29 Aralık 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 1 TEMMUZ 2012 PAZAR 4 HABERLER de ipotek koymaktadır. Uzun süre tutuklu kalmış bir sanık hakkında karar verirken, beraatı düşünen yargıcın “Peki de, aklarsak bu uzun tutukluğu nasıl açıklarız?” düşüncesini aklından hiç geçirmemesi mümkün mü? Bu yüzden, demokrasilerde yargıçlar tutuklama kararı verirken kılı kırk yarar. Bizim mevzuatımızda tutukluluk kurumunu CMK 100. maddesi düzenlemiştir. İlk bakışta demokratik hukuk devletlerindeki uygulamadan farklı değilmiş gibi görünen CMK 100’e göre de, tutukluluk için suçun niteliğinin yanı sıra şüpheli veya sanık için, kaçma şüphesinin olması, tanık, mağdur veya başkaları üzerinde baskı yapması girişiminde bulunması, delilleri yok etme veya değiştirmesi olasılığının var olması şartlarının aranması gerekir. ??? Şimdi Kemal Gürüz’ün durumuna bakalım: Yıllar önce meydana gelmiş ve eğer varsa delilleri, belgeleri devletin elinde olan bir olayda, eski YÖK Başkanı nasıl delileri yok edecek, gizleyecek veya değiştirecek? Böyle bir iddia düpedüz “Bu devlet elindeki belgelere bile sahip çıkamaz” demektir. Bugünkü koşullarda Gürüz, bu davanın herhangi bir sanığı, tanığı veya mağduru üzerinde nasıl baskı yapabilir? Kemal Gürüz halen YÖK Başkanı olsa hadi neyse. Ama değil. Kalıyor geriye, kaçma şüphesi. Bu adam, yargı önüne çıkacağını duyduğunda Türkiye sınırları dışındaydı. Kaçacak olsaydı dönmez, ABD’deki oğlunun yanına kaçardı. O durumda kaçmayan adam, şimdi mi kaçacak? Görüyorsun, Prof. Dr. Kemal Gürüz’ün tutuklanma kararını anlamak mümkün değil. Ama Kemal Gürüz kendisi gerçeği kavramış, tutukluğun bu ülkede kimi zaman ucu içeride ölüme kadar varan bir yargısız infaz aracı olduğunu biliyor ve sesleniyor: Unut beni Güniz! Bu çığlık, aynı zamanda hepimizin utancını yüzümüze vuruyor. Sevgili, sürüden ayrıl! Bu çığlığı duy! Kemal Gürüz ile benzerlerini unutma! Ve sana bugün umut ve sevgi dolu şeyler yazamadığım için kusuruma da bakma! Başbakan ‘Kürt sorununu Erdoğan çözer’ diyen Leyla Zana’yı kabul etti AKP memnun, BDP tepkili ? Zana, Erdoğan’la 1 saat 40 dakika görüştü. Başbakan Yardımcısı Atalay’ın da katıldığı görüşmeyle ilgili Zana bugün basın açıklaması yapacak. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) BDP blokundan seçilen Bağımsız Diyarbakır Millevekili Leyla Zana, Kürt sorununun çözümü konusunda “adres” olarak gösterdiği Başbakan Tayyip Erdoğan’la 1 saat 40 dakika görüştü. Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay’ın da katıldığı görüşmeyle ilgili olarak Zana bugün basın toplantısı düzenleyecek. AKP hükümetinin Kürt sorununun çözümü konusunda ABDBarzani eksenli yeni bir planı uygulamaya koyacağı tartışılırken Hürriyet gazetesine verdiği röportajda “Kürt sorununu Erdoğan çözer” açıklamalarıyla yeni bir tartışma yaratan Zana, BDP’den gelen tepki açıklamalarına karşın, dün Başbakanlık sın toplantısı düzenleyecek. Zana Hürriyet gazetesine verdiği röportajda “çözüm umudu” nu Erdoğan’a bağlarken BDP’yi de eleştirmişti. BDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş, tepkisini “Her kim Başbakan’dan umutluysa bu saflıktır, AKP gibi düşünmektir”, “Uunutulmamalıdır ki Leyla’yı Leyla yapan Mecnun’un aşkıdır” sözleriyle dile getirmişti. Kulislerde ise Zana’nın bu çıkışı, ABD, Barzani, AKP ekseninde yürütülen yeni bir pazarlığın parçası olduğu dile getirilmişti. Bu kapsamda BDP içinde de “tasfiyeye” gidileceği ve hükümete sert tepki gösteren ekibin yerine daha “ılımlı” bir yapının oluşmasının sağlanacağı değerlendirmesi yapılmıştı. BDP’nin yanı sıra, DTP yönetimindeyken “güvercinler” olarak ifade edilen DTK eşbaşkanları Ahmet Türk ile Aysel Tuğluk da Zana’nın açıklamalarından duyduğu rahatsızlığı dile getirmişti. ‘Unut Beni Güniz!’ Sevgili, Geçen gün değerli gazeteci Şükrü Küçükşahin’in köşesinde okudum. Eski YÖK Başkanı, emekli öğretim üyesi, Prof. Dr. Kemal Gürüz, mahkemenin hakkında verdiği tutukluluk kararı üzerine eşine seslenmiş: Unut beni Güniz! Çağrı insanlığın karanlık dönemlerini anımsatıyor. O dönemlerde devlet birinin yakasına yapışmayagörsün, bitmiştir artık biçare! Tıkarlar adamcağızı içeri, orada unutulur gider. Herkes unutur onu, komşusu, yakını, arkadaşı, karısı, kızı, oğlu ve hepsinden önce de devlet. Devlet devletliğini yapmış, biçareyi içeri atmış, sonra da unutup kulağının üzerine yatmıştır. Tarih bu öyküler açısından zengindir. Çok şükür ki, insanlığın önemli bir bölümü için bu devir geride kalmıştır. Ama, emekli öğretim üyesi eski YÖK Başkanı Kemal Gürüz, aynı çaresiz çığlığı 21. yüzyılın ikinci onluk bölümünde atıyor, karısına sesleniyor: Unut beni Güniz! Neden? Çünkü Kemal Gürüz Türktür ve ÖYM tarafından tutuklanmıştır. Ve Kemal Gürüz çok iyi bilmektedir 2012 Türkiyesi’nde tutuklanmanın ne demek olduğunu ve tutuklananların başına neler geldiğini. ??? Tutuklama bütün demokrasilerde, suç işlediğine dair hakkında güçlü belirtiler bulunan bir şüpheli veya sanığın kaçmasını, delilleri karartmasını ya da diğer sanıkları veya tanıkları baskı altına almasını önlemek için başvurulan bir tedbirdir. Demokrasilerde masumiyet karinesi olduğundan, asıl olan tutuksuz yargılanmadır. Çünkü yanlış verilen veya uzun süren tutukluluk yargısız infaza dönüşür. Gereksiz ve uzun tutukluluklardan sonra beraat kararları bile verilse, adalet tecelli etmez. Çünkü sanık zaten belirli bir zaman dilimini içeride geçirmiştir. Bu süre bazen kendisi için istenen mahkumiyete eş dahi olabilir. Ayrıca uzun tutukluluk süreleri, heyetin kararı üzerine Leyla Zana, BDP’den gelen tepki açıklamalarına karşın Başbakan Erdoğan’la görüştü. (AA) resmi konutunda Erdoğan’la görüştü. Atalay’ın da katıldığı görüşmenin “Abdullah Öcalan’a ev hapsi iddialarının gündeme geldiği bir dönemde gerçekleşmesi dikkat çekti. Muhalefet liderleriyle bile en fazla 1 saat görüşen Erdoğan’ın Zana’ya 1 sa at 40 dakika zaman ayırması dikkat çekti. Zana, Konut’a giriş ve çıkışında açıklama yapmadı. rdoğan: Verimli geçti TBMM’de bazı basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Erdoğan görüşmeye ilişkin “Ga E yet iyi geçti, gayet verimli olduğuna inanıyorum” dedi. “Tekrar bir görüşme yapacak mısınız?” sorusuna ise Başbakan, “yok” karşılığını vermekle yetindi. Öte yandan Leyla Zana, bugün saat 11.00’de TBMM’de görüşme ile ilgili ba ADALET BAKANI SADULLAH ERGİN %78 indirim %78 indirim %81 indirim %80 indirim ‘Abdullah Öcalan İmralı Cezaevi’nde’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Adalet Bakanı Sadullah Ergin, Abdullah Öcalan’ın “ev hapsi ya da MİT misafirhanesinde kaldığı” haberlerinin olduğunu belirterek “İnanmayan gitsin baksın” dedi. BDP Grup Başkanvekili Pervin Buldan ise İmralı için defalarca Adalet Bakanlığı’na başvuruda bulunduklarını belirterek “Bu başvurular bekliyor, izin verirse mennuniyetle İmralı’ya gideriz” dedi. Ergin, milletvekillerinin ısrarlı soruları üzerine ise “Kayıtlarımızda İmralı’dan çıkarıldığına dair bir bilgi yok” demekle yetindi. “Öcalan’ın MİT misafirhanesinde olduğu” iddiası, TBMM Genel Kurulu’ndaki “3. yargı paketi”nin görüşmelerine de damgasını vurdu. Tasarının görüşmelerine geçilmeden önce MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, “Terör örgütü elebaşının ev hapsi ya da misafirhanede olduğu” yönünde önemli iddialar bulunduğunu belirterek Adalet Bakanı Sadullah Ergin’in bu iddialar hakkında bilgi vermesi gerektiğini söyledi. rum. Şu anda kendisi 10 yılı aşkın bir süredir olduğu gibi İmralı Cezaevi’nde cezasını infaz etmekte olduğunu bu kürsüden Türkiye’ye ilan ediyorum” demekle yetindi. Ergin, Meclis kulisinde gazetecilerin soruları üzerine “Ne ise onu söylüyorum, inanmayan gitsin baksın” dedi. BDP Grup Başkanvekili Pervin Buldan ise Öcalan’ın avukatları ve ailesiyle görüştürülmediğine dikkat çekerek “Bizim bu konuda zaman zaman BDP olarak taleplerimiz var, hem sağlığı hem de içinde bulunduğu fiziki koşulları yerinde görmek için taleplerimiz var. Ancak Adalet Bakanlığı bu konudaki hiçbir talebimize yanıt vermedi” dedi. Bu konuda TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu’na da başvurduklarını belirten Buldan, Ergin’in “İnanmayan gitsin baksın” açıklamasıyla ilgili olarak “Eğer bakan bunu söylediyse, elbete gidip görmek, izin verirse ziyaret etmek isteriz. Böylece hem kamuoyundaki tereddütü gidermiş oluruz hem de Öcalan’ın koşullarını yerinde görmüş oluruz” dedi. Yargı paketinin görüşmeleri sırasında çok sayıda milletvekili tasarı üzerindeki “soruyanıt” bölümünde Adalet Bakanı Ergin’e, Öcalan’la ilgili iddiaları sordu. Ergin, kendisine, Öcalan’ın İmralı’dan çıkarıldığına dair “bilgi gelmediğini” belirterek “Bizdeki kayıtlarda böyle bir bilgi yok” yanıtını verdi. %80 indirim %77 indirim %75 indirim %78 indirim %76 indirim nanmayan gitsin’ TBMM Genel Kurulu’nda tasarı üzerinde konuşmak üzere kürsüye gelen Ergin, “İmralı’da hükmünü infaz etmekte olan terör örgütü liderinin İmralı dışında bir yerde olduğuna dair iddiaların tamamının gerçekdışı olduğunu buradan ifade ediyo ‘İ C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle