25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 1 KASIM 2013 CUMA Çarpık kentleşme trafik İstanbul Haber Servisi İnşaat Mühendisleri Odası İstanbul Şube Başkanı Cemal Gökçe, kentteki trafik işkencesini çarpık kentleşmeye yol açan yanlış yerleşim ve arazi kullanım politikalarına bağladı. Gökçe, ulaşım sorununu çözmek için sürekli artan araç sayısına göre yol ve otopark yapmanın sürdürülebilir olmadığının da yöneticiler tarafından anlaşılamadığına dikkat çekti.. Gökçe, bağımsız araştırmalara göre İstanbul’un, otomobil sahipliğinin Avrupa’nın çok gerisinde olmasına karşın Avrupa’nın trafiği en tıkalı kenti olduğunu vurguladı. Kentte sayıları hızla artan konut projelerinin, AVM’lerin, gökdelenlerin, “Kanalistanbul” gibi projelerin göçü tetiklediğini belirten Gökçe, artan nüfus için ulaşım olanakları sunulmadığını ve trafik tıkanıklığının artık içinden çıkılmaz bir hale geldiğini ifade etti. İstanbul’da konut fazlası bulunduğunu dile getiren Gökçe, “İstanbul’un kuzeyi de konut alanı olarak düşünülüyor. Yapılan 3. köprünün de bu konut alanlarına hizmet vermesi amaçlanıyor” dedi. 1/100 binlik Çevre Düzeni Planı’nda 2023’te İstanbul’un nüfusunun 16 milyon olmasının öngörüldüğünü belirten Gökçe, kentin şu anki nüfusunun bu rakama yaklaştığını vurguladı. Gökçe her doğan çocuğa karşılık 1.7 aracın trafiğe çıktığını kaydetti. Gökçe trafik sorununa ilişkin çözüm öneri 10 EKONOMİ ekonomi@cumhuriyet.com.tr çilesini artırdı lerini de şöyle sıraladı: İstanbul’da * Merkezi ve yerel yöneardı ardına yapılan timler kısıtlı mali kaynaklarını toplu taşımaya ayırkonut projeleri ve çarpık malı. Altyapı yatırımları ke ntleşme neredeyse şehri tamamen metro ve rayyaşanmaz hale getirdi. Yeni yollar lı sisteme kaydırılmalı. ve otoparklar da kentteki trafiğ *Üçücü köprü, üçüne cü havalimanı, “Kanaçözüm olamıyor. İnşaat Mühend isle ri listanbul”, iki yakaya Odası İstanbul Şubesi’ne göre iki kent gibi projeler, ulaartık İstanbul’un kuzeyine şım başta olmak üzere yeni sorun alanları yaradoğru yeni yerleşim alanları tacak. Kentin kuzeyinde oluşturulmamalı. yeni yerleşim alanları oluşturulmamalı. * 2023’te yeni vizyon projelerle değil, raylı sistemin toplu taşımadaki payını yüzde 70’e, denizin payı* Toplu taşımanın ulaşımdaki panı yüzde 10’a çıkaracak karbondioksit salımıyı yüzde 54. Yükü en çok otobüsnı en az yüzde 50 azaltacak, bisiklet yollarını ler ve minibüsler taşıyor. Bu rakam çoğaltacak projelere ihtiyaç var. Londra’da yüzde 72. * Kent merkezlerinde özellikle sahil bantla* İstanbul’da toplu taşımada raylı sistemin payı yüzde 19. Metronun rında otopark yapılmaktan vazgeçilmeli. Otogünlük yolcu sayısı 337 bin. Metroda parkların raylı sisteme aktarma bölgelerinde kilometre başına günde 10 bin yololuşturulması gerekir. culuk yapılıyor. İstanbul’da 1 mil* Radarları yollarda tuzak olarak kullanyon kişiye 2.9 km metro, Londra’da mak yerine trafiği yönetmek için kullanmalı. ise 40 kilometre düşüyor. * İstanbul TIR trafiği mutlaka denize ak* Metrobüse 1 saatte tek yönde tarılmalı. Ekonomik Hedefler ve Gerçekleşme Orta vadeli programlar, uzun dönemli perspektif planlar hazırlayarak hedefler belirlemek, kuşkusuz gerekli ve yararlıdır. Ancak önemli olan hedef belirlemek değil hedefleri gerçekleştirmektir. Gerçekleştirilememiş hedefler, övünme, propaganda aracı olma dışında bir değer ve anlam taşımıyor. Makro düzeyde de tıpkı işletme düzeyinde olduğu gibi hedef belirledikten sonra, bu hedeflerle tutarlı politikaları saptamak, gerçekleştirecek örgütlenmeyi yapmak, kadroları oluşturmak gerekir. Belirlenen hedefler kendiliğinden otomatik olarak gerçekleşmiyor. Hızlı ekonomik büyüme, işsizlik oranını düşürme, gelir dağılımını düzeltme, mal ve hizmet ihracatını artırma yoluyla cari işlemler açığını daraltmak finansal istikrarı da içeren ekonomik istikrarı sağlamak, kimsenin karşı çıkamayacağı, genel kabul görmüş hedeflerdir. Ancak görüş ayrılıkları, hedeflere ulaşmada izlenecek politikalarda ortaya çıkar. Orta vadeli program, hedefler açıklanmıştır. Ancak izlenecek politikalar belirgin değil. İzlenecek politikaların genel ifadelerle değil nesnel biçimde açıklanması gerekir. Şeffaf olmanın da gereğidir, izlenecek politikaları açıklamak. İşletme yönetiminde de olduğu gibi, politikaları yürütecek, uygulayacak kadrolar belirleyicidir. Kamu yönetiminde de başarısızlık nedeni olan niteliklere, liyakata dayalı bir seçme, atama, yükselme yerine, öznel nedenlerle, tarikat, cemaat, parti, dernek ve benzeri baskı, çıkar örgütlerinin öneri ve destekleriyle bürokraside atamaların yapılması, başarısızlığa, hizmetlerde aksamaya, kurumların güven ve itibar yitirmesine yol açmaktadır. Günümüz ekonomisinde üretimin, ihracatın, yatırımların işletmeler tarafından yapıldığı hatta fiyatların işletmeler tarafından belirlendiği göz önünde tutularak, makro politikaların belirlenmesinde, gelişmelerin açıklanmasında mikro öğeler, daha açık bir deyişle işletmelerin politikaları, tutumları, önem taşımaya başlamıştır. Yeni Keynesgil akımın en büyük katkısı, ekonomiye, işletmeleri göz önünde tutarak daha gerçekçi bir bakış açısı, yaklaşım getirmiş olmasıdır. Mikro öğeleri dikkate almayan, salt makro değişkenlere dayanan bir ekonomi politikasının başarılı olmasına olanak yoktur. Büyük işletmelerin, finans kurumlarının politikaları ile makro hedefler arasında uyum, entegrasyon sağlanması gerekir. Türkiye, I’inci ve II’nci Sınaileşme Programlarını, 1930’lu yıllarda uygularken daha tutarlı davranmış, projeleri belirledikten sonra, projeleri gerçekleştirecek kurumları oluşturmuş, bu bağlamda mevcut kurumlara görevler vermiştir. Türkiye, o dönemde denk bütçe ve dış ödemelerde de denge sağlayacak yüksek büyüme hızlarına ulaşmıştır. 2002 yılı sonrasında dış borçların 130 milyar USD’den 450 milyar USD’ ye yükselmesine, cari işlemler açığının son on yılda toplam 500 milyar USD’ye ulaşmasına, özelleştirme adı altında en az 60 milyar USD tutarında, geçmiş dönemlerden kalan kamu varlıklarının elden çıkarılmasına karşın, yıllık ortalama ekonomik büyüme hızı yüzde 50 düzeyinin dahi altında kalmıştır. Orta vadeli program hedefleri gerçekleşir mi? İzlenecek politikalar bilinmeden bu konuda kesin bir yargıya varılamaz. Geçmiş 10 yılda izlenen politikalar aynen izlenecekse, geçmişte başarılı sonuçlar vermeyen bu politikaların gelecekte başarılı olacağını beklemek aşırı iyimserlik olur, ciddi bir temele de dayanmaz. Gelişmiş ülkelerde enflasyon tehlikesi baş gösterdiğinde, işsizlik oranı gerilediğinde, merkez bankalarının likiditeyi daraltıcı önlemler alması beklenir. Bu nedenle dış kaynak bulma olanağının azalması ve maliyetinin artması olasıdır. Ayrıca Türkiye, Economist dergisinin araştırma ve değerlendirmesine göre, dünyanın en riskli ülkelerinin ilk sırasında yer almaktadır. Bu tür değerlendirmeler de gelecekte dış kaynak sağlanmasını zorlaştırabilir. Türkiye’nin ekonomik hedeflerine ulaşabilmesi için politikalarını belirlemesi, geçmiş uygulamalara göre de gerekli düzeltmeleri de yapması gerekir. Aksi halde program ve hedeflerin kâğıt üstünde kalması tehlikesi büyüktür. İstanbul’un ulaşım profili 30 binin üzerinde yolculuk talebi var. Ancak taşınabilen yolcu sayısı 1015 bin civarında. * Dünyada en yoğun kullanılan tramvay hatlarından olan KabataşZeytinburnuBağcılar tramvayı. Tramvayda hat uzunluğu başına 20 bin yolcu taşınıyor. * İstanbul’daki motorlu araç sayısı 3 milyon. Kentte 20 bin servis aracı, 2 bin 613 otobüs her gün trafiğe çıkıyor. Fatih Özcan Murat Kurum ÖzülkeÖzkar Ortak Girişimi Yönetim Kurulu üyeleri Fatih Özcan ve Bilal Aydoğan’ın verdiği bilgilere göre Başakşehir Ayazma bölgesinde bulunan Bulvar İstanbul iki etaptan Bilal Aydoğan oluşacak. Dairelerin büyüklüğü 82 metrekare ile 277 metrekare arasında değişecek. Bulvar İstanbul projesinden toplam 723 milyon TL hasılat bekleniyor. Ön satışı yapılan 400 daire ağırlıklı olarak 5+1 ve 6+1 dairelerden Turyap Demos Fuarcılık ve ITCO (Ulusoluşuyor. R’estate Center konut projelerini tek çatıda toplayacak Yeni şehri Emlak Konut yapacak Emlak Konut GYO Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın “Çılgın Proje” olarak tanımladığı Kanal İstanbul ile oluşturulacak yeni şehirde şu anda sahip olduğu arazide 50 bin konut inşa edeceğini açıkladı. ÖzülkeÖzkar Ortak Girişimi’nin Emlak Konut GYO işbirliği ile Başakşehir’de hayata geçirdiği Bulvar İstanbul projesi dün satışa sunuldu. Toplam 1500 konuttan oluşan projede 1+1’den 6+1’e kadar değişiklik gösteren daireler metrekaresi 2 bin 400 TL’den satılıyor. 2016 ilk çeyreğinde teslim edilmesi planlanan projede 400 dairenin ön satışı yapıldı. Proje ile ilgili düzenlenen toplantıda konuşan Emlak Konut GYO Genel Müdürü Murat Kurum, yıl sonu ciro hedeflerinin 1 milyar TL olduğunu söyledi. Kurum, “2011’de 126 bin 500 bağımsız birimle 3.2 milyon, 2012’de 9 bin 100 bağımsız birimle 3.4 milyon, 2013’ün üçüncü çeyreğine kadar ise 10 bin 410 bağımsız birimle toplam 4.3 milyon ciro elde ettik” dedi. İstanbul’da kurulacak yeni şehir sınırları içinde toplam 5.5 milyon metrekare daha arazilerinin olduğunun altını çizen Kurum, bu alan üzerinde toplam 50 bin konut geliştireceklerini ve bu bölgeye yatırım yapmaya devam edeceklerini, yeni araziler çıkarsa satın alacaklarını söyledi. lar arası Ticari ve Kültürel İlişkiler Organizasyon) ortak girişimi Astoria AVM’de brüt 5000 m2 lik bağımsız bir katında açılacak olan R’estate Center’i kuracak. R’estate Center özellikle Ortadoğu ve Avrupa ülkelerinden de gayrimenkul acenteleri ile ilişkiler kurarak yabancılara konut satışlarının artması doğrultusunda hizmet verecek. R’estate Center, başta İstanbul olmak üzere birçok şehirden projeyi tek çatı altında toplayacak. Konut almak isteyenlerin, ilçe ilçe dolaşarak zaman kaybetmelerinin önüne geçecek. R’estate Center yılın 365 günü 10.0019.00 saatlerinde açık kalacak Sonae Sierra Reval’le Türkiye’de Trump’ın rezidansına Dubai’den talip çıktı Dubai’de 810 Ekim’de gerçekleştirilen emlak fuarı Cityscape’e katılan Trump Towers İstanbul, fuarda Arapların ilgisini çekti. Trump Towers İstanbul Genel Müdürü Bülent Kural fuarda Trump Towers standını 100’e yakın yatırımcının ziyaret ettiğini, bunların 1012’si ile ciddi şekilde görüştüklerini söyledi. Kural, Trump Towers İstanbul’un tamamlanmış ve oturuma hazır olmasının Arap yatırımcıları etkilediğini belirterek “Trump’ı yerinde görmek istiyor. Biz de kişiye özel pazarlama stratejisiyle burada 23 gün sürecek, otelde kalacakları organizasyonlar düzenlemeyle karar vardık. 1015 gün içinde misafir etmeye başlayacağız” diye konuştu. Körfez’den Doğan Holding yatırımıyla Mecidiyeköy’de yükselen, Trump Towers İstanbul, en lüks rezidansların satışı için yabancı yatırımcılara odaklandı. Dört kıtada ve12 ülkede yaptığı AVM yatırımlarıyla dikkat çeken Portekiz merkezli Sonae Sierra, Reval ile ortaklık yaparak Türkiye pazarına girdi. Sonae Sierra, dünyada AVM yatırım, yönetim, geliştirme ve danışmanlık hizmetleriyle tanınıyor. Sonae Sierra bugün dünya genelinde 73 tanınmış birkaç ailenin de AVM’yi yönetiyor. Aynı zamanda da 47 olduğu yatırımcıların hem AVM’nin de sahibi. Sonae Sierra, 5.8 milyar komple kat kapatmaya hem Avro’luk pazar değerine sahip AVM portde bireysel olarak alıp kiraföyüyle toplamda 2.3 milyon m2 kiralık ya vermeye istekli olduğunu alanı ve 8 bin 500 kiracıyı yönetiyor. Sierra Reval şuanda İstanbul’da Brandium kaydeden Kural, “Dubai’den AVM’yi kiralıyor. Şirket, Ereğli, AnkaAl Masar Holding’den Rasra, Antalya Kepez, Diyarbakır’da AVM hid el Noaimi, 26. kattaki 258 projelerine başlamış durumda. Yine metrekarelik 3 milyon dolarSierra Reval olarak Kuşadası’nda lık en pahalı rezidansı almak meydan şeklinde bir AVM projeistiyor” dedi. sine de başladı. TIR’lar durdu ticaret geriledi MUSTAFA ÇAKIR ‘RAK’çılar Türkleri çağırıyor DEMET YALÇIN ANKARA AKP’nin iç politika gündeminde önemli bir yer kaplayan Libya ve Suriye’deki çatışmalar, Türkiye’nin ticaretini vurdu. Devletin rakamlarına göre, Türk müteahhitlik firmalarının Libya’da 1 milyar dolar alacakları var. Suriye’deki savaş nedeniyle Körfez ülkelerine bu ülke üzerinden gerçekleştirilen TIR seferleri de durdu. Şimdi sadece denizyoluyla RoRo seferlerinin yapılabildiği hatta bu seferler aracılığıyla da bugüne kadar Körfez ülkelerine yönelik ancak 13 bin 877 TIR taşıması yapılabildi. Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, BDP Diyarbakır Milletvekili Altan Tan’ın Libya’da yaşanan olaylar nedeniyle Türk müteahhitlerin uğradıkları zarara ilişkin soru önergesini yanıtladı. Çağlayan, toplam 22 proje üstlenmiş 12 firmanın, mevcut iş sözleşmeleri çerçevesinde ilgili projelerine devam ettiklerini, 22 firmanın da 41 projede ilgili işveren idareleriyle yeniden işe başlama sözleşmesi imzaladıklarını kaydetti. Toplamda 31 firmanın 63 projesine devam etme konusunda ilerleme kaydettiklerini belirten Çağlayan bu projelerin toplam değerinin yaklaşık 5.8 milyar dolar olduğunu bildirdi. Çağlayan, CHP Muğla Milletvekili Ömer Suha Aldan’ın TIR taşımacılığı ile gerçekleştirilen ihracatın Suriye’deki olaylar ve iki ülke yönetimlerinin arasındaki gerilimden nasıl etkilendiğine ilişkin soru önergesine de yanıt verdi. Suriye üzerinden Suudi Arabistan, Ürdün, Birleşik Arap Emirlikleri, Katar, Bahreyn, Kuveyt, Umman ve Yemen’e 2009’da 29 bin 416, 2010’da 31 bin 869 ve 2011’de de 28 bin 885 TIR taşıması yapıldı. Şimdi yalnız denizyoluyla taşıma yapılabiliyor. Bülent Uğur Ecevit ve Şeyh Ahmad Saqer Mohamed Al Qasemi’nin verdiği bilgiye göre, Yapılan anlaşmayla, Türkiye ve RAK Serbest Ticaret Bölgesi arasındaki ticari ilişkiler geliştirecek. RAK Serbest Bölgesi’nde kurulmuş şirketlerin pazarlarını genişletmek amacıyla Türkiye serbest bölgelerine de açılması sağlanacak. RAS AL KHAİMAH Türkiye, Birleşik Arap Emirlikleri’nin (BAE) en hızlı gelişen bölgelerinden Ras Al Khaimah (RAK) Emirliği ile ticari ilişkileri büyütme kararı aldı. Bu noktada Türkiye Serbest Bölgeler Genel Müdürlüğü ile RAK Serbest Bölgesi arasında mutabakat zaptı imzalandı. Anlaşma çerçevesinde Türkiye’nin ilgili bölge müdürlüğü RAK’a temsilcilik açma çalışmalarına başladı. Dubai’ye sadece 70 kilometre uzaklıktaki RAK, coğrafi konum, ucuz işçilik, kira ve vergi avantajlarıyla hem Türkiye’den hem de diğer ülkelerden üretim veya tica ret yapmayı planlayan firmalar için önemli bir merkez olarak gösteriliyor. RAK STB’sinde 106 ülkeden 6 binin üzerinde şirket faaliyet gösterirken bunların 480 ta Birleşik Arap Emirlikleri’nin yükselen yıldızı olarak gösterile n RAK Serbest Bölgesi, yüzde 100 mülkiyet hakkı, vergi ve ucuz işçi gibi pek çok avantajla Türk yatırımcıları çağırıyor. nesini Türkiye’den giden şirketler oluşturuyor. RAK Serbest Bölgesi Yönetim Kurulu Başkanı Şeyh Ahmad Saqer Mohamed Al Qasemi, RAK’ın stratejik bir pazar olduğunu belirterek “İmzalanan sözleşme Türk şirketlerinin RAK Serbest Bölgesi’nde kurulmasına ve faaliyetlerini sürdürmesine kolaylık sağlarken burada mevcut diğer şirketlerin de Türkiye serbest bölgelerindeki etkinliğini artırmasına katkı sağlayacaktır” dedi. Ekonomi Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Bülent Uğur Ecevit de şöyle konuştu: “RAK Serbest Bölgesi’ndeki iş çevreleri Türkiye’deki şirketlere önemli avantajlar sunacak. Serbest bölgelerimizde yer alan şirketlerin de farklı pazarlarda edindikleri bilgi birikimi, serbest bölgenin pazar çeşitliliğine katkı sağlayacaktır.”
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle