Katalog

SAYFA CUMHURİYET 9 NİSAN 2013 SALI 16 KÜLTÜR CEREN ÇIPLAK’IN İZLENİMLERİ Emek Sineması’nın yıkımını protesto eyleminde gözaltına alınan sinema yazarı Berke Göl: Muhalefete sıfır tolerans u Göl, bu olayın çok daha büyük bir şeyin simgesi, bir mücadelenin aşaması olduğunu söyledi. Mimar Mücella Yapıcı, ‘Kimin mülkiyeti kimden korunuyor’ diye sordu. Arkeoloji öğrencisi Hazar Berk Büyüktunca, polis tarafından tekme tokat dövüldüğünü, hastanede doktorla bire bir görüşmesine izin verilmediğini söyledi. AYŞEGÜL ÖZBEK Emek Sineması’nın yıkım projesini protesto etmek amacıyla önceki gün İstiklal Caddesi’nde toplanan gruba, polisin tazyikli su ve biber gazıyla müdahale etmesinin ardından gözaltına alınan SİYAD üyesi sinema yazarı ve İstanbul Film Festivali FIPRESCI jüri üyesi Berke Göl ile Özgür İpek, Mehmet Ferit Aka ve Hazar Berk Büyüktunca gece 23.00’te serbest bırakıldı. Savcı, dün Çağlayan Adliyesi’ne ifade vermek için gelen 4 kişinin ifadesini almadı. Soruşturmaya devam edileceği bildirildi. Sadri Alışık Sokak’ta boğazı sıkılarak gözaltına alınan Göl şöyle konuştu, “Basın mensubu olduğumu söyledim ama dikkate almadılar. Sağlık kontrolünden sonra 3 saat gözaltında ara sokaklarında gözaltına alındığını belirtti. “Etrafımı sararak üstüme koştular. Çevik kuvvet otobüsüne tekme tokat bindirildim. Bindirildikten sonra da bir polis daha yüzüme yumruk attı. Taksim İlkyardım’da ise hakkım olmasına rağmen doktorla bire bir konuşmama izin verilmedi. Polis memuru dışarı çıkmadı.” Aralarında yönetmenler Seren Yüce, Emin Alper, oyuncu Derya Durmaz, TMMOB Mimarlar Odası’ndan Mücella Yapıcı, sinema yazarları ve SİYAD üyelerinin de bulunduğu topluluk Çağlayan Adliyesi’nde toplanarak bir basın açıklaması yaptı. SİYAD adına açıklamayı derneğin basın sözcüsü Senem Aytaç yaptı. Kültür Seren Yüce, Emin Alper, Derya Durmaz gibi yönetmen ve oyuncuların dışında, Bakanı’nın istifaya çağrıldığı açıkTMMOB Mimarlar Odası’ndan Mücella Yapıcı, sinema yazarları ve SİYAD üyelerinin lamada, “‘İleri demokrasiye’ geçde bulunduğu topluluk Çağlayan Adliyesi’nde toplanarak bir basın açıklaması yaptı. tiği iddia edilen Türkiye, sinemaseverlerine ve sinema sanatçılarıtutulduk. Savcılıktan gelen haberrın yapılması gerekiyor. FIPRESCI na polis terörü uygulayan ilk ülke le bugün (dün) ifade vermek üzeve SİYAD’ın desteği de önemli.” olarak tarihe geçmiştir. Yaratılan re bizi gece 23.00’te bıraktılar. ÜnBir sinema filminde reji asistabu utanç tablosu karşısında Küllü bir oyuncu veya tanıdık bir yüz nı olarak görev yapan, astım hastatür Bakanı Ömer Çelik derhal istigördüklerinde ona vurmuyorlar da sı Aka, Emek’in sokağında dövülerek fa etmeli, saldırı emrini veren so‘Bunu alırız, şunu alırız’, ‘Öğrenci tigözaltına alındığını ve araca götürülrumlular hakkında işlem yapılmapinde kim varsa’ diyerek alıyorlar düğünü ifade etti: “Tekme atıp, bilıdır” denildi. insanları. Bu da kafalarındaki ayleklerimi burktular ve kelepçelediOyuncular adına açıklama yapan rımı gösteriyor. Emek için sesimiler. O sırada astım krizine girdim Seren Yüce ise şunları söyledi: “Sazi yükseltiyoruz ama, bu çok daha ve hastaneye gitmek istedim. Araç natçısını sahip çıkmak bir yana onbüyük bir şeyin simgesi. Bu bir mü çok havasız olduğu için dışarıda ları böyle bir şiddetle karşılayan cadelenin aşaması. Sadece bu olaybeklemek istedim, ancak bu talebiEmniyet görevlilerini ve olayda soda değil her gün her yerde Hopa’da mi geri çevirdiler. Taksim İlkyarrumlu olanları kınıyoruz.” Ankara’da, üniversitelerde gördüdım Hastanesi’nde beni solunum Mücella Yapıcı ise “Bugün sineğümüz olayların bir parçası. Muha cihazına soktular, ondan sonra dümasını savunan sanatçısına, yabanlefete karşı sıfır tolerans var artık. zelebildim.” cı konuklarına gazla, suyla hatta Uluslararası kamuoyunun biraz Polis tarafından burnu ve yüzünden yumrukla saldıran iktidar neyi kodaha dikkatinin çekilmesi ve barışdarp edilen arkeoloji öğrencisi Bürumaktadır. Kimin mülkiyeti kimçıl bir şekilde protestolayüktunca ise olaylar biterken İstiklal den korunmaktadır” dedi. Caddesi’nin lYönetmen Erden Kıral, Emek Sineması’nın sokağına girilmesi için uzun bir süre polislerle pazarlık yaptı. Polis, önce 5 kişiyi sokağa almayı kabul etti. Polisin bu önerisi kabul edilmedi. Polis eylemcileri sokağa almama gerekçesi olarak inşaat iskelelerinin düşme tehlikesini gösterdi. l Arbede nedeniyle ara sokaklara kaçan eylemciler polis tarafından tekme tokat dövüldü. l Gaz bombasına maruz kalan eylemcilerden bir kısmı hastaneye kaldırıldı. Bazı eylemcilere hastanede kortizon iğnesi yapıldı l Kelepçelenerek gözaltına alınan eylemciler için Beyoğlu karakolu kapısında bir grup toplandı ve arkadaşlarının serbest bırakılmasını talep etti. l Eylemciler, polis müdahalesi sonrası, gecenin ilerleyen saatlerinde Mis Sokak’ta buluşup bir kınama açıklaması yaptı. l Polis, eylemciler dağıldıktan sonra bile uzun bir süre alandan ayrılmadı. l Eylemciler dağıldıktan sonra bazı vatandaşlar arbede nedeniyle yerde ıslanmış, yırtılmış dövizleri topladı. Polis yerden dövizleri kaldıran vatandaşları bölgeden ayrılmaları için uyardı. l Ünlü bir kafe, gaz bombasına maruz kalan eylemcilere su satmayı reddetti. l Hacker grubu RedHack, gaz bombası sonrası eylemcilere su satmaması nedeniyle kafenin internet sitesini çökertti. l Yeni Şafak gazetesi eylem haberinde polis şiddeti bilgisini vermedi. Gazete, haberi “Bir grup sinemasever Emek Sineması için yürüdü” şeklinde verdi. Sokak aralarında tekme tokat PROTESTO EYLEMİNE SALDIRIYI KINADILAR ‘Emek yoksa ben de yokum’ ATİLLA DORSAY (sinema yazarı) Bir fikir uğruna köşe yazarlığından vazgeçerek örnek oldum. Hiçbir konuma, pozisyona yapışmamak lazım. Vefasız bir sevgiliden ayrılabiliyorsak bundan da ayrılabiliriz. Emek için kendi çapımda eylemler yapacağımı söylemiştim. Köşe yazarlığını bırakmak birincisi oldu. İkincisi de kitap hazırlamak olacak. “İstanbul Nereye?” ve “Beyoğlu Nereye?” adlı iki kitap hazırlayacağım. Beyoğlu kitabında alt başlık “Emek yoksa ben de yokum” olabilir. Bu kitapta Emek Sineması’na yer vereceğim. Dünkü eylemde gaz bombası yedim. Bir mağazaya sığındık. Acı bir olaydı. Şehrin ana caddesinde, amacı bir sinema salonunu korumak olan bir girişim böyle şiddetle karşılanmamalıydı. Haksız, zalim ve çağdışı bir uygulamaydı. ‘Bu emri kim verdi?’ SEVİN OKYAY (sinema yazarı) Emek Sineması eylemi gayet barışçıl bir eylemdi. Ama bu müdahalede bulanan polisin bize ne gözle baktığını gerçekten bilemiyorum. Bize karşı içten içe duyulan bir nefrete bağlıyorum. Orada yerli yabancı yönetmenler, sinema oyuncuları, yazarları ve sinemaseverler vardı. Bizim Emek’e, polisin ve diğer yetkililerin yaptığından daha kötüsünü yapmamız mümkün değil. Emek’i koruyamadıkları kesin zaten. Polisin tazyikli suyu nedeniyle yaralananlar, biber gazı yutanlar oldu. Polisin müdahalesinden herkes etkilendi. Bu emri kimin verdiğini cidden merak eriyorum. Çünkü emir vermeden yapılamaz. Böylesine uluslararası bir kültür sanat olayında gerçekten böyle bir şey beklemiyordum. ‘Bunun adı vandalizm’ ERDEN KIRAL (yönetmen) Emek Sineması’nın herhangi bir sinema salonu olmaktan öte, simgesel bir önemi vardır, biz dün bunu vurguladık. Bu salon bizden sonraki kuşağın sinema yapmaya karar verdiği bir mekândır. Biz Emek’i geri istediğimizi anlatmak için yürüdük, ancak polis bize saldırarak çok büyük bir ayıp, büyük bir suç işledi, orantısız güç uygulayarak hukuksuzluk yaptı. Aslında Emek, SGK’nin malı, bir başka değişle kamu malı. Bu salon yıkılmayacak denildi, fakat bu doğru değil. Duygusuz bir şey yapılıyor yukarıda, bunun adı vandalizmdir. Ancak biz, İstanbul’un güzelliklerini ve kültürel mirasını korumak zorundayız. ‘Bellek siliniyor’ COSTAGAVRAS (yönetmen) Barışçıl bir toplantı sonrasında çıkan ve tam olarak neyin tetiklediği bilinmeyen şiddet olayları, bize bu toplantının asıl sebebini unutturmamalı. Önemli bir sinema, bir kültür merkezi, tahrip edilmemelidir. Bu sanki geçmiş belleğimizden bir parçayı silmek ve gelecek için önemli bir mekânı ortadan kaldırmak gibidir. Bu da politik, sosyal ve sanatsal bir hata olur. Bulunduğu yerin gerektirdiği tüm saygı ile, Başbakan’a, İstanbul’un kültürel bütünlüğünün garantörüne seslenmek istiyorum. Ondan bu salonu kurtarmasını ve ticaretin kültürden üstün gelmemesi için harekete geçmesini rica ediyorum. FIPRESCI (Uluslararası Film Eleştirmenleri Federasyonu) Saygın meslektaşımız film eleştirmeni ve İstanbul Film l Aralarında Festivali’nin FIPRESCI jüri Yılmaz Erdoğan, üyesi Berke Göl’ün, tarihi Sunay Akın, Emek Sineması’nın ortadan Mahsun Kırkaldırılmasını protesto eden mızıgül, Vedat bir gösteri sırasında gözaltına alındığını dehşet içinde öğrendik... Özdemiroğlu’nun da bulunduğu Bu barışçıl protesto sırasında gaz bombasına maruz kalanlar arasında pek çok sanatçı Twitter hesaTürkiye film endüstrisinin bında polisin aktörleri ve yönetmenlerinin eylemcilere sert dışında CostaGavras, Mike müdahalesini Newell, Marco Bechis de kınadı. vardı.. Türk sinemacıları ve l Sinema yasinema eleştirmenleri, Emek zarları tarafınSineması’nı yok etmekle ve dan eyleme kakonseptini değiştirmekle tılması için açık kalmayan, aynı zamanda çağrıda buluTürk sinema tarihinin nulan Yılmaz büyük bir bölümüne Erdoğan’ın eyleadını veren Yeşilçam me katılmaması, Sokağı’nı ortadan sadece Twitter hekaldıran bu sabından yaşananprojeye karşı ları kınaması, sosyal çıkıyorlar. medyada da eleştirildi. l Eylemden önce Emek Sineması tabelası polis yetkilileri tarafından kaldırıldı, sinemanın kapısı ve çeşitli girişleri kapatıldı. l Eylem, sosyal medyada da çok konuşuldu. ‘Dehşetle öğrendik! ’ Fotoğraf: SERCAN MERİÇ