11 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
11 MART 2013 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA Erdoğan İnişte Yaratılan Yüksek Rantı Görmek CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, devleti kurmuş partisinden beklenen çıkışı sonunda yapabildi. Anayasanın Cumhuriyetin yapısı ve temel ilkelerini belirleyen ilk 4 maddesinin “kırmızı çizgi” olduğunu vurguladı, “Türk milleti” kavramı ile Atatürk’ün kurucu ve önderliğinden vazgeçmeyeceklerinin altını çizdi. Başkanlık sistemini de kesinlikle kabul etmeyeceklerini aktardı. Bundan sonrasını Recep Tayyip Erdoğan düşünsün. “Önder” Abdullah Öcalan ile yürüttüğü “rejimi toptan değiştirme”, ulus devleti yıkma pazarlıkları ile baş başa kalsın. BDP’nin “Öcalan’a özgürlük, Kürtlere statü” istekleri ile sürüklendiği bataklıkta debelensin. Kandil’deki diğer “önder” Murat Karayılan’ın “Hükümet ile biz de doğrudan görüşmek istiyoruz” istemi karşısında ne yapacağını şaşırsın. Deniz Baykal’ın geçen hafta ifade etmeye 15 Kitap Okumak Bursa Kitap Fuarı’ndayım. 11 yıldır düzenlenen fuar bu yıl da coşkulu bir kitapsever kitlesine ev sahipliği yapıyor. Kitapların arasında dolaşırken kitap ve kitap okumak üzerine ünlü düşünürlerin söyledikleri sözleri anımsıyorum. İngiliz düşünürü Francis Bacon (15611626) “Bilgi, güçtür” demiş. Amerikalı kişisel gelişim uzmanı Dale Carnegie (18881955) ise herkese günde yirmi otuz sayfa kitap okumalarını önermiş. “Her gün yirmi otuz sayfa okumakla kısa bir zaman içinde kültürünüzü yükseltip kitaplıklar devretmiş olursunuz” dedikten sonra, “kitap okuduğunuz zaman bir tek kelimeyi bile anlamadan geçmeyiniz, sözlüğünüz daima yanınızda bulunsun” diye eklemiş. “Okuma, ruhu yüceltir” sözü Fransız düşünürü “François Marie Arouet” Voltaire’in (16941778). Ünlü Alman yazar ve şairi Johann Wolfgang von Goethe (17491832) ise “okumayı öğrenmenin sanatların en yücesi” olduğunu söylemiş. Bunlar söylendiği zamanlardan bağımsız, bugün de güncelliklerini koruyan doğru sözler. Yaşadığımız bilgi çağında başarının en önemli kaynağının “bilgi” olduğunu kim yadsıyabilir ki? HHH Kimi zaman televizyonlardaki bilgi yarışmalarını izliyorum; hemen her yarışmada bir iki diplomalı cahil çıkıyor. Bunlar hangi okullarda okuyorlar, bunları kim eğitiyor, kim yetiştiriyor? İzlerken, ellerine diploma verenlerin yerine ben utanıyorum. Bunlar bir yoldan okudukları okulları bitirmeyi “başaran” cahiller. Okul yaşamı dışında ellerine hiç kitap almamış “kitapsızlar”. Bir de çeşitli nedenlerden ötürü okul eğitimini yarıda bırakmak zorunda kalmış olanlar var. Bunlar, okul bitirmiş cahillere göre çok daha bilgili, çok daha donanımlılar. Belli ki çok okuyorlar, hayatı öbürlerinden çok daha fazla merak ediyorlar, öğrenmek, kafalarındaki sorulara doğru yanıtlar bulmak için çabalıyorlar. En önemlisi de bize bilgiye ulaşmanın en doğru yolunun kitap okumak olduğunu, okumanın okuldan bağımsız bir edim olduğunu gösteriyorlar. HHH Türkiye’de geçen yıl okul kitaplarıyla birlikte 480 milyon adet kitap basılmış. Türkiye Yayıncılar Birliği verilerine göre ülkemizde kişi başına düşen kitap sayısı ise 6.4. Bu, gelişmiş Batı ülkeleriyle karşılaştırıldığında oldukça düşük bir sayı. TÜYAP’ın Türkiye Yayıncılar Birliği ile birlikte altı ayrı kentte düzenlediği kitap fuarlarının kitap sevgisini teşvik etmek, kitap okuma oranını yükseltmek gibi sosyal ve kültürel bir işlevi var. Seçmenlerin CHP’liler yönetsin diye oy verdiği Yenimahalle Belediyesi’nde CHP’den istifa etmiş Başkan Yardımcısı Şenol Balaban’ın uygulamaları sürüyor. AKP’li Melih Gökçek’in 1/5000 ölçekli Nâzım İmar Planı değişikliğine onay veren Yenimahalle Belediyesi yöneticileri, 1/1000 ölçekli plan değişikliğini aynı ölçütlerle kendi belediye meclislerinden de geçirdiler, hem de 6 CHP’li üyenin ret oyuna karşılık... CHP’li üyeler, bu karara itiraz ettiler. Şenol Balaban’ın başkanı olduğu İmar Komisyonu itirazı reddetti. Komisyonun bu kararı, AKP, MHP ve CHP’den istifa etmiş üyelerin oylarıyla belediye meclisinden de geçirildi. O kararlar ile ne değiştirildiğine gelince: 1 Çayyolu Dodurga’da, 44566 ada 2 parselde, inşaat emsali 0.81, konut sayısı 11, toplam inşaat alanı 2 bin 621 metrekare iken; inşaat emsali 2.368’e, konut sayısı 132’ye, toplam inşaat alanı 23 bin 108 metrekareye çıkarıldı. 2 Yine Çayyolu Dodurga’da 44547 ada 2 parselde aynı uygulamalarla konut sayısı 14’ten, 10 katından fazla olan 148’e çıkarıldı. 3 OSTİM 62238 ada 1 parselde ise inşaat emsali 0.20’den 1.60’a, konut sayısı da 15’ten 115’e çıkarıldı. Melih Gökçek ile kol kola alınmış kararlarla yaratılan rantın yüksekliğine bakar mısınız! Kim yararlanıyor bu ranttan? Yalnızca inşaat şirketleri mi, müteahhitler mi? Hiç sanmıyoruz... Bizim aklımıza takılan bir başka soru daha var: Yenimahalle Belediyesi’nde olup bitenlere başta Kemal Kılıçdaroğlu olmak üzere CHP yönetiminin neden kayıtsız kaldığı? Oysa Kılıçdaroğlu, daha geçen hafta grup toplantısında buna benzer bir olaydan yakındı: “Esenyurt’ta her türlü yasadışı işlem var. Belediye Başkanı’na kimse dokunmuyor. Bu ülkede pergule yaptı diye, tahtadan küçük bir kulübe de diyebiliriz değil mi diye hakkında soruşturma açılıyor ama devasa gökdelenleri yapıyor yasadışı, kimse görmüyor.” Esenyurt’u eleştiren Kılıçdaroğlu, CHP’li belediyede CHP’den istifa etmiş olanlar aracılığıyla yapılan karışık işleri de görmeli... çalıştığı gibi Recep Tayyip Erdoğan siyasi yaşamının en büyük yanlışını yapmıştır ve korkmaktadır. Artık çıkışta değil, iniştedir. Yeter ki CHP sağlam dursun... Adaylık Eski CHP Genel Başkan Yardımcısı Hakkı Süha Okay CHP’de milletvekillerinin belediye başkanı adaylığına bu kadar istekli olduğu bir dönem yaşanmadığına dikkat çekti: “Siyasetçi, belediye başkanlığına hevesli olabilir. Ama o zaman da milletvekili olmamalı. Haydi diyelim, istisnai olarak bir milletvekili, belediye başkanı adaylığı hevesine kapıldı. O zaman da milletvekilliğinden istifa etmeyi düşünmeli.” Okay, çok sayıda milletvekilinin belediye başkanlığını düşünmesinin, seçmende parlamentodan kaçış olarak algılandığını da belirterek diyor ki: “Milletvekillerinin belediye başkanlığı hevesleri parti tabanında da mutsuzluğa yol açıyor. Sanki CHP’de belediye başkanlığı yapacak başka insan yokmuş gibi yanlış bir izlenime neden oluyor.” AKP’li bir kaynağa dayanarak iktidar partisinde sonbahara doğru çatlama beklendiğini yazmıştık. Abdullah Gül’ün çevresinde yeni bir oluşumu Atatürk’e Hakaret Davası Prof. Dr. Alpaslan Işıklı, hazırladıkları iddianamede “Atatürk’ün dahi Ergenekon’un tarikatvari ve dini yapısı içerisinde olduğunu, ancak henüz açıklanma zamanı gelmediğinden açıklanmaması gerektiği” yolunda ifadelere yer veren Ergenekon davası savcıları hakkında “Atatürk’ün manevi anısına hakaret edildiği” gerekçesiyle dava açmıştı. Ankara 19. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin verdiği davanın reddine ilişkin karar, Yargıtay 4. Hukuk Dairesi, mahkemenin kararını “görevsizlik” gerekçesiyle bozdu. Yargıtay’ın kararına yerel mahkeme uyarsa, Ergenekon davası savcıları “Atatürk’e hakaret”ten Yargıtay’da yargılanacaklar. Kerry’nin, son Türkiye ziyaretinde Gül’ü “deneyimli akil adam” diyerek övmesi de Recep Tayyip Erdoğan’ın geleceği açısından pek hayra alamet değil. Senaryo öngören o senaryo giderek güçleniyor. ABD Dışişleri Bakanı Görüş Prof. Dr. Mete TAPAN KİM KİME DUM DUMA BEHİÇ AK [email protected] Yeni Anayasamızı Belirleyen Ne Olmalı? Ben ömrünü eğitime adamış, mimarlık alanında bir üniversite öğretim üyesiyim. Anayasamızın değişmesinin, başka bir deyişle çağdaşlaşmasının kaçınılmaz olduğuna inanıyorum. Çok şükür, ülkemizde yeni çağdaş anayasayı hazırlayacak, çok sayıda anayasa uzmanı hukukçular, profesörler ve bu konuda yeterli sayıda akil kişi var. Ancak ülkenin bu kadar önemli bir konusunda, halen partiler arası diyaloğun bir türlü sağlanamaması, ülkenin “aydın” diye nitelendirdiğimiz kişiler arasındaki fikir ayrılıkları, ister istemez beni de etkileyerek, aşağıdaki görüşlerimi haddim olmayarak ortaya koymama neden oldu. Ben çağdaş anayasanın hazırlanmasında, toplum bireylerinin anayasa ile ilgili amaçlarının ve istemlerinin dikkate alınmasının gerektiğine inananlardanım. Kanımca, esas sorun, “Nasıl bir anayasa”da değil, “Nasıl bir birey için anayasa”da yatmaktadır. Başka bir deyişle, önce insanımızı tanımlamak ve bu tanımlanan insana göre yeni anayasayı ortaya koymak gerekir. Örneğin; ben sosyal demokratım, ülkemi seviyorum, bir an evvel ülkemize barışın gelmesini ve terörün bitmesini ve herkesin anadilinde eğitim görmesini istiyorum. Ayrıca Türkiye vatandaşı olduğum için mutluyum, resmi dilin Türkçe olması gerektiğine ve demokrasiye inanıyorum. Ülkemizin bölünmemesi için elimden geleni yaparım, ırk ve din ayırımı yapmadan bütün vatandaşlarımla Türkiye topraklarını paylaşmak istiyorum. Yine, Cumhuriyetle gelen devrimlerin bilimsel yöntem ve kavramlarla yeniden değerlendirilmesini ve anlamlandırılmasının gerekli olduğunu düşünüyorum. Yukarıda saydığım amaçlar, istemler veya olgular benle ilgilidir. Herkesin farklı istemleri, amaçları olabilir. Ancak sağlıklı bir anayasa istiyorsak, vatandaşların anayasanın en azından önemli maddeleriyle ilgili istemlerinin veya amaçlarının araştırılarak ortaya konması gerekir. Sonuçların sağlıklı bir biçimde değerlendirilmesi yapılıp, anayasanın özünü saptayacak bu maddelerin öncelikle ve konsensus sağlanarak düzenlenmesi şarttır. Bu çalışmalar sonucunda eğer ülke bireyleri arasında bir konsensus sağlanamıyorsa, anayasanın sağlıklı olabileceği konusunda kuşkular ortaya çıkar. Acaba, anayasanın maddelerini tek tek düzenlemeye geçmeden şeffaf bir biçimde, ülke çapında konsensusa varmanın yollarını mı arasak!!! Belki de çare ülke vatandaşları arasında diyaloğu güçlendirmek ve konsensusa gidecek yolların önünü açmaktır. Yukarıda değindiğim araştırmanın hangi zaman diliminde ve hangi yöntemlerle yapılacağı konusunda bir düşüncemin olduğunu söyleyemem. Tüm ülke vatandaşlarını mutlu edecek bir anayasa ancak vatandaşların istem ve amaçlarına cevap verecek bir anayasadır. Dolayısıyla, bu araştırmanın yapılması kaçınılmazdır. Bugünkü temsili demokrasi çerçevesinde geliştirilen yöntemlerin, çözüm getireceğine de pek inanmıyorum. Muhalefet partilerinin yaklaşımları, söylemleri veya iktidarın hazırladığı bir anayasa taslağını muhalefet bir partinin de desteğini alarak halkoylaması marifetiyle kabul ettirme düşünceleri gibi girişimler sağlıklı bir anayasa temin etmenin yolu olmamalıdır. Sonuç olarak, en azından anayasanın “önemli maddelerinin” üstünde çalışmalara hız verilip kısa bir sürede ülke bireylerinin değerleri de göz önüne alınarak bir konsensusa varılmalıdır. Aksi takdirde iyi niyetli yeni anayasa düzenleme çabaları boşa gider ve bu da demokrasimiz adına bir kayıp olur... HARBİ SEMİH POROY BULMACA SEDAT YAŞAYAN UYDUDAN NAKLEN HAKAN ÇELİK [email protected] SOLDAN SAĞA: 1 2 3 4 5 6 7 8 9 1/ Şarkı, 1 dans, hok 2 kabazlık gibi deği 3 şik dalla 4 ra özgü ve 5 aralarında 6 ilişki olma 7 yan oyun lardan olu 8 şan gösteri. 9 2/ Felsefe 1 2 3 4 5 6 7 8 9 de bir durum1 S A PA K L A V İ dan başka bir A L A Y duruma geçme 2 Ü L Ü Ş A V A R E ye verilen ad... 3 R A S Yoğurtla yapı 4 E R R U M İ AMO K lan bir hamur 5 Ç A Ç A ÖD Ü N D O tatlısı. 3/ Kulp 6 lu ve ağzı ka 7 K E Ğ İ Ç Ş E N L A O S paklı, bakırdan 8 Ö L Ü K su kabı... Büyük 9 K A R A L A H N A erkek kardeş. 4/ Kol gücünü geliştirmek için kullanılan, gürgenden cimnastik aracı. 5/ Bireyler arasında ortak simgeler sistemiyle gerçekleştirilen anlam ve bilgi alışverişi. 6/ Bir nota... Yaprakların düz ve parlak bölümü... İlave. 7/ Tek desteyle oynanan bir iskambil oyunu. 8/ Kullanılmaya hazır para... Ekip, takım. 9/ Çukur yer... Ceviz ya da badem içi. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Entrika ve karşıtlıklara, yanılmalara dayanan hafif komedi... Bir soru sözü. 2/ İngiltere’de çok sevilen bir cins bira... Hayvanların bağlandığı gölgelik. 3/ Rusya’nın para birimi... “ kapılı bir handa / Gidiyorum gündüz gece” (Âşık Veysel). 4/ Bitkibilim. 5/ Düşünce ve duyguların güzel ve etkili bir şekilde anlatılması sanatı. 6/ Bir cetvel türü... Erkek hizmetçi. 7/ Halk dilinde babanın kız kardeşine verilen ad... İtici neden, güdü. 8/ İlkel benlik... Kuzu sesi... Pamuk, yün gibi şeyleri eğirmekte kullanılan araç. 9/ Eski yapı ya da kent kalıntısı... Cevizli sucuk.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle