13 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
12 MART 2013 SALI CUMHURİYET [email protected] SAYFA KÜLTÜR 15 Nâzım Hikmet’in ‘Jokond ile SiYaU’su Zeliha Berksoy tarafından bir kez daha yorumlanıyor Politik ve düşsel... Nâzım Hikmet’in 1928’de, Çinli arkadaşı SiYaU’nun Şanghay’da öldürülüşünden sonra yazdığı “Jokond ile SiYaU” büyük şairin doğumunun 111. ve ölümünün 50. yılında Zeliha Berksoy tarafından bir kez daha yorumlanıyor. Berksoy, şiirle ilgili konuşurken Nâzım’ın Moskova’da okurken oda arkadaşı olan SiYaU’nun Paris’te Louvre Müzesi’ne yaptığı ziyaretleri ve Jokond tablosunun onu nasıl etkilediğini anlatıyor. SiYaU’nun ölüm haberini aldıktan sonra arkadaşının anlattıkları bir kez daha canlanıyor Nâzım Hikmet’in gözlerinde, zihninde... Genç Çinlinin siyasi nedenlerle yok edilişi böylesi bir gerçekfantezi buluşmasına yol açıyor şairin o çok zengin düşünceler dünyasında. Zeliha Berksoy, değerli sanatçımız Semiha Berksoy’un da etkisiyle ilk defa 1978’de, Ergin Orbey’in rejisiyle İstanbul Şehir Tiyatroları’nda sahneye taşıyor “Jokond ile SiYaU”yu. 2008’de, 16. İstanbul Tiyatro Festivali’nde, yine öncelikle annesinin ve sonra galiba biraz da benim ısrarımla ikinci defa, ama kısa bir süre için seyirciyle buluşuyor bu eser. Bugün, Berksoy’un her ele alışında farklı bir yönünü keşfe çalıştığı “Jokond ile SiYaU” yine sahnede... Bu politik ve düşsel şiir, Ferhan Şensoy’un yıllardır ayakta ve hayatta tuttuğu Ses Tiyatrosu’nda sahneleniyor. Yakışıyor o mekâna... Şiirde düşsel olan; Leonardo Da Vinci’nin ünlü Jokond’u, Louvre’a sıklıkla giden ve onu uzun uzun seyreden genç Çinli öğrenci SiYaU’ya âşık oluşudur. Gerçek olansa genç Çinlinin politik duruşu. SiYaU Moskova’da 1 Mayıs kutlamalarına katıldığı sırada Çinli casuslar tarafından fişlenir. Devrime inandığı için ülkesine döner. İç içedir fantezi ve gerçek. Sevgilisini artık karşısında göremeyen Jokond, tablodan fırlar, müzeden kaçar. Sevgilisinin peşine düşer. Gökyüzünde uçar, yeryüzünde türlü yollardan geçer ve bu arada dünyanın Trainspotting’in devamı geliyor u Berksoy, modern bir kurgusu olan şiiri yorumlarken yazarın üzerinde durduğu farklı boyutların ve tiyatro tekniklerinin altını çiziyor. Bazı yerlerde şairin ağzından anlatıyor hikâyeyi. Bazı yerlerde oynayarak gösteriyor olayları. hem bir anlatıcı olarak şairin yanında duruyor hem de bu aşk hikâyesinin kahramanı olan Jokond’a hayat veriyor. Onun gözüyle de anlatıyor olayları. Bu anlamda, üçlü bir akıştan söz etmek mümkün. Jokond’un Rönesans resminden fırlayarak, denizleri aşarak, savaşları koklayarak Çin’e uzanması olayın ikinci ayağını oluşturuyor. Şiirde öne çıkan üçüncü ayak da bu zengin topraklardaki sosyal adaletsizlik ve sömürge düzenidir, emperyalizmin tırmanışıdır. SiYaU’nun Şanghay’da İngiliz askerler tarafından katledilmesi ve Jokond’un Şanghay’da Fransız askeri mahkemesi tarafından yargılanması ve yakılarak ölüme mahkum edilmesi Nâzım Hikmet’in güçlü emperyalizm eleştirileridir. Bir yanda düşsel bir aşk hikâyesi, öte yanda siyasal ve toplumsal bir hesaplaşmanın iç içe geçtiği etkileyici bir performans. Başta, Semiha Berksoy olmak üzere (sanatçının Jokond tablosu halen Şanghay Bienali’nde sergilenmektedir.) Ali Barışık, Prof. Bengi Bugay, Nihan Şen, Yakup Çartık, Theron Pattersen (Jokond’un izini süren film çekimleri), Gözde Özcan gibi sanatçıların yanı sıra, Prof. Berksoy’un öğrencileri de projeye destek veren ekip. n Kültür Servisi İngiliz yönetmen Danny Boyle, kült filmi “Trainspotting”in ikincisini çekeceğini duyurdu. Yönetmen, yeni filmi “Trance”in tanıtımı için verdiği bir röportajda, devam filmini 2016’da çekip 2017’de gösterime sokacağını açıkladı. Filmin devamı Irvine Welsh’in kaleme aldığı “Trainspotting”in devamı olan ikinci kitap “Porno”dan uyarlanacak. Boyle açıklamasında, Ewan McGregor ve diğer oyuncuların filme dahil olmasıyla ilgili bir engel olmadığını söyledi. Perlman biletleri tükeniyor n Kültür Servisi İstanbul Kongre Merkezi’nde 28 Mayıs’ta konser vermeye hazırlanan usta keman virtüözü Itzhak Perlman biletleri tükenmek üzere. “Schindler’in Listesi” ve “Kadın Kokusu” filmlerinden de tanınan Itzhak Perlman, gittiği her ülkede müzikseverlerin yoğun ilgisiyle karşılaşıyor. METİN SEREZLİ’NİN ARDINDAN 2013 yılında ne kadar çok yıldız kaydı tiyatro dünyamızdan... Tiyatro hayatına 1952’de Gençlik Tiyatrosu’nda başlayan Metin Serezli, bugüne kadar hiç inmedi ait olduğu bu büyülü sahneden. Dormen Tiyatrosu, GenAr, Gülriz Sururi Engin Cezzar Tiyatrosu, Tiyatro İstanbul şu anda aklıma gelen ve onun yolunun geçtiği topluluklar. Düşünüyorum da, bugüne kadar ne çok oyunda izledik bu değerli sanatçıyı. Hem oyuncu hem yönetmen olarak ne kadar çok yapıta imza attı ve belleklerimizde yer etti. Bir kere daha, bir Tiyatro Müzesi, bir Tiyatro Arşivi neden kurulmuyor bu ülkede diye sormadan, sorgulamadan yapamıyorum, sanatçılar bir bir kayıp gittikçe avuçlarımızın arasından... Slayer Voltajı yüksek festival hallerini görür. Kızıldeniz’e kadar uzanır. Serüven bir gemiyle ulaştığı Şanghay’da son bulur. Şanghay, İngiltere, Fransa gibi emperyalist güçlerin sömürüsüne karşı duran işçi ve öğrenci hareketlerinin yaşandığı kentlerden biridir. 1927 ayaklanmasında Şanghay’da olan SiYaU da yandaşları gibi Şan Kaişek askerlerinden kaçmaktadır. İşte o kaçış sırasında, bir pazar yerinde, sevgilisini bulmak için Paris’ten Şanghay’a gelen Jokond ile göz göze gelir. Yakalanır. İdam edilir. Bundan sonra, Jokond da yakalanacak, yargılanacak ve yüzünde hiç kaybetmediği o anlamlı tebessümü, yakılarak ölecektir... “İşbu risaleyi/tastir eden şair/çok şeyler biliyor/hakiki Jokondın/encamına dair...” Evet, gerçeğin fanteziyle buluştuğu bir zengin, güçlü dizeler bütünü. Tiyatromuzun usta oyuncusu Zeliha Berksoy, modern bir kurgusu olan şiiri yorumlarken yazarın üzerinde durduğu farklı boyutların ve tiyatro tekniklerinin altını çiziyor. Bazı yerlerde şairin ağzından anlatıyor hikâyeyi. Bazı yerlerde oynayarak gösteriyor olayları. SiYaU ve Mona Lisa arasındaki fantastik aşk, şiirin hareket noktası. Yazar, bu ilişkiden ilerliyor adım adım emperyalizm eleştirisine. Şiiri, bu bağlamda yorumlayan Berksoy, n Kültür Servisi Hi Voltage Festival ikinci yılında iki büyük ismi trash metal grubu Slayer ve genç dönem gothic black metal grubu Cradle of Filth’i ağırlayacak. Festival, Charm Music organizasyonu ile 29 Haziran Cumartesi günü, yeni konser mekânı Sarıyer Life Park’ta gerçekleşecek. Festival için avantajlı biletler satışa sunuldu. İstanbul’a doğudan bakış n Kültür Servisi İstanbul Araştırmaları Enstitüsü’nün düzenlediği Bizans, Osmanlı ve Cumhuriyet dönemlerine odaklanan Arka Oda Toplantıları, Haydar Ergülen’in hazırladığı “İstanbul Edebiyatı” dizisiyle devam ediyor. 14 Mart saat 18.30’da İstanbul Araştırmaları Enstitüsü’nde gerçekleşecek toplantının konusu, “Büyülü Doğudan Mucizeler Kenti İstanbul’a Bir Bakış.” Memleketin dört bir yanında Kültür Servisi Ezginin Günlüğü 30. sanat yılını Türkiye’nin dört bir yanında hayranları ile birlikte kutluyor. Rotasını doğu illerine de çeviren topluluk, mart ve nisan aylarında İzmir, Gönen, İstanbul, Ankara, Diyarbakır, Batman, Malatya, Gaziantep, Adana, Hatay ve Mersin’de konserler verecek. 1982 yılında İstanbul’da kurulan Ezginin Günlüğü, “1980”, “Aşk Bitti”, “Kadıköy”, “Düşler Sokağı”, “Ebruli”, “Çocuğun Kurguları” gibi birçok unutulmaz şarkının yanı sıra 16 albümü müzik dünyasına kazandırdı. 2010 yılına “Eski Arkadaş” isimli 16. albümle giren grubun şu anki kadrosu Eylem Atmaca, Murat Kurt, Cafer İşleyen, Nadir Göktürk, Erkan Gürer ve Cem Gezginti’den oluşuyor. Grup İstanbul konserlerinin yanı sıra 15 Mart’ta İzmir Noxx Satge Bar, 16 Mart’ta Gönen Sanat Cafe, 28 Mart’ta Ankara Nefes, 3 Nisan’da Diyarbakır Roll Bar, 4 Nisan’da Batman Ye ni Kültür Merkezi, 5 Nisan’da Malatya Kültür Merkezi, 25 Nisan’da Gaziantep Şehitkamil Yüzüncü Yıl Parkı, 26 Nisan’da Mersin Atatürk Parkı, 27 Nisan’da Adana Çukurova Belediyesi Doğa Park, 28 Nisan’da Antakya Sümerler Mahallesi Amfitiyatro’da sahnede olacak. British Council Kültür Programı’nda Türkiye’den 20 yazar u Bu yıl Türkiye’nin ‘Odak Ülke’ olduğu Londra Kitap Fuarı kapsamındaki British Council Kültür Programı’nda 4 kente yayılmış 15 farklı mekânda düzenlenecek 40’a yakın etkinlik yer alıyor. Kültür Servisi Bu yıl 1517 Nisan tarihlerinde gerçekleştirilecek Londra Kitap Fuarı’nın Odak Ülke Kültür Programı, Türkiye’nin yazar ve yayıncılarını İngiltere’ye taşıyor. British Council Kültür Programı’nda, 4 kente yayılmış 15 farklı mekânda düzenlenecek 40’a yakın etkinlikte, Türkiye’den 20 yazar, bazıları İngiltere’den olmak üzere 35 panelist, çevirmen ve editör yer alıyor. Konuk yazarlar, değişim halinde olan Türkiye’de yazarlık uğraşını ele alacak, edebiyat ve yazarlığın geleceğini tartışacaklar. British Council tarafından Kültür Programı’na katılmak üzere desteklenen Mario Levi Müge İplikçi Hakan Günday Ezginin Günlüğü Türk edebiyatı Londra yolcusu yazarlar şöyle: İnci Aral, Oya Baydar, Fethiye Çetin, Fatih Erdoğan, Murat Gülsoy, Hakan Günday, Müge İplikçi, Ayşe Kulin, Mario Levi, Perihan Mağden, Bejan Matur, Murat Menteş, Murathan Mungan, Barış Müstecaplıoğlu, Aslı E. Perker, Elif Şafak, Ece Temelkuran, Ayfer Tunç, Ahmet Ümit ve Mehmet Yasin. Uluslararası Kitap Fuarları Organizasyon Komitesi tarafından desteklenenler ise şu isimler: Beyazıt Akman, Filiz Ay gündüz, Nazan Bekiroğlu, Esmahan Aykol, Faruk Şüyün, Turhan Günay, Buket Aşçı, Cem Erciyes, Tarık Tufan, Şavkar Altınel, Salih Zengin. Londra Kitap Fuarı’nın Odak Ülke Programı kapsamında “Günün Yazarı” etkinliğine, 16 Nisan yazar ve gazeteci “İskender” ve “Aşk” gibi kitapların yazarı Elif Şafak konuk olacak. Elif Şafak, seminer ve tartışmalara katılmanın yanında imza günü etkinliklerinde de yer alacak. 2012 AYDIN GÜN TEŞVİK ÖDÜLÜ HANDE KÜDEN’E VERİLDİ İlk ödül genç keman sanatçısına Kültür Servisi İstanbul Kültür Sanat Vakfı’nın 40. yılında, geleceğin sanatçılarının yetişmesine katkıda bulunmak amacıyla başlattığı ve her yıl klasik müzik alanında gelecek vaat eden bir genç müzisyene verilecek “Aydın Gün Teşvik Ödülü”nün ilk sahibi genç keman sanatçısı Hande Küden oldu. Vakfın kurucularından ve Türkiye’de operanın gelişmesine büyük katkıda bulunan Aydın Gün anısına verilen 15 bin TL değerindeki ödül, dün İKSV Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Eczacıbaşı tarafından Küden’e sunuldu. 1992 Adana doğumlu Küden, lisans eğitimini Çukurova Üniversitesi Devlet Konservatuvarı’nda tamamladı. Hanns Eisler Berlin Müzik Akademisi’nde yüksek lisans yaptı, 2012’den bu yana Deutsche Symphonie Orchesterakademie’de orkestra üyesi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle