18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 23 NİSAN 2013 SALI 4 HABERLER Çözüm sürecinde ‘provokasyon ve sabotaj’ endişesi doğdu, İmralı’da önlemler artırılıyor Fazıl Say Davası Ve Türkiye’nin İmajı Fazıl Say piyano çalmaktan mahkum olmadı. İyi ki Sayın Bekir Bozdağ yukarıdaki zekâ dolu açıklamayı yaptı da gerçeği öğrendik. Peki, ne yüzden mahkum oldu Fazıl Say? Ünlü sanatçımız halkın bir kısmının benimsediği dini değerleri aşağıladığı için, TCK 216. maddesinden dolayı on ay hapis cezasına mahkum oldu. Doğrusu bu mahkumiyetin gerekçesini anlamak da zordur. Gerçi her ne kadar Say’ın Twitter’den geçtiği “Bilmem fark ettiniz mi, nerede yavşak, adi, magazinci şaklaban varsa hepsi Allahçı. Bu bir paradoks mu?” tümcesi, şoke edici olsa bile metni dikkatle okuyunca görüyorsunuz ki, amaç “Allahçılar”ın böyle olduklarını söylemek değil. Nitekim biraz aşağıda şunları söylüyor: “Hem dilinden Allah kelimesini düşürmeyeceksin, inanmış bir Müslüman olduğunu söyleyeceksin, hem de bununla bağdaşmayan sözler söyleyip işler yapacaksın! Bu bir paradoks değil mi?” Görülüyor ki, adi yavşak, magazinci, şaklaban olarak nitelenen davranışların “Allahçılar”a has olduğu gibi iddia yok. Tam tersine bu tür davranışlarla Müslümanlık bağdaştırılmıyor, bir arada bulunması paradoks olarak niteleniyor. Kısacası, ben Fazıl Say’ın fiilinin TCK 216’ya da uymadığını düşünüyorum. HHH Bir daha altını çizerek belirteyim, içime sindiremediğim yalnızca TCK 216 değil. Kimi yargıçların elinde kolaylıkla her yana çekilebilecek olan bu maddeye zaten karşıyım ama burada vurgulamak istediğim, Fazıl Say’ın fiilinin o maddeye bile uymadığıdır. Ama yine de “Bu karar Türkiye’ye yakışmadı, bu karar yüzünden Türkiye’nin imajı bozuldu” demiyorum. Tam tersine diyorum ki: Bu karar tam da Türkiye’nin yapısını yansıtmaktadır ve ülkemize yakışmıştır. Gerçekten Türkiye buluttan nem kapan, hoşgörüsüz, saplantılı insanların çoğunlukta olduğu, bireysel tahammülsüzlüğün toplumsal hale dönüştüğü ve mahkeme kararlarına kadar yansıdığı bir ülkedir. Hrant Dink’i düşünün! Yazdıklarını zorlayarak kendisini Türklüğe hakaretten mahkum etmedik mi? Daha sonra Trabzon’dan Ankara’ya, oradan İstanbul’a, devletiyle, güvenliğiyle öldürülmesini elimiz kolu bağlı, seyretmedik mi? Görülen davası sırasında özel yetkili mahkemenin olayda örgüt bağlantısı olduğunu ama bulup kanıtlayamadıklarını söylediğine tanık olmadık mı? Türkiye, delil niteliği, gerçekliği bile kuşku götüren belgelerle kendi Genelkurmay Başkanı’nı terörist diye içeri tıkan bir ülke değil mi? HHH Türkiye kırktan fazla gazetecinin hapiste olduğu bir ülke değil mi? Türk olduğu halde yıllarca Fransa’da yaşadığından ülkesinin özelliklerini bilmediği için, bedava eğitim istemek, yasal gösteriye katılmak gibi fiillerinden dolayı genç kızlarını tutuklayıp hapis cezasına mahkum eden bir ülke değil miyiz? Türkiye’de “özel yetkili ağır ceza mahkemeleri” yok mu? Türkiye’de bunların kararıyla tutuklanan gazeteciler yazarlar, avukatlar, rektörler bulunmuyor mu? Tahammülsüzlük, toplumsal ve de rejimsel özelliklerimizden biri değil mi? Şimdi söyler misiniz, bu durumda karar Türkiye’ye yakışıyor mu, yakışmıyor mu? Dünya çapında piyanistini düşüncesi için 10 ay hapse mahkum eden ülke imajı yanıltıcı mı, yoksa gerçeği mi yansıtıyor? Dünya bizi tanımıyor. Sık sık böyle yakınırız. Yani sanırız ki, aslında biz çok iyiyiz, tahammüllüyüz, dünya gerçek yüzümüzü görse bizi sevecek. Acaba gerçekten öyle mi? Sanmıyorum. Tam tersine sanırım ki, sanatçısını düşüncesinden dolayı hapse mahkum eden ülke imajı üstümüze cuk oturuyor; gerçek yüzümüz bu kararda ayniyle yansıyor. Güvenlik şemsiyesi BARKIN ŞIK ANKARA Açılım çalışmaları sürerken, İmralı’ya, dev radar sistemleri, elektro optik kameralar ve kızılötesi görüntüleme sistemleri kuruluyor. İmralı’ya yaklaşan su üstü ve sualtı hedefler 24 saat takip edilecek. Ayrıca sistemin entegrasyonu ve yönetilmesi için de bir komuta kontrol merkezi tesis edilecek. Terör örgütü lideri Abdullah Öcalan’ın hükümlü bulunduğu İmralı Adası’nın savunma kabiliyetleri artırılacak. Aselsan tarafından yürütülen proje kapsamında, İmralı’ya gözetleme ve radar sistemleri yerleştirilecek. Sistem, deniz vasıtalarının tespit, teşhis, tanımlama ve izlenmesine yönelik fonksiyonları yerine getirecek. İmralı’ya yerleştirilecek radar, elektro optik kameralar ve kızılötesi görüntüleme sistemleri sayesinde, adaya yakalaşan deniz araçları çok uzaklardan tespit edilebilecek. Adaya takılacak kameraların gece görüş özelliği de olacak. Terör ör gütü lideri Öcalan’ın cezasını çektiği İmralı’da 500 civarında güvenlik görevlisi bulunuyor. Cep telefonlarının kullanılmadığı adada görevliler, yakınlarıyla ankesörlü telefonla iletişim kuruyor. Adalet Bakanı Sadullah Ergin, adaya kurulan güvenlik kalkanını “Böyle bir çalışma yok” diyerek reddetti ama askeri kaynaklar haberi doğruluyor. Kaynaklar, güvenlik şemsiyesinin adaya yönelik “provokasyon ve sabotaj” endişesi ile kurulduğunu belirtti. Kışanak: Öcalan’ın elini güçlendirmeliyiz MARDİN (Cumhuriyet) BDP Genel Başkan Yardımcısı Gültan Kışanak, Mardin’in Nusaybin İlçe Belediyesi tarafından düzenlenen bahar Şenlikleri’nin kapanış konserine katıldı. Burada bir konuşma yapan Kışanak, “Kürt halk önderiyle devlet müzakerelere başladı. Şimdi sıra bizde. Öyle görkemli serhildanlar (başkaldırı) yapmalıyız ki Sayın Öcalan’ın eli güçlensin. Öyle direnişler sergilemeliyiz ki anayasada Kürt halkının kimliği kabul edilsin. Anadilimizi, hakkımızı, hukukumuzu anayasaya yazdırma zamanıdır” dedi. ÇEKİLME AÇIKLAMASI BEKLENİYOR PKK Kandil’de basın toplantısı yapacak MAHMUT ORAL DİYARBAKIR Terör örgütü PKK, geri çekilme ile ilgili açıklamayı yarın Kandil’de PKK yöneticisi Murat Karayılan tarafından düzenlenen basın açıklamasıyla duyuracak. Terör örgütü PKK lideri Abdullah Öcalan ’ın üçüncü mektubunun ellerine ulaşmasının ardından Kandil, PKK militanlarını Türkiye sınırları dışına çekme kararı aldı. PKK, yarın Kandil’de Murat Karayılan tarafından düzenlenecek bir basın toplantısıyla çekilme kararını açıklayacak ve çekilme takvimiyle ilgili ayrıntılı bilgi verecek. Çekilmelerde, en uzaktaki bölge, ilk önce çıkacak. Örgüt kendi işleyişine göre bölgede 12 farklı eyalet olarak adlandırdığı alanda gruplanıyor. BDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, çekilmenin 810 güne kadar başlayacağını duyurmuştu.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle