18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 9 MAYIS 2012 ÇARŞAMBA 8 İstanbul PB Edirne PB Kocaeli PB Çanakkale PB İzmir PB Manisa Y Denizli Y Zonguldak PB Sinop PB Samsun PB Trabzon PB Giresun PB Ankara PB 23 30 26 24 28 28 28 22 20 17 20 22 27 Eskişehir Konya Sıvas Antalya Adana Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van Kars Y PB Y PB PB PB PB PB PB PB B Y Y 26 28 23 26 30 28 26 29 26 26 21 18 17 Oslo B Helsinki PB Stockholm Y Londra Y AmsterdamB Brüksel B Paris B Bonn B Münih B Berlin B BudapeştePB Madrid B Viyana B HABERLER 14 15 15 17 18 19 21 20 21 19 26 26 24 Belgrad B 21 Sofya PB 21 Roma B 24 Atina B 26 Zürih PB 22 Moskova Y 20 Aşkabat Y 30 Taşkent Y 28 Baku PB 25 Bişkek Y 25 Tiflis Y 26 Kahire A 32 Şam A 33 Doğu Karadeniz’in iç kesimleri, Doğu Anadolu’nun kuzeyi, İç Ege, Batı Akdeniz’in iç kesimleri ile Sivas, Bilecik ve Eskişehir çevrelerinin sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı geçeceği tahmin ediliyor. Hava sıcaklığının iç ve doğu bölgelerde 1 ila 3 derece azalacağı bekleniyor. Hava sıcaklığının mevsim normalleri üzerinde seyretmeye devam edeceği tahmin ediliyor. TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKAN 9 Mayıs GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK ? Baştarafı 1. Sayfada Tam bu sırada Slovakya’daki basın toplantısında RTE; diyarı gurbette sorulması beklenmeyen çanak bir soruyu yanıtladı: “Evet! Bu, başkanlık sistemi mi olur yarı başkanlık sistemi mi olur, sistem tartışılmalı” dedi ve arkasından ne yapmayı planladıklarını içeren cümleyi söyledi: “Parlamento ‘şu sisteme geçiyoruz’ diyorsa bizim söyleyebilecek sözümüz kalmaz!” …RTE’nin sistemle ilgili son sözleri, yeni bir anayasa hazırlamak için Meclis’te temsil edilen bütün partilerin katılımıyla uzlaşma komisyonunun oluşturulmasından hemen sonra, komisyona başkan seçilen TBMM Başkanı Cemil Çiçek’in, güvence niteliğindeki açıklamalarını çöp sepetine atmaya hazırlandığının ilk işareti. Başkan Çiçek, komisyonun ilk toplantılarında 1 Partilerin komisyonu terk etmeyeceğini vaat ettiklerini... 2 Yeni anayasanın her maddesinde partilerin mutabık olacağını, şayet bir parti herhangi bir maddeye karşı çıkarsa, yeni anayasaya o maddenin yazılmayacağına karar verildiğini ilan etti. RTE de diğer partiler de bu kurallarda uzlaştıklarını açıkladılar. ??? Ama RTE ağzındaki bir başka baklayı çıkardı. Parlamenter sistemi anımsamıyor bile. Başkanlık, yarı başkanlık sistemleri uzlaşma komisyonunda tartışılır, partiler arası mutabakata varılır veya varılmaz da demiyor artık. Başkanlık ya da yarı başkanlık sistemini tartışacak, karara bağlayacak yer olarak parlamentoyu gösteriyor. Rejimi değiştirecek sisteme elbette parlamento karar verecek. Fakat RTE’nin dayattığı değişikliği bütün partilerin onaylaması koşuluna artık rağbet etmeyeceği ve sırtını döneceği içeriğindeki söylemleri aslında gerçek amacını açığa vuruyor... Yeni anayasanın ulusla mukavele niteliğinde olacağını içeren daha önceki açıklamalarını anımsamayan bir tavır sergiliyor... “Anayasaların ulusla mukavele anlamına gelen sözünüz nerede kaldı? Şeytan aldı götürdü mü” dediniz mi, RTE’nin ve AKP korosunun yanıtı hazır: “Ne anlamsız soru bu? Elbette ulus demek, Meclis’teki çoğunluğuyla AKP demektir.” Kestirmeden gidersek: Ulus demek, RTE demektir! Ana muhalefet; RTE’nin açıklamasını uzlaşma komisyonundan kaçma hazırlığı diye yorumladı. Oysa RTE, başkanlık sistemi dayatmasına karşı çıkan diğer partilerin uzlaşma komisyonundan çekilmesini, sistem sorununu Meclis Genel Kurulu’nda dilediği biçimde çözmeye yararlı olacağı düşüncesiyle pekâlâ onaylayabilir. ??? Başkanlık sistemini yeniden ama yeni anayasanın yazımına başlandığı günlerde tartışmaya açmasını, “Müsademei efkârdan barikaı hakikat doğar” deyişini Türkçeye çevirerek; “Fikirlerin çatışmasından, müzakeresinden hakikat güneşi doğar” diye açıkladı. Oysa RTE; fikirlerin müzakeresi ve çatışmasıyla gerçeklerin ortaya çıkmasını değil… …başkan olma amacını aydınlatacak güneşin doğmasını bekliyor. Gazetemizin 88. yıldönümünü önceki gece ‘Cumhuriyet dostları’ ile birlikte kutladık. Onuncu Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği, Cumhuriyet Kadınları Derneği, Dil Derneği, Atatürkçü Düşünce Derneği ve daha nice sivil toplum örgütü üyeleri ve tabii ki Cumhuriyet okurları... Sevgili Zeynep Oral, ricamızı kırmayarak olağanüstü bir sorumluluğu yüklendi ve Türkiye’nin yetiştirdiği en değerli sanatçılardan bir grubu çok kısa bir süre içinde başkentte buluşturdu. Tarık Akan, Sabahat Akkiraz, Kumsal Altınörs, Rutkay Aziz, Güvenç Dağüstün, Ilgıt Dağüstün, Zülfü Livaneli, Gülriz Sururi ve Selçuk Yöntem’i işlerini güçlerini bir kenara bırakarak Ankara’da bir araya getiren tek ortak nokta, gazetemiz ve onun simgesi olduğu Atatürk Cumhuriyeti değerlerine sevgi ve bağlılıklarıydı. Yazarımız Hikmet Çetinkaya İstanbul’dan gelirken, ailemizin diğer Bekir Coşkun’un Arkasındaki Güç büyüklerinden Cumhuriyet Vakfı Başkanı Orhan Erinç, Silivri’de özgürlüğe kavuşacağı günü bekleyen Mustafa Balbay ve katledilen yazarımız Uğur Mumcu’nun eşi ve TBMM Başkanvekili Güldal Mumcu da gönderdikleri mesajlarla kutlamamıza anlam kattılar. ??? Gecede, binlerce Cumhuriyet dostundan en büyük alkışı Bekir Coşkun’un alması hiç şaşırtıcı gelmedi. İsmi her anons edildiğinde, sahneye gelişinde, ayrılışında ve her cümlesini bitirdiğinde yükselen alkışlar, siyasi iktidar tarafından baskı altına alınmak istenen bir gazetecinin özgürlüğü için verilen en güçlü destekti... Hatta belki de, bir gün sonra ülkesinin Başbakan’ından gelecek bariz hakaretlere de erkenden verilen keskin bir yanıttı. Bu noktada, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun dün yaptığı grup konuşmasında Coşkun ve diğer yazarların ifade özgürlüğünü koruyan ve başta Genelkurmay Başkanlığı olmak üzere tüm kurumlara eleştiriye karşı hoşgörü çağrısı yapan demokratik tutumunu önemsiyorum. Yine aynı konuşmada bundan sonra Genelkurmay’dan gelecek her türlü bildiriye CHP’nin karşı duracağını açıklaması da aynı demokratik tutumla uyum içindeydi. ??? Kılıçdaroğlu’nun bu tavrına karşı, Başbakan Erdoğan’ın izlediği siyasete ise dikkat çekmekte yarar var. Başbakan maalesef bir devlet adamından beklenen ilkeli bir duruş sergileyememektedir bu konuda. Şöyle ki, geçmişte 27 Nisan muhtırası dahil kendilerini hedef alan TSK açıklamalarına karşı tavır alan iktidar sahipleri bugünlerde aynı kurumdan kendi muhaliflerine yönelik açıklamalar gelmesine hiç ses çıkarmamakta; hatta bu tür açıklamaları teşvik eder bir görüntü sergilemektedir. Başbakan dün bir adım daha ileri giderek TSK mensuplarına Coşkun aleyhinde dava açmaları çağrısında dahi bulundu. TSK camiasından, Erdoğan’ın bu çağrısına uyacak kaç paşa çıkacak hep birlikte göreceğiz. Ama sanırım bir başka şeyi daha göreceğiz: O da Bekir Coşkun’un arkasındaki alkışların gücünü... İZMİT Albayın sır ölümü AHMET KURT İZMİT İzmit’te Kara Kuvvetleri Komutanlığı’na bağlı EDOK Muhabere Hizmet Destek Komutanlığı’nda görevli Albay İsmail Çetiner otomobilinin içinde başından vurulmuş olarak ölü bulundu. Elinde tabancası bulunan Çetiner’in intihar etmiş olabileceği belirtiliyor. Olay yerine gelen ekipler, sağ elinde tabanca bulunan ve sağ şakağında da mermi girişi olduğu anlaşılan kişinin, İzmit’te bulunan Kara Kuvvetleri Komutanlığı’na bağlı EDOK Muhabere Hizmet Destek Komutanlığı’nda görevli Piyade Albay İsmail Çetiner olduğunu belirledi. Polis ve askerler bölgeyi çember altına alarak inceleme başlatırken ilk izlenimlerin Albay İsmail Çetiner’in intihar etmiş olabileceği yönünde olduğu belirtildi. Emekli astsubay ölü bulundu Mersin’in Merkez Toroslar ilçesi Akbelen Bulvarı’nda minibüs içerisinde bir kişinin hareketsiz yattığını gören vatandaşlar durumu polise bildirdi. Olay yerine gelen polis, hayatını kaybettiğini belirlediği kişinin emekli Astsubay Tuncer Dağdaş (50) olduğunu tespit etti. Ölümü şüpheli bulunan Dağdaş’ın cenazesi Adlı Tıp Kurumu morguna kaldırıldı. AMASYA MEHMET MENEKŞE İSTANBUL VE KOCAELİ DIŞINDAKİ BÜYÜKŞEHİRLERİN BELDE VE KÖY MUHTARLIKLARI KAPANDI Yetki valiliklerde ‘YASAMAYA İPOTEK KONDU’ SEDAT KURT KİLİS C yasağı BEKİR ŞAHİN GAZİANTEP Eğitim Sen Kilis Temsilcisi Mustafa Kandemir, Kilis Öğretmenevi’ne Cumhuriyet gazetesi alınmadığını belirtti. Kandemir, “Öğretmenevi Müdür Yardımcısı Halil Işık bana, tirajı yüksek gazeteleri aldıklarını söyledi. Zaman veya Vakit okumak zorunda mıyız?” dedi. EğitimSen Kilis Temsilcisi Mustafa Kandemir, Kilis Öğretmenevi’ne Zaman, Taraf, Vakit ve Hürriyet gazeteleri alındığı ancak Cumhuriyet gazetesi alınmadığını belirtti. Kandemir, “Eskiden Cumhuriyet gazetesi günlük olarak alınırdı. Fakat son yıllarda Cumhuriyet gazetesi öğretmenevine alınmıyor. Öğretmenevi Müdür Yardımcısı İ.Halil Işık ile bu konuyu görüştüğümde bana, ‘Tirajı yüksek gazeteleri alıyoruz’ dedi. Ben de o zaman diğer çok satan gazetelerin neden alınmadığını sorduğumda, ‘Yönetim kurulu karar veriyor’ diye kendini savundu. Bizler Zaman veya Vakit okumak zorunda mıyız? Niçin diğer gazeteler alınmıyor da tek çizgideki gazeteler alınıyor? Sendikamız sürekli açık, öğretmenlerimiz gelip burada oturup dinlenebilir” diye konuştu. DENİZLİ İçişleri Bakanlığı, İstanbul ve Kocaeli dışındaki büyükşehirlerin belde belediyeleri ve 28 kentin köy muhtarlıklarının tüm yetkilerini valiliklere devretti. Karara gerekçe olarak “Büyükşehir olacak illerdeki bazı belde belediyelerinin taşınmazlarını elden çıkarma ve belediyeyi borçlandırma yoluna gittikleri duyumları” gösterildi. İçişleri Bakanlığı tarafından 24 Nisan’da hazırlanan genelge, belde belediye başkanları ve muhtarlıklara tebliğ edilmeye başlandı. Buna göre, yeni büyükşehir olacak 13 ilin yanı sıra, İstanbul ve Kocaeli dışındaki tüm büyükşehirlerin belde belediyeleri ve 28 kentin köy muhtarlıklarının yetkileri valiliklere devredildi. Genelge, Adana, Ankara, Antalya, Bursa, Diyarbakır, Eskişehir, Erzurum, Gaziantep, İzmir, Kayseri, Konya, Mersin, Sakarya, Samsun, Aydın, Balıkesir, Denizli, Hatay, Malatya, Manisa, Kahramanmaraş, Mardin, Muğla, Tekirdağ, Trabzon ve Şanlıurfa valiliklerine gönderildi. Genelgenin önsözünde, uygulamaya gerekçe olarak, “Büyükşehir olacak illerdeki bazı belde belediyelerinin taşınmazlarını elden çıkarma ve belediyeyi borçlandırma yoluna gittikleri duyumları üzerine, idarede bütünlük, hizmetlerde sürekliliğin sağlanması ve kamu menfaatinin korunması amacıyla tedbir alınması zorunluluğu” gösterildi. 4 maddelik genelgede, söz konusu belde belediyelerinin imar planı değişikliği ve revizyonu ile inşaat ruhsatı işlemleri dışındaki hemen hemen tüm işlemlerde, 5393 sayılı Belediye Yasası’nın 68. maddesindeki hükümlerin saklı kalması kaydıyla valilik onayı zorunlu kılındı. EMRE DÖKER Molotof atana 12 yıl 6 ay hapis İZMİR İçişleri Bakanlığı’nın büyükşehir ve büyükşehir olacak kentlerdeki belde belediye başkanı ve muhtarlarının yetkilerini valiliklere devreden genelgesi, “eyalet sistemine geçiş adımı” olarak değerlendirildi. Genelgenin anayasaya aykırı olduğunu belirten CHP Genel Başkan Yardımcısı Birgül Ayman Güler, “AKP devlet başkanlığını sistemini getirmeye çalışıyor. Başkanlık sisteminin en önemli koşulu eyalet sistemidir. Bütünşehir uygulaması da bunun gereğidir. Daha Bütünşehir Yasası TBMM gündemi ne gelmeden, Mahalli İdareler Genel Müdürlüğü yayınladığı bu genelgeyle yürütme yasama organının iradesine ipotek koymuştur. Türkiye bu genelgeyle ayağa kalkmalıdır” dedi. Güler, şunları söyledi: “Anayasa köklü bir şekilde İçişleri Bakanlığı tarafından ihlal edilmiştir. Bu genelgeyle 27 merkezi nitelikteki belediyenin toplam 7 kalem yetkisi doğrudan merkezi yönetime aktarılmıştır. Kimseyle uzlaşma aramıyorlar. Mahalli İdareler Genel Müdürlüğü ne zamandan beri TBMM’nin yerine geçti. Türkiye çok büyük bir kumpasla karşı karşıyadır.” AMASYA Sınırdan geçen 34 köylünün 28 Aralık gecesi bombalanarak öldürüldüğü Şırnak Uludere ilçesi Gülyazı Çok Programlı Lisesi öğrencilerine yemek veren Vali Abdil Celil Öz, “Bölgedeki bir grup devlet görevlisinin hatasını tüm devlet yapmış gibi gösterip bizi bize düşman ettiler. Güneydoğu halkıyla anlaşma, anlaşılma sorunu var” dedi. Öz sözlerine şöyle devam etti, “Geçen tarihte yaşanan bir talihsiz olay vardı. Bu olaydan dolayı tekrar sizler arkadaşlarınızı, kardeşlerinizi, akrabalarınızı, yeğenlerinizi, kuzenlerinizi kaybettiniz. Tabii bu acı bir olay. O dönemde de, bizim dönemimizde de bu tür farklı olaylar yaşanmıştı. Bu olayların bir daha yaşanmamasını diliyoruz. Hepimizin bu olaylardan gerekli dersi almamız gerektiğini düşünüyorum” dedi. RECEP KAPUCU ERZURUM Ağrı’nın Diyadin ilçesinde korsan gösterilerde atılmak üzere molotofkokteyli hazırlayan Devrim Kayalı ile Emrah Özden, Özel Yetkili Erzurum 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nce 12’şer yıl 6 ay hapis cezasına çarptırıldı. Diyadin’de 13 Şubat 2011’de terör örgütü PKK lideri Öcalan’ın Türkiye’ye getirilmesinin 12. yıldönümü nedeni ile düzenlenen eylemlerde kullanılmak üzere hazırlandığı belirlenen 15 şişe motolofkokteyli bir evde yapılan aramada ele geçirilmişti. İki tutuklu sanığın savunmalarını alan mahkeme heyeti, Devrim Kayalı ile Emrah Özden’i “terör örgütüne silah sağlamak, patlayıcı madde temin etmek” suçundan 12’şer yıl 6 ay hapis cezasına mahkum etti. ADANA T.T. ifade verdi SAVAŞ KÜRKLÜ Sağlıkçılardan oturma eylemi İstanbul Tabip Odası ile Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) üyeleri, öldürülen doktor Ersin Arslan’ı anmak ve sağlık çalışanlarına yönelik şiddet olaylarının durdurulması amacıyla, her salı günü yapacakları 15 dakikalık oturma eylemini dün başlattı. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi ve Haydarpaşa Numune Hastanesi önünde toplanan sağlık çalışanları “Dr. Ersin Arslan’ı unutmayacağız, unutturmayacağız! Taleplerimizin takipçisiyiz” pankartı açarak oturma eylemine başladı. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’nde eylem yapan grup adına konuşan İstanbul Tabip Odası Temsilciler Kurulu Divan Üyesi Prof. Dr. Tunçalp Demir çok kısa bir süre içinde doktorlara yönelik birçok şiddet olayı yaşadıklarını anımsatarak bu olayların yetkililerin söylediği gibi münferit olaylar olmadığını ifade etti. Demir, “Bu olay 17 yaşında bir çocuğun kızıp doktoru öldürmesi şeklinde açıklanabilecek bir olay değildir. Yaklaşık 10 yıldır uygulanmakta olan sağlıkta dönüşüm politikasının bizi getirdiği nokta burasıdır. Dr. Ersin Arslan’ın ölüm günü olan salı günleri 12.45’te tüm sağlık kuruluşlarında toplanarak 15 dakikalık bir oturma eylemi yapacağız” dedi. Fotoğraf: CANAN COŞKUN Halka sorulmadı Genelgeye tepki gösteren CHP Denizli Merkez İlçe Başkanı Ömer Yurtseven, kararların halka sorulmadan alındığını belirterek “Genelgeyle Denizli’de 68 belde belediyesi işlevsiz hale getirildi. Ancak buralarda yaşayanlara hiçbir şey sorulmadı. AKP ikidarı, önümüzdeki süreçte gündeme gelecek anayasa değişikliğiyle Türkiye’nin üniter yapısını değiştirmeye yönelik zemini hazırlamayı hedeflerken, eyalet sistemine de göz kırpıyor” dedi. ADANA Pozantı Cezaevi’ndeki tecavüz ve kötü muamele olaylarını ortaya çıkardıktan kısa süre sonra KCK operasyonunda tutuklanan ve hakkında 40 yıl hapis istemiyle dava açılan T.T, dün hâkim karşısına çıktı. Pozantı Cezaevi’nde yaşanan taciz ve tecavüz olaylarını ortaya çıkaran T.T, kısa süre sonra polisin düzenlediği KCK operasyonunda, haberi yazan DİHA muhabiri Özlem Ağuş ile birlikte tutuklanmıştı. T.T. hakkında, “Örgüte üye olmak, örgüt adına eylem ve propaganda yapmak, polise mukavemet” gibi 6 ayrı suçlamayla açılan davaya bugün Adana 6. Ağır Ceza Mahkemesi’nde başlandı. T.T’nin avukatı Tugay Bek, T.T’nin daha önce iki kez intinar girişiminde bulunduğunu anımsatarak Bek, “T.T’nin tedavi olabilmesi için tutuksuz yargılanmasını istedi. Mahkeme heyeti, T.T’nin tutukluluk halinin devamına, Adana Ekrem Tok Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi’ne sevk edilerek davaya konu eyleminin bilincinde olup olmadığının belirlenmesine karar verdi. Duruşma, istenen sağlık raporlarının hazırlanması ve dosyadaki diğer eksiklerin giderilmesi için 28 Haziran’a ertelendi. C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle