Katalog

SAYFA 8 HABERLER CUMHURİYET 15 MART 2013 CUMA Eşi ve kızı Balbay’ı dünyaya anlatacak ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Milletvekili ve gazetemiz yazarı Mustafa Balbay’ın 5. yılına giren tutukluluğu, bugün Norveç Gazetecilik Enstitüsü’nce düzenlenen “Özgür Medya Konferansı 2013”te konuşulacak. Konferansa Balbay’ın eşi Gülşah Balbay ile kızı Yağmur ve Türkiye Gazeteciler Sendikası Genel Başkanı Ercan İpekçi katılacak. Tevfik Fikret Ortakoulu öğrencisi 12 yaşndaki Yağmur Balbay’ın konuşmasını Fransızca, Gülşah Balbay’ın ise İngilizce yapması bekleniyor. Türkiye’den GülşahYağmur Balbay ile İpekçi’nin katılacağı bölüm “Dünyanın en çok tutuklu gazetecisine sahip Türkiye’de neler oluyor?” başlığıyla gerçekleştirilecek. Konferansa Uluslararası Gazeteciler Federasyonu dahil dünyadaki birçok basın örgütü temsilcis katılacak. pis isteniyor. Mahkemenin delil olarak önümüze koydukları nasıl bir hukuksuzluk yaşadığımızı ortaya koyuyor. Davanın tam gaz başlamasında sireni çaldıran Tuncay Güney denilen şahsın “Ergenekon bir projeydi” açıklamasından sonra Silivri’nin kapılarını açmak için nedir beklenen bilemiyorum. Adaletin, hukukun olmadığı bir ülkede dışarıda olan bizler bile kendimizi özgür hissetmiyoruz. Adaletin olmadığı yerde tiranlık başlar. Bu tiranlığa karşı tüm gücümüzle direniyoruz. 77 masumu gözünü kırpmadan öldüren faşist katil Breivik bile yargılanırken ülkemizdeki tutuklu gazetecilerülşah Balbay şu mesajları verecek: Eşim için ikiG şer ağır müebbet ve 30 yıl ha PROF. HİLMİOĞLU KÖTÜLEŞİYOR ‘Tiranlığa karşı direniyoruz’ den daha fazla hakka sahipti. Bunları dile getirirken ülkem için acı ve utanç duyumsamasının içinde boğuluyorum. Haksız yere hepimizin hayatından 4 yılımız çalındı. Eşimle haftada bir kez 10 dakika telefonla konuşabiliyoruz. Ayda 3 kez kapalı görüş yapabiliyoruz. Geceyarısı Ekspresi’ni izleyenler bilir. 400 santimetre kare kalın çift camlı bölmeden telefon yardımıyla görüşebiliyoruz. Ayda bir kez de açık görüş hakkımız var. Bizim için mutluluk ayda sadece 45 dakika. Her görüşe giderken 3 kez aranıyoruz. Kadınlar pedleri, çocuklar bezlerine kadar kontrol ediliyor. Görüş kapalı yapılacak olsa dahi... ‘Adli Tıp randevu vermiyor’ HATİCE TUNCER Kurşun gibi mektup CHP’li vekiller, müebbet hapse çarptırılan gazeteci Hatice Duman ile görüştü. Duman, Başbakan’a ‘Benim davamda demokrasiye kurşun sıktı’ diye seslendi AYŞE SAYIN Ergenekon davasında Prof. Fatih Hilmioğlu’nun avukatı Mehmet Sever, müvekkilinin hastalığının ilerlemesine karşın Adli Tıp Kurumu’nun işi ağırdan alarak randevu vermediğini söyledi. Sever, darbe iddialarının dayandırıldığı eski Deniz Kuvvetleri Komutanı emekli Oramiral Özden Örnek’e ait olduğu iddia edilen günlüklerin hukuka uygun delil olmadığını belirterek iddianameden çıkarılmasını istedi. İnternet Andıcı davasının sanık avukatlarından Ziya Kara, internet yayınıyla darbe yapılamayacağını belirtti. Davanın dün 278. duruşması yapıldı. Avukat ve sanıklar, 15’er dakikalık sürenin dosyadaki milyonlarca evraka ve binlerce sayfalık tanık beyanlarına karşı açıklama yapabilmek için yetersiz olduğunu belirterek makul süre taleplerini yineledi. Avukat Sever, Hilmioğlu’nun sağlık durumunun ağırlığına dikkat çekerek “Adli Tıp Kurumu’nun işi bu kadar ağırdan almasının sebebi nedir? Cezaevi şartlarında sağlığı her gün kötüye gidiyor. Sürecin hızlandırılması için ilgili kuruma yazı yazılmasını talep ediyoruz” dedi. Sever bugüne kadar dinlenen 150’yi aşkın tanıktan hiçbirinin Hilmioğlu aleyhine ifade vermediğini belirtti. ‘15 dakika yetersiz’ ANKARA CHP Cezaevleri İnceleme Komisyonu üyelerinin Gebze Kadın Kapalı Cezaevi’nde görüştüğü döviz bürosu gasbı, marina bombalanması olaylarından müebbet hapse çarptırılan gazeteci Hatice Duman, Başbakan Tayyip Erdoğan’ın “Güya gazeteci, Marinaya bomba koydu. Suçları terör örgütüne üye olmak, böyle gazeteci olur mu?” diye kendisine saldırdığını söyledi. Erdoğan’a açık mektup da yazdığını belirten Duman, “AKP’nin kapatılma davası Anayasa Mahkemesi’nde görüşülürken başbakan ‘Demokrasiye kurşun sıkılıyor’ demişti. Benim davamda da Başbakan demokrasiye kurşun sıktı” görüşünü savundu. Milletvekilleri Veli Ağbaba, Özgür Özel ve Nurettin Demir’den oluşan CHP Cezaevleri İnceleme Komisyonu, 22 Şubat’ta Gebze Kadın Kapalı Cezaevi’nde yaptığı incelemeyi raporlaştırdı. Özgür Radyo çalışanlarının da aralarında yer aldığı tutuklu ve hükümlülerle görüşen CHP heyeti, raporda CHP İzmir Milletvekili Mustafa Balbay’ın Cumhuriyet’te yayımlanan bir yazısındaki “Dev adliye sarayları yapanlara, yüksek güvenlikli kocaman cezaevleri inşa edenlere küçük bir anımsatmamız var: İçeri attıklarınız, insan!” sözlerine raporun sunuşunda yer verdi. Raporda yer alan tutuklu ve hükümlülerin ifadeleri şöyle: CHP heyetinin görüştüğü MLKP üyeliği suçlamasıyla “müebbet hapis” cezası alan Gülizar Erman, “tanımadığı birinin” işkenceyle alınan ifadesine dayanarak “banka vekkilinin İnternet Andıcı kapsamında suçlandığını anlatarak şöyle savunma yaptı: “İnternet, darbe suçunun işlenmesi için elverişli bir vasıta değildir. Ortada hükümeti yıkmak için cebir ve şiddet unsuru yoktur. Bu davadan eski Genelkurmay başkanı da yargılanmaktadır. Darbe niyetleri olsa ellerindeki gücü kanuna aykırı olarak kullanıp yapabilirlerdi.” Prof. Mehmet Haberal’ın avukatı Dilek Helvacı, dosyada 120 milyon adet belge bulunduğunu bunlara karşı 15 dakikalık sürenin “savunma hakkının kısıtlanması” anlamına geldiğini söyledi. İnternet Andıcı dosyasından sanık eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ’un avukatı İlkay Sezer, Genelkurmay bilgisayarlarının hard disklerine ilişkin hazırlanan raporu yanlı bulduklarını ve kabul etmediklerini ifade etti. edat Peker’den videolu savunma Tutuklu sanık Sedat Peker, Başbakan Tayyip Erdoğan’ın videolarının 25 milyon, kendisiyle ilgili videoların da 23 milyon kere izlendiğini ve hakkında hazırlanan videoların “sevgi içerikli” olduğunu söyledi. Peker, tahliyesini talep etti. Avukat ve emekli Üsteğmen Serdar Öztürk’ün avukatı Demet Reçber, Ankara 12. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen davaya gelen evraklarla Ergenekon davasının Amerika ve Emniyet bağlantılarının ortaya çıktığını öne sürdü. Duruşma bugüne ertelendi. S Beyazıt ve Halepçe katliamlarına protesto Öğrenci örgütleri, 16 Mart 1978’de 7 öğrencinin katledilmesi ve 1988’deki Irak’ın Halepçe kentinde Kürtlere yönelik katliamı yaptıkları yürüyüşle protesto etti. Aralarında Öğrenci Kolektifleri, GençSen, HDK İstanbul Gençlik Meclisi, GençDer, Gençlik Muhalefeti, Öğrenci Dayanışması, TKP’lilerin de bulundu yüzlerce öğrenci İÜ Edebiyat Fakültesi önünde toplandı. “Beyazıt’tan, Roboski’ye, katil devlet hesap verecek” ve “Beyazıt Halepçe’yi unutmadı. AKP akladı, gençlik hesap soracak” pankartı açan öğrenciler, Beyazıt Meydanı’na yürüdü. Öğrenciler, burada yaptıkları açıklamanın ardından saldırının yapıldığı Eczacılık Fakültesi önüne karanfil bıraktı. (Fotoğraf: SERKAN YILDIZ) nternetle darbe yapılmaz’ Emekli Albay Hulusi Gülbahar’ın avukatı Ziya Kara da mü ‘İ Tecavüz tehdidiyle ifade soymakla” suçlandığını savunarak şunları aktardı: “Ali Gül Alkaya, kendisine polisçe gösterilen nüfus cüzdanımdaki resme bakıp ‘evet oydu’ demiş. Kendisi de eylemleri poliste kabul etmiş, mahkemede reddetmiş. Tüm bunları işkence sonucu kabul ettiği için mahkemede reddetmiş. Aynı mahallede 30 yıldır yaşıyorum. Sadece Deriİş’e üyeyim. 9 yıl süren mahkemede beni döviz bürosu sahiplerinin silahlarının gasbı ve Eyüp banka soygunu ile ilişkilendirmeye çalıştılar.” Komisyon raporunda ilginç bir ifade ise Erman’ın “tanımadığı”nı ifade ettiği Alkaya’nın, aynı davadan tutuklu olan Hatice Duman’ın eşi ol duğu da ortaya çıktı. Maltepe Döviz Bürosu sahibinin silahlı gasbı, Eyüp banka soygunu ve marina bombalamasından sorumlu tutulduğunu belirten Duman, “Tek kanıt eşimin işkence altında verdiği ifade. Kocam Ali Gül Alkaya, bana ve anneme tecavüz edeceklerini söyleyenlerin tehdidi ile hakkımda söylenen iddiaları kabul etmiş” dedi. 8 Eylül 2006’da “Gaye” operasyonu ile gözaltına alınan Özgür Radyo’nun kurucu koordinatörü Füsun Erdoğan 7 yıldır cezaevinde. Hepatit B ve tiroit kanserinden ameliyat olan Erdoğan “ağırlaştırılmış müebbetle” yargılanıyor. Erdoğan, muhalif radyonun yöneticisi olduğu için cezaevinde olduğunu anlattı. CHP’lilerin görüştüğü “adli hükümlü” Sibel Hürtaş’ın anlattıklarından ise bir “dram” çıktı. Cezaevinde doğum yaptı “Esrar satıcısı” eski kocasının zoruyla hırsızlık yaptığını ancak cezaevine girince kendisini boşadığını anlatan Hürtaş, 1 aylık hamileyken cezaevine girdiğini ve 3 çocuğundan en küçüğünü cezaevinde doğurduğunu anlattı. CHP’nin raporunda Hürtaş’ın, “Çocuk televizyonda ne görürse istiyor. Çocuğum televizyonda görüyor, sucuk istiyor, ağlayan bebek istiyor...” sözlerine de yer verilerek çocuğuna istediklerini alamayan annenin “yüreğinin kanadığına” işaret edildi. ‘Tepki için Silivri’deyiz’ ma tarafından saldırıya uğrayan avukatlardan Murat Ergün’le açıklama yapan İzmir Barosu Başkanı Sema Pekdaş, bir sonraki duruşmaya yönetim kuruluyla “tepki” amacıyla katılacaklarını açıkladı. Pekdaş, 11 Mart’ta jandarma tarafından avukatlara yönelik darp girişimini, “hukuk devletine” karşı yapılmış bir saldırı olarak kabul ettiklerini söyledi. Mahkeme heyetini de eleştiren Pekdaş, “Mahkeme, jandarmanın darp eylemini görmezden gelmiş, sadece avukatları hedef almıştır. Savunmaya tahammül edilmeyen, savunmanın şeklen varlığı istenilen yargılamalar dönemindeyiz” dedi. Ergün de saldırılardaki amacın korkutmak olduğunu belirterek “Bizi korkutamazlar. Vatansever hukukçular olarak Silivri’de mücadeleye devam edeceğiz” dedi. (Fotoğraf: EMRE DÖKER) rgenekon davasının 11 Mart’ta Silivri’de gerçekleştirilen duE ruşmasında, jandarmanın avukatlara yönelik şiddeti, İzmir Barosu yönetim kurulu ve üyeleri tarafından protesto edildi. Jandar GENÇLİK FEDERASYONU’NA YÖNELİK OPERASYONDA 13 KİŞİ GÖZALTINA ALINDI SELÇUK KOZAĞAÇLI F Tipi’nde İstanbul Haber Servisi DHKPC soruşturması kapsamında tutuklanan Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) Genel Başkanı Selçuk Kozağaçlı, haftalık telefonla görüşme hakkını kullanırken infaz memurları tarafından “tekmil verme”ye zorlandı. Uygulamayı reddeden Kozağaçlı ailesi ile görüştürülmedi. 21 Ocak’ta tutuklanan ve Kandıra 1 No’lu F Tipi Cezaevi’ne konan Kozağaçlı’nın iletişim hürriyetinin engellendiği ortayı çıktı. Haftalık olarak babası ile görüşen Kozağaçlı, 9 Mart’ta yine babası Ayhan Kozağaçlı ile görüşmek istedi. Babasını arayan Selçuk Kozağaçlı, “Merhaba baba, ben Selçuk” diyerek konuşmasına başladı. Konuşma sırasında Kozağaçlı’nın telefonu infaz personeli tarafından “telefon açıldıktan sonra yüksek sesle adı ve soyadı söylenmesi” şartı gerekçesiyle kesildi. Yaşadıklarını avukatı Ali Şafak’a faks göndererek anlatan Kozağaçlı, “Her hafta telefon görüşmesi için isim, soyisim ve imza barındıran bir dilekçe veriyoruz. Telefona bu belge ve kimlik tespiti ile çıkıyoruz. Ek olarak, bu hakkın kullanımını hiçbir bilgi ve güvenlik değeri bulunmayan yüksek sesle ‘tekmil’ veya künye şartına bağlamak askeri bir uygulamadır, suç ve hak ihlalidir” dedi. İSTANBUL’DAKİ KCK DAVASI ‘tekmilli işkence’ İmralı süreci anımsatıldı tahliye istendi İstanbul Haber Servisi PKK’nin üst yapılanması olduğu iddiasıyla 118’i tutuklu, 205 sanıklı İstanbul 1. KCK davasına devam edildi. Sanık avukatları, “İmralı sürecine” dikkat çekerek tutuklu sanıkların tahliye edilmesini istedi. Tüm sanıkların avukatı Sinan Zincir, BDP MYK üyesi sanık Mustafa Avcı’nın, Kürtçe tercüman aracılıyla suçlamalara ilişkin söz istediğini söyledi. Mahkeme, sözlü savunmalara geçildiğinde, sanıkların istedikleri takdirde Kürtçe tercüman aracılığıyla savunma yapabileceklerini belirterek talebi reddetti. BDP PM üyesi Çiğdem Kılıçgün Uçar’ın avukatı Meral Hambayat, halen İmralı ile görüşmelerin sürdürüldüğüne dikkat çekerek “Artık bu süreçte bu tutuklamalar anlamsızlaşmıştır” dedi. Avukat Tamer Doğan, müvekkili Şükrü Zeren’in eşi hamileyken gözaltına alınıp tutuklandığını anlatarak “Kendisi 14 aydır cezaevinde ve sara hastasıdır. Sebepsiz bir şekilde içeridedir. Aleyhine hiçbir delil olmayan müvekkilimin tahliyesini talep ediyorum” diye konuştu. Davada bugün 15.00’e kadar talepler alındıktan sonra ara kararlar açıklanacak. Sabah saat 05.00 sıralarında gerçekleştirilen operasyon, protesto edildi. (Fotoğraflar: VEDAT ARIK, DHA) DHKPC’de yeni dalga ALİ AÇAR 13 TAHLİYE ERZURUM (Cumhuriyet) KCK Doğubeyazıt davasında “Silahlı terör örgütüne üye olmak, suçu ve suçluyu övmek” gerekçesiyle 15 yıla kadar hapis istemiyle Erzurum 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanan 21’i tutuklu 35 sanık, geçen pazartesi günü ilk kez hâkim karşısına çıktı. Mahkeme tutuklu sanıklardan Baran Umut Kıran, Diyaddin Bilin, Güllüzar Kalmış, Ali Sağüt, İbrahim Bobilik, Reşit Sarıhan, Muhsin Kula, Bişar Ekren, Fatma Oral, Abbas Karataş, Mehmet Şerif Hacıoğlu, Şah İsmail Gültekin ve Orhan Ebren’in tahliyesine karar verdi. 8 sanığın tutukluluk halinin devamına karar veren mahkeme duruşmayı erteledi. Okmeydanı’nda DHKPC’nin gençlik yapılanması olarak gösterilen Gençlik Federasyonu’na yönelik operasyonda 6’sı kadın 13 kişi gözaltına alındı. İçişleri Bakanı Muammer Güler “operasyonda gözaltına alınanlardan birinin örgütün yöneticilerinden olduğunu” söyledi. İstanbul Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, dün sabah 05:00 sıralarında Devrimci Halk Kurtuluş Parti Cephesi’nin (DHKPC) gençlik yapılanması olarak gösterilen Gençlik Federasyonu’nun Piyalepaşa Caddesi üzerindeki adresine operasyon düzenledi. Operasyonda derneğin bulunduğu binaya polisler, demir parmaklıkları kırarak camdan girdi. Bu sırada polis içeride bulunanları etkisiz hale getirmek için bi ber gazı kullandı. İçeridekiler de polisin içeri girmesini engellemek amacıyla içeride bulunan yatakları ve bazı kitapları ateşe verdi. Dernekte bulunan Sevinç Bozdağ, Nehir Sarıkaya, Mete Kul, Ünzile Aras, Kaan Ünsal, Meral Dönmez, Dilan Poyraz, Onur Duran, Ahmet Bağ, Ufuk Anıl Çamlı, Hale Elibüyük, Birdan Nakas ve Rengin Pek gözaltına alındı. Polis çok sayıda kitap ve bilgisayar harddiskine el koydu. Operasyon haberinin ardından yaklaşık 30 kişilik bir grup da Okmeydanı İdil Kültür Merkezi önünde toplandı. Bu sırada kültür merkezi içinde bulunan Grup Yorum üyeleri de şarkılar ve sloganlarla operasyonu protesto etti. Daha sonra İdil Kültür Merkezi, Sanat Cephesi, Grup Portakal gazı Yorum, Tavır dergisi, Fotoğraf ve Siname Emekçileri ile İdil Tiyatro Atölyesi adına basın açıklamasını Grup Yorum üyesi Cihan Keşkek yaptı. Bazı basın kuruluşlarında Grup Yorum ve gençlerin hedef gösterildiğini ve ardından polisin operasyon düzenlediğini savunan Keşkek, “Bu örgüt operasyonu değil, demokratik yapılanmaya yönelik bir operasyon. Albümümüzü aldılar, sendikaları bastılar, avukatları tutukladılar yetmedi. Bir muhalif ses susturulmaya çalışılıyor” dedi. Açıklamanın ardından dışarıda bekleyen gruptakiler Gençlik Federasyonu önüne yürümek istedi. Polisin izin vermemesi üzerine çıkan arbede de polis, turuncu renkte yanıcı etkisi olan portakal gazı kullandı. Göstericilerin de taş ve soda şişesi ile karşılık vermesi üzerine 1 polis yaralandı.