25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 5 ŞUBAT 2013 SALI ekonomi@cumhuriyet.com.tr 10 EKONOMİ Yeni yıla yüzde 15 civarı artışla başlayan hazır giyim, ihracatta yeniden 1 numara olmayı amaçlıyor Hedefimiz liderlik Ekonomi Servisi Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği (TGSD) Başkanı Cem Negrin, hazır giyim ihracatının ocakta Türkiye ortalamasından 2.5 kat daha fazla arttığına dikkat çekerek “Hedefimiz uzun yıllar ihracata liderlik eden sektörümüzü yeniden zirveye çıkarmak ve bir numara yapmak” dedi. Bu süreçte Fas, Cezayir, Tunus ve Portekiz’in yakından takip edilmesi gerektiğini belirten Negrin, “Hızlı modada Türkiye lider konumda ancak bu ülkeler bize rakip olabilir” diye konuştu. Pazar payını artırmak için Türkiye’nin elinden geleni yaptığına dikkat çeken Negrin, yeni koleksiyonlarla ve maliyet fiyatlarının düşmesiyle bu oranın büyüyebileceğini belirtti. Negrin, ihracatta geçen yıl kasım ayı faaliyet endeksine bakıldığında yüzde 20.6 oranında bir artışın söz konusu ol Mobil reklamlar bu yıl yarı yarıya büyüyecek Ekonomi Servisi Deloitte Türkiye TMT Endüstri lideri Tolga Yaveroğlu, kuruluşun “Teknoloji, Medya ve Telekomünikasyon Öngörüleri 2013” başlıklı raporunda, bu yıl global ölçekte bir milyar akıllı telefonun piyasaya sürüleceğini, akıllı aletlerin artan satışına rağmen bilgisayar kullanımının egemenliğini koruyacağını ve tabletlerde öncelikli olmak üzere artan mobil reklamların yüzde 50 büyüme oranı yakalayarak pazar genişliğini toplam 9 milyar dolara ulaştırmasının beklendiğini belirtti. Bu yıl 12’ncisi yayımlanan raporda şu noktalar dikkat çekiyor: Bilgisayar hâlâ popüler; her ne kadar bilgisayar, telefon ve tabletle birlikte bu tür cihazların satışlarında yüzde 20 ile en düşük paya sahipse de internette veri trafiğinin yüzde 80’den fazlası masaüstü ve dizüstü bilgisayarlarla gerçekleştiriliyor. 2013 yılında bir milyar akıllı telefon piyasaya sürülecek. Bu yıl akıllı telefonların satışından 4.9 milyar dolar gelir elde edilecek. Sadece tablet reklamlarından elde edilecek gelirse 3.4 milyar dolar olacak. Tablet başına reklam geliri 7 dolarken akıllı telefonda bu rakam 0.60 dolara düşecek. 2013 yılı TV endüstrisinin, şu an mevcut olan HD yayınından 4 kat daha kaliteli yayın kapasitesine sahip 4K teknolojisine geçmeye hazırlandığı bir yıl olacak. Ancak 4K’nin tamamlanması yıllar alacak. u TGSD Başkanı Cem Negrin, hazır giyim ihracatının ocakta Türkiye ortalamasından 2.5 kat daha fazla arttığını söyledi. Negrin, yeni koleksiyonlarla ve maliyet fiyatlarının düşmesiyle bu oranın büyüyebileceğine dikkat çekti. duğunu söyledi. Geçen ekim ayında yaşanan küçük düşüşün, son üç çeyrekte toparladığını belirten Negrin, “Yeni yıla ocakta yüzde 15 civarı artışla başladık. Bu oranda, ABD borsalarındaki iyileşmenin, ihracat artışının ve mevsimsel canlılığın etkisi var. 2013’ün iyi gideceğini düşünüyoruz. Avrupa hızlı modasında yüzde 7 olan payımızı yüzde 10’a çıkaracağız. Böylesi bir ortamda rüzgârı arkasına alan hazır giyim sektörünün 2013’te ihracat lideri olması hiç kimseyi şaşırtmamalı” dedi. Negrin, Avrupa ülkelerine yapılan hazır giyim ihracatında, Çin’in ardından gelen ve hızla payını artıran Bangladeş’in Türkiye nin önüne geçtiğini ifade etti. Kur, ciroları zayıflatıyor Avrupa’da Bangladeş, Kamboçya, Sri Lanka ve Vietnam gibi Uzakdoğu ülkelerinden ucuz mal alımının devam ettiğini vurgulayan Cem Negrin, endekse ilişkin şu bilgileri verdi: “Üreticiler maliyetleri fiyatlara yansıtamadıklarından sanayiciro endeksinde yavaşlama söz konusu. Toplam cirolardaki zayıflama da döviz kurları da bir başka etken. Öte yandan finansman endeksinde kuvvetli bir artış yaşadık. Ancak endeks şimdi istikrarlı bir konumda seyrediyor. Bu konuda taşlar yerine oturdu.” Global yatırımcının gözü Türkiye’de Ekonomi Servisi Danışmanlık şirketi Grant Thornton’un son araştırmasına göre Türkiye, BRIC ve Meksika’dan sonra global yatırımların hedefindeki 6. ülke konumunda. Grant Thorntun’un ‘Gelişmekte olan piyasalar, fırsat endeksi’ verilerine göre gelişmekte olan 27 ülke arasında Türkiye 6. sırada. Ekonomik büyüklük, nüfus, dünya ticaret hacmindeki pay, büyüme beklentileri, gelişim oranları gibi birçok farklı etmenin hesaba katıldığı ölçüme göre 6. sırada olan Türkiye, 7. sıradaki Endonezya ile birlikte önümüzdeki 5 yıllık dönemde dünyadaki global büyümenin yüzde 45’inin kaynağını yaratır durumda olacak. 44 ülkede yapılan 3.200 C seviye yönetici ile yapılan araştırma global yatırımların kriz sonrasında çift yönlü bir hal aldığını da ortaya koydu. Daha önce çoğunlukla gelişmiş ülkelerden hızlı gelişen ülkelere akarken son dönemde çift yönlü bir seyir var. Buna göre araştırmaya katılan Türk şirketlerin yüzde 71’i Ortadoğu’daki, yüzde 59’u Batı Avrupa’daki ve yüzde 49’u Rusya’daki yatırımların peşindeler. Bunlardan sonra ise yüzde 33 ile Güney Afrika geliyor. Araştırma sonucuna göre global ölçekte, iş dünyası liderlerinin yüzde 57’si, yeni yatırımlar için Çin, Hindistan, Rusya, Brezilya, Meksika ve Türkiye’ye yönelmiş durumdalar. Sadece yüzde 38’lik bir kesim Batı Avrupa ve Kuzey Amerika’yı yeni bir alternatif olarak düşünüyor. Bugün ülkemizde ulus devlet anlayışının ayıplı hale gelmesinin ve ulusalcılığın utanılacak bir durum olmasının sebebi aslında etnik kimlik meseleleri değildir. Esas sebep uluslararası ekonomik anlayış değişikliği ve küreselleşmenin sonucu olarak ulusçuluk anlayışının ulus üstü çıkarlara aykırılık oluşturmasıdır. Devletin ekonomide ağırlığının olması veya artması uluslararası çıkarlara aykırı olduğundan ulus devlet anlayışı zayıflatılmalı ve ulus üstü devlet bilinci beyinlere yerleştirilmelidir. Bunun da aracı askeri gücün ve etnik meselelerle devlet aygıtının zayıflatılmasıdır. Burada siyasal iktidar dikta gücünü artırırken devletin zayıflaması nasıl oluyor, diye çelişkiye düşmeyin. Siyasal iktidarın artan gücü ile devletin zayıflaması arasında doğrusal bir ilişki vardır. Çünkü küresel devlet anlayışının topluma kabul ettirilmesi için ulus devleti yönetenlerin tek güç olması gerekir. Küresel ekonomik çıkarlar ulus devlet anlayışı ile çeliştiğinden ulus devletin moral ifadesi olan ulusalcılık ayıplanır hale getirilmiş; ulusalcılar geçmişe özlem duyanlar, etnik milliyetçi ve Kıbrıs Rum Yönetimi batıyor Rumlar, Avro bölgesinden 17.5 milyar Avro kurtarma yardımı talep ediyor. Yardımı alırsa Güney Kıbrıs’ta adam başına 19.722 Avro borç yazılacak Ekonomi Servisi Yunanistan’ın finansal krizinden ve kendi bankalarının ters giden maceralarından büyük zarar gören Kıbrıs Rum Yönetimi, AB kurtarma yardımı gelmezse nisan ayında parasız kalacak. Rumların Avro bölgesindeki ortaklarından acilen istediği yardım 17.5 milyar Avro, yani bir yıllık toplam ücretlerine denk. Bu, Rum kesiminde yaşayan her erkek, kadın ve çocuk başına 19.722 Avro borç anlamına geliyor. Avro bölgesinin en küçük ülkelerinden biri olan Kıbrıs Rum Yönetimi, geçen yıl haziran ayında bankaları Yunanistan’ın borçlarının AB’nin onayıyla büyük çaplı olarak silmesinden büyük zarara uğrayınca, AB ve Uluslararası Para Fonu’ndan kurtarma yardımı istedi. Ancak şu ana kadar kurtarma operasyonunu bir diplomatik çözüme bağlayan kimse çıkmadı. Reuters’in analizine göre, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin AB’ye katılmasının üzerinden 10 yıl geçti ve ilk kez AB’nin elinde adanın 40 yıla yaklaşan bölünmüşlüğünün son bulmasını zorlayacak bir koz var. Rumlar, 2004’te Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Kofi Annan’ın hazırladığı plana göre iki bölgeli gevşek bir federasyon yapısı içinde kuzeydeki KKTC ile birleşmeye itilebilir. Ancak AB’nin en güçlü üyeleri olan Almanya ve her şeye Atatürkçülük gözlüğünden bakanlar olarak kınanmaya başlanmıştır. Oysa durum öyle değildir. Tarihte devlet anlayışlarına bakıldığında ulus devlete karşı yapılan eleştirileri 21. yüzyılın küresel ekonomisinin doğurduğunu ve bu akıma kapılanların küresel aktörler tarafından yanıltıldığını görürüz. Türklere ambargo kalkabilir Kıbrıslı Türkler hâlâ ekonomik olarak AB’den dışlanmış durumdalar. 2004’te AB, KKTC’ye vaat ettiği paranın bir kısmını verdi ve ürünlerini doğrudan AB’ye ihraç etmesine izin vereceğini açıkladı. Ancak Rumlar doğrudan ticareti engellediler; buna karşılık Türkiye de Rumlara deniz ve hava limanlarını kapattı. AB şimdi Rumlara mali yardım konusunu kullanarak KKTC’nin doğrudan ticaret ambargosunu kaldırmaları için baskı yapabilir, ki bunun karşılığında da Türkiye, Rum gemi ve uçakları üzerindeki yasağı kaldırabilir. ABD’nin, Kıbrıs sorununa bir çözüm bulmak için baskı yapma hevesi ise Rumların Akdeniz’deki karasularında büyük doğalgaz yatakları bulması ve Washington’ın bölgedeki en büyük müttefiki olan İsrail ile bu konuda işbirliğine gitmesi üzerine zayıfladı. Bu beklenti Rumların mali sorunlarını zaman içinde çözebilir. 2019’da sevkıyata başlanacağı tahmin edilen doğalgazın gelecekteki gelirlerine karşılık şimdiden borçlanmak mümkün olabilir. O tarih geldiğinde Kıbrıs Türkleriyle uzlaşma yönündeki heves, tıpkı doğalgaz gibi uçabilir. Kıbrıs sorununa çözüm getirilmesi için var olan en son fırsat da Avrupa ülkelerinin bu konuya hiçbir ilgi göstermemeleri yüzünden kaybolup gidebilir. Galatasaray yeniden başvuracak Ekonomi Servisi Sermaye Piyasası Kurulu (SPK), Galatasaray’ın mevcut sermaye artırımı başvurusunun olumsuz karşılanarak işlemden kaldırılmasına karar verirken, Galatasaray sermaye artışına nakit olarak katılacağını beyan ettiğini ve SPK’ya yeniden başvuracağını açıkladı. Galatasaray Sportif ödenmiş sermayesini, tamamı nakden karşılanmak üzere yüzde 300 bedelli artışla 55.76 milyon liraya çıkarma kararı aldığını geçen yıl eylülde açıklamıştı. SPK’nin bülteninde yer alan bilgiye göre; Galatasaray’ın sermaye artırım başvurusunun işlemden kaldırılma gerekçesi ile ilgili; halka açık ortaklıkların yapacakları sermaye artırımlarında sermaye koyma borcunun nakit olarak yerine getirilmesinin esas olduğu belirtilmişti. Birleşme için koz Ekonomi Servisi Her geçen gün yeni bir eyleme sahne olan İspanya’da geçen ocakta kayıtlı işsiz sayısı 4 milyon 980 bin 778’e ulaşarak yeni bir rekor kırdı. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın açıkladığı verilere göre ülkedeki işsizler ordusuna ocakta 132 bin 55 kişi daha eklendi. SGK üyeliğini kaybeden işçilerin sayısı da 263 bin 243 oldu. Son rakamlara göre SGK’ye bağlı 16 milyon 179 bin 438 işçi kaldı. İspanya’da genç nüfusta ise işsizlik yüzde 55’e yaklaşıyor. 2013’te işsiz sayısının azalması öngörülmüyor. Diğer yandan İspanyol havayolu şirketi Iberia’nın işçi çıkarma kararına karşı çalışanların protesto gösterileri başladı. İberia, 2012’de 300 milyon Avro’dan fazla zarar açıklamış ve 4 bin 500 işçisini çıkaracağını belirtmişti. spanya’da i sizlik yine rekor kırdı THY filoyu genişletiyor ÖZCAN YAŞAR Fransa, 2004’te Rumları üyeliğe aldığında kaçan birleşme fırsatını gerçeğe dönüştürmek için bu olanağı kullanmaya niyetli görünmüyor. O yılda KKTC Annan Planı’nı kabul etmişti. Bu kararda, birleştiği takdirde, adada bulundurduğu 30 bin as kerini geri çekebilecek olan Türkiye’nin teşvikleri etkili olmuştu. Ancak birleşmeyi öngören planı reddetseler de AB üyeliğine alınacakları güvencesinin rehavetini yaşayan Rumlar, AB’ye girmelerinden bir hafta önce yapılan referandumda Annan planını reddetmişlerdi. Ulus Devlet Ve Ulusüstü Devlet (1) devlet” anlayışına bırakmalı yani ulus devlet anlayışından uzaklaşılmalıdır. Bu anlayış bir anlamda Keynesçi devlet anlayışına da karşı bir anlayıştır. Bilindiği gibi devlet, üzerinde mutabakat bulunmayan ve amaca göre tarif edilen bir soyut kavramdır. Liberal ve marksist doktrinde devlet siyasi ve ekonomik kavramlarla tanımlanırken, klasik devlet tanımı Weber tarafından yapılmıştır; “Devlet, fiziki güç ve şiddet kullanılmasıdır.” 16 ve 17. yüzyıllarda Kuzeybatı Avrupa’da doğan ulus devlet bir modern devlet anlayışıdır. Birlikte yaşama biçiminin siyasal iktidar tipini işaret eder. Daha sonra devlet tanımlarında Devlet tanımı ekonomik gelişmelere göre değişme göstermiştir Hem girişimci, hem de düzenleyici olarak devletin ekonomide ağırlığının azaltılmasını öngören “monetarist”, “arz yanlı ve yeni klasik iktisatçı” anlayışının sonucu olarak devlet ekonomik, siyasal, kültürel ve toplumsal alanlarda mutlak egemen olmamalıdır. Bu mutlak egemenlik yani ulus devlet yerini ulusüstü değer ve ilkelerle sınırlandırılmış “sınırlı egemen Piyasalara ister müdahale ekonomi belirleyici olmuş etsin ister etmesin devletin en ki devlet doğası gereği ne kadar siyasi ise o kadar da önemli fonksiyonu hukukun ekonomiktir ve devletin üstünlüğünü tesis etmektir. ekonomiye katılımına Çünkü piyasaların sağlıklı göre tanımları yapılmaya işlemesini sağlamak için başlanmıştır. gerekli düzenlemeleri yapan ve Buna göre başlarda denetleyen en önemli kurum savunma ve güvenlik gibi devlettir; bu nedenle devlet sınırlı sayıdaki toplumsal gerekli ortamı ve kuralları ihtiyaçları karşılayan minimal hazırlamalıdır. devlet modeli varken Devam edeceğiz... ekonomik değişim ve gelişmelere MERKEZ BANKASI 5 ŞUBAT 2013 1 ABD Doları: bağlı olarak karma DÖVİZ EFEKTİF ekonomiyi savunan CİNSİ ALIŞ SATIŞ ALIŞ SATIŞ 0.9591 Avustralya Doları müdahaleci 1 ABD DOLARI 1.7459 1.7543 1.7447 1.7569 sosyal devlet, aşırı 5.4940 Danimarka Kronu müdahaleci sosyal 1 AVUSTRALYA DOLARI1.81731.8292 1.8089 1.8402 0.9106 İsviçre Frangı devlet ve sosyalist 1 DANİMARKA KRONU0.317750.319310.31753 0.32004 devlet modelleri 6.3211 İsveç Kronu 1 EURO 2.3708 2.3822 2.3691 2.3858 doğmuştur. Türk Hava Yolları (THY), yakıt verimliliğiyle dikkat çeken modeller arasında gösterilen 330300 tipi uçaklardan 5 adet sipariş verdi. THY, büyüme planları çerçevesinde ikisi kesin üçü opsiyonlu 5 Airbus A330300 için sipariş anlaşması imzaladı. Ek siparişle A330 ailesi için verdiği kesin sipariş sayısını 38’e çıkaran THY’nin filosunda 104 Airbus bulunuyor. Sipariş edilen A 330300 tipi uçaklar, THY’nin ana uçuş merkezi İstanbul’dan orta ve uzun menzilli seferlerde kullanılacak. THY Genel Müdürü Doç. Dr. Temel Kotil, “A330 siparişlerimiz, hem verimliliğimiz hem de kârlılığımız açısından avantaj sağlayacak” dedi. 250300 yolcu kapasitesine sahip A330 ailesi uçakları, bugüne kadar 1200’den fazla sipariş aldı. Günümüzde 100 operatöre yakın havayolu 900 A330 ailesi uçağı kullanıyor. iktisadi bir kurumdur Devlet modellerinin bu şekilde doğmasına sebep devletin siyasi olduğu kadar iktisadi kurum olmasıdır. Devlet 1 İNGİLİZ STERLİNİ 1 İSVİÇRE FRANGI 1 İSVEÇ KRONU 1 KANADA DOLARI 1 KUVEYT DİNARI 1 NORVEÇ KRONU 100 JAPON YENİ 2.7440 2.7583 2.7421 1.9142 1.9265 1.9113 1.7529 1.7608 1.7464 6.1532 6.2342 6.0609 2.7624 1.9294 1.7675 6.3277 92.89 Japon Yeni SERBEST PİYASA ABD Doları Avro İngiliz Sterlini İsviçre Frangı 24 Ayar Altın Cum. Altını 1.7580 2.3800 2.7350 1.9150 94.05 634.00 0.9963 Kanada Doları 5.4765 Norveç Kronu 3.7503 Suudi Arabistan Riyali 1 Avro: 1 İng. S.: 1.3579 ABD Doları 1.5723 ABD Doları ALIŞ SATIŞ 0.274670.27753 0.27448 0.27817 1.7610 2.3830 2.7850 1.9450 94.40 637.00 0.318180.32033 0.31796 0.32107 1.8761 1.8886 1.8692 1.8958 1 S. ARABİSTAN RİYALİ0.466940.467780.46344 0.47129 GECELİK FAİZLER 1 Günlük Repo 4.76 1 Kuveyt D.: 3.5537 ABD Doları fonbul.com
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle