Katalog

9 ŞUBAT 2013 CUMARTESİ HABERLER 2922 kayıp varmış memlekette, 110’u yabancı ama elle tutulur Amerikalısı, İngilizi yok... Haliyle aranmıyorlar... ? Tam sayfa, manşet, çeşitli ebatta 2 bin haber yapıldı Sarai ile ilgili... 3 bin kadar da televizyon haberi... Türkiye’den yapılacak haber kalmayınca, Amerika’ya dört kişilik ekip gönderdiler gazeteden... Aradılar aradılar, Amerikalı Sarai’nin amcasını mı, dayısını mı ne buldular... Hiç görmemiş yeğenini... “Onun yerine büyük teyzemizi anlatsam olur mu?” dedi... Anlattı... ? Sarai’ye tabii ki üzüldük... Ama birisi var ki bu ülkede her gün ölür... 74 milyon katılır cenazesine... Siyasetçiler, polisler, uzmanlar, yöneticiler, gazeteciler, televizyoncular, erkekler, kadınlar, zenginler, fakirler, irili ufaklı bir millet cenazenin arkasında... Sorarlar: “Kim bu ölen?..” Yanıt verir birisi: “İnsanlık...” CUMHURİYET SAYFA 3 Sarai’yi ararken birisini buldular... 19 yaşında... İnşaatta tecavüz edilmiş, sonra öldürülmüş... Ama baktılar... Bangladeşli... Ee olmadı... İçeride tek sütuna ancak... ? Savcı da kızdı zaten... “Ne işi varmış?” dedi... ? Sarai belki denize düşmüştür diye dalgıçlar her yere daldılar, o arada bir kadın cesedi buldular denizin dibinde... Ceset çıkarıldı... Ajanslar flaş geçmeye, kamera çekmeye, muhabir koşmaya başlayacaktı ki... Baktılar: Bu esmer... ? (İyi ki denize geri atmadılar...) ? Aynı günlerde İstanbul’da üç kadın öldürüldü... Evlerine girerek kimisini bıçakladılar, kimisini boğdular... Kadınların üçü de kimsesizdi ve belli ki varlıklarına el koymak için öldürülmüşlerdi... Sarai... Ve yaşlıydı üçü de... Yaştan kaybettiler, belki duymadınız bile... Bir şey daha söyleyeyim hadi: Üçü de Ermeni... İyi mi?.. ? Diyelim ki daha önce öldürülen barış elçisi Pippa Bacca iyi isimdi... Sarai Sierra keza... Bir odaya kilitlenip yakılan mülteciler cinayetinde koşup isimlerine baktılar: “Abdul Hamhuma” mı ne?.. Afrikalılar... Geri döndü ekip, benzin parasına yazık... TTNet’in İlgisi… BTK’nin İlgisizliği… ve Phorm Olayı! BTK, devletin Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu. Görevi ülkedeki tüm iletişimi düzenlemek; vatandaşların ve tüketicilerin bu konudaki haklarını ve özgürlüklerini korumak. TTNet, özelleştirilmiş olan Türk Telekom’un internet bağlantısı hizmeti sağlayan bir şirketi. TTNet ile ilgili yazdığım yazıya, aynı gün şirketten açıklama geldi. BTK’nin yetki alanındaki konuya ilişkin ikinci yazıya ise “Devlet”ten hiçbir yanıt yok! Oysa BTK, bir vatandaş, bir tüketici olarak benim haklarımı korumakla mükellef! TTNet, para ile hizmet sattığı için daha duyarlı diye düşünebiliriz… Ama vatandaşın ve tüketicinin haklarını, anayasal hak ve özgürlüklerini, bu arada özel hayatın gizliliğini korumakla mükellef olan devletin bir kurumunun, kendi sorumluluk alanında suskun kalması bana biraz garip geldi doğrusu! ??? Bir başka olayı da İzmir Milletvekili Erdal Aksünger, Phorm adlı şirketin internet kullanıcılarını izlemesi konusunda bir açıklama yaparak konuyu kamuoyuna taşımış. Buradan aldığım bilgilerin özeti şöyle: (http://www.tbmm.gov.tr/develop/owa/ haberportal.aciklama?p1=123316 adresli TBMM sitesinde açıklamanın tam metni var.) 1) TTNet, AB sınırlarında faaliyetleri yasadışı hale gelen Phorm adlı firmayla işbirliği yaparak kişisel verilerin ve iletişimin gizliliğini ihlal ediyor, temel insan hak ve özgürlüklerine aykırı davranıyor. 2) Phorm, sizin izniniz olmadan, gezdiğiniz siteler, tıkladığınız reklamlar, izlediğiniz videolar, doldurduğunuz formlar üzerinden sizin kişisel eğilimlerinizi profilliyor. Yani internette neler yaptığınızı/davranışlarınızı izleyip ona uygun reklamlar ve içerikler sunuyor. 3) Böylece internet üzerinden hem izleniyor, hem de fiili olarak fişleniyorsunuz. Bu fişlenme sonucu, aklınıza gelebilecek her konuda, siyasi, ticari, kültürel, cinsel ve inançsal eğilimlerinize göre tasnif edilebilir hale geliyorsunuz! ??? Bu iddialar üzerine BTK toplanıyor ve TTNet’i uyarıyor. Anlaşılan, arada Gezinti.com adlı bir site de var. Bu kararın özeti de şöyle: 1) TTNet, Gezinti.com hizmeti ile kişisel verilerin işlenmesinde, ilgili yönetmelik ve öteki mevzuat hükümlerini ihlal ettiği için hakkında soruşturma başlatılıyor. 2) Bütün TTNet abonelerinin Gezinti.com hizmetinin kapsamı dışına çıkarılmasına karar veriliyor. 3) Gezinti.com hizmetine ilişkin olarak, yararlanmak isteyenlerin ayrıntılı olarak bilgilendirilmesi ve hizmetten çıkmak isteyenlere seçeneklerin açıkça sunulması zorunlu kılınıyor. ??? İnternet iletişimi çağımızın en yaygın araçlarından biri. Gerek ticari şirketler gerekse devlet, yani BTK, hem bu hizmetin en iyi sağlanmasını hem de temel hak ve özgürlüklerin, özel yaşamın gizliliğinin korunmasını sağlamakla mükellef… Ama “İleri demokrasi” rejiminde, temel hak ve özgürlüklerimiz, iletişim özgürlüğü ve özel hayatın gizliliği dahil, devletin ve özel ticari şirketlerin insafına kalmış galiba! Dört ayda 7 bin imdat ÖZLEM GÜVEMLİ Siirt’te 2010’da şiddet gördüğü eşini terk ettikten 12 gün sonra uçurumun dibinde cesedi bulunan öğretmen Esin Güneş (25) davasında yeni bir bilirkişi raporu hazırlandı. ODTÜ FenEdebiyat Fakültesi Fizik Bölümü’nün hazırladığı raporda, Güneş’in herhangi bir dış etki olmadan düşmesi ihtimalinin neredeyse sıfır olduğu sonucuna varıldı. Daha önce hazırlanan bilirkişi raporunda da Güneş’in itme sonucu düştüğü belirlenmişti. 24 Ağustos 2010’da eşi Güven Güneş, taksici Beşir Üzüm ile gittiği Aydınlar ilçesinde “Kale” olarak bilinen uçurumun dibinde Esin Güneş ölü bulunmuştu. Eşi olayın kazayla meydana geldiğini öne sürmüştü. Olay yerinde yapılan tespitlere ve sanık ifadelerine göre Esin Güneş ilk düştüğü yerden kayarak ikinci kez tekrar düşmüştü. ODTÜ tarafından 28 Ocak 2013’te hazırlanan raporda da Esin Güneş’in iki aşamalı düşüşü fizik ya Kadın Cinayetlerini Önleyeceğiz Platformu’ndan koruma isteğiyle ilgili ürküten rakam Düşme olasılığı sıfır saları doğrultusunda tekrar incelendi. Raporda Esin Güneş’in basamaklı bir yapıya sahip alanda ilk düşme sırasında 2. bölgeyi aşarak 3. bölgeye düşmesi ve ikinci düşme sırasında da 4. bölgeye tek bir yerden hızla çarpıp uçuruma yuvarlanmasının mümkün olup olmadığı araştırıldı. Raporda bir insanın vücudu taş zemine çarptığında hızının yarısından fazlasını kaybedeceği, çarpışmadan sonra hareket yönüne bağlı olarak nesnenin ikinci zemine 2 metreden daha az bir mesafeye düşeceği belirtilerek “Dolayısıyla en iyimser tahminde bile bu nesnenin ikinci zemini atlayıp, üçüncü zemine düşmesi mümkün değildir” denildi. Esin Güneş davasında yeni bilirkişi raporu TÜREY KÖSE ? Davada Esin Güneş’in eşi ve taksi şoförü arkadaşı “kasten adam öldürme” iddiasıyla 3 yıldır tutuksuz olarak yargılanıyor. ANKARA Kadın Cinayetlerini Önleyeceğiz Platformu hukuk sorumlusu avukat Gökçesu Özgül, “4 ayda 7 bine yakın kadının koruma istediğine” dikkat çekerken “Başbakan ‘5 çocuk yapın’ yerine, ‘günde 5 kadın öldürülüyor, bu durmalı’ dese daha az kadın öldürülür” diyor. Kısa sürede 20’ye yakın ilde örgütlenen platformun hukuk sorumlusu Özgül’le kadın cinayetlerini konuştuk: ? 7 bin kadın koruma istedi Kadın cinayetleriyle ilgili sadece sayı konuşulması bizi rahatsız ediyor. Kadın hangi koşullarda yaşıyordu, neyle geçiniyordu, şiddet görüyor muydu, kolluk görevlilerinin ihmali var mıydı; bunlar bizi daha çok ilgilendiriyor. Bakanlık tarafından 6 bin 764 kadının koruma talebi olduğu ve bunun kabul edildiği açıklandı. 4 ayda 6 binin üzerinde koruma istendi. Antalya’da vali yardımcısı, bir ilçede 1500 koruma isteyen kadın var ama 750 polis var, diyor. Konya’dan, Maraş’tan çok fazla koruma talebi geliyor. İşsizliğin yoğun olduğu yerlerde daha fazla oluyor. ? Denetimli serbestlik tehlikeli Denetimli serbestlikle hükümlü olanların bir kısmı daha önce kadına şiddet uygulamış erkekler. O erkeklerin salıveriliyor olması, bıraktıkları işleri devam ettirebilmeleri anlamını taşıyor. AHİM’nin Nahide Opuz kararı var. Şiddet fiilleri etkin şekilde cezalandırılsaydı, cesaretlendirmemiş olurdu, diyor. Günde ortalama 5 kadının öldürüldüğü bir ülkeden söz ediyorsanız, kadına şiddetle ilgili özel bir düzenlemeye gidilmeliydi. Cezaların arttırılmasını talep ediyoruz. Yasaya “kadın cinayeti” kavramının girmesini istiyoruz. Eşini öldüren erkeklerin tahrik indirimi gibi indirimlerden kolayca yararlanmaları engellenmeli. Cinayetten önceki şiddet fiilleri daha etkin cezalandırılmalı. Karımın boynunda kızarıklık gördüm, çok kıskandım, öldürdüm dedi Ankara’da biri, indirim aldı. Bir başkası “Diğer kadın katillerinin aldığı indirimleri almak istiyorum, kadın dernekleri müdahil olmasın” dedi. Erkeklerin bilinci çok açık, hazırlıklılar. Ayşe Paşalı’nın katili önce ne kadar ceza alacağını araştırmış. ? ‘Ben de tahrik indirimi istiyorum!’ Emekli üsteğmen intihar etti ? İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) Konak’ta bir apartman dairesinden duman çıktığını görenler polis ve itfaiyeye haber verdi. Ekipler, içeride yanmış bir erkek cesediyle karşılaştı. Cesedin Hava Kuvvetleri Komutanlığı’ndan 25 yaşında psikolojik sorunları nedeniyle pilot üsteğmen rütbesindeyken emekli edilen A. Umut Metin’in olduğu belirlendi. Metin’in yanıcı bir madde ile kendini yakarak intihar ettiği saptandı. Acılı baba: Önlem eksik Koruyucu ve Haber Merkezi Sakarya’da arkadaşlarıyla gittiği gokart pistinde başının kopması sonucu ölen Tuğba Erdoğan’ın (24) cenazesi babası tarafından alınarak memleketine götürüldü. Erdoğan ailesinin 1995’te bir kızlarını da lösemiden kaybettiği ortaya çıktı. DHA’nın bildirdiğine göre yıllar önce de bir kızını hastalıktan kaybettiğini belirten baba Süleyman Erdoğan, “3 kız bir erkek çocuğu babasıyım. 1995’te 9 yaşındaki kızım Merve lösemi hastalığından hayatını kaybetti. Merve öldüğünde Kızım Tuğba 6 yaşındaydı. Kızımın kullandığı go kart aracının arkasında koruyucu yumuşak kafalık yok. Başında kask bulunmuyor. Geçen yıl da burada bir kızın uzun saçları aynı şekilde sıkışmış ama saçları koparak kurtulmuş. Kamu davası zaten açıldı. Ben de şikâyetçi oldum” dedi. Gözaltına alınan işletme sahibinin kardeşi Ömer Malkoç sevk edildiği mahkemece adli kontrol cezasıyla serbest bırakılırken facianın yaşandığı piste “kasksız binmeyin” tabelasına rağmen genç kızın kasksız olarak go karta bindiği öne sürüldü. kask yoktu Hırsızdan not: Öldüren bendim ? İstanbul Haber Servisi Samatya’da Maritsa Küçük’ün (85) öldürülmesi, T.A.(87) ile Sultan Aykar’ın (83) saldırıya uğraması ve bir Ermeni kadının kaçırılmaya çalışılmasıyla ilgili soruşturma sürerken önceki gün Maritsa Küçük’ün hemen evinin yanındaki R.M’ye ait plastik kapı pencere dükkânına giren hırsız R.M’ye ait kıyafetleri aldı. Hırsız, demir dolabın üzerine de kalemle “Alsam iyi olurdu çünkü para lazımdı bana. Az eşya aldım, öldüren bendim” yazdı. Hırsızı bulmak için inceleme başlatıldı. Bir anlık sinirle ateş etmiş! ? İstanbul Haber Servisi Metris Cezaevi’nin bitişiğindeki kışladan 14 Ocak günü çıkan ve özel halk otobüsündeki Şükrü Akpınar’ı yaralayan kurşunun nöbet tutan E.T.’nin silahından çıktığı belirlendi. E.T olay günü babasından para istediğini ancak olumsuz yanıt aldığını, bir de kendisine ek nöbet yazıldığını öğrendiğini söyledi. Bu iki duruma da canının çok sıkıldığını anlatan E.T “Bir anlık sinirle ateş ettim” dedi.