28 Kasım 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
23 NİSAN 2013 SALI HABERLER CUMHURİYET SAYFA 7 Avukatlar ‘savunmaya sınırlamaya’ itiraz etti. Mahkeme reddetti Ergenekon’da süre tartışması Uzun tutuklulukta Mehmet Haberal İlker Başbuğ Mustafa Balbay Tuncay Özkan Engin Alan Bakanlık bireysel başvuru ile ilgili görüşünü bildirdi HATİCE TUNCER BATUM: HUKUKSUZLUĞUN RESMİ Ergenekon davasında avukatların, mahkemenin “sanıklara son savunmaları için süre sınırlaması kararından geri dönmesi” istemi reddedildi. Ergenekon davasının 286. duruşması yapıldı. Mahkeme heyeti dün Başkan Hasan Hüseyin Özese ile toplam 5 hâkimden oluşturuldu. Başkan Özese’nin “Esas hakkındaki mütalaaya karşı sanıkların son savunmaları alınacak” şeklindeki açıklaması üzerine Tuncay Özkan’ın avukatı Ahmet Çörtoğlu, süre sınırlaması konusundaki itirazlarını ifade etmek için söz istedi. Ancak Özese “İtirazlarınızı yazılı verin” dedi. Çörtoğlu, “Bizim ‘hüküm imzası olacak hâkimler açıklansın’ talebimizi bertaraf CHP milletvekilleri Süheyl Batum ve Siyam Kesimoğlu Silivri Cezaevi’nde Mustafa Balbay, Mehmet Haberal ve Tuncay Özkan’ı ziyaret etti. Görüşmeye ilişkin açıklama yapan Batum, “Bir ülkede ‘hukuksuzluğun resmini çiz’ deseler bugünkü siyasal yargılamayı göstermek mümkün” dedi. Savcıların esas hakkındaki mütalaasını eleştiren Batum, “Cebir ve şiddet kullanarak hükümeti yıkmak suçlaması yöneltiliyor. Cebir ve şiddet nerede?” ifadelerini kullandı. Kesimoğlu ise “Milli iradenin tutukluluğundan rahatsızız” dedi. etmek için duruşmaya 5 hâkimle çıktınız” dedi. Avukatların ortak talepleri dile getireceğini açıklaması üzerine Özese, Çörtoğlu’na söz verdi. Çörtoğlu, mahkemenin sanıkların mütalaaya karşı son savunmalarına 1 ve 2 saat ile sınırlayan ve savunma yapmayanların “susma hakkını kullanmış sayılacakları” kararına dikkat çekerek “Usulsüz ve hukuki dayanaktan yoksun kararlar. Bu kararlardan rücu edilmesini talep ediyoruz” dedi. Çörtoğlu, mahkemeden müvekkillerine savunma sırasının ne zaman geleceğinin bildirilmesini isteyerek “Biz avukatız, nöbetçi eleman değiliz. ‘Duruşmalara mazeretsiz olarak gelmeyen avukatlar hakkında suç duyurusu’ kararınız da hukuki dayanaktan yoksun” diye konuştu. Çörtoğlu, sanık avukatlarının çoğunluğunun im KCK DAVASINI AVRUPA VE TÜRKİYE’DEN ÇOK SAYIDA GAZETECİ VE MİLLETVEKİLİ İZLEDİ KCK basın davasını izleyen heyet salon önünde basın açıklaması yaptı. Türkiye en çok gazeteci zaladığı taleplerini içeren dilekçeyi mahkemeye sundu. Çörtoğlu ve diğer avukatlar, ortak dilekçelerini sunduktan sonra istemlerinin karara bağlanması konusunda ısrar edince Özese ile 20 dakika süreyle tartıştılar. Tutuklu sanık Sedat Peker, son savunmasında sahibi olduğu “öztürkler.com” internet sitesinin “Ergenekon terör örgütünün amaçları doğrultusunda yayın yaptığı” iddiasını reddetti. Peker, CHP miletvekillerinin, kendisinin cezaevi koşullarına ilişkin yaptıkları açıklamaları eleştirdi. Peker “Bana farklı muamele yapılıyormuş. Cezaevi kantininde LCD televizyon satılıyor. Herkes alıp koğuşuna koyabilir” dedi. Peker altın mektup açacağı kullandığı iddialarının da doğru olmadığını belirterek “Cezaevine girmeden önce çok sevdiğim rahmetli Fahrettin Altay paşaya ait fildişi mektup açacağını, torunu bana hediye etti” dedi. Birinci Ergenekon iddianamesinin 1 numaralı sanığı, Ümraniye’de bir gecekonduya 27 adet el bombası sakladığı iddia edilen emekli astsubay Oktay Yıldırım son savunmasını yaptı. Yıldırım, bombaların polisin komplosu olduğunu, Danıştay saldırısıyla hiçbir ilişkisinin olmadığını savundu. Yıldırım, şöyle konuştu: “Ümraniye bombalarının seri numaralarını Cumhuriyet’e atılan bombalarla aynı olduğunu söylediler. Aynı numara benzerlikleriyle ilgili 14 farklı soruşturma var. O zaman Ağrı’da yakalanan Hizbullah sanığını da buraya getirin.” gözler AYM’de niyle başvurucularla ilgili davaların devam etmesini de dikkate aldı. Yüksek mahkeme, bunun üzerine iç hukuk yollarının tüketilip tüketilmediği konusunu da irdeleyerek, kararla ilgili içtüzük gereği Adalet Bakanlığı’ndan görüş alınmasını da kararlaştırdı. Adalet Bakanlığı da bir aylık normal süre ve sonrası tanınan 30 günlük ek sürelerin tamamlanmasının ardından görüşünü yazılı olarak Anayasa Mahkemesi’ne bildirdi. Bireysel başvuruda bulunulabilmesi için iç hukuk yollarının tüketilmiş olması gerekiyor. Hak ihlali iddiasıyla bireysel başvuru için dosyanın Yargıtay’da kesinleşmesi isteniyor. Ancak AİHM’nin, uzun tutukluluk konusunda farklı içtihadı bulunuyor. AİHM, devam eden davalarda tutukluluk kararına yapılan itirazın bir üst mahkemede reddedilmesini, kararın kesinleşmesi kabul ediyor ve iç hukuk yollarını tüketilmiş sayıyor. Eğer Anayasa Mahkemesi de konuyu AİHM’deki gibi kabul ederse uzun tutuklulukla ilgili başvurularda iç hukuk yolları tüketildiğinden kabul edilebilirlik kararı verecek, ardından da uzun tutukluluk nedeniyle hak ihlali olup olmadığına bakacak. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Adalet Bakanlığı, Ergenekon davasında tutuklu yargılanan gazetemiz yazarı, CHP İzmir Milletvekili Mustafa Balbay ile Zonguldak Milletvekili Prof. Dr. Mehmet Haberal’ın da arasında bulunduğu uzun tutukluluğa ilişkin başvurularla ilgili görüşünü Anayasa Mahkemesi’ne gönderdi. Uzun tutukluluk süreleriyle ilgili dilekçeleri 12 Şubat’taki toplantısında ele alan Anayasa Mahkemesi, başvurularda kabul edilebilirlik kararı verebilmek için iç hukuk yollarının tüketilmiş olması şartı nede İZMİR’DE YARGILANAN SAFİYE KÖTEN’İN BABASI KAYMAKAM KÖTEN Ahlak şampiyonlarından daha zalim davranıyorlar OZAN YAYMAN tutuklayan ülke İstanbul Haber Servisi PKK’nin üst yapılanmasını oluşturan KCK’nin basın komitesinde faaliyet gösterdikleri iddiasıyla gazete çalışanı 26’sı tutuklu 46 sanığın yargılandığı KCK Basın davasına devam edildi. Duruşmayı izleyen Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) Orta Asya ve Avrupa Masası Başkanı Johann Bihr, Türkiye’nin en çok gazeteci tutuklayan ülkelerin başında olduğunu belirtti. İstanbul 15. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından Silivri’de görülen davanın 12. duruşmasında, davayla daha önceden birleştirilen 2 sanıklı ek iddianame okundu ve öğleden sonra savunmalara geçildi. Ana dillerinin Kürtçe olduğunu belirten sanıklar, savunmalarını Kürtçe tercüman aracılığıyla yaptı. Tutuklu sanık Ertuş Bozkurt, KCK davalarının Kürt muhalefetini tasfiye amaçlı bir stratejinin ürünü olduğunu ve hükümetin artık bu siyaseti terk ettiğini açıkladığını belirterek şöyle devam etti: “Bu dava, düşünce, ifade ve örgütlenme özgürlüğünün yargılanmasıdır, basın ve gazetecilik mesleğinin suçlanmasıdır. Kürt özgür basınını mahkum etme girişimidir.” Duruşmayı, BDP milletvekilleri Sebahat Tuncel, Mülkiye Birtane, İstanbul bağımsız milletvekili Levent Tüzel ile Avrupa’dan çok sayıda milletvekili ve gazeteci izledi. Duruşmayı izleyen heyet daha sonra salon önünde basın açıklaması yaptı. Johann Bihr, Türkiye’nin 178 ülke içinde yaptığı araştırmada 154. sırada bulunduğuna dikkat çekti. Bihr, Türkiye’nin dünyada en çok gazeteci tutuklayan ülkelerin başında olduğunu belirtti. Almanya Gazeteciler Sendikası yöneticisi Joachim Legatis, gazetecilerin hiçbir zaman yargılanmaması ve özgür ifadenin her yerde olması gerektiğini söyledi. Gazetecilere Özgürlük Platformunu oluşturan gazeteci meslek kuruluşlarının temsilcileri de duruşmaya geldi. Türkiye Gazeteciler Sendikası Başkanı Ercan İpekçi, GÖP Dönem sözcüsü Basın Konseyi Genel Sekreteri Kaan Karcılıoğlu, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Yönetim Kurulu üyesi Recep Yaşar, Johann Bihr, RSF Türkiye Temsilcisi Erol Önderoğlu, Belçika Parlamentosu Yeşiller Partisi Brüksel Milletvekili Jean Claude Defosse, Merkez Demokrat Hümanist Partisi Milletvekili Andre du Bus de Warnaffe, Frankofon Federalist Demokratlar Partisi Milletvekili Fatoumata Sibide, Almanya Gazeteciler Sendikası yöneticisi Joachim Legatis, Almanya Öğrenci Gazetesi’nden Friederick Mayers duruşmayı izledi. Duruşmayı izlediler Sanık Yıldırım savunmasını tamamladığı sırada İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, “Bu plan asla başarıya ulaşamayacak” diye bağırdı. Perinçek şöyle konuştu: “Türkiye’yi bölmek isteyenler, Türkiye’yi Amerikan sömürgesi yapanlar, Türkiye Cumhuriyeti’ni yıkmak isteyenler yıkılacaklar. Anayasa’dan Türk milletini silmek isteyenler yıkılacaklar. Atatürk Cumhuriyeti’ni yıkmak isteyenler yıkılacaklar. Anayasadan Türk milletini silmeye kalkanların gücü yok. Mahvolacaksınız.” Perinçek, yanına giden, sanık Prof. Yalçın Küçük’e “Bunları söylemek lazım Yalçın Hocam” dedi. Özese’nin Perinçek’in salondan çıkarılması talimatı vermesi üzerine İşçi Partili diğer sanıklar da salondan çıktı. İzleyicilerin, Perinçek ve İP’li sanıkları alkışlaması üzerine, Özese, alkışlayan seyirciler hakkında tutanak tutulmasını istedi. İzleyiciler de mahkeme heyetine “Çıkara çıkara bitiremeyeceksiniz”, “Bizi de tutuklayın” diye seslendi. Mahkeme, Perinçek ve Osman Yıldırım hakkında mahkemedeki açıklamaları nedeniyle suç duyurusunda bulunulmasına karar verdi. ğur: Duyum aldım Tutuklu sanık emekli Albay Hasan Atilla Uğur, avukatı Ünal Üstünsoy aracılığıyla yaptığı açıklamada, “Teröristbaşı Abdullah Öcalan’ın İmralı’da kendisi ile pazarlığa oturan ekibe ‘Beni sorgulayan Atilla Uğur ile ilgili Güneydoğu’da meydana gelmiş faili meçhullerle ilgili soruşturma yapılması, başlatılması bu süreçte barış açısından etkili olacaktır, sizlerden bunu talep ediyorum’ dediği bilgisini aldım” dedi. ‘Yıkılacaksınız’ İZMİR Devlete ait gizli bilgileri ele geçirme suçlamasıyla İzmir 12. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanan 23 yaşındaki Safiye Köten’in babası, Akhisar Kaymakamı Kamil Köten, “Sonuç olarak açık biçimde görülüyor ki bu dava süreci, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni, milletini, Türk Silahlı Kuvvetleri’ni, bürokrasisini küçük düşürme istemlidir” dedi. Köten, devlet terbiyesiyle yetiştiğini, o anlamda söylenecek çok şey olsa da ölçülü davrandığını vurgulayarak “Söylediklerimin, kamuoyu tarafından, bir babanın feryadı olarak algılanmasını isterim” diye konuştu. Köten, kızının da içinde bulunduğu dava sürecinin toplumdaki fay hatlarını daha derinleştirme Köten amacı taşıdığına inandığını söyleyerek “Davadan, kurumlar arası kin ve nefreti artırmaktan başka bir sonuç çıkmayacağı açık ve nettir. Bu tip komploların dış güçler tarafından organize edildiğine, kendi insanlarımızın da bu sürece alet olduğuna inanıyorum. Bu organizasyonları yapanlar şimdi uzaktan bakıp kıs kıs gülüyordur” yorumunu yaptı. İddianamede, kamu düzenini ilgilendirmeyen, özel hayatları deşifre eden bölümlerin dışında, suç oluşturacak hiçbir unsur bulunmadığını söyleyerek şu görüşlere yer verdi: “Kızım 3 yıl acımasız biçimde takip edilmiş. 3 yıl içinde ne birilerini koordine ettiğine dair bir görüşme var ne de devletin bilgilerini ele geçirdiğine dair telefon kaydı. Hukuka uygun olan, bu sürenin sonunda suçüstü yapmaktır. Ama yapılamıyor, çünkü ortada böyle bir şey yok. Benim kızım ya da başkalarının özel hayatları, suçlu yaratma psikolojisiyle hazırlanan sanal bir dosya ile ortalığa saçılmış durumda. Kızım bir yıldır sorgusuz, sualsiz hapis yatıyor.” Köten, “Yüzlerce insan, binlerce aile ferdi linç edildi” diyerek şunları söyledi: “Kamuyu ilgilendirmeyen, İnsan Hakları Evrensel Sözleşmesi’nin belirlediği özel hayatın gizliliği ilkeleri acımasızca deşifre edilmek suretiyle iddianame hazırlanmıştır. Allah ile kul arasında kalacak konular deşifre edilmiş. Hâşâ siz Allah mısınız? Allah bile örter, tövbe etme şansı verir. Bu konularda ahlak şampiyonu olanlar, Hz. İsa’nın hikâyesini okusunlar. Bir kadını taşlamak üzere toplananlara Hz. İsa, ‘Kalbinize sorun, ilk taşı en az günahsız olanınız atsın’ demiştir. Bunun üzerine taş atacak bir kişi bile çıkmamıştır. O hikâyedeki ahlak şampiyonlarından daha zalimce davranıyorlar.” AKP’Lİ VEKİLDEN ELAZIĞ’A CEZAEVİ MÜJDESİ! ELAZIĞ (Cumhuriyet) Ceza ve Tevkif Evleri Genel Müdürü Enis Yavuz Yıldırım, Ceza ve Tevkif Evleri Daire Başkanı Adnan Korkmaz, Elazığ’da, AKP Elazığ Milletvekili Şuay Alpay ile birlikte Elazığ Cumhuriyet Başsavcısı Musa Çatal’ı makamında ziyaret etti. AKP’li Alpay, “Elazığımıza müjde veriyoruz. Gerçi cezaevi yapımı ne kadar müjde sayılır ama toplumun da bir gerçeği. Elazığımızda şu anda mevcut cezaevinin bulunduğu alanda yeni bir cezaevi kampusu inşa ediliyor. Burada T tipi dediğimiz bin kişi kapasiteli yeni bir cezaevi, 400 kişilik yarı açık cezaevi, rehabilitasyondan mülhem bakım ve yardıma muhtaç olan hükümlülerin kalacağı bir R tipi, bir de ayrıca yüksek güvenlikli 2 cezaevi olmak üzere cezaevi kampusuyla ilgili inşa süreci başladı. Elazığımıza hayırlı olsun” dedi. U T TED ANKARA KOLEJú VAKFI OKULLARI ú ø ú
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle