Katalog

12 HAZİRAN 2012 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER 5 silahları...” 32 yıl önce yaşanmış bu olay... Şimdi düşünün ve kendi kendinize sorun: “32 yıl içinde ne değişmiş Türkiye’de?” Sıkıyönetim mahkemelerinin yerini Devlet Güvenlik Mahkemeleri almış... Daha sonra ne olmuş? Apoletsiz özel yetkili mahkemeler kurulmuş... Peki 32 yıl içinde düşünce değişikliği olmuş mu? Olmamış! Üniversitelerde parasız eğitim isteyen gençler terör örgütü yaftası asılarak yargılanmış ve 8.5 yıla mahkum olmuş. Kimi poşu taktığı için otobüs durağında beklerken gözaltına alınıp 23 yıl hüküm giymiş... Mersin’de 17 yaşındaki çocuk 10 yıl hapse, binlerce lira para cezasına çarptırılmış, cezası ertelenmemiş. Silivri’de yatan meslektaşlarımın evlerinde silah ve mermi mi bulunmuş? Hayır! ??? 12 Eylül’ün yasakçı kafası günümüz Türkiye’sinde de geçerli... ÖYM’lerde yeni bir düzenlemeye karşı çıkanlar saf tutup koro halinde bağırıyorlar: “Darbecilere af geliyor!” Bu ülkede darbecilerden elbet hesap sorulsun! Buna karşı koyan mı var? İnsaf! 500 üniversite öğrencisi, 90 gazeteci tutuklu bugün... Silivri duruşmaları Cemil Çiçek’in deyişiyle “pehlivan tefrikasına” döndü... Balbay, Tuncay, Hikmet Çiçek, Soner Yalçın, Müyesser Yıldız, Barış, Deniz vb. gibi arkadaşlarımız aylardır, yıllardır zindanda. Bir yandan kürtaja yasak getirilmesi, öte yandan suçluyla suçsuzun “aynı torbaya” konması toplumun büyük kesiminin vicdanlarını sızlatıyor. ??? 12 Eylül düzenlemesi daha yasakçı bir kafayla düzeltilemez... Eğer demokrasiyi ve özgürlükleri yaşam biçimi olarak görmezsek, 12 Eylül süreci “sivil giysili” olarak sürer. Bugün ülkeyi yönetenlerin Uğur Mumcu’nun yazdığı “12 Eylül Adaleti” kitabını okumalarını öneririm... Askeri savcı Nurettin Soyer’in anlattıkları yakın tarihimize ışık tutuyor... Sekiz milletvekili hapiste, milli irade bir yıldır tutuklu, iktidar tepkilere kulak tıkıyor AKP duyarsız ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) 12 Haziran seçimlerinin üzerinden bir yıl geçmesine karşın, iktidarın duyarsızlığı ve topu yargıya atması nedeniyle tutuklu 8 milletvekili parlamentoya gelemedi. Yargıtay tarafından 2 yıl 1 aylık cezası onanan ve dosyası TBMM’ye gelen BDP’li Kemal Aktaş’ın da milletvekilliğinin düşmesi gündeme geldi. TBMM, 12 Haziran seçimlerinden sonra “tutuklu milletvekili” sorunuyla yeni döneme başladı. Bir yıl içerisinde bu durumda bir değişiklik olmazken, süreçle ilgili satır başları şöyle: 28 Haziran 2011’de TBMM’nin 24. yasama dönemi tutuklu 8 milletvekili gölgesinde başladı. CHP milletvekilleri Mustafa Balbay ve Mehmet Habe DOÇ. DR. KOCASAKAL: İLHAN TAŞCI ANKARA İstanbul Barosu Başkanı Doç. Dr. Ümit Kocasakal, milletvekillerinin tutuklulukta birinci yılını değerlendirirken “Hangi kaçma, delilleri karartma şüphesi; somut olarak ortaya koyabiliyor musunuz, hayır koyamıyorsunuz. O zaman bu milletvekilleri için artık tutuklu demek mümkün olmuyor, tutsak demek lazım” yorumunu yaptı. Hukukçular, 12 Haziran seçimlerinin üzerinden bir yıl geçmesine karşın tutuklu 8 milletvekilinin halen serbest bırakılmamasını eleştirirken, sorunun bir an önce çözülmesi gerektiği mesajı verdi. İstanbul Barosu Başkanı Kocasakal, tutukluluğun artık Türkiye’de geldiği noktanın belli olduğunu belirterek “Genel anlamda çok ciddi tutukluluk sorunumuz var. Çünkü siz çok istisna olarak uygulanması gereken bir müesseseden, tedbirden hukuku çeker alırsanız, o artık tutukluk değil tutsaklığa dönüşür” dedi. “Bu milletvekillerinin tutuklu kalması için ne gibi zorunluluk var?” sorusunu yönelten Kocasakal, “Bu isnatları bile bile halkın bir kesimi bu kişilere oy verip, kendi adlarına Meclis’te görme iradesini ortaya koymuş. Bunu da mutlaka dikkate almak lazım” diye konuştu. Fotoğraf: SİBEL BAHÇETEPE Tutuklu değil tutsaklar laşılan metinde tutuklu milletvekillerinin durumuyla ilgili somut anayasa, yasa değişikliği önerisine yer verilmezken, “Anayasa dahil tüm mevzuatın, hukukun üstünlüğü çerçevesinde ve kuvvetler ayrılığı ilkesi dikkate alınarak özgürlükleri genişletici bir anlayışla yorumlanması ve uygulanmaral, MHP’li Engin Alan ve BDP mil “boykot” kararı uyarınca Meclis’e gel sı gerektiğine inanıyoruz” mesajı veletvekilleri Gülser Yıldırım, Kemal Ak medi. CHP de 2 milletvekilinin tutuk rildi. 11 Temmuz 2011 tarihinde CHP’litaş, Selma Irmak, Faysal Sarıyıldız ve luluğunu protesto ederek genel kurulda ler genel kurulda yemin etti. 1 Ekim 2011’de TBMM Genel İbrahim Ayhan yeni yasama yılına olmasına karşın yemin etmedi. CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, Kurulu, yeni yasama yılına başlarken TBMM’de değil, cezaevinde girdi. 170 CHP ve BDP destekli bağımsız “yemin etmeleri engellenen” Balbay ve BDP’li vekiller yemin etti. Vekillerin tumilletvekili yemin etmedi. BDP destekli Haberal’a “yemin yolu açılmadan” tukluluğunu protesto eden ve partisinin tutumunu eleştiren CHP Mersin Milletbağımsızlar, Hatip Dicle’nin milletve yemin etmeyeceklerini açıkladı. AKP ile CHP yemin krizinin çö vekili İsa Gök yemin etmedi. Gök, içkilliğinin düşürülmesi ve 5 tutuklu milletvekilinin tahliye edilmemesi nedeniyle zümü için bir ortak metinde uzlaştı. Uz tüzük gereği vekilliğinin düşürülmesinin gündeme gelmesi üzerine 13 Ekim 2011’de yemin etti. CHP lideri Kemal KılıçMİLLİ İRADEYE ÖZGÜRLÜK HAFTASI ETKİNLİKLERİ SÜRÜYOR daroğlu, sık sık sorunun çözümü için TBMM Başkanı Cemil Çiçek’i göreve çağırdı. Çiçek, 26 Nisan 2012 tarihinde ikinci kez toplantıya çağırdığı üç muhalefet partisi, Ceza Muhakemesi Kanunu (CMK) değişikliği formülü üzerinde uzlaştı. CMK’nin tutuklulukla ilgili “istisnaları” düzenleyen 100. maddesine tutuklu milletvekilleriyle ilgili “istisna hükmü” konulması üzerinde uzlaşıldı. CMK’nin 100. maddesinin 4. fıkrasının şöyle düzenlenmesi öngörüldü: “Sadece adli para cezası gerektiren veya hapis cezasının üst sınırı 2 yıldan fazla olmayan suçlarla ilgili olarak ve milletvekilleri hakkında tutuklamaya ve tutukluluğun devamına karar verileİSTANBUL/İZMİR (Cumhuriyet) cisi Onur Cingil, kadın kolları üyesi Nimez. Tutuklu ise tutukluluk “Milli İradeye Özgürlük Haftası” kap hal Akgül de katıldı. CHP Üsküdar ilçe hali derhal kaldırılır, yargısamında, Balbay’a Özgürlük Girişimi ile başkanlığına mektup gönderen Balbay, lama tutuksuz sürdürülür. CHP Üsküdar ilçe örgütünce gazetemiz “Özgürlükte buluşmak, Üsküdar’ın Yargılama sonucu verilecek yazarı ve CHP İzmir Milletvekili Mustafa sahillerinde, sokaklarında hep birlikte kararın yerine getirilmesi Balbay ile CHP Zonguldak Milletvekili omuz omuza özgürlük ve zafer türküdönem sonuna bırakılır.” Prof. Mehmet Haberal’ın uzun tutuk leri söylemek dileğiyle tüm dostlarıma Başbakan Tayyip Erdoluluk sürelerine dikkat çekmek ve serbest selamlar, saygılar sunuyorum” dedi. ğan önce “aralarında uzlaşİzmir’de de “Balbay’a Özgürlük Platbırakılmaları istemiyle Üsküdar İskele sınlar” demesine karşın, daha Meydanı’nda imza kampanyası düzen formu”nca düzenlenen imza kampanyasonra AKP muhalefetin uzlaşlendi. Etkinliğe CHP İstanbul Milletvekili sı dün Karşıyaka’da devam etti. Kamtığı düzenlemeye destek verKadir Gökmen Ögüt, CHP Üsküdar İl panyaya CHP’li vekiller ile Karşıyaka Bemedi. AKP MYK’den “Yasal çe Başkanı Mustafa Çetinkaya, başkan lediye Başkanı Cevat Durak, CHP İzmir düzenleme olmaz. Yargı çözyardımcısı Kemal Gülhan, ilçe yöneti İl Başkanı Ali Engin de destek verdi. sün” kararı çıktı. Yargıtay tarafından 2 yıl 1 aylık cezası onandığı için milletvekilliğinin düşmesi gündemde olan Van Bağımsız Türkiye Gazeteciler Cemiyeti’nin (TGC), 66. Basın MüzeMilletvekili Kemal Aktaş’ın si’nin 24. Bizim Gazete’nin ise 18. kuruluş yıldönümleri dosyası Meclis’e ulaştı. Anadün Basın Müzesi’nde düzenlenen törenle kutladı. Topyasaya göre, TBMM Başkanlantıda konuşan TGC Başkanı Orhan Erinç, 3 bin 500’ün lığı’nın Kemal Aktaş hakkınüzerinde üyesiyle en yaygın gazetecilik örgütü olarak kadaki yargı kararını Genel Kubul edilen TGC’nin 66. yılına ulaşmasının Türk basın tarirul’da okutması durumunda hi açısından önemli olduğunu” ifade etti. Erinç tutuklu oylamaya gerek kalmaksızın bulunan gazetecilere de değinerek, “Yargılanma süreleri milletvekilliği otomatik olarak Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne ya da AİHM iştirakledüşüyor. rine aykırı olarak ceza infazına dönüşmüş durumda” dedi. ? CHP’li vekiller Balbay ve Haberal, MHP’li Alan ve BDP’li Yıldırım, Kemal Aktaş, Selma Irmak, Faysal Sarıyıldız ve İbrahim Ayhan bir yıldır TBMM’de olmaları gerekirken cezaevinde. Seçimlerin üzerinden bir yıl geçmesine karşın AKP iktidarı, sorunu çözmek için hiçbir girişimde bulunmazken Aktaş‘ın vekilliğinin düşmesi olasılığı da krize yeni bir boyut kattı. 12 Eylül Faşizmi ve Bugün... Yıl 1987... Aylardan haziran... Ankara Sıkıyönetim Savcısı Nurettin Soyer’in İzmir’in Mordoğan ilçesindeki yazlık evinde Uğur Mumcu’yla birlikte sohbet ediyorduk. Soyer, 12 Eylül döneminin Ankara Sıkıyönetim Komutanı Korgeneral Recep Ergun’la ilgili bir anısını anlatmıştı... “12 Eylül’den sonra savcılık karakol timi bir operasyon yaptı. Bu operasyon sonunda 56 tabanca, 500’ün üzerinde mermi ele geçti. Operasyon gece yapılmıştı. Sabah silahları bana getirdiler. Ben biliyorum ki, Emniyet’te bir tabanca bile yakalandığında ödüllendirmeler oluyor. Polislere ‘hemen’ dedim ‘komutana gidiyoruz’, şeflerini de aldım. Şefi emir subayının yanına bıraktım. Kendim içeri girdim. Ergun Paşa’ya ‘İyi haberler var komutanım’ dedim. Baktım yüzü çok gergindi. Bana ‘buyrun’ dedi. Ben: ‘Uzun namlulu silah yakaladık 56 tane. Çok sayıda mermi. Bu silahlar önemli katliam ve faili meçhul cinayetleri aydınlatacak.’ Recep Ergun çok kızdı ve bana şu yanıtı verdi: ‘Bırakın bunları, Kızılay’da solcular pankart asmış. Gidin onları yakalayın. Silah önemli değil. Zaten ülkücüler sinmiş. Gidin solcuları yakalayın. Solcular boş durmuyor.’...” ??? Ankara Sıkıyönetim Askeri Savcısı Soyer, Recep Ergun’un bu çıkışına şöyle yanıt verir: “Pankart asanların failini de yakalarız. O da bizim görevimiz. Ama siz pankartı silahın önüne mi geçiriyorsunuz?” Recep Ergun: “Evet, ben pankartı silahlardan daha önemli görüyorum. Ülkücüleri tecrit ettik. Geçin efendim bunları, geçin...” Soyer, dayanamayıp yanıt veriyor Ergun’a: “Ama bu silahlarla insanlar öldü. Biz bu adamları yakalamışız silahlarıyla birlikte.” Ergun Paşa: “Beni ilgilendirmez, beni ilgilendirmez... Ben istemiyorum bu Yurttaş sahip çıkıyor TGC’nin 66. gurur yılı ‘Yargılama ceza infazına dönüştü’ 12.30’DA TBMM ÇANKAYA KAPISINDA EYLEM VAR Orhan Erinç CHP örgütü, Balbay ve Haberal için ayakta ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP örgütleri bu hafta tutuklu milletvekillerine destek vermek amacıyla bugün “Balbay ve Haberal’a Özgürlük” kampanyaları başlatacak ve 16 Haziran Cumartesi günü de Zonguldak’ta “Emek, Özgürlük ve Demokrasi Mitingi” yapılacak. CHP Genel Başkan Yardımcısı Nihat Matkap ve Genel Sekreter Bihlun Tamaylıgil imzasıyla il ve ilçe başkanlıklarına gönderilen genelgede, “CHP, 1219 Haziran arasını ‘Milli İradeye Özgürlük Haftası’ ilan etti” denilirken hafta boyunca düzenlenecek etkinliklerde Balbay ile Haberal’ın tutukluluğunun kınanması istendi. Bu kapsamda, CHP Ankara il örgütü bugün saat 12.30’da TBMM Çankaya kapısı önünde Ankara milletvekilleri ve ilçe örgütlerimizin katılımıyla bir basın toplantısı yapacak. CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce, tutuklu milletvekilleri sorununun çözümü konusunda bir sonuca varılamamasıyla ilgili olarak TBMM Başkanı Cemil Çiçek’i suçladı. İnce, “Cemil Çiçek, en başta evrak memuru olmayıp da Meclis’in onurunu koruyan bir başkan olsaydı, bunu çözerdik. Her hamlesinde Başbakan’ın memuru olduğunu tekrarladı” dedi. Öte yandan Balbay’a Özgürlük Girişimi’nin binlerce gönüllüsü, 12 Haziran seçimlerinin birinci yıldönümü olan bugün AKP’li bakan ve milletvekillerini mesaj yağmuruna tutacak. AKP milletvekillerinin Twitter ve Facebook hesaplarına, “Hukuksuz yargılamalara hayır deyin. Tutuklu vekillerin yeri Meclis’tir” mesajları gönderilecek. Girişim, gün boyunca sürecek olan bu dijital protestonun amacını şöyle açıkladı: “Toplum AKP’nin anketlerine cevap veren birkaç bin kişiden ibaret değildir. Tutuklu milletvekillerini Meclis’e gönderen yurttaşlar bu iradesinin arkasındadır. Ülkeyi yönetme sorumluluğu taşıyanlar bu gerçeği görmek zorundadır.” eçmişte yapılan uygulamalar var’ Tutuklu iken milletvekili seçilince salıverilen kişiler olduğunu anımsatan Doç. Dr. Ümit Kocasakal, “Milletvekili olduğuna göre kaçmayacağı düşünülüyor. Burada niye aynı şekilde düşünülmüyor? Düşünülüyorsa da adli kontrol tedbiri uygularsınız, olur biter” önerisini getirdi. Tartışmalar ve değerlendirmeler sırasında insan faktörünün unutulmasını eleştiren İstanbul Barosu Başkanı Kocasakal, şu değerlendirmeyi yaptı: “Bu milletvekillerinin birer hayatı, eşleri, çocukları var. Balbay’ı düşünüyorum, oğlu, kızı babasız büyüyor. Biraz insan, biraz vicdan; hukuk tamam. Bunları da dikkate almak lazım. Hiçbir mantıklı, makul gerekçe getirilmemiş, getirilmiyor da. Bu, özel görevli mahkemelerin yarattığı bir durum.” ‘G ‘Milli iradeye saygısızlık’ Eski Meclis Başkan İsmet Sezgin, tutuklu vekiller sorununun çözülmemesini eleştirdi, ‘Karayılan iddiası da safsatadır’ dedi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Eski TBMM Başkanı İsmet Sezgin, tutuklu milletvekilleri sorununa ilişkin, “Bu bir yerde milli iradeye karşı saygısızlık demektir” dedi. Sezgin, seçilmiş milletvekillerinin hâlâ cezaevinde bulunmasının her şeyden önce aklın kurallarına aykırı olduğunu söyledi. Bunun bir yerde milli iradeye karşı saygısızlık olduğunu belirten Sezgin, şunları kaydetti: “Meclis Başkanı Cemil Çiçek’in, çok yerinde bir teşebbüsü oldu. Ama yaptığı teşebbüsü pek iyi tasarlayamamış. Yani önce kuvvetler ayrılığı ilkesinin işlemediğini çok iyi bilmesi gerekirdi. Yani muhalefet partilerinin birleşmeleri, bir karar almaları yeterli değil. Meclis çoğunluğunu taşıyan iktidar partisinin mutlaka buna evet demesi gerekir. İktidar partisine evet dedirtecek tek güç var Türkiye’de. O da onların genel başkanı, yani Recep Tayyip Erdoğan. Meclis Başkanı her ne kadar yasama organının başkanı olsa da çok açık olarak görünüyor ki bugün ülkenin idaresi tek adamda. O da Tayyip Erdoğan’da.” Yasa değişikliği yapılırsa terör örgütü yöneticisi Murat Karayılan’ın da milletvekili seçileceğine ilişkin iddiaları eleştiren Sezgin, “Bu bana göre safsatatadır” dedi. Balbay vekillere hitap edecek İstanbul Haber Servisi Gazetemiz yazarı, CHP İzmir Milletvekili Mustafa Balbay, milletvekili seçilmesinin birinci yıldönümünde bugün ilk kez TBMM’den milletvekillerine hitap edecek. 12 Haziran 2011’de gerçekleştirilen milletvekili genel seçimlerinde CHP’den İzmir milletvekili seçilmesine karşın serbest bırakılmayan Balbay’ın milletvekillerine yazdığı mektup, CHP milletvekilleri Özgür Özel ve Veli Ağababa tarafından okunacak. YENİ TCY VE CMY’NİN MİMARLARINDAN PROF. DR ADEM SÖZÜER: arenasına dönüştü’ ‘Özel yetkili’ güç Sorunun çözüm yeri TBMM ALİCAN ULUDAĞ AKP’lilere 12 Haziran mesajı Özel yetkili mahkemelerin artık mahkeme olmaktan çıktığına işaret eden Kocasakal, buraların “güç ve iktidar savaşlarının vasıtası, arenasına” dönüştüğü belirlemesini yaparken, “Dolayısıyla bunların da kararlara yansımaları oluyor” dedi. Tutukluluk için somut, yeterli gerekçe ortaya konulmamasını eleştiren Doç. Dr. Ümit Kocasakal, “Gerekçesiz tutuyorsan o zaman bu hürriyeti tehdittir” diye konuştu. ANKARA 2004’te yenilenen Ceza Muhakemesi ve Türk Ceza yasalarının mimarlarından İstanbul Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Adem Sözüer, Türkiye’de tutukluluk konusunun artık “insan hakları ihlali” sorunu haline geldiğini vurguladı. Tutukluluk süreleri sorununun sadece milletvekili için değil, herkes için geçerli olduğunu belirten Sözüer, “Türkiye’de tutuklama konusunda yanlış bir uygulama olduğu konusunda herkes hemfikir. Biz de bilim insanları olarak önerilerimizle, eleştiri lerimizle bu yanlış uygulamanın durdurulması için elimizden geleni yapıyoruz” diye konuştu. Sözüer, şu önerilerde bulundu: “Artık adım atması gereken kurum TBMM’dir. Bu ikinci yargı paketinde çözüm önerileri var. Onlar dikkate alınabilir. Bir de HSYK bazı yanlış uygulamalara ‘dur’ demek için birtakım incelemeler yaptırabilir. Ancak bütün bunların dışında mahkemelerin tutuklamaya ilişkin kanunları doğru uygulaması durumunda hiç bunlara gerek kalmaz.” ‘HSYK inceleme yapabilir’ C MY B C MY B