18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 23 MAYIS 2013 PERŞEMBE 6 HABERLER Kot taşlamadan ölüm ağır cezada İstanbul Haber Servisi Kot taşlama işinde çalışırken silikozis hastalığına (akciğer hastalığı) yakalanan ve 23 yaşında yaşamını yaşamını yitiren Mustafa Kaleli’nin çalıştığı atölyenin sahibi Kemal Kaleli, “ihmali davranışla kasten öldürme” suçundan 20 yıl hapis cezası istemiyle yargılanıyor. Anadolu 4. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki ilk oturuma tutuksuz sanık Kemal Kaleli katılmadı. Mahkeme, sanığın ifadesinin alınması ve tanıkların dinlenmesi amacıyla davayı 17 Temmuz’a erteledi. Kartal Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan iddianamede, bilirkişi raporlarında Mustafa Kaleli’nin işyeri sahibinin kusuru nedeniyle silikozis hastalığına yakalanarak öldüğü belirtiliyor. İşyerinin kot kumlama tesisi olarak ruhsatsız faaliyet gösterdiği, maktulün iş ve işçi güvenliğinin sağlanmadığı, işyeri sahibinin ihmali davranışta bulunarak kasten insan öldürme suçunu işlediği ifade ediliyor. Samandıra’daki akrabası Kemal Kaleli’ye ait atölyesinde 18 yaşında çalışmaya başlayan Mustafa Kaleli, 2.5 yıl çalıştıktan sonra hastalandı. Tedavi gördüğü Süreyyapaşa Göğüs Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde 2008’de öldü. RTE’nin Mengeneleri ve Özel Polis Ordusu RTE sigara içmiyor; sigara yasak... RTE alkol ağzına koymuyor; alkol yasak... İlki masum, doğrudan birinci derecede halk sağlığını ilgilendiren ve demokratik dünyanın da kapalı yerlerde sigara içimini tamamen yasaklamasına uygun... İkincisinin de şüphesiz halk sağlığını ilgilendiren yönü var ama sigara ile karşılaştırılabilir değil. Ülkemizde alkol tüketimi, kıyaslarsak çok düşük. Büyük çoğunluk sosyal içici, denk gelecek de toplulukta bir kadeh içecek. Ulusal içkimiz rakı masasında sohbeti koyulaştıracak.. Ama alkol “dinen yasak”. RTE belediye başkanı iken öncelikli olarak belediyenin kontrol ettiği yerlerde alkolü yasaklamıştı. Alkolü fazla kaçıran yok mu, var. Bedene zararı, çok içersen, alkolik olursan şüphesiz var. Trafik kazalarının verdiği can ve mal kaybı ise katbekat fazla ama arabayı yasaklamak kimsenin aklına gelmiyor. Tam tersine... RTE, Yeşilay’ı vakfa dönüştürüyor, Meclis’te görüşülmekte olan yasa tasarısı, Yeşilay’ı her türlü maddi kaynakla donatacak hükümlerle dolu... Yeşilay adeta Sağlık Bakanlığı’na bağlanıyor. Yeşilay, RTE’nin ailecek destek verdikleri bir kuruma dönüştü. Yönetim Kurulu’nda kızı Esra Albayrak bulunuyor. Sarayburnu’nda bulunan güzelim Sepetçiler Kasrı gazetecilerden alındı ve Yeşilay’a verildi! Yeşilay “İçki, uyuşturucu ve sigara” bağımlılıklarının yanı sıra kumar, fuhuş, internet ve ekran bağımlılığı ile de mücadele edecek. Yeşilay’a Sağlık Bakanlığı bütçesinden her yıl kaynak aktarımı, vergi ve harç muafiyeti getiriliyor. Bağışçılar bağışlarını gelir ve kurumlar vergisi matrahından indirebiliyor. Maliye Bakanlığı’ndan vakıf olduğunda hemen 10 milyon TL aktarılacak. Yeşilay’ı büyük rollerde göreceğiz artık. Nisan ayında uluslararası bir toplantı düzenledi: Global Alkol Politikaları Sempozyumu! Başbakan, alkolle ilgili can alıcı konuşmasını burada yaptı ve yasaklama getireceklerini açıkladı! Meclis’teki torba yasada, tütün kullandıran yerlere, bir yıl içinde yasayı üç kez ihlalde bir ay kapatma cezası öngörülürken alkol izni olmadan alkol kullandıran işletmelere ise uyarı falan yapılmadan derhal ebedi kapatma cezası öngörülüyor. Bu madde komisyonda değiştirildi mi bilmiyorum? HHH Alkol yasası tamamen dini amaçlı. Uygulamada çıkacak sorunları görün siz. RTE’den bir de, “alkol polisi” bekliyorum!! Zaten Başbakan ve arkasından İçişleri Bakanı Güler, stadyum vb. gibi yerlerin özel güvenlik korumasından çıkartılacağını ve bu amaçla 10 bin özel koruma memurlar ordusu kurulacağını açıkladı. Yani özel polis ordusu geliyor! Biliyorsunuz, stadyumlar RTE ve iktidarın protesto edildiği yerlere dönüşüyor bazen. Beyefendi çok rahatsız! Çünkü tam da halk kesiminin bulunduğu stadyumlarda protestolar kendilerini çileden çıkartıyor! Oraları kendine bağlı özel polis ordusu ile koruyacak. Bu ne demektir, neler olacak, anlayın artık! Bir okurum hemen notunu gönderdi: “Özel polisler, faşizme giden yapı taşlarından biri daha mı? Koruma memurları akla Hitler’in SS’lerini getiriyor.” Bu özel polis ordusu çok amaçlı kullanılabilir. Bir süre sonra cuma namazına gitmeyenleri de sokaktan toplamaya yönelirler, kim bilir! Özel polis ordusu işsiz kalacak değil ya! HHH Toplum bütünüyle ve çok yönlü olarak RTE mengeneleri arasında 11 yıldır. Bu süre içinde eğitim, yaşam, kültür, hukuk vb. gibi toplumun hemen hemen tümünü ilgilendiren konularda yaptığı yasaları, aldığı kararları, nasıl nitelendirirsiniz; demokratik hak ve özgürlükleri, demokrasiyi baskılayıcı, yok edici.. RTE mengeneleri, masum gerekçelerin ardından, faşist, bağnaz, dinci bir rejim yaratıyor.. Mengeneler sadece alkolle ilgili değil. Laik eğitim kurumları, dinci eğitimin mengenesine sıkıştırıldı. 4x4x4, yakında bütün okulları imamhatipleştirecek.. Okullarda bilimsel bilgiye dayalı eğitim, yerini, örneğin evrim düşmanlığı eğitimine bırakıyor. RTE bizzat kendisi İslamın bu ülkenin temel harcı olacağını ilan ediyor... RTE hukuku, RTE yasaları, RTE... Bazıları, RTE ve rejiminin niteliğini hâlâ demokratik bulmuyor mu! Demokrasi içinde yaşıyormuşuz. Çünkü hâlâ ortalığa sandıklar konuyormuş.. Görelim bakalım, bu sandıklar ne menem sandıklar olacak.. 11 yıldır faşizmin mengenesi, toplumu adım adım, tektipleştiriyor, RTE’nin toplum mühendisliği bütün kurum ve kurallarıyla uygulanmaya çalışılıyor.. Ama bu toplum bu zincirleri kabul etmez.. Silikozis hastalarını uzun ve acılı bir ölüm bekliyor. kafa karıştırdı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Eğitim sendikaları hükümetin Yatılı Bölge Okulları’nı (YBO) kapatma planı karşısında ikiye bölündü. YBO’ların PKK propagandasını engellediği için örgüt tarafından istenmediğini açıklayan Türk EğitimSen, planın arkasında “çözüm sürecini” ararken YBO’larda PKK’yi görmediklerini belirten Eğitim Sen, “Başbakan’ın amacı cemaatle hesaplaşmaksa buyursun hesaplaşsın” açıklamasını yaptı. Radikal’in dünkü haberine göre küçük yerleşim yerlerindeki yoksul ailelerden gelen çocukların eğitim alabilmesi amacıyla 1939’da kurulan, 10 bin öğretmenin 120 bin öğrenciye eğitim verdiği Yatılı Bölge Okulları (YBO) “PKK’nin örgütlenme ve propagandası ve aile” gerekçeleriyle kapatılacak. Öğrenciler taşımalı eğitim modelinde başka okullarda okuyacak. Türk EğitimSen Genel Başkanı Koncuk, “YBO’larda PKK terör örgütünün propagandası yapılıyor” düşüncesinin doğru olmadığını belirtti. Koncuk, “Aksine PKK, YBO’lardan rahatsız” dedi. Eğitim Sen ise “Cemaatlerin YBO’larda örgütlendiğini öteden beri biliyoruz. Eğer Başbakan Tayyip Erdoğan, YBO’ları kapatarak cemaatle hesaplaşmak istiyorsa buyursun hesaplaşsın” diyerek tepkisini gösterdi. YBO’lar 19 Mayıs’ı kutlamak için anıta çelenk bırakan ilçe başkanlığına ceza kesildi Ne kamu düzeniymiş Arnavut kaldırımının kabahati mi? MAHMUT LICALI Hayrünnisa Gül’ün yeni hobisi için Portekiz’e taş bakmaya heyet gitmiş FIRAT KOZOK ANKARA Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün eşi Hayrünnisa Gül, Erzurum’daki bir etkinlikte, Çankaya Köşkü’nde yeni hobiler edindiğini belirterek “Arkadaşlarımız kaldırım taşı için Portekiz’e gittiler. Şimdi kıskanmamak elde mi? İnsanlar 500 yıldır aynı taşlara basıyorlar. Abdullah Bey bana ‘kaldırım mühendisi’ diyor” sözleri tartışma yarattı. Köşkte oldukça geniş bir alanı kaplayan taş döşemelerin projelerini sahibi Turgay Ateş, kendilerinin tamamen yerli taşlarla ve ustalarla çalıştıklarını belirtirken, Köşk’ün mimarı Mustafa Aytöre, “Portekiz’e hiç gerek yok, İstanbul’daki bazı arnavutkaldırımları da 300400 yıllık taşlarla yapıldı” dedi. Portekiz’e inceleme heyetinde İstanbul, Ankara ve Kayseri belediyelerinden yetkililerin olduğu, önümüzdeki dönemde Köşk’ün taşlarıyla ilgili bir planlamanın bulunmadığı belirtildi. Hayrünnisa Gül, Portekiz’in dünyaca ünlü kaldırım taşlarına atıfta bulunarak şöyle konuşmuştu: “Kendi hobilerimi unuttum, Cumhurbaşkanlığı’nda başka hobilerim başladı. Ekibimize sorsanız eminim ‘Hanımefendi bizi çok çalıştırıyor’ diyeceklerdir. Arkadaşlarımız kaldırım taşı için Portekiz’e gittiler. Kıskanmamak elde mi? İnsanlar 500 yıldır aynı taşlara basıyor. Bir tarih yatıyor. Yemin ediyorum Çankaya’da bile başında duruyorum kaldırımlar yenilenirken.” Köşk yetkilileri, bahçesi Ankara taşı ve granitlerle döşeli olan Köşk’te Portekiz usulü yeni düzenleme yapılıp yapılmayacağı konusunda ise, “Şu anda böyle bir planlama yok” dedi. Çankaya Köşkü’nün mimarı Mustafa Aytöre şunları söyledi: “Türkiye’de de çok fazla örneği var. İstanbul’a gidin hepsi eskidir. 300 yıllık taşlar vardır, bunların ustaları da Arnavut’tur. Türkiye’de de ustaları vardır. Asırlarca kullanılabilir.” Köşk bahçesinin peyzajını yapan ve Portekiz’de siyah ve beyaz renklerde sert taşların kullanıldığını belirten mimar Turgay Ateş ise şöyle konuştu: “Köşk’te Ankara taşı kullandık, granitler kullandık. Tabii her gelen Cumhurbaşkanı eşi farklı şeyler yapmaya çalışıyor. Biz o dönemde yerli ustalarla çalıştık ve projelendirdik.” Dağlıca ve Aktütün’e 104 kez müebbet n VAN (Cumhuriyet) Hakkâri’nin Dağlıca bölgesinde bulunan 3. Motorize Piyade Tabur Komutanlığı’na 21 Ekim 2007’de, 9 Mayıs ile 3 Ekim 2008’de Şemdinli ilçesindeki Aktütün 13. Jandarma Sınır Bölük Komutanlığı’na düzenlenen ve 35 askerin şehit olduğu saldırılara katılan terörist Cihan Ası’yla ilgili iddianame tamamlandı. Van 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nce kabul edilen iddianamede, Ası hakkında “Devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmak” suçundan bir, şehit olan 35 asker ile mağdur olan 68 kişi için 103 olmak üzere 104 kez ağırlaştırılmış müebbet, Dağlıca saldırısında kaçırılan 8 asker için de 80 yıl hapis istendi. Başsavcıvekilliği, Dağlıca saldırısına katılan terör örgütü Fesih Taş’ın da aynı suçlardan 37 kez ağırlaştırılmış müebbet ve 80 yıl hapis cezasıyla yargılanmasını talep etti. n ŞANLIURFA (Cumhuriyet) Şanlıurfa Harran Üniversitesi’nde önceki gün çıkan olaylar dün de devam etti. Yaşanan olayda çok sayıda öğrenci gözaltına alındı. Kampus’tan dumanlar yükseldi. Üniversiteye giriş ve çıkışlar yasaklandı. n SİİRT (AA) Diyarbakır 9. Ağır Ceza Harran’da olaylar çıktı Sadak’ın yasağı kalktı Mahkemesi ve Siirt Sulh Ceza Mahkemesi, Siirt Belediye Başkanı Selim Sadak hakkında KCK soruşturması kapsamında verilen 2 ayrı yurtdışına çıkma yasağını kaldırdı. Sadak’ın avukatları geçen yıl yurtdışı yasağının kaldırılması için başvuruda bulunmuştu. n ADANA (Cumhuriyet) TGB Adana Temsilcisi Eren Dinçsoy, Emniyet içinde Fetullah Gülen Cemaati’ne yakın kişilerin TGB’li gençleri fişlediğini ve ailelerine şantaj yaptığını iddia etti. Dinçsoy, “Polis, Adana’da da bir arkadaşımızın ailesi ile görüşerek arkadaşımızın, yasal eylemlerde, etkinliklerde çekilmiş fotoğraflarını gösterip çocuklarının devlet memuru olamayacağını, vatan mücadelesini bırakması yönünde baskı yapmıştır” diye konuştu. n VAN (Cumhuriyet) Hakkâri’nin TGB’den fişleme iddiası ANKARA CHP’nin Kırklareli örgütüne, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı kutladıkları gerekçesiyle kesilen para cezaları 19 Mayıs Atatürk’ü Anma ve Gençlik Bayramı kutlamalarında da tekrarlandı. Atatürk anıtına çelenk bırakan CHP Vize İlçe Başkanlığı’na Kabahatler Yasası’na aykırı davrandığı gerekçesiyle 182 TL idari para cezası kesildi. CHP Vize İlçe Başkanı Kenan Çiftçi, konuyu yargıya taşıyacaklarını belirterek, “Hayatımız pahasına da olsa bayramları kutlamaktan vazgeçmeyeceğiz” diye konuştu. Ceza, yasadaki “Yetkili makamlar tarafından adli işlemler nedeniyle ya da kamu güvenliği, düzeni veya genel sağlığın korunması amacıyla, hukuka uygun olarak verilen emre aykırı hareket eden kişiye para cezası verir” hükmü kapsamında kesildi. Daha önce de 23 Nisan kutlamalarında Kırklareli, Kofçaz ve Babaeski’de CHP örgütlerine para cezası kesilmişti. Vize Kaymakamı Murat Duru’nun kendilerine “Çelenk koyarsanız cezaya katlanırsınız” dediğini belirten CHP Vize İlçe Başkanı Kenan Çiftçi, “Biz resmi törenlerin ardından çelenk koyduk. Ancak polisler 12 saat sonra çelengimizi kaldırdılar. Ardından da ceza kestiler” diye konuştu. Söz konusu cezanın kendilerini yıldıramayacağını söyleyen Çiftçi, 30 Ağustos Zafer Bayramı’nda da Atatürk anıtına çelenk koyacaklarını söyledi. CHP Kırklareli Milletvekili Turgut Dibek de konuyla ilgili İçişleri Bakanı Muammer Güler’in yanıtlaması istemiyle TBMM Başkanlığı’na soru önergesi verdi ve “19 Mayıs’ı kutlamak için Atatürk anıtına çelenk koymak kamu güvenliği, kamu düzeni ve genel sağlığı hangi nedenlerle etkilemektedir?” diye sordu. Nişanyan’a hapis cezası İstanbul Haber Servisi Gazeteciyazar Sevan Nişanyan, “Nefret Suçları ile Mücadele Etmeli” başlıklı yazısında, Hz. Muhammed’e hakaret ettiği gerekçesiyle 13 ay 15 gün hapis cezasına mahkum edildi. Mahkeme, Nişanyan’ın sabıkasında 3 aydan fazla hapis cezası bulunduğuna dikkat çekerek cezayı ertelemedi. Sevanyan, internet sitesindeki yazısında, “Bundan yüzlerce yıl önce Allah ile kontak kurduğunu iddia edip bundan siyasi, mali ve cinsel menfaat temin etmiş bir Arap lideriyle dalga geçmek nefret suçu değildir” ifadesi nedeniyle “halkın bir kesiminin benimsediği dini değerleri alenen aşağılama” suçundan yargılandı. Nişanyan ifadesinde şunları söyledi: “Muhammed adlı şahsın ‘peygamberlik’ iddia ederek menfaat elde ettiğini söylemek, ona suç veya ahlakdışı bir davranış isnat etmek anlamına gelmez. Ahlaki yargılardan bağımsız bir tarihi olguyu ifade eder. Buna rağmen ben, bazı insanları rahatsız edebileceğini düşünerek yazımda bu tarihi olguları ileri sürmedim. Muhammed adlı şahıs şöyledir veya böyledir gibi bir ifadeden dikkatle kaçındım. Ancak, eğer Muhammed’e ilişkin bu olguları ifade etmek isteyenler varsa, bunun onların en doğal hakkı olduğunu ve bu hakkın tecavüzkâr kişi ve zümrelere karşı kamu eliyle korunması gerektiğini belirttim. Bunun aksini iddia edenlerin, temel hukuk terbiyesinden yoksun cahil kişiler olduğu kanısındayım.” Uzman Çavuş kayıp Kaçırılan Türk kurtarıldı Çukurca ilçesinden 1 ay önce Van’a tayini çıkan Uzman Çavuş Alpay Maral, Van Jandarma Asayiş Kolordu Komutanlığı’nda göreve başladı. Maral, 8 Mayıs’ta otomobil alacağını söyleyerek birliğinden çıktıktan sonra kendisinden haber alınamadı. Uzman Çavuş Maral’ın cep telefonu önceki gece Edremit ilçesi sahilinde taşlar üzerinde bulundu. Bölgeye giden ekipler Uzman Çavuş’a ait izleri aramaya başladı. KABİL (AA) Afganistan’ın başkenti Kâbil’de 12 Mayıs’ta kaçırılan Afgan Türk Sanayici ve İşadamları Derneği Başkanı Sami Yavuz’un Afgan güvenlik birimlerinin düzenlediği operasyonla kurtarıldığı bildirildi. Kâbil Emniyet Müdürü General Eyüp Salengi, yaptığı açıklamada istihbarat servisi ile Emniyet birimlerince ortak düzenlenen operasyonda kaçırılan Sami Yavuz’un (41) sağ salim kurtarıldığını, çete üyelerinin de ele geçirildiğini söyledi. Salengi, ailesiyle telefonla görüştürülen Yavuz’un geceyi Kâbil Emniyet Müdürlüğü’nde geçirdiğini söyledi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle