Katalog

11 MART 2013 PAZARTESİ HABERLER CUMHURİYET SAYFA 5 Gül, bu hafta TBMM’de görüşülecek 4. yargı paketini üstü kapalı eleştirdi: Meclis’te değişebilir ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, TBMM’de bu hafta görüşülmeye başlanacak 4. yargı paketinde uzun tutukluluk sürelerine ilişkin düzenleme olmamasına yönelik eleştiriler gördüğünü belirterek “Komisyonda bütün bunlar tartışılacak, herhalde oralarda değişikliğe uğrayabilir” dedi. Gül, İsveç’e hareketinden önce Esenboğa Havalimanı’nda düzenlediği basın toplantısında, gazetecilerin sorularını yanıtladı. TBMM’de bu hafta görüşülmeye başlanacak olan 4. yargı paketine ilişkin muhalefetin başta uzun tutukluluk süreleri olmak üzere eleştirilerinin anımsatılması ve değerlendirmesinin sorulmasına karşılık da Gül, “Ben de bu eleştirileri görüyorum ama bildiğiniz gibi bu daha komisyona yeni sevk edildi. Dolayısıyla komisyonda bütün bunlar tartışılacak, herhalde oralarda değişikliğe uğrayabilir. Genel Kurul’a gelecektir. Nasıl geldiyse kelimesi kelimesine öyle çıkacak diye bir şey yoktur. Yasaların nasıl yapıldığını biliyoruz” diye konuştu. Ağacı da Taşırım Barajı da... ‘SİLAH DIŞINDA DA YOLLAR DENENİYOR’ anımsatılması ve süreci nasıl değerlendirildiğinin sorulması üzerine Gül, ülkenin en büyük meselesini Türkiye’nin gündeminden çıkarmak, terörü bitirmek için iyi niyetli, samimi gayretler bulunduğunu belirtti. Gül, halkın büyük kısmının da bu gayretleri desteklediğini ifade etti. Gül, Stockholm’de de konakladığı Grand Hotel’de heyetindeki gazetecilerle bir araya geldi. Esenboğa Havalimanı’nda, çözüm süreciyle ilgili geçmişte yaşananlara atıfta bulunduğu hatırlatılarak “Başarıya mralı ile yürütülen görüşmelerde muhalefetin kenİ disinden istekleri olduğunun ulaşma noktasında terör örgütünden beklentileri mi dile getirmek istediniz” diye sorulması üzerine Gül, “Tabii çok açık. Sorular neydi, sızdırılmış belgeler... Ben ne dedim; bu sürede gayet samimi, iyi niyetli bir çalışma, bir gayret var. Ama karşı tarafın da samimiyetinin test edileceği durumlar var” dedi. Gül, terörle mücadelenin sadece silahla yürütülmeyeceğini, farklı yolları olduğunu belirterek, “Silahı olana daha güçlü silahı gösterirsiniz ama başka yollar da denenebilir, başka yollar da deneniyor gördüğünüz gibi” diye konuştu. Gül, Yılmaz Erdoğan’ın “Kelebeğin Rüyası” adlı filmini çok beğendiğini belirterek oyuncuları tebrik etti. Twitter üzerindeki hesabından açıklama yapan Gül, Erdoğan’ın kendisine gönderdiği filmi önceki gece eşiyle birlikte seyrettiğini belirtti. Cumhurbaşkanı Gül’e özel Kelebeğin Rüyası Erdoğan, Ümraniye Belediyesi’nin yeni hizmet binası açılış töreninde konuştu ‘Muhalefete bakmayın’ VAKAD’IN KAPATILMA DAVASI TBMM GÜNDEMİNDE ALİ AÇAR TBMM’de geçen hafta “2B arazileri”nin satışına ilişkin yasanın görüşmelerinde CHP’li Haluk Eyidoğan, hükümetin İstanbul’a “üçüncü köprü, üçüncü havaalanı, kuzey otoyolu” projelerini eleştirdi. Gerek Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, gerekse Orman Bakanlığı’na, “İstanbul’un kuzeyinde havaalanı, üçüncü köprü ve kuzey otoyolu için ne kadar ağaç kesilecek?” diye sorduklarını anlatan Eyidoğan, bu sorulara yanıt alamadıkları gibi, bu projelerin başta İstanbul’un suyunu sağlayan Terkos Gölü ve Sazlıdere Barajı’nda büyük kirliliğine yol açacağına dikkat çekti. Kürsüye gelen Çevre Bakanı Erdoğan Bayraktar, bu projelerin ÇED raporu olmadan ruhsat verilmeyeceğinin altını çizerken, “ağaçlar” meselesine dikkat çekti: “Burada ağaç kesilecekse kesilecek, ağaçların 2 katı kadar ağaç kendi içerisinde mutlaka dikilecek. Taşıyabileceğimiz ağaçları da taşıyacağız.” Hızını alamayan Bayraktar, “şehirciliği”nin çevreciliği etkilemeyeceğini kanıtlamak için iddialı bir taahhütte de bulundu: “İstanbulumuz için şart olan gelişmeleri yapacağız. Sazlıdere Barajı’nın konumunu düşünüyoruz, gerekirse bunu başka tarafa taşıma imkânı olabilir.” Meclis ‘marka’ kullanır! Meclis’te şu sıralar “farklı” bir faaliyet var. TBMM Genel Sekreterliği yeni bir “uygulamanın” müjdesini verdi milletvekillerine: “Meclis mobil uygulamalara başlıyor!” Eh teknoloji son sürat; şu sıralar bütün alet edevat, araba, buzdolabı ve tabii ki telefonlara kadar her şeyin “akıllısı” makbul. TBMM yönetimi de bu “akıllı” işlere ayak uyduran kurumların başında geliyor. Geçen hafta Meclis kulisinde görevliler harıl harıl “TBMM mobil” uygulamasını tanıttı. Meclis faaliyetlerinin yanı sıra, bütün gazeteleri rahatlıkla okuyabileceğiniz bir uygulama. “Akıllı” telefonunuza ya da “tabletinize” yüklediğinizde, Meclis bir “dokunuş” ötenizde!.. Şimdilik sadece milletvekilleri ve TBMM personelinin yararlanabildiği uygulama yakın vadede herkesin kullanabileceği hale getirilecek. Ancak Meclis’tekiler yararlanabiliyor dediysek, öyle her telefon ya da tableti olan değil. İlla Apple’ın müşterisi olmanız gerekiyor. Zira bu uygulama ancak bu firmanın ürünleri olan iPhone veya iPad’lerde kullanılabiliyor. Meclis yönetimi marka tercihinin “şimdilik” olduğunu belirtip, yakın zamanda “Android”lerde de uygulamanın kullanımını sağlayacaklarını belirtiyor. Ancak, tüm işletim sistemleri için altyapı oluşturulduktan sonra uygulamaya geçilmesi de bir yolken, sadece bir marka ürünlerine yönlendiren bir uygulamanın başlatılması, ister istemez “reklam” kokusunu burunlara taşıyor. Kadın pedi listeleri delil oldu ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, Van’da deprem sonrası kadınlara yönelik etkinliklerde bulunan Van Kadın Derneği’nin (VAKAD) de aralarında bulunduğu on dernek için kapatma davası açılmasını bir soru önergesiyle TBMM gündemine taşıdı. VAKAD’ın bazı evraklarının yasadışı yollarla elde edildiğini ve “kadın pedi listeleri ele geçirildiğini” kaydeden Tanrıkulu, “VAKAD’ın depremzede kadınlar için topladığı yardımların bile yasadışı örgüte destek kapsamında değerlendirildiğine” dikkat çekti. Terörizmin Finansmanının Önlenmesi Hakkında Kanun uyarınca 10 dernek hakkında kapatma davası açıldı. Tanrıkulu, İçişleri Bakanı Muammer Güler’in yanıtlaması istemiyle verdiği soru önergesinde “bu dava için hazırlanan fezlekede öne sürülen ‘delillerin’ içeriği, dayanak konusu edilen ‘delillerin’ bir kısmının yasadışı yollardan elde edilmesi, dernekler hakkındaki fezlekenin esas olarak ‘gizli tanıklara’ dayandırılması ve iddianamede sivil toplum alanında çalışma yürüten pek çok kadının adeta hedef gösterilmek maksadıyla isimlerinin ifşa edilmesinin” sivil toplum kuruluşlarında büyük bir tedirginlik yarattığını söyledi. Tanrıkulu, şu görüşleri dile getirdi: “Terörle Mücadele Şubesi ekipleri, 3 Mayıs 2012’de VAKAD’ın konteynırını aramış, ancak VAKAD’lı kadınların bundan haberi yok. Arama sırasında not defterlerine ve bir ajandaya el konulmuş. Defterlerin kaybolduğunu fark eden kadınlar derneğe hırsız girdiğini düşünmüşler. Yardıma muhtaç depremzede kadınların isimleri ve iletişim bilgileri, bu kadınlardan bazılarının eşlerinden ayrı olduğuna dair notlar da ifşa edilmiştir.” Tanrıkulu, “Emniyetin bu ‘delil toplama yöntemi’ konusunda herhangi bir soruşturma başlatacak mısınız? Doğal afetler dahil her türlü felaketten en fazla etkilenen kadınların örgütlenmesi, dayanışma ağları kurması ve bu örgütlenmeler üzerinden yardımlaşması size göre yasadışı faaliyet midir?” sorularına yanıt istedi. Ümraniye Belediyesi’nin yeni hizmet binası açılış töreninde konuşan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye’nin bugünlere kardeşlikle geldiğini ve bunu kimsenin bozamayacağını söyledi. Muhalefetin terörün çözümü konusundaki açıklamalarına kulak asmamalarını isteyen Erdoğan, “Irkçılık, kabiliyet ve kavimiyetçilik şeytan işi, bırakın onlar şeytanın izinde yürüsün. Bu muhalefetin yalanlarına, iftiralarına ve dedikodularına asla kulak asmayın. Bunlar 30 yıl boyunca teröre çözüm üretmediler, üreteni de engellediler. Ne yaparlarsa yapsınlar biz milletimizle birlikte hareket edeceğiz ve milletemizle birlikte yürüyerek terör meselesini Türkiye’nin gündeminden çıkaracağız” dedi. Ümraniye’de kentsel dönüşüm yapılmasını isteyen Erdoğan,“Burada Ümraniye belediye başkanıma sesleniyorum, kentsel dönüşümü hayata geçir, bu kardeşlerim güzel bir ortamda yaşasın” diye konuştu. Erdoğan dün Ümraniye Belediyesi’nin yeni hizmet binasının ve AKP Ümraniye İlçe Başkanlığı’nın açılış törenine katıldı. Erdoğan konuşmasında parti olarak siyaset anlayışlarında kendilerine oy veren ya da vermeyenlere ayrı hizmet anlayışı olmadığını belirterek, insanın olduğu her yere hizmet götürdüklerini, Türkiye’nin bugüne kadar yapılan “ayrımcı siyaset” YENİ PROJELERİN GÜZERGÂHINI HAVADAN İNCELEDİ Başbakan Erdoğan dün 3. köprü, üçüncü havalimanı ve yeni şehir projelerinin olduğu bölgeyi Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş ile havadan yaklaşık 1 saat inceledi. ‘Ayrım yapmadık’ yüzünden geri kaldığını söyledi. Ayrımcı siyaset anlayışı yüzünden vatandaşın devlete küstüğünü anlatan Erdoğan,“Başbakanlığım döneminde 81 ile en az 23 kez gittim. Siirt’e 16 kez gittim. Bu millet haksızlığı affetmez” diye konuştu. “3 Y” ile mücadeleyi kendilerine rehber edindiklerini vurgulayan Erdoğan şöyle devam etti: “Yıllarca bu ülkeyi yolsuzlukla yönetmeye kalktılar. Biz hep ‘3 Y’ dedik. Yolsuzlukla mücadele, yoksullukla mücadele ve yasaklarla mücadele dedik. Şimdi bütün bunları kaldırmanın başarısını yaşıyoruz ve devam edecek. Türkiye prangalarından kurtuldu.” Erdoğan, Ümraniye’de de kentsel dönüşüm ve değişimin gerçekleştirilmesi gerektiğini ve bu konuda geri adım atılmaması gerektiğini söyledi. Bu sırada Elmalıkent Mahallesi Sosyal Dayanışma ve Yaşatma Derneği, mahallelerindeki sorunlarla ilgili hazırladığı bildiriyi gazetecilere dağıttı. Mahalle sakinlerinin hazırladığı bildiride “Mahallemizin 2B sorunu var. Kadastro çalışmaları esnasında mahalle halkımız yüzde 80 mağdur edildi. Bu çalışmalarda yazılan yerlerin birilerine peşkeş çekildiğini gördük. Yerel ve mülki amirlere defalarca müracaat etmemize karşı dikkate alınmadık” yazılması dikkat çekti. Tahditlisin, giremezsin! TBMM’de milletvekili yakını olan kimselere bir türlü işlemeyen “güvenlik tedbirleri” vatandaşlar söz konusu olduğunda birdenbire en katı şekliyle hayat buluyor. Milletvekili yakını kişiler kapıdan elini kolunu sallayarak geçerken bir vatandaş kendi Meclis’ine girebilmek için en az 2 kez aramadan geçiriliyor, kimliği kayıt altına alınıyor, Meclis bahçesine adım atana kadar potansiyel şüpheli muamelesi görüyor. Elbette Meclis’in güvenlik tedbirleri alması önemli ancak akrabası vekil olmayan vatandaşların karşılaştığı söz konusu kriterler de abartılı. CHP İstanbul Milletvekili Melda Onur da kendisini ziyarete gelen çeşitli sivil toplum örgütü temsilcilerinin bazılarının TBMM kapısında karşılaştığı bir durumu soru önergesiyle gündeme getirdi. Kendisini görmeye gelen ziyaretçilerinin kapıda “tahditli olduğunu” öğrendiğini söyleyen CHP’li Onur “tahditli vatandaş” tanımının ne olduğunu sordu. Yanıtı TBMM Başkanvekili Mehmet Sağlam verdi: “Satıcılar, dilenciler, akıl hastaları, alkol ve uyuşturucu madde etkisinde olanlar, TBMM’de önceden eylem yapanlar veya eylem yapacaklarına dair haklarında istihbarat alınanlar ile devlet büyüklerine karşı önceden eylem yapmış olanlar yerleşke içerisine alınmazlar.” TBMM’ye girişi yasaklanan tahditli vatandaşların sayısı son kayıtlara göre 311 kişi olarak belirlenirken, yine aynı kayıtlara göre bunların 8’ini dilenciler, 30’unu psikolojik sorunu olanlar 29’unu ise vekillerin yazılı talepleriyle yerleşmeye alınmayan kişiler oluşturuyor. Tahditli 241 kişi ise daha önce TBMM’de eylem yapmış kişilerden oluşuyor. Mahalleli: Mağduruz CHP’li Oran, bazı milletvekillerinin yeni parti hazırlığı yaptığını öne sürdü ‘AKP tuz buz oldu’ GAZİANTEP (Cumhuriyet) CHP Genel Başkan Yardımcısı Umut Oran, AKP’nin oy oranının yüzde 40’ların altında olduğunu ileri sürerek “AKP şu anda paramparça, tuz buz olmuş durumda. Milletvekilleri şu anda ‘Kral çıplak’ diyor, yeni parti kurma çalışmaları var” dedi. CHP genel başkan yardımcıları Umut Oran ve Gürsel Tekin, Gaziantep’in Oğuzeli, Nizip ve Şahinbey ilçe binalarının hizmete açılması törenlerine katıldı. Umut Oran, CHP Oğuzeli ilçe binasının açılışında yaptığı konuşmada hükümeti ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ı eleştirdi. Erdoğan’ın Gaziantep gezisi sırasında partisinin oy oranını yüzde 54 olarak açıkladığını kaydeden Oran, “Ben Başbakan’a sesleniyorum. Sen yüzde 54’ü ancak rüyanda görürsün. Anketler çok farklı oranlar gösteriyor. AKP’nin oyu şu anda yüzde 40’ların altında. AKP şu anda paramparça. AKP şu anda tuz buz olmuş durumda. AKP’de milletvekilleri şu anda ‘Kral çıplak’ diyor. AKP’nin içinde yeni parti kurma çalışmaları var” diye konuştu. Erdoğan’ın başkanlık sistemi, anayasa ve terörle mücadeleyle ilgili çalışmalarının AKP içinde ciddi rahatsızlıklar yarattığını ileri süren Oran şöyle konuştu: “Bu tehlikenin farkında olan AKP içindeki siyasetçiler, milletvekilleri esasında kralın çıplak olduğunu görüyorlar. AKP’de ciddi şekilde yeni bir parti kuruluşu aşamasına gelinmiş durumda. Bunu biz de dikkatle gözlemliyoruz.” Ayşe Sayın, Erdem Gül, Mahmut Lıcalı parlamentokulisi@gmail.com CHP’Lİ KESKİN’DEN ERDOĞAN’IN ‘ARAP KIZI’ SÖZÜNE TEPKİ Kaplan: Hükümetin rot BDP Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan, Kürt sorununun çözüm sürecinde Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, hükümet ve BDP’nin yalnız bırakılmamasını isterken “Hükümetin rot balans ayarı bozuk” diyerek eleştirilerde bulundu. BDP Gaziantep 2. Olağanüstü Kongresi’nde konuşan Kaplan, çözüm sürecine CHP’nin de katılmasını istedi. Kaplan şunları söyledi: “CHP kale arkasında oynamaktan vazgeçmelidir. Sahaya gelmelidir. Çünkü biz bu süreçte hükümete güvenmiyoruz. Çünkü hükümetin rot balans ayarı bozuk, onun için kaptanına da güvenmiyoruz. Eğer bu süreçte bizi yalnız bırakırsanız, Başbakan’ı yalnız bırakırsanız yarın bunun altında sizler de kalırsınız” diye konuştu. (BEKİR ŞAHİN) ‘Eşine hakaret etti, özür dilesin’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Tayyip Erdoğan’ın “Eğer ayrım yapsaydım, Siirt’ten bir Arap kızıyla niye evleneyim, evlenmezdim” sözlerine CHP’den tepki geldi. CHP Genel Başkan Yardımcısı Adnan Keskin, “evlilik konusunda kendi iradesini öne çıkarıp eşinin iradesini yok sayarak Emine Erdoğan Hanımefendi’ye hakaret ettiğini” vurguladığı Erdoğan’ı özür dilemeye çağırdı. Keskin, “Başbakan’ın açıklamasının kadınla erkek eşit değildir diyen Erdoğan’a yakıştığını, ama Türkiye Cumhuriyeti’nin Başbakanı’na yakışmadığını” söyledi. Keskin, yaptığı yazılı açıklamada şu değerlendirmeleri yaptı: “Her gün yeni bir çam deviren ve battıkça batan Erdoğan, bu sözüyle hem evlilik kurumunu aldım verdim mantığıyla ticari meta olarak gördüğünü ortaya koydu hem de ortaçağdan kalma kafasıyla evlilik konusunda kendi iradesini öne çıkarıp eşinin iradesini yok sayarak Emine Erdoğan Hanımefendi’ye hakaret etti.” balans ayarı bozuk