23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
17 EKİM 2013 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER 5 veriliyordu para babalarına... Biz de Celal Başlangıç ve Oktay Ekinci’yle o yağmanın üzerine gidiyorduk. O Boynuzbükü Koyu ve niceleri... Çam ağaçları kesiliyordu birer birer... Medyamız, bu yağmaya “devrim” diyerek alkış tutuyordu. Pek çok medya patronu bu yağmadan payını aldı, gazeteciler zengin oldu. Turgut Özal başbakan olarak Göcek’i mesken tuttu... Aradan yıllar geçmiş... Mimar Oktay Ekinci bir doğa dostu olarak, bıkmadan usanmadan Cumhuriyet’te talanı, soygunu yazmayı sürdürmüştü. Oktay, sevincin, umudun, insanlığın simgesiydi... Alçakgönüllü, dost! Beklenmeyen ölümler acı verir insan yüreği taşıyanlara. İnsanların bir kültüre, binlerce yıllık tarihe önem vermeleri, erdemdir. Oktay, sessiz çığlıkların sesiydi, kulağıydı. Yaşamı farklı kılan, hüznü, sevdayı üretmek, doğa ve insan sevgisinden geçer. Oktay bunu yarattı yıllarca yazılarıyla ve konuşmalarıyla... Yılmadı! Oradan oraya koştu, hiçbir zaman gazetedeki yazılarını aksatmadı. Geçirdiği beyin kanamasının ardından hastane odasından yazdı... HHH Gökyüzüne bakıyorum gazetedeki odamda yazımı yazarken... Aşağıya iniyorum... Bizim çardakta oturuyorum tek başıma. Akşam saatlerinde bahçede karşılaşırdık Oktay’la... Takılırdım ona her zamanki gibi: “Oktay ne bu halin, zayıfla biraz!” Oktay yok artık... Bir süre gözlerimi yumuyorum ve Akyaka köyüne doğru gidiyorum... Azmakbaşı’nda Halil’in meyhanesinde İlhan Selçuk, Nail Çakırhan, Aziz Nesin, Melih Cevdet Anday, Oktay Ekinci, Oktay Akbal, eski bakanlardan Erman Şahin (o yıllarda Muğla Belediye Başkanı) ve ben dostlar sofrasındayız... Serin bir güz akşamı belki ya da ılık bir ilkyaz... Kaç yıl geçmiş aradan? İnanın anımsamıyorum... Güle güle Oktay, güle güle... Niye böyle ansızın, bu yaşta çekip gitmek niye? Berkin uyanacak İstanbul Haber Servisi Gezi Parkı eylemleri sırasında polisin attığı gaz bombası kapsülüyle yaralanan ve günlerdir yaşam mücadelesi veren 14 yaşındaki Berkin E.’ye ziyaretçi akını sürüyor. Taksim Dayanışması ve çeşitli forumların üyeleri, dün, Berkin’i tedavi gördüğü Okmeydanı Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde ziyaret ettiler. Berkin E’nin 123 gündür uykuda olduğunu ve kısa zaman içinde uyanarak yanlarına geleceğini belirten Taksim Dayanışması sözcüsü Gürkan Akgün, “Berkin, polis şiddeti nedeniyle hastanede tedavi görüyor. Biliyoruz Polisin attığı kapsülle yaralanan çocuğa ziyaretçi akını Niye Ansızın Çekip Gitmek!.. Bayramın birinci günü akşam saatlerinde öğrendim Oktay Ekinci’nin öldüğünü... Yazımın, dün sayfaya konulmadan önce çıkışını almış, düzeltmelerini yapıyordum... Bizim Ali Edeoğlu, gece amirliğinden aradı: “Oktay Ekinci’yi kaybettik!” Oysa bugün (dün) evden çıktıktan sonra Alman Hastanesi’ne gidip, Oktay’la bayramlaşacaktım. İbrahim Yıldız, gazeteye gelirken öğrenmişti acı haberi... İbrahim, Ali’yi telefonla aramış, ölüm haberini, yazarlara, izinde olan arkadaşlara haber vermesini söylemişti. İnanmamıştım! Kâmil Masaracı’ya telefon ettim... Kâmil, “Evet, doğru, Oktay’ı yitirdik!” diye yanıt verince bir süre odanın penceresine yöneldim, gökyüzüne baktım. Acı habere nedense inanmak istemiyordum... Bayramdan bir gün önce Oktay’ın karısı Zehra’yla görüşmüştüm. Oktay giderek iyileşiyordu. Yoğun bakımdan çıkarılmıştı ve dün çıkan yazısını da yazıp gazeteye göndermişti. Odamın penceresine doğru yürüdüm... Gençler, kadınlar, çocuklar, erkekler bizim ara sokaktan geçiyorlardı... Yazı masamın tam arkasındaki duvarda yıllar önce Fethiye’de çekilmiş siyah beyaz fotoğraf duruyordu... Bir balıkçı motoru... İlhan Selçuk, Oktay Akbal, ben ve Fethiyeli dostlar... 12 Eylül’den hemen sonra... Sanırım 1984... Birden aklıma Nail Çakırhan ve Akyaka köyü geldi... Gökova Körfezi... Doğa dostu Oktay ve arkadaşları. Oktay’ın talana, yağmaya, vurguna karşı savaşımı... HHH Ben, mimar Oktay Ekinci’yi 1980 sonrası, sanırım 1983 yılında İzmir Narlıdere zindanından çıktıktan sonra İlhan Selçuk aracılığıyla tanıdım. Turgut Özal’ın kıyı yağması 1984’te başlamıştı... O güzelim Göcek ve Fethiye koyları yağmalanıyor, kiraya Çevik kuvvete ‘destan’ teşekkürü!.. İstanbul Haber Servisi İstanbul Emniyet Müdürü Hüseyin Çapkın, çevik kuvvet polislerine “Çevik Kuvvet’in ne kadar olmazsa olmaz bir birim ve güç olduğunu son dönemde bütün Türkiye’de ama özellikle İstanbul’da altını çizerek gösterdiniz” diye seslenerek teşekkür etti. İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu ve Çapkın, Bayrampaşa’daki Çevik Kuvvet Şube Müdürlüğü’nde personelle bayramlaştı. Burada konuşan Çapkın çevik kuvvet mensuplarının daha fazla çalışması, eğitim görmesi ve daha iyi vakit geçirmesi için ellerinden geleni yaptıklarını aktararak, “Bu kapsamda Metris’te 220 dönümlük bir yer var, orada şu anda sayın Başbakanımızın talimatıyla planlanıyor, 20 bin kişilik Çevik Kuvvet Kompleksi yapacağız. Bunu, 5 yıldızlı otel gibi düşünün. Kısacası çalışma hayatınızın dışında orası çekim ve cazibe merkezi olacak şekilde planlanıyor.” dedi. ki Berkin uyanacak” dedi. Berkin’e bayram ziyareti yaptıklarını belirten Akgün şunları söyledi: “Dilerdik ki bayramı çoşkuyla kutlayalım. Ancak bugün sadece daha güzel daha barışçıl ve demokratik bir dünya özlemini yaşayan insanlar polis şiddetiyle karşı karşıya. Polis vahşeti sonucunda birçok arkadaşımız sakat kaldı, bazı arkadaşlarımızı ise kaybettik. Ama biz inanıyoruz ki başka bir dünya ve hayat özlemi gerçekleşecek. Bugün burada Berkin’in yanındayız. Kaybettiğimiz Gökhan Aktaş’ın mezarını ziyaret ettik. Ve diğer kaybettiğimiz Medeni, Ali İsmail, Mehmet’in ailelerini ziyaret etmeye çalışıyoruz. Dayanışmamızı genişletmeye çalışıyoruz. Umarız ki Berkin uyanacak ve bizimle birlikte dayanışmayı büyütmeye destek verecek.” TRT’nin Gezi savunması Milletin vergisiyle Bologna’nın ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) TRT, 15 kurum personeline Gezi olayları ile ilgili sosyal medya paylaşımları gerekçesiyle soruşturma açıldığı haberlerine “Soruşturma konusu olan personelimizin sosyal medyada yazdıkları hakaret, provokasyon ve şiddet içermektedir. Hem kamu çalışanı olmak isteyip hem de sınırsız sorumsuzluk istemek bir tezattır. Milletin vergisiyle maaş alanların kamu kurallarına karşı ayrıca sorumlulukları bulunmaktadır” ifadelerini kullandı. Çalışanlarının sosyal medya hesaplarını inceleyen TRT’nin 15 çalışana gönderdiği tebligatta soruşturmaya neden olarak eylemler sırasında atılan tweet’ler gösterilmişti. Soruşturma gerekçesinde TRT çalışanlarının yasadışı sokak gösterilerinde yönlendirmede bulundukları iddia edilmişti. Hakkında işlem başlatılan çalışanlar ise savunmalarında “yasadışı sokak gösterilerinde yönlendirmenin” söz konusu olmadığını, paylaşımların düşünce ve ifade özgürlüğü kapsamında barışçıl olduğunu belirtmişti. Kişisel hesaplarından aylar önce yapılan paylaşımların şimdi aleyhlerinde kullanıldığını belirten çalışanlar da bu kaydı yapanların suç işlediklerini dile getirmişti. Bununla birlikte bazı sözleşmeli çalışanların da bu nedenle kadroya alınmadığı öne sürülmüştü. Yürümek iyiye haklıya... maaş Taksim’i Haber Merkezi İtalya’nın Bologna kentindeki üniversite öğrencileri, düşük yaşam standartlarını ve kiraların yüksek olmasını protesto etmek için eski bir yatılı okul binasını işgal etti. Binaya “Taksim Öğrenci İşgali” ismini veren öğrenciler, geçen ay Bologna Belediyesi tarafından sökülen sembol ağaçlarını da tekrar Verdi Meydanı’na dikti. DHA’nın haberine göre; “Collettivo Universitario Autonomo” (CUA) isimli öğrenci kolektifinden üniversitelerinin öncülüğündeki yaklaşık 400 genç dün Bologna sokaklarında protesto gösterisi düzenledi. Eylemin başında rektörlük binasına yürüyen öğrenciler kentteki bazı ana caddeleri de kısa süreliğine trafiğe kapattı. Daha sonra Zanolini Caddesi’ndeki eski bir yatılı okula yönelen öğrenciler, üç yıldır kullanılmayan boş binaya girdi. İşgalin ardından 70 kadar öğrencinin yerleştiği binaya “Studentato Occupato Taksim” (Taksim Öğrenci Evi İşgali) adını koyan öğrenciler, gerçekleştirdikleri eylemlere ise geçen ay belediye tarafından sökülen bir ağaca atıfta bulunarak “Fotinya’nın İntikamı” ismini verdi. Verdi Meydanı’nda aynı yere saksı içinde yeni bir fotinya koyan öğrenciler, eski okul binasını işgal ederek İtalya’da sendikaların cuma günü ülke genelinde yapacağı genel grev ve cumartesi günü Roma’da düzenlenecek hükümet karşıtı gösteriye de destek vermeyi amaçladıklarını belirtti. l İtalya’da öğrenciler okul binasını işgal edip adını Taksim koydu alıyorlar l Bologna’da yine CUA önderliğindeki öğrenciler, İstanbul’daki Gezi protestolarına destek vermek için 4 Haziran’da kentin en ünlü meydanı Piazza Verdi’ye bir fotinya dikmişti. Türk bayraklı göstericilerin yanı sıra Beşiktaş ve Fenerbahçe formalı gençlerin de katıldığı eylemde dikilen fotinyanın altına da Nâzım Hikmet’in “Sebastian Bach’ın Do Majör Konçertosu” şiirinden şu bölümün yer aldığı bir plaka yerleştirmişlerdi: “Yürümek iyiye, haklıya, doğruya/ Dövüşmek yolunda iyinin, haklının, doğrunun/ Zapt etmek iyiyi, haklıyı, doğruyu.” Aygün: Küçük bir Alevi takısı ‘İslam Birliği’ TÜREY KÖSE ANKARA Abdullah Öcalan’ın Nevruz mesajındaki “Bugün kadim Anadolu’yu Türkiye olarak yaşayan Türk halkı bilmeli ki Kürtlerle bin yıla yakın İslam bayrağı altındaki ortak yaşamları kardeşlik ve dayanışma hukukuna dayanmaktadır” sözleri, özellikle Alevi kesimde tepkilere yol açmıştı. Öcalan, İmralı’dan gönderdiği bayram mesajında “Özellikle El Kaide, El Nusra gibi İslama ihanet içinde olan kesimlere karşı Diyarbakır’da Demokratik İslam Kongresi” çağrısı yaparken, bu kez “Alevi” eklemesi de yaptı. Öcalan, “Bu kongre çalışmalarında Alevisi, Sünnisi ile tüm halkımızın derinlikli tartışmalar yürütmesi son derece önemlidir. Şeyh Said gibi tarihi kişilerin ruhuna uygun bu çalışmaların yapılması önemlidir” mesajı verdi. Hacettepe Üniversitesi Tarih Bölümü’nden araştırma görevlisi Yalçın Çakmak “Alevilere, Kürt siyasal hareketiyle birlikte hareket edebilecekleri bir ortam yaratılarak, diğer türlü bir İslam yorumu altında birleşme teklifi getirilmekte. Problem de buradan kaynaklanmakta ve Öcalan’ın Aleviliğin tarih ve sosyolojisine yönelik derinlikli bir okuma yapmadığı anlaşılmakta. Düne kadar Şeyh Said’e eleştiriler getiren Öcalan’ın bugün onu örnek alınabilecek bir şahsiyet olarak sunması bir yana, Şeyh Said isyanında Dersimli Kürt Alevilerin sessiz kalması ve aynı zamanda bölgedeki diğer Alevilerin de doğrudan isyana karşı çıkmaları, Öcalan’ın kullandığı Şeyh Said örneğinin pek de yerinde olmadığını gösteriyor.” CHP Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün de “Öcalan’ın umudu ‘İslam Birliği’dir. İslam dininin ‘birleştiriciliği’ aracılığıyla Kürt sorununun çözüleceğini sanıyor, ama bu kez muhtemel tepkileri azaltmak için küçük bir ‘Alevi’ takısı eklemiş” dedi. Öcalan’ın umudu Hem ziyaret, hem siyaset ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Kurban Bayramı’nın ikinci gününde siyasi parti temsilcileri oluşturdukları heyetlerle partiler arasında bayramlaşma ziyaretleri gerçekleştirdi. AKP’li Salih Kapusuz başkanlığındaki heyet sırasıyla CHP, MHP ve BDP heyetlerini kabul etti. Kapusuz, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun anayasada uzlaşma sağlanan 60 maddeyi TBMM’den geçirme teklifine sıcak baktıklarını ifade etti. BBP’li Selahattin Şenliler başkanlığında yapılan ziyarette ise demokratikleşme paketinde yer alan bazı maddelerin millette bölünme ve parçalanma endişesi yarattığı konuşuldu. Bunun üzerine Kapusuz, demokratikleşme paketindeki maddelerin tartışmaya açıldığını, müzakere edileceğini ifade etti. CHP’li Umut Oran başkanlığındaki heyet de sırasıyla BDP, AKP, DSP, MHP ve diğer partileri kabul etti. Heyetlerin ziyaretlerinin ardından soruları yanıtlayan CHP’li Oran, Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül’ün CHP’ye katılımı ve CHP ile BDP’nin İstanbul’da işbirliği yapacağı haberi üzerine, önceliklerinin hem en doğru adayları belirleyerek seçimleri kazanmak hem de oy oranlarını yükseltmek olduğunu kaydetti. Oran, “Herhangi bir muhalefet partisi ile işbirliğine nasıl bakıyorsunuz” sorusuna ise “Böyle bir işbirliği söz konusu değil. Ama siyasetin doğal akışında belli partiler birbirlerini destekleyebilirler” dedi. Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, AKP’nin parti içi bayramlaşmasına elinde anket dosyası ile geldi. Yakın zamanda yaptırdıkları bir anketin sonuçlarını paylaşan Gökçek, ankete göre kararsız oylar dağıtıldıktan sonra AKP’nin oy oranının yüzde 55.3 olduğunu kaydetti. Askere bayram şekeri l BDP Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan, Şırnak’ta yol denetimi yapan Düzova, Kasrik ve Milli jandarma karakollarında görevli askerler ile yol denetimi sırasında bayramlaştı. Aracında bulundurduğu bayram şekerlerinden askerlere ikram eden BDP’li Kaplan’a askerler de kolonya ve bayram şekeri ikram etti. Askerler ile kısa bir süre sohbet eden BDP’li Kaplan, daha sonra yoluna devam etti. Kaplan daha sonra 28 Aralık 2011’de savaş uçakları tarafından 34 kişinin bombalanarak öldürüldüğü Uludere ilçesine bağlı Gülyazı köyünü ziyaret etti. Kaplan, “Biz adalet arıyoruz. Çünkü çözüm sürecinde adalet gelmesini istiyoruz. Devlet, ‘Özür dilerim, yanlış yaptık’ desin. Analar da bu kara elbiseleri çıkarsın” dedi. Kaplan’ın cep telefonu ile köylülere seslenen BDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ise, “Elbette ki gün gelecek, Roboski’nin eli kanlı katillerinden hesap sorulacak” dedi. (DHA) ‘Süreç şantajla yürümez’ l BDP Diyarbakır Milletvekili Nursel Aydoğan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın “BDP verdiği mesajlarla Adalet Bakanlığımızla arasını açmamaya gayret etsin yoksa görüşmelerin önü kapanır” sözlerine sert tepki gösterdi. Aydoğan, “Başbakan bize göre artık bu tür tehdit ve şantajlardan vazgeçmelidir. Bu süreç böyle tehdit ve şantajlarla sürecek ve sürdürülecek bir süreç değildir” dedi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle