15 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
26 EYLÜL 2012 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA [email protected] EKONOMİ 11 Vergilerde yapılan artış, 2013 değerlerine esas kabul edilen ‘yeniden değerleme’ oranını da yükseltecek Zamlar da zamlanacak AKP vatandaşa cimri, Suriyeliye cömert Ekonomi Servisi Hükümetin, bu ay yaptığı zamlar, 2013 vergi ve harçlarında artışa esas teşkil edecek olan yeniden değerleme oranını CHP ) ANKARA (Cumhuriyet Bürosu da yükseltecek. Kasımda hü, Oran Umut cısı Genel Başkan Yardım hesaplanacak olan yeniden geri nı zammı benzin ve “ÖTV kümete değerleme ile Motorlu Taalın” çağrısı yaptı. Oran, “Sığınmacılara şıtlar Vergisi ve Emlak Ver330 yapılan toplam harcamanın şimdiden gisi katmerli artacak. Böyı ulaştığ TL) milyon dolar (600 milyon lece hükümetin yaptığı zam, Suricimri aşa vatand , söyleniyor. İktidar açıklanan oranlar ile sınırlı açıklayaptığı Oran, dedi. ” cömert yeliye kalmayacak. mada, “AKP, ekonomideki yanlış yönetiHükümet, 22 Eylül’de mi nedeniyle bütçede ortaya çıkan bozulakaryakıttan alınan özel tüaynı en, manın faturasını halka ödetirk ketim vergisi tutarlarında, timaliye n yonunu zamanda Suriye operas alkolden alınan asgari makolan karşı da oranın 65 yüzde ni de buna tu vergi tutarlarında artışa Türk halkına ödetiyor” dedi. gitti. Ayrıca motor silindir Zamları savunan Bilim, Sanayi ve Teknolo ji Bakanı Nihat Ergün ise “Zamların arkası hacmi 1600 cm3’ü geçmeyen taşıtlar vergi oranını gelir mi” konusunun tamamen spekülasyon yükseltti. Tapu harçlarına da yapıldı vardı, a “Çalışm k, belirtere u olduğun zam yaptı. Zamların bu ay ve iki gün önce ilan edildi, bundan elde yapılması, 2013’te birçok edilmesi beklenen gelirler var, bugün yeni . konuştu diye bir çalışma söz konusu değil” Büyümesiz İstihdam Türkiye ekonomisi 2001 krizi sonrasında 2008’e değin yüksek bir büyüme konjonktürü içindeydi. Temelde yurtdışından sermaye girişlerine dayalı ve dış borç yaratan öğeler içeren bu dönemin ana özelliklerinden birisi de işsizlik oranının yüksek seyretmesiydi. Söz konusu dönemde ulusal gelir reel olarak yılda ortalama yüzde 7.8 büyümüş iken, işsizlik oranı yüzde 10 platosunda çakılıp kalmış idi. Yüksek büyüme hızına karşın, Türkiye ekonomisinde yeterince istihdam yaratılıp işsizliğin düşürülememesi nedeniyle bu dönem “istihdam dostu olmayan büyüme” ya da kısaca “istihdamsız büyüme” diye anılageldi. İstihdamsız büyüme olgusunun aslında sadece Türkiye ekonomisine özgü olmadığı; küresel kapitalizmin içine düştüğü yapısal bunalımı aşmak için giderek daha çok robotik ve otomasyona ve bir yandan da işgücünün enformalleştirilmesine, emeğin kalitesizleştirilmesine ve kayıt dışılığa itilmesine neden olan süper sömürüye dayalı sermaye birikim sürecine dayandığı sıklıkla dile getirilmekteydi. Ancak, istihdamsız büyüme sürecinin Türkiye’ye özgü koşulları da kuşkusuz önemliydi. Bunlar arasında en önemli olgu, 1980 sonrasında izlenen neoliberal programın ulusal sanayi yapısının dikey ve yatay bağlantılarını tahrip ederek, Türkiye’yi bir ucuz ithalat ve ucuz işgücü cennetine çevirmesi olarak dile getirilmekteydi. Bu çarpık yapı sürecinde Türkiye’de milli gelirin büyümesi hızlanırken, istihdamda yeterince kazanım sağlanamadı. İktisatçılar, milli gelirdeki artışın, istihdamda ne kadar artışa neden olduğunu ölçmek için istihdamın milli gelir esnekliğini hesaplarlar. Aşağıdaki tabloda 2000 öncesi ve sonrasında Türkiye’de milli gelirdeki yüzde 1 artışın, istihdamda yüzde kaç artış ile ilişkilendiği sergilenmekte. ? Akaryakıt, otomotiv, alkollü içkiler ve tapu harcına gelen zamlar 2013’te ödenecek çok sayıda vergi ve harç için esas kabul edilen ‘yeniden değerleme’ oranını yükseltecek. Yeniden değerleme oranı yükselince 2013 vergileri katmerli artacak. vergide de otomatik artışa yol açacak. Zam otomatiğe bağlandı Birçok vergi, ekimden ekime 12 aylık ÜFE (Üretici Fiyatları Endeksi) oranında belirlenen “yeniden değerleme oranı” düzeyinde artırılıyor. Bu oran ağustos itibarıyla yüzde 9.33 düzeyinde hesaplanırken eylül ve ekim verileri de eklenerek 1 Ocak 2013’te vergilere yapılacak otomatik zam oranına ulaşılacak. Geçen yıl yeniden değerleme oranı yüzde 10.26 düzeyinde gerçekleşmişti. Sigaraya yapılan zam oranı yükseltmişti. Bu yıl vergiye zam yapılmamış olsaydı, bu yıl yeniden değerleme oranı geçen yılın altında kalacaktı. Ancak son vergi paketi enflasyonu yükseltirken yeniden değerleme oranının da yaklaşık 1 puan daha yukarıda oluşmasına yol açacak. Uzmanlara göre, enflasyonu yükseltecek kalem ise özellikle akarÇevre ve Tüketici Haklarını Koruma Deryakıttan alınan ÖTV’deki artış olacak. neği Genel Başkanı MusUzmanlar, zaten akaryakıt zamlarıtafa Göktaş, zamları denın yapılmasında yeniden değerleğerlendirirken “Zengin ve me hesabının etkili olduğunu ifafakirden eşit miktarda alınan de ediyor. ve adına dolaylı vergi denilen Yeniden değerleme oranı, yılÖTV, KDV gibi vergiler adil deda iki defa ödenen MTV, Emğil. Dolaylı soyguna dönüştü. lak Vergisi, Özel İşlem VerBugün hükümet açıklıyor. Tedgisi, pasaporttan yargıya kabir paketimiz diyor. Neyin tedbiri, dar tüm harçlar, Damga nasıl bir tedbir, kime göre bu tedVergisi, veraset ve intikal bir” diye tepki gösterdi. Göktaş, vergileri, trafik cezaları, yaptığı açıklamada şu değerlendiryargı ve idari para cezaları meyi yaptı: ? Devlet israf, gereksiz yatırım, gibi vergi ve harçlüks harcama, makam arabası gibi larda artış kalemlerden tasarruf etmeli. Elektrik oranını bebaşta birçok alandaki kayıp ve kaçalirliyor. ğı önlemeli. Kayıt dışı istihdamı önlemeli. Sağlıkta tasarrufa gidip milletin canının söz konusu olduğu olayda musluğu kısacaksınız, ülkenin her yerinde inşaat yapılıyor diye müteahhit firmalara musluğu açacaksınız. Bunun mantığı yok. ? Vatandaşın alım gücü düştü. Vatandaş yeni gelen zamların geri çekilmesini istiyor. Bu zamlar, gerek vergilerde, gerek harçlarda ve gerekse diğer tüm ücretlerde haksız ve adaletsiz. Bu zamlar geri çekilmeli, harçlar ve vergiler gözden geçirilmeli. Tüketicinin tepkisi büyüyor BOTAŞ üçe bölünüyor Ekonomi Servisi Enerji Bakanlığı doğalgaz temin, iletim ve dağıtımında özel sektörün payını daha da artırmak için yeni adımlar atıyor. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Stratejik Teknik Ekonomik Araştırmalar Merkezi’nin (STEAM) düzenlediği, “14. Enerji Arenası”nın açılışında yaptığı konuşmada, Rusya Federasyonu ile ‘al ya da öde’nin bu yılın sonunda sıfırlanmış olacağını, süreç sonlandığında ise şimdeye kadar alınmamış ama parası ödenmiş gazın da “tedarikçide 1 doları bile kalmayacak şekilde” geri alınacağını açıkladı. Sektörde rekabet sağlamak için özel sektörün ağırlığının daha da artırılacağını belirten Bakan Yıldız, 4 milyar metreküp gazın daha özel sektör tara ? Enerji Bakanlığı, BOTAŞ’ın üçe bölünmesini öngören Doğalgaz Piyasası Kanunu’nda değişiklik öngören yasa teklifini sektörün görüşüne açtı. Enerji Bakanı Yıldız da, Batı Hattı’ndan gelen 10 milyar metreküpe ek olarak özel sektör eliyle 4 milyar metreküp daha doğal gazın alımı için Rusya’yla masaya oturacak. fından getirilmesi için Rusya ile müzakere yapacaklarını açıkladı. Halen Batı Hattı’ndan 6 milyar metreküp gaz özel sektör eliyle getiriliyor. 4 milyar metreküp kontrata bağlandı. Yeni 4 milyar metreküplük alımının özel sektör eliyle yapılması için de yılbaşında müzakereye başlanması hedefleniyor. Enerji Bakanlığı web sitesinde de BOTAŞ’ın üçe bölünmesini öngören Doğalgaz Piyasası Kanunu’nda değişiklik öngören taslak yer aldı. Yayınlanan metin üzerine 10 Ekim’e kadar görüş alınacak. Metne göre BOTAŞ, yasa yürürlüğe girdikten sonra bir yıl bu haliyle kalacak. Sonra iletim, LNG tesislerinin işletilmesi ile depolama ve diğer faaliyetleri gerçekleştirmek üzere üç ayrı tüzel kişiliğe bölünecek. İletim, LNG tesislerinin işletilmesi ve depolama dışındaki faaliyetleri BOTAŞ olarak kalacak. BOTAŞ, ithalatı ulusal tüketimin yüzde 20’sine düşünceye kadar yeni doğalgaz alım sözleşmesi yapamayacak. İstihdam – Büyüme Esneklik İlişkisi 19892000 Toplam Yatırım Yatırımdışı Sanayi Hizmetler 0.39 0.42 0.68 0.49 0.76 20022008 0.14 1.66 0.48 0.39 0.47 ? Suriye’den gelen sığınmacı mültecilerin kendilerine ve çocuklarına üniversitelerin kapısı açılıyor. Sınav yok, belge istenmiyor, buyurun gelin, okuyun deniyor. Benim ülkemin vatandaşı üvey evlat mı? Yıllardır okul, dershane, özel hoca üçgeninde soydurduğumuz vatandaşımızın ne suçu var? Madem üniversitenin kapısını açıyorsunuz, öncelikle kendi ülkemizin çocuklarına açın. İnsanımız üvey evlat mı? Kaynak: TÜİK Hane Halkı İşgücü İstatistikleri ve Ulusal Hesaplar Hesaplamalarımız bilinen gerçeği bir kez daha nicel olarak belgeliyor. 2000 sonrasında gerek tarım, gerekse tarım dışı sektörlerde milli gelirin istihdam yaratma kapasitesi sert bir biçimde yavaşlamıştır. Hatta, tarımda bu ilişki tersine dönmüş; tarımsal üretim artışı, tarım istihdamının azalışı ile eş anlı seyretmiştir. Öyle ki, tarımsal istihdam 2004 yılında 5 milyon 713 bin kişi iken, 2007’ye gelindiğinde 4 milyon 867 bine inmiş idi. ??? Verileri yorumlama olanaklarımız 2008 kriziyle zorlanıyor. 2009 krizinden sonra “toparlanma” sürecinde Türkiye’de tarım sektöründe çalışan sayısında hızlı bir artış başlıyor. Öyle ki, 2008 ile 2011 arasında toplam çalışan sayısındaki 2 milyon 916 bin kişinin, yüzde 40’ı tarımsal istihdam olarak gözüküyor. Ekonominin büyüme hızının yavaşladığı 2012’nin ilk yarısında da tarımsal istihdam artmaya devam ediyor ve hizmetler sektöründeki artışlar ile birlikte işsizlik oranının yüzde 8’e değin gerilemesine yol açıyor. Büyüme hızının yavaşladığı bir ekonomide, çalışan sayısının bu denli artması ekonominin kuramsal gerçekleriyle kolay açıklayamayacağımız bir gözlem. Ancak verilerden 2008 öncesinde 1.66 olan tarımsal istihdambüyüme esnekliğinin, 2010’da +3.35’e; 2011’de +1.38’e sıçradığını hesaplıyoruz. Tarım sektöründeki istihdam ve büyüme arasındaki 2008 öncesi eğilimleri tamamen tersine çevirerek, sektörü hızla bir “çalışanlar deposu” haline dönüştüren bu mekanizmanın iktisadi tek bir açıklaması olabilir: Tarım sektöründe işçi üretkenliğinin hızla gerilemesi. Bu savı resmi veriler ile sorguladığımızda, tarım sektöründe çalışan işçi başına üretilen katma değerin (sabit 1998 fiyatlarıyla) 2008’de 1.850 TL’den, 2011’de 1.670 TL’ye gerilediğini görüyoruz. Dolayısıyla, 2011’de tarım sektöründe aynı işi yapmak için şimdi yüzde 17 kadar daha fazla işçiye gereksinim duyulduğu anlaşılıyor. Savunma sanayisi çıtayı yükseltti Ekonomi Servisi Savunma ve Havacılık Sanayii İhracatçıları Birliği Başkanı Latif Aral Aliş, sektörde ilk sekiz ayda 832 milyon dolar olarak gerçekleşen ihracatın yılın tamamında 1.5 milyar dolara, 2014’te ise 2 milyar dolara ulaşmasını hedeflediklerini söyledi. Aselsan ve Roketsan gibi şirketleri de bünyesinde bulunduran birliğin hedef ve stratejileriyle ilgili düzenlenen basın toplantısında konuşan Aliş, “Ocakağustos döneminde sektörel ihracat yüzde 70 arttı. 2012 sonu itibarıyla 1.5 milyar dolar ihracata ulaşacağız. 2016 için hedeflenen 4 milyar doları da 2014’e çektik” dedi. Söz konusu hedeflere ulaşmak için “Türkiye savunma ve havacılık sanayii stratejik iletişim ve pazarlama planı”nın oluşturulması için çalıştıklarını söyleyen Aliş, ayrıca tek başına hareket eden alt yüklenici KOBİ’lerin de tek çatı altında toplanarak organize şekilde ihracata yönlendirileceğini belirtti. Toplantıda verilen bilgiye göre sektör 2011 yılında 1 milyar doları ihracat olmak üzere 2.5 milyar dolar civarı ciro elde etti. İlk sekiz aylık rakamlar itibarıyla sektörün en fazla ihracat yaptığı ülke yüzde 39.2 payla ABD. Vodafone ve Superonline’ya yanlış bilgi cezası Ekonomi Servisi Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK), Superonline İletişim Hizmetleri AŞ’ye 341 bin 23 lira, Vodafone Telekomünikasyon AŞ’ye ise toplam 1 milyon 526 bin 640.8 lira para cezası kesti. Kurul kararlarına göre Superonline İletişim Hizmetleri AŞ tarafından 2011 Temmuz, Ağustos, Eylül ve Ekim aylarına ilişkin 1449 abonenin yanlış ücretlendirilmesi ve bazı hatalı faturalarına ilişkin soruşturma sonucunda toplam 341 bin 23 lira ceza verildi. Vodafone tarafından Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı’na Temmuz 2006’dan 9 Şubat 2012’ye kadar toplam 6 bin 947 abone bilgilerini yanlış göndermesi nedeniyle 601 bin 39.68 lira para cezası uygulandı. ??? “Büyüme” ve “üretkenlik” iktisatçıların çok iyi açıklayamadıkları konular olarak bilinir. Hatta, bu yüzden büyüme iktisadının önemli isimlerinden MIT profesörü Robert Solow, “üretkenlik” hesabını “iktisatçının cehaletinin nicel bir göstergesi” olarak yorumlar. Bir şeyi iyi açıklayamadığımız kesin. Haliburton’a Irak’ta Türk işçi davası ? Ekonomi Servisi Geçen yıllarda ABD eski Başkan Yardımcısı Dick Chenney ile bağlantıları nedeniyle sık sık gündeme gelen Haliburton’un eski bir yan şirketi olan Amerika’nın inşaat ve enerji devi şirketi KBR, dolaylı yoldan çalıştırdığı Türk işçilerin, Irak’ta kaçırılıp öldürülmesi nedeniyle ABD’de mahkemelik oldu. Harry Barko Firması, KBR ve Dauod & Partners firmalarına karşı Amerikan federal hükümeti adına açtığı davada, Irak’ta inşaatlarda fiyatları şişirdiğini de iddia etti. Yüce’nin ailesi de ABD Çalışma Bakanlığı’na başvuru da bulunarak tazminat talebinde bulundu. C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle