunun yasayla düzenlenmesini istemişti. Ancak komisyonun önceki günkü toplantısında AKP, “yasa” ısrarından vazgeçince, Meclis’te “Siyasi Etik Komisyonu” kurulmasını da içeren düzenleme kabul edildi. Komisyonda uzlaşılan maddeye göre Meclis’teki tüm parti gruplarının “en kıdemli” ya da “en yaşlı” ikişer üye ile eşit şekilde temsil edileceği siyasi etik ilkelerini belirlemek ve etik kurallarının ihlaline ilişkin başvuruları incelemek üzere “Siyasi Etik Komisyonu” kurulacağı öngörüldü. Uzlaşmaya göre komisyon “tam uzlaşmayla” karar alabilecek ve çalışmalarında aleniyet esas olacak.  Fethullah Gülen’e mesaj  AP Başkanı’na, ‘zorbalığa karşı gereğini yapın’ mesajı verildi  Erdoğan ‘Emri var mı?’ diye sormuş  CHP, Swoboda’yı şikâyet etti ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)  CHP, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Brüksel ziyareti sırasında, Başbakan Tayyip Erdoğan’ı eleştiren sözlerini “düzeltmesi” isteğiyle siyasi ve diplomatik krize yol açan Avrupa Parlamentosu (AP) Sosyalist Grup Başkanı Swoboda’yı, bir mektupla AP Başkanı Martin Schulz’a şikâyet etti. CHP Yurtdışı Örgütlenme Koordinatörü Ali Kılıç, Schulz’a gönderdiği mektupta, Türkiye’de iktidarın özgürlükler, insan hakları ve demokratik düzene dönük müdahalelerini anımsattı. Yaşam hakkı ihlalinin en somut örneği olarak 34 sivilin yaşamını yitirdiği Uludere olayına dikkat çeken Kılıç, Türkiye’nin “dünyanın en büyük gazeteci cezaevi”ne dönüştürüldüğünü, yüzlerce gazetecinin sırf iktidarı eleştirdikleri için tutuklandığını ve ceza tehditi nedeniyle “otosansür” uygulanmaya başlandığını ifade etti. Türkiye’nin “yarı açık cezaevi”ne dönüştüğünü belirten Kılıç, mektubunda şu görüşlere yer verdi: “Bu ve buna benzer sayfalar dolusu insan hak ve özgürlüklerine aykırı uygulamalar yaşanıyor. Türkiye’nin ana muhalefet lideri Sayın Kılıçdaroğlu, size sunduğum bu örnekler ve nicelerini AP Sosyalist Grubu ve sizlerle paylaşmak istedi. Ama ne acıdır ki, sosyal demokrat ve sosyalist düşüncenin Avrupa temsilcisi ‘burada benim istediklerimi söyleyeceksin’ zorbalığını göstererek izleri uzun yıllar kapanmayacak yaralara neden oldu. Kaldı ki, Türkiye’de yaşananların en yakından muhatabı bizleriz. Bizleri dinlemek yerine kendi düşüncesini dikte ettirme zorbalığı ne sosyal demokrat ne de sosyalistlikle tanımlanamaz. Yaşanılan hadiseyle ilgili sosyal demokrat ve sosyalist hoşgörünün daha ağır yaralar almasına müsaade etmeyeceğinizi ve gerekeni yapacağınıza inanıyorum.”  ANKARA	(Cumhuriyet	Bürosu)		 Başbakan Yardımcısı	Bülent	Arınç,	 Gülen cemaatinin lideri Fethullah	 Gülen’e yaptığı ziyareti anlattı. Arınç, Başbakan	Tayyip	Erdoğan	ile Gülen arasındaki gerilim olduğu iddialarına yönelik,	“Hocaefendiye	saygımız	sonsuz.	Sayın	Başbakanımızla	ilgili	görüşleri	de	müspet.	Dostluğumuzun	arttığını	gördük”	derken Erdoğan’ın da kendisine	“Sevgilerimi	iletin,	bir	emri	olur	mu,	tavsiyeleri	 olur	mu	öğrenin”	dediğini belirtti. Ziyaret öncesinde Başbakan’ın Gülen’e selam gönderdiğini belirten Arınç,	“Fitne	çıkaran	sözlerden	uzak	kalmak	 gerekiyor.	Bizim	dostluğumuz	Allah	içindir”	dedi. Gülen’in	“Dış	politikayla	ilgili	konularda	daha	dikkatli	olmanız	gerek”	dediğini aktaran Arınç, Gülen’in Türkiye’ye dönüp dönmeyeceğine ilişkin ise	“Kendisini	 Türkiye’ye	davet	ettim.	Belli	sebeplerden	dolayı	bir	süre	daha	orada	kalacağını	söyledi”	açıklamasını yaptı.   
            
    
