Katalog

28 MAYIS 2012 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER 5 ‘Demokrasi için bedel ödemeye hazırız’ ? CHP’nin tek partili sistemden çok partili sisteme geçilmesini sağlayıp sosyal demokrasiyi Türk demokrasisine kazandırarak 3 büyük değişime imza attığını belirten Kılıçdaroğlu, “4. büyük devrime imza atmak için yola çıktık” dedi. COŞKUN YAMAN Kılıçdaroğlu, Balıkesir’de ‘Özgürlük yolunu CHP açacak’ dedi BALIKESİR CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, demokrasi ve özgürlük mücadelesi için bedel ödemeye hazır olduklarını belirterek “Bağımsız olmayan, siyasi iktidara endeksli bir yargı, ülkeye demokrasiyi de özgürlüğü de getiremez. O yargı, bu ülkeye halkın oylarıyla seçilmiş milletvekillerinin zindanlarda çürümesini getirir” dedi. Partisinin Kurtdereli Spor Salonu’nda yapılan Balıkesir il kongresinde konuşan Kılıçdaroğlu, Türkiye’de değişim, dönüşüm ve yeniliklerin ad resinin CHP olduğunu, CHP’yi kuran kadroların, Cumhuriyeti kurduğunu anlattı. CHP’nin tek partili sistemden çok partili sisteme geçilmesini sağlayıp sosyal demokrasiyi Türk demokrasisine kazandırarak 3 büyük değişime imza attığını belirten Kılıçdaroğlu, “CHP’liler olarak 4. büyük devrime imza atmak için yola çıktık. Demokrasi ve özgürlük devrimini gerçekleştirmek için yola çıktık” dedi. TOBB’nin geçen haftaki genel kurulundaki gözlemlerini de aktaran Kılıçdaroğlu, işadamlarının korku içinde olduğunu “bunun demokrasi ve özgür toplum olmadığını” söyledi. diye konuştu. Anayasa değişikliği konusunda ilk olarak yargı bağımsızlığı istediklerini vurgulayan Kılıçdaroğlu, yargıya yüklenerek şunları söyledi: “Bağımsız olmayan, siyasi iktidara endeksli bir yargı, ülkeye 97 tane hapiste gazeteci getirir. O yargı, bu ülkeye halkın oylarıyla seçilmiş milletvekillerinin zindanlarda çürümesini getirir. O yargı, boynuna poşu taktı diye bir üniversite öğrencisine 11 yıl hapis getirir. O yargı, bu ülkeye korku imparatorluğu getirir. O yargı, bu ülkeye herkesin telefonlarının dinlendiği ortamı sağlar. Bağımsız ve tarafsız bir yargı yoksa demokrasi yoktur.” ‘Tek adres CHP’ Özgürlüğün ve demokrasinin yolunu açacak olan adresin CHP olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, “Bir kez daha söylüyorum; demokrasi ve özgürlük mücadelesinde eğer bir bedel ödeyecek varsa, o bedeli CHP Genel Başkanı olarak Kemal Kılıçdaroğlu, her zaman ödemeye hazırım. O bedeli sadece CHP’nin genel başkanı değil, CHP’nin bütün üyeleri ödemeye hazırdır” ‘Bu nasıl yönetim anlayışı?’ Uludere’de 34 yurttaşın yaşamını yitirdiği bombardımana da değinen Kılıçdaroğlu, “Eğer bir ülkenin Başbakanının, kendisine bağlı Silahlı kuvvetler sınır ötesine gidiyor geliyor haberi olmuyorsa bu vahim bir durumdur. Ama daha vahimi olan şu, sınır ötesi harekâtı Amerikalılar biliyor, bizim Başbakanımız bilmiyor. Bu nasıl bir yönetim anlayışı?” diye sordu. ‘Bir Kısım Medya’dan Şahin’e Gaf Komplosu! İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin’i dinlemeye doyum olmuyor(!). Geçen hafta NTV’de konuşurken “gaf”larının arkasındaki “mihrakları” açıkladı: “Yalnız bir kısım medya mensubumuz tarafından benim yanlış anlatılmam yönünde alınmış bir karar var. Bu bazen gülünç oluyor. Komik durumlara düşüyorlar.” Yaaa, sizi gidi komplocu medyacılar!.. Şahin, konuşmasının devamında da “bir kısım medyanın” kendisini hedef alan komplolarını açtı: “Viyana’da Türk hemşerilerimle buluştuk ulu ağaçların altında. Ağaç çok büyük, gövdesi kalın çınar ağacı gibi. Orada bir şey anlatırken o ağacı da kullanmak istedim. Hava güneşliydi ve ‘Güneşten korunmak için çınar ağacının gölgesine oturduk’ dedim. Ama o ıhlamur ağacıymış. Orada ağacın etüdünü yapacak değilim. Sonuçta önemli olan ağaçtır. Bir hemşerimiz de gayet iyi niyetle ‘Sayın bakanım çınar değil ıhlamur ağacı’ dedi. Bir kısım medya bu bölümü alıp ‘İçişleri Bakanı bir kez daha karıştırdı’ dedi. Ben iki ağacı alıp karıştırmış değilim ki. O ağaç buradaki ıhlamur ağaçlarından daha büyük ve kalın gövdeli bir ağaçtı. Ağacı filan suçlamıyorum burada. Birileri ‘Ağacı suçladı’ diyebilir şimdi. Alıştım bunlara artık bazı şeyleri öngörebiliyorum. Burada çok gülünç duruma düştüler.” Partisinin il kongresinde Erdoğan, Uludere olayını eleştirenleri ‘ölü sevicilik’le suçladı ‘Tasmalarını biz çıkardık’ CUMHURBAŞKANI GÜL: ‘Uludere’de karartma söz konusu bile değil’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Uludere’de 34 köylünün bombardımanda ölümüne ilişkin “Özrün de ötesinde çok büyük acılar duyduğumuz bir olaydır bu” dedi. Olaya ilişkin soruşturmanın devam ettiğini anımsatan Gül, “Herhangi bir karartma kesinlikle söz konusu değildir” dedi. ABD ziyaretini tamamlayarak Türkiye’ye dönen Gül, Esenboğa Havalimanı’nda soruları yanıtladı. ? Başbakan Erdoğan, Türk Telekom Arena’da yapılan partisinin 4. il kongresinde muhalefete ve medyaya yüklendi. SİBEL BAHÇETEPE ‘Verilen ödül geri alınmaz’ “Üstün Hizmet” ödüllü Aynur Bektaş tarafından işten atılan HEY Tekstil işçileri yaklaşık 4 aydır fabrika önünde direnişlerini sürdürüyor. Bağımsız İstanbul Milletvekili Levent Tüzel, TBMM Başkanlığı’na başvurarak “Aynur Bektaş’ın sahibi olduğu HEY Tekstil AŞ bünyesinde çalışan işçilerin ağır ve kötü koşullarda çalıştırıldığını, toplu işten çıkarmaların yaşandığını” vurguladı ve “bu gerekçelerle Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı’ndan verilen ödülün geri alınmasını” istedi. TBMM Başkanvekili, TBMM Kültür, Sanat ve Yayın Kurulu Başkanı Mehmet Sağlam imzasıyla gönderilen yanıtta “Verilen ödülün geri alınması mümkün değildir ve yürürlükte olan Ödül Yönetmeliği’nde de böyle bir düzenleme öngörülmemiştir” denildi. “İşçi düşmanına verilen ödülün geri alınmamasına” tepki gösteren Tüzel, talebinde ısrarcı oldu: “Hatırlanacağı üzere, geçen günlerde, Aynur Bektaş’ın eşi ve iş ortağı olan Süreyya Bektaş, hayali ihracat operasyonu kapsamında devleti dolandırmak suçlamasıyla tutuklanmış bulunmaktadır. TBMM, devleti dolandıran, işçileri hukuksuz bir biçimde işten atan, alın terine göz koyan işverenleri korumaktan vazgeçmeli; yeni bir kararla, verilen ödülü, işçileri işten attığı, haklarını gasp ettiği ve devleti dolandırdığı gerekçeleri ile geri almalıdır.” Başbakan Tayyip Erdoğan, dün partisinin Türk Telekom Arena Stadyumu’nda gerçekleştirilen 4. İstanbul İl Kongresi’nde medya ve muhalefeti hedef alırken, Uludere katliamını eleştiren BDP Milletvekili Hasip Kaplan için “nekrofil” nitelemesinde bulundu ve “Bu emri hangi hayvan verdi diyenler nekrofillerdir, yani ölü sevicilerdir” dedi. Erdoğan, katliamı eleştiren basını da “uluslararası tasma” takmakla suçladı. Sevgi gösterileri arasında Türk Telekom Arena’ya eşi Emine Erdoğan ile giren Erdoğan, Galatasaray yöneticileri ve partililer tarafından karşılandı. Divan başkanlığı seçiminin ardından partilileri selamlayan Erdoğan, kürsüde muhalefeti ve medyayı ağır dille eleştirdi. Erdoğan, “Seyrantepe Arena bile temelini atıp açılışını gerçekleştirdiğimiz Türkiye’nin en büyük stadyumu. Bu, hareketimizin, partimizin küçük beyinlilere karşı ne denli büyük projeleri gerçekleştirdiğinin ispatıdır” dedi. Cumhuriyet tarihinin en karanlık günlerinden birinin yıldönümü olduğunu anımsatan Erdoğan “Merhum Adnan Menderes’i ve hükümetini devirdiler. Daha sonra da Menderes ve arkadaşlarını idam ettiler. Onları rahmetle anıyorum” diye konuştu. Erdoğan, Dersim’i, faili meçhulleri, 27 Mayıs’ı sorgulayan tek hükümet olduklarını da savundu. Özel halk otobüsleri seferber edildi Erdoğan’ın ‘Küçük beyinliler’ ‘Özrün ötesinde’ Cumhurbaşkanı Gül, Uludere olayı ile ilgili İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin’in açıklamalarının hatırlatılması üzerine de “Maalesef çok derin acılar duyduğumuz, gerçekten çok büyük acılar duyduğumuz, bazıları özür falan diyor, özrün de ötesinde çok büyük acılar duyduğumuz bir olaydır bu. Bunu da bütün yöre halkının, herkesin, hayatını kaybedenlerin eşi, dostu hepsinin algılaması gerekir. Maalesef, bu üzücü yanlış, hata olmuştur, ama nasıl olmuştur. Askeri makamlarımız, her türlü dokümanı, her türlü bilgiyi, her türlü kaydı ilgili yargı makamlarına vermiştir. ” tribünleri selamlayıp yerine oturmasının ardından İstanbul silueti şeklinde hazırlanmış sahnedeki platforma çıkan dansçılar bir gösteri yaptı. Erdoğan’ı, ev sahibi sıfatıyla, Galatasaray Başkanı Ünal Aysal, 2. Başkan Ali Dürüst, Teknik Direktör Fatih Terim ve Yönetim Kurulu Üyesi Abdurrahim Albayrak karşıladı. Kongre’ye, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, bakanlar Ahmet Davutoğlu, Egemen Bağış, Hayati Yazıcı, Ertuğrul Günay, Veysel Eroğlu, Erdoğan Bayraktar, Ömer Dinçer ile vekiller, İBB Başkanı Kadir Topbaş katıldı. Kongreye partilileri, çok sayıda özel halk otobüsünün taşıması da dikkat çekti. Katılımcılara kongreye geldiklerini belgelemeleri için sarı renkli “hatıra bileti” dağıtıldı. Partililer ilçelerine göre kendilerine ayrılan kapılardan geçerek stata giriş yaptı. ‘Medyada akbabalar var’ Erdoğan, katliamı eleştiren gazeteciler için şu ifadeleri kullandı: “Medyada da akbabalar var, daha düne kadar üniformalılar yazdıklarınızdan dolayı azarlıyorlardı. O tasmaları biz çıkardık. Şimdi boyunlarına uluslararası tasmaları taktılar.” BDP Milletvekili Hasip Kaplan’ın “Bu emri hangi hayvan verdi?” sözlerine de gönderme yapan Erdoğan “Sen eğer insaniyetten sükut etmiş birilerini görmek istiyorsan, Uludere sonrasında zil takıp basın toplantı BESTA’DA ÇATIŞMA Şırnak’ta 1 asker şehit DİYARBAKIR (Cumhuriyet) Şırnak’taki Besta bölgesinde güvenlik güçleri ile PKK’li teröristler arasında çıkan çatışmada, 1 teğmen şehit oldu. Bölgede hava destekli operasyon başlatıldı. Besta bölgesinde dün öğle saatlerinde bölgede arazi arama ve tarama faaliyetini sürdüren Çakırsöğüt Jandarma Tugayı’na bağlı askerler ile bir grup PKK’li arasında çatışma çıktı. Güvenlik güçlerinin “Teslim ol” çağrılarına ateşle karşılık verilmesi üzerine çıkan çatışmada Çakırsöğüt jandarma Tugayı’nda görevli Jandarma teğmen şehit oldu. Bölgede teröristlere karşı hava destekli operasyon başlatıldı. sını düzenleyen, kahkaha atan arkadaşlarına bak. Orada görürsün onları. Ben bunların kullandıkları sıfatlara karşılık vermeyeceğim. Ben bunlara çok daha ağır konuşacağım. ‘O emri hangi hayvan verdi’ diyenler, Uludere olayının hemen arkasından zil takıp oynayanlar, dağdakiler inmesin diyenler, bu sıfata dahi layık olmayanlar, nekrofillerdir. Yani ölü sevicilerdir” diye konuştu. Başbakan Erdoğan, Uludere’ye ilgili uluslararası bir karalama kampanyası yürütüldüğünü belirterek bu kampanyanın içinde PKK, BDP, CHP ve bazı medya kuruluşlarının da olduğunu ileri sürdü. Erdoğan “Salı günü grup toplantısında neyin ne olduğunu, kimin nerede durduğunu, kimlerin kimlerle iş tuttuğunu daha açık şekilde ortaya koyacağım” dedi. Erdoğan, şöyle devam etti: “Hata ile vurulan bu insanlar konusunda devlet yapması gereken neyse hepsini yapmaktadır. Mesele kapanmış değil. Vicdansızca, insafsızca cahilce yazdıkları gibi, tazminat ödenip kapatılmış değil.” ‘Felaket olabilirdi’ CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun eleştilerine de yanıt veren Erdoğan şunları söyledi: “Cuma günü, jandarma trafik kontrolünden kaçan araca silahlı müdahalede bulunulmadı, bulunulamadı. Bu dikkati herkesin görmesi lazım. Kılıçdaroğlu, ‘O araç o kadar mesafeyi nasıl gitti?’ diye soruyor. Kemal Kılıçdaroğlu aklına ne gelirse söylüyor. Eğer o gün jandarma araca silahlı müdahale etse, aracın içinden siviller çıksa felaket olacaktı. Araçta siviller öldürülse, istismarcılar ayağa kalkacak güvenlik güçlerine saldıracaklardı.” TBMM, vekillerin doğum giderlerini karşılamayacak Her ortamda ailelere 5 çocuk öneren Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın “Sezaryen ve kürtajın ülke nüfusunun artmaması için atılan adımlar olduğunu düşünüyorum. Her kürtaj bir Uludere’dir” sözleri kamuoyunda tartışılmaya devam ederken, Erdoğan’ın söz konusu açıklamasından yaklaşık 2 hafta önce milletvekillerinin tedavi hizmetlerine ilişkin yürürlüğe giren yeni yönetmelikte yapılan bazı değişiklikler dikkat çekti. TBMM Başkanlığı tarafından hazırlanan yönetmelik 2 Mayıs 2012’de Resmi Gazete’de yayımlanmasının ardından 15 Mayıs 2012 itibarıyla yürürlüğe girdi. Yeni yönetmeliğe göre milletvekili, yasama organı üyeliği ile açıktan atandığı bakanlık görevi sona erenler ve bu kişilerin bakmakla yükümlü olduğu aile fertlerine organ ve doku naklinden yurtdışında tedavi olanağına kadar pek çok sağlık hizmeti sunulurken “doğum” ve “kalp pili takılmasına” ilişkin tedavi giderleri yönetmelik kapsamından çıkarıldı. Başka bir deyişle TBMM, artık milletvekillerinin, eşleri ya da yakınlarının doğumla ilgili hiçbir sağlık giderini karşılamayacak. Hemen hemen bütün tedavi hizmetlerinin verilmeye devam ederken doğuma ilişkin tedavi hizmetlerinin çıkarıldığı söz konusu yönetmeliğin yürürlüğe girmesinden iki hafta gibi kısa bir zaman sonra Başbakan Erdoğan’ın partisinin kadın kolları toplantısında “sezaryenle doğumun yanlış olduğunu” savunması ve Sağlık Bakanı Recep Akdağ’ın da “gereksiz sezaryen yapılmasına ceza verileceğini” açıklaması dikkat çekti. Yürürlükten kalkan Temmuz 2004 tarihli eski yönetmelikte, resmi ya da özel sağlık kurum ve kuruluşlarında doğum dolayısıyla gerçekleştirilen her türlü giderin TBMM tarafından karşılanacağı düzenleniyordu. Projeleri anlattı Erdoğan, İstanbul’da devam eden ve birçoğu pek çok kesimden eleştiriler toplayan projeleri uzun uzun anlattı. Kongrede AKP İstanbul İl Başkanı Aziz Babuşçu kongrede tek aday olarak yarıştı. Bahçeli ülkücüleri andı MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ve parti yöneticileri Kızılcahamam’da Ülkücü Şehitleri Anma Günü etkinliğine katıldı. Ülkücü Şehitler Anıtı’nın önünde düzenlenen törende konuşan Bahçeli, dava arkadaşlarının boş yere şehit olmadıklarını kaydetti. Bahçeli, “Milletimizin sahip olduğu, bütün milli ve manevi değerlerinin tahrip edildiği, yozlaşma ve çürümenin alabildiğine tırmandığı günümüzde, aziz dava şehitlerimizin yüksek erdem ve ahlakına her zamankinden daha çok ihtiyacımız olduğu açıktır” diye konuştu. Konuşmanın ardından mevlit okundu, namaz kılındı. Tören, davetlilere pilav ikramının ardından sonra erdi. (Fotoğraf: AA) Türey Köse, Ayşe Sayın, Erdem Gül, Mahmut Lıcalı [email protected] C MY B C MY B