Katalog

3 HAZİRAN 2012 PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER Kılıçdaroğlu, yüreğinde insan sevgisi, Atatürk sevgisi olan herkesi güç birliğine çağırdı 5 Bülent’in yüreğinde de sevgi vardır, dostluk, arkadaşlık, barış... O adsız çocuklarımızı düşünüyorum, adsız kahramanlarımızı, zindanlarda yatan gençlerimizi, aydınlarımızı, meslektaşlarımızı... Demokrasiyi, özgürlükleri, barışı... Diktatörleri, din üzerinden siyaset yapan dinbazları... ??? Mahzuni Şerif’in “Barışa Çağrı”sını dinlerken, Edip Akbayram’ın içimi acıtan o türküsü: “Barış gelsin dağlara Yollar birleşsin haydi Geçmişten geleceğe Yıllar birleşin haydi yıllar birleşin ............... Ağrı’nın gölgesinde Tekirdağ’ında İzmir’in kuyusu Van bucağında Bayram olsun bizim elin sağ’ında Sol’lar birleşin haydi sol’lar birleşin” Mahzuni Şerif’in söylediği gibi “dinli dinsiz insandır” ve “boş yere akan kandır”, bu böyle bilinsin. Mayıs sevdadır, aşktır, barıştır, çiçeklenmiş dünyadır... ??? İşte Edip bu yoldan hiç sapmamış, devrimci yüreği kıpır kıpır olan bir sanatçımızdır. Öğle sonrası sonsuz saatlerin, yıldızlı gecelerin, Hakkâri’den Edirne’ye, Ahmed Arif’ten A. Kadir’e değin ozanlarımızın sesidir, yüreğidir... Mayıs sevdadır, mayıs kardeşlik ve barış... Öyle kolay olmaz özgürlüğe kavuşmak... Çekingen gölgelerde dolaşarak, korkarak, çekinerek elde edilmez demokrasi... Claribel Alegria’yı okurken Edip’in “Mayıs”ını dinliyorum... Karanlık arka sokaklar da aydınlanacak bir gün, umutsuz falan da değilim. O adsız çocukları, kimsesizler mezarlıklarını, faili meçhul cinayetleri, Uludere’yi, Güneydoğu’da okulları, yurtları bombalayan, öğretmenleri öldüren, sınır karakollarını basan PKK’yi düşünüyorum... İnanıyorum, Türk ve Kürt emekçilerinin “akan kanı” durduracaklarına. ??? Mayısta dünyanın en güzel çiçekleri açar... Sümbül Dağı eteklerinde, Kaçkarlar’da, Toroslar’da, Kaz Dağları’nda... Siz de alın Edip Akbayram’ın yedi yıl aradan sonra çıkan “Mayıs”ını... Ve yumun gözlerinizi... Dinlemeye başlayın! ‘Tuzağa düşmeyin’ İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Başbakan Tayyip Erdoğan’ın halka hesap vermek yerine halktan hesap sorar duruma geldiğini vurgulayarak “AKP’nin tuzağına düşmeyin” dedi. Manisa’da Atatürk Spor Salonu’nda dün yapılan il kongresinde konuşan Kılıçdaroğlu, ülkenin öncelikli iki sorununun terör ve işsizlik olduğunu, AKP’nin bunları çözemediğini vurguladı. “Şehit anaları, vatandaşlar terörün bitmesini istiyor” diyen Kılıçdaroğlu, şunları söyledi: “Ben vatandaşa söz verdim. Çözümü yol haritasında Meclis Başkanı Cemil Çiçek’e verdik. Başbakan’ın da yanına gidip ‘Bu belayı hep beraber çözelim, artık analar ağlamasın’ diyeceğim.” Kılıçdaroğlu, Hükümetin üreticiye, memura, işçiye verdiği sözleri yerine getirmediğine, ilk kez AKP döneminde yurtKılıçdaroğlu, partiye katılanlara rozetlerini taktı. (AA) Edip Akbayram’ın Mayıs’ı... O adsız çocuklarımızı düşünüyorum Claribel Alegria’nın dizelerini okurken... O kavruk kahramanlarımızı, öğleden sonra geçen zamanları, çağdaş bir dünya isteyen gençlerimizi. Geceleri onların hayaletlerini görüyorum, yüreklerinin atışını duyuyorum, çiçeklerle kaplı bedenlerini seyrediyorum. Var olmadığımız tarihler geçiyor gözlerimin önünden, üzerimize yağmayacak yağmurlar gibi. Şafak vakti kuş sesleriyle uyanıyorum! Bir kıyı kasabasında, gecenin yıldızlarla buluştuğu saatlerde, yedi yıl aradan sonra çıkan “Mayıs” albümünü (Seyhan Müzik) dinlerken kendi kendime konuşuyorum: “Acının, hüznün, barışın, dostluğun, kardeşliğin, kır çiçeklerinin boy verdiği aydır mayıs...” Sahi dünyanın en güzel çiçekleri mayısta mı açar? Laleler, sümbüller, güller, menekşeler, papatyalar... ??? Mayıs kardeşliktir, dostluk, arkadaşlık, sevgi! Ellerin titreyişidir! Aşktır, sevdadır! Umuda yolculuktur! Ölümlerdir mayıs! Deniz, Yusuf, Hüseyin, İbrahim, Sinan... Acılar derin bir izdir mayısta... Esen yel, güneş, deniz, ırmak... Kuşlardır mayıs! Gülümsemedir hüznün dalgalarında hırçın bir deniz gibi. Paramparça dağılmış bulutlar... Sevdanın resmini çizen gençler, zindanların duvarlarında. Karmakarışık duygular! Gözlerimizde masmavi bir gök, yüreklerimizde yurtseverlik. ??? Bir iç çekiş, yakarış! Çiçeklenmiş yeni bir sevda... Edip Akbayram’ı dinliyorum... 30 yıllık arkadaşımı yıldızların altında dinlerken, zamana meydan okuyorum... Tüm yıldızlar benim, dostluk, kardeşlik benim. Poyraz, imbat, meltem benim... Foça’da Siren kayalıkları benim. Hüzünleniyorum Edip’i dinlerken! Seyhan Müzik’in yapımcısı Bülent Seyhan, ilklere imza atan, yurtsever bir insandır. ? Erdoğan’ın hesap veren değil hesap soran bir başbakan haline geldiğini belirten Kılıçdaroğlu, ‘’Eski Demokrat Partililere, eski Doğru Yol Partililere sesleniyorum. Ayrımız gayrımız kalmadı, gelin CHP saflarına’’ dedi. “Siz hiç Recep Tayyip Erdoğan’ın halka hesap verdiğini gördünüz mü? O halktan hesap soruyor. Ben giderim vatandaş gibi kahvede otururum. Ama Başbakan böyle gidip oturamaz, hesap veremez. AKP iktidarına karşı yüreğinde insan sevgisi, Atatürk sevgisi olan, Türkiye’ye inanan herkesi CHP saflarında güçlerini birleştirmeye çağırıyorum. AKP’nin tuzağına düşmeyin. Eski Demokrat Partililere, eski Doğru Yol Partililere sesleniyorum. Yüreğinizde insan, Atatürk sevgisi var, laik Türkiye’ye inanıyorsunuz, biliyoruz. Sizinle ayrımız gayrımız kalmadı, onu da biliyoruz, gelin CHP saflarına. Böyle yönetim olmaz. Herkesle kavgalı, yurtiçinde, yurtdışında herkesle kavgalı Türkiye var. Suriye ile niye savaşıyoruz, demokrasi yokmuş, senin ülkende demokrasi var mı, yok. Niye Suriye diyorsun? Çünkü Batı güçleri Erdoğan’dan bunu istediler.” CHP Genel Başkanı, Balıkesir’in Bandırma ilçesindeki Uluslararası Kuşcenneti Kültür ve Turizm Festivali’nin önceki akşamki açılında da birlik beraberlik mesajları verdi. ‘Nedeni Cargill’ Bir partilinin Susurluk Şeker Fabrikası’nın kapatılmasıyla ilgili görüşlerini sorması üzerine, “Bunun nedeni Bursa’daki Cargill. Sadece Susurluk’ta değil, Van Erciş’teki fabrika da kapandı. Uşak Fabrikası ise kapanma tehlikesiyle karşı karşıya. Tarımda fabrika bağlamında özelleştirme çiftçinin hayat damarlarını koparıyor” dedi. Kılıçdaroğlu daha sonra Uşak’a geçerek burada da partisinin il kongresine katıldı. dışından kurbanlık koyun geldiğine dikkat çekti. azlumların yanındayız’ Partililere yeni CHP’yi anlatan Kılıçdaroğlu, “Yeni CHP demokrasiyi, özgürlüğü savunan partidir. Yeni CHP mazlumların yanında olan, ezilenlerin yanında olan partidir” dedi. Kılıçdaroğlu, şunları söyledi: ‘M BEKİR BOZDAĞ: ‘Faşistin faşisti koruması doğal’ Öldürülen 7 TİP’li gencin avukatı, sanıkları serbest bırakma planını ‘utanç’ olarak niteleyerek, girişimin ‘adaletsizlik yaratacağını’ söyledi İLHAN TAŞCI Podgoritsa’da soruları yanıtladı. Özel yetkide daralma olabilir PODGORİTSA (AA) – Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, çeşitli temaslar için geldiği Karadağ’ın başkenti Podgoritsa’da, gazetecilerin sorularını yanıtladı. Bozdağ, hükümetin özel mahkemeler konusunda değişiklik yapıp yapmayacağına ilişkin soru üzerine “CMK 250. madde kapsamındaki mahkemelerin durumuyla alakalı bir çalışmanın olduğu doğru ama bu çalışma henüz nihayete ermedi” dedi. Özel mahkemelere ilişkin ihtiyaç duyulması halinde daraltma yapılabileceğini anlatan Bozdağ, ancak bu konuda detayların henüz netleşmediğini söyledi. Bozdağ, 3. yargı paketine bir ekleme yapılarak 12 Eylül döneminde hüküm giymiş ülkücülerin serbest bırakılacağı yönündeki haberlere ilişkin de, “Geçmişte yapılan şartlı salıverme, birtakım düzenlemeler kapsamında bakıyorsunuz, sol düşüncede olanlara verilen hükümler o şartlı salıvermeden yararlandı ve tahliye oldu ama sağ düşüncede olanlarla ilgili aynı Yargıtay aynı hesabı yapmadı, aynı uygulamayı yapmadı. Şimdi Adalet Komisyonu’nda gündeme gelen konu hukukun gereğini yapmak, bir haksızlığa son vermektir” dedi. ANKARA Bahçelievler’de Türkiye İşçi Partisi üyesi 7 genci elbise askısıyla boğarak katleden Haluk Kırcı, Ünal Osmanağaoğlu ve Bünyamin Adanalı’ya tahliye yolunu açacak AKPMHP ortak girişimini, katletilen öğrencilerin avukatı Erşen Sansal, “utanç” olarak nitelendirdi. Kırcı’nın Susurluk’tan da yattığını vurgulayan Sansal, affın asıl Adanalı ile Osmanağaoğlu’na yarayacağını söyledi. Bahçelievler’de Türkiye İşçi Partisi üyesi öğrenciler Latif Can, Efraim Ezgin, Hürcan Gürses, Osman Nuri Uzunlar, Serdar Alten, Faruk Ersan ve Salih Gevence’nin 8 Ekim 1978’de elbise askısıyla boğularak, kafalarına kurşun sıkılarak öldürülmesi Türkiye’nin karanlık tarihine “Bahçelievler katliamı” olarak geçti. TBMM Adalet Komisyonu’nda önceki gün görüşmesi tamamlanan yargı paketine MHP’nin önerisi, AKP’nin de desteğiyle Bahçelievler katliamının tutuklu failleri Kırcı, Osmanağaoğlu ve Adanalı’ya tahliye yolunu açacak düzenleme konuldu. Sansal, “Asıl Osmanağaoğlu ve Adanalı var. Bunlar da Kırcı’yla aynı cezaya çarptırıldı yani 7 kez idama. Fakat Kırcı’dan çok sonra yakalandılar. Osmanağaoğlu ile Adanalı yararlanacak düzenlemeden. Kırcı’nın Susurluk çetesinden aldığı mahkumiyet var. Osmanağaoğlu ile Adanalı’nın başka mahkumiyetleri yok. Kemal Türkler davası da zamanaşımına uğradı” dedi. ‘Masum öğrencilerdi’ Avukat Erşen Sansal, “Bu yedi genç bir çatışmada öldürülmediler. Bu 7 genç herhangi bir mahkumiyeti olan insanlar değildi. 7 gencin masum öğrenciler oldukları meselesi 30 yılı aşkın sürede o kadar ortaya konuldu ki” sözleriyle Bahçelievler katliamının önemli özelliğine dikkat çekerken, yargının ve yargıyla bütünleşen yasamanın tutumunun “üzüntü verici, utanç duyurucu ve adaletsizlik yaratıcı” sonuçlar ortaya koymasından duyduğu rahatsızlığı dile getirdi. ‘Bir kez daha öldürüyorlar’ Sansal, af niteliğindeki girişimi şöyle değerlendirdi: “Gelmiş geçmiş iktidarlar, bunların içerisinde Tansu Çiller’in Başbakanlığı dönemi de var, Süleyman Demirel’in de; Bahçelievler katillerine ve benzeri davalardaki katillere neredeyse üstün hizmet nişanı vermedikleri kaldı. Bu tutumun şimdi de bu iktidar dönemindeki uzantısıdır bu mesele. Günümüzde bir aldatmaca var. Sanki 12 Eylül’ün hesabını, sanki işkencesinin hesabını sormak gibisinden gösteriliyor. Bunlar aldatmaca, göz boyamaca. Niteliği faşist olan bir iktidarın faşizmin inşasında hizmetleri geçenleri koruyup kollayacağı doğaldır. Zihniyetlerinin, anlayışlarının gereğidir. Yani bugün bir kez daha Bahçelievler’de öldürülen çocukların boğazı kordonla sıkılıyor, kafalarına kurşun sıkılıyor.” İki isme dikkat çekti Kırcı’nın failler içerisinde katliam nedeniyle en uzun süre hapis yatan kişi olduğunu söyleyen Erşen C MY B C MY B