Katalog

9 MAYIS 2012 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Cezaevinde revire çıktıkları için Balyoz duruşmalarına katılamayan tutukluların durumu hakkında bilgi istendi 7 Mahkemeden revir sorusu Ergenekon davası Başbuğ’dan mazeret dilekçesi HATİCE TUNCER Ergenekon davasında, İkinci Ergenekon ve emekli Orgeneral İlker Başbuğ’un yargılandığı İnternet Andıcı dosyalarının birleştirilmesinden sonraki ikinci duruşma dün gerçekleştirildi. Eski Genelkurmay başkanlarından İlker Başbuğ ve eski 1. Ordu Komutanı emekli Orgeneral Hurşit Tolon’un duruşmalara katılmamak için mazeret dilekçesi verdikleri öğrenildi. Davanın dünkü duruşmasında “Kayseri Ergenekon”u olarak bilinen dosyanın tutuksuz sanığı Hakan Arıkan’ın çapraz sorgusu yapıldı. Arıkan bir soru üzerine “Ben birçok koruma polisini eğittim. Tunca Toskay’ın, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün, TBMM Başkanı’nın korumalarını yakın dövüşler konusunda ben yetiştirdim. O yüzden çoğunu tanırım” diye konuştu. Savcı Mehmet Ali Pekgüzel, Arıkan’a tutuklu sanık yazar Ergün Poyraz ile yönettikleri “tepkimiz.net” adlı siteye ilişkin şu soruyu yöneltti: “AKP kapatma davasıyla ilgili olarak ‘irtica.org’ isimli internet sitesinde yayınlanan ‘Apron’da namaz şov’ başlıklı bir yazı çıktısı, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na delil olarak sunulmuş. Bu bilgisayar çıktısının yan tarafından tavsiye edilen siteler arasında ‘tepkimiz.net’ başlıklı sitenin de ismi yer alıyor. Tepkimiz.net sitesinin kim tarafından ne amaçla kurulduğunu, neden tavsiye edildiğini biliyor musunuz?” Arıkan “Tepkimiz net sitesi arkadaşım Ergün Poyraz tarafından kitaplarını yayınlamak amacıyla kuruldu. Neden tavsiye edilen site olduğunu bilmiyorum” diye yanıt verdi. Arıkan sitede dava sanıklarından emekli orgeneraller Tuncer Kılınç, Mehmet Şener Eruygur, Türk Ortodoks Patrikhanesi Basın Sözcüsü Sevgi Erenerol, avukat Kemal Kerinçsiz’in yazılarının yayınlandığını söyledi. İstanbul Haber Servisi Balyoz davasında duruşmaya girmeme protestosu yapan avukatların, İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Ömer Diken ve üye hâkimler hakkında “tarafsızlıklarını kaybettikleri ve sanıklar ile avukatlara karşı kişisel husumet besledikleri” gerekçesiyle bulundukları reddi hâkim talebi reddedildi. Hasdal Askeri Cezaevi’nden gelen sanıkların revire çıktıkları gerekçesiyle duruşmaya gelmediklerinin altını çizen Diken “Merak ediyorum her gün doktor ne teşhis koyuyor?” derken mahkeme heyeti sanıklarla ilgili ce İSTANBUL BAROSU HAKKINDA SUÇ DUYURUSU ra kararları açıklayan mahkeme heyeti 250 sanığın tutukluluk hallerinin devamını kararlaştırdı. Ayrıca İstanbul Barosu’ndan duruşmalara katılmayan sanık avukatları yerine yeni avukat ataması yapılması istendiği halde görevlendirme yapmayan baronun ilgili biriminde çalışanlar hakkında Silivri Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunulmasına karar verildi. Kararda anayasanın 138. maddesinde geçen “Hiçbir organ, makam, merci ve kişi, yargı yetkisinin kullanılmasında mahkemelere ve hâkimlere emir ve talimat veremez; genelge gönderemez; tavsiye ve telkinde bulunamaz” ifadesine vurgu yapıldı. A zaevlerine yazı yazılarak teşhis ve tedavilerine ilişkin bilgi istenmesini kararlaştırıldı. Balyoz davasında mahkeme heyeti ile duruşmaya girmeyen avu katlar arasındaki gerginlik dünkü duruşmada da sürdü. Avukatların protestosu konusunda bir açıklama yapan Başkan Diken şunları söyledi: “Duruşmalara girmeyerek ‘Diyarbakır’ın ‘Diyarbakır’ın asıl asıl kimliği kimliği Müslümanlıktır’ Müslümanlıktır’ TRT ile Diyanet arasında Diyanet TV yayınlarına ilişkin protokol imzalandı. Törende konuşan Arınç, “dinin hayatın bir gerçeği” olduğunu vurgulayarak geçmişte laiklik tarifi yapanların dini insanların vicdanlarına “hapsettiklerini” savundu. Dinin, terörün en önemli panzehiri olduğunu söyleyen Arınç, “Diyarbakır’ın asıl kimliği Müslümanlıktır” dedi. davayı kilitleme taktiği sanık ve avukatlara bir yarar sağlamaz. Duruşmalara girmeme konusunda sizi kim yönlendiriyorsa yanlış yapıyor. Kendi hukuki durumunuzu güçleştiriyorsunuz. Yargılamayı tıkama amacı güdüyorsunuz. Hem AİHM’ye yargılamanın uzamasıyla ilgili başvuru yapıyorsunuz hem de duruşmalara girmeyerek yargılamayı tıkıyorsunuz. AİHM bunları görmezden gelmez. Yargılamanın uzamasında mahkemenin bir kusuru yok. Tek sorumlu savunmadır. Mahkeme kimseyle pazarlık yapmaz. Duruşmalara girmeme tavrı devam ederse mahkeme bunu aşmak için de karar alır. Sanıklara verilen haklar suistimal şeklinde kullanılamaz. Eğer suiistimal varsa mahkeme bunun için de karar alır.” Başkanlık Sistemi Gündemde Yeni anayasa taslağının yazım aşamasına gelinince, Erdoğan’ın ne zamandan beri düşlediği başkanlık sistemi için düğmeye basıldı. Kendisi için bir şey istiyor görünecek olursa, muhalefet partilerinin sözcülerinden “namert yakıştırması” yapan olur diye öneri Gül’den sonra Çankaya’ya çıkmaya kararlı olan Erdoğan’dan değil; Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ’dan geldi. Bozdağ, dünkü gazetelerin büyük bir bölümünün manşetlerine oturan demecinde sistemin yararlarını anlata anlata bitiremiyor. Dersini iyi ezberlemiş olduğu için de ödevini iyi yapan bir öğrenci gibi kuvvetler ayrılığı ve denetimin en güçlü olduğu yerin başkanlık sistemi olduğunu söylüyor. Bozdağ’a göre “Bugünkü anayasamızdaki sisteme maalesef parlamenter sistem denilemez… Çünkü kuvvetler ayrılığından değil; kuvvetlerin işbirliğinden bahsediliyor. Oysa mevcut sistemler arasında denetimin en etkin yapılmasına izin verilen sistem başkanlık sistemidir”. Söyledikleri, Bozdağ’ın gerçekten kişisel görüşü müdür? Yoksa Başbakan Yardımcısı, sahibinin sesi olarak mı konuşuyor? Bunu kesin olarak bilmek mümkün değil. Bilinen Erdoğan’ın da Çankaya’ya sözünü talimat kabul ettirecek donanımla çıkmayı kafasına koymuş olduğudur. Zaten on yıldır yapmakta olduğu Başbakanlık görevinde çevresine “Tek Adam” olduğunu kabul ettirmiş bir siyasetçinin, kendi izni olmadan yardımcılarının düşünce üretmesine yeşil ışık yakacağı da düşünülemez. ‘Hukuki neticesi olur’ Hasdal Askeri Cezaevi’nden gelen sanıkların her gün revire çıktıkları gerekçesiyle duruşmaya gelmediklerinin altını çizen Diken “Merak ediyorum her gün doktor ne teşhis koyuyor? Bakın bunun da bir yaptırımı var. Göndeririz raporları Adli Tıp Kurumu’na bakarlar. Eğer ortada farklı bir durum varsa oradaki doktor için de sanık için de hukuki neticesi olur” dedi. Başkanı kim denetleyecek? Kendi belirlediği adayların seçim turnikesinden geçerek milletvekili olduğu ve talimatla el kaldırıp indirdiği bugünkü parlamento mu? Yoksa yargıç güvencesi kalmamış olan mahkemeler mi? Çiçeği burnunda yapılmış olan kamuoyu anketlerinde, yurttaşların maalesef en az güvendiği kurumun adalet olduğunu okumayanımız kaldı mı ki? Hep birlikte yeni taslak yazılırken öteden beri başkanlık sistemi karşıtı olduğu bilinen komisyon başkanı ve Anayasa Hukuku Profesörü Burhan Kuzu’nun da kervana katılıp katılmadığını izleyeceğiz. Erdoğan, “tartışılabilir” diye kendi yandaşlarına yeni sistem için zemin hazırlama iznini vermiş. Bilimsel bir konunun tartışılmasının bile ‘Tek Adam’ın iznine bağlı olduğu bir ülkede, söylenebilecek tek şey vardır. Milletçe Dolmabahçe Sarayı’ndaki çalışma ofisinin önünde toplanarak hep birlikte “Padişahım çok yaşa” diye bağırmak! Arınç’tan dizilere gözdağı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, televizyonlarda yayımlanan dizileri eleştirerek “Aile yapısını dinamitlemeye çalışan ne olursa olsun onun karşısındayım” dedi. Arınç, TRT ile Diyanet arasında Diyanet TV yayınlarına ilişkin protokolün imza töreninde konuştu. Alkol ve sigaraya teşvik ettiği gerekçesiyle cezalandırılan Behzat Ç. dizisi hakkındaki “Yayınları dikkatle takip ediyoruz” açıklamasına değinen Arınç, “Bir diziyi dikkatle takip ediyoruz demişim, o dizinin akıbeti ne olacak diye yaprak falı tutmaya başladılar. Bitecek mi bitmeyecek mi diye” dedi. Arınç, şöyle konuştu: “Aile yapısını dinamitlemeye çalışan ne olursa onun karşısındayım. Elimdeki bütün imkânları da buna karşı olmak için kullanırım. Nikâh kadar önemli bir unsuru adeta baş belası gibi gösteren bir anlayışa bizim “Ne kadar güzel” dememiz mümkün değil. RTÜK’ün ilkeleri var. Kanun bana bu ilkelerini gözetme görevini vermiş. Bu ilkelerde ne varsa, onu yerine getirmek benim vazifemdir. Kimse beni vazifemden alıkoyamaz.” POLİSİN TORPİL TALEBİNİ RedHack ORTAYA ÇIKARDI ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) AKP Batman İl Başkanlığı’nın internet sitesini çökerten RedHack, Kırşehir’de görevli polis memuru Ü.D’nin sisteme gönderdiği “torpil talebi epostasını” ele geçirdi ve Twitter’dan yayımladı. Ü.D. mektubunda “Sayın İl Başkanım, Sayın Merkez İlçe Başkanım... Kırşehir ilinde polis memuru olarak görev yapmaktayım. Antalya iline tayin işi ile ilgili olarak yardımcı olursanız sevinirim” talebinde bulundu. Kızıl Hacker’lar, çökerttikleri il örgütü sitesine “Zenginlere adalet, Ceplerine kalkınma! Duyduk ki sitenizi yeni açmışsınız bir ziyarete gelelim dedik, Batman’dan arkadaşlar ısrar etti. İmamın ordusu varsa, halkın RedHack’i var!” notunu bıraktı. Dünkü duruşmada avukatlar mahkemeye reddi hâkim dilekçesi verdi. Bu talebi reddettiğini açıklayan Başkan Diken “Bizim kimse ile husumetimiz olamaz. Heyetteki hakimlerin de husumet yaratma gibi bir düşüncesi yoktur. Bizler bu mahkemede görevlendirildik. Yargılamanın düzgün yapılası için görevimizi yapmaya çalışıyoruz” diye konuştu. Öte yandan dün ara kararları açıklayan mahkeme heyeti, revire çıktıkları gerekçesiyle sık sık duruşmaya gelmeyen sanıklarla ilgili cezaevlerine yazı yazılarak teşhis ve tedavilerine ilişkin bilgi istenmesini kararlaştırdı. Mahkeme, Ergenekon’da tutuklu ancak Balyoz’un tutuksuz sanığı Levent Ersöz’ün sağlık durumu ile ilgili olarak tedavi gördüğü hastaneye yazı yazılmasına hükmetti. Kimseyle Diken: husumetimiz olamaz CHP’li vekillerden ziyaret ? İstanbul Haber Servisi CHP milletvekilleri Veli Ağbaba, Nurettin Demir ve Özgür Özel, Silivri’de Ergenekon ile Balyoz davalarını izledi ve milletvekilleri ile görüştü. Milletvekilleri, Hasdal Cezaevi’ndekki tutuklu askerleri ziyaret ettiklerini söyledi. C MY B C MY B