18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 12 HAZİRAN 2012 SALI 8 İstanbul B Edirne A Kocaeli A Çanakkale B İzmir A Manisa A Denizli B Zonguldak B Sinop B Samsun B Trabzon PB Giresun PB Ankara A 30 35 35 30 34 36 36 28 27 27 27 30 34 Eskişehir Konya Sıvas Antalya Adana Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van Kars A A A A B A B B B PB Y Y Y 33 33 30 31 32 30 37 39 33 35 28 24 23 Oslo Y Helsinki PB Stockholm Y Londra Y AmsterdamY Brüksel Y Paris Y Bonn Y Münih Y Berlin Y Budapeşte Y Madrid B Viyana Y HABERLER 19 21 19 15 18 17 17 19 24 23 23 25 21 Belgrad Sofya Roma Atina Zürih Moskova Aşkabat Taşkent Baku Bişkek Tiflis Kahire Şam Y B B B Y Y A B B Y B A A 29 30 24 32 16 28 36 34 32 32 28 35 37 Ülkenin doğusunun parçalı ve çok bulutlu, Artvin, Ardahan, Kars, Erzurum, Ağrı, Iğdır, Van ile Hakkâri çevrelerinin sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı, diğer yerlerin az bulutlu ve açık geçmesi tahmin ediliyor. Hava sıcaklığının biraz daha artarak yurdun güney kesimlerinde 2 ila 4, kuzey ve iç bölgelerinde ise 5 ila 7 derece mevsim normallerinin üzerinde seyretmesi bekleniyor. TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKAN 12 Haziran GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK ? Baştarafı 1. Sayfada başörtülü bayana diploma veriyor.” TSK tak şak dönemine girdikten, orduevlerinde davullu zurnalı, başı kapalı, takkeli, şalvarlı düğünlere izin verdikten sonra, TSK’li bir komutanın başörtülüye diploma vermesi kadar normal ne olabilir ki… Kim nedir ve neye oynuyor sorusuna çarpıcı bir örnek arıyorsanız; dün çağdaşlığın, devrimlerin savunucusu, din istismarına karşı amansız savaşım veren bir önceki CHP lideri Deniz Baykal’a bugün bakın. Fethullah Gülen’in marifeti olan Türkçe Olimpiyatları’nın yetkililerine gönderdiği mektuptaki övgüler ve saptamalarıyla dün neydi bugün neye inandığını, daha doğrusu kırk yıllık Kâni’nin nasıl Yani olduğunu görebilirsiniz. Fethullah Gülen’in yazılı medyadaki sözcüsü Zaman gazetesindeki Gülen cemaati ile iktidar arasındaki çekişmeyi içeren köşe yazılarında, haberlerde; Türkiye’de kimin neye oynadığının kanıtlarını bulabilirsiniz... ??? Cemaat ile iktidar arasında, ülkede kim daha ağırlıklı olacak kavgası yaşanıyor. AKP iktidarı cemaatin polisten yargıya kadar devlet kadrolarına sızmasına ses çıkarmadı. Devlet kadrolarında giderek daha da güçlenen, legal bir örgüt olmamasına karşı medyada, siyasal alanda etkinliği hoş görülen, desteklenen Gülen ve cemaati; hükümetin kimi tasarruflarına, örneğin uzun süreli tutukluluk uygulamasını yeniden düzenleyen yasa değişikliğine isyan bayrağı açtı. Başbakan, haksız ve yersiz tutuklamalara karşı çıktı; Balyoz, Ergenekon davalarında tutuklu yargılanan eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ’u örnek göstererek gereksiz yere tutuklananların tahliyelerine yeşil ışık yakar gibi oldu. Cemaat ayaklandı. “Yeni darbelere olanak sağlamaktır bu” diye feryat etmeye başladı. ??? Bugüne nasıl mı geldik? Gülen’in yurtdışında açtığı okulları destekleyen ve öven ilk başbakan Bülent Ecevit’le, Fethullah Gülen’le bir üniversitenin açılış töreninde, Edirne’deki Kırkpınar güreşlerinde yan yana oturmayı reddeden ve sonra cemaate bağlı bir örgütten plaket alan Süleyman Demirel’le… …bugün cemaatin peşine takılan siyasetçilerin, hem yazıları, sözleriyle öven hem de Gülen’den aldığı saati iftiharla gösteren gazetecinin, TV programcısının öncüleridir. Cemaatsiyaset arasındaki kıran kırana savaşımın sadece AKP ile başlayıp sürdüğü sanılmamalı. MHP’nin kafası Türkİslam sentezinde. CHP Genel Başkanı din karşıtı olmadığını kanıtlamanın peşinde. Tarikat şeyhleri ile söyleşiyor. Muhafazakâr bir şairin cenaze töreninde görünüyor. Soldan sağa, sağdan sola bütün partiler, din adamları ve cemaatler ile iç içelikte görünmek için birbiriyle yarışıyor. Bu gelişmeler Türkiye’de kim nedir, ne neye oynuyor’u araştırmaya gerek olmadığının kanıtı. ??? CHP’ye; MHP ile BDP’yi ikna etmeyi bırak; Kürt sorununa, teröre yalnız senle ben bir araya gelip çareler arayalım diye pazar günü elini uzattı RTE. Bu, bir tuzak. Terör ve Kürt sorununun çözümünde olası uygulamaları, çalışma grubu adı verilen komisyona ya duyumsatacak, ya CHP’nin onayını alacak ya da CHP’nin görüşlerinden işine gelenleri kullanacak! ??? Din ve siyaset tezgâhında bugüne kadar kafasında gizlediği görüşleri uygulamaya koyduğunu öne sürenleri Başbakan, şeffaf bir parti ve lider havasında, saklısı gizlisi olmadığını söyleyerek yanıtlıyor. Doğru, zira Başbakan’ın kafasında gizlediği, saklamayı zorunlu gördüğü hiçbir şey yok artık. Meydan boş. İslamcı ahlak ve dinci görüşlerini saklamaya gerek bile görmüyor. Şeffaf şeffaf uyguluyor! Nerede gördüm hatırlamıyorum. Ama geçende şöyle bir karikatür gözüme ilişti: Bir çift, yatak almak için bir dükkâna giriyor. Satıcı “Nasıl bir yatak istersiniz?” derken ekliyor: “Şilte altında ne miktar para saklamayı düşünüyorsunuz?” Şaka maka işler bu noktaya gidiyor. Tarihçi Niall Ferguson ile 2008 finans krizini çok önceden gören iktisatçı Nouriel Roubini “Financial Times”da önceki gün ortak bir yazı yazdı… Avrupa’da krizin, 1920’ler buhranı ile ardından gelen faşizm badiresine adım adım yakınlaşmakta olduğunu belirten yazarlar; ekonomide “verimlilik artışı yaratan yapısal reformlar yapılmadığı sürece” alınan tüm tedbirlerin yüzeyselpalyatif kalmaya mahkum olduğunu açıkladılar. “Avrupa’da gece yarısına ramak mı kaldı” sorusuyla konuya giren yazarlar; Barselona’daki son gezilerinde, insanların mütemadiyen kendilerine “bankada para tutmanın güvenli olup olmadığını” sorduklarını anlatıyor; “sürecin artık patlayıcı bir evreye girdiğini” ilan ediyorlar. Ferguson ve Roubini’yi okurken ben de İspanya’ya yaptığım son seyahati hatırladım. İspanya’ya uzun bir aradan sonra, iki yıl önce ilk defa döndüm. Uzun yıllar yaşadığım başkentte, daha Barajas Havaalanı’na inerken şaşırdım. Madrid’e öyle dev boyutlarda yeni bir havaalanı yapmışlar ki; terminaller arası bağlantılar git git bitmiyor. Trene biniyorsunuz, asansörle tırmanıyorsunuz; içi boş, sinek avlayan, her tarafından mallar fışkıran, kâbus havaalanı dükkânlarının yanından geçiyorsunuz, ve “Tan İspanya’da Gece Yarısına Bir Kala... rım, beni kurtar şu labirentten!” diyorsunuz… Uzatmayım… Bir konferans için gittiğim İspanyol kentinde büyükelçilikte önemli bir davet de verilmişti. Yemekte yanımda oturan bir Batılı diplomatla karşılıklı şaşkınlıklarımızı paylaştık. İspanya’yı yakından tanıyan diplomat; “Her yere hızlı tren yaptılar!” diye söze başladı: “İrili ufaklı tüm kentlerle Madrid arasında hızlı tren bağlantısı kurdular. Bu muazzam yatırımların bir kısmını ‘büyüklük kompleksi’, bir kısmını da merkezin (Madrid’in) özerk bölgeler üzerinde kontrolünü arttırmak için yaptılar. (Katalunya’nın kalbi) Barselona’da önemli bir liman varken tuttular mesela hemen komşu Valensiya’ya sırf Katalunya bölgesine rakip olmak amacıyla! Akdeniz’in en büyük limanını inşa ettiler. Bu hesapsız israflara bir de ‘konut balonu’ eklenince olanlar oldu.” İki yıl önce kriz, Madrid’de çoktan hissediliyordu. Dükkânlar, restoranlar eskisi gibi dolu değildi. TV’de haberleri açtığınızda özellikle güney sahillerinde dağı taşı dolduran, içleri boş beton yığını apartman blokları ve sitelerin görüntüleri ile karşılaşıyordunuz. İşsizlik gençler arasında rekor boyutlara ulaşmıştı. Ev kiralarını ödeyemedikleri için evlerinden atılan, sokakta kalan insanlar başlı başına sorun olmuştu. 80’li 90’lı yılların “İspanyol mucizesi”; kimsenin öngöremediği biçimde sona ermişti. AB’nin en büyük ekonomilerinden biri olan bu ülkede on İspanyol’dan dördü bugün artık işsiz. Gençlerde bu oran iki kişiden birine varıyor. Günde 159 İspanyol evlerinden çıkarıldıkları için evsiz kalıyor. Konut fiyatları düşerken, 3 milyon alıcı bulamayan ev... Piyasadaki beton yığınlarına ekleniyor. “Patlayan konut balonu” ile işte bu boyutta bir insanlık dramı kastediliyor. ‘Büyüklük kompleksi’ urtarma’ lafı telaffuz edilemiyor İspanyol dostlara “Neden bu noktaya gelene dek kimse müdahale etmedi” sorusunu yönelttiğimde aldığım yanıt, hep aynı oluyor: “Finans dünyasının tahakkümü altında bulunan siyaset bir tavır koyamıyor. ‘Sistemin böyle çalıştığına’ ve buna asla ‘karışılamayaca ‘K ğına’ dair rasyonel olmayan kökleşmiş bir inanç var. Bu inanç sorgulanamıyor. Böyle böyle büyümenin kendiliğinden ilelebet devam edeceğine, piyasanın gereken düzeltmeleri kendi şartlarıyla yapacağına inanarak buralara geldik..” Keynesçi ekonomi sanki hiç keşfedilmemiş gibi… Kriz etkisindeki tüm diğer Batı ekonomilerinde olduğu üzere İspanya’da da frenleri boşalan bir “Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler” sarmalı yaşanmış… Alevlerin bacayı sarmasına karşın hiçbir önlem alınmamış… Başbakan Rajoy son çare olarak başvurulan 100 milyar Avro’luk “kurtarma operasyonunu” bugün dahi! adını sanını koyarak sahiplenemiyor. “Bize kredi verildi/destek sunuldu” diyor… Ama bir modern zamanlar Düyunu Umumiye’si şeklinde algılanan “kurtarma operasyonu” lafını dilinin altından çıkaramıyor.. Başbakanlar, bakanlar, bankacılar… Bu çıkmaza hangi ismi vereceklerini dahi bilemiyorlar. Hangi çareye başvuracaklarını şaşırıyorlar.. Son “100 milyar Avro’luk operasyon” gibi başvurulan tedbirler ya çok geç oluyor ya kısmi kalıyor. Piyasaya zaten olmayan güven böylelikle büsbütün sarsılıyor. Bu kısır döngüye bir kez girildiğinde, yapılacak tek şey aslında “paradigma değişikliğine” gitmek... Roubini ve Ferguson’un da söylediği son kertede bu… Bir paradigma değişikliği olmazsa sadece zaman kazanılmış olur ve bu bizi duvara çarpmaktan kurtarmaz diyor iki tanınmış yazar… Siyasi sınıfın adını dahi söylemekten çekindiği İspanya operasyonu korkarım son kertede sadece bu: Zaman kazanmak olacak! CHP’den ‘gölge kabine’ ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP, 10 yıllık AKP iktidarının icraatını yakından izlemek için “gölge kabine” oluşturdu. Gölge kabine, AKP’nin “3 Y (yolsuzluk, yoksulluk, yasaklar” uygulamalarını yakından izleyecek. Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın görev alanındaki kuruluşlar için Gülsün Bilgehan, Gürkut Acar, Aylin Nazlıaka,Turgay Develi, Oktay Ekşi, Melda Onur; Başbakan Yardımcısı Ali Babacan’ın görev alanıyla ilgili olarak Aydın Ayaydın, Umut Oran, Müslim Sarı, Rahmi Aşkın Türeli, Hurşit Güneş görevlendirildiği belirtildi. Davutoğlu Annan ile görüştü ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Suriye krizine ilişkin yoğun diplomasi devam ediyor. Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, BM ve Arap Birliği’nin Özel Temsilcisi Kofi Annan ile dün bir telefon görüşmesi yaptı. Rus diplomatlarının da, Dışişleri Bakanlığı’na Rusya’nın uluslararası toplantı önerisine ilişkin bilgi verdiği öğrenildi. ‘Bizden önce onlar bizi tasfiye etti’ ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Darbe Komisyonu, 27 Mayıs 1960 darbesini gerçekleştiren Milli Birlik Komitesi’nde yer aldıktan sonra “14”ler olarak yurtdışına sürgüne gönderilen Ahmet Er’i dinledi. Er, “Biz onları tasfiye edecektik, onlar bizi tasfiye etti. Ordunun yüzde 90’ı İsmet Paşa’yı tutuyordu” dedi. ‘Bu devleti kapatın’ TBMM İnsan Hakları Komisyonu’nun görüştüğü eski Genelkurmay Başkanı Başbuğ, kendisine yöneltilen ‘terörist’ suçlamasına isyan etti AYŞE SAYIN ‘Karakoldan çığlık sesleri geliyor’ ‘İktidar süreçten ders çıkarmalı’ İstanbul Haber Servisi YARSAV ve YargıSen Kurucu Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu, “Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın ‘MİT Müsteşarımı aldırtmam’ sözlerinin özel yetkili mahkemeler (ÖYM) için koyduğu tavrıyla, bu mahkemelerin şimdiye dek iktidarın etkisi altında tutulduğunu, şimdi ise iktidarı kullanan gücün kendi içinde bölündüğünü itiraf ettiğini” kaydetti. “12 Mart’ta Türkiye’yi, gücün yanında yer alan bu mahkemelerle askerler tanıştırmış olup, şimdi yine hukukun değil, iktidarı kullanan gücün yanında yer alan bu mahkemeler, bumerang gibi dönüp askerleri vuruyorsa, gücün etkisinden kurtulamayan bu mahkemeler varlıklarını sürdürürse, yarın da bumerang gibi dönüp Erdoğan’ı ve çevresini vuracaktır” diyen Eminağaoğlu, iktidarın bu süreçten ders çıkarması, yargıyı yargıya, yargıyı da hukukla baş başa bırakması ve yeni bir tabela değişikliği yapmak yerine, bu mahkemeleri kapatması gerektiğine işaret etti. TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu’nun Silivri Cezaevi’nde görüştüğü eski Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ, 7 yıl boyunca devlette kuvvet komutanlığı ve Genelkurmay Başkanlığı yaptığını belirterek “Eğer ben bu görevleri yaparken, öte yandan yasadışı terör örgütü kurmuşsam, o zaman bu devleti kapatın” diye isyan etti. TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komiyonu içinde oluşturulan “Cezaevleri Alt Komisyonu”, dün Silivri Cezaevi’nde incelemelerde bulundu. Murat Yıldırım başkanlığındaki 6 üyeden oluşan alt komisyon, Ergenekon davasından yargılanan siyasi ve askeri tutuklularla görüştü. Bu kapsamda CHP milletvekilleri Mustafa Balbay, Mehmet Haberal, MHP milletvekili Engin Alan, gazeteci Müyesser Yıldız ile aynı koğuşta kalan emekli orgeneraller Başbuğ ve Hurşit Tolon ile de görüştü. CHP’li komisyon üyesi Malik Ecder Özdemir, Başbuğ’a, “dışarıda” başladığı, ancak cezaevinde tamamlayabildiği “20. Yüzyılın En Büyük Lideri: Mustafa Kemal” kitabını imzalattı. Özdemir’in verdiği bilgiye göre Başbuğ, kendisine yöneltilen suçlamalarla ilgili bilgi verirken “Allah’ın birliğine inandığım kadar suçsuz olduğuma inanıyorum” dedi. Kendisinin “terör örgütü kurmak ve kara propaganda yapmakla” suçlandığını anımsatan Başbuğ, şu görüşleri dile getirdi: “Ben 7 yıl boyunca, kuvvet komutanlığı yaptım, Genelkurmay Başkanlığı yaptım. Haftada bir Başbakan’la, Cumhurbaşkanı ile görüşen adamım. Şimdi yasadışı silahlı terör örgütü kurduğum söyleniyor. Benimle ilgili iddialar ne var? 312. Fotoğraf: AAAZİZ UZUN ları İstanbul Haber Servisi İnsan Hak Murat Şalesi, Şub l nbu İsta ) (İHD i neğ Der Takcı, Mervan Kurt ve Ahmet Usal’ın mesini edil darp an fınd tara s poli ’de sim testo Taksim Polis Merkezi önünde pro et TaAhm ıl Faz dan arın katl avu İHD etti. e çığgec her dan lu’n ako ner, Taksim Kar nceye işke ek rter beli i iğin geld leri ses lık leri, polisson verilmesini istedi. İHD üye bulundu. da sun uru duy suç a kınd hak ler Şalcı, ’da, iran Haz 7 e i’nd İstiklal Caddes Kavgaştı. karı a gay kav bir l Usa ve t Kur “güven tinın ardından sözkonusu 3 kişi a alındı. altın göz an fınd tara i” sler poli mi al kara“Us Efe, it Üm ı İHD Şube Başkan sokulara akla sok ara rken rülü götü kola di, getiklen sürü erde yerl rak darp edildi, nceye işke da a sınd bina iyet Emn ği rildi ak barılar yatı yere da ı devam edildi. Şalc şı ayaklarla ezildi” dedi. 100 kiloluk bombalı tuzak İstanbul Haber Servisi TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu bünyesindeki Cezaevleri Alt Komisyonu üyelerinin yaklaşık 9 buçuk saat süren ziyaretlerinin ardından, Komisyon Başkanı ve AKP Milletvekili Murat Yıldırım, gazetecilere açıklamalarda bulundu. Yıldırım, “Bazı yerlerde su sıkıntısının olduğunu belirttiler ve yemeklerin de fazla yağlı olduğu yönünde şikâyetler alındı” dedi. Komisyon üyesi ve CHP Milletvekili Özdemir de “Mustafa Balbay ve diğerleri ciddi anlamda bir tecritle karşı karşıya kaldığını söyledi” diye konuştu. ‘Balbay ciddi bir tecrit altında’ ? DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) Lice ilçesinde güvenlik güçlerinin düzenlediği operasyonda DiyarbakırBingöl karayolunun Hedik köyü yol ayrımında güvenlik güçlerinin geçiş yoluna iki mutfak tüpü içinde, patlatılmaya hazır 100 kg bomba bulundu. Güvenlik güçleri tarafından bombanın imha edilmesiyle büyük bir facianın eşiğinden dönüldüğü belirtildi. ‘Bu siteleri ben kapattım’ maddeye göre yargılanıyorum, yasadışı terör örgütü kurmak, internet siteleri kurarak kara propaganda yapmakla suçlanıyorum. Halbuki ben geldikten sonra bu internet sitelerini kapattım.” Başbuğ beraber yargılandığı 3 kişiden birinin PKK’li, birinin İBDAC’ci, bir diğerinin de TİKKO’cu olduğunu belirterek “Bunlarla aynı kefeye konulmak, terör örgütü üyesi sıfatıyla yargılanıyor olmamız, hangi vicdana, hangi ahlaka sığar” dedi. Başbuğ, kendisinin “yargılamanın adaletsizliğinden, delillerin sahte olduğu” yönündeki sözlerini komisyon üyelerinin başlarıyla onayladığına dikkat çekerek “Savcı nın bana isnat ettiği suç da bu zaten, mahkemeyi itibarsızlaştırmak. Ben şimdi bunları size anlatarak, bir kez daha bu suçu işledim, siz de başınızla onay vererek suça iştirak ettiniz” diye konuştu. 3 terörist öldürüldü ? DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) Hakkâri’nin Çukurca ilçesinde PKK’li teröristlerin Irak sınırının sıfır noktasında bulunan Kavşak bölgesinde bulunduğunun tespit edilmesinin ardından güvenlik güçleri operasyon düzenlendi. Sağlanan sıcak temasta, ilk belirlemelere göre 3 PKK’li terörist öldürüldü. Bölgedeki operasyonlar sürdürülüyor. olon: Büyük haksızlığın acısı içindeyim’ Emekli Orgeneral Tolon da özel yetkili mahkemelerin kaldırılmasının tartışıldığı bir dönemde Malatya Zirve Yayınevi Davası’nın “bir numaralı sanığı” olarak “müebbet hapis”le yargılanmasından yakındı. Tolon, “Devlet bana 3 tane şeref madalyası verdi, şimdi hayatımın son döneminde terör örgütü üyesi ididasıyla yargılanıyorum, bu haksızlığın acısı içerisindeyim” dedi. T Tarlada insan kemikleri ? BATMAN (Cumhuriyet) Batman’ın Gercüş ilçesinde, Mehmet Ekinci (81), tarlasını kazdığı sırada birkaç kemik parçası bularak, durumu yetkililere bildirdi. İçerisinde kafatası ve diş parçaları olan kemikler, incelenmek üzere laboratuvara gönderildi. Araştırma sürdürülüyor. ‘Suça ortak oldunuz’ MKD’de yeni yönetim Bedelli askerlik için son 4 gün ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Bedelli askerliğe ilişkin başvurular, 15 Haziran Cuma günü sona eriyor. Bedelli askerlikle ilgili düzenlemeleri içeren, Askerlik Kanunu’nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un sağladığı haklardan yararlanmak için 45 bin 500 kişi başvuruda bulundu. 31 Aralık 2011 itibarıyla (bu tarih dahil) 30 yaşından gün alanların, 30 bin TL ödemelerini öngören düzenleme çerçevesinde, toplam 945 bin 400 TL ödeme yapıldı. Düzenleme ile kanunun yürürlüğe girdiği tarihte (14 Aralık) fiili askerlik hizmetine başlamayan ve 30 yaşından gün alanlar, 30 bin TL ödemeleri halinde, askerlik hizmetini yerine getirmiş sayılıyor. Kanun, başvuruda bulunanlara, bu bedeli; başvuru sırasında defaten, yarısını başvuru sırasında, diğer yarısını ise başvuru tarihinden itibaren 6 ay içinde (15 Haziran’a kadar) ödeme imkânı sağlıyor. Bu uygulama kapsamında elde edilecek gelir, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı adına Ziraat Bankası, Halk Bankası ve Vakıflar Bankası’na yatırılabiliyor. ? İstanbul Haber Servisi Mustafa Kemal Derneği’nin (MKD) olağan genel kurulunda başkanlığa Prof. Dr. Vural Savaş seçildi. MKD’nin yönetim kurulu, Aynur Akkaya, Çetin Yitmener, Durmuş Dündar, Güner Kırşan, Hüseyin Yıldırım, Nuray Günay, Orhan Genç, Selçuk Günay, Semra Dalkuşu, Şeyma Gülsen Yücel’den oluşurken, denetleme kuruluna, Münir Posat, Halis Sarı ve Mehmet Zafer Pınarcık seçildi. Haysiyet Kuruluna ise Kemal Gökçe, Fatma Oluç ve İbrahim Türkgenci seçildi. C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle