21 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
13 ARALIK 2013 CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Ergenekon davasının eski hâkimi Şengün’den ‘uzun tutukluluk’ tepkisi 5 ölümler vardır... Hastalıklar. Ya zindanlarda yatanlar... Ölümcül hastalıklarla demir parmaklıklı, sürgülü kapıların ardında yaşam savaşımı verenler! Örgütlü bir tarih, Hrant Dink cinayeti davasında örgütsüz, kanlı tarihe dönüşürken devleti yönetenler “Büyük Abi” Erhan Tuncel’in itiraflarını ciddiye bile almadı. Tuncel’i tanıyorsunuz! Hrant Dink davasında polis ve jandarma elemanı yani muhbiri, üstelik tanık, sanık değil miydi? Davada beraat etti, bir süre sonra yeniden tutuklandı... Hrant Dink cinayeti bir bilmeceye dönüşmüştü... Erhan Tuncel’in itirafları devlet içindeki o örgütlü gücü ortaya çıkarırken Türkiye’de hukuktan, adaletten söz ediliyordu. İtirafçılar, çeteler, tetikçiler bu ülkenin aydınlarını, yazarlarını öldürürken sivil ve asker bürokrasi hep aynı açıklamayı yaptılar: “Olay münferit!” HHH Kar yağışı dindi... Güneş yüzünü gösterdi öğle saatlerinde... Hiç belli olmaz, akşama doğru yine başlar kar! Van’da Edirne’de, Kars’ta... Soğuktan çocuklar buz kesiyor. Orantısız güç, orantısız hayat! Ethem Sarısülük’ü beylik tabancasıyla Ankara’nın göbeğinde vurarak öldüren polis Ahmet’i kahraman ilan eden devlet... Beylik silahıyla intihar eden başka bir polis Ahmet... Aldığı maaş yetmediği için İstanbul’un varoşlarında yaşayan polis Ahmet’ler... Veriler doğru yanlış bilemem ama 10 yılda 320, birkaç ay içinde ise intihar eden 15 polis Ahmet... Cinayet, cinnet, örgüt, örgütsüz... Kanlı ve kansız! Yüreğinin orta yerinde bir kar fırtınası, cinayet ve cinnetin harmalandığı bir toplum... Milletin Meclisi’nde yumruklu, tekmeli, küfürlü vekiller... Örgütlü örgütsüz, kanlı kansız tarihimizin sayfalarında yer alıyor... İnsan hayatının yok sayıldığı, sömürünün sürdüğü bir toplumda istediğiniz kadar demokrasi, özgürlük, adalet, hukuk diye avazınızın çıktığı kadar bağırın... Vız gelir bize vız!.. ‘Hepsi serbest bırakılmalı’ İstanbul Haber Servisi Ergenekon davasına bakan İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nin eski Başkanı Köksal Şengün, CHP İzmir milletvekili, gazetemiz yazarı ve Mustafa Balbay’ın serbest bırakılmasını değerlendirdi, uzun tutukluluk süresinin esas alınarak bütün tutukluların serbest bırakılması gerektiğini belirtti. Şengün, hükmen tutuklu ifadesinin de doğru olmadığına, hüküm kesinleşmeden “hükmen tutuklu” ifadesinin kullanılamayacağına dikkat çekti. Köksal Şengün, Mustafa Balbay’ın tahliyesinin ardından Ulusal Kanal’a yaptığı değerlendirmede, tahliye kararında geç kalındığını kaydetti. Şengün,“Anayasa Mahkemesi’nin kararları bağlayıcı nitelikte. Her şey ortada. Yapılması gereken yapıldı ve bırakıldı. Aslında geç bile kalındı. Ergenekon davasında kesinleşen bir karar yok. Uzun tutukluluk bakımından 5 yılı dolduran bütün tutuklula bırakılmalı” dedi. Uzun tutukluluktan yola çıkılacaksa kararı kesinleşmemiş herkes için tahliye başvuru hakkı doğduğunu anlatan Köksal Şengül, özetle şunları kaydetti: “Milletvekili için uzun da sıradan insan için kısa mı? Kişi bazında hukuk çok yanlış olur. Bu süre uzun tutukluluk olarak kabul ediliyorsa herkes için birdir ayrımcılık olmaz. Bu konuda Anayasa Mahkemesi’ne başvurabilirler. Anayasa Mahkemesi Balbay kararında iki gerekçe ileri sürüyor biri milletvekilliği diğeri uzun tutukluluk. Diğer isimler de uzun tutukluluktan başvurabilirler. Sadece Ergenekon’dan vs. değil. 5 yıldan fazla tutuklu olanlar, kararları kesinleşmemiş olan herkes bu haktan yararlanmak için başvurabilir.” Orantısız Güç, Orantısız Hayat!.. Hava soğuk ve dondurucu... Bir kış akşamıdır bu! Kar yağıyor ve sen üşüyorsun, buz kesiyor ellerin, yüzün, parmakların, burnun... Van üşüyor, Edirne üşüyor... Yoksul haneler üşüyor... Senin bu tedirginliğin fırtınalı akşamlarda deniz fenerlerine çarpan kuşları anımsatıyor bana. Düşünceler ormanındasın sanki, suların sesini dinliyorsun bir yerlerde. Yüreğinin artık beni görmediğini duyumsamak bana acı veriyor. Yokluğunda yüzümün ve mutluluğun karanlıkta kayboluşunda, o vahşi kapitalizmin, sömürgeci ruhun ayağa kalktığına tanık oluyorum. Binlerce ölü... Çoluk çocuk, kadın erkek... Genç yaşlı... Seni ve kendi ülkemin insanlarını düşünüyorum... İstanbul’da, Gezi Direnişi sırasında iktidarın “Dolmabahçe’de camide içki içildi” diretmesine, yoğun baskı ve sorgulamaya karşın “hayır içilmedi” diye direnen müezzinin sürgün edilmesi çoktan unutuldu. Mardin’de cezaevi önünde saldırganlar, hasımlarının yakını olan üç çocuk ve iki kadını öldürmüşlerdi... Bu iki olay neyi gösteriyor bize, neyi? Elbet ikincisi kanlı bir cinayet ama birincisi intikam duygusu... Devlet intikam duygusuyla hareket ediyor, yargı Eskişehir’de öldürülen üniversite öğrencisi Ali İsmail’in davasını Kayseri’ye taşıyor. HHH Hava soğuk... Kar hızını kesti ama yağıyor... Adıyaman’da öğretmenleri taşıyan minibüs uçuruma yuvarlanmış. Kazada minibüste bulunan öğretmen Azize Çelik ölmüş, yedisi öğretmen sekiz kişi yaralanmış... Her ölüm haberi içimi acıtır benim. Ölümlerle yatıp ölümlerle kalkıyoruz... Alıştık artık buna. Azize Öğretmen’in ölümünü kaçımız biliyor? Örgütlü, örgütsüz, kanlı, kansız tarihimizde nice ‘Gerekçe’ye gerek yok MAHMUT ORAL Savcı BDP’li vekil Ayhan’ın hak ihlalinin devam etmemesi için tahliyesini istedi DİYARBAKIR Tutuklu 5 BDP’li milletvekili için dün de karar çıkmadı. Savcının Şanlıurfa Milletvekili İbrahim Ayhan’ın tahliyesi yönünde verdiği mütalaada, AYM’nin gerekçeli kararı beklenmeden, hak ihlalinin devam etmemesi için Ayhan’ın bir an önce tahliye edilmesi yönünde görüş bildirdiği belirtildi. CHP İzmir Milletvekili ve gazetemiz yazarı Mustafa Balbay’ın Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) “tutukluluğunun makul süreyi aştığı ve seçilme hakkının ihlal edildiği” yönündeki kararıyla tahliye edilmesinin ardından BDP Hukuk Komisyonu ile Diyarbakır Barosu, KCK davalarından tutuklu olarak yargılanan BDP Van Milletvekili Kemal Aktaş, Şırnak milletvekilleri Faysal Sarıyıldız ve Selma Irmak, Mardin Milletvekili Gülser Yıldırım ve Şanlıurfa Milletvekili İbrahim Ayhan için yargılandıkları Diyarbakır 5 ve 6. Ağır Ceza Mahkemeleri’ne geçen cuma günü tahliye başvurusunda bulunmuştu. BDP Şanlıurfa Milletvekili Ayhan’ın davasına bakan 5. Ağır Ceza Mahkemesi savcısı, Ayhan’ın tahliye edilmesi yönünde görüş bildirdi. Fakat savcı aynı mahkemede yargılanan Gülseren Yıldırım’a ilişkin henüz mütalaasını sunmadı. 4. Ağır ceza Mahkemesi savcısı da henüz BDP Van Milletvekili Kemal Aktaş, Şırnak milletvekilleri Faysal Sarıyıldız ve Selma Irmak için görüş sunmadı. Savcıların mütalaa vermemesi üzerine mahkemelerden dün de karar çıkmadı. 4 milletvekili için Diyarbakır Özel Yetkili Cumhuriyet Başsavcı Vekilliği’nin açıklayacağı mütalaasını beklerken, Şanlıurfa Milletvekili İbrahim Ayhan’a ilişkin savcılık mütalaasının ayrıntıları ortaya çıktı. Savcılık, mütalaasında AYM’nin gerekçeli kararının beklenmesine gerek olmadığına dikkat çekildi. “Anayasa Mahkemesi’nin iş yoğunluğu nedeniyle bazı kararların gerekçesinin yazılmasının aylarla ifade edilen süreleri bulduğu” kaydedilen mütalaada “Bu nedenle sanık müdafilerinin tahliye talebi kabul edilerek sanık İbrahim Ayhan’ın tahliyesine, ancak sanık hakkında bu aşamada adli kontrol tedbiri uygulanmasına karar verilmesi kamu adına mütalaa olunur” denildi. Cenaze sonrası gerginlik akkâri’nin Yüksekova ilçesinde 6 Aralık’ta PKK’lilerin mezarlarının tahrip edildiği gerekçesiyle düzenlenen eylemin ardından çıkan olaylarda Mehmet Reşit İşbilir ve Veysel İşbilir yaşamını yitirmiş, İşbilirlerin 7 Aralık’taki cenaze töreninde çıkan çatışmada ise 20 yaşındaki Bemal Tokçu polis tarafından başından vurularak ağır yaralanmıştı. Van Yüzüncü Yıl Dursun Odabaşı Tıp Merkezi’nde önceki gün yaşamını yitiren Tokçu için dün Yüksekova’da cenaze töreni düzenlendi. Merkez Camisi’ndeki törene Yüksekova Belediye Başkanı Ercan Bora, BDP Yüksekova İlçe Başkanı Na H il Durmaz, Esendere Belde Belediye Başkanı Hurşit Altekin, sivil toplum kuruluşları temsilcileri katıldı. Cenazenin toprağa verilmesinin ardından slogan atarak şehir merkezine gelen bir grup göstericiye polis gaz bombaları ve plastik mermilerle müdahale etti. Ara sokaklara dağılan grupla polis arasında gerginlik saatlerce sürdü. Yüksekova’da 3 kişinin ölümünü protesto için Mersin’de YAKAYDER önünden BDP Akdeniz İlçe Örgütü binasına meşaleli yürüyüş gerçekleştirdi.Polis ve göstericiler arasında çıkan gerilimde 6’sı çocuk 10 kişi gözaltına alındı. (Fotoğraf: DHA) Zana ve Baydemir arabulucu oldu MAHMUT ORAL DİYARBAKIR KDP ile PYD arasında son günlerde tırmanan gerginlikte arabuluculuk yapacakları belirtilen Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir ve Bağımsız milletvekili Leyla Zana, Erbil’e gitti. Irak Bölgesel Kürt Yönetimi Başkanı Mesud Barzani ve taraflarla görüşecek olan Zana ve Baydemir, Kürtlerin arasındaki sorunların çözülmesi gerektiğini söyledi. BDP Erbil temsilciliğini ziyaret eden Zana ve Baydemir, bölgedeki temaslarının birkaç gün süreceğini ifade etti. Irak Bölgesel Kürt Yönetimi Başkanı Mesud Barzani’yi ziyaret edeceklerini ifade eden Baydemir, “Kürt halkı özgürleşmeden, haklarına kavuşmadan Ortadoğu’ya barış gelemeyecek. Kürt halkının özgürleşebilmesinin en önemli altyapısı kendi arasında ittifak kurmasıdır” dedi. Kürt siyasi çevreleri arasındaki sorunların çözülebileceğine inandığını belirten Leyla Zana ise tüm tarafların Erbil Anlaşması çerçevesinde bir araya gelmesini istediklerini vurguladı. Tekin, afiş yasağı için YSK’yi göreve çağırdı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin, CHP’nin hazırladığı “Vatandaş vergisini veriyorsa, hükümet de hesabını verecek” reklam afişlerinin “seçim yasağı” nedeniyle kullanılamadığını kaydetti. AKP’nin “Hayaldi gerçek oldu” reklamlarını anımsatan Tekin, “YSK’yi göreve davet ediyorum” dedi. Tekin, parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, Sayıştay raporlarındaki yolsuzluk ve usulsüzlüklerle bunların Meclis’e gönderilmemesine karşı hazırladıkları reklam afişlerinin bilboardlarda yayınlanması için İstanbul, Ankara ve İzmir’de firmalarla görüştüklerini söyledi. Firmalara afişlerin gönderilmesinin ardından “Emniyetten izin almanız gerekir” dendiğini aktaran Tekin, parti yetkililerinin iyi niyet göstererek emniyeti aradığını, emniyet görevlilerinin ise “Bu bizim işimiz değil” dediğini belirtti. Arkadaşlarının tekrar firmayı aradığını, firma yetkililerinin bu kez de “Seçim yasaklarına giriyor” dediğini bildiren Tekin, baktıklarında ise böyle bir yasağın olmadığını gördüklerini dile getirdi. Bu firmaların önemli bir kısmının iktidara yakın, hatta iktidarın halkla ilişkilerini yapan şirketler olduğunu belirten Tekin, “YSK’yi göreve davet ediyorum. YSK, anayasadaki görevini ihlal ediyor. Bir televizyonlar konusunda, iki yayınlar konusunda, üç ‘Hayaldi Gerçek Oldu’ reklamları konusunda. Şu rezalete kim ne cevap verebilir, doğrusu merak ediyorum. Kim bu şirketler? Ana muhalefet partisi derdini anlatabilecek mecra bulamıyorsa yarın yurttaş ne yapacak?” diye konuştu. Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Tekin, bilboardların hâlâ yayınlanamadığını belirterek, “Çünkü yasağa giriyor. Sayın Başbakan bunlara sinirleniyormuş. İlk kez bir şirket bir siyasi partiyi yanıltmak için elinden gelen bütün çabayı sarf ediyor. Tam bir rezillikle karşı karşıyayız” diye konuştu. MHP’li Alan yeniden yargılanma istedi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) MHP İstanbul Milletvekili Engin Alan, Anayasa Mahkemesi’ne yeniden yargılanma talebiyle başvuruda bulundu. MHP Kocaeli Milletvekili Lütfü Türkkan, BDP’li 5 milletvekilinin serbest kalarak Meclis’e gelirken Alan’ın tutukluluğunun devam etmesi durumunda Türkiye’de dengelerin değişeceğini belirterek “Ülkücüler ve MHP tabanı bunu kabul etmez. Milletin vereceği cevap çok ağır olur” dedi. Türkkan, Balyoz davasında 18 yıl hapis cezası verilen Alan’ı Sincan Cezaevi’nde ziyaret etti. TBMM’de basın toplantısı düzenleyen Türkkan, Alan’ın, hücresinde su borusunun patlaması nedeniyle başka hücreye nakledildiğini kaydederek “Soğukta üzerindeki kazakla yaşamak zorunda olduğunu ifade etti” dedi. Alan’ın tahliye değil, yeniden yargılanma istediğini vurgulayan Türkkan, “CMUK’un 311. maddesine göre Alan’ın bu hakkı var. İmzaladığı dilekçeyi 10. Ağır Ceza Mahkemesi’ne ve Anayasa Mahkemesi’ne verilmek üzere iletti. Yarın (bugün) sabah Anayasa Mahkemesi’ne ulaşacak” diye konuştu. Engin Alan’ın annesinin yaşadığı ağır bir rahatsızlık nedeniyle GATA’da tedavi edildiğini söyleyen Türkkan, Alan’ın Adalet Bakanlığı’nın izniyle annesini ziyaret etmek için bugün İstanbul’a gideceğini ifade etti. ‘İstanbul’u alma zamanı’ Amacının ülke bayrağını ve CHP bayrağını zirveye taşımak olduğunu kaydeden Sarıgül, “Bugün itibarıyla ben kendimi önce CHP’ye, sonra İstanbullu yurttaşlarıma emanet ediyorum. Sağlam projelerle geliyoruz. İnanarak söylüyorum ki vakit tamamdır, İstanbul’u alma zamanı gelmiştir” diye konuştu. (Fotoğraf: UĞUR DEMİR) Sarıgül resmen başvurdu ALİ AÇAR Annesini ziyaret edecek Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül , dün CHP İstanbul İl Başkanlığı’na gelerek İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanlığı aday adaylığı için dilekçesini İl Başkanı Oğuz Kaan Salıcı’ya verdi. İstanbul’un mutlu ve huzurlu olması için CHP’nin kendisinin hazır olduğunu belirten Sarıgül,“Ayağımızı yere sağlam basan projelerle geliyoruz. Bugün itibarıyla ben kendimi önce CHP’ye, sonra İstanbullu yurttaşlarıma emanet ediyorum. Vakit tamamdır ve İstanbul’u alma zamanı gelmiştir” dedi. Sarıgül, kendisi hakkında yapılacak olan saldırıların yurttaşların iradesine ve sandığa yapılmış olacağını söyledi. Sarıgül, dilekçesini vermek üzere dün belediye çalışanları ve yurttaşların da aralarında olduğu kalabalık bir grupla Şişhane’deki CHP İstanbul İl Başkanlığı’na geldi. Sarıgül bir süre sonra Salıcı ile birlikte gazetecilerin karşısına çıktı. Ötekisi olmayan ve hiçbir siyasi parti farkı gözetmeden tüm İstanbulluları kucaklayacaklarını söyleyen Sarıgül, “Kentsel dönüşümü artık bir yıkım olmaktan ve mutsuzluktan çıkarmamız lazım. Kentsel dönüşüm değil kentsel gelişim diyoruz. O bölgelerde yaşayan yurttaşlarımızın haklarını, hukuklarını biz koruyacağız. Ulaşım sistemini yeniden biz düzenleyeceğiz. İstanbul’da trafik çilesine biz son vereceğiz” dedi. Sarıgül gazetecilerin sorularını da yanıtladı. Siyasetteki kaset olaylarının hatırlatılması ve kendisi hakkında da böyle bir kaset ortaya çıkması durumunda tepkisi sorulan Sarıgül, “Bugünden sonra herhangi bir saldırı veya bir şey bana değil, yurttaşlara ve değişim isteyenlere saldırıdır. Bu saldırılar yurttaşlarımızın demokrasi anlayışına, sandığadır. Sandık da o saldırıları püskürtür” diye konuştu. AKP, Yıldırım’ı açıklıyor EMİNE KAPLAN ANKARA Başbakan Tayyip Erdoğan, bugün İzmir’de Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, yarın da Antalya’da Genel Başkan Yardımcısı Menderes Türel’in adaylığını açıklayacak. Erdoğan’ın Antalya’daki törende açıklayacağı diğer adaylarla birlikte iller bazındaki belediye başkan adaylarını tamamlaması bekleniyor. Erdoğan, İzmir’de partisinin İzmir, Aydın, Manisa, Kilis, Uşak ve Denizli belediye başkan adaylarını açıklayacak. İzmir’de Yıldırım, Manisa’da milletvekili Hüseyin Tanrıverdi, Kilis’te eski milletvekili Hasan Kara, Aydın’da Halk Bankası Genel Müdür Yardımcısı Mustafa Savaş, Denizli’de mevcut belediye başkanı Osman Zolan, Uşak’ta Nurullah Cahan aday gösterilecek. İzmir’de Konak ve Bayrak belediyelerine de iki milletvekilinin aday gösterilmesi bekleniyor. Konak’a İlknur Denizli, Bayraklı’da Hamza Dağ’ın adı geçiyor. Yıldırım’ın da iki milletvekilinin aday gösterilmesini istediği belirtiliyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle